Katalog

2 KASIM 2014 PAZAR CUMHURİYET SAYFA 15 N ikolay Çavuşesku’nun 25 Haziran 1984’te temel taşını koyduğu “Halkın Evi ve Sosyalist Zafer Bulvarı” inşaatında gece gündüz 20 bin işçi çalıştı. 520 dönüm araziye yayılan projenin mücevheri, elbette başkanlık sarayı olan Halkın Evi’ydi. Dünyada Pentagon’dan sonraki en büyük yapı olan sarayın tabanı 45 bin, üzerinde yükselen yaşam alanı 400 bin metrekareydi. Tavan yüksekliği 20 metreye ulaşan tören salonlarından en büyüğü, bir futbol sahası boyutlarındaydı. İçi pembe ve beyaz mermer kaplı sarayın aydınlatılmasında Medias kristalinden avizeler kullanıldı. Bu avizelerden en ağırı 4 ton çekiyordu. Kendisine Romanya’nın “Conducator”u, yani önderi dedirten Nikolay Çavuşesku ile eşi Elena, 25 Aralık 1989’da yolun sonuna geldiler. Targoviste’de terk edilmiş bir çiftlik duvarının önünde kafalarına ikişer kurşun sıkılarak infaz edildiler. Çavuşesku’nun sarayı bugün gerçekten Halkın Evi. Çünkü Romanya parlamentosu olarak kullanılıyor. HHH Saddam Hüseyin, 24 yıllık iktidarı boyunca Irak’ın hemen her şehrine bir sarayla, toplam 75 saray inşa ettirdi. Bağdat yakınlarındaki saray kampusunun duvarları ardında yapay göller, adacıklar, palmiye ağaçları ile süslü 9 saray gizliydi. Bunlardan en büyüğü, 1991’deki Kuveyt seferinden sonra adı konulan Amerika Zaferi Sarayı idi. Ancak Saddam’ın favorisi ve planları üzerinde en çok zaman geçirdiği saray, El Fav oldu. Yapı bitip üzerinde helikopterle dolaştığında sarayın tepeden görünüşünü bir haça benzeten Irak diktatörü, sarayın hacminin derhal iki kata çıkarılmasını emretti. ABD’nin 2003’teki Irak işgali sırasında Amerika Zaferi Sarayı’nın tavanı bir Amerikan bombası tarafından delindi ve 9 saraydan oluşan kampus, Victory Base Complex adıyla vaftiz edilerek işgal ordusunun karargâhına dönüştürüldü. Fotoğraf: Babül Aziziye Sarayı Sarayların Dili Olsa… Zaten diğer bütün saraylar da yağmalandı. Önce oğulları öldürülen Saddam, 20 Aralık 2006’da yolun sonuna geldi. Bağdat yakınlarındaki Kadimiye Amerikan üssünde asılarak idam edildi. HHH Muammer Kaddafi de Libya’da kendisine ve avanesine sürü sepet saray yaptırmış, hatta komşu Mali’de bile bir sarayı vardı. Ana karargâhı, 6 km2’lik bir alana yayılan Babül Aziziye saray kampusu idi. Kaddafi rejiminin kalbi olan saray, üç kat beton duvarlar, çelik zırhlı panjurlarla korunan pencereler, üç metre yüksekliğinde iki zırhlı kapıdan girilen bir kalenin ortasındaydı. Bahçesinde Louis XV. tarzında döşenmiş bir villa, Alis Harikalar Dünyası’ndan esinlenmiş bir çocuk bahçesi, debdebeli Bedevi çadırları, televizyon stüdyosu, iletişim odası, kitaplık, havuzlar, saunalar ve hepsi pahalı bir rüküşlükte, var oğlu vardı. Babül Aziziye kale sarayı, 25 Nisan 2011’de NATO uçakları tarafından bombalandı. Bir oğlu bombardımanda öldü. Saraydan kaçmayı başaran Kaddafi’nin sonu Mısrata yolunda geldi. İsyancılar tarafından öteki oğluyla birlikte yol kenarında linç edildi. Cesetleri 20 Ekim 2011’de Mısrata kentinde sergilendi. Kaddafi’nin Libya’daki bütün sarayları talan edildi ve yıkıldı. Mali’deki son sarayı da Fransız ordusu tarafından geçen yıl bombalandı. HHH Ukraynalılar, Viktor Yanukoviç’in Maidan meydanına 30 km. uzaklıktaki Mezhyhrya Sarayı’nı, cumhurbaşkanı 24 Şubat 2014’te 650 milyon dolarla birlikte ülkesinden kaçıp kayıplara karıştıktan sonra keşfetti. 140 dönümlük bir parkın ortasına kurulan saray, altın muslukları, kristal kapı tokmakları, mermer sütunları vb. ile elbette altı kaval üstü şişhane bir mekân; ama paha biçilmez sanat eserleri doluydu. Parkında su kanalları, seralar, golf ve tenis sahaları, helikopter pisti, uçak hangarı, hatta egzotik bir hayvanat bahçesi vardı. Yanukoviç’i kaçmak zorunda bırakan isyancılar, gez gez bitmeyen saray ve bahçesini görmek için saatlerce sıra bekledi. Kimsenin aklına yağmalamak gelmedi. Hatta çimleri ezmemeye özen gösterdiler ve Ukrayna parlamentosu mülkü devlet malı ilanla koruma altına aldı. Yanukoviç, henüz yolun sonuna gelmedi. Nerede saklandığı bilinmiyor. Tarihte, “mukim”lerine yâr olmayan saraylar listesi çok uzun… Size en son örneklerini sıraladım. Çünkü zaman hızlandı, yol kazaları yoğunlaştı. HHH AÇIKLAMA: 29.10.2014’te yayımlanan yazı için bu köşede sosyal medyadan bulduğum bir fotoğraf kullanmıştım. Fotoğrafta görünen kişinin izni olmadan kullandığım için kendisinden özür dilerim. “Bir kaderin büyüklüğü , kabul ettikleriyle değil reddettikleriyle ölçülür.” FRANÇOISE CHANDERNAGOR Sorduklarında T ürkülerin önünden geçerdim eskiden ayrılıkları kavuşmaları kollardım kim bu diye sorduklarında sevdalardan kalan adam derlerdi turnalara yıldızlar serperdim rüzgârlarla ışıklardan kanatlar bulutlara karışırdı kim bu diye sorduklarında şiirlerden kalan adam derlerdi herkesin şahidi kendi bıçağı bir Çalıkuşu’nda hasretim kaldı hiç bitmedi acılarım yollarım son kaybolacağım sisler denizler kim bu diye sorduklarında ölümlerden kalan adam desinler.   A.KADRİ ERGİN   mezarsız ölüler isyanı İstanbul Haber Servisi Galatasaray Meydanı’nda 501. kez biraraya gelen Cumartesi Anneleri, Mardin Dargeçit kayıplarının akıbetinin açıklanmasını istedi. 1993 ve 1996’da kaybedilen 55 kişi için mücadele eden İHD Mardin Şubesi’nin mesajı okundu. Açıklamada “Yeter artık, kayıplarımızın akıbetlerini evrensel hukuka göre soruşturun, faillerini hakkaniyete uygun yargılayın. Yeter artık, bu toprakları ‘mezarsız ölüler, cezasız katiller’ ülkesi kılan hukuksuzluğa son verin” denildi. Dargeçit kayıplarından Abdurrahman Coşkun’un yengesi Mukaddes Coşkun, yıllar sonra kemikleri kendilerine verilen Abdurahman’ı kaybedenlerle ilgili işlem yapılmadığını söyledi. Cezasız katiller G NOKTASI ‘Erdal Özel’i derhal bırakın’ İnsan Hakları Derneğ (İHD) İstanbul Şubesi, F Tipi cezaevlerindeki hasta tutukluların serbest bırakılması için Galatasaray Lisesi önünde oturma eylemi yaptı. İnsan hakları savunucuları, akıl sağlığı yerinde olmayan ağırlaştırılmış müebbet hükümlüsü Erdal Özel’in derhal serbest bırakılmasını istedi. Abla Kumru Akgül, kardeşi Erdal Özel’in Tekirdağ F Tipi Cezaevi’nde ruh sağlığını kaybettiğini söyledi. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK [email protected] CHP’lilerden RTÜK’e siyah çelenek İstanbul Haber Servisi CHP İstanbul İl Gençlik Kolları üyeleri bir özel televizyon kanalına çıkan Yeni Akit yazarının, “Allah’sız Atatürk” sözlerine ceza vermeyen RTÜK’ü protesto ederek siyah çelenk bıraktı. Gayrettepe’teki RTÜK binası önünde toplanan grup adına açıklama yapan CHP Gençlik Kolları Başkanı İrfan İnanç Yıldız “İslam dinine bu kadar hizmet veren Mustafa Kemal Atatürk’e dil uzatmak sizin haddiniz değildir. Kanal A bunu kendisine misyon edinmiştir” dedi. RTÜK’e çağrıda bulunan Yıldız “Siz eğer devletin bir birimiyseniz devletin bütçesiyle adaletli yayını sağlama görevini üstleniyorsanız derhal bu kararınızdan vazgeçin. Uyarılarımızı duymazsanız Ankara’da eylemlerimiz devam edecektir” dedi. RÖK, 20 yaşında Haber Merkezi Türkiye’de reklam sektörünün kendi insiyatifiyle kurduğu bağımsız bir etik hizmet platformu olarak faaliyet gösteren Reklam Özdenetim Kurulu (RÖK), 20’nci yaşını kutluyor. Etkinlikler kapsamında 2223 Ekim tarihleri arasında reklamda özdenetimin Avrupa çatısı kabul edilen Avrupa Reklam Standartları Birliği’nin (EASA) yıllık toplantısına ev sahipliği yapan kurulun başkanı Ahmet Pura, reklam sektörünün, tüketicinin korunması yolunda sorumluluk bilinciyle hareket etmesini sağlayan etik bir platform olarak hizmet verdiklerini belirtti. Pura, “Pazarlama iletişiminin evrensel bir anlayışa dayanarak yürütülmesi, özdenetim bilincinin yerleştirilmesi konusunda çaba sarf ediyoruz” dedi. EASA Genel Direktörü Oliver Gray RÖK’ün Türkiye’yi Avrupa’da başarıyla temsil eden bir EASA üyesi olduğunu belirtti. İstanbul Haber Servisi Gazetemiz tarafından gündeme getirilen Ataşehir’deki Fatin Rüştü Zorlu Caddesi üzerinde yer alan bir apartmanın bodrum katında çocukların türban ve takke ile eğitim gördüğü anaokulu Meclis’e taşındı. CHP İstanbul Milletvekili Kadir Gökmen Öğüt, Meclis gündemine taşınan tabelasında “Hasret2 Anaokulu” yazan ancak bakanlığın amblemi bulunmayan okulu Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’ya sordu. Yaşları 5 ile 6 arasında değişen çocukların bodrum katındaki okula girdiğinin kamuoyuna yansıdığını ifade eden Öğüt, okulun kaçak eğitim verdiği iddiasının doğru olup olmadığını, araştırılmasının düşünülüp düşünülmediğini sordu. ‘Türbanlı takkeli anaokulu’ Meclis’te ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI [email protected] BULMACA SEDAT YAŞAYAN İstanbul Haber Servisi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından İstanbul’un çeşitli noktalarında egzoz gazı emisyon denetimi yapıldı. Mahmutbey gişelerine dün sabah saatlerinde gelen bakanlık personeli ve trafik polisleri otobüs, TIR ve kamyonları durdurdu. Mobil bir araçta bulunan sistem ve cihazlarla durdurulan araçların egzoz gazı emisyon değerleri ölçüldü. Kontrollerde, belirlenen değerlerin üzerinde emisyon değeri çıkan araçlara, Çevre Kanunu’nun 20. maddesi uyarınca 1755 lira ceza kesileceği öğrenildi. Yüksek emisyonlu araca 1755 TL ceza HARBİ SEMİH POROY İstanbul Haber Servisi İşten atılan EnerjiSen üyesi BEDAŞ işçilerinin 82 gündür Avcılar’da devam ettirdiği eyleme Genco Erkal’dan destek geldi. Erkal ve Tülay Günal, Nâzım Hikmet’in “Bursa Cezaevi’nden Mektuplar” eserinden uyarlanan “Yaşamaya Dair” adlı müzikli gösteriyi BEDAŞ işçileri için sahneleyecek. Yarın saat 20.30’da Şişli Kent Kültür Merkezi’nde sahnelenecek oyunun geliri işten atılan BEDAŞ işçilerine bağışlanacak. Erkal BEDAŞ işçileri için sahneleyecek NİĞDE (DHA) Niğde Üniversitesi Yerleşkesi içerisinde bulunan Ayhan Şahenk Yurdu’nda kalan öğrenciler dün yemekte tavuk çorbası, tavuk sote, pilav ve salata yedi. Bir süre sonra mide bulantısı ve kusma şikayeti görülen 19 öğrenci, Niğde Devlet Hastanesi acil servisine getirildi. Gıda zehirlenmesi görülen öğrencilerin midesi yıkanıp serum takıldı. Hastaneye gelen Rektör Prof.Dr. Adnan Görür, öğrencilerin sağlık durumu hakkında bilgi aldı. Öğrencilerin tedavilerinin ardından taburcu edildiğini belirten Görür, olayla ilgili inceleme başlattığını söyledi. 19 üniversiteli yemekten zehirlendi Karbonmonoksit zehirlenmesi: 1 ölü ESKİŞEHİR (Cumhuriyet) Erenköy Mahallesi Denizmen Sokak’ta bir evde yalnız yaşayan ve fiziksel engeli bulunduğu öğrenilen Hasan Kovancı’dan (65) haber alamayan yakınları eve geldi.Kovancı’yı evde hareketsiz halde bulan yakınları, durumu 112 Acil Sağlık ve polis ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri, Kovancı’nın kömür sobasından sızan karbonmonoksit gazından hayatını kaybettiğini belirledi. SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ Gemi 1 omurgasının 2 baş ve kıç tarafından yu 3 karıya uza 4 nan ağaç ya 5 da demir di6 reklerden her biri. 2/ Kulak 7 iltihabı... Yu 8 nan mitoloji 9 sinde aşk tanrısı. 3/ “Her 1 2 3 4 5 6 7 8 9 içinde seyre 1 K A Y I N T I Ç dilir başka bir ci 2 A G O R A S K İ han” (Y. K. Be 3 Ş E K E L yatlı)... Bir gemi 4 R E N A L G I S A N A nin başka bir ge5 M A R A K A Z miden ya da kıyıdan açılması. 6 B O R A B A Y M MA L A T A 4/ Tümör... Kısa 7 O T O L U K kıllı bir av köpe 8 L E M A ği. 5/ Rize ilinde 9 L İ K O P E N bir yayla... Eldiven ve giysi yapımında kullanılan bir tür yumuşak deri. 6/ Dürüst, iyi ahlaklı... İlkel bir silah. 7/ Tropikal Amerika’da yaşayan iri gagalı bir kuş... Yüce, yüksek. 8/ Kastamonu’nun bir ilçesi... Kısa çizme. 9/ Hayvanın eskiyen nallarını onarma. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Domuz... Şenliklerde caddelere kurulan süslü kemer. 2/ “Denizayısı” da denilen bir fok cinsi... Sınır nişanı. 3/ Alanya ilçesinde bir akarsu, mağara ve barajın ortak adı... Macaristan’da üretilen ünlü bir şarap. 4/ Bilgisiz, kültürsüz kimse... Çok durgun deniz ve hava. 5/ Hicap... İki tarla arasındaki sınır. 6/ Akdeniz’in batısında görülen bir rüzgâr... Yabancı. 7/ İri taneli bezelye... Kadastro haritalarında parseller topluluğu. 8/ Bir renk... “Yalan söz” anlamında argo sözcük. 9/ Yürürken dayanmak için kullanılan kalın sopa... Müslümanların bir çocuğun doğumundan yedi gün sonra Allah’a şükretmek amacıyla kestikleri kurban.