19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 1 KASIM 2014 CUMARTESİ 8 GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK n Baştarafı 1. Sayfada ... Milli Güvenlik Kurulu toplantısında görüşülen konular gündemi... ...ülkemizin muhteremlerin ellerinde içinden çıkamaz duruma geldiği, debelendikçe battığı sorunlar bataklığının resmidir. Ne yok ki MGK gündeminde, derde devadan gayrı! Baş sırada tabii RTE’nin takıntısı paralel yapının kırmızı kitapta yer alması geliyor. Bu sorunla mücadele kararlılıkla sürdürülecekmiş. Bu, daha pek çok savcının, emniyet mensubunun ve bürokratın canı yanacak, başka görevlere ya sürülecekler, ya emekliye sevk edilecekler ya da buyrun yeni konutunuz cezaevine diyen oldubittilerle karşılaşacaklar demektir. Ne hikmetse RTE’nin, rüşvetlerin, yolsuzlukların üzerini örtmek amacıyla birden ortaya atıverdiği, cemaatin devlet içinde yapılanma girişimi ve hükümeti devireceği iddiası; şu güne dek ne bir sağlam delille ve hatta emrindeki yargı marifetiyle kanıtlanamadı ama... ...herhalde MGK’de Cumhurbaşbakan’ın bastırmasıyla paralel yapı devletin kırmızı defterine ithal ediliverdi. HHH Dert çok, ama hükümet MGK’de artık tak deyince şak diye yerine getiren askerlerle hem dert de çok! IŞİD ile mücadele... Irak ve Suriye’de yaşananlar.. hatta Güney Kıbrıs’ın petrol yatakları, Beyefendi’nin doğal sorunu Filistin... Velakin iç sorun, kamu güvenliğini bir türlü sağlayamamaları ve PKK’nin çözüm sürecini umursamadan askere saldırıları... Say say bitmeyen konuların başlıcaları... HHH HDP’liler Başbakan’la yardımcısı Arınç’ın son açıklamalarını “süreçte sıkıntı var” diye yorumluyorlar. Hükümetin, çözüm sürecini önkoşul kamu güvenliği yani PKK azgınlığı sona ermeden ağzımıza almayız ha içeriğindeki söylemlerinden alınmışa, kaygılanmışa benziyorlar. Onlar, efendileri İmralı’dakinden yol gösteren bir mesaj alamadıklarından olacak, sürecin birden stop etmesine fena halde bozulmuş görünüyorlar. Fakat dört askerimizi maskeli dört alçağın, üstelik arkadan vurarak şehit etmelerine güya üzülmüşler ama, bu alçaklığın PKK’nin marifeti olduğunu bir türlü söyleyemiyorlar. Ve bu hükümet ödün vere vere Güneydoğu’da devlet benim diyerek TC’ye kafa tutan, isyan eden, PKK ile kol kola siyaset yapan HDP ile çözüm yolları arıyor, örneğin komisyonlar kurma hazırlığında. Resmi açıklamalardan görünen o ki hükümet, MGK gündemine aldığı sorunlar gibi, bu konuda da çarşafladı... Bulduğu tek çare; hazırladığı yasayı bir an önce Meclis’ten geçirmek. AD, bu yasayla kamu düzenini sağlayacağını sanıyor. MGK’nin ardından artık hükümetin de değil, devletin gündeminde çözüm bekleyen sorunlarla ilgili ne gibi inşallah akla ziyan olmayacak önlemler alınacağını bekleyip göreceğiz. HHH Dikkati çeken ise hükümetin IŞİD dahil bütün sorunların kaynağı olan yanlış, artık Batı’nın bile iflas ettiğini açıkladığı dış politikada bir düzenleme yapacağına ilişkin herhangi bir işaret olmaması! MGK, adeta “aferun Ahmet, son bu yanlış politikalarla yoluna devam et” diyor. HHH Kobani’ye sınırdan dürbünle bakan, IŞİD’e karşı mücadeleye gönülsüz bir tavır sergileyen hükümet, Güneydoğu’da on binlerce Kürt’ün, peşmergenin topraklarımızdan geçtiği sıradaki gösterilerini acaba nasıl değerlendiriyor? Yedikleri yemeklerin parasını bile ödemeden topraklarımızdan geçen permergeye gösterilen sıcak yakınlıkta RTE’nin ve adının izi bile yok. HHH On binlerce insan peşmergenin geçtiği kentlerde sokaklara döküldü. Barzani’nin adı, Kürdistan bayraklarıyla ve Biji Serok Obama,Yaşa Önder Obama diye haykırdı. Bu bile RTE+AD’nin Kobani sorununda izledikleri politikanın bölgede asla onaylanmadığının kanıtı. HHH Yukarıdaki tek bayrak, tek millet, tek devlet, çözüm süreci barış yolu diye diye söylenedursun. İçimizde bir kuşku, bir kaygı: Güneydoğu yanlış politikalarla kopmuş gidiyor mu? HABERLER Başbakan Davutoğlu, IŞİD saldırılarına karşı duyarlılık için yapılan uluslararası çağrıyı, ‘halkı sokağa dökmek ve şiddeti teşvik etmek’ olarak değerlendirip HDP’yi eleştirdi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Ahmet Davutoğlu, HDP, HDK, DTK, DBP’nin, “1 Kasım’da Kobani için bir kez daha sokağa çıkarak küresel eyleme güç verilmesi” çağrısına ilişkin, “Bu tür çağrılarla halkı sokağa dökmek siyasal yöntem değildir. Bütün valilerimize gerekli talimatlar da gitmiştir. Kesinlikle kamu düzeninin bozulmasına izin verilmeyecek” dedi. Davutoğlu, cuma namazı nı Çankaya’daki Hasan Tanık Camisi’nde kıldı. Cami çıkışında yurttaşlarla selamlaşan Davutoğlu, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, “67 Ekim olaylarının ardından HDP’den bir çağrı daha geldi. Özellikle Kobani için tekrar sokak çağrısında bulundu” sözleri üzerine Davutoğlu, şu değerlendirmeyi yaptı:“Bu, olan olaylardan ders alınmadığını gösteriyor. Ben bütün vatandaşlarımıza başka bir çağrıda bulunuyorum; hiçbir şiddet olayının içinde yer almamaları gerekir. Şiddet üzerinden hak talep etmek dünyanın hiçbir yerinde kabul göremez, hiçbir demokratik ülkede şiddet kullanarak, etrafa zarar vererek hak talebi mazur görülemez. Bütün valilerimize gerekli talimatlar da gitmiştir. Kesinlikle kamu düzeninin bozulmasına izin verilmeyecek.” HDP’nin, barışçıl bir siyasi parti olduğunu göstermesinin vakti olduğunu dile getiren Davutoğlu, şunları kaydetti: “Bu tür çağrılarla halkı sokağa dökmek siyasal yöntem değildir. Toplantı ve gösteri yapma hakkını kullanmanın belli kuralları var. Bu kurallar ihlal edilip halkımız şiddete teşvik edilirse bu şiddetin en büyük zararı, bu şiddet çağrısını yapanlara döner. Huzur içinde, hep beraber varolan meseleleri, barışçıl bir ortamda konuşma imkânı varken sokağa dökülme çağrıları hiçbir şekilde yasal da değildir, çözüm perspektifine ve samimi çabalara da zarar verici mahiyettedir. HDP yetkilileri bu gelişmelerden gerekli dersi almalılar. Partilerin toplumsal huzuru koruma sorumluluğu vardır.” Öte yandan Davutoğlu’nun cuma namazını kıldığı caminin imamı, hutbeyi Türkçenin yanı sıra İngilizce de okudu. Kobani günü gerilimi HDP’DEN DAVUTOĞLU’NA YANIT: Ankara (Cumhuriyet Bürosu) HDPDTKDBP Eş Genel Başkanları ve HDK Eş Sözcüleri, 1 Kasım Dünya Kobani ile Dayanışma Günü ile ilgili yaptıkları yazılı açıklamada, “Dünyanın birçok ülkesinde milyonlarca insan, Kobanê’de IŞİD vahşetine karşı direnenlerle dayanışmalarını ifade edecekler. Almanya’dan İtalya’ya, İskandinav ülkelerinden Fransa’ya, İngiltere’den Yunanistan’a, Kanada’dan Avustralya’ya, Hindistan’dan Ekvador’a, İspanya’dan ABD’ye kadar dünyanın her köşesinde, yüzlerce kentte Kobanê’deki direniş sahiplenilecek, dayanışma sergilenecek, destek mesajları verilecek” denildi. Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun sözlerine yanıt da verilen açıklamada “Türkiye’de de hükümetin yasaklama veya müdahale etme yerine, demokratik haklarını kullanacak olan insanlara saygı göstermesini, anayasal güvence altında olan hakların kullanımı konusunda duyarlı davranmasını, etkinliklerin demokratik bir çerçevede gerçekleşmesine imkan sunmasını bekliyoruz” ifadeleri kullanıldı. Engellemeyin, saygı gösterin ÇAĞRIDA ‘IŞİD’E KARŞI KOBANİ’Yİ VE İNSANLIĞI DESTEKLEYİN’ DENİLİYOR Yurt Haberleri Servisi Arjantin’den Hindistan’a, Ekvador’dan İtalya’ya kadar dünyanın pek çok ülkesinden, dünyaca ünlü düşünür ve dilbilimci Noam Chomsky ile Nobel Barış Ödülü sahibi Adolfo Perez Esquivel’in de aralarında bulunduğu aydınlar, “İnsanlık için, Kobani için” sloganıyla, 1 Kasım’ı “Dünya Kobani Günü” ilan ederek küresel eylem çağrısında bulundu. Avrupa Birliği Türkiye Yurttaş Komisyonu ve Peace Camping inisiyatifi tarafından yapılan ve 130 tanınmış isim ve kuruluş tarafından “IŞİD’e karşı, Kobani ve insanlık için küresel seferberlik” ismiyle yapılan çağrıda, “Artık tüm uluslararası aktörlere, ‘başka bir siyaset mümkündür’ mesajının verilmesi zamanı gelmiştir. Tüm dünya halklarının Kobani ile dayanışmalarını göstermelerini istiyoruz. Sizleri, ‘İmdat Kobani’ demek için düzenlenen eylem gününe katılmaya davet ediyoruz. IŞİD’e karşı direnişi destekleyiniz! Şimdi harekete geçme zamanı!” denildi. Metnin imzacıları arasında ayrıca, Avrupa, Latin Amerika, Hindistan, Pakistan başta olmak üzere dünya genelinden bilim insanı, siyasetçi, sanatçı, gazeteci ve hukukçu ile birçok insan hakları kuruluşu var. Bu arada 1 Kasım Dünya Kobani Günü nedeniyle yapılacak etkinlikler Siirt Valiliği tarafından yasaklandı. Türkiye’de HDP ve DBP’nin de çağrıcıları arasında bulunduğu etkinliğe izin vermeyeceklerini açıklayan valilik, her türlü müdahale, adli ve mali işlemlerin derhal yapılacağını duyurdu. Kobani etkinliğine Siirt’te yasak BOZDAĞ’DAN ÇÖZÜM MESAJI: Zafer işaretiyle sınırdan geçtiler Güvenlik yoksa süreç işlemez ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, HDP’nin İmralı ziyaretleri ile ilgili olarak, “Biz görüşme olmasın demiyoruz ama şiddet, terör, cinayet, alçakça saldırılar, bunlar çözüm sürecinin bir parçası değildir” dedi. Sürecin beklemeye alındığı değerlendirmelerini reddeden Bozdağ, “Çözüm sürecini bekleteceğiz demiyorum, kim sivillere, kamu güçlerine saldırırsa, mala cana zarar verirse bunun karşılığı hukukumuz içinde neyse bu karşılığı görecektir” diye konuştu. Bozdağ, NTV canlı yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Şiddet ve terör olayları üzerinden çözüm sürecine yönelik değerlendirmelerde bulunan Bozdağ, sürecin beklemeye alındığı söylemlerini yalanladı. Bozdağ, “Çözüm sürecini bekleteceğiz demiyorum, kim sivillere, kamu güçlerine saldırırsa, mala cana zarar verirse bunun karşılığı hukukumuz içinde neyse bu karşılığı görecektir” dedi. Bakan şiddet ve terör olaylarının devam etmesi durumunda ise İmralı görüşmelerinin askıya alınabileceğine işaret etti. Bir teröristin suç işlemesi durumunda Ankara’daki müdahale nasılsa Diyarbakır’da da aynı şekilde müdahale etmek gerektiğini söyleyen Bozdağ şöyle devam etti: “HDP ve onun yandaşları, terör örgütü veya ona müzahir olan yapılar hukukun dışına çıkmayı suç işlemesi bu noktada çözüm sürecinin bir gereği gibi ortaya koyuyorlar. Kamu güvenliğinin olmadığı bir yerde hiç bir süreç işletilemez. Yakan, yıkan, öldüren, polisimizi, askerimizi kalleşçe arkadan saldıran yapılarla ilgili gereği neyse yapılacaktır. Çözüm süreci var diye bu alçaklıklara seyirci kalınmayacaktır.” HDP’nin İmralı ile görüşme talebinde bulunmadığını söyleyen Bozdağ, “Ortalık yakılıp yıkılırken bu tür işler yapılırsa elbette biz bunlarla ilgili talepleri bir kere daha düşünürüz. Şiddet devam ederse tavrımız farklı olur. Biz görüşme olmasın demiyoruz ama şiddet, terör, cinayet, alçakça saldırılar bunlar çözüm sürecinin bir parçası değildir. HDP barış dilini sadece televizyonların karşısında değil fiiliyatta da egemen kılarsa elbette memnun oluruz” dedi. Saat 21.10 sıralarında ise konvoyla ÇUKOBİRLİK tesislerinden çıkan 155 peşmerge, Kobani’ye doğru yola çıktı. Araçların üzerine çıkan Peşmerge askerleri bir eline silah alıp, diğer eliyle de zafer işareti yaptı. Yurttaşlar da “Kürtçe olarak yaşasın peşmerge, yaşasın Kobani direnişi” diye slogan atıp Kuzey Irak Kürt Bölgesel Yönetimi bayrakları ile sevgi gösterisinde bulundular. Peşmergelerin geçişine sınır hattına kadar asker ve özel harekat polisleri eşlik etti. Polisler, olası bir saldırı ve olumsuzluğa karşı etrafta kuş uçurtmadı. Yumurtalık hattında hazırlanan bölgeden geçen eşmergeler, Kobani’de de YPG yetkilileri tarafından karşılandı. (AP) Yüksekova’da 2 tutuklama n HAKKÂRİ (DHA) Hakkâri’nin Yüksekova il çesinde 25 Ekim günü Jandarma Uzman Çavuş Ramazan Gülle, erler Ramazan Köse ile Yunus Yılmaz’ın silahla başlarından vurularak şehit edilmesiyle ilgili Yüksekova ve Bodrum’da 3 kişi gözaltına alınmıştı. Gözaltındaki şüpheliler E.A., K.T. ve O.C. Hakkâri Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücade Şubesi’nde yapılan sorgularının ardından önceki gün Yüksekova Sulh Ceza Mahkemesi’ne sevk edildi. Şüphelilerden E.A. ve K.T. tutuklanırken O.C. ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Peşmergeler ulaştı Suruç’ta halkın sevgi gösterileriyle sınıra uğurladığı peşmergeler, ağır silahlar taşıyan konvoyla IŞİD’e karşı savaşmak için Kobani’ye geçti MAHMUT ORAL MÜRŞİTPINAR Kuzey Irak Kürt Bölgesel yönetimi tarafından IŞİD’in saldırıları altındaki Kobani’ye destek için gönderilen peşmergeler dün akşam saat 21.00 sıralarında ağır silahlar taşıyan konvoyla Kobani’ye geçti. Suruç halkı tarafından sloganlar ve sevgi gösterileriyle uğurlanan peşmerge, Kobani’de de YPG yetkilileri tarafından karşılandı. Kuzey Irak’ın Erbil kentinden 28 Ekim’de yola çıkan peşmergelerin bir kısmı ağır silahlarla karadan, bir kısmı da havadan önceki gün Şanlıurfa’nın Suruç ilçesine ulaştı. ÇUKOBİRLİK tesislerine yerleştirilen peşmergelerden,10 kişilik bir grubun önceki gün Mürşitpınar Sınır Kapısı’ndan Kobani’ye geçerek, YPG yetkilileriyle yaptığı görüşmede geçişin ayrıntıları ele alındı. bu heyet gece saatlerinde geri dönerken dün geçiş için son hazırlıklar yapıldı. Dün sabah saatlerinde bir peşmerge heyeti sınır hattındaki Yumurtalık mevkisinde incelemelerde bulundu. Bunun ardından Yumurtalık bölgesinde dozer ve iş makinalarıyla zemin çalışması yapıldı, araçların batmaması için mıcır döküldü. Peşmergeler de araç ve teçhizatlarını hazırlamaya başladı. Peşmegeler öğleden sonra polis nezaretinde 2 tankerle yakıt alıp, tesislere geri döndü. Akşam saatlerinde Şanlıurfa Emniyet Müdürü Eyüp Pınarbaşı, beraberinde şube müdürleriyle birlikte peşmergelerin bulunduğu ÇUKUBİRLİK tesislerine giderek, peşmergelerin güvenliğini sağlayan Özel Harekat polislerini denetledi. si IŞİD’e karşı YPG’nin bölgede kontrolü ele almasının işareti olarak yorumlandı. Havanın kararmasıyla peşmergelerin geçişi beklenirken Kobani’deki çatışmalar saat 18.00 sıralarında yeniden şiddetlendi. ‘İmralı için talep gelmedi’ n MARDİN (DHA) Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesi, Türkiye’ye geldikten sonra geçen yıl 8 Kasım’da tutuklanan Suriye’nin Derik kenti nüfusuna kayıtlı YPG’li İsmail Sadık’a, “PKK/KCK ile bağlantılı silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 7 yıl 6 ay cezası verdi. Avukatı Ali Kahraman karara tepki göstererek, “Türkiye’nin terör listesinde olmayan YPG’den yargılanan ve ilk ceza alan kişi benim müvekkilim oldu. Müvekkilimin Türkiye topraklarına ve Türkiye’nin menfatlerine yönelik bugüne kadar hiçbir eylemi olmamıştır. Mahkeme 8 gün YPG’de kalan ve ailesini korumak için örgütte yer aldığını söylemesine rağmen ceza verdi. İtiraz edeceğiz” dedi. Mahkeme ‘YPG terör örgütü’ dedi KORKUTAN GELİŞME parasını Türkiye ödedi Yemeğin ve benzin ınır hattında kontrolü olan YPG marşı çaldı Dün sabah saatlerinde ve öğleden sonra Kobani’de IŞİD ve YPG arasında zaman zaman çatışmalar yaşandı. Koalisyon uçakları dün öğleden itibaren IŞİD hedeflerine bomba yağdırdı. Bombardımanın ardından yükselen dumanlar, Türkiye’den de izlendi. Kobani içindeki çatışmalar Kaniya Kurda (Kürt Pınarı) denilen kentin doğusundaki Miştenur tepesi yakınlarında devam etti. Çatışmalar sürerken saat 15.00 sıralarında Mürşitpınar sınır kapısının bulunduğu bölgede YPG marşı çalındı ve marşın sesi Türkiye tarafından da duyuldu. Sınır hattında bulunanları şaşırtan YPG marşı kısa süre sonra kesildi. Bu durum peşmergenin geçişi önce S Üst düzey PKK’li tutuklandı leri, terör örgütü PKK’nin bölge sorumlularından Abdulhalık K. ve Cüneyt Y.’nin kente silahlı eylem için geldikleri istihbaratına ulaşınca operasyon yaptı. Zanlılar Abdulhalık K. ve Cüneyt Y. gözaltına alındı. Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü’ndeki ifade işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüpheliler, “devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozma”, “silahlı terör örgütü kurma ve yönetme”suçlarından tutuklandı. n DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Güvenlik güç IŞİD militanları ile YPG güçlerinin yerlerini belirleyebilmek için birbirlerinin bulundukları bölgelere izli mermiler attıkları görüldü. Çatışmalarda YPG’ye, 3 gündür Kobani’de bulunan ÖSO mensupları da ağır silahlar, havan ve uçaksavarlarla destek verdi. Bir süre sonra çatışmalar durdu. Peşmergelerin Türkiye geçiş yaptığı gün Şanlıurfa yakınlarındaki bir otoyol dinlenme tesisinde yedikleri yemeğin parasının ödenmediği yolundaki haberlerin ise gerçeği yansıtmadığı anlaşıldı. 70 kişilik yemek bedeli olarak Şanlıurfa Valiliği’ne bağlı Yatırım İzleme Koordinasyon Başkanlığı adına kesilmiş 979 lira 78 kuruşluk yemek faturası ortaya çıktı. Peşmergelerin dün Suruç’tan aldığı 5 bin litre benzin ile 5 bin litre motorinin ücretinin ise Suruç Kaymakamlığı tarafından ödendiği bildirildi. Sınırda askere ateş açıldı Yurt Haberleri Servisi Kilis’in Suriye sınırındaki Afrin Çayı bölgesinde, devriye görevindeki askerlere önceki gün uzun namlulu silahlarla ateş açıldığı bildirildi. Genelkurmay Başkanlığı, resmi internet sitesinden yaptığı açıklamada, “Kara Kuvvetleri 1. Hudut Alayı (Kilis) Afrin Hudut Karakol Komutanlığı sorumluluk bölgesinde, sınırın Suriye tarafından, Hudut devriye timi üzerine uzun namlulu silahlarla ateş açıldı. Açılan ateşe, bölgede görevli hudut devriye timi tarafından misli ile karşılık verildi. Sınırın Suriye tarafında Afrin Çayı’nın batısında 3 kişi olduğu değerlendirilen bir grup tarafından Kobra araçlı hudut devriye timi üzerine tekrar ateş açıldı, verilen karşılık üzerine şahıslar Suriye istikametine kaçtı” denildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle