19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 KASIM 2014 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA 15 Entellere Örnekler Cumhuriyet’in kuruluş dönemini karalamayı görev edinmiş enteller için 1935 yılındaki Anadolu için bir örnek verelim. 1935’te, yalnızca bir yılda Halkevleri’nde yapılan etkinliklerin dökümü şöyle: 782 gösteri (294 bin izleyici), 776 konser (137 bin izleyici), 636 film gösterisi (296 bin izleyici), 1503 konferans (322 bin izleyici), 23 sergi (34 bin izleyici), 495 köy gezisi (21 bin katılımcı), 1370 eğlence gecesi (400 bin katılımcı), 211 çaylı söyleşi toplantısı (107 bin katılımcı). Ayrıca; Halkevleri’ndeki kitap sayısı 107 bine varmış, sözcük derleme çalışmalarında 40 bin fiş elde edilmiş, Ankara ve Bartın’da köylü koroları kurulmuş, tiyatro kolları kasabaları, köyleri dolaşarak oyunlar sahnelemiş, bölge tiyatrolarının temelleri atılmış, köy seyirlik oyunları derlenmiş... Şimdi Anadolu’ya bir baksınlar, ne görecekler: Süleymaniye Vakfı Din ve Fıtrat Araştırmaları Merkezi’ni görecekler. O merkezin başkanı Prof. Dr. Abdulaziz Bayındır, “kutuplarda oruç ve namaz vakitlerini belirlemek için” güneşin sürekli ufkun altında olduğu ocak ayında ve güneşin hiç batmadığı haziranda Norveç’in Tromso kentinde gözlemler yapıyor. 2012’de Bakanlar Kurulu’nca “kamu yararına vakıf” kabul edilen Ensar Vakfı’nı görecekler. O vakıf, Tayyip Erdoğan ve ailesi için yaptırıldığı öne sürülen Urla villalarının hemen yanı başındaki 42 dönümlük koyu, DHMİ’den devralıyor. İlim Yayma Cemiyeti’ni görecekler. O cemiyet, illerde valilerin açılış konuşmalarını yaptığı “imam hatip nesli” toplantıları düzenliyor. Devrim Tarihine Katkı Atatürkçü Düşünce Derneği dergisi, mart, temmuz ve eylül aylarında özel ekler verdi. “Geçmişi bilmeyen geleceği kuramaz” vurgusunu taşıyan ekler, Cumhuriyet’in kuruluşuna emeğiyle, yüreğiyle, canıyla, kanıyla destek vermiş insanlarımızın yaşamöykülerini içeriyor. İlk ek Tunalı Hilmi Bey’e, ikinci ek M. Behiç Erkin’e, üçüncü ek de Mustafa Necati (Uğural) Bey’e ayrılmış. Ekleri, ayrıntılı ve titiz bir araştırma sonucu hazırlayan Prof. Naki Selmanpakoğlu bu çalışmalarını sürdürür ve boyutlandırırsa, belgeliklerimiz devrim tarihi açısından epey varsıllaşacak. Erken Ölümler Ülkesi Tarih: 13 Mayıs 2014 Soma’da bir kömür madeninde çıkan yangında 301 madenci can veriyor. Nedeni baştan sona ihmaller dizisi. Tarih: 25 Ekim 2014 Afyonkarahisar’dan Eskişehir’e öğrenci götüren bir otobüs “yoldan çıkarak şarampole devriliyor”. Sonuç; 6 öğrenci kaza yerinde, 2 öğrenci de hastanede ölüyor. Yaralı sayısı ise 21. Haberi mercek altına alıyoruz. Yol, “yol” değil. Şoför “kestirme” olsun diye jandarma bölgesi denilen ve ancak tek aracın gidebileceği “dağ yoluna” girmiş, şarampole devrilmemiş, uçuruma yuvarlanmış. Tarih: 06 Eylül 2014 Mecidiyeköy’deki bir gökdelen inşaatında asansör 32. kattan yere çakılıyor. Oysa talimata göre asansörün 31. kattan yukarıya çıkmaması gerekiyor. Sonuç: 10 ölü. Tarih: 28 Ekim 2014 Ermenek’te bir linyit madenini su basıyor; 18 işçi 350 metre aşağıda mahsur kalıyor. Bugün dördüncü gün, kurtarma çalışmaları sürüyor. Kurtarılma umudu neredeyse sıfır! Tarih: 31 Ekim 2014 Yalvaç’tan Gelendost’a elma toplama işçilerini götüren bir midibüs virajlı yolda şarampole yuvarlanıyor. Sonuç: 18 ölü. HHH Şeker Bayramı tatilinin başladığı 25 Temmuz 2014 Cuma gününden itibaren dört gün içinde yurt genelinde meydana gelen trafik kazalarının bilançosu: 92 ölü, 657 yaralı. Kurban Bayramı tatili boyunca meydana gelen 1.980 trafik kazasının bilançosu: 76 ölü, 4.129 yaralı. Soma faciasında yaşamını yitiren işçiler dahil 1 Ocak 2014 30 Eylül 2014 tarihleri arasında iş kazalarında ölen işçi sayısı 1.415. HHH İktidar sözcüleri ağızlarını her açtıklarında ekonomimizin “büyümesinden”, 2023 yılında dünyanın en “büyük” 10 ekonomisi arasına gireceğinden söz ediyorlar. Oysa “büyümek”, “büyük olmak” gelişmişlik anlamına gelmiyor. Her yıl binlerce genç insanımız madenlerde, inşaatlarda, fabrikalarda, yollarda ölüyorsa Türkiye’de gelişmişlikten söz edilebilir mi? AKP kafasına göre sözgelimi İsviçre, Finlandiya, İsveç dünya sıralamasında ilk 10’da olmayan “küçük” ülkeler, fakat gelişmişlik sıralamasında en ön sıradalar. İsveç’in kişi başına yıllık ulusal geliri 56.956, İsviçre’nin 50.532, Finlandiya’nın ise 44.419 dolar. Bu sayı Türkiye’de altı yıldır 10.000 dolardan 11.000 dolara ulaşamıyor. Ülkemiz “insani gelişmişlik” açısından 2014 verilerine göre 187 ülke arasında ancak 69. sırada yer alıyor. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) tarafından üç yılda bir düzenlenen Pisa Raporu’nun 2012 yılı sayılarına göre ülkemizdeki 7.12. sınıf öğrencileri, raporlanan 65 ülke arasında matematikte ancak 44., okumada 42., fende de 43. sıraya yerleşebiliyor. Uluslararası istatistikler iktidarın tüm söylemlerine karşın insani gelişmişlikte nal topladığımızı ortaya koyuyor. İsterseniz tüm Türkiye’ye duble yollar döşeyin, dev köprüler, dev havalimanları inşa edin, boğazların altına tüneller kazın, ülkeyi binlerce gökdelen, yüzlerce AVM ile donatın, bunlarla ancak gayrisafi milli geliri büyütebilir, fakat gelişmişlik sağlayamazsınız. Gelişmişliğin bir göstergesi de kurallı toplum olmaktır. Gelişmiş toplumlarda hayatlar belli kurallar içinde yaşanır. Eğer gerekli kurallar konmamışsa veya konulan kurallara uyulup uyulmadığı kural koyucular tarafından denetlenmiyorsa yazımızın ilk bölümünde örneklediğimiz kıyımların yaşanması doğaldır. Kurallı toplumun temelini bilinçli bireyler oluşturur. Bugünkü ilk ve ortaöğretim kurumlarında, üniversite ve yüksekokullarda uygulanan eğitim içerik ve biçimiyle bilinçli bireyler yetiştirmenin çok uzağındadır. İşsiz ve işsizlik üretmektedir. Eğer bir şeyler bir an evvel değiştirilmezse ki bu iktidardan bunları beklemek ham hayaldirTürkiye “erken ölümler ülkesi” olarak kalmaya devam edecektir. Siyanüre Evet Geçen 26 Eylül’de Artvin’in Murgul ilçesi ayaktaydı. Esnaf işyerlerini kapattı. Çocuklar okula gitmedi. Bakır İşletmesi’ndeki işçiler iş bıraktı. Milletiyle sevişmek için yanıp tutuştuğunu dile getiren işadamının sahibi olduğu Cengiz Holding, Murgul’daki Eti Bakır İşletmesi’ni özelleştirmeden kapmış, ilçede bir siyanür havuzu kurmak istiyordu. Halk “Siyanüre hayır” demiş, örgütlenmişti. 26 Eylül’de onun eylemi yapılmıştı. Gelişmeleri yakından izleyen CHP Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan, konuyu TBMM’ye taşımış, bir Meclis araştırması önergesi vermişti. Önerge TBMM’de oylandı. AKP’liler el kaldırdı, kabul edilmedi! Meslek büyüğümüz Selçuk Altan’ı geçen hafta çok sevdiği Ankara toprağına verdik. Kasketi, sigarası ve her gün düzenli okuduğu Cumhuriyet gazetesi ile birlikte... Şu sözler onundur: “Çoğu meslekte ustalık belki zor kazanılabilir, ama gazetecilikte bu daha da zor. Çünkü diyelim terzi aynı işi devam ettiriyor, ama gazeteci aynı işi devam ettiriyor gibi gözükürken ayrı ayrı konularda dikkatli olmak, usta olmak, çalışkan olmak, bilgi sahibi olmak zorunda. O yüzden gazetecilikte usta olmuş adamın, ustalığını sürdürmesi de önemli. Adı ustaya çıkmış nice meslektaşımızın sonraki yıllarda genç kuşaklara kötü örnek olduklarını da gördük.” Yaşamıyla, meslekteki çizgisiyle birkaç kuşak gazetecinin parmakla gösterdiği bir örnek emekçi gazeteciyi yitirdik. Usta Ölçü Manzume belli: Soma’da kavurdular, Ermenek’te boğdular. Tepinir başımızda bademler, ocakta “güzel ölüyor” âdemler. Vezin ölçüsü de belli: Fıtratün, fâilâtün, fâili meçhulün... Eski Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman Aslan’ın evindeki paraların kendisine geri verilecek olması çok doğal bir gelişme... Asıl merak konusu olan o paraların neyin içinde verileceği? Ayakkabı kutusu içinde mi, bir oğulcuğun vakıf kasası içinde mi, seçim sandığı içinde mi? Hangisi? Kemal Kılıçdaroğlu’nun Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bekaroğlu, başta CHP üyeleri olmak üzere, birçok yurttaşın yok edilmemesi için eylem yaptığı Validebağ Korusu’na gitti, dedi ki: “Mahkeme karar verirse, Diyanet İşleri Başkanı da burada cami yapılacak derse, ben CHP Genel Başkan Yardımcısı olarak ilan ediyorum. Onlar yapmasınlar bu camiyi, biz Biz Yapacağız... yapacağız o zaman.” Bildiğimiz kadarıyla Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, her ne kadar “ibadet sevgisiyle tabiat sevgisi karşı karşıya gelecek sevgiler değildir” gibi ifade kullansa da, orada “800 metrekare üzerinde bir cami, bir mescit inşa edilecek” dedi. Öyleyse, Kemal Kılıçdaroğlu yönetimi, Validebağ Korusu Cami Yaptırma Derneği’ni hiç zaman yitirmeden kurmalı. Yoksa, sözünde durmamış olur. ‘Muhalif basının dışlanmasını kınıyoruz’ İstanbul Haber Servisi Basın Konseyi, yeni cumhurbaşkanlığı binasında gerçekleştirilmesi planlanan ve Ermenek’te 18 işçisinin madende mahsur kalması nedeniyle iptal edilen 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı resepsiyonuna gazetemizinde aralarında bulunduğu bazı medya kuruluşlarının çağırılmamasını kınadı. Ayırımcılığın Cumhuriyet’in değerlerine yakışmadığı belirtildiği açıklamada, Cumhuriyet’in 91. yılında demokrasimizi örseleyen bu ayıplara bir kez daha son verilme çağrısı yapıldı. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK [email protected] İtiraz üzerine tutuklama Öğrenciler kendi çorbalarını yaptı ESKİŞEHİR (Cumhuriyet) Osmangazi Üniversitesi’nde öğrenciler, yemek ücretlerinin 1.5 liradan 1.70 liraya çıkarılmasını kampüste piknik tüpü üzerinde çorba yaparak protesto etti. Öğrenciler yaptıkları çorbayı bardaklarla öğrencilere ücretsiz olarak dağıttı. Öğrenciler ayrıca evlerinden getirdikleri yiyecekleri de kurdukları tezgahın üzerine koydu. Öğrenciler daha sonra rektörlük binasına doğru yürüdü. Öğrenciler, çorba içtikleri kağıt bardakları rektörlük binası giriş kapısı önüne bıraktıktı. ANKARA (AA) Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçları Soruşturma Bürosu Cumhuriyet Savcısı Tekin Küçük, ‘parelel yapı’ operasyonu kapsamında Hüseyin Özbilgin’in de arasında bulunduğu 5 şüphelinin, tutuklama talebiyle sevk edildikleri sulh ceza hakimliğince serbest bırakılmalarına itirazda bulunmuş, itirazı değerlendiren Ankara 8. Sulh Ceza Hakimliği, Eski Batman Emniyet Müdürü Hasan Ali Okan ile Ali Arslantaş, Emre Baykal, Hüseyin Özbilgin ve Seyit Gölcük hakkında yakalama kararı çıkarmıştı. Karar üzerine polis tarafından adliyeye getirilen Özbilgin, tutuklandı. Hakkında yakalama kararı çıkarılan Baykal da daha önce tutuklanmıştı. ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI [email protected] İstanbul’da sahte ilaç operasyonu Pehlivan polislerden şikayetçi oldu İstanbul Haber Servisi İstanbul Güvenlik Şube Müdürlüğü ekiplerinin Fatih’te düzenlediği operasyonda, piyasaya sahte ilaç sürmek istedikleri öğrenilen İran uyruklu A.F. ile Mısır uyruklu A.F.S. gözaltına aldı. Şüphelilerin adreslerinde yapılan aramalarda bin 789 kutu sahte kanser ilacı, 870 boş kanser ilaç kutusu, 244 kutu insülin iğnesi çok sayıda ilaç barkodları ile sahte ilaç yapımında kullanılan malzemeler ele geçirildi. Pazar yerinde silahlı saldırı İstanbul Haber Servisi Odatv davası sanıklarından gazeteci Barış Pehlivan kumpas soruşturması kapsamında müşteki olarak ifade verdi. Pehlivan ifadesinde, Odatv’de delil olarak ele geçirildiği iddia edilen klasörlerin şikayetçi olduğu polislerin elinde olduğunu belirterek, “Önce bilgisayarlarımıza koydular. Sonra da bizi gözaltına aldılar” dedi. Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’ın “milli orduya kumpas kurulduğu” ifadesi üzerine TSK tarafından yapılan suç duyurusu ile başlayan soruşturma kapsamında ifade veren Pehlivan, gerçeğe aykırı rapor düzenleyen polislerden şikayetçi oldu. BULMACA HARBİ SEMİH POROY SEDAT YAŞAYAN ADANA (AA) Yüreğir’de Şehit Erkut Akbay Mahallesi’ndeki pazar yerine motosikletle gelen biri çarşaflı iki kişi, Mehmet Mazlum Karadağlı ve Suriyeli olduğu belirtilen Mustafa Buzi’ye tabancayla ateş ederek yaraladı. Zanlılar ise olay yerinden kaçtı. Polis ekipleri, çarşaf giyen kişinin erkek olduğunu tespit etti. Polis, olayda kullanılan motosikleti ve çarşafı Atakent Mahallesi ara sokaklarında buldu. Pazar yerinde 22 adet boş kovan bulundu. MANİSA (AA) Salihli’de aralarında alacak verecek meselesi olduğu belirtilen Çelikli Mahallesi Muhtarı Şahin Fırtına (49) ile Köksal Temel (36) karşılaştıkları kent meydanında tartıştı. Tartışmanın büyümesi üzerine Temel, yanında bulunan silahla Fırtına’ya 2 el ateş etti. Fırtına, karın bölgesine isabet eden mermiler nedeniyle ağır yaralandı. Hastaneye kaldırılan Fırtına kurtarılamadı. Temel ise yakalandı. Muhtar silahla öldürüldü Mersin’de bütün polisler serbest MERSİN (Cumhuriyet) Mersin’de 123 kişinin yasa dışı yollarla dinlenmesiyle ilgili mahkemeye sevk edilen eski Mersin istihbarat şube müdürleri Ali Çengelci ve Ali İhsan Kaya’nın da aralarında bulunduğu 18 kişi, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Daha önce de 9 kişi gözaltına alınmıştı. AKP Mersin İl Başkan Yardımcısı Mert Hazar’ın avukatı Murat Altındere 18 polisten 5’inin serbest bırakılmasına itiraz etti. 1/ “Yiyecek, 1 yemek” anlamında ar 2 go sözcük. 2/ 3 Eski Yunan 4 kentlerinde pazaryeri... 5 Kayak. 3/ Ba 6 tı Avrupa’da 7 bir ırmak... İsrail’in pa 8 ra birimi. 4/ 9 Haşhaş sütü 1 2 3 4 5 6 7 8 9 nü toplamakta kullanılan kaşık... 1 E N T R O P İ F Yemen’in başken 2 N E R O N L İ R ti. 5/ Pirinç ve şe 3 F İ MAME V İ kerkamışından el4 R E T Y O E S de edilen bir tür raT A S A kı... Azerbaycan’ın 5 A P O R plaka imi. 6/ 6 R İ N O L O J İ Amasya’nın Taşova 7 U N Z A R A U ilçesinde, doğal gü 8 J E N E T N EM zelliğiyle tanınmış 9 T A T A R S U bir göl. 7/ Bilgisiz, kültürsüz kimse... Söğüt dalından yapılan çamaşır sepeti. 8/ Parıltı... Üst yanı açık boru. 9/ Domatese kırmızı rengini veren pigment. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Karışık durum, kargaşa. 2/ Arap erkeklerinin kefiyelerinin üzerine geçirdikleri kalın çember bağ... Yolcu evi. 3/ Üç telli bağlama... Bir nota. 4/ Şarkı, türkü... Uzaklaşmak, ara açılmak. 5/ “Git, defol” anlamında argo sözcük... Günümüzde Gaziantep ve Hatay yöresinde görülen, eski Türk güreşlerinden biri. 6/ İnce doğranmış beyaz et ya da balık dilimi. 7/ Futbolda oyuncunun topa vuramaması... ABD’de ünlü bir üniversite. 8/ Güney Amerika müziğine özgü bir tür kaval... Gizli yer, köşe bucak. 9/ İzmir’deki Gediz Irmağı deltasında, 205 kuş türünü barındıran lagün. SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle