Katalog

SAYFA CUMHURİYET 22 EKİM 2014 ÇARŞAMBA 12 DIŞ HABERLER [email protected] Erdoğan ve Davutoğlu’nun sözlerinin aksine Kobani’ye koridor açılması ‘boyun eğme’ diye yorumlandı Türkiye ‘U’ dönüşü yaptı Dış Haberler Servisi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun son çıkışlarına karşın, ABD yönetiminin Kobani’yi savunan Kürtlere silah sevkıyatı dünyada yankılandı. Özellikle Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun “peşmergeye koridor açtıklarını” duyurması, “Türkiye’nin ABD’ye boyun eğdiğine” yoruluyor. İngiliz medyasının önde gelen gazetelerinden Financial Times, Türkiye’nin açıkça “Amerikan baskısı altında afallatan bir ‘U’ dönüşü yaptığını” yazarken, Independent Erdoğan’ın ABD’den “Esad garantisi almamış olması durumunda kaybedenin Türkiye olacağını” belirtti. muhabiri Patrick Cockburn’ün yazısına yer verdi. Makalede Obama’nın IŞİD’i zayıflatıp yok etmekte kararlı olduğu, aksinin “küçük düşürücü olacağı” belirtildi. Yazıda, üst düzey bir ABD’li yetkiliye atfen, “Kürtlerin silahlarının bittiği ve ve askeri mühimmatın azaldığı” bilgisinin ulaşmasıyla “acil silah yardımı yapılması gerektiğine karar verildiği” de aktarıldı. Bunun ise ABD’nin Türkiye tarafından “terörist” görülen bir yapılanmaya silah yardımının politikalarında radikal bir değişime işaret ettiğine vurgu yapıldı. Ankara’nın Barzani yönetimi üzerinden koridor açmasının daha kolay olduğuna dikkat çekilirken, bu işten PKK’den ziyade Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin kazançlı çıkacağı da vurgulandı. Yazıda Türkiye hükümetinin IŞİD’in Kobani’ye saldırmasında “gizli işbirlikçiliği” olduğu iddia edilirken bu durumun Türkiye’deki Kürtleri çok öfkelendirdiği ve Suriyeli Kürtleri zayıflatma planının da başarısız olduğu da belirtildi. Kara Komedi... Birkaç yıl sonra “uluslararası ilişkiler kütüphanesinde” ilginç kitaplar göreceğiz. Şimdiden malzemeler tomar tomar birikiyor. Tema hep aynı olacak, “bir dış politika garabeti olarak AKP siyaseti”... Bu yazı yazılırken büyük olasılıkla beşaltı dilde, memleketimizi “komedi unsuru” olarak kullanan makaleler kaleme alınıyor. ABD’de, AB’de, Rusya’da, İran’da ve Arap coğrafyasında; üst düzey bürokratlar Türkiye’den söz ederken fıkralar anlatmaya başladılarsa da, maalesef hiç şaşırmayacağım. HHH Fazla geriye gitmeye ne hacet! Son bir haftaya bakmak kafi. Türkiye’nin Cumhurbaşkanı: “Kobani düşmek üzere”, “IŞİD ile PKK bizim için aynı”, “PYD terör örgütüdür, PKK ile eştir”, “PYD’ye silah göndermeye ‘evet’ diyemeyiz”. Türkiye’nin Başbakanı: “Türkiye orada yardım amaçlı da olsa bir koridor açmayacak. Biz bu işe bulaşmayacağız”. Bu ülkenin Dışişleri Bakanı: “Kobani’ye her türlü insani ve tıbbi yardım ulaştırılmıştır”, “Biz de peşmerge güçlerinin Kobani’ye geçişine destek için yardımcı oluyoruz”. Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter Yardımcısı: “PKK’nin Suriye’deki uzantısını silahlandırmak, PKK’ye silah vermeye eşdeğerdir”. HHH Şimdi “emperyallik”, “emperyal devlet mirasçılığı” iddiasındaki bir ülke düşünün ki, tepesindeki siyasi heyet bunları söyleyip dururken, Batılı, NATO üyesi veyahut Arap müttefikleri, hiçbirisini dikkate değer bulmayıp elinin tersiyle itiveriyor. Sonuncu yorumun sahibi geçen sene “değerli yalnızlık” mefhumunu ortaya atarak memleketin dış politikasının “alay konusu olma” sürecini danışmanken başlatmış olan İbrahim Kalın’ın Wall Street Journal’deki makalesinin mürekkebi bile kurumadan neler oluveriyor! HHH “Stratejik müttefik” ABD “atı alan Üsküdar’ı geçtiğinde” kendi yaptığı “terör listesini” filan dinlemez işte. Ankara’daki thinktank’lere sormaya ne hacet, Twitter’a baksalar, Amerikan Dışişleri Bakanı John Kerry’nin neler diyebileceğini öngörecek binlerce kişi bulurlardı. Adı üstünde “baş diplomat”, işinin piri. Dünyaya sunulan “sığınmacılara kucak açtık”, “etik ve insani dış politika” argümanlarını “IŞİD kuşatması altındaki Kobani” üzerinden “sıfırlarken”, topu “Türkiye’yi müteşekkiriz” diyerek göğsünde şöyle bir yuvarlar, golünü atar. Kobani’de IŞİD’e karşı savaşanları “cesur savaşçılar” diye niteler, sonra da “Silah vermeseydik etik olmazdı, aksi sorumsuzluk olurdu” der. Sözcüsü Marie Harf’e “Kobani’ye silah tedarikiyle ilgili ABD Türkiye’nin rızasını aldı mı?” diye sorulunca, “Mesele rızayla ilgili değil. Biz... bunu yapma niyetimizi onlara bildirdik” demek kalır. Bu kadar basit! HHH Bu tabloya olsa olsa “stratejik hiçlik” denilebilir. Misal ne acıklıdır ki, bu “hiçlik hali”; dünya âlemin “tampon bölge” diye bildiği, Ortadoğu’da yeni bir Amerikan işgali vuku bulmayacaksa eğer (ki katkılarımızla bunu arzulanır bir şey kılma başarısını da sergiledik) BM Güvenlik Konseyi’nde Rusya ve Çin’in onayı olmadan hayata geçirilemeyeceği aşikâr olan bir kavrama, siz kalkıp “güvenli bölge” dediğinizde, Pentagon sözcüsünün diline “Ben aradaki farkı bilmiyorum” diye düştüğünüzde “afişe oluverir”. HHH Mesele çok net aslında, Türkiye’yi yönetmeye çabalayan siyasi heyet, gözü “siyasal İslam”la kör olmuş, dünyayı okuyamıyor, olup biteni analiz edemiyor, kendi kurdukları hayallerle, kanlı, korkunç ve Türkiye’nin geleceği ve iç barışını da berbat edecek adımlar atıyor. Pandora’nın kutusunu açanlar kendileri, şimdi o kutudan kırılıp dökülerek ortalığa saçılanları toplamaya çabalarken “mızıldananlar” yine kendileri... Bu toprakları, bırakın Osmanlı’nın en zayıf günlerini, tarihinde böylesi utanç verici duruma düşüren çıkmadı. Kendi coğrafyasını pek iyi bildiğini zannedip hiçbir şey anlamayanların takıntıları nelere kadir! Bütün bir bölgenin “Balkanlaştırılmasına” hizmet ettiklerini dahi fark edemeyenlerin kibirleri ne muazzam... O kibirleri ki, olsa olsa sanal âlemde olup bitenleri anlayıp anlatmaya çabalayanların üzerine bol küfürlü sahte canavarlar salan iklimi yaratır, o kadar. HHH Tek bildikleri savunma mekanizması ise “stratejik hiçliği” iç kamuoyuna “emperyal oyunlar” diye pazarlamaktan ibaret. Batılıların “emperyal oyunları” olsa da onlara ne hacet! Emperyal oyunu oynamayı zaten beceremeyenler, bu coğrafyanın ruhundan zerre kadar anlamayanlar, “Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olmak” deyişinden de bihaberler. Sonra gelsin “Kurtlar Vadiler”i, “Reaksiyonlar”.. Gelsin “Türk’ün Türk’e propagandası”... Çok bildik, çok klişe. Yer mi, daha yer. Nereye kadar yer? Her dediklerinin tersini yapmaya devam ederken, IŞİD rezaleti bu ülkede de kan dökmeye başlayana, Kobanililer yaşadıkları topraklardan IŞİD çetelerini kovana, Suriye’de yeni siyasi süreç başlatılıp üçüncü Cenevre toplanana, sıcak paralarıyla şişirilen böğürlerine Körfez’in kılıcı iyiden iyiye saplanana, ileride uluslararası örgütler “savaş suçluları” ilan edene kadar... Sonrası kara komedi... Financial Times Suruç’ta soğuk havada bekleyen Kobanili “Erdoğan’ın koridor çocuklar yürek burkuyor. New York Times çarkı: Afallatan bir ise Türkiye’nin Kobani politikasını eleştiren ‘U’ dönüşü” başlık bir karikatür yayımladı. (Fotoğraf: AFP) sad garantisi yoksa... lı haberinde “Türkiye ABD’nin baskısına boyun eğdi, Kürt Çavuşoğlu’nun “Peşmergelerin Kobani’ye Erdoğan, Kerry ile Davutoğlu arasındaki AKP’nin kullandığı diplomatik lisana savaşçıların Suriye’deki Kürt kenti geçmesi için yardım ediyoruz” açıklama telefon görüşmesinden hemen sonra gel rağmen ABD’nin “sabrını taşırdığını” Kobani’nin yardımına koşabilmeleri sına dikkat çekildi. Türkiye’nin tutumun diği vurgulandı. yazan Cockburn, “Erdoğan Esad’ın deviçin topraklarını açtı” vurgusu yapıldı. daki 180 derecelik değişikliğin Obama ile The Independent ise Ortadoğu uzmanı rilmesi konusunda ABD’den bir güvenGazete, ABD uçaklarının Kobani’ye hace almadıysa, Suriye krizinin son vadan silah ve mühimmat sevkıyatını akaşamasının kaybedeni tarırken, iki gün önce PKK ile demektir” yoruDış HaberPYD’yi “terörist” diye nimunu yaptı. Dış Haberler Serler Servisi IŞİD’in telemiş Erdoğan’ın “Bir tevisi IŞİD’in Bağdat’ın Kobani’ye intihar saldırıları rör örgütüne kalkıp da bize kuzeydoğusunda İran sıeşliğinde tüm cephelerden yeni saldost olan NATO’da beraber nırına 50 km. uzakta buludırı dalgası başlattığı haberleri geliyor. olduğumuz Amerika’nın nan Şii Türkmenlerin Karatepe kasabasını kuşatmaya çalışTürkiye’nin geçit vermesinin ardından Irak böyle bir desteği, açıktan tığı kaydedildi. En az 10 kişinin öldüğü, 9 bin kişinin yürüyerek kaçtığı be Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nden gidecek yardım merak açığa söyleyerek bizden lirtildi. Gençlerin silahlanarak kentteki peşmergelere katıldığı haberleri geliedilirken kanton yetkililerinden İdris Nassan, “Savaşçıya ‘Evet’ ifadesini, yaklaşımıyor. Bir Karatepe sakini, “2. Amerli vakasından korktuk” diyerek, ağustos ihtiyacımız yok. Bize silah verirlerse IŞİD’i yeneriz” denı beklemesi çok çok yansonuna dek iki ay kuşatma yaşayan Türkmen kasabasına atıf yaptı. Karatepe’de di. Iraklı Kürt yetkililer ise gönderilecek savaşçıların Suriyelış olur, böyle bir şeye de IŞİD’in 12 Ekim’deki bombalı saldırısında 45 kişi ölmüştü. Bir askeri yetkili, li Kürtlerden oluşacağını ve her türlü eğitimin sağlanacağını biz ‘Evet’ diyemeyiz” söz“Koalisyondan hava desteği istedik” dedi. Kürt kaynakları, Amerli’nin kurtarılbelirtti. Öte yandan İngiltere, Irak’ın ardından Suriye’de inlerini anımsattı. ABD’den masını sağlayan İran birliklerinin sınırın Irak tarafındaki Hanakin’de konuşlandısansız hava araçlarının IŞİD’e karşı istihbarat toplamakla gösilah sevkıyatının doğruğını aktardı. Dün günübirlik Tahran’ı ziyaret ederek Cumhurbaşkanı Hasan Rulanması ve devam edeceğirevlendirildiğini açıkladı. Savunma Bakanı Michael Fallon, hani ile görüşen Irak Başbakanı Haydar El Abadi ise Irak topraklarına “hernin belirtilmesinin ardından Reaper’larla Rivet istihbarat uçaklarının Suriye semalarınhangi bir yabancı gücü kabul etmeyeceklerini” söyledi. da Dışişleri Bakanı Mevlüt da uçacağını ama silah kullanmayacağını söyledi. ‘Evet demeyiz’ E Şii Türkmenlere kuşatma IŞİD Kobani’ye yükleniyor n Dış Haberler Servisi Avustralyalı 17 yaşındaki Abdullah Elmir IŞİD’in “yeni yüzü” oldu. Sydney’nin batısında yaşarken ailesine “balığa çıktığını” söyleyerek haziranda Türkiye üzerinden Suriye’ye geçerek IŞİD’e katılan “Avustralyalı Ebu Halid” lakaplı Elmir, propaganda videosunda boy gösterdi. IŞİD karşıtı koalisyona “Asla teslim olmayacağız” diye İngilizce seslenen Elmir, “Topraklarınızı ele geçirene kadar silah bırakmayacağız.Buckingham Sarayı’nın, Beyaz Saray’ın tepesine kara bayrağımızı koymadan durmayacağız. Sizinle savaşıp yeneceğiz” dedi. Elmir’in ailesi oğullarının “beyninin yıkandığını” söylerken bu kadar uzak mesafe için uçak biletini nasıl aldığına yanıt arıyor. IŞİD’in 17’lik Avustralyalısı Canlı canlı müzakere sonuçsuz H ong Kong’da “demokrasi yanlılarının” üç haftayı aşan eylemlerinin ardından dün ilk kez yetkililer öğrenci liderleriyle buluştu. Ama meydanlara kurulan dev ekranlar ve televizyonlardan canlı yayımlanan görüşme umulan sonucu vermedi. Çin’e bağlı özel idari bölgede 2017 seçimi için yönetici adayının merkezden belirlenmesine son verilmesi talepleri yanıtsız kaldı. Öncesinde eylemcilerin istifasını istediği Başyönetici Leung Chunying WSJ ve NY Times’a “serbest seçimler düzenlenmesinin imkânsız olduğunu” söyledi. Adayları halk belirlese siyaseti şehrin yoksullarının belirleyeceği yönündeki sözleriyle dikkatleri çekti. (REUTERS) n Dış Haberler Servisi Irak Bölgesel Kürt yönetimi tarafından gönderilen ve ABD uçakları tarafından Kobani’deki YPG mevzilerine dün sabaha karşı bırakılan silah yardımının bir kısmının yanlışlıkla IŞİD militanlarının bulunduğu bölgeye düştüğü iddia edildi. IŞİD militanları tarafından çekilen ve video paylaşım sitelerinde yayınlanan bir görüntüde, paraşüt ile bölgeye bırakılan koliler görülüyor. “Bu yardımı uçaklarla kafir PKK’yi gönderdiler ama çok şükür elimize geçti” diyen IŞİD militanı daha sonra etrafa saçılan kutuları açarak içindeki el bombaları ile roket başlıklarını gösteriyor. YPG yerine IŞİD’in eline geçti! IŞİD, Hamalı kadını babasına taşlattı Dış Haberler Servisi Suriye’nin Hama kenti kırsalında IŞİD kontrolündeki bölgede yaşanan bir vahşetin görüntüleri yayımlandı. IŞİD’ın YouTube’a yüklediği videoda, yaşlı bir Suriyeli, zina ile itham edilen kızını recm ile (taşlanarak) öldürülmesine eşlik ederken görünüyor. Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, recmin ağustos yahut eylül ayında yaşandığını kaydetti. Videoda sakallı silahlı bir militan babanın arkasında duruyor ve siyah çarşaflı kadına “kusurunu”, “Cezan işlediğin suçların sonucu. Allah’ın verdiği cezayı kabul etmek zorundasın” derken görünüyor. Genç kadın babasına dönüp yalvarsa da sonuç alamazken veda konuşmasında, “Her kadına söylüyorum, onurunuzu koruyun. Ve her babaya sesleniyorum, kızınıza göz kulak olun” diyor. Ardından babası kızını kendi elleriyle bağlayıp yere yatmaya zorluyor. Baba da daha sonra recme katılıyor. n Dış Haberler Servisi 2011’de bağımsız olan Güney Sudan’da 10 bin kişinin öldüğü, 1 milyon kişinin yerinden yurdundan olduğu iç savaşta cinsel şiddetin 2 yaşındaki çocuklara uzandığı belirtiliyor. BM’nin çatışma bölgelerinde cinsel şiddeti araştıran özel temsilcisi Zainab Hawa Bangura, ülkenin kuzeyindeki Bentiu bölgesindeki incelemelerini “30 yıllık kariyerimde böyle bir şeye tanık olmadım” sözleriyle aktardı. BM yetkilisi, tecavüz kurbanlarının kadın, erkek, çocuk olduğunu, yüzde 74’ünün 18 yaş altında bulunduğunu kaydetti. Cinsel şiddetin kurbanları arasında Güney Sudan’da bir hastanede tedavi gören iki yaşındaki bir çocuğun da olduğunu sözlerine ekledi. Güney Sudan’da cinsel şiddet Dış Haberler Servisi Malezya’da İslami otoriteler insanın en büyük dostu köpeklere yönelik ülkedeki “nefret”i yenmeyi amaçlayan “köpek sevme” etkinliğine dair soruşturma başlattı. “Bir köpeğe dokunmak istiyorum” başlıklı etkinlik Kuala Lumpur’un dış mahallelerindeki bir parkta çocukluktan itibaren köpeklere dokunmanın “haram olduğu” belletilen insanların algılarını kırmaya yönelikti. Etkinlik sosyal medyada geniş çaplı ilgi toplarken köpeklere ve hayvanlara yönelik olumlu mesajların da yolunu açtı. Önde gelen din adamlarından Nuh Gadut ise olayı “din âlimlerine saldırı” diye niteledi, “İslama karşıt bir kültür yaratmaya kalkmayın” tehdidi savurdu. Kendisi de bir Müslüman olan organizatör Syed Azmi Alhabshi, niyetinin insanların köpeklerle ilgili korkularını yenmek ve hayvanlarla şevkat ilişkisi geliştirilmesine yardımcı olmak olduğunu söyledi. Malezyalı ulemanın ‘köpek nefreti’ Rousseff’in kozu Lula Ban’dan İsrail’e tepki n BİRLEŞMİŞ MİLLETLER (AA) BM Genel Sekreteri Ban Kimun, BM Güvenlik Konseyi’nde düzenlenen toplantıda, İsrail Ordusu’nun BM yerleşkelerine yapılan saldırıları ve bu saldırılarda birçok sivilin hayatını kaybetmesi olaylarına ilişkin “yapacağı derinlemesine soruşturmaların sonuçlarını sabırsızlıkla beklediğini” kaydetti. Ban, “Çok sayıda sivilin ölmesi ile bu yerleşkelerde silah bulunması olaylarını soruşturmak için bağımsız bir soruşturma komisyonu kurmayı planlıyorum” dedi. Ban Kimun, Gazze’den İsrail’e yönelik roket atışlarının da kabul edilemeyeceğini belirterek, “Bu roketler sadece daha fazla acı getirmiş. İsrail’in roketler nedeniyle duyduğu güvenlik kaygılarını anlıyorum ancak Gazze’deki yıkım ve tahribatın büyüklüğü, orantılılık konusunda derin sorular bırakmış ve hesap verilmesi gerekliliğini ortaya çıkarmıştır” diye konuştu. B rezilya’da 26 Ekim’deki başkanlık seçiminin ikinci ve son turu için geri sayım sürerken adaylar kampanyalarına hız verdi. Koltuğunu korumak isteyen İşçi Partili Başkan Dilma Rousseff, sürpriz bir atakla ikinci turda karşısına çıkan iş dünyasının desteklediği rakibi Aecio Neves’e karşı selefi Lula rüzgârını arkasına aldı. Hâlâ popüler olan eski başkan Lula da Silva, yıllarca birlikte çalştığı Rousseff’e destek verdi. Anketlere göre yarış başa baş görünüyor. Kararsızların oranı ise yüzde 6 civarında. (Fotoğraf: REUTERS)