01 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA 12 DIŞ HABERLER [email protected] CUMHURİYET 27 EKİM 2014 PAZARTESİ IŞİD safındaki 30 Britanyalı gencin ülkelerine dönmek isteyince ölümle tehdit edildiği belirtildi Katılmak kolay çıkmak zor Dış Haberler Servisi IŞİD saflarına katılan Batılı gençler, ülkelerine dönmek isteyince ölümle tehdit ediliyor. Portsmouth kentinden 19 yaşındaki Muhammad Mehdi Hassan Kobani’de IŞİD saflarında savaşırken öldürülen 4. Britanya vatandaşı olurken, The Observer’a konuşan cihatçılara çok yakın bir kaynak, en az 30 Britanyalı’nın IŞİD’den kaçıp ülkelerine dönmek istediğini söyledi. Kaynak, IŞİD komutanlarının bu gençleri doğrudan ya da dolaylı olarak ölümle tehdit ettiğini belirtti. Hassan, “Pompey (Portsmouth) Delikanlıları” ya da “Bangladeş’in Kötü Çocukları” diye anılan ve IŞİD’e birlikte katılan 6 kişilik grubun üyesiydi. Portsmouth’ta Jami Camii’ne ve İslam Merkezi’ne giden gençler, 8 Ekim 2013’te Türkiye’ye gitmek üzere Gatwick Havaalanı’ndayken güvenlik kameralarınca görüntülenmişti. Eski Guantanamo esiri olup İslamcılarla yakın ilişkileri bulunan Moazzam Begg de Britanya’ya dönmek isteyen Britanyalı cihatçıların Suriye ve Irak’ta zorla alıkonulduklarını söyledi. Begg, Suriye ve Irak’tan dönenler için af çıkarılmasını, yargılanmak yerine, Danimarka’daki gibi rehabilitasyon programlarına alınmasını önerdi. Londra ise dönmek isteyen cihatçıları vatan hainliğiyle suçlamayı değerlendiriyor. Sivil toplum örgütü “Kafes”in başkanı olan Begg, 2013’te Suriye ziyaretinin ardından sorgulanmış ve 7 ay hapiste kalmıştı. Bu ay bırakılan Begg, hapiste tanıdığı birçok gencin Suriye’ye insani yardım amacıyla gittiğini, isyancılar arası çatışmalara karışmak istemedikleri için döndüklerini, ancak yine de hapse atıldıklarını anlattı. New York Times’a konuşan kaynaklar ise, IŞİD’in kafalarını kesme videolarını yayımladığı Batılı rehineleri katletmeden önce, CIA’nın suda boğulma hissi yaratan “waterboarding” yöntemi dahil çeşitli işkencelerden geçirdiğini anlattı. IŞİD’in propaganda videolarında kullandığı esir Britanyalı gazeteci John Cantlie de “ABD’nin Guantanamo esirlerine yaptığı işkenceleri, IŞİD’in de esirlerine uyguladığını” duyurdu. NYT, 5 eski rehine, görgü tanıkları, rehinelerin yakınları ve çalışma arkadaşlarına dayanarak, IŞİD’in rehineleri aç bıraktığını, dövdüğünü, infaz edecekmiş gibi yaparak korkuttuğunu ve işkenceden geçirdiğini yazdı. Kafası kesilen ABD’li gazeteci James Foley de dövüldü, waterboarding ve “sahte infaz”a maruz bırakıldı. Cantlie de, son propaganda videosunda, “Kaçmak ya da yapmamamız gereken bir şeyi yapmak gibi aptalca işlere kalkışmadığımız sürece IŞİD bize iyi davranıyor. Kaçmaya çalışan bazılarımıza, tıpkı Müslüman esirlere Amerikalıların yaptığı gibi waterboarding uygulandı” dedi. Bütün Mesele Kürt Koridoru Peşmerge ile Suriye Kürtleri entegre oluyor. Erdoğan, Obama’nın talebine evet dedi, peşmerge (Irak Kürdistanı) Suriye’ye geçiyor. ABD ve AB Suriye Kürtlerine her türlü siyasi ve askeri desteği veriyorlar. Ankara’nın da katkısı ile “Kürt koridoru” oluşuyor. Karşıdakiler Esad ve IŞİD, Esad ve IŞİD’e karşı Suriye Kürtleri (PYD ve YPG) destekleniyor. Bunun anlamı, “Batı ve Ankara Kürt koridoru konusunda anlaşmışlar”. Erdoğan ‘U’ dönüşü ile koalisyona dahil oldu. Bir süre sonra Suriye’de de aynen Irak’ta olduğu gibi “Kuzey Suriye” Şam’dan kopacak. Barzani ile Suriye Kürtleri entegre ediliyorlar. Bütün bu çabalar Irak’tan ve Güneydoğu’dan Akdeniz’e kadar bir bütünlük sağlayarak Kürt koridorunu oluşturmak için. Herkes Kobani’yi, IŞİD’i konuşuyor. Oysa esas hedef Kürt koridorunu tamamlamak, öyle ya da böyle. Son olarak ‘U’ dönüşü ile Erdoğan da takıma katıldı. Şikâyetleri ise kamuoyuna yönelik yumuşatmalar sadece. “Bıçak Sırtı” köşemde kaç yıldır Kürt koridorunu yazıyorum. Büyük Kürdistan için bu vazgeçilmez bir hedef! Önce Kuzey Irak halledildi; sonra Güneydoğu’da yaratılan olaylarla çözüşmenin altyapısı hazırlandı. Bütün bunlar Erdoğan ve Davutoğlu ikilisinin yönetimi sırasında gerçekleşti. Şimdi Kuzey Irak Kürdistanı “Kuzey Suriye’ye uzatılarak” Kürt koridoru tamamlanıyor. Lavrov geçen hafta Suriye konusunda sert tepki gösterdi. Ancak bu bir işe yaramayacak. Aynen Kuzey Irak’ta olduğu gibi koridor Suriye’ye taşınacak. Ayrıca Rusya’nın Kıbrıs Rum kesimi ve İsrail ile birlikte geçen hafta ortak manevralara başladığını da unutmamak gerekir. Öte yandan Rumlar, TürkiyeAB ilişkilerini bloke etme kararı verdiler. Yarın Brüksel Ankara’ya “sizin Magosa açıklarında ne işiniz var”, oraları Kıbrıs Cumhuriyeti’nin (ve AB’nin) egemenlik alanı içinde diyecek. Ankara da yeni ‘U’ dönüşleri yapmak zorunda bırakılacak. Bir yanda kamuoyuna yapılan açıklamalar, beyanlar, çekilen nutuklar var. Öte yanda gerçek dünyada fiilen yürütülen gelişmeler var. Bir tarafta kamuoyunda yaratılan algı yanılgıları, öte yanda fiilen yürüyen yeniden yapılanmalar söz konusu. Türkiye bir sarmalın içinde yuvarlanıyor. Nereye kadar mı? Gittiği yere kadar! Ya da buna “gidemediği yere kadar” tartışmasını katmak gerekir. Ne zaman demokrasi işlemeye başlar, yalan rüzgârları son bulur o zaman işler, olması gerektiği hale döner. Tribündeki seyircinin sahaya inip oyuna katılması gerekiyor. Yoksa seyirci kalıp birbirimize nasihati sürdürürüz. Hadise bu kadar nettir. Rakka sokaklarında başı kesilmiş cesetler Suriye’de “IŞİD’in başkenti” diye anılan Rakka’da temmuzda çekilen videoda, sokak ortasında başı kesik cesetler görülüyor. Daily Mail’in yayımladığı videoda, Suriye askerleri olduğu belirtilen bazı kişiler, başları kesilmiş halde sokakta yatıyor. Caddedeki demirlere kelepçelenmiş, başları demire geçirilmiş, pantolonları indirilmiş cansız bedenler görülüyor. Çarşaflı kadın ve çocuklar, 3 gün sokakta kalan cesetlerle fazla ilgilenmeden sokaktan geçiyor. Suriye hududu Kafa kesme öncesi işkence Benzersiz bir lidere veda ‘Kürtlerin yalnız savaşı’ Dış Haberler Servisi Almanya’nın Der Spiegel dergisi, Kürtlerin IŞİD’e karşı verdiği savaşı kapak konusu yaptı. “Teröre karşı tek başına” başlığı atan Spiegel, IŞİD’in ilerlemesi karşısında Kürtlerin karada yalnız bir savaş verdiğine dikkat çekti. Muhabirlerini Kandil, Türkiye’nin güneydoğusu ve Suriyeli Kürtlerin Afrin kantonuna gönderen dergi, Türkiye’nin Suriye’de yardım etmeyi reddettiği Kürtleri “terk edilmiş halk” diye niteledi. “Kürtlerin terör örgütü PKK, Batı’nın IŞİD’e karşı savaşında son umudu. Onların tek başlarına direnişi bölgeyi nasıl değiştirecek” diye soran dergi, PKK’nin hâlâ “terör” örgütü sayılıp sayılmaması gerektiğini de sorgulayarak “terör” listesinden çıkarılmasına Türkiye’nin göstereceği tepkiye dikkat çekti. Dış Haberler Servisi Latin Amerika ülkesi Uruguay’ın ikinci tura kalması beklenen devlet başkanlığı seçimleri için dün sandığa gitmesi, dünyanın bugüne dek eşi benzeri görülmemiş bir liderle vedalaşmaya başlaması anlamına geliyor. Eski bir şehir gerillası olan ve 2009 seçimlerini kazanarak Mart 2010’da başkanlık koltuğuna oturan José Mujica, anayasa gereği yeniden başkan olamadığından koltuğu 1 Mart 2015’te devredecek. Anayasa değişikliğiyle yeniden aday olmayı redoeden Mujica, “Yeniden seçilme müessesesine karşıyım” diyerek ekledi: “Cumhuriyetlerimiz feodal sistemler barındırıyor... Siyasi liderlerin ideal yaşam tarzı, hizmet ve temsil etme iddiasında oldukları halkın çoğunluğundan farklı olmamalı” dedi. Ve ufkunu açtığı Uruguay’ı sosyal refah, toplumsal adalet ve özgürlük merkezi haline getirerek insanlığın hayallerini süsİnternet Partisi’nin lideri de Darth Vader kimliğiyle milletvekilliği için yarıştı. leyen bir ülkeye dönüştürdü. şsizlik ve yoksullukla savaş Güney Amerika’nın suç ve cinayet oranı en düşük ülkesi, kürtajı yasallaştıran ilk ülkesi, dünyanın devlet eliyle marihuana satışını düzenleyen ilk ülkesi olan Uraguay, eşcinsel evliliklerini de yasallaştırdı. Yaşam kalitesi sıralamasında 19’unculuğa yükseldi. Zira işsizlik yüzde 13’ten 6’ya, yoksulluk oranı yüzde 40’lardan 8’e düştü. Eğitime savunma bütçesinin 20 katından fazlası ayrıldı. Eğitim parasız ve laik. Öğrencilere bilgisayar dağıtılıyor, ülke genelinde bedava internet hedefleniyor. Sağlık hizmetleri parasız, sağlık merkezleri yaygın. Müzeler, parklar ve plajlar ücretsiz. Askerlik zorunlu değil. Komşularla sorun sıfır. İ Rusya sert çıktı ama D ünyanın en yoksul başkanı olarak tanınan, harap bir çiftlikte oturan, suyunu kuyudan çeken, 87 model Vosvos’undan başka araç kullanmayan, ayda 12 bin dolarlık maaşının yüzde 90’ını bağışlayan Mujica, “Gerçek yoksullar, sürekli yaşamdan talepleri olan ve elde ettikleriyle yetinmeyen insanlardır. Elimde hafif bir bavulla dolaşmak, istediğim yaşamı sürdürmek için yeterli zamanı veriyor. Asıl özgürlük, yaşamak için kazandığın zamandır” görüşünde. Yalan rüzgârları UKRAYNA’DA BİR ACAYİP SEÇİM KK Almanya’dan 50 Kürt götürdü Der Spiegel sitesi ise hem Almanya’da Selefi sayısının artmasından hem de PKK’nin Almanya’daki Kürt gençlerini IŞİD’e karşı savaşa götürmesinden duyulan endişeye dikkat çekti. Alman yetkililerin ülkede halihazırda 6300 olan Selefi sayısının yıl sonunda 7 bine çıkmasını beklediğini aktaran Spiegel, güvenlik raporlarına dayanarak Suriye’de IŞİD’e karşı savaşmak amacıyla da 50’den fazla Kürt’ün Almanya’dan ayrıldığını duyurdu. Buna göre, özel eğitimli kişiler Almanya’da IŞİD’e karşı savaşmaya hazır gönüllüleri topluyor. Belçika ve Hollanda’da psikolojik hazırlıktan geçirilen militanlar, daha sonra Irak üzerinden geçtikleri Türkiye’de silahlı eğitim alıyor. P Rusya’da esir, Ukrayna’da aday Dış Haberler Servisi İç savaş ortamında dün parlamento seçimine giden Ukrayna’da adayların kimliği ayrı bir roman konusu gibiydi. Örneğin milletvekilliği için yarışanlar arasında, hâlâ Rusya’da bir psikiyatri kliniğinde tutulduğu iddia edilen “kahraman” kadın pilot Nadia Savçenko da var. Ukrayna’nın ilk kadın muharip helikopter pilotu olan 33 yaşındaki Savçenko, çok uzakta olmasına rağmen, Batı yanlısı eski Başbakan Yulya Timoşenko‘nun Vatan Partisi’nden aday olan gösterildi ve posterleri billboardlara damga vurdu. Doğu Ukrayna’daki içsavaşa milis grubu “Aidar Tugayı”nın saflarında katılan Savçenko’nun, ayrılıkçı Ruslara esir düştükten sonra iki Rus gazetecinin top saldırısında öldürülmesinden sorumlu olduğu suçlamasıyla Rusya’ya götürüldüğü ve Sovyet döneminde kötü söhreti olan bir psikiyatri kliniğine kapatıldığı ileri sürülüyor. Seçilmesi halinde Kremlin’in affına uğramasından medet umuluyor. ‘IŞİD yolcu uçağı düşürebilir’ Alman istihbaratına göre IŞİD’in elinde yolcu uçağı düşürebilecek MANPAD’ler var. Bild gazetesinin aktardığı Alman Dış İstihbarat Teşkilatı (BND) raporuna göre, IŞİD’in elindeki tahmin edilenden de modern donanımlı silahlar arasında Suriye ordusundan “ganimet aldığı” Rus modeli omuzdan atılan roketatarlar da bulunuyor. BND’nin parlamentoya sunduğu rapor, bunlarla yolcu uçağı düşürmelerinin mümkün olduğunu belirtti. 17 Temmuz’da Malezya Havayolları‘na ait yolcu uçağının Doğu Ukrayna üzerinde düşürülmesi örneği verildi. BND, “kısmen 1970 modeli eski silahların yanı sıra modern tekniğe sahip, yeni roketatarların da IŞİD’in eline geçtiği” kanaatinde. Bunlar, ABD’nin Suriye’de “ılımlı” addettiği isyancılara gönderdiği MANPAD’ler olabilir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle