19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 KASIM 2014 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA Sağanak altında toprağa verilen şehit Aydoğdu’nun eşi Esra Aydoğdu güçlükle ayakta durdu. (DHA) HABERLER Şehit astsubay Nejdet Aydoğdu, Ünye’de son yolculuğuna uğurlandı 9 dayanmaz Yürek l BU KEZ AVUKATA GÖNDERİLDİ Özel ekip kuruldu: 10 gözaltı Şehit Nejdet Aydoğdu’nun katil zanlılarını bulmak için polis ve jandarma ortak özel ekip kurdu. Özel ekip zanlıların izini sürerken saldırı anına tanıklık eden 4 kişinin bilgisine başvuruldu. Ekipler 12 adrese baskın düzenlerken 10 kişi gözaltına alındı. Bu kişilerin kentte çeşitli tarihlerde el yapımı patlayıcı, molotof başta olmak üzere çeşitli saldırılara katıldıkları belirtildi. Şüphelilerin Aydoğdu’nun şehit edildiği saldırıyla ilgili bağlantıları olup olmadığı araştırılıyor. Yurt Haberleri Servisi Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde eşiyle birlikte semt pazarında alışveriş yaparken hamile eşine meyve aldığı sırada yüzü maskeli iki kişinin silahlı saldırısı sonucu ağır yaralanan ve tedavi gördüğü hastanede şehit olan Hava Astsubay Üstçavuş Nejdet Aydoğdu (25), dün memleketi Ordu’nun Ünye ilçesinde gözyaşları arasında toprağa verildi. Büyük acı yaşayan eşi Esra Aydoğdu (23) “Şehidimin kanı yerde kalmayacak” diye bağırdı. Şehidin cenazesi toprağa verilirken bastıran yağmur nedeniyle yurttaşlar, büyük bir Türk bayrağını mezarının üzerinde açarak şehit cenazesini yağmurdan korumaya çalıştı. Pelitliyatak Mahallesi’nde merkez Çalca Camisi’nde yapılan törene, Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, İzmir bağımsız milletvekili Ertuğrul Günay, Ordu Valisi İrfan Balkanlıoğlu, Muharip Hava Kuvveti ve Hava Füze Savunma Komutanı Orgeneral Abidin Ünal, Diyarbakır’dan gelen arkadaşları, Giresun Valisi Hasan Karahan, Giresun Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Mustafa Doğru, Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, STK temsilcileri ve yurttaşlar katıldı. Yaklaşık 5 bin kişinin katıldığı törende “Şehitler ölmez vatan bölünmez” sloganları atıldı. Bankacı olan eşi Esra ve annesi Ayşegül Aydoğdu (60) tören boyunca güçlükle ayakta durdu. Aileyi, yakınları ve görevli kadın askerler teselli etmeye çalıştı. Şehidin cenazesi törenin ardından aile mezarlığında toprağa verildi. İskenderun’da sarı toz paniği n İSKENDERUN (Cumhuriyet) Avukat Fırat Ç’nin ofisine önceki gün Amerika’dan zarf geldi. Zarfta ne olduğunu anlamadığı bir toz ile karşılaştığını öne süren Fırat Ç, durumu polise ve sağlık ekiplerine bildirdi. Bunun üzerine hukuk bürosuna gelen sağlık ekipleri avukatı alarak İskenderun Devlet Hastanesi’ne götürdü. Tedbir amaçlı özel kıyafet giyen sağlık ekipleri, avukatı kontrol altında tutarken hastanedeki hastalar da uzaklaştırılarak bölgede dezenfekte işlemi yapıldı. Hastanede çalışanlara ve hastalara maske dağıtıldı. Zarf incelemeye alındı. Validebağ’da hukuk iptal artık bu parsel ÖZLEM GÜVEMLİ Validebağ Korusu’nun komşu parselinde başlayan kaçak cami inşaatını durduran mahkeme kararını “o parsel bu parsel değil” diyerek uygulamayan AKP’li yetkililer karar kaldırılınca çark etti. Cami inşaatının sürdüğü parsel bir anda mahkeme kararındaki parsel oluverdi ve bugüne dek sessizliğini koruyan İBB Başkanı Kadir Topbaş, cami inşaatının önünde hiçbir engel kalmadığını açıkladı. Oysa Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen’e göre zaten inşaatın önünde engel yoktu. Her şey 2 yıl önce Altunizade Mahallesi, Validebağ Korusu güneyi, 165 pafta, 1313 ada, 178 parsel sayılı taşınmazın güneyindeki tescil dışı yeşil alanın plan tadilatı yapılarak “Dini Tesis Alanı” olarak yapılaşmaya açılması ile başladı. Parselin etrafındaki Çamlıca Konakları ve Ata Konakları’nda yaşayanlar toplu halde ve tek tek toplam 5 dava açarak planın iptalini istediler. 2 yılda tabii ki davalar sonuçlanmadı ancak davacıların lehine bir bilirkişi raporu hazırlandı. Raporda bölgede yürüme mesafesinde camiler olduğu, ayrıca yönetmeliklere göre 2.500 metrekarenin altında cami inşaatı yapılamayacağı belirtiliyordu. Bu raporun medyada haber olması üzerine Üsküdar Belediyesi hemen harekete geçti ve 15 Ekim günü iş makinelerini parka gönderdi. Site sakinlerinin tepkisi üzerine iş makineleri gitti ancak ilerleyen günlerde de bu girişimler devam etti. Bu sırada site sakinleri inşaatın başlama aşamasına gelmesi nedeniyle imar planlanının yürütmesi talebi ile idare mahkemesine yaptıkları başvuruyu yinelediler. İstanbul 7. İdare Mahkemesi de o sırada herkesi sevindiren ama hiç uygulanmayan yürütmeyi durdurma kararını verdi. 21 Ekim tarihinde telafisi mümkün olmayacak zararlara dikkat çekilerek acilen verilen kararın önce tebliği sorun oldu. Avukat ve site sakinleri kararı bir türlü ilgili makamlar olan İBB ve Üsküdar Belediyesi’ne tebliğ edemedi. Sonunda karar Üsküdar Belediyesi’ne gitmiş olmalı ki başkan Türkmen mahkeme kararının cami inşaatının sürdüğü parselle ilgili olmadığını söyleyerek inşaatı durdurmadı. Dava açıldığında ilgili parselin numarası 178 idi. Ama daha önce tescil dışı olan alan imara açıldığı için belediye burada parsel çalışması yaptı ve numara 197 oldu. Uygulamada bu gayet normal bir işlem. Ancak alınan mahkeme kararını uygulamamak için “parsel numarası farklı’’ savunması yapmak herkesin zekâsıyla alay etmekle eşdeğerdi. Numara değişse de dini tesis alanı ilan edilen parselin haritadaki yeri değişmedi. Ancak bu akıllara ziyan savunma günlerce devam etti. Türkmen elinde planlar ve cami projesi ile “bu parsel o parsel değil’’ diye açıklamalar yaptı. Bu sırada mahkemeye tekrar başvurularak parsel karışıklığının giderilmesi istendi. Mahkeme de kararının cami inşa edilen parsele ilişkin olduğunu açıkladı. Vatandaşlar bu süreç boyunca, zabıta ve polis şiddetine karşın başlattıkları nöbet eylemini sürdürdü. En son 29 Ekim günü uzlaşmaya varıldığı, belediyenin mahkeme kararını uygulayacağı açıklandı. Ertesi gün de bu kararın; yürütmeyi durdurma kararını kaldıran karar olduğu ortaya çıktı. Mahkeme İBB’nin itirazını değerlendirerek sadece 8 gün sonra kararından döndü. Ve günlerdir cami inşaatı ile hiçbir ilgisi olmadığı savunulan mahkeme kararı kaldırılınca ne hikmetse karar cami inşaatıyla ilgili oluverdi. Biz de bu kısa süre içinde sadece İstanbul’un yeşil alanlarının değil hukukun da nasıl katledildiğine tanıklık etmiş olduk. O parsel DHA l DOLDURBOŞALT SIRASINDA Kışlada ölüm n Yurt Haberleri Servisi Elazığ İl Jandarma Komutanlığı’na bağlı Okçular Karakolu’nda iddiaya göre doldurboşalt işlemi yaptığı sırada bir askerin silahı kazara ateş aldı. Silahtan çıkan kurşun duvardan sekerek Jandarma er Mustafa Karakurt’a isabet etti. Ağır yaralanan Karakurt, 112 Acil Servis ekiplerince kaldırıldığı Elazığ Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde müdahalelere karşın kurtarılamadı. Karakurt’un, Sivas’ın Kangal ilçesi doğumlu olduğu öğrenildi. İdari ve adli soruşturma başlatıldı. Çadırlar söküldü ama direnişçiler pes etmiyor Eylemin büyüğü yarın Mustafa K. ERDEMOL l denizli müftülüğü Bitmeyen camiye SEDAT KURT DENİZLİ Acıpayam’da yapımı süren bir camiye imam atandı. Denizli Müftülüğü tarafından atanan Adnan Ünal’ın bölge sakini olduğu ve memleketinden ayrılmak istemediği için böyle bir uygulamaya gidildiği ileri sürüldü. Kelekçi Mahallesi’nde hayırseverlerin katkılarıyla yapılmakta olan Boğazardı Ebubekir Sıddık Camii, henüz inşaat halinde. Camide görevlendirilen İmam Ünal’ın, daha önce Kelekçi Çarşı Camii’nde görev yapması soru işareti yarattı. Atama zamanı gelen Ünal’ın, Kelekçili olduğu için başka bir yere gitmek istemediği ve bu yüzden bitmeyen camiye tayinini çıkarttığı ileri sürüldü. Müftülüğün ilginç atamalarından biri de Çal’da gerçekleşmişti. Hatipoğlu Camii’nde imamlık yaparken rotasyon uygulamasıyla cemaati olmayan Karapınar Mahallesi’ndeki camiye atanan Hayta, il müftülüğü önünde üzerine benzin döküp kendisini yakmak istemişti. imam atandı Hukuk nasıl katledildi? Hiç uygulanmayan karar Horonlu, şarkılı, yağmurlu bir İstanbul 7. İdare Mahkemesi’nin “hukuka aykırı olduğu” gerekçesiyle verdiği yürütmeyi durdurma kararını, Üsküdar Belediyesi’nin başvurusu üzerine kaldırmasının ardından çadırlarını sökmeye başlayan Validebağ direnişçileri konuya duyarlı herkesi yarın düzenlenecek “Kitlesel Destek Yürüyüşü”ne çağırıyor. Saat 17.00’de başlayacak olan yürüyüşe katılımın yüksek olması bekleniyor. Validebağ’a ilişkin alınan mahkeme kararının bir son olmadığı, belediyelerin keyfi kararlarına itirazın her fırsatta yapılacağı bu yürüyüşte bir kez daha dile getirilecek. Koru nöbetini on günden fazla sürdüren direnişçilerin çadırlarını yavaş yavaş söktükleri alanda nöbeti artık mahalle sakinleri devralacak. Site sakinleri ile Validebağ protestocularının önceki gün yaptıkları toplantıda direnişin farklı bir biçimde sürdürülmesi konusunda anlaşmaya varıldı. Buna göre koru önünde sadece bir çadır kalacak, semt sakinleri çay partileri başta olmak üzere etkinlikler düzenleyerek soruna dikkat çekmeyi sürdürecekler. Mahalle sakinleri ile Validebağ direnişçileri İstanbul 7. İdare Mahkemesi’nin kararına itiraz etmeye hazırlanıyorlar. Bu konuda kendilerine Gezi Parkı hukukçuları yardım edecek. Gezi Parkı Platformu’ndan aktivist Cem Tüzün, mahkemenin ilk kararından vazgeçmesini “Mahkeme bilirkişi raporuna göre aldığı bir kararı daha sonra nasıl geri alır. Rapordaki gerekçeler ortadan mı kalktı” sözleriyle değerlendiriyor. Tüzün, Bölge İdare Mahkemesi’ne yapılacak başvurunun sonucunun beklenmesi gerektiğini ama buna rağmen “kesin kararmış gibi” inşaata başlandığını belirterek “yapılan tam anlamıyla hukuksuzluk” dedi. Başından beri Validebağ’daki rantlaşma çabasına karşı çıkanlara destek veren koru yakınındaki sitenin yöneticilerinin gece gündüz nöbette kalanların kullandıkları genel tuvaletleri kapattıkları, ışığından yararlandıkları elektriği de kestiklerini belirten protestocular, bazı ailelerin de kendilerini yetkililere şikâyet ettiklerini belirtiyor ancak o aileleri de suçlamıyorlar. Söyledikleri şu: “Mutlaka siyasi baskı gördüler”. l Karako cinayeti iddianamesi direniş KAYHAN AYHAN Karara itiraz edilecek 2 kez ağırlaştırılmış müebbet istemi İstanbul Haber Servisi İplik markası Ören Bayan’ın eski sahiplerinden Jak Karako (77) ile eşi Georgia Karako’yu (69) bıçaklayarak öldürdükleri öne sürülen Özbekistan uyruklu Fakhodjon Y. ile eşi Gulbakhor Y. hakkında “tasarlayarak iki kişiyi öldürmek ve hırsızlık” suçlarından iki kez ağırlaştırılmış müebbet ve 1 yıldan 2 yıl 4 aya kadar hapis cezası istendi. İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Fakhodjon Y.’nin çalıştığı sırada evde bazı eşyaları kırıp dökmesi ve eşini kıskanması nedeniyle maktullerle aralarında sorunlar yaşadığı iddia edildi. Şüphelilerin olay günü birlikte kaldıkları Karako çiftini tornavida ve bıçakla öldürmeyi tasarladıkları, maktulleri vücudunun çeşitli bölgelerinden yaralayarak kasten tasarlayarak öldürdükleri kaydedildi. Fakhodjon Y. ile Gulbakhor Y.’nin evde bulunan gümüş eşyaları çaldıkları ifade edilen iddianamede, evin doğal gaz borusunu bıçakla keserek doğalgazın eve yayılmasını sağladıkları belirtildi. Validebağ’da süren direniş önceki gece yağmur ve soğuğa rağmen devam etti. İBB Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın söz konusu inşaat alanıyla ilgili mahkemenin yürütmeyi durdurma kararını kaldırdığı ve “Artık cami yapılabilir” demesi üzerine yurttaşlar açıklama yaptı. Açıklamada, “Moralimizi bozmayacağız, hukuksuzluğun karşısında diz çökmeyeceğiz. İstedikleri kadar burayı yeşil alan olmaktan çıkarsınlar, burası yeşil alandır ve öyle kalacaktır. Beyefendi istese de istemese de direnmeye devam edeceğiz. Hilmi Bey’e sesleniyoruz; Validebağ senin siyasi ihtiraslarının aracı değil. Hiçbir şekilde buraya bir şey dikemeyeceksin. Validebağ’a girdiğin anda milyonlarca insan oraya gelecek” denildi. Direniş alanında Gezi Parkı’nda gördüğümüz yaşamı Tatsız gelişmeler anımsatan görüntüler göze çarptı. Kurulan çadırlarda herkesin elinden geldiğince getirdiği çay, yemek, meyve ve gıda malzemeleri yurttaşlara dağıtıldı. Yurttaşlar soğuğa karşı yaktıkları ateş başında sohbet ederek ısındılar. Zaman zaman çalınan tulum ile birlikte hep bir ağızdan şarkılar söylenerek, horon oynandı. Direnişe önceki akşam da destek veren CHP milletvekilleri Mahmut Tanal ve Kadir Gökmen Öğüt hep birlikte söylenen şarkılar eşliğinde yurttaşlarla kolkola girip halay çekti. l İÜ’de sopalarla saldırdı Cevap ve Düzeltme n Baştarafı 1. Sayfada başlıklı yayında, müvekkillerin sahibi oldukları ATVSABAH Grubu’nun ‘havuz’ ifadesi çerçevesinde usulsüz işlemlerle özdeşleştirilmesi, Müvekkil Şirketlerin ticari itibarlarının ve marka değerlerinin bu yolla zedelenmeye çalışılması değişik dönemlerde rastladığımız ve defalarca kınadığımız, dezenformasyon çabalarının devamıdır. Cumhuriyet Gazetesi’nin, kim tarafından internete yüklediği belli olmayan, takma adların arkası na saklanarak, tamamen gerçek dışı beyanlarla kamuoyuna servis edilen, hiçbir değer taşımayan birtakım ses kayıtlarına ve adına fezleke denilmesi ile fezleke olamayacak metinlere dayanarak ATV Televizyonu ve Sabah Gazetesi hakkında iftira teşkil eden ve kamuoyu nezdindeki itibar ve değerine gölge düşürücü nitelikte yakıştırmalarda bulunması; gazetecilik dışı amaçlarını açıkça gözler önüne sermektedir. Tamamıyla kurgudan ibaret olan birtakım senaryoları, kamuoyuna gerçek olarak kabul ettirme ama cını havi tekzibe konu yayın ile Cumhuriyet Gazetesi, haberciliğin etik değerleri ile bağını koparmıştır. Müvekkiller, bugüne kadar herhangi bir usulsüzlüğün içinde olmamışlar, herhangi bir kişi ya da kurumun güdümünde bulunmamışlar, her daim tarafsız ve objektif şekilde yayın hayatlarına devam etmiş ve etmektedirler. Bunun aksinin gerçek dışı haberlerle kamuoyuna empoze edilmeye çalışılması, Turkuvaz Medya Grubu hakkında kamuoyunu yönlendirici, yanıltıcı ve kışkırtıcı ifadeler kullanarak asılsız ve çirkin iddialarda bulunulması, basın etik değerleri ve ilkeleri açısından da utanç veri cidir. Daha önce yapılmış bu ve benzeri gerçek dışı haberle ilgili olarak pek çok tekzip başvurusunda bulunulmuş, bu başvurularımız kabul edilmiş ve yayınlanmıştır. Tecrübeli bir gazeteci olarak yayını hazırlayan Can Dündar’ın ve yayıncı Cumhuriyet Gazetesi’nin bunları bilmemesi düşünülemez. Tüm bunlara rağmen ısrarla gerçek dışı ve müvekkilleri töhmet altında bırakan iftira niteliğindeki yayınlara devam edilmesi, amacın haber vermek değil, bir kısım ve kişi ve kurumları karalamak olduğunu açıkça göstermektedir. Bu ve benzeri gerçek dışı haberlere ilişkin müvekkillerin huku ken sahip oldukları hakları kullanacaklarından ve haklarının sonuna kadar takipçisi olacaklarından kimsenin şüphesi olmamalıdır. Tekzibe konu haberde yer alan gerçek dışı bilgi ve açıklamaları; kötüniyetli ve hayali senaryoları; kısacası gazeteciliğin etik değerlerine yakışmayan bu haberi yayınlayan gazetenizi kınıyor, asılsız suçlamalara ka rşı cevabımızı kamuoyuna saygıyla sunuyoruz. Turkuvaz Gazete Dergi Basım A.Ş. Turkuvaz Aktif Televizyon Prodüksiyon AŞ. Vekili Av. Fatih SAVAŞ IŞİD yanlıları bir öğrenciyi yaraladı İstanbul Haber Servisi İÜ Hukuk Fakültesi’nde Öğrenci Kolektifleri üyeleri afiş astağı sırada IŞİD yanlısı 2 öğrenci sol görüşlü 1 öğrenciye kimlik sordu. Sol görüşlü öğrencinin IŞİD yanlısı öğrenciye kim olduğunu sorması üzerine tartışma çıktı. IŞİD yanlısı Müslüman Gençlik üyesi olduğunu söyleyen öğrenciler sol görüşlü öğrenciye sopalarla saldırdı. Sol görüşlü öğrenci kafasından yaralandı. Saldırı üzerine sol görüşlü öğrenciler Hukuk Fakültesi’nde toplandı. IŞİD yanlısı öğrencilerle sol görüşlü öğrenciler arasında arbede yaşandı. Çevik kuvvet ekipleri hukuk fakültesine girerek müdahale etti. IŞİD yanlısı 8 öğrenci göz altına alındı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle