02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 KASIM 2014 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 Yaşamak için kuyruktalar “6 stadyum dolusu insan organ bekliyor, 1 stadyum dolusu insan ise bu yıl sonuna kadar organ bulunamadığı için yaşamını yitirecek.” EN BÜYÜK PROBLEM Bu veriler belki birçoğunuza abartılı gelecek ancak organ bağışları halen çok yetersiz ve nakil sayıları bu rakamlarla ifade ediliyor. Türkiye’deki en büyük problemin özellikle ölen kişinin organlarının bağışlanması aşamasında yaşandığına dikkat çeken uzmanlar “Kişi organlarını bağışlamış bile olsa, yaşamını yitirdiğinde ailesi buna izin vermeyebiliyor. Türkiye’de canlı vericilerden yapılan nakiller yüzde 80’lerde. Oysa bu rakam canlı vericiden değil, kadavradan olmalı” dediler. l Organ nakli bekleyen hastalar çaresiz, hasta yakınlarının ise elleri kolları bağlı Yeraltındaki Türkiye ve Saraydaki İktidar Türkiye, Cumhuriyetimizin 91. yılına iktidarın ‘Yeni Türkiye’ dediği, kendisinden farklı görüşleri dışlaması odağında yaşanan tartışmalarla girdi. Bu yeni Türkiye’nin en sembolik görüntüsü de, iktidarı elinde bulunduran gücün Cumhuriyet Bayramı’nı Atatürk’ün emaneti Çankaya Köşkü yerine inşa ettirdiği ‘Ak Saray’da kutlama arzusuydu. Cumhurbaşkanı seçildikten sonra sistemin tek patronu olarak sadece kendisini gören Erdoğan’ın planı, yargının tüm durdurma kararları ve yapım sırasındaki trajik işçi ölümlerine aldırmaksızın, AKP iktidarının ‘inşaat’ ve ‘saray’ zihniyetini de ortaya koyacak bir resepsiyonla binanın açılışını 29 Ekim’de yapmaktı. Ak Saray açılışının bir başka ilke de sahne olması öngörülmüştü. 77 milyonun kutladığı Cumhuriyet Bayramı’nda, Erdoğan ülkenin medyası arasında ayrım yaparak bazılarını resepsiyonuna davet etme gereği duymamıştı. Bu tavırları yüzünden Meclis’teki üç muhalefet partisi de resepsiyona katılmama kararı almıştı. Demek istediğimiz, Ermenek faciası nedeniyle iptal edilmemiş olsa, Yeni Türkiye iktidarı kendi sarayında kendi çalıp oynadığı bir Cumhuriyet Bayramı kutlaması yapacaktı. Türkiye, Cumhuriyet’in 91. yılına iyice derinleşmiş bir siyasal kutuplaşma içinde girecekti. HHH Tam bu siyasi tartışmalar arasında, hiç de rastlantı olmayan büyük bir maden faciası yaşandı. Ermenek’te 18 işçi ekmek parasını kazandıkları maden ocağında sular altında kaldı. Hem de hükümet ile kâr hırsından başka hiçbir şey görmeyen özel sektörün göz yumdukları ‘Geliyorum’ diyen ihmaller zinciri nedeniyle. Daha Soma’da yitip giden 301 canın ağır şokunu atlatamayan Türkiye, bir kez daha umutlarını yeraltına gömdü. Sadece ve sadece cansız bedenlerin madenden çıkış haberini bekleyerek gün sayıyor. İnsanımızı insan yerine koymak için kurduğumuz Cumhuriyetin 91. yıldönümünde manzara şu: 12 yıldır iktidar olan AKP hükümeti bir yandan ‘En ileri demokrasi’, ‘En hızlı büyüme’ nutukları atarken, gerçekte Türkiye’yi yurttaşlarının cansız bedenlerini yeraltında aramaktan başka bir şey yapamayan bir ülkeye çevirmiş durumda. Maden faciaları artık bu ülkede nadir yaşanan hadiseler olmaktan çıktı. Ermenek’in ardından aynı hafta Bartın’dan ölümlü göçük haberi geldi. Türkiye adeta “Bugün nerede ocak faciası yaşanacak” sorusuyla yaşar hale getirildi. Bu tespiti yaparken binlerce canımızı alan iş kazalarını saymıyoruz bile. HHH ‘Yeraltı’ terimi bugünlerde başka bir açıdan da Türkiye’nin gerçeği haline dönüyor. Hepimiz Ermenek’teki 18 cana kilitlenmişken, 17 Aralık yolsuzluk operasyonlarından bu yana kendisine darbe yapıldığı iddiasındaki Cumhurbaşkanı, devletin zirvesini (Milli Güvenlik Kurulu) toplayarak ‘iç tehdit’ listesine eklemeler yaptı. Rekor uzunluktaki toplantı sonrası yayımlanan bildiride “legal görünüm altında illegal faaliyet yürüten paralel yapılanmaların” artık kırmızı kitaba sokularak iç tehdit olarak takip edileceği açıklandı. Bir zamanlar bu tür toplantılarda ‘tehdit’ olarak gösterilmekten yıllarca şikâyetçi olan iktidarın, şimdi kendisini tehdit ettiğini düşündüğü çevreleri ‘iç düşman’ ilan etmesinin yarattığı çelişki bir yana; MGK bildirisinde yer alan ‘legal görünümlü illegal yapılar’ ifadesi hukuki açıdan yaklaşmakta olan büyük bir soruna işaret ediyor. Bu ifade, iktidarın kendini savcı ve hâkim yerine koyarak bir ‘cadı avı’ başlatma niyetinin açık göstergesi sayılmalıdır. Evrensel hukuk düzeninin temel ilkelerine zıt bu ifadeler delilsiz ve sübjektif isnatlarla muhaliflerin sindirilmek isteneceği bir dönemin habercisi. İşçilerini yerin altında kaderleriyle baş başa bırakan iktidar zihniyetinin, siyasal olarak da hoşuna gitmeyen muhaliflerini yeraltına itmeye yönelik zorlamalarıyla karşılaşacağımız bir sürece girmekteyiz. Kansere karşı dans et l İstanbul Haber Servisi Kanser Savaşçıları, hasta ve hasta yakınları başta olmak üzere, doktorlar, sağlık çalışanları, Koç Üniversitesi öğrencileri, tanı ve tedavi sürecini atlatanlarla tüm gönüllüler Kanyon’da kansere karşı savaş için dans etti. Amaçlarının öncelikle kanser hastalarının bir anlığına da olsa bu zorlu süreci unutmalarını ve dansla dolu bir gün geçirmelerini sağlamak olduğunu söyleyen Kanser Savaşçıları, kanserin sadece kanser hastaları ve hasta yakınlarına bırakılacak bir yük olmadığını vurguladı. Kanyon Meydan’da gerçekleşen ve yaklaşık 15 dakika süren dans etkinliğinde Kanser Savaşçıları “Hepimiz birimiz için!” diyerek tüm gönüllülere Kanser Savaşçıları’na destek çağrısında bulundu. İstanbul Haber Servisi Gülhane tramvay durağının yanında bulunan yaşlı bir çınar ağacı, kökünün çürümesi nedeniyle duraktaki turnikelerin bulunduğu yere devrildi. Ağacın altında kalan 3 kişi, yaralandı. Durumun bildirilmesi üzerine olay yerine gelen sağlık ekiplerince yapılan ilk müdahalenin ardından, yaralılardan ikisi İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesine, diğer yaralı da Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı. Kaza nedeniyle tramvay seferleri çift yönlü olarak durduruldu. tramvay yoluna ağaç devrildi: 3 yaralı SİBEL BAHÇETEPE n İSTANBUL (DHA) Kurtlar Vadisi dizisinde Polat Alemdar karakterini canlandıran oyuncu Necati Şaşmaz önceki gece trafik kazası geçirdi. Göztepe’de bulunan özel bir hastanede tedavi altına alınan Şaşmaz'ın çenesinde kırık olduğu tespit edildi. 'Polat alemdar' kaza yaptı Seslerini kararlılar duyurmaya l İstanbul Haber Servisi İşitme engelli öğrencilerin okuduğu Fatih Özel Eğitim Meslek Lisesi öğrenci ve velileri okulun Büyükçekmece’ye taşınmasını Taksim’de yaptıkları yürüyüşle protesto etti. Okulun taşınmasının sürgün olduğunu belirten aileler “Biz derdimize gerçek bir çözüm bulunmasını istiyoruz. Milli Eğitim Müdürlüğü’nün görevi çocuklarımızın eğitim hakkını sağlaması değilse nedir” diye sordu. Öğrenci ve veliler “Okulumuzu istiyoruz”,“Yazlıkçı villanın bekçileri miyiz”,“ Okulumu yakınımda istiyorum”,“ Anneyim onların çığlığıyım” yazılı pankart ve dövizler açarak Galatasaray Meydanı’na yürüdü. Burada bir başka grubun eylem yapması üzerine Taksim Tramvay Durağı’na yürümek isteyen grubun önü sivil polisler ve çevik kuvvet polisleri tarafından kesildi. Kısa gerginliğin ardından basın açıklaması yapıldı. n KAYSERİ (AA) Özel bir üniversitede eğitim gören ve Mali vatandaşı olduğu öğrenilen Muhammed M. (20) grip şikâyetiyle Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne başvurdu. Yüksek ateş ve kusma gibi belirtiler görülünce öğrenci, ebola şüphesiyle özel bir kuvözle acil serviste tedavi altına alındı. Muhammed M’nin ebola olup olmadığının yapılacak testler sonucunda belirleneceği öğrenildi. Malili öğrencide ebola şüphesi “39 Kasım Organ ve Doku Bağışı Haftası”. Her yıl bugünlerde, organ naklinin önemine dikkat çekiliyor ancak organ nakilleri istenilen seviyede değil. Hastalar çaresiz, hasta yakınlarının elleri kolları bağlı. Araştırmalara göre Türkiye’de 60 bine yakın böbrek hastası bulunuyor, bunun 22 bin kadarı organ nakli için bekleme listesinde. Bunun dışında 3 bini aşkın kornea, 2 bini aşkın kişi karaciğer, 506 hasta ise kalp nakli olmak için sırada. Avrupa’da yaklaşık yüzde 75 kadar olan beyin ölümü sonrası bağış oranı, Türkiye’de yüzde 25’lerde. Medicana Çamlıca Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Alp Gürkan, kronik böbrek hastası sayısının 2016 yılında 115 bin kişiye ulaşacağını ve bu hastaların ilerleyen evrelerinde ya diyalize bağlanacağını ya da nakil olmaları gerekeceğini belirtti. Gürkan, Türkiye’de 2013 verilerine göre, beyin ölümü gerçekleşmiş kişi sayısının 1709 olduğunu, buna karşın ailesi tarafından rıza gösterilerek organları bağışlanmış kişi sayısının 379’da kaldığını söyledi. İstanbul Yeniyüzyıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Gaziosmanpaşa Hastanesi Böbrek Nakli Merkezi’nden Doç. Dr. Gürkan Tellioğlu ise “6 futbol sahası insan organ bekliyor deniliyor. Bu bir yakarış aslında. Rakamlar bire bir stadyumu dolduracak kadar olmayabilir ama burada yaşanan ciddi sorunu anlatma açısından önemli. Kadavradan nakiller yaygınlaştırılmalıdır” dedi. BöBrek nakli ile sağlığına kavuştu Fotoğraf: ALİ AÇAR l İstanbul Avcılar’da yaşayan ve lise son sınıfa giden 18 yaşındaki Ali Akgül, İstanbul Yeniyüzyıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Gaziosmanpaşa Hastanesi’nde kadavradan yapılan böbrek nakli ile sağlığına kavuşan hastalardan biri. “Vezikoüreterik reflü (VUR)” hastalığı ile mücadele eden Akgül’ün, iki böbreği iflas edince böbrek nakli olmak için sıraya girdi. Son iki yıldır diyalize giren Akgül’ün hayatı bir gün evine gelen telefonla değişti: “Beklenen böbrek kadavradan çıktı. Hemen hastaneye gelin.” Bunun üzerine hastaneye giden Akgül, bekleyenler arasında 3. sırada olduğunu gördü. Umudunu yitirmedi ve yapılan test sonuçlarında kadavradan alınacak böbreğin kendisine uyduğunu öğrendi. Zaman geçirmeden ameliyata alınan Akgül, ameliyatın ardından sağlığına kavuştu. “Hastalığımın ilk günlerinde çok zorluklar yaşadım. Her gün evde diyalize giriyordum, bir yıl okula gidemedim” diyen Akgül, organ bağışlarının artması gerektiğini belirterek “Herkes organ bağışında bulunsun, öldüğümüzde organlarımız toprak olmasın, başkalarına hayat versin” mesajını verdi. ‘Başkalarına hayat olun’
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle