Katalog

1 KASIM 2014 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 memleketin hallerine geldi... Yılan hikâyesine dönen şu çözüm süreci, maden kazaları, doğal afet, felaket, maskeli katiller... Uğur, şöyle dedi: “SHP 1989 yerel seçimlerinde Türkiye’de birinci parti olmuştu. 1991 seçimlerinde ise Kürt kardeşlerimizi SHP listesinden gösterince yüzde 21 oranında oy alarak üçüncü parti olduk... İnönü, 24 yıl önce bugünleri görmüştü. En büyük üzüntüsü Türkiye’de bir barış ortamı sağlayamadan siyaseti bırakması olmuştu...” O anda yıllar önceye döndüm! O yılları anımsadım! Özellikle Refahyol dönemini... Madımak’ı, Başbağlar’ı, 90’lı yılların kanlı sürecini, faili belli meçhulleri! Bugünlerde yaşananlar dünleri anımsatıyor... Acı! Hüzün! Gözyaşı! Yıllar geçtikçe yaşamın içindeki sevinçleri arıyoruz, yılların yorgunluğunu hissediyoruz omuzlarımızda. Yaratılan bir yontuda insanın köleleştiğini görürüz. Zaman tünelinden geçerken, büyük pencerelerden dersliğe giren ışık elle tutulacak kadar yakındır sanırız. Yaşanan saatler, günler, aylar vardır oysa... Mevsimler vardır! Belleğiyle yaşamaya çalışanlar bir “oh” çeker o anda: “Ah nerede o eski ve güzel günler!” Aşılmış aşkların, sevecenliğin yoğunlaştığı günlerin, eski korkuların korkusuzluk olduğunu gördüğümüzü, yolların derinliğinde kaybolduğumuzu fark etmeyiz. Kimin hesabını sorduk? Şu kırmızı kitabı 10 saat süren MGK toplantısında hazırladık? Kırmızı çizgilerimiz nedir? Sahi şu bin kilometreye bir adım kalan TürkiyeSuriye sınırı yolgeçen hanı mıdır? Bir laik demokratik sosyal hukuk devletinde “kırmızı kitap” olur mu? HHH Ulusal güvenlik elbette olacak... Asıl IŞİD’le nasıl mücadele edecek Türkiye? 17/25 Aralık 2013’e dek iktidar ortağı olan “paralel yapı” denilen şey “devekuşu” değil... Hepsi devletin polisi, yargıcı, savcısı, öğretmeni, askeri arasında... Bir dönem kahraman polis, efsane savcı olanlar, Pensilvanya’ya giden AKP milletvekilleri, bakanlar, başbakan yardımcıları... Davalarda sahte veri üretenler!.. Tarhan CHP’den istifa etti. Batum, Güler ve Yılmaz’ın da partiden ayrılacağı belirtiliyor Yeni oluşum hazırlığı rar edeceği anlaşılan CHP yönetiminin olası vahim tercihlerini değiştiremeyeceğimi anladığımdan, iktidar umudu da hedefi de bulunmayan yanlış ve zayıf politikaların parçası olmamak için büyük umutlarla geldiğim CHP’ den istifa ediyorum.” Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde CHP’deki ulusalcı kanat Tarhan’ın aday gösterilmesini istemişti. Çatı aday Ekmeleddin İhsanoğlu’na “Doğru değil de ne demek, yanlış bile değil” diye tepki gösteren Tarhan, aday gösterilmesi için imza da vermemişti. İstifa haberi bugün başlayacak kamp için Antalya’ya gelen milletvekilleri ve parti yönetiminin çeşitli yorumlarına neden oldu. Grup Başkanvekili Levent Gök “Gruba bilgilendirme yapmadan isitfa etmesi hoş ve şık bir tavır değil” dedi. Hüseyin Aygün ise Twitter’da “Tarhan’ın istifası parti yönetimi için yeni bir uyarıdır, taban iradesine aykırı olarak siyasal İslam kökenli isimler parti doldurulurken tabanda hiç tartışmasız bir desteği olan Tarhan’ın istifası partinin nerelere savrulduğunu bir kere daha göstermektedir” görüşünü dile getirdi. AYŞE SAYIN ANTALYA CHP Ankara Milletvekili Emine Ülker Tarhan, “yanlış ve zayıf politikaların parçası olmamak için büyük umutlarla geldiği” CHP’ den istifa ettiğini açıkladı. Ulusalcı kanatta yer alan vekillerden Süheyl Batum, Birgül Ayman Güler ve Dilek Akagün Yılmaz’ın da Antalya kampından sonra istifa etmeleri bekleniyor. Kulislerde; CHP’den kopanların İşçi Partisi’ne katılmayı düşünmedikleri ancak “İşçi Partisi’nin de içinde yer alacağı daha geniş bir oluşum” için çaba gösterecekleri dile getirildi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise istifayı “Normal, sağlık olsun. Zaten beklediğimiz bir şeydi” sözleriyle değerlendirdi. Tarhan, dün istifasını duyurduğu yazılı açıklamada şu görüşleri dile getirdi: “Ülkemizin içinde bulunduğu savaş tehlikesini de içeren koşullar nedeniyle çocuklarımızın geleceği açısından olağanüstü önem kazanan 2015 genel seçimleri öncesi partide demokrasinin işletilmesi, seçim yenilgileri ve özellikle de cumhurbaşkanlığını ilk turda iktidara teslim eden hatalardan dersler çıkartılıp ciddiyetle yol haritası çizilmesi için yaptığım çağrıyı görmezden gelerek, kurultayı bir koltuk kapma yarışına çeviren; Kurucusunun büyük fedakârlıklarla inşa ettiği devletin yıkılıp, diktiği ağaçların sökülüp, yerine, adına ‘ak’ denilen ucube sarayda somutlaşan otoriter bir devletin kurulması girişimini ve cumhuriyetin köşkünün hanedan sarayına dönüştürülmesini sessizce izleyen; Türkiye’nin iç ve dış tehditlerle karşı karşıya olduğu, iş ve terör cinayetleri ile sarsıldığı bu çok kritik dönemde sorumsuz çağrılar, tutarsız tezkere söylemleri, belirsiz politikalar ile halkımızın duyarlılıklarından kopuk muhalefet anlayışında ıs Emekçinin Canının Sıfırlandığı Ülke... Arsızlık, yüzsüzlük kol kola yürürken, soygun, sömürü düzeni sürerken Ermenek’te yaşanan katliama “doğal afet” diyenlere bir çift sözüm var benim de... Doğal afet değil yaşananlar... Bunun adını koyalım önce... Doğal gaflet! Vurdumduymazlık! İşçi güvenliğini göz ardı etmek! İnsanları köleleştirmek! Üç gündür Ermenek’te yaşanan acıyı anlatmaya çalışırken 75 yaşındaki Ayşe Hanım’ın oğlu Tezcan’a yaktığı ağıt: “Yiğidim yüzme bilmezdi, suyun içinde acaba ne yaptı?” Gözyaşı, acı ve hüzün, vicdanları katran karası olanların umurunda bile değil... O maden şirketi hâlâ açıklamalar yapıyor: “Mühendisler geldi, denetleme yaptı, her türlü önlemi aldığımız raporlarla saptandı. Madende yaşanan su baskını doğal bir afet!” Bu denli yüzsüzlük olur mu? Elbette olur benim ülkemde... Isparta’da elma toplamaya giden 45 mevsimlik kadın ve çocuk işçi 27 kişilik midibüse doldurulur, kaza olur, 18 can ölür! Hesabı sorulur mu? Sorulmaz! Sınır köyleri bombalanır, kaçakçı çocuklar ölür... Güneydoğu’nun kentlerinde polisler, askerler şehit edilir... İnsanlık 2014 yılını yaşarken Türkiye’de Musa Kart çizdiği bir karikatür için yargılanır, yargı beraat kararı verir, Cumhurbaşkanı RTE’nin avukatı aklanmaya itiraz eder... Kimileri söylediklerinden, kimileri yazdıklarından ötürü mahkemeye verilir. Duygu ve düşüncelerini birbirlerine iletme benim ülkemde suç öğesi oluşturur... Hem duyguya hem de düşünceye kelepçe vurulur... HHH İstanbul’da hava önceki gün olduğu gibi dün sabah yine soğuk ve yağmurluydu... Öğle saatlerinde Erdal İnönü’nün Özel Kalem Müdürü arkadaşım Uğur Büke gazeteye gelmişti. Erdal İnönü, yedi yıl önce dün 81 yaşında yaşamını yitirmişti... Zincirlikuyu Mezarlığı’nda anma töreni yapılmıştı... Uğur bir yıl önce İstanbul’da bunalıp İzmir’e yerleşenlerdendi ama ayda bir kez İstanbul’a gelip dostlarıyla buluşurdu... Konu dönüp dolaşıp Ulusalcılar gidiyor Eski başbakan yardımcısı, SHP’nin onursal başkanı ve bilim insanı Prof. Dr. Erdal İnönü ölümünün 7. yılında Zincirlikuyu’daki mezarı başında anıldı. Erdal İnönü’yü anma törenine, eşi Sevinç İnönü’nün yanı sıra Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü, CHP Genel Başkan Yardımcıları Veli Ağbaba, Prof. Dr. Burhan Şenatalar ve Sezgin Tanrıkulu ile milletvekilleri Süleyman Çelebi, Umut Oran, Hurşit Güneş, İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı, eski Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül ile yakınları katıldı. Mezarın başında Kuranıkerim okunmasının ardından konuşan Prof. Dr. Burhan Şenatalar, Erdal İnönü’nün 81 yıllık ömrünü Türkiye’ye ve insanlığa hizmet içinde geçirdiğini belirten belirterek “Erdal Bey çok istisnai, çok bilge, her şeyden önce dürüst siyasetin sembolüdür. Onun bir benzeri daha gelmedi” dedi. İnönü’süz yedi yıl... Batum ile bazı ulusalcı milletvekillerinin Antalya’daki kampta parti yönetimine dönük eleştirilerini dile getirdikten sonra, hafta başında istifa etmeleri bekleniyor. Batum, Güler ve Yılmaz’ın istifa edebileceği kulislerde konuşuluyor. Öte yandan Akşam saatlerinde, sosyal medyada Nur Serter’in istifa ettiği iddiası yayıldı. Ancak Antalya’daki kampa gelen Serter, söz konusu Twitter hesabının kendisine ait olmadığını, bu nedenle o hesaptan yapılan istifa haberlerinin de kesinlikle yalan olduğunu söyledi. Önce kampta eleştiri Kılıçdaroğlu’nu Baykal karşıladı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin milletvekilleriyle birlikte seçim hazırlıkları ve parti politikalarının tartışılacağı “TBMM Grubu 24. Dönem 5. Çalışma Toplantısı” için dün akşam üzeri Antalya’ya geldi. Kılıçdaroğlu’nu, havaalanında, cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde muhalif tavrıyla dikkat çeken eski Genel Başkan ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal’ın karşılaması dikkat çekti. Baykal ve bir grup milletvekiliyle Belek Sirene Otel’e geçen Kılıçdaroğlu, burada gazetecilerin de sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu, 10 buçuk saat süren MGK toplantısında çıkan bildiride “paralel yapıyla mücadele” vurgusunun yer aldığı anımsatılarak, “Kırmızı Kitap’ta da değişikliğe gidiliyor, nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna, “değişiklik metnini görmediği” yanıtını vermekle yetindi. Kılıçdaroğlu, daha sonra yaptığı değerlendirmede ise “İzlenen dış politika Türkiye’yi ciddi açmazlara soktu. Bu sorunların MGK düzeyinde ele alınması olumludur” dedi. Kılıçdaroğlu ayrıca AKP’nin Yargıtay ve Danıştay’ın yapısını değiştiren yasa önerisiyle ilgili olarak da “Hükümetin zikzaklarından birisi. Daha önce bozdular, sonra düzeltmeye çalışıyorlar. Umarım düzeltirken daha fazla bozmazlar” yorumunda bulundu. Erdoğan, Hollande’la görüştü IŞİD yerine MEBUS YARDIMCILARI ARANMAKTADIR Tanrı yolumu açık eder, Halk da kabul buyurur ve Halis Ödel’i Türkiye Büyük Millet Meclisine gönderirse eğer ülkeme, halkıma ve insanlığa hizmet yolunda bana yardımcı olacak Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi (Mülkiye) İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Pamukkale Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi ya da benzer üniversitelerin ilgili bölümlerinden mezun 25 30 yaşları arasında MEBUS YARDIMCILARI ARANMAKTADIR İlgilenen adayların fotoğraflı özgeçmiş ile aşağıdaki e posta adresine müracaatlarını rica ederim. [email protected] Dr. Halis Ödel www.halisodel.com Haber Merkezi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, resmi ziyaret için gittiği Paris’te Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande ile görüştü. Erdoğan, Elysee Sarayı’nda düzenlenen ortak basın toplantısında, Suriye’de operasyonlar yapan koalisyon güçlerinin sadece IŞİD’e karşı mücadele etmesini eleştirerek, “Maalesef buralarda yalnız kaldık. Burada bir terör örgütü var, ama bir de devlet terörü estiren Esed var. Esed rejimini karşısına almayan acaba Esed giderse ne olacak diye düşünen bir anlayışın DAESH (IŞİD) ile mücadele etmesi mümkün değil” dedi. Bir konunun üzerine önemle durmak gerektiğini belirten Erdoğan, “Bu da Kobani meselesidir. Niçin Kobani, niçin İdlip değil, niçin Hama değil, niçin Humus değil, niçin şu anda yüzde 40’ı işgal altında olan Irak değil? Oralara yönelik herhangi bir eylem veya müdahale yapılmıyor da Kobani. Varsa yoksa Kobani” dedi. Erdoğan, şöyle devam etti: Erdoğan Irak Şam İs“Şu anda Sunniler evlerine, yurtlarına gelmek istiyorlar, lam Devleti Terör Örama onların eğitdonata ih gütü (IŞİD) için Paris’te tiyaçları var. Üç şey; uçuşa “DAESH” terimini kulyasak bölge, güvenli bölge landı. Çünkü Fransa ve eğitdonat. Bunları uygu hükümeti resmen, örlamaya koyduğumuz andan gütün adından “DAitibaren Türkiye, koalisyon ESH” olarak bahsegüçlerinin yaptığı her şeyi dilmesi için kampanya başlatmıştı. IŞİD teaynen yapacaktır.” rör örgütünden, kendi ilan ettikleri “İslam ollande: Güvenli Devleti” ismiyle bahbölge olmalı setmeme kampanyaHollande ise “Türkiye ile sını, bizzat Fransa Dıyapacağımız işbirliği çerçe şişleri Bakanı Laurent vesinde uçuşa yasak bölge, Fabius başlatmıştı. Fagüvenli bölge ve gerekli mal bius, 10 Eylül’de yapzeme desteğinin sağlanma tığı açıklamada, IŞİD sı konusuna destek verilme için, “Bunlar bir devlet si gerektiğini düşünüyoruz. değil, bir terörist grupBölgede tek bir düşmanımız tur. Ben, İslam Devleti olmadığının bilincindeyiz. terimini kullanmamayı IŞİD ve aynı zamanda Be tavsiye ediyorum, çünşar Esad var” dedi. kü bu terim İslam, İslamiyet ve Müslüman teeşmergeler rimlerine çağrışım yadavul zurnayla geldi’ pıyor. Bu grup sadeErdoğan, daha sonra ce, Arapların söylediFransız Uluslararası İlişkiler ği gibi DAESH ya da Enstitüsü’nde gerçekleşen benim bundan sonra konferansa katıldı. Konferans kullanacağım gibi, DAta Batı basınında “Türkiye’nin ESH katilleri” demişti. ‘DAESH’ dedi Kampanya başlatılmıştı Saray filmine büyük tepki ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) arazisindeki Cumhurbaşkanlığı Sarayı için yapılan mehterli tanıtım filmi büyük tepki çekti. Cumhurbaşkanlığı Sarayı için hazırlanan filmde, yeni sarayın gece görüntüsü havadan çekilen görüntüler eşliğinde paylaşılıyor. Ancak fon müziğinde İstiklal Marşı bestesinin mehterli versiyonu sosyal medyada tepkilere neden oldu. Filmin orijinal halinde mehterin bulunmadığı, “ak troller” olarak bilinen AKP’li sosyal medya ekibinin filme montaj yaptıkları ifade edildi. Cumhurbaşkanlığı filmin kendisine ait olduğunu doğrulamazken CHP’li vekiller konuyu Meclis gündemine taşıdı. Ensar Öğüt ve Özgür Özel tarafından Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun yanıtlaması istemiyle verilen önergelerde “Bunu yapanları cezalandırarak görüntülerin kaldırılması sağlanacak mıdır? Mehterli İstiklal Marşı’nın partinizin politika yönelimi olan ‘Yeni Türkiye’ hedefinde yeri var mıdır?” diye soruldu. H Bahçeli’den cemaat çıkışı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, dün parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında hükümeti eleştirdi. Bahçeli, “Hükümetin umutla, inatla, ısrarla sürdürdüğü çözülme sürecinde; on binlerce insanımızın hayatına kast eden canibaşı, ‘çözüm, barış ve kardeşlik abidesi’, vatan evlatlarını kahpece infaz eden PKK terör örgütü dağda hak ve barış arayan ‘sözde özgürlük savaşçıları’, bu melanete alkış tutan çürümüşler, ‘barışsever ve demokrat aydın’, bozgunculuğa, ayrımcılığa, fitneye ve terörün örtülü amaçlarına hizmet eden işbirlikçiler ise ‘akil adamlar’ olarak takdim ve servis edilmiştir. Türkiye’de hiçbir ölçü kalmamıştır” dedi. “29 Ekim’deki PKKpeşmerge geçiş sahnelerinin unutulmayacağını” söyleyen Bahçeli, önceki gün toplanan MGK’de “paralel yapı”nın gündemde olmasını da “MGK, Türkiye’nin güvenliğinden ziyade hain niyetlerin, hain gayelerin emniyete ve güvenceye kavuşmasına hizmet etme noktasına gelmiştir. Cemaati tehdit olarak görenler, PKK’yi kollamış, imtiyazlarla donatmıştır. Erdoğan ve Davutoğlu Türkiye’ye yabancılaşmış, yabancı merkezlerin yörüngesine tümden girmiştir” dedi. MHP, peşmergenin Türkiye’den Suriye’ye geçişine izin verilmesiyle anayasanın ihlal edildiği ve başka bir ülkedeki terör örgütüne yardım edildiği gerekçesiyle Meclis’te genel görüşme açılmasını istedi. ‘P peşmergenin geçişine izin vermediği” yönünde çıkan haberlerin hatırlatılması üzerine Erdoğan “Bu haber bile bir asparagas haberdir, yalandır. Peşmergelerin geçmesi için gayret sarf ettik. Nitekim Özgür Suriye Ordusu Türkiye’den geldi Kobani’ye girdi. Peşmergeler mühimmatıyla ülkemize geldiler. Bir de davullu zurnalı geldiler. Bu medya bunları da görememiş. İki gündür bizdeler. Erbil’den haber bekliyorlar. Gelen konvansiyonel silahların Kobani’ye girmesinin uygun olmadığına dair haber aldılar” dedi.