29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 EKİM 2014 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 Kalpsiz Dünyanın Sıcaklığı Ankara Üniversitesi’ndeki olaylara kampusun içine kadar girerek müdahale eden polislerin rabia ve İBDAC işaretleri yaptı. Ankara Üniversitesi’nde akademisyenler ve öğrenciler yaka paça gözaltına alındı. Şiddetli tartışmaların çatışmaya ve savaşlara dönüştüğü günlerdeyiz. Karşımıza çıkanlar “din” adına hareket ediyorlar. Tarihin eski çağlarından çıkmış gibi vahşi, kıyıcı ve tarif edilmezdirler. Ellerinde keskin bıçaklar, teknolojinin son ürünü silahlar var. Ama ilkellikleri herhangi bir kanıta gerek duyulmaksızın ortadadır. Peki, nereden çıktı bu ilkellik, tarih dışılık ya da tarih karşıtlığı. HHH Musevilik, Hıristiyanlık ve İslam dahil bütün dinler bilimin gelişmesini kendi dogmaları için bir tehdit olarak gördüler ve belirli sınırlar içine hapsetmekte ikircikli davranmadılar. Musa’nın dini de, İsa’nın dini de “bilginin” yalnızca kitabın lafzıyla sınırlı kalmasını yeğledi. Bilim, din adamlarına rağmen gelişmeye kapı açtıkça engizisyon ve onun her tür yöntemi bilim adamlarının, bilimcilerin vahşice önüne çıktı; bilime boyun eğdirebilmek için ceza üstüne ceza yağdırdılar. HHH Bilimin özellikle ortaçağda dolambaçlı yolları tercih etmesi zaman zaman gerilemesi, dinle uzlaşma ya da onunla keskin kapışma yollarını denemesi bir anlamda sanatın arabuluculuğu ile gerçekleşti. Resim sanatı; doğayı, insanı ve insan hallerini resmeder, kiliseler birer mimari şaheserler olarak inşa edilirken sanat bilimle iç içe geçti. Kilise müziği dünyanın ve evrenin müziğine dönüştü. Ticaretin gelişmesi ise kuşkusuz önünde sonunda dinin dogmalarıyla çatışacaktı ve çatıştı. HHH Ama tüccar sınıfına, ruhbanlara ve devleti kiliseyle birlikte yöneten hükümdarlara da en fazla gereken yönetilmesi zor kitlelerin halk tabakalarının Tanrı adına onun değişmez dogmalarıyla yola, hizaya sokulmasıdır. Egemenler, her devirde devleti ellerinde tutmayı ve sömürü çarkını sürdürmeyi başaranlar, bu çok yararlı aracı kendileri için değilse de geniş kitleler için pek yararlı buldular. Bu nedenle kendilerine laik adacıklar oluşturmayı ama halk için laikliği gereksiz saymayı hiç unutmadılar. O nedenle Marx dini tanımlarken, onu geniş halk yığınlarının iç çekişine, kalpsiz bir dünyanın sıcaklığına, zulme karşı sığınağa ve ama aynı zamanda uyuşturucuya, afyona benzetir. HHH Şimdi kendilerini dindarlar olarak tanıtan siyasetçilerin İslamın bilim dostu bir din olarak övgüsüne giriştiklerini görünce insan şaşırmadan edemiyor. Doğru, gerçekten de İslam dünyası da bir zamanlar bilimin ışığını taşıdı. İslam âlimlerinin bilime katkılarını ve “Aydınlıktan Karanlığa” geçişi aynı başlık altında değerli arkadaşım Deniz Kavukçuoğlu yazdı. Pek çok İslam âliminin matematikte, tıpta, astronomide, toplum bilimlerinde çağlarına göre ileri adımlar attıklarını biliyoruz. İbni Rüşt’ü, İbni Sina’yı, İbni Haldun’u, Ömer Hayyam’ı, Kavukçuoğlu’nun aktardığı şimdi unutulmuş başka değerleri de sayabiliriz. HHH Sayabiliriz ama Kavukçuoğlu’nun vurguladığı gibi yapmalıyız bunu. Hepsi de çağlarının bağnazlarına, onların korkutmalarına, tehditlerine rağmen yazıp, çizdiler. Hurafe ile kavgaları bilimde gelişmenin yolunu açtı. Sonra yollar ayrıldı. İmam Gazali, ne diyelim, ekolü egemen oldu. Sonun başlangıcıdır. Ve sonra karanlığın İslam âleminin üzerine çöktüğünü gördük. Hurafe galip geldi. İslam ülkeleri uluslararasındaki bilim yarışını terk ettiler. Başlıca zenginlikleri olan petrolü, krallarını, şeyhlerini, şıhlarını ve onların düzenlerini emperyal ortaklarıyla birlikte korumaya yarayan hurafenin egemenliği ve dinin reformlara kapatılmış yapısı oldu. HHH Laikliğe düşmanlıklarının temelinde yatan gerçek budur. Karşımızdaki düşman “din” adına konuşuyor; öyleyse dindarlar bu durumu gözden geçirmek, laikliğin anlamını yeniden keşfetmek durumunda değiller mi? Hep iç mi çekecekler, hep uyumayı, uyutulmayı mı tercih edecekler. İbni Haldun’un, İbni Sina’nın, yalnız büyük bir şair değil aynı zamanda büyük bir matematikçi olan Hayyam’ın yolundan gitmek o kadar zor mu? Polis Rabia işaretiyle geldi ESENYURT’TAKİ OLAYLAR ODTÜ, Ankara ve İstanbul üniversitelerinde Kobani eylemleri Mert’ten kötü haber İstanbul Haber Servisi Esenyurt’ta 8 Ekim gecesi IŞİD protestoları sırasında pompalı tüfekle ateş açılması sonucu Mert Değirmenci ağır yaralanarak yoğun bakımda tedavi altına alınan Mert Değirmenci’nin (18) beyin ölümü gerçekleşti. Aynı yerde önceki gece üzerindeki kıyafetler çıkartılıp bıçaklanarak yaralanan Kabil Okyayatan’ın durumunun ise iyiye gittiği öğrenildi. Kobani’ye destek eylemine katılanlara pompalı tüfekle ateş açılmıştı. Bu sırada ateşlenen tüfeklerden çıkan saçmalar fabrika işçisi Değirmenci’nin başına isabet etti. Ağır şekilde yaralanan Değirmenci önce Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Burada yapılan ilk müdahalenin ardından ağır yaralı genç, İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi’ne sevk edilerek yoğun bakıma alındı. Değirmenci’nin amcasının oğlu Can Değirmenci olayı şöyle anlattı: “Saat 20.00 sıralarında arkadaşlarıyla yolda yürürken Esencan Hastanesi yakınında kurşun geliyor çenesine. Çocuk yere yığılıyor. Hastaneye götürüyorlar. Ona orada müdahale etmiyorlar. Vatandaşlar bir araba durdurup Kanuni Sultan Süleyman Hastanesi’ne götürüyorlar. Hastaneye götürdüklerinde kalbi duruyor, çok kan kaybediyor. Olaylar nedeniyle yollar kapalı ambulans gelemiyor. Kaldırıldığı hastaneden buraya sevk edildi. Oradaki vatandaşlar da polis ateş etti diyor. Polis halka ateş eder mi? Onu ancak devlet büyükleri araştırıp bulacak. Olaya karışmayan bir adama neden kurşun geliyor.” Esenyurt’ta önceki gece üzerindeki kıyafetler çıkartılıp bıçaklanarak yaralanan Kabil Okyayatan da aynı hastanede tedavi altında. 35 yaşında ve 5 çocuk babası Okyayatan’ın kardeşi Nurettin Okyayatan, kardeşinin işten eve dönerken çatışmanın ortasında kaldığını belirterek polis tarafından bir gruba teslim edildiğini öne sürdü. Okyayatan, “5060 kişi abimi 16 yerinden bıçakladı. Ölü numarası yaparak kurtulmuş. Ağabeyim ‘Polis beni aldı, alın size diyerek ülkücülerin eline bıraktı beni’ dedi” iddiasında bulundu. Okyayatan, “Bir insanı çırılçıplak soyup dövmeye kimin hakkı var. Yaklaşık 1015 yerinden bıçaklanmış. Bu ülkeye ne oluyor? Bu insanlara ne oluyor? Biri çıksın desin ki neden birbirinizi öldürüyorsunuz” diye sordu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yurt genelinde yaşanan Kobani protestoları kapsamında Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) kampusundan AKP Genel Merkezi’ne yürümek isteyen öğrencilere polis müdahale etti. Polis ile göstericiler arasında saatlerce çatışma yaşandı. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde yapılan benzer eyleme de polis sert müdahale etti. Yaklaşık 200 kişilik öğrenci grubu, IŞİD’in Kobani’ye yönelik saldırılarını protesto etmek için AKP Genel Merkezi’ne yürümek istedi. Okulun Eskişehir Yolu üzerindeki A1 kapısına gelen grubun önü çevik kuvvet ekipleri ve TOMA’lar tarafından kesildi. Polis ekipleri anons sonrası dağılmayan gruba tazyikli su ile müdahale etti. Eylemciler tazyikli suyla müdahaleye molotofkokteyli, taş ve havai fişeklerle karşılık verdi. Kampusu girişinde süren olaylarla polis yetkilileri grubun dağılması yönünde zaman zaman uyarı anonsu yaptı. Polis yetkilisi, “ODTÜ A1 kapısında kanunsuz eylem yapan gruba sesleniyorum. Lütfen bulunduğunuz okulun adına yaraşır öğrenci olmaya davet ediyorum sizi. Kanunsuz eyleminize son verin. Vatandaşlarımıza zarar vermeyin. Attığınız taşlar ve molotoflardan dolayı vatandaşlarımız ve basın mensuplarımız zarar görüyor. Bu güzide üniversitemizin adına yaraşır bir şekilde hareket edelim. Sizi daha uygun davranmaya davet ediyorum. Lütfen bu eyleminize son verin” şeklinde uyarı yaptı. Öğrencilerin dağılmaması üzerine polis bu kez gaz bombası kullandı. Atılan gazlar nedeniyle göz gözü görmedi. Polis, üniversitedeki ağaçların arasından taş atan öğrencilere ise plastik mermi ile mü dahale etti. Çatışmalar 2 saati aşkın sürdü. Öte yandan başkentte bir diğer eylem Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde yaşandı. SBF’de toplanıp yürümek isteyen öğrencilere polis tazyikli su ve gaz bombasıyla müdahale etti. Fakülte bahçesine giren polis, içeride çok sayıda gözaltı yaptı. Polisin okulun içine girereken kamuoyunda “Rabia” ve “tekbir” işareti olarak bilinen el işareti yapması dikkati çekti. Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne polisin yaptığı baskın sonucu gözaltına alınan aralarında 5 akademisyenin de bulunduğu yaklaşık 20 kişinin serbest bırakıldı. Üniversite rektörlüğü, polisin fakülteye girmesi konusunda izin verilmediğini açıklandı. Çıkan olaylar nedeniyle fakültede eğitime bugün ara verildi. Eğitime ara verildi İÜ’de IŞİD çeteleri saldırdı İstanbul Haber Servisi İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi’nde ise IŞİD yanlısı öğrenciler, solcu öğrencilere saldırdı. 2 öğrencinin yaralandığı olayda polis fakülte binasına girerek gaz bombası attı. 28 öğrenci gözaltına alındı. Beyazıt’taki İÜ Fen Fakültesi’nde dün saat 09.00 sıralarında Kobani’ye destek eylemi yapan sol görüşlü öğrenciler, yüzleri maskeli, elleri sopalı IŞİD yanlıları ile karşı karşıya geldi. IŞİD yanlıları, sol görüşlü öğrenciler arasında yaşanan gerginlik sırasında polis fakülte binasına girdi. Gaz bombası ile öğrencilere müdahale eden polis, dersliklere kadar girerek öğrencileri gözaltına aldı. Gözaltına alınan 28 öğrenci, Beyazıt Polis Merkezi Amirliği’ne götürüldü. Polisin müdahalesi sırasında 2 öğrenci yaralandı. Yaralı öğrenciler ambulansla Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edildi. Hastanede yapılan müdahalenin ardından öğrencilerin sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenildi. İÜ öğrencileri, Fen Fakültesi önünde basın açıklaması yaparak saldırıyı protesto etti. Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri de dün akşam Boğaziçi Üniversitesi Kuzey Kampusu’nda toplanarak Levent’te bulunan AKP Beşiktaş İlçe Başkanlığı’na yürümek istedi. Etiler Çarşı’ya kadar ilerleyen öğrencilerin önünü polis kesti. Polislerlerin AKP İlçe Başkanlığı’na yürüyüşe müsaade etmeyeceklerini belirtmeleri üzerine öğrenciler, Ak Merkez’e kadar ilerleyip orada basın açıklaması yapmak istedi. Öğrencilerin basın açıklaması yapmasına da izin vermeyen çevik kuvvet, öğrencileri coplarla darp ederek, 8 kişiyi gözaltına aldı. 5 kişi tarafından yere yatırılarak göz altına alınmaya çalışan bir öğrenci ise “İnsalık mı bu?” diye isyan etti. İÜ’de 28 öğrenci gözaltına alındı. İzmir’de STK’ler polis şiddetini valiye şikâyet etti Kaçaroğlu’nun beyin ölümü gerçekleşti İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosi güçlerini oluşturan DİSK, KESK, su) İzmir’de IŞİD’in Kobane’ye TMMOB, İzmir Barosu ve insan saldırısını protesto gösterisinde hakları örgütlerinin temsilcileri, pogözaltına alınan 27 kişiden, aralalisin sert tutumuna ilişkin dün Vali rında HDP İzmir İl Başkanı Cavit Mustafa Toprak’la görüştü. Uğur’un da olduğu 16’sı dün adliGörüşme sonrası açıklama yayeye getirildi. 11 kişi ise yaşları küpan TİHV Temsilcisi Coşkun Üsçük olduğu için emniyet çocuk şuterci, İzmir’de gerçekleşen eylembesine teslim edildi. Olaylarda balerde polisin sert müdahalesi neşından yaralanarak Ege Üniversideniyle çok sayıda yurttaşın yatesi Hastanesi’ne kaldırılan Ekrem ralandığını belirterek “Son olaKaçaroğlu’nun (38) rak HDP İl Başkanı ise beyin ölümünün Uğur’un, 1990’lı yıllagerçekleştiği bildirildi. rın Türkiyesi’ni anımİzmir’de birçok noksatacak şekilde kaçırıtada protesto gösterilır gibi gözaltına alınleri yapılırken Bornova masını, terörize edilDoğanlar’daki eyleme mesini valiye ilettik. polis sert şekilde müVali bey de çok genel dahale etmişti. Olayifadelerle, bu konularda Ekrem Kaçada gerekli hassasiyeti roğlu başından yaragöstereceğini, gereklanmış, Kaçaroğlu’nu li mercilere gerekli talikaldırıldığı hastanematları vereceğini söyEkrem Kaçaroğlu de ziyaret eden HDP ledi” dedi. İl Başkanı Cavit Uğur da evine dönerken gözaltına alınvukatlardan suç mıştı. Uğur’un, olaylar sırasındaki duyurusu Twitter paylaşımları nedeniyle göÖte yandan Çağdaş Hukukçular zaltına alındığı ileri sürülmüştü. Derneği’yle Özgür Hukukçular DerGözaltına alınan 27 kişiden yaşneği İzmir şubelerine üye avukatlar, ları küçük olan 11’i dün emniyet IŞİD’in Kobani’ye saldırılarını proçocuk şube müdürlüğüne göndetesto eylemlerinde yaşanan şiddete rildi. 16 kişi ise adliyeye getirildi. ilişkin suç duyurusunda bulundu. Bu arada İzmir Emek ve Demokra Öcalan’ın Suriye’den çıkarılışının yıldönümü İstanbul Haber Servisi HDP, Abdullah Öcalan’ın Suriye’den çıkarılışının 16. yıldönümünü ve IŞİD saldırılarını Aksaray Meydanı’nda yaptığı gösteri ile protesto etti. Aksaray Metro İstasyonu yanındaki ağaçlar arasına bırakılan şüpheli bir çanta ise polisler tarafından fünye ile patlatıldı. Saraçhane Parkı’ndan Aksaray Meydanı’na yürümek isteyen HDP’lilere polisin izin vermemesi üzerine grup Aksaray’da Metro İstasyonu önünde toplandı. Eyleme, HDP milletvekilleri Sebahat Tuncel ve Halil Aksoy’un yanı sıra çeşitli siyasi parti ve kitle örgütlerinin de destek verdi.Aradan geçen 15 yılda çok önemli bir sürecin devreye girdiğini anlatan Tuncel, “AKP hükümeti barış sürecine sarıldı. Peki, AKP hükümetine soruyoruz: 2002’den bu yana barış için, silahların susması için ne yaptınız? Sadece savaşı derinleştirip, KCK tutuklamaları adı altında 10 bin arkadaşımızı tutukladınız. AKP gerçekten barış istiyorsa müzakereleri derinleştirerek Öcalan ile görüşmelidir” dedi. Şırnak’ta da HDP il eş başkanı Berivan Kayaş ve belediye meclis üyelerinin de olduğu 500 kişilik grup, HDP il binası önünden Cumhuriyet Meydanı’na yürüdü. Hakkâri’de Demokratik Kent Koordinasyonu, HDP ve DBP il örgütlerinin çağrısıyla DBP il binası önünde on binlerce yurttaş bir araya geldi. PKK, Öcalan ve Kobani lehine slogan atan grup Depin mevkiinde bir süre oturma eylemi yaptı. A BURSA (Cumhuriyet) Merkez Osmangazi ilçesinde bulunan 500 öğrenci kapasiteli yurdun bulunduğu BTSO Mesleki Eğitim Kampusu’nda saat 14.30 sıralarında kaynağı henüz belirlenemeyen ağır koku nedeniyle öğrenciler rahatsızlanmaya başladı. Öksürük ve mide bulantısı şikayetleri bulunan öğrenciler için 112 Acil Servis ekipleri çağrıldı. 10 ambulansın geldiği eğitim kampusunda öğrencilerin büyük bölümüne okul bahçelerinde müdahale edilirken, 27 öğrenci ambulanslarla hastanelere kaldırıldı. AFAD ise kokunun kaynağının bulunması için kimyasal ölçüm cihazlarıyla inceleme yaptı. Ancak, herhangi bir gaz veya kimsayal kaçağa rastlanmadı. Öğrenci ve okula gelen ailelerinin korku ve paniği nedeniyle dersler iptal edildi. Kampusta ‘gizemli koku’ paniği
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle