Katalog

10 EKİM 2014 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Bir “provokasyon” olduğu gerçeğini yazmış dün şöyle demiştim: “Diyarbakır ve Güneydoğu’da yaşananlar bir PKK HüdaPar çatışmasıdır...” Diyarbakır’da çoğu silahla öldürülen 10 kişi vardır ve bunların 4’ü HüdaPar üyesi, geriye kalanlar ise PKK sempatizanıdır. Merkez Bağlar, Sur ve Kayapınar ilçelerinde sokaklara barikatlar kuruldu. Sokaklar kan gölüne dönüştü... Peki, sorumlusu kim bunların? O kadar çok ki hangisini sayayım... Kurt puslu havayı sever, aynen öyle oldu... Hem dinci hem milliyetçi kesimler, HDP’nin yaptığı “kitlesel eylem çağrısı”, derin güçler, 90’lı yılların katilleri, domuzbağcılar, kışkırtıcı ajanlar... Okul yakmak, Atatürk büstlerini kırıp ateşe vermek, kimin işine yarar, kim kazanır... Kazananı olmayan bir sokak savaşı... Gazetelerin birinci sayfalarına baktığımda, televizyonlarda kanlı olayları, market talanını gördüğümde aklıma gelen şuydu: “90’lı yılları özlemiş bir kitle!” Rojova tehdit, Kobani tehdit... IŞİD’e sevgi! Derin güçler, devlet içinde örgütlü çeteler, kan emiciler, yabancı devletlerin istihbarat ajanları... Haydi kolay gelsin, IŞİD üçüncü bayrağını Kobani’de dalgalandırıyor... Zaten onlarla komşu olduk, üç sınır kapısı IŞİD’in elindeydi... HHH Kürt yurttaşlarımız salt Mardin’de, Diyarbakır’da, Batman’da değil Türkiye’nin dört bir yanında yaşıyor... PKK HüdaPar çatışmasının, TürkKürt çatışmasına dönüşmesinden korkuyorum. Bu nedenle kaygılarım artıyor! Bir başka kaygım Kürt yurttaşlarının tümünü PKK’li sanmak... Yüzleri maskeli Kürt gençlerinin, ellerinde silah, sopayla, benzin bidonlarıyla eylem yapmaları, otobüsleri yakmaları... Kobani’de katliam var, orada IŞİD var! İnsanlar ölümle burun buruna yaşıyor... Acıları var! Hüzünleri var! Kapılara dayanmış ölüm ve vahşet! Kürt gençleri sizlere sesleniyorum, okul yakarak, Atatürk heykellerini ateşe vererek, marketleri yağmalayarak bir yere gelemezsiniz... Uyanık olun! Aranızda kışkırtıcılar var! Tuzağa düşmeyin! CHP lideri Kılıçdaroğlu, IŞİD’e karşı yeni tezkere önerisinde bulundu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ölümlere yol açan protestoların ardından Kobani konusunda sürpriz bir atak yaptı. Kılıçdaroğlu hükümete çağrıda bulunarak, mevcut tezkerenin geri çekilmesini, Kobani’nin IŞİD’den kurtarılması amacıyla bölgeye asker gönderilmesini içeren yeni bir tezkerenin Meclis’ten geçirilmesini önerdi. Kılıçdaroğlu, PYD’nin silah yardımı için “koridor” açılması talebi için de “AKP hükümetinin IŞİD’e çok açık ve net destek verdiğini biliyoruz. Türkiye yeri geldiğinde gücünü göstermelidir” dedi. CHP MYK; Şanlıurfa, Diyarbakır, Van, Gaziantep, Muş, Siirt, Hakkâri ve Erzurum il başkanlarının katılımı ile toplandı. Kılıçdaroğlu’nun bölgedeki gerginliğin durması için görüşlerini de aldığı il başkanları, polisin eylemcilere karşı çok sert müdahalesinden yakınırken, HüdaPar ve Hizbullahçıların göstericilere karşı “kullanıldığı” bilgisini aktardılar. Kılıçdaroğlu’nun gündeme getirdiği “yeni tezkere” önerisi MYK’de tüm üyelerin desteğini aldı. Kılıçdaroğlu, basın toplantısı düzenleyerek, Kobani krizi konusunda partisinin önerisini anlattı. AKP politikaları sonucunda “Her siyasi düşünce ve inançtan vatandaşın büyük bir infial içinde” olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, “Hükümet ise sanki bütün bu sorunları başımıza açan kendisi değilmiş gibi ‘misliyle vereceği cezalarla’ halkı sindirmeye çalışmaktadır. Olaylar iktidarın basiretsizliğini, kontrolü kaybettiğinin açık göstergesidir” dedi. İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın olayların tırmandığı akşam “Misliyle karşılık verilecektir” sözlerini eleştiren Kılıçdaroğlu, böyle bir ifadeyi devlet adamının kullanamayacağını söyledi. Hükümetin “CHP olsa ne yapardı” sorusuna 4 madde ile yanıt veren Kılıçdaroğlu, “Mezhepçi bir politika asla uygulanmazdı. Ülkemizin dış politikasını dehşet salan dinci törer örgütlerine asla teslim etmezdi. IŞİD’e destek vermezdi. Ülkemizin yüksek çıkarlarını kendi kurumlarımızla ve kendi askerlerimizle korurduk. Toplumsal barışın tehlikeye atılması da söz konusu olmazdı” diye konuştu. Kılıçdaroğlu, hükümeti tekrar “aklıselime” davet etmek istediklerini belirterek, “Gelin askerimizin kara harekâtını Kobani’nin kurtarılması ve IŞİD’in buradan püskürtülmesi hedefiyle kısıtlayalım. Böyle tezkereyi Meclis’ten hemen, yeniden çıkaralım. Böylece halkımızın akrabalarını IŞİD gibi bir terör örgütünün öldürmesine izin vermeyelim. Tezkereden ülkemize yabancı asker konuşlandırma maddesini kesinlikle çıkaralım” dedi. Kobani eylemleri ile ilgili olarak da Kılıçdaroğlu, “Vatandaşlarımızın sokaktan çekilerek itidalli davranmaya davet ediyoruz. Mağdurların zararlarının karşılanması yönünde bir yasanın çıkarılmasına öncülük edeceğiz. Hükümetten Atatürk büstlerinin yenilenmesi bekliyoruz” dedi. Kobani sürprizi CHP MYK’de son şekli verildi 22 Yıl Sonra OHAL... Görüntüler 22 yıl önceki gibi... Alanlarda, caddelerde tanklar ve askerler! Yaşananlar, sokağa çıkma yasağı OHAL’li yıllarda olduğu gibi. Okullar, Atatürk heykelleri yıkılıp yakılıyor... Bir yandan PKK öte yandan Hizbullah militanları... Her şey bir anda olup bitti, Güneydoğu yangın yerine dönüştü, alevler İstanbul’da etkili oldu, insan avı başladı... Esenyurt’ta marketler yağmalanırken çocuklarımız öldü! Şimdi sormak istiyorum: “Kazanan kim?” Kazanan yok, Türkiye kaybetti... Genç ölülerimize yenileri eklendi! Ölümler coğrafyasında, akan kanın ortasında yaşıyoruz... Yoksul halkın çocukları ölüyor farkında mısınız? Yine analar, babalar ağlıyor, genç bedenler toprağa verilirken... Marketleri yağmalayanlar... Ellerindeki silahla insanları öldürenler... Sokağa çıkma yasağının uzatıldığı Mardin’de öldürülen dört kişi... Ölenlerin sayısı yazımı yazdığım saatlerde yurt genelinde toplam 26 idi. İstanbul Mecidiyeköy’de sabah saatlerinden beri polis yolları ve kavşakları tutmuştu. Toplumca dışlanan, sakıncalı görülen bir gençlik, tehlikeli bir yaratık olarak görülmemeli... Gençler Türk olsun, Kürt olsun hiç fark etmez; önemli olan onların yaşamları. Toplum özgürleştikçe, demokratlaştıkça onlar da benimsenecektir. O zaman ne silah kullanacak ne belediye otobüslerini yakacak, ne de okulları, Atatürk heykellerini... Türkiye’nin sıkıntısı demokrasi ve özgürlükleri hayata geçirememekten kaynaklanıyor... Siyaseti, etnik ve dinsel kimlik üzerinden yaparsanız, başınıza her türlü bela gelebilir... Bizim bugün yaşadığımız tam da budur! HHH Kobani’de yaşayan Kürtler IŞİD kuşatması altında “can pazarı”nı yaşarken, Güneydoğu’da olayların çıkması kendiliğinden değildir... ‘YENİ TEZKERE İÇİN 2 GÜN ÇALIŞTILAR’ AYŞE SAYIN ANKARA CHP lideri Kemal Kılçdaroğlu’nun hükümete “yeni tezkere çıkaralım” çağrısı yapma kararının alındığı MYK toplantısında, önceki gece genel merkeze çağrılan Doğu ve Güneydoğu illerinden gelen 10 dolayındaki CHP il başkanı, bölgelerinde yaşananlar konusunda bilgi verdi. Kılıçdaroğlu’nun bölgedeki gerginliğin durması için görüşlerini de aldığı il başkanları, polisin eylemcilere karşı çok sert müdahalesinden yakınırken, HüdaPar ve Hizbullahçıların göstericilere karşı “kullanıldığı” bilgisini aktardı. CHP Lideri, eski Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarı, Irak Özel Temsilcisi ve CHP’nin yeni dış politika başdanışmanı Murat Özçelik’in de aralarında bulunduğu kurmaylarıyla yaptığı iki günlük süren değerlendirmelerin ardından, önce sabah saatlerinde bazı MYK üyeleriyle bir araya geldi, daha sonra da MYK’yi topladı. CHP lideri, il başkanlarının MYK’den ayrılmasından sonra, birkaç gündür üzerinde çalıştıklarını belirttiği “yeni tezkere” önerisini MYK üyelerinin tamamıyla paylaştı. CHP’nin tezkere önerisi MYK üyeleri tarafından benimsenirken bu çağrıya hükümetin vereceği yanıtın, AKP’nin bölgeyle ilgili asıl niyetini de açığa çıkaracağı değerlendirmesi yapıldı. Toplantıda, böylesine önemli bir konudaki çağrıyı, bizzat Kılıçdaroğlu’nun yapmasının daha doğru olacağı görüşü benimsendi ve ardından da CHP lideri basın toplantısı yaptı. CHP liderinin basın toplantısı öncesinde, bölge il başkanları MYK üyelerine illerinde yaşanan durumla ilgili bilgi verdi. Edinilen bilgiye göre il başkanları, göstericilerin Kobani eylemlerinin başlangıçta sadece IŞİD saldırısına dikkat çekmek amaçlı demokratik gösteri hakkını kullanma şeklinde başladığını ifade ettiler. Ancak hükümetin talimatı doğrultusunda, güvenlik güçlerinin orantısız güç kullandığını belirten il başkanları, bu aşamadan sonra işlerin çığırından çıktığını ifade etti. Bazı il başkanları, geçmişte PKK’ye karşı nasıl Hizbullah kullanıldıysa, şimdi de HüdaPar üyeleri ve kısmen de Hizbullah’ın göstericilere karşı kullanıldığını, bu konuda çok dikkatli olunması gerektiğini ifade ettiler. İl başkanları, “Bu sefer şiddet kullanmak polisin değil, bizzat hükümetin kararı, hükümetin talimatını yerine getiriyorlar” görüşünü iletirken, hükümetin şiddet kullanarak, provokasyona zemin hazırladığını ifade etti. CHP’nin Kobani halkına TIR’larla yardım götürmesi ve sorunla yakından ilgilenmesinin bölgede olumlu karşılandığını belirten il başkanları, parti olarak bu konuda daha fazla inisiyatif alınmasını istedi. Hükümet provoke etti Demirtaş’tan sağduyu çağrısı AHMET ŞIK DİYARBAKIR HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 10’u Diyarbakır’da olmak üzere çeşitli kentlerde 23 kişinin öldüğü olayların ardından yaptığı basın toplantısında “sağduyu çağrısında” bulundu. Şiddetten uzak durulmasını isteyen Demirtaş, bu talebin kendilerine mesaj gönderen Abdullah Öcalan’ın da çağrısı olduğunu belirtti. Kobani’ye yönelik IŞİD saldırılarının bir iç mesele olduğunun altını çizen Demirtaş, “provokatif” olarak nitelediği hükümetin konuya yaklaşımını eleştirerek, “Ortadoğu’nun bu kadar kaotik ortamında neredeyse son 30 yıldır yaşanan bütün bu iç savaşlar çatışmalar ve bunun Türkiye’ye yansımalarını basit bir HDP suçlamasıyla, karalamasıyla tarif edip dosyayı kapatanlar hata yapmış olurlar. Bu kadar yüzeysel bir yaklaşımla HDP’nin çağrısının sonucuydu deyip dosyayı kapatanlar olup bitenlerden hiçbir şey anlamamış demektir” dedi. HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ ile DBP Eşgenel başkanları Kamuran Yüksek ve Emine Ayna ile birlikte Diyarbakır’da DTK’nin yaptığı basın toplantısında ölenlerin kim olduğuna bakmadan herkesin acısını paylaştığını belirten Demirtaş, hükümetin Suriye’de yaşananlara yönelik yaklaşımını ilk günden bu yana eleştirdiklerini söyledi. Demirtaş, “Dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, defaten yaptığı açıklamalarda ‘Suriye bizim iç meselemizdir’ dedi. Bugünün başbakanı Sayın Ahmet Davutoğlu, Dışişleri bakanıyken, ‘Suriye’de yaşananlar bizim kayıtsız kalacağımız olaylar değildir, iç meselemizdir’ dedi. Ama mesele Kobani olunca, ‘Başka bir ülkede yaşanan meseleyi niye bizim iç meselemiz haline getiriyorsunuz’ dendi. Suriye bizim iç meselemizse, Kobani’de yaşananlar da bizim evimizin içinin meselesidir” diye konuştu. Türkiye’nin rejim karşıtı radikal İslamcı güçlere 2 binden fazla TIR dolusu silah gönderdiğini söyleyen Demirtaş, “IŞİD’in kullandığı silahların Öcalan: Provokasyonlara izin vermeyin ‘Sokaktan çekilin’ Gece yarısı gelen mektup AKP Reddetti, ?????? HDP temkinli ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Kobani için yeni tezkere önerisine AKP’nin yanıtı “ret” oldu. Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, CHP ve HDP’nin hükümetin bir hafta önce Meclis’ten geçirdiği tezkereye destek vermediğini belirterek, “Bir hafta evvel karşı çıktığı, ret dediği tezkereye bugün ‘Kobani için, IŞİD için olacaksa destek veririz’ diyor” dedi. Çelik, öneride Esad yönetimini koruma tavrı da bulunduğunu söyledi. AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş da, “Çıkan tezkere onların dediklerini de kapsıyor. IŞİD Kobani’de değil başka yerde harekete geçerse ne olacak” dedi. HDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, “Yazılı bir metin gelmesi durumunda yetkili organlarında tartışacaklarını” belirtirken Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, “Kobani’nin ihtiyacının asker değil, kendilerini savunmaları için maddi güce ihtiyacı olduğunu” söyledi. ÖCALAN’DAN MESAJ Basın toplantısında Abdullah Öcalan’dan mesaj aldıklarını anlatan Demirtaş, “Dün (önceki) gece itibariyle bizler Sayın Öcalan ile kısa bir mesaj bağlantısı kurma imkanı bulduk. Katliam tehlikesine karşı diyalog ve müzakereyi hızlandırma yöntemini bütün taraflara telkin ettiğini önerdiğini belirtmek istiyoruz. Şiddeti büyüten, tahrik edenleri bulmak hükümetin görevidir. Gösterilerin başladığı saatte, Sayın Erdoğan, ‘Kobani düştü düşecek’ diyerek insanların öfkesinin katlanmasına yol açtı. Beklediğimiz Kobani’nin düşmeyeceğini, yanında olduğu mesajını vermekti” dedi. Türkiye’den giden silahlar olduğu çok tartışıldı. Bu da toplumda kırılma yarattı. Kobani’ye, bir insani yardım TIR’ının bile gönderilmesi için onlarca görüşme yapmak zorunda kaldık. Özgür Suriye Ordusu’na gönderilen TIR’a hangi hukuk öngörüldüyse Kobani için de aynısı olabilirdi. IŞİD barbarlığı, dört saat içinde Musul’u işgal etti. Musul’da daha önceden IŞİD gelip el konsun diye konulduğu anlaşılan tanklara füzelere el koydu. Şengal’de on binlerce Ezidiyi katletti, binlerce Ezidi Kürt kadını kaçırarak köle pazarlarında sattı, tecavüz etti. On binlerce Ezidi kardeşimiz dünyanın dört bir yanına savruldu” dedi. Tecavüz çetesi” dediği IŞİD’in Mahmur ve Kerkük’e yönelik saldırılarına da sessiz kalındığını bellirten Demirtaş şöyle devam etti: “IŞİD’e karşı açık bir tavrı halklarımız görmedi. Bu kırılmayı yaratan biz değiliz. Bu tecavüz çetesi daha önce yaptıkları vahşetin aynısını Kobani’de gerçekleştirmek istiyor. Biz kendi hükümetimize, vatandaşı olduğu ülke görüşme yapıyoruz çağrı yapıyoruz. Fakat IŞİD’e karşı sert bir eleştiri bile yapmayanlar 25 yıldır halkımızı gazlıyor, copluyor. İşte bunlar kırılma yaratıyor. Biz her şeye rağmen hükümetle defalarca temaslar kurduk. Başbakan’a ‘Kürtlerin devleti yok diye mi bu kadar sahipsizler’ dedik. Sayın Davutoğlu da ‘Kürtlerin devleti var, biziz’ dedi. O zaman lütfen Kürtlerin devleti olduğunuzu pratikte gösterin. Sadece kınamakla yetinip 180 bin kişiyi de içeri aldık daha ne yapalım söylemi kırıcıdır. Gelecek yüz yılımızı etkileyecek bir mevzudur. Kobani’ye birlikte yardım edelim, IŞİD’e karşı 40 dünya ülkesiyle koalisyon yapabiliyorsunuz, kendi halkınızla yapın. Kobani’yi de birlikte kurtaralım, geleceğimizi de birlikte kurtaralım. IŞİD, Türk’e de Türkmen’e de Arap’a da Aleviye Sünniye de tehdittir.” Atatürk büstü ya da bayraklara yönelik saldırılar yapan, silah kullanarak Varto’da bir kişiyi öldüren bazı provokatörlerin devreye girmesiyle olayların çığırından çıktığını vurgulayan Demirtaş, hükümet kanadından yapılan açıklamaların da şiddeti tırmandırdığının altını çizdi. Demirtaş, “Şiddet şu saatten itibaren durmalıdır” dedi. TIR dolusu silah Büst mesajı tikleyeceği, çözüm süreci odaklı düşüncelerle çözüm karşıtı grupANKARA Kobani gösterileri lar arasında protesto gösterilerinin tırmanması üzerine gece yarı nin büyük bir provokasyona dönüsı Abdullah Öcalan’dan HDP’ye şeceğine dikkat çekerek, “Bütün yazılı olarak, “Provakasyonla Kobani ve çözüm süreci meselera izin verilmeden demokratik si birlikte ele alınıp diyalog zetepkilerin gösterilmesi” mesajı mininin kaybedilmemesi, alangeldi. Hükümet kanadıyla bir dizi daki provokasyonlara da izin görüşme yapan HDP heyeti, dün vermeden demokratik tepkileBaşbakan Yardımcısı Yalçın Ak rin gösterilmesi gerektiği”ni bildoğan ve İçişleri Bakanı Efkan dirdi. HDP yöneticileri, Öcalan’ın Ala ile ayrı ayrı bir araya geldi. mesajını aldıktan sonra dün sabah Görüşmede “Kobani de dahil ol saatlerine kadar hükümet yetkilimak üzere diyalog zeminine iş leriyle bir dizi görüşme yaptı. İmlerlik kazandırılması ve bu ka ralı heyetinde yer alan HDP grup naldan yürünmesi” konusunda başkanvekilleri Pervin Buldan ve ilke kararına varıldı. İdris Baluken ile İstanbul milletHükümet ile HDP arasında sü vekili Sırrı Süreyya Önder, dün ren görüşme trafiği, önceki gece önce Başbakan Yardımcısı YalAbdullah Öcalan’dan gelen yazılı çın Akdoğan, ardından da İçişlemesajla hız kazandı. Öcalan, çö ri Bakanı Efkan Ala ile bir araya züm süreci boyunca bir ilke imza geldi. Akdoğan ile görüşmede taatarak gece saat 23.00 sıraların rafların karşılıklı sıkıntılarını payda HDP’ye gönderdiği mektupla laştığı öğrenildi. HDP heyeti, hükrize müdahale etti. Öcalan me kümetin “HDP’nin çözüm süresajında, Kobani’nin düşmesinin cinin önüne bir engel koyduğu” Türkiye’de bir darbe sürecini te biçimindeki yaklaşımının doğru olmadığını belirtti. HDP heyeti AkdoHDP heyeti dün Bakan Akdoğan’la ğan ile görüşmesinin görüştü. ardından, dün akşam saatlerinde İçişleri Bakanı Efkan Ala ile de bir araya geldi. Görüşmenin ardından yapılan yazılı açıklamada diyalog sürecinin devam edeceği vurgulandı. EMİNE KAPLAN