03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 KASIM 2014 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 Kalbimizdesin l Ölümünün 76. yılında halk Atatürk’ü anmak için Anıtkabir’i doldurdu l Anıtkabir’de protesto edilen Erdoğan konuşmasında Osmanlı vurgusu yaptı Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ Katalonya: Elveda Zamanı mı? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu, büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk, ölümünün 76. yılında Anıtkabir’de düzenlenen devlet töreniyle anıldı. Törende, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ay yıldızlı kırmızıbeyaz karanfillerden oluşan çelengi Atatürk’ün mozolesine bıraktı. Erdoğan, saygı duruşunun ardından Anıtkabir merdivenlerinden inerken çoğunluğunu kadınların oluşturduğu yurttaşlar hep bir ağızdan “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganları atmaya başladı. Sloganlar, Erdoğan’ın Misakı Milli Kulesi’ne girişine değin devam etti. Erdoğan, tam Misakı Milli Kulesi’ne gireceği sırada da ellerinde Türk bayrakları ve Atatürk’ün fotoğraflarını tutan yurttaşlar, Erdoğan’ın ve bakanların yüzlerine doğru yeniden “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganını attılar. Yurttaşların bu sloganlarına Anıtkabir’in avlusunun arka taraflarında yer alan yurttaşlar da “10. Yıl Marşı”yla katıldı. Erdoğan ise protestoya sadece “gülümsemekle” yetinirken, korumalar yurttaşlara “Siz kimsiniz, nereden geldiniz” sorusunu yöneltti. Yurttaşlar ise korumalara, “İstanbul’dan geldik ve hep geleceğiz. Hep burada, Atamızla olacağız” yanıtını verdi. Cumhurbaşkanlığı korumaları ayrıca olayı görüntülemek isteyen basın mensuplarına da engel olmaya çalıştı. Protesto, Erdoğan’ın Misakı Milli Kulesi’nden çıkışına dek sürdü. Erdoğan Misakı Milli Kulesi’nde Anıtkabir Özel Defteri’ni imzaladı. Erdoğan ve beraberindekilerin Misakı Milli Kulesi’nden çıkmasının ardından Türk Yıldızları saygı geçişi yaptı. İlk kez gerçekleştirilen uçuş kapsamında Türk Yıldızları, Anıtkabir üzerinde kalp çizdi. Türk Yıldızları yurttaşlar tarafından dakikalarca alkışlandı. Devlet töreninin ardından Anıtkabir yurttaşların ziyaretine açıldı. Öte yandan Anıtkabir’in dört bir yanına kurulan dev ekranlardan Atatürk’ün cephedeyken ve sivil yaşamına ilişkin fotoğrafları yansıtıldı. Fotoğraflar eşliğinde, gazetemiz yazarı Can Dündar’ın hazırladığı “Sarı Zeybek” adlı belgesel filmin Fahir Atakoğlu’na ait bestesi de Anıtkabir’de yankılandı. Anıtkabir’de bir yandan da Atatürk’ün 10. Yıl Nutku, kendi sesinden yayınlandı. “Sarı Zeybek” müziği eşliğinde fotoğraflara bakan yurttaşların da gözyaşlarına hâkim olamadığı gözlendi. İşitme engelli çocuklar İstiklal Marşı’nı işaret diliyle okudu. Katalan bağımsızlık hareketiyle doğan Ara gazetesinin yöneticilerinden Antoni Bassas ile konuşuyoruz… Gazete, 2010’da bağımsızlık yanlılarının yüzde 20’yi geçmediği dönemde doğmuş… Söz konusu yüzde, geçen 4 yılda ikiye katlanmış… Adı, Katalancada “şimdi” anlamına gelen “Ara”nın, bu kamuoyunun büyümesinde ve oluşumunda küçümsenmeyecek payı var... Bassas, 15 metrekareyi bulmayan ofisinde beni kabul ediyor. Önce 80 gazetecinin çalıştığı binayı geziyoruz… Katalonya’nın en çok okunan 3. gazetesi olan yayın organı, yaş ortalaması 3035’i geçmeyen genç gazeteciler tarafından çıkarılıyor. Bassas ile birlikte haber bölümünün yanındaki TV stüdyosuna da göz atıyoruz. “Stüdyo” denen bu yer de ufacık bir oturma odası gibi, 20 metrekareden ibaret; 1 prompter, 3 TV kamerası, bir de büyük haber masası var içeride. Haber masasının arkasında duvarı çepeçevre pano şeklinde dönen bir Barselona manzarası koymuşlar. Konuya göre panoyu değiştirip, buradan her türlü yayını yapıyorlarmış. “Ara”nın görsel medya yöneticisi Bassas’a, pazar günkü “gayri resmi referandumu” soruyorum… Köşe yazarlığı da yapan Katalan gazeteci, birinci hedefin, Madrid’i, Katalonya’nın statüsünü federal yönde tekrar tanımlamak için masaya oturtmak olduğunu söylüyor. Diğer deyişle bağımsızlık hareketinin kitlesel ivmesiyle Madrid’in masaya gelmesi isteniyor… Federal reformların bağımsızlık yanlılarına yetip yetmeyeceğini sorduğumda, düşünün bir “Katalan pasaportuna sahip olmak” olduğunu söyleyen gazeteci; kestirmeden “hayır” diyor. Tartışmalı alternatif referandumun yapıldığı gün aynı anda 53. yaşgününü kutlayan gazeteci, Katalonya’daki pek çok bağımsızlık yanlısı gibi, bağımsızlık fikrini son yıllarda kucakladığını anlatıyor. Dönüşümün gerekçesi olarak, Katalanların “ileri otonomi” taleplerine Madrid’in yan çizmesini gösteriyor. Uzun süre ABD’de muhabirlik yapmış, bu görmüş geçirmiş gazetecinin anlattıkları, Katalan sorununun hangi ölçüde kangrenleştiğine bir örnek aslında. Bassas’ın Madrid’den zamanla duyduğu kopuş ve yabancılaşmayı, konuştuğum çok insan dile getiriyor. Barselona’daki havayı hissetmek için gerçekte herhangi bir kitapçı dükkânına girmek kâfi. Herhangi bir kitapçıya girdiğinizde karşınıza radikalleşen tartışmayı özetleyen birbirinden dramatik başlıklar çıkıyor: “İspanya ve Katalonya; Bir Tutkunun Tarihi”, “(İspanya tarafından) Bir Aldatılışın Anatomisi”, “Katalan Kimliğinin Oluşumu”, “Karar Verme Hakkı Yok mu?”, “Elveda Saati mi?”, “Bağımsızlığın Kızıma İzahı”, “Federalizm”, “Katalonya ve Diğer İspanyalar”. “Şimdi ne olacak” sorusuna kimse tatmin edici bir karşılık veremiyor. Yerleşik düzenin bölgedeki gazetesi sayılan La Vanguardia örneğin; birinci sayfasına “bağımsızlık” fikrini değil; “açılım” gereğini öne çıkarmış. Gazetenin baş sayfadaki yorumunun başlığı “Hareketsizliği kırmak!” Manşette de gene buna paralel olarak “siyasi çıkış yolu arayışı” dile getiriliyor. Bölgesel gazetelerden El Periodico ise sandıkta oy kullanmak için bitmez tükenmez kuyruklarda bekleyen insanları 1. sayfaya taşıyor. Gazetelerin hepsinde “sandık kuyrukları” baş köşede. Anayasa mahkemesinin askıya aldığı resmi referendum sürecine karşın, internetteki gönüllü organizasyonla alternatif referandumda oy kullanmayı başaran 2 milyon küsur kişi, günümüzde siyasi sorunlara kestirme hukuki yanıtlar verilemeyeceğini gösteriyor. Madrid bu yolu denedi ve karşısında yüzde 81’in bağımsızlık oyu kullandığı bir “Tahrirvari” referandum buldu. Katalonya’daki sivil toplum referandumu anayasa mahkemesinin kararını deldi ve devlet otoritesini yaraladı. Madrid, “Mossos d’Esquadra” adı verilen yerel polisi devreye sokup sandıkları kaldırtmak istediyse de; teşebbüsünde başarısız oldu. Okullarında sandıkların kurulmasına izin veren müdürlerin isimlerinin rapor edilmesini talep eden başkent Madrid’e, Katalonya’daki savcılık ve güvenlik güçleri itaatsizlikle karşılık verdi. TV’lere çıkan Katalan yerel hükümet başkanı Artur Mas; “Bir sorumlu varsa o da benim. Verilecek hesap varsa ben veririm!” dedi. Mas’ın öncelikli talebi, Katalonya’da İskoçya’da olduğu gibi tıpkı, şimdi resmi bir referandum yapılması. İspanyol hükümetinin oralı olmaması halinde, Katalan yerel hükümetinin başkanı, en kısa zamanda bağımsızlık yanlılarıyla karşıtları arasında radikal bir plebisite dönüşecek olan erken seçim isteyecek. İstanbul indirmeseniz de Bayrağı yarıya ‘Federalizm yetmez!’ olur DUYGU GÜVENÇ İnsan zinciri İstanbul Haber Servisi İstanbul’daki anma törenlerinde saatler 09.05’i gösterdiğinde kentte hayat durdu, trafiktekiler araçlarından inerek, görevinin başındaki emekçiler işlerini bırakarak saygı duruşunda bulundu. Atatürk’ün hayata gözlerini yumduğu Dolmabahçe’deki oda da duygu dolu anlar yaşandı. İstanbul’un her iki yakasında ulu önderi anmak için insan zincirleri oluşturuldu. Taksim Cumhuriyet Anıtı’ndaki törenin ardından İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal ve baro üyesi bir grup avukat Cumhuriyet Anıtı önünde basın açıklaması yaptı. Kocasakal “Ne yazık ki bugün kurduğun Cumhuriyet, devrimlerin dahili ve harici büyük bir saldırı ve tehdit altında... Bugün kaçak ve ucube saraylarında oturarak ve milleti çeşitli yalanlarla kandırarak hâlâ saltanat ve halifelik özlemi duyanlar var. Bugün birileri için boş ve samimiyetsiz nutuklar atma, sahte sevgi ve bağlılık gösterileri sergileme, ani rahatsızlanma günü. Bizim ise seni anlama, senin gibi düşün ve hareket etme, söylediğin gibi her birimizin Mustafa kemal olma, Cumhuriyet ve devrimleri koruma yönünde azim ve kararlılığımızı bileme günü” dedi. Beşiktaş Meydanı’ndan Dolmabahçe Sarayı’nın girişine kadar Meclisi Mebusan Caddesi boyunca “Ata’ya saygı zinciri” oluşturuldu. Saatler 09.05’te Dolmabahçe Sarayı’nın karşısındaki Vodafone Arena stadının inşaatında çalışan işçiler ve belediye otobosündeki vatandaşlar da saygı duruşunda bulundu. Kadıköy ve Maltepe Belediyesi’nce Fenerbahçe Orduevi’nden Maltepe sahil şeridinde kadar 6.5 kilometrelik “Ata’ya saygı zinciri” oluşturuldu. İnsan zincirine, tekne ve kanolarda denizden destek verdi. Esenyurt’ta ise vatandaşların araçlarından inerek saygı duruşundu bulunması bir polis memuru tarafından “eylem” olarak kayıtlara geçirildi. Bölgesinde görev yapan bir polis memuru saat 09.05’i gösterdiğinde merkeze “otoyolda eylem” bildiriminde bulundu. Merkeze hitaben yaptığı konuşmada polis “Yolun ortasında aracını durduran bir kişi eylem yapıyor” dedi. Polis merkezi memurunu uyararak bu kişinin yaptığının “günün anlamına uygun bir hareket” olduğunu belirtti. Sarı zeybek ağlattı ANKARA Büyük önder Atatürk’ün ölümünün 76. yılında, Dışişleri Bakanlığı bir “ilk”e imza atarak büyükelçiliklerden “bayrakların yarıya indirilmesini” istemedi. 10 Kasım öncesinde Ankara’daki büyükelçiliklere nota ile bildirim yaparak bayrakların 09.05’ten itibaren gün batımına kadar yarıya çekilmesini isteyen Dışişleri bu yıl yabancı temsilciliklere bir bildirimde bulunmadı. Bazı büyükelçilikler “kendiliğinden” bayrakları yarıya indirirken bazıları da indirmedi. Dışişleri’ne talimat sorulduğunda ise, “İsteyen indirebilir, bir zorunluluk yok” yanıtı verildi. Ankara’da çok sayıda Büyükelçilik binasının yer aldığı Atatürk Bulvarı’nda Macaristan, Mısır, İtalya, Almanya gibi Büyükelçilikler, talimat gelmemesine karşın bayraklarını yarıya indirirken ABD ve Yugoslavya Büyükelçilikleri bayrak indirmedi. 2893 sayılı Bayrak kanununa göre ‘Bayrağın yarıya çekilmesi’ ile ilgili 24 Madde’de “Bayrak, 10 Kasımda Türkiye’de ve Türkiye Cumhuriyeti’nin dış temsilciliklerinde, resmi ve milli binalarında yarıya çekilir. Bayrağın yarıya çekileceği diğer haller ve zamanlar Dışişleri Bakanlığı’nın görüşü alınarak Başbakanlık’ça tespit ve ilan edilir” ifadeleri yer alıyordu. Bakanlığın protokol dairesi tarafından genellikle Ekim’de Türkiye’deki tüm yabancı temsilciliklere gönderilen mutad notada, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü anmak için bayrakların yarıya indirilmesi isteniyordu. Bu yıl ise Türkiye’nin bazı Büyükelçileri ve Başkonsoloslarının internet sayfalarından anma mesajı yayınlayıp, temsilcilikte tören Mısır yaparken bazıları ise meBüyükelçiliği saj bile yayınlamadı. İnternet sayfalarında Kurban Bayramı mesajlarının kalması dikkat çekti. Şimdi ne olacak? Osmanlı vurgusu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Atatürk’ün 76. ölüm yıldönümü için yaptığı konuşmada Osmanlı vurgusu yaptı. Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu tarafından düzenlenen “Atatürk’ü Anma Töreni”nde konuşan Erdoğan “10 Kasım 1938’de vefatının hemen ardından Gazi Mustafa Kemal, herkesin farklı yorumladığı, maalesef herkesin kendi çıkarına, kendi ideolojisine, kendi dünya görüşüne göre şekillendirdiği bir tarihi figüre dönüştürülmüştür. Bir tek Atatürk varken tarih içinde çok sayıda Atatürk’ün üretildiğini, çok sayıda Atatürkçülük yorumları ile Gazi Mustafa Mustafa Kemal’in şahsimanevisinin yıpratıldığını büyük bir teessür ile izledim” dedi. Erdoğan’dan Yüzde 81 ‘bağımsızlık’ dedi Günler karıştı Yurt Haberleri Servisi Atatürk, ölümünün 76. yılında Eskişehir, Nevşehir, Adana, Düzce, Sivas, Kocaeli, Tokat, Diyarbakır, Ordu ve Burdur’da da törenlerle anıldı. Diyarbakır’daki törenlere BDP’li başkanlar katılmadı. Sivas’taki törenlerde engelli bir kişi tekerlekli sandalyesiyle saygı duruşuna katıldı. Tokat’ta Terminal arkasında bulunan 11 katlı inşaatın dış cephesinde iskele üzerinde çalışan işçiler de 2 dakikalık saygı duruşuna katıldı. Ordu’da Atatürk Anıtı’na çelenk bırakmayan AKP Ordu İl Başkanı Hüseyin Akyol, “Normalde siyasi partiler çelenk koymuyordu, ancak dilekçe verip isteğe bağlı olarak koyuyorlar. 2 yıl önce dilekçe verip koymuştuk” dedi. Burdur’daki törenlerde Suna Uzal Ortaokulu tarafından anma etkinliği düzenlendi. Öğrenciler basamaklı platforma çıkarak şarkı söyledikleri sırada üç öğrenci baygınlık geçirerek platformdan düştü. Öğrencilere sağlık ekipleri müdahale etti. Urfa’da ise büyükşehir belediyesi parka astığı tabelada Atatürk’ün ölüm yıldönümünü öğretmenler günüyle karıştırdı. Işıklı tabelaya “10 Kasım Öğretmenler Günü’nüz Kutlu Olsun. Celalettin Güvenç. Şanlıurfa Belediye Başkanı” yazısı yer aldı. Zonguldak ‘Cumhuriyet, Osmanlı uzantısıdır’ Bazı çevrelere göre Türkiye tarihinin ve Atatürk’ün yaşam öyküsünün 29 Ekim 1923’te başladığını, öncesinin ise “yok sayıldığını” söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti: “29 Ekim 1923, 1071 Malazgirt Zaferimizin bir uzantısıdır. 29 Ekim 1923, 1299’da kurulan Osmanlı Cihan Devleti’nin bir uzantısıdır. 1923, 1453’ün bir devamıdır. Çanakkale Zaferimiz, Kutü’lAmare zaferimiz, onlarca cephede milletçe verdiğimiz mücadelemiz, Cumhuriyetin kuruluşunun adeta girizgahıdır. En nihayet 23 Nisan 1920 ve Kurtuluş Savaşımız, Cumhuriyetimize giden yolu açan önemli başarılardır.” Erdoğan, kendisinin sık sık vurgu yaptığı “Yeni Türkiye” mesajını Atatürk’ün Nutuk’ta verdiğini belirtirken, “Bizim yeni Türkiye özlemimiz tıpkı Gazi Mustafa Kemal’in kastettiği gibi” diye ekledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle