Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 22 EKİM 2014 ÇARŞAMBA 8 HABERLER GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK n Baştarafı 1. Sayfada dayanarak giderek çoğalıyor. Ama muhterem halkımızın, AKP hükümetlerinin iflas eden dış politikayla ilgili düşüncelerini AKP yanlısı araştırmacılar da şu sıra nemelazım diye iktidarı kızdırmaktan çekindiklerinden anket yapamadıkları için ne düşündüğü meçhul. Cumhurbaşbakanımız geçenlerde Gaziantep’te düzenlediği mitingde ve bir dış geziden dönerken Kobani ha düştü ha düşecek diye ne önemli bir öngörü sahibi olduğunu iddia ettiği ve hatta Amerika’ya IŞİD’i bombalayarak sonuç elde edilemeyeceği dersini verdiği sırada; (1) IŞİD, Kobani’yi tümüyle ele geçirinceye dek savaşacağını ilan etti. (2) ABD bombardımanı öylesine vurdu ki, IŞİD, Kobani’de elde ettiği mevzileri terk etmek zorunda kaldı. (3) Cumhurbaşbakan ile Başbakan’ın Kobani’ye koridor açmayacaklarını duyurduklarından bir süre sonra bizimkilerin ha PKK ha PYD fark etmez dedikleri sırada ABD bu örgütlere havadan silah yağdırdı. Yetmedi. Peşmergelere Kobani’ye geçişleri için topraklarımızdan bir koridor da açıverdik. HHH İki gün içinde olaylar özetlendiği gibi gelişti. Başkan Obama bir sabah erken saatte Kobani’de savaşan PYD+PKK güçlerine havadan silah yardımı yaptıklarını ve peşmergenin Kobani’ye geçişi için koridor açmamızı RTE’ye bildirdi. Daha önce, yardım için verilen silahlar PYD kanalıyla PKK’nin eline geçmesin diyen politikalarımızı ABD’nin sonuç alabilmek için umursamadığı böylece kanıtlanmış oldu ve… HHH … Devlet ve hükümet politikalarımızın ABD’nin emrivaki uygulamalarıyla bir günde beş paralık değeri kalmadı. Dahası açıklanan devlet ve hükümet politikalarının, ABD nezdinde hiçbir değeri olmadığı da Amerika’nın bize oldubittiler sona ermek üzereyken bildirmesiyle anlaşıldı. ABD bildiğini okuyor. Yapacaklarını yaptıktan sonra politikalarına ters düştüğü böyyük dost ve stratejik ortak RTE’yi teselli etmek için sabahın erken saatinde telefona sarılıyor... Ya burnundan kıl aldırmayan, dediğim dedik politikalar izleyen Cumhurbaşbakanı? ABD’nin emrivakilerini bir günde, bir gün önce söylediklerini de unutarak sineye çekip bal gibi sindiriyor. HHH Hükümet, Kobani poltikaları temelden kıç üstü otururken içeride kamu düzenini yeniden korumanın peşine düştü... Kobani eylemleri sırasında yıkılan yakılan, sayısı 40’a çıkan ölümlerin bir daha gerçekleşmemesini sağlayacak bir de yöntem bulmuş. Nasıl mı? Polise, savcılara, yargıçlara akla ziyan kimi yetkiler tanıyan güvenlik yasasını Meclis’ten geçirerek! Oysa, kamu düzenini bozan eylemlerin başlıca kaynağı PKK’nin, dur durak bilmeyen eylemleri böyle bir yasayla mı önlenecek ve kamu düzeni sağlanacak? Daha dün Güneydoğu’da PKK yol kesti, otobüslerde kimlik sordu. Bu son örnek, hükümetin olayları makul şüpheyi işletmek gibi önlemlerle kamu düzenini yeniden kuracağını sanmasının aslında tek bir açıklaması var; hükümetin çaresizliğini bu yasayla kanıtlaması! Çözüm için Kürtlerle sekretarya kurmak, hatta süreci sağlama bağlayacağı sanısıyla onları okşayan kimi ödünler vermekle de PKK eylemlerini tamamen bitireceğini sanması da safdillik. Son hedefleri bağımsız Kürdistan’ı veya TC topraklarında Barzani’nin özel yönetimine benzer özerk bir bölge kuruluncaya dek… … PKK eylemleri bu ülkenin tepesinde Demokles’in kılıcı gibi sallanacak! Öyle bir dönemden geçiyoruz ki; başa geleni çekmekten başka çaremiz yok! Ne söylesen, yazsan hepsi boş! ‘KCK’ye operasyon talimatını Erdoğan verdi’ Gözaltına alınan eski İstihbarat Daire Başkanı Altıparmak ALİCAN ULUDAĞ 4 kentte yapılan ‘Siyasal casusluk’ operasyonunda 18 polis gözaltına alındı GÜNDEM MUSTAFA BALBAY n Baştarafı 1. Sayfada duyduğuna, hatta öfkelendiğine tanık olduk. Bergama’nın Demircidere köyündeki kahve sohbetinde, Burhaniye’deki yoğun katılımlı salon toplantısında, Kırşehir’deki yerel gazete Expres’in birinci yaş günü töreninde, Burdur’daki Fakir Baykurt’u ölümünün 15. yılında anma toplantısında katılımcılarla ülkenin son durumunu ve genel gidişi konuştuk. Bütün toplantıların sonrasında etrafıma kümelenen insanlar önce ülkenin içinde bulunduğu durumdan duyduğu kaygıyı, sonra da CHP’den beklentilerini dile getirdiler. Her iki konu sık sık birbirine karışıyordu. Bu anlamda CHP’ye yönelik beklenti sadece bir parti başarısı elde edilmesiyle sınırlı değil, ülkenin bu karanlık gidişten kurtarılmasıyla ilgili yoğunlaşmış duygular içeriyordu. Yurttaşlar Çankaya’nın artık Cumhurbaşkanı makamı olarak kullanılmamasına iki türlü bakıyorlar. Bir kısmı “Orasının o koltuğa oturan 12. kişi tarafından işgal edilmemesi hayırlı oldu, tarihi ile birlikte temiz kalsın” diyor. Bir kısmı da “Nasıl olur, Erdoğan başka bir ülkenin cumhurbaşkanı mı? Hem Cumhuriyetin 100. yılı benim diyor, hem de Cumhuriyetin en önemli kurumunu çürümeye terk etmek istiyor” değerlendirmesi yaparken, son cümleden sonra söylediklerini bu sütunlara aktarmamızın zor olduğunu paylaşmakla yetinelim. HHH Dün Ahmet Taner Kışlalı ’nın aramızdan koparılışının 15. yılı nedeniyle evinin önünde yapılan törene katıldıktan sonra toplu halde anıtına yürürken de başkentlilerin dile getirdiği konulardan biri buydu. 29 Ekim yaklaşırken Çankaya Köşkü daha ciddi bir tartışma konusu olacak. Erdoğan’ın resepsiyon davetinde özenle altını çizdiği yeni çalışma yeriyle ilgili pek çok yakıştırma var. Aksaray deniyor, Beştepe deniyor, arada bir Sultan Sarayı adı geçiyor. Burdur’da konu bu yanıyla da gündeme gelince, şunu paylaştım: “Mademki kendisi partisinin adının Ak olduğunu söylüyor, mademki tüm Türkiye’nin babalığına soyunuyor, o zaman oraya AK Baba’nın Sarayı diyelim...” Salondakiler alkışla bu adı onayladılar. Kim bilir belki de Çankaya’yı devre dışı bırakıp Atatürk Orman Çiftliği’ni talan edip bambaşka bir mekân kuran 12.’nin sarayına bundan sonra bu adla çağırmak yakışır. HHH Önümüzdeki hafta Cumhuriyetin 91. yılı ilk kez Cumhuriyetin başlıca mabedi olan Çankaya Köşkü dışında “kutlanacak”. Anadolu’da bana onlarca soru soran, zaman yetmezliği nedeniyle ayrıntılı yanıt veremediğim yurttaşlara da diyeceğim o ki, Ankara’da artık Cumhuriyetin temel değerleri üzerinde kurulu bir yer kalmadı. Bu aşamadan sonra AKP’nin ve onun cumhurbaşkanının yaptıklarına karşı “Cumhuriyeti koruyacağız” diye bir çıkışta bulunmanın anlamı yok. Artık hedef şu olmalı: Atatürk Cumhuriyeti’ni 21. yüzyılın değerleriyle birlikte yeniden kurmak. Aksi halde AKP sanki yepyeni şeyler istiyormuş da, buna karşı çıkanlar tutucuymuş, değişime karşıymış gibi bir görüntü ortaya çıkıyor. AKP’nin dünyada da bizi yalnızlığa iten ve itibarsızlaştıran Cumhuriyet kurumlarını yıkma politikasına karşı gerçek anlamda yeniyi, çağdaş olanı istemek gerekiyor. 29 Ekim kutlamalarında yurttaşların akın edeceği başlıca mekân elbette Anıtkabir olacak. Halkın Cumhuriyeti kutlama mekânı olarak Anıtkabir’in ardından Çankaya Köşkü’nü binlerce yurtseverle doldurmaya ne dersiniz? ANKARA HSYK seçimlerinin iktidar lehine sonuçlanmasının ardından Emniyet içindeki “cemaate yakın” polislere yönelik ilk operasyon Ankara’da yapıldı. Ankara Başsavcılığı’nın talimatı üzerine eski İstihbarat Daire Başkanı Ömer Altıparmak’ın arasında bulunduğu 18 kişi hakkında “yasadışı dinleme” ve “siyasi ve askeri amaçlı casusluk” iddiasıyla gözaltı kararı çıkarıldı. Ankara merkezli “paralel yapı” operasyonu kapsamında Siirt’te eski İstihbarat Şube Müdürü Ali Arslantaş gözaltına alındı. Arslantaş, Ankara’ya götürüldü. İstihbarat Daire Başkanlığı’nda görevli bu polislerin, Odatv sanığı gazeteci Ahmet Şık’ın eşi Yonca Şık, gazeteciyazar Nuray Mert’in arasında bulunduğu kişileri önleme dinlemesi kapsamında örgüt üyesiymiş gibi dinlediği öne sürüldü. Emniyet’e giderek teslim olan Altıparmak ise Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı suçlayarak “KCK operasyonları yapılması talimatını bizzat dönemin başbakanı vermiştir” dedi. Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosu Savcısı Tekin Küçük, İstihbarat Daire Başkanlığı’nda görev yapan polislere yönelik dün yasadışı dinleme operasyonu yaptı. Ankara, İstanbul, İzmir, Siirt ve Ağrı illerini kapsayan operasyon için Ankara Altıparmak Altıparmak Emniyet’e giderek teslim oldu. (Fotoğraf: GÖKHAN BALCIAA) Sulh Ceza Hâkimliği’nden 18 polis hakkında gözaltı kararı çıkarıldı. Gözaltı listesinde Altıparmak ile bir dönem terörle mücadeleden sorumlu Ankara Emniyet Müdür Yardımcısı Lokman Kırcılı da yer aldı. Eski Emniyet Müdürü Erol Demirhan ise İstanbul’daki yasadışı dinleme operasyonunda tutuklanıp cezaevinde olduğu gerekçesiyle hakkında gözaltı kararı çıkarılmadı. Şüpheliler arasında yer alan MİT görevlisi H.Ö. ise MİT’çiler tarafından gözaltına alındı. Savcı tarafından sorgulanacak olan H.Ö., suçlandığı dönemde polislik yaptığı için soruşturma izni alınmadı. Gözaltına alınan Altıparmak, Ramazan Akyürek’in görevden alınmasının ardından 2009’da Emniyet İstihbaratı’nın başına getirilmişti. Erdoğan’ın çalışma ofisinde böcek bulunmasından bir süre sonra görevinden alınmıştı. Kırcılı ise Erdoğan’a en yakın çalışan Emniyet mensupları arasında yer alıyordu. Şüpheli polisler Emniyet İstihbarat Daire Başkanlığı’nda görevleri sırasında yaptıkları önleme dinlemelerden sorumlu tutuluyor. Şüpheli 18 istihbaratçı, “kişisel verileri kanuna aykırı ele geçirmek”, “siyasal ve askeri amaçlarla casusluk yapmak”, “örgüte üye olmak”, “özel hayatın gizliliğini ihlal”, “resmi belgede sahtecilik” ile suçlanıyor. Altıparmak, Ankara Emniyeti önünde “Dönemin başbakanı”nı suçladı. Altıparmak, İstihbarat Daire Başkanlığı görevine bizzat Erdoğan’ın onayı ile getirildiğini kaydetti. Görevi sırasında Erdoğan’ın danışmanı Yalçın Akdoğan aracılığıyla şu an gözaltına olan bazı polislere talimatlar verildiğini, bu nedenle bu polisleri daireden uzaklaştırdığını söyleyen Altıparmak, bu nun üzerine Erdoğan’ın danışmanı ile bazı vekillerin odasına gelerek buna karşı çıktığını söyledi. Öcalan’ın “KCK operasyonlarını yapan müdürler görevden alınsın” talimatı üzerine görevden alındığını iddia eden Altıparmak, “Öcalan’ın çizdiği yol haritası kapsamında bize bu zulmü yapıyorlar. Diyorlar ki, PKK/KCK operasyonunu yapanlardan hesap sorulacak. Bu KCK/PKK operasyonlarının yapılması talimatını bize bizzat dönemin başbakanı vermiştir” dedi. azeteciler dinlendi Mağdurlar arasında gazetemiz muhabiri Ahmet Şık’ın eşi Yonca Şık, Ergenekon operasyonunda yargılanan CHP Milletvekili Mehmet Haberal’ın oğlu Erkan Bülent Haberal, Hanefi Avcı’nın avukatı Refik Ali Uçarcı, gazeteci yazar Nuray Mert’in de yer aldığı öğrenildi. Telefonları dinlenen bazı CHP’lilerin ise şikâyetçi olmadığı belirtildi. Telefonları dinlenen bir diğer isim ise şu an Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç oldu. Kılıç, telefonlarının dinlendiği dönemde Deniz Feneri belgelerini Almanya’dan getirip savcılığa teslim etmişti. Bu süreçte Erdoğan, Alman vakıflarının CHP’li belediyelere yardım yaptığını iddia etmişti. Erdoğan’ın, Altıparmak’tan bu vakıflarla bağlantılı şüphelilerin dinlenilmesini istediği belirtildi. Kılıç’ın da bu kapsamda dinlendiği ifade edildi. G Erdoğan’ı suçladı ÖCALAN YOL HARİTASINI ALDI Taraflara Kobani mesajı İÜ’de protestolu açılış Öğrenci Kolektifleri üyesi İstanbul Üniversitesi (İÜ) öğrencileri dün 2014 2015 eğitim öğretim yılı açılışı sırasında Vezneciler’deki İÜ Fen Fakültesi binası önünde Başbakan Ahmet Davutoğlu’nu protesto etti. Davutoğlu’nun “Üniversiteler siyasilere kapanmamalı” açıklamasını eleştiren öğrenciler “Üniversiteler bizimdir Katil hırsız AKP’liler hele bi gelin” yazılı pankartı açtı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) HDP heyetinin çözüm sürecine ilişkin yol haritasını ilettiği ziyaretinin ardından, süreçte 15 Ekim itibarıyla yeni bir aşamaya geçildiği ve “pratik umudunun arttığı” dile getirdi. Bingöl Emniyet Müdürü Atalay Ürker’ye yönelik saldırıyı ‘provokasyon’ olarak nitelendiren Öcalan, “Provokasyonlara karşı sadece dikkatli olmak yetmez, önleyici tedbir ve mekanizmaların süratle geliştirilmesi gerekmektedir. Toplumsal güvenlik ve düzeni cezai yaptırımlar ve antidemokratik yaklaşımlarla düzenlemeye çalışmak daha büyük sorunlara zemin hazırlar” dedi. HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken ve Pervin Buldan ile İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, Kandil’de KCK yöneticileri ile yaptıkları görüşmenin ardından dün İmralı’ya giderek Öcalan ile görüştü. Hükümetin yol haritasına ilişkin 1 sayfa ve 6 maddeden oluşan taslak metin Öcalan’a da iletildi. Baluken, Öcalan’ın talep ettiği sekreterya için de bazı isimlerin belirlendiği ve hükümetin buna sıcak baktığını belirtti. Ziyaretin ardından HDP’den yapılan yazılı açıklamada, Öcalan’ın görüşlerine de yer verildi. Öcalan, hükümetin hazırladığı güvenlik paketine de atıf yaparak, “Bu dönemde süreci sabote etmek isteyen güçler, Bingöl örneğinde de görüldüğü gibi süreci çatışmaya evirmek için fırsat kollamaktadır. Bu tarz provokasyonlara karşı sadece dikkatli olmak yetmez, önleyici tedbir ve mekanizmaların da süratle geliştirilmesi gerekmektedir. Toplumsal güvenlik ve düzeni cezai yaptırımlar ve antidemokratik yaklaşımlarla düzenlemeye çalışmak daha büyük sorunlara zemin hazırlar. Yapılması gereken; bu sorunların kaynağına inerek büyük bir özgüven ve cesaretle daha demokratik ve çözücü politikalar geliştirmektir” ifadelerini kullandı. Öcalan, ayrıca “Çözüm süreci açısından gelmiş olduğumuz nokta bir kırılmaya maruz kalmıştır. Bunun en önemli sebebi; bu süreçlerde hükümetin benimle geliştirmeye çalıştığı ilişki biçimini bir araçsallaştırma mekaniğine oturtmaya çalışmasıdır. Bunun, çözmeye çalıştığımız meselenin ağırlığına denk bir yaklaşım olmadığı bütün gerçekliğiyle anlaşılmıştır” ifadelerini de kullandı. Açıklamada, Öcalan’ın Kobani olaylarına ilişkin “Bugünden sonra bölgede demokratik siyasete, barışa ve çözüme inanan tüm yapı ve kurumların ciddi bir soruşturma ve yüzleşme sorumluluğuyla meseleye yaklaşmaları elzemdir. Bu yaşanan olaylardan tarafların ders çıkartması, bu temelde demokratik çözümün hayatiyetinin öneminin kavranarak müzakere temelli çabalara hız vermesi ehemmiyet arz etmektedir” değerlendirmesine de yer verildi. Davutoğlu’ndan 3. nükleer talimatı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Ahmet Davutoğlu, Türkiye’nin 2 nükleer santral için anlaşma imzaladığını 3. nükleer santralın ise tamamen yerli olacağını söyledi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Davutoğlu, “Üçüncü santrali yeterli insan unsuru yetiştikten sonra yüzde 100 milli bir şekilde yapma konusunda gerekli çalışmaları başlatma talimatı verdim” ifadelerini kullandı. Kıbrıs Rum kesimi ile yaşanan kriz ile ilgili olarak da Davutoğlu, “Kıbrıs sahasında bulunan bütün kaynaklar sadece belli bir kesimin değil orada var olan tüm kesimindir. Kıbrıs Rum tarafı bu kaynakları tek taraflı olarak bunları kullanmak için çaba sarf etti. Biz bunun mümkün olmayacağını söyledik. Barbaros gemimiz orada sismik çalışmasını yapacaktır. Bunun güvenliği ile ilgili gerekli tedbirler alınmıştır” diye konuştu. n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ABD’nin yeni Ankara Büyükelçisi John Bass, Anıtkabir’i ziyaret etti. Bass, Atatürk’ün mozolesine çelenk koydu ve saygı duruşunda bulundu. Beraberindeki heyetle Anıtkabir merdivenlerinde hatıra fotoğrafı çektiren Bass, daha sonra Anıtkabir Özel Defteri’ne “ABD Büyükelçisi olarak halklarımız arasında daha güçlü anlayış ve saygı bağları kurmaya yönelik çabalarımızı yinelerken, Türk ulusuna ve onların yüce liderine saygılarımı sunmanın onurunu yaşıyorum” ifadelerini yazdı. Bass Anıtkabir’i ziyaret etti Dil Tarih’te yine kavga ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Üniversitesi Dil ve TarihCoğrafya Fakültesi’nde (DTCF) HDP’li ve Öğrenci Kolektifi ile Türkiye Gençlik Birliği (TGB) üyesi öğrenciler arasında taşlı sopalı çıkan kavgada 4 kişi yaralandı. Üniversitede eğitime bir gün ara verildi. DTCF’de birkaç gündür süren gerilim yerini kavgaya bıraktı. TGB ile Öğrenci Kolektifi ve HDP’li öğrenciler arasında yerleşkenin orta bahçesinde taşlı, sopalı, bıçaklı kavga çıktı. Üniversite yerleşkesine çok sayıda çevik kuvvet ekibi ve ambulans sevk edildi. Okul dışarısına çıkan TGB üyeleri bir süre slogan attı. TGB’lilerin dışarı çıkarılmasının ardından okul bahçesindeki öğrencilere, “Korkma korkma akşam evine geleceğiz” dediği duyuldu. Bal parti kuracağını açıkladı n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP’den istifa ederek bağımsız kalan Kütahya Milletvekili İdris Bal, dün CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile görüştükten sonra TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Bal, 1.52 yıldır sürdürdükleri çalışmalar soncunda parti kurma aşamasına geldiklerini belirtti. Partinin liderliğini kim yapacak sorusuna Bal, “Bu çalışmanın önderliğini, liderliğini ben yapıyorum. Biz geçmişteki liderlikten ağzı yanan insanlar olarak istişare diyoruz” diye yanıtladı. AKP’Lİ VEKİLLERİN BİLE BİLMEDİĞİ ÇÖZÜM SÜRECİNE ARINÇ’TAN İLGİNÇ YANIT Baransu duruşmaya zorla getirilecek n İstanbul Haber Servisi İçişleri Bakanı Efkan Ala’ya “Basın yayın yoluyla hakaret ve iftira ettiği” gerekçesiyle 6 yıl 8 aya kadar hapis cezası istemiyle hakkında dava açılan Taraf Gazetesi yazarı Mehmet Baransu’nun yargılanmasına Anadolu 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Mahkeme, Baransu’nun davetiyeye rağmen duruşmaya gelmediğini belirterek, bir dahaki celseye zorla getirilmesine karar verdi. Çözüm süreci şeffafmış MAHMUT LICALI ANKARA AKP’li milletvekillerinin bile tam bilgi sahibi olmadığı yaklaşık 2 yıldır yürütülen çözüm süreci kapsamında çalışmalarla ilgili iş dünyasından sivil toplum örgütlerine; ana muhalefetten askerlere kadar pek çok kesim süreçle ilgili kamuoyundan gizli yapıldığı eleştirilerini dile getirirken Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, süreçle ilgili çalışmaların “şeffaf bir şekilde” ve “kamuoyunun bilgisi dahilinde” yürütüldüğünü savundu. Hükümetin iki yıldır yürüttüğü çözüm süreci kapsamında bugüne kadar İmralı’da 20’nin üzerinde görüşme yapıldı. Devlet heyetinin rutin olarak yaptığı ve kamuoyuna duyurulmayan görüşmeler de devam ederken AKP hükümeti bugüne kadar süreci “kapalı kapılar ardında” yürütmeyi tercih etti. AKP hükümeti her fırsatta çözüm sürecine büyük önem verdiklerini ve süreci sürdürecekleri mesajı vermesine karşın AKP’li milletvekilleri bile çözüm süreci kapsamında yapılan çalışmaları atılacak adımları tam olarak bilmiyor. CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran’ın çözüm sürecinin kapalı kapılar ardında yürütülmesini TBMM gündemine taşımıştı. Genelkurmay Başkanı Necdet Özel’in 30 Ağustos resepsiyonunda süreç hakkında bilgi sahibi olmadıklarını açıklamasının ardından CHP’li Oran, Başbakan Ahmet Davutoğlu’na “Hükümetin yıllardır kapalı kapılar ardında ve TBMM’yi dahil etmeden, muhalefete bilgi vermeden yürüttüğü çözüm sürecini kaç kişi bilmektedir” sorusunu yöneltmişti. Oran’ın soru önergesine Arınç, ilginç bir yanıt verdi. Arınç, sürece yasal çerçeve veren “Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesine Dair Yasa” ile bu yasa kapsamında Bakanlar Kurulu kararı olarak yayımlanan yürütülecek çalışmalara ilişkin esaslar uyarınca çözüm süreci ile ilgili çalışmaların “şeffaf bir şekilde” ve “kamuoyunun bilgisi dahilinde” yürütüldüğünü kaydetti. Süreçin şeffaf ve kamuoyunun bilgisi dahilinde yürütüldüğünü savunan Arınç, 10 Eylül 2014’te gerçekleştirilen Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada “Yol haritası nedir, hangi tarihte açıklanacaktır, içinde ne vardır bunları sormayınız. Bunları kimse de söylemez” demişti. Erdoğan ve Gül’ü buluşturan nikâh n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu, AKP Genel Başkan Başdanışmanı Hüseyin Çelik’in oğlunun nikah şahitliğini yaptı. Nikaha 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de katıldı. ATO Congresium’daki düğünde Çelik’in oğlu Ali Ekrem Çelik ve gelin Esin Erdal çiftinin nikâh şahitliklerini Erdoğan, Davutoğlu, Gül ile Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez yaptı. Yandex yetkilisine 10 ay hapis cezası Patlayıcı 4 çocuğu yaraladı n İstanbul Haber Servisi Genelkurmay Başkanlığı’nın yaptığı suç duyurusu üzerine askeri yasak bölgelere ait panoramik görüntüleri izinsiz yayımladığı gerekçesiyle 5 yıla kadar hapisi istenen Yandex’in Yeni Pazarlarlardan Sorumlu Başkan Yardımcısı Bogdan Wisniewski’nin yargılandığı dava dün karara bağlandı. Mahkeme Wisniewski’yi 10 ay hapis ve 8 bin TL para cezasına çarptırdı. Mahkeme, cezayı erteledi. n MARDİN (AA) Kızıltepe’de el yapımı patlayıcıyı kurcalayan 2’si Suriye uyruklu 4 çocuk, patlama sonucu yaralandı. İpek Mahallesi 408. Sokak’ta yerde buldukları kutu içerisindeki el yapımı patlayıcıyı kurcalayan A.İ. (11) ve A.K. (9) ile Suriye uyruklu T.F. (8) ve M.C.H. (6) patlama sonucu yaralandı. Durumu ağır olan A.K, Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne sevk edildi. Kobani protestosuna ev hapsi n PARİS (AA) Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Türkiye’de Atatürk Aleyhinde İşlenen Suçlar Hakkındaki Kanun’u ihlalden verilen 13 yıllık hapis cezasını “orantısız” buldu. Bazı Atatürk heykellerine boya attığı gerekçesiyle 2005’te13 yıl hapis cezası alan Murat Vural’ın yaptığı başvuruyu inceleyen AİHM, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ifade özgürlüğüyle ilgili 10. maddesini ihlal ettiğine hükmetti. AİHM’den Atatürk’e ‘boya’ kararı n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başkentte IŞİD’in Kobani’ye saldırıları nedeniyle izinsiz gösterilere katıldıkları iddiasıyla gözaltına alınan 12 kişiden 8’i Emniyet’teki işlemlerin ardından serbest bırakıldı. 4 kişi ise adliyeye sevk edildi. Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosu’nda görevli cumhuriyet savcılarınca alınan ifadelerin ardından 2 kişi serbest bırakılırken, 2 kişi ise tutuklanma talebiyle nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Ankara 5. Sulh Ceza Hâkimliği, 2 kişinin “konutunu terk etmemek” adli kontrol tedbirlerinin uygulanmasına karar verdi.