06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 29 EKİM 2014 ÇARŞAMBA 12 HABERLER GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK n Baştarafı 1. Sayfada ... olacak, bu bakan, geçenlerde gazetelere yansıyan bir habere göre Türkiye’nin gözbebeği bir sanatçının, hem piyano ustalığı hem de besteleriyle Batı dünyasını hayran bırakan Fazıl Say’ın eserlerini Cumhurbaşkanı Filarmoni Orkestrası’nın çalmasını yasakladı. Fazıl Say on ay hapsedilmek istendi. Bugünkü iktidarın dar kafalı, sağ gözleriyle dünyaya bakan yöneticilerinin hakaretleriyle karşılaştı ama sanırım hiçbiri devletin bir numaralı orkestrasında eserlerinin çalınmayacağı haberi kadar ağır gelmedi Say’a. Say’ın ilk tepkisi “Endişe ile izliyorum, hem memleketteki gelişmeleri hem de yaşadıklarımı. Bu gidiş nereye doğru gidiyor?” diyor. Aman ha Fazıl Say; bu memleketin nereye gittiğini o gerçekleri içeren üslubunla açıklama sakın! Devlette kümelenmiş düşmanların böyle fırsat bekliyorlar. HHH Kanıtı yine gazetelerde okuduk. Kültür Bakanlığı’na yazdığın mektuptaki “dünya bu yasakçı tutumu ayıplıyor” ifadene, senin gibi dünya çapında bir sanatçıya verdiği şu yanıt bile zaten çağdışı davranışlarının kanıtı. Bakanlık, mektubu nedeniyle Say’a üzüntülerini bildirdi mi sanıyorsunuz? Böyle bir davranış gerçekleşseydi, Bakanlık ancak 21. yüzyılın ilkelerini sindirmiş ülkelere özgü bir davranış sergilemiş olurdu. Bir iki gazetede küçük “Say’a ihbarcı dediler” başlıklı haber, Bakanlık yanıtında; hayır, hayır... İnanmayacaksınız belki ama… ...Say’ı; “Türkiye’yi dışarıya ihbar eden, ülkede sanata sansür varmış imajı oluşturmaya çalışan” açıklamaların sahibi olarak suçluyor. Yani Say’ın bu devletteki yeri bir muhbir! Devlet bu ülkenin yetiştirdiği önemli bir sanatçıya, ülkesini dışarıya jurnalleyen diye ifadelerle saldırdıkça… …Say’ın değeri ve ünü; ta Japonya’dan bütün Avrupa’ya, Batı ülkelerine her gün daha büyüyerek dalga dalga yayılıyor. Ne demişti Nâzım memleket hasretiyle bir şiirinde; şiirlerim dünyanın her köşesinde okunur ama memleketimde okunmaz, yasak! Neredeyse yarım yüzyıl sonra, Fazıl Say da geçenlerde dünyanın beğeniyle izlediği eserlerinin memleketinde çalınmamasından yakınıyordu. HHH Bu ülkede sanatçının kaderi sağcı iktidarlar dönemlerinde dün de bugün de değişmiyor. Bakanlık Say’ın eserlerini ne zaman yasakladı? “Yıkılsın bu dünya” gibi arabesk şarkıları izleyen, yaşamında bir gün olsun bale, opera izlememiş, hatta Türk musikisinin dejenere olmasının başlıca nedeni Orhan Gencebay’ın eserlerine hayran RTE, cumhurbaşkanı seçildikten sonra… HHH Fazıl Say “Bu gidiş nereye doğru” diye soruyor. Gazetelerde ahvali adiyedenmiş gibi küçücük haberleri alt alta koyarsak nereye doğru gittiğimiz ortaya çıkıyor. Adile Sultan Korusu’nda mahalle halkı aralıksız eylem yapıyor. Niye? Çevrede birbirine yakın 27 cami var. Kimileri korudaki ağaçlar yok ederek o alana bir cami yaptırmaya giriştikleri için. Şu hale bakınız: Diyanet İşleri Başkanı işini gücünü bırakıp bir koşu eylemleri durdurmaya gidiyor. Ya şu habere ne dersiniz; AKP Kadın Kolları İzmir İl Başkanı Özen Kızılırmak camide resmi nikâh kıyılması için Diyanet İşleri Başkanlığı’na başvuracağını açıkladı ve yeni doğan bebeklere camilerde isim verme töreni düzenlenmesini istiyor. TV’ler de aksine bir yorum yapmadan; bu önerilerin sahibini ekranlara çıkardı. Bu önerilerin sahibi, Hıristiyanların kiliselerde uyguladıkları dinsel yöntemleri örnek gösteriyor. Batılılaşmayı AKP işte böyle anlıyor. HHH Tunus halkı bile çağdaşlığın ilk koşulu laik bir yönetimi iktidara getiriyor. Üstelik Tunus, Arap Baharı’nı başlatan ülke. Bir Arap ülkesi bile laikliğe.. biz ise laiklik karşıtı gericiliğe doğru koşuyoruz. Üstelik Atatürk’ ün; laikliğe, demokrasiye açılan, çağdaşlığı yakalaması amacıyla kurduğu Cumhuriyet’in 91’inci yılını kutlarken… Erbil’den şeker atılarak uğurlanan peşmergeleri Silopi’de binlerce DBP’li bekledi. Gösteriler nedeniyle sınır kapısında giriş çıkışlar kapatıldı GÜNDEM MUSTAFA BALBAY n Baştarafı 1. Sayfada ...toplantılardaki ortak sorulardan biri bu. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş değerlerine büyük saygı besleyen, bu değerlerin bugününe ve geleceğine ilişkin de büyük kaygı duyan kesimlerde bu soru yanıtını ikinci şıkta buluyor. Pek çok yurttaş ortada korunması gereken bir Cumhuriyet değeri kalmadığını, bu yüzden 91. yılda kutlamadan çok anmanın yapılması gerektiğini düşünüyor. Kuşkusuz bu değerlendirmede gerçek payı büyük. Gerçekten Ankara’da Atatürk’ün Orman Çiftliği’nden Çankaya Köşkü’ne, hukuk devletinden parlamenter rejime kadar pek çok konuda erozyon var. Ancak ne olursa olsun, buna karşı da küçümsenmeyecek bir direnme gücü var. Cumhuriyet gibi ortak değerlerin hedefi haline getirilmesi ve yıpratılması doğal olarak karşısında bunu korumak isteyen bir başka gücü bulur. Cumhuriyetin 91. yılında yıpranan ya da yok edilen değerlerin kaygısını taşırken, salt bu kaygının içinde hapis olmamak gerekiyor. Asıl önemli olan, bu gidişe dur deme iradesi. HHH Yapılan bir araştırmaya göre bir insan bir günde ortalama 2 kez kansere yakalanıyormuş. Eğer vücut direnci yerindeyse bünye mikropları alt ediyor, yaşam doğal seyrinde devam ediyormuş. Vücut direnci düştüğü an kanserli hücreler, zaferini ilan ediyormuş. Tıpkı insan bünyesi gibi devletlerin ve ulusların yapısı da öyle. Sürekli dış etkilere ve tabii ki iç etkilere açık. Bugün iktidarda Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılını kendi adına kutlamak isteyen bir iktidar var. Üstelik de Cumhuriyetin 100. yılı gizli saklıymış da, ilk defa onlar bulmuş gibi, “Bu projemizi kimse çalmaya kalkmasın, 2023 bizim projemizdir” deyip o tarihte ülkeye getirecekleri noktayı anlatıyorlar. Öne ekonomik hedefleri çıkarıyorlar ki, toplum tarafından da sempatiyle karşılansın. Oysa iktidar açısından 2023’ün siyasi hedefi açık o gün Cumhuriyeti istedikleri şekle dönüştürmek, kuruluş temellerinden çok farklı bir yapıda başkalaştırmak. Başbakan Davutoğlu, Dışişleri Bakanlığı döneminde 28 Şubat 2013’te verdiği demeçte, Cumhuriyet tarihine bakışını şöyle özetlemişti: “100 yıllık parantezi kapatmak gerekiyor.” AKP Cumhurbaşkanı olarak Erdoğan’ın da bunu tamamlayan pek çok demeci var. İkide bir bizden önceki 80 yılda yapılamayanı yaptık, onu aştık demesinin altında yatan da bu. HHH Başta vurguladığımız gibi iktidarın, “Artık bütün yollar bizim, karşımızdaki güçlerin yapabileceği hiçbir şey kalmadı. Teslim olup kurtulsunlar” şeklinde özetleyebileceğimiz dayatmasını her ne olursa olsun kabul etmemek gerekiyor. 2023’e 9 var. Bir insan ömrü için önemli bir dilim. Ama ülkelerin tarihinde 9 saniyeden farksız. Etrafımızdaki coğrafyaya baktığımızda değil 9, 23 yıllık değişimlerin bile ülkeleri ne hale getirdiğini çok iyi görüyoruz. İşte Suriye. 2010’da kendisini Arap dünyasının karar vericilerinden gören Şam, bugün yaşam savaşı veriyor. Türkiye’nin etrafımızdaki bu olumsuz örneklerden farkı, kuruluş temellerinin güçlü olması. Öyle ki, yıllardır içeriden dışarıdan tekmelene tekmelene yok edilemiyor. Atatürk Kurtuluş Savaşı sürecinde zaman zaman duraklamalar olduğunda savaş hattını anlatmak için, “Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır, o satıh bütün vatandır” demişti. Bugün de Cumhuriyetin yeniden Atatürk Cumhuriyeti olmasını sağlamak için sadece kurumların değil, tek tek kişilerin yapabileceği şeyler var. Böyle bir gündeyiz. İşte hedef, Cumhuriyetin 100. yılı, Cumhuriyeti kuran felsefenin 21. yüzyıl değerleriyle barışık biçimde ülkeyi yöneteceği bir iklimde kutlanmalıdır. 2. Habur korkusu MAHMUT ORAL Erbil’den MÜRŞİTPINAR Kuzey Iraklı Kürt Lider yola çıktı. Mesut Barzani’nin talimatı ve Türkiye’nin izniyle, IŞİD saldırıları altındaki Kobani’ye gönderilecek peşmergeler dün öğle saatlerinde Erbil’den yola çıktı. “2. Habur krizi” endişesi nedeniyle sınır kapısında girişçıkışlar kapatıldı. Erbil yakınlarındaki Peşmerge Genel Komutanlığı karargahında, günlerdir hazır kıta olarak bekleyen, Peşmerge güçleri 80 araçlık konvoyla dün saat 13. 45 sıralarında Habur Sınır Kapısı’na doğru yola çıktı. Peşmergeler, yollara şeker atılarak uğurlandı. Konvoyda, 80 peşmergenin bulunduğu, katyuşa roketatarların yanı sıra yeni tip Amerikan yapımı uçaksavarlar ve 120, 150, 155, 57, 81 ve 82’lik toplar, zırhlı araçlar, nakliye araçları, kamyon ve ambulansların yeraldığı belirtildi. Kürt kaynakları Kobani’ye gidecek olan peşmergelerin, ilk etapta 3 ay kalacak. Gelececek 150 peşmergenin eski Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabai’nin partisi Irak Kürdistan Yurtseverler Birliği’ne (KYB) nedeniyle Habur’da giriş ve çıkışlar kapatıldı. bağlı peşmerge birlikleri olduğu ifade edil Kapatma kararının “2. Habur krizi” endişesi di. PYD’nin tercihiyle KYB’li peşmergelerin nedeniyle alındığı belirtildi. Peşmergeler saat Kobani’ye gönderildiği, bunda Barzani lider 19.00 sıralarında Habur Sınır Kapısı’nın karlerindeki KDP’nin Rojava politikasının etki şısındaki Halil İbrahim Sınır Kapısı’na ulaştı. li olduğu belirtildi. Peşmerge Bakanlığı Söz Peşmergeler gösteriler nedeniyle Habur’dan cüsü General Helgurt Hikmet, peşmerge bu yüzden geçemedikleri belirtildi. lerin uçakla, yanlarında götürecekleri silah SO şartı belirsiz ve teçhizatların ise karayolu ile Kobani’ye Sayıları 200 olarak belirlenen peşmerge saulaştırılmasının planlandığını belirterek Peşmerge Kobani’de cephede IŞİD ile sava yısı AKP’nin isteği ile 150’ye indirilmişti. Türkiye ayrıca ÖSO’ya bağlı İslami Cephe üyeşacak” dedi. Habur Sınır Kapısı’ndan sonra ilk yerleşim si 1300 savaşçının da Kobani’de peşmerge birimi olan Şırnak’ın Silopi ilçesinde binler ile IŞİD’e karşı mücadele etmesini istemişce DBP’li peşmergeleri karşılamak üzere ulu ti. Ancak Türkiye’nin bu isteği PYD ve ona salararası İpek yolunda bekledi. Zaman za bağlı askeri güç olan YPG tarafından istenman kalabalık yol kenarından caddeye taştı. miyordu. Bu tartışma açıklanmasa da peşGrup güvenlik güçlerini taşladı. Bunun üzeri mergenin gelişi sürekli olarak “teknik gerekne anonsun ardından polis gaz bombasıyla çeler” öne sürülerek erteleniyordu. ÖSO komüdahale ederek yolu boşalttı. Kalabalık sık nusunda Türkiye’nin şartının YPG tarafından sık Öcalan ve PKK lehine sloganlar attı. Ka kabul edilip edilmediği açıklanmadı. PYD yölabalık Öcalan posterleri, PYD’nin silahlı gü neticileri bu konunun askeri konular olduğucü YPG’nin bayraklarını taşıdı. Aşırı izdiham nu belirterek açıklama yapmaktan kaçındı. Peşmerge, Çatışmalar şiddetlendi Kobani dün güne çatışma ve patlama sesleriyle uyanırken ABD öncülüğündeki koalisyon ülkelerinin uçakları da havadan bombardıman ile IŞİD hedeflerini vurdu. 45. gününe giren Kobani’deki çatışmalar dün sabahtan itibaren Kobani’nin iç ve doğu bölümünde yoğunlaştı. Ö RF4’ler PKK hedeflerini taradı BARKIN ŞIK ANKARA Yüksekova şehir merkezinde 25 Ekim’de 3 askeri şehit eden PKK’nin, son olarak Şırnak’ta 400 kilogram patlayıcıyı gasp etmesi üzerine Ankara, “yeniden yapılanma”ya gitti. Başbakan Ahmet Davutoğlu dün yayımladığı ‘kriz genelgesi’ ile başbakanlık müsteşarı veya görevlendireceği müsteşar yardımcısının üst koordinasyonunda, yurtiçinde kamu düzenini ve güvenliğini ciddi şekilde bozucu nitelikte olayların yol açtığı acil durumlarda koordinasyonun İçişleri Bakanlığı tarafından sağlanmasını öngördü. PKK’nin 27 Ekim’de Şırnak Silopi’de kaçırdığı bir kömür ocağına ait 400 kilogram patlayıcıyı Cudi Dağı istikametine götürüldüğü belirlendi. 400 kilogram patlayıcının askerlerin geçişinde patlatılmak üzere yol tuzaklamada veya bombalı araç saldırılarında kullanılabileceği değerlendiriliyor. 23 Ekim’den bu yana Ankara’da terör örgütüne yönelik artan trafiğin ardından ise Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na ait dört adet RF4E keşif uçağı Kuzey Irak’taki PKK hedeflerine yönelik havadan keşif uçuşu gerçekleştirdi. Bu uçuş Kuzey Irak’a yönelik bir hava bombardımanın ilk habercisi olarak yorumlandı. Hükümet geçen şubat ayından bu yana keşif uçuşuna izin vermiyordu. da çok sayıda yolsuzluğa imza attığı, yapılan ihalelerde rüşvet aldığı iddia edildi. Özellikle helikopter alım ihalesine fesat karıştırıldığı öne sürülüyor. Soruşturmaya 2012 yılında bir vatandaşın THK yönetimi hakkında yaptığı suç duyurusunun etkili olduğu belirtildi. Bu suç duyurusunda, THK Başkanı Yıldırım’ın kendisinin ve eşinin şahsi harcamalarını kuruma ödettirdiği iddia edilmişti. Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ Helikopter ihalesine fesat iddiası Zanlıların, kurum Başkan Osman Yıldırım dahil 9 kişi gözaltına alındı Çözüm süreci trafiği durdu MAHMUT LICALI ANKARA Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın önceki gün “Çözüm sürecine mecbur ve mahkum değiliz” diyerek ipleri koparma sinyali verdiği çözüm sürecinde son yaşananlar görüşme trafiğini durdurdu. Görüşmelerde İmralı’ya sekretarya kurulması, müzakere aşamasıyla ilgili atılacak adımların değerlendirilmesi bekleniyordu. HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, “Çözüm sürecinin devam etmesini istiyorsa, Arınç açıklamalarına dikkat etse iyi olur” dedi. Hiç kimsenin sürecin bitmesinden yana olmadığını belirten Buldan, hükümetten bu hafta görüşme yapmak için randevu talep etmediklerini, gelecek hafta için değerlendirme yapacaklarını kaydetti. Öte yandan Hakkâri’de üç askerin şehit edilmesine ilişkin PKK, “3 askerin öldürülmesi olayına ilişkin verilmiş herhangi bir talimatımız yoktur. Örgütlü birimlerimizin bu olayla herhangi ilişkisi söz konusu olmadığı gibi, tarafımızdan olayın somutlaştırılmasına ilişkin araştırma devam ediyor” açıklamasını yaptı. THK’ye yolsuzluk baskını ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Mali Suçlar Müdürlüğü ekipleri, Türk Hava Kurumu’na (THK) yolsuzluk ve rüşvet operasyonu gerçekleştirildi. Operasyon kapsamında THK Başkanı Osman Yıldırım’ın arasında bulunduğu 13 kişi hakkında gözaltı kararı çıkarıldı. Yıldırım, dahil 9 kişi gözaltına alındı. Kurumda bazı usulsüz işlemler yapıldığı, açılan ihalelerde THK yönetiminin rüşvet aldığı iddia edildi. Kaçakçılık ve Mali Suçlar Soruşturma Bürosu savcısı Ali Alper Saydam’ın talimatı üzerine Ankara Polisi dün Opera’da bulunan THK Genel Merkezi’ni bastı. Mali Şube ekipleri, bazı dosya ve belgeleri inceleyip örnekler aldı. Aramalar sürürken, Ümitköy’deki evinden gözaltına alınan THK Başkanı Osman Yıldırım, polis eşliğinde kurum merkezine getirildi. Şüpheli Yıldırım’ın, binaya girerken yüzünü kapattığı görüldü. Soruşturma kapsamında 13 kişi hakkında gözaltı kararı çıkarıldığı, bunlardan 9’unun yakalandığı belirtildi. Aramalar, THK’ye bağlı Gökçek Havacılık’ta da yapıldı. Gökçek Havacılık Genel Müdürü Volkan Yılmazer de gözaltına alındı. Yargıçtan ayrışma isyanı HSYK seçim sürecinde yargıda yaşanan ayrışma Ankara’da bir yargıcı isyan ettirdi. 40 yıldır hâkimlik yapan İbrahim Ekdemir, basın mensuplarını çağırarak görev yaptığı Ankara 10. Asliye Ceza Mahkemesi’nin duruşma salonunda basın toplantısı düzenledi. Yargı tarihinde ilk kez bir hâkim, duruşma salonunda basın toplantısı yaptı. Ankara 10. Asliye Ceza Mahkemesi Ekdemir, kürsüde, muhabirler ise sanık ve izleyici sıralarına oturdu. Ekdemir, “Hâkim ve Cumhuriyet savcıları siyaset yapamazlar, siyasi görüşlerini lanse edemezler, siyasi görüşleri doğrultusunda karar veremezler, bu kural evrensel bir kuraldır. Bize bu mesleği öğretenlerin ilk öğrettikleri şey, okuduğumuz gazetenin dahi hangi gazete olduğunu kimsenin hatta kalem çalışanlarımızın bile haberdar olmaması gerektiği gerçeğidir. Şu anda yaşanmakta olan durum ve ortam, gelecekte daha kötü sonuçları doğurma ihtimali taşımaktadır” dedi. n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 28 Şubat döneminde Deniz Kuvvetleri’nde askerlik yapan polis Kadir Sarmusak’ın getirdiği BÇG belgelerini dönemin Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller’e veren ve bu nedenle yargılanan eski İstihbarat Daire Başkanı Bülent Orakoğlu, 28 Şubat davasında müşteki sıfatıyla ifade verdi. Orakoğlu, BÇG belgesini dönemin Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı’ya Demirel tarafından verildiğini öne sürdü. ‘BÇG belgesini Karadayı’ya Demirel verdi’ Zeytinciye iyi haber! Yargıya operasyon HSYK’si tamam ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK), dün ilk toplantısını yaparak, daireler arasında görev dağılımını gerçekleştirdi. HSYK üyeleri, dün Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın başkanlığında ilk toplantısını dün yaptı. Toplantı öncesinde açıklama yapan Bozdağ, “Yapılan seçimler sonucunda demokratik meşruiyeti oldukça yüksek, çoğulcu bir kurul yapısı oluştu” dedi. 22 üyeli HSYK Genel Kurulu, ilk toplantısında üyelerin dairelere dağılımı, daire başkanları ve HSYK Başkanvekili’ni seçti. Buna göre, 1. Daire Başkanlığı’na hükümete yakın Halil Koç, üyeliklere Müsteşar Kenan İpek, Yakup Ata (sosyal demokrat), Mehmet Durgun (milliyetçi), Rasim Aytin (muhafazakâr), Ömür Topaç (sosyal demokrat) ve İsa Çelik (muhafazakâr) seçildi. Bu dağılımla hükümet, hâkim ve savcıların atamalarını gerçekleştiren 1. Daire’de salt çoğunluğu sağladı. İktidar, yargıyı istediği gibi şekillendirmek için muhafazakâr üyelerden 4 kişiyi 1. Daire’ye özellikle atayarak istediği kararların çıkmasını hedefliyor. İktidar bu sonuçla diğer üyelerin oyuna ihtiyaç duymayacak. 2. Daire Başkanlığı’na sosyal demokrat kökenli Mehmet Yılmaz, üyeliklere Taci Bayhan (sosyal demokrat), Hayriye Şirin Ünsel (muhafazakâr), Mustafa Kemal Özçelik (cemaat), Muharrem Özkaya (muhafazakâr), Ramazan Kaya (milliyetçi) ve Mahmut Şen (cemaat) geçirildi. Bu daire, hâkim ve savcılarla ilgili soruşturma ve kovuşturma kararı veriyor. Erdoğan’ın şikâyet ettiği Zekeriya Öz’ün dosyası bu daireye gelecek. Bu dairede Erdoğan’ın avukatı Ali Özkaya’nın ağabeyi Muharrem Özkaya yer aldı. HSYK Başkanvekilliği’ne ve 3. Daire Başkanlığı’na milliyetçi kökenli Metin Yandırmaz getirilirken, üyeler Şaban Işık (cemaat), Ömer Kerkez (milliyetçi), Kerim Tosun (cemaat), Aysel Demirel (muhafazakâr, Ahmet Berberoğlu (cemaat) ve Turgay Ateş (muhafazakâr) oldu. Hükümet, bu dairede de karar yeter sayısını ancak milliyetçi isimlerin oylarıyla bulabiliyor. 3. Daire, hâkim ve savcılarla ilgili inceleme kararlarını veriyor. ‘Talimatımız yok’ n İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu, zeytin sahalarını maden ve enerji santrallerine açan Gıda Hayvancılık ve Tarım Bakanlığı yönetmeliğini yürütmesini durdurdu. Danıştay İdari Davalar Genel Kurulu, yönetmeliklerin Anayasa ve yasaların üzerinde olamayacağını vurguladı. Kararın emsal olduğu, Türkiye’nin herhangi bir yerinde zeytinlik sahaların enerji santralleri ya da madencilik faaliyetine açılamayacağı belirtildi. Barajdan düşen işçi öldü 3 şüpheli sorguda n ARDAHAN (AA) Ardahan’da Çıldır ilçe sınırlarında yapımı süren Kotanlı Barajı’nda çalışan Umut Çiçekdağ (19), kalıp sökmeye çalışırken dengesini kaybederek düşerek yaşamını yitirdi. Avrasya Tüneli’nin geçiş fiyatı: 4 dolar artı KDV İstanbul Haber Servisi Avrasya Tüp Geçidi Projesi’nde incelemelerde bulanan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, tünelden geçişin 4 dolar artı KDV olacağını açıkladı. Elvan, dün inşaat aşamasında tünelde yaptığı incelemelerin ardından gazetecilere bilgi verdi. Tünelde bugüne dek bin 270 metrelik ilerleme sağlandığını belirten Elvan “Üçte birini tamamladık. 2015 sonu itibarıyla tünel çalışmaları tümüyle tamamlanmış olacak. İnşallah 2016 sonu itibarıyla buradan araçlarımızla geçmiş olacağız” diye konuştu. Elvan, metroda Seyrantepe bağlantısıyla ilgili ikinci hattın 2015 yılı M art ayında açılacağını bildirdi. ‘Eşbaşkanlığa’ iptal kararı DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Diyarbakır Valiliği’nin başvurusu üzerine Diyarbakır 1. İdare Mahkemesi, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’ndeki “eşbaşkanlık” uygulamasıyla ilgili yürütmenin durdurulmasına kararı verdi. Kararda eşbaşkanlık uygulamasıyla ilgili sadece Siyasi Partiler Kanunu’nda bir düzenleme yapıldığı, yasalarda öngörülmeyen “belediye eşbaşkanlık” hususunun yönetmelik ile düzenlendiği belirtildi. Diyarbakır Belediyesi Eş Başkanı Fırat Anlı ise, mahkeme kararına karşın uygulamaya devam edeceklerini söyledi. n HAKKÂRİ (DHA) Yüksekova’da geçen cumartesi günü 3 askerin şehit edilmesiyle ilgili gözaltına alınanlardan 3 kişinin, Hakkari Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi’nde sorgulaması sürüyor. K.T. ile O.C’nin 19 Temmuz’da ilçe merkezinde Uzman Çavuş K.U.’nun yaralandığı saldırının da faili olduğu bildirildi. PKK’ye giden Kalaşnikoflar n DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Şırnak İl Jandarma Komutanlığı ekipleri yaptıkları istihbarat çalışmasında, PKK’nın gençlik yapılanması “Yurtsever Devrimci Gençlik Hareketi” (YDGH) üyelerine giden Kalaşnikof marka 15 uzun namlulu tüfek ele geçirdi. 1 Kişi gözaltına alnıdı. Olayla ilgili 1 kişi gözaltına alınırken, soruşturma başlatıldı. nDİYARBAKIR (Cumhuriyet) Hizbullah’a yakınlığıyla bilinen Hür Dava Partisi (HÜDA PAR), Kobani protestoları sırasında PKK’ye yakın gruplarla aralarında çıkan ve onlarca kişinin öldüğü çatışmaların ardından gerginliğin sonra erdirilmesi için DTK Eşbaşkanı Hatip Dicle ile görüştüklerini açıkladı. HÜDA PAR: Dicle ile görüştük
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle