03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21 OCAK 2014 SALIHHHH CUMHURİYET SAYFA SPOR 17 Spor Servisi F.Bahçe Başkanı Aziz Yıldırım, Fransa’nın Cannes şehrinde ‘The Wall Street Journal’ın sorularını yanıtladı. Yargıtay tarafından hakkında şike, teşvik primi vermek ve örgüt kurmak suçlarından 6 yıl 3 ay hapis cezası onanan Yıldırım, kendisiyle F.Bahçe’ye kumpas kurulduğunu iddia etti. Yıldırım, Ergenekon ve Balyoz davalarında olduğu gibi Şike davasının da aynı kumpasın bir sonucu olduğunu söyledi. Yeniden yargılanma gibi bir ümidinin olmadığını kaydeden Yıldırım, yargı kararına saygı duymadığını sözlerine ekledi. İşte Aziz Yıldırım’ın olay yaratacak açıklamaları: l Şike Davası iktidarı ele geçirme amaçlı bir yargının eseridir. Başbakan ‘Paralel Devlet var’ dedi, bütün operasyonları ‘Gülen Cemaati’ yaptı. Bunu, Başbakan söylüyor. AKP, cemaatle birlikte iktidara yürüdü. l Beni Ergenekon’dan içeri alamadılar, Şike davasını uydurdular. Şike davası delilleri sahte, tutarsız. F.Bahçe, Atatürkçü bir takım, taraftara müdahale olmaz. Sandıkla geldim, sandıkla gitmiyorum, bu demokrasi ayıbıdır. Yargının kararlarına saygı duymuyorum. Vicdanen rahatım, hapis yatmaya gidiyorum. ‘OpErASYOnlArı cEMAAT YApTı’ YılDırıM’DAn OlAY YArATAcAK AÇıKlAMAlAr l Bu politik, siyasi kararın alınmasının neticesi, 2011 yılında bazı dış güçlerin Türkiye’de yapmış oldukları operasyonların devamıdır. Türkiye’de Ergenekon, Balyoz, Oda TV, Cübbeli Ahmet, casusluk dosyalarını yöneten bu Özel Yetkili Mahkemeler, Türkiye’de bütün yüksek tepeleri düz hale getirmek, Türkiye’de bütün her şeyi kendi ellerine alabilen bir iktidarı yaratmak için yapılmış bir muhakame sistemidir. l Evet, son 11 yıllık süreç içerisinde, Türkiye Cumhuriyeti AK Parti’si cemaatle içiçe Türkiye’de iktidara yürüdü. Sayın Başbakan, 17 Aralık’taki beyanında ‘Paralel devlet var ve cemaat bu paralel devleti yürütüyor’ dedi. Bu savcıları, hakimleri, polisleri, hepsini görevden aldılar bunlar cemaatçi diye. O zaman bütün bu operasyonları, bizim operasyon dahil olmak üzere cemaat yapmıştır. l Önemli olan benim vicdanlarda aklanmamdır. Kurulmuş İstiklal Mahkemeleri’ne benzeyen bu yargının kararlarına saygı duymuyorum. Onun için de vicdanen rahatım ve hapis yatmaya geliyorum. ‘Kaçtı’ diyenler özür dilemeliler, bir zaman içerisinde F.Bahçe’nin haklılığı yine ortaya çıkacaktır. erdOğan anlamlı BUldU! ANKARA Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Brüksel’e hareketinden önce Esenboğa Havalimanı’nda düzenlediği basın toplantısında, gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Yargıtay’ın Şike Davası ve Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’la ilgili kararı hatırlatılarak, süreç hakkında değerlendirmesinin sorulması üzerine Erdoğan, “Zamanlaması itibarıyla bunları ben anlamlı buluyorum. Niye bugüne kadar böyle bir karar açıklanmadı. Şimdi tam seçimin arefesinde niçin böyle bir karar açıklanır? Böyle bir kararı açıklayacaksın, öyle veya böyle, bunu 30 Mart sonrasında da yapabilirdin. Bütün bunlar zihin bulandırmaktan başka bir şey değil. Bunu da anlamlı buluyorum. İşte şu ana kadar yargıdaki o paralel yapı, burada da çok ince hesaplar yapmak suretiyle böyle bir adım attıklarına inanıyorum. Temenni ederiz ki burada da daha henüz tabii hukuki süreç tamamıyla bitmemiştir. Hukuki sürecin devamında ne olur, ne gelir, ne gider onu bilemem sadece zamanlamasının anlamlı olduğunu burada ifade etmek istiyorum” dedi. Binlerce F.Bahçe taraFtarı Başkanını karşılamak üzere SaBiha Gökçen havalimanı’na Gidecek İstanbul sallanacak HİLMİ TÜRKAY Fransa’daki tatilini tamamlayan Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım bugün İstanbul’a dönüyor. Saat 21.00 sularında Sabiha Gökçen Havalimanı’nda olması beklenen Yıldırım’ı yönetim kurulu üyelerinin yanı sıra binlerce taraftarı karşılayacak. Taraftar grupları 100’ü aşkın otobüsle Sabiha Gökçen’e giderek Yıldırım’a destek olacak. Yargıtay kararı sonrasında sosyal medyada 3 Temmuz sürecinde olduğu gibi yine kısa süre içerisinde çığ gibi büyüyen Fenerbahçeliler, başlattıkları kampanyalarla gündeme oturdular. “Fenerbahçe direniştir. Örgüt liderimizi karşılamaya gidiyoruz. Toplanma yerimiz Eski Salı pazarı” diye günler öncesinden duyuru yapmaya başlayan Fenerbahçe taraftarının gerçekleştireceği eylemin ülke çapında ses getirmesi bekleniyor. Eylemin en büyük sürprizi ise Aziz Yıldırım’dan gelecek. Yıldırım’ın kendini karşılayan taraftarlar karşısında otobüsün üzerinde bir konuşma yapacağı şeklinde duyum aldım. Bir diğer duyumum da uzun süredir tartışmalara neden olan 2010 2011 sezonu Spor Toto Süper Lig şampiyonluk kupasının da Aziz Yıldırım’ın konuşma yaptığı sırada kadrajda olacağı. Herhangi bir olaya sebebiyet verilmemesi için yoğun güvenlik sanırım kaçınılmaz olacaktır. Ancak TOMA ve benzeri araçların çıkabilecek olaylar karşısında müdahale edecek hamleleri istenmeyen görüntüleri ortaya çıkarabilir. Fenerbahçe’de yönetim kurulu görevine devam etmeyi kararlaştırdı. Buna göre özellikle futbol takımının yaşanan son gelişmelerden olumsuz etkilenmemesi adına yapılacak seçimde mevcut yönetimden bir başkanla yola devam edilecek. Bu isim büyük bir olasılıkla başkanvekili Abdullah Kiğılı veya Asbaşkan Mahmut Uslu olacak. Ali Koç kafalarda hâlâ soru işareti. YönETİM dEvAM EdECEk Yanlışlıklar Silsilesi Öncelikle şahsen, taraf tutma veya kupayı birilerine verme alma gibi hususlarla ilgilenmediğimi, okuduklarını anlamayanlara özellikle bir kere daha belirtmek isterim. Ben açıkça net bir şekilde çiğnenen kural ve yönetmelikler manzumesini irdeliyorum! Yaşanan bu sıkıntı, şikenin, çıkarılan sporda şiddeti önleme kanunu olan 6222 sayılı yasaya eklenmesi ile oluştu. Halbuki UEFA ve ona bağlı tüm diğer ülkelerde şike bir disiplin suçudur. Disiplin suçları da yöneticileri görevlerinden uzaklaştırma veya kulüpleri küme düşürme, puan silme gibi benzeri cezaları kapsar. Kesinlikle hapis olamaz. Ayrıca, UEFA yönetmeliklerinde olduğu içindir ki TFF özel hukuk hükümlerine tabi bir tüzelkişiliktir. Bunun doğal sonucu olarak, FIFA ve UEFA tüm bağlı kuruluşlarına mecburen futbolun anayasa mahkemesi olan Tahkim Kurulu’nu kurma zorunluluğunu getirmiştir. Kısacası FIFA ve UEFA yani futbol dünyası tamamen ayrı bir dünyadır. Kendi disiplin yönetmelik ve kuralları vardır. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nda da bu husus teminat altına alınmıştır. Ceza mahkemeleri hükümlerinin bu dünyada yeri yoktur. Buradaki tek eksik nokta, bu iki dünyayı ayıran İsviçre’deki baronların bunu yaparken tüm ülkelerde tahkim kurulları yanında spor mahkemelerinin de açılması zorunluluğunu getirmemeleri olmuştur. Dolayısıyla şikenin ceza mahkemelerine taşınması ile özel yetkili mahkemelerin bu konulara el atması ve nihayetinde Yargıtay’ın kararı onaması aslında tamamen yok hükmünde olmalıdır. Bu savın ne denli doğru olduğunu yine gazeteniz Cumhuriyet’te sayın Prof. Sait Güran, “Yargıtay kararı TFF’yi bağlamaz” başlıklı yazısında çok net bir biçimde açıklamıştır. Sevgili Erdener Yurtcan Hocamız da her yazısında bunları veciz bir şekilde açıkladığı gibi olayların başlangıcında mahkemede, “Sizlerin bu davaya bakma yetkiniz olamaz” vurgulamasını yapmaktan çekinmemiştir. Unutmadan ilave edelim. Doping ve bahis şikesi tamamen başka unsurları ihtiva eder ve bunlarla ilgili davaların hapis gibi benzeri cezaları kapsaması son derecede yerinde olup bu spor hukukunun değil ceza mahkemelerinin konusuna girer. Yeniden yargılanma yapılacaksa öncelikle 6222 sayılı şiddet yasasındaki şike, ceza mahkemelerinin konusu olmaktan çıkarılarak futbol disiplin suçu kapsamında bırakılmalı ve gerektiğinde davalara spor hukuku çerçevesinde yeni kurulacak spor mahkemeleri bakmalıdır! Adil yargılama ancak bu şekilde olur ve çıkacak sonuç vicdanlarda hiçbir şüpheye yer bırakmaz! Bizden hatırlatması. Birlik’te kUPa kavGaSı Spor Servisi Yargıtay’ın verdiği ‘Şike davası’ kararından sonra Ankara’da gergin başlayan Kulüpler Birliği Toplantısı’nda büyük tartışmalar yaşandı. Trabzonspor Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’nun, “Ebilet kanunundan önce bizim burada uygulayıcıları konuşmamız gerekir. Bizim asıl sorunumuz kanun değil, uygulayıcıların adil olmamasıdır. Bizim adalet sorunumuz var. Yargıtay karar veriyor ve TFF’nin basın sözcüsü o gün üzerine vazifeymiş gibi kalkıp, ‘Bu dosya kapanmıştır’ diyor. Buna bu talimatı kim veriyor?” diyerek TFF Başkanı’na tepki gösterdiği öğrenildi. Hacıosmanoğlu’nun tepkisine, “Kararları TFF değil, kurullar veriyor. Kurullar ne diyorsa o uygulanıyor” şeklinde yanıt veren Demirören’e ses tonunu yükselten Trabzonspor Başkanının, “Kurullar karar verdi diyorsunuz. Bu kurulların nasıl karar verdiğini bizler biliyoruz. Kasımpaşa Beşiktaş maçında kurul bir karar verdi ve siz nasıl karar aldınız? Acaba orada bir başka Anadolu takımı olsaydı tekrar kararı alabilir miydiniz? Hakeminizin yüzüne tükürülüyor, bunu yok sayıyor ve o hakem kurulu o koltukta oturmaya devam ediyor. Bizim sorunumuz futbolun adil bir şekilde yönetilmemesinden kaynaklanıyor. Türk futbolu ahlaksızca yönetiliyor” diye sitem ettiği belirtildi. Sivasspor Başkanı Mecnun Otyakmaz’ın araya girip, “Yeniden yargılama olunca senin kulübün hakkındaki yeni tapeleri ortaya koyacağım” ifadesini kullanmasının ortamı daha da gerdiği kaydedildi. İbrahim Hacıosmanoğlu’nun da Otyakmaz’a dönüp, “TFF Başkanı burada. Bekleme, hemen ver. Sana ne oluyor? Biz senin ‘Maç satan karısını satar’ sözün üzerine senin ve Sivas’ın bu konudaki masumiyetine inandık. Ama sen şimdi çıktın ne diyorsun? Yakışıyor mu? Sana daha önce destek çıktım, camiamdan tepki aldım. Yeni delil sunacağım diyorsun. O zaman delikanlı gibi gidip o delilleri federasyona vereceksin. Temiz futbol adına kimin elinde ne varsa gidip bunu Futbol Federasyonu’na vermek zorundadır” diyerek toplantıyı terk ettiği bildirildi. YarGıtaY'a itiraz lAziz Yıldırım’ın avukatları Yargıtay cumhuriyet Başsavcılığı’na ‘karar düzeltme’ talebiyle itirazda bulundu. Yargıtay 5. ceza Dairesi geçen hafta cuma günü 93 sanıklı ‘futbolda şike davasıyla ilgili’ kararını açıklamıştı. ‘Örgüt kurmak’ ile ‘şike yapmak’ ve ‘teşvik primi’nden aldığı cezaları onanan F.Bahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım karara itiraz etti. lF.Bahçe Kulübü Yönetim Kurulu Üyesi Mahmut Uslu, “Örgüt kuruldu, baskı yapıldı’ deniyor. Eski federasyon başkanları ve Aziz Yıldırım baskı yapmış. Diğer arkadaşlar nerede? Bunların da suç elemanı olması lazım. Biz af istemiyoruz. İnsanlar hapis yatacak. Aynı polis fezlekesi ve eski kahraman ilan edilen savcılar bizi yargılarsa bu adil yargılanma olmaz. Başbakan ‘Burada çete var’ dedi. Bu yüzden yeniden yargılanmanın önünün açılmasını istiyoruz. Biz bu yanlış işleri Allah’a havale ediyoruz. Öbür dünyada da bunun hesabını sorarız. Bazı arkadaşlar UEFA ile uğraşıyorlar kişilere ceza verdirmek için ama ben bunun olacağına inanmıyorum. Başbaşan bu hakimler, savcılar, polisleri temizliyorum diyorsa, bu UEFA demez mi yazık olmuş bunlara diye” dedi. İSTEMİY F A AnKArA (cumhuriyet Bürosu) cHp Genel Başkan Yardımcısı, İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, Yargıtay’ın F.Bahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ın cezasını onama kararıyla ilgili olarak “Şike davasında ortaya çıkan sonuç, bu davanın Aziz Yıldırım’a yönelik olduğudur. İktidar partisinin bile hukuka güvenmediğini ifade ettiği bir ülkede Aziz Yıldırım’a verilen cezanın meşru olduğunu kim savunabilir? Böylesi bir ortamda Aziz Yıldırım için verilen kararın meşruiyeti yoktur” dedi. Toprak, “Aziz Yıldırım olayının AKp’nin büyük bir camiayı ele geçirmek, onu dizayn etmek ve yargı eliyle sporu arka bahçe haline getirme” planının bir örneği olduğunu söyledi. TOprAK: DAVA YılDırıM’A YÖnElİK O USLU: TRABZONSPOR’DAN TEPKİ TRABZON (Cumhuriyet) Trabzonspor Kulübü Divan Başkanlık Kurulu Başkanı Ali Özbak, Yargıtay 5. Ceza Dairesi’nin açıkladığı şike davasında nihai karara ilişkin yorumlarla ilgili olarak, “Henüz hayal olan geriye doğru yeniden yargılanmayı bir tarafa bırakalım da şu TFF’yi geriye doğru bir sorgulayalım, siz bu kupayı halen F.Bahçe Müzesi’nde hangi hakla saklayabiliyorsunuz. TFF’nin temiz düzen adına en geç bir günde bu kupayı hak etmeyenden alarak hak edene teslim etmek asli görevi ve sorumluluğudur” dedi. RU Z l LESCOTT, “West Ham United maçında oynamazsam menajerim teknik direktör Pellegrini’yle görüşüp transferime onay vermesini isteyecek. Ben Beşiktaş’a gelmek istiyorum” dedi. l KULÜPLER Birliği Vakfı Başkanı İlhan Cavcav, bu sezon uygulamaya konulması için çaba sarf edilen ‘ebilet’le ilgili uzlaşmaya vardıklarını açıkladı. l TRABZON’da bir grup taraftar, Futbol Federasyonu Bölge Müdürlüğü binasının duvarlarına sprey boyalarla “O kupa gelecek”, “201011 şampiyonu Trabzon”, “Türkiye Şike Federasyonu” yazılarını yazarak tepki gösterdi. l BURSASPOR; Trabzonspor’dan Volkan Şen’le 4.5, Manisa’dan Bekir Yılmaz’la 3.5 yıllığına anlaştı. l TRABZONSPOR, serbest statüdeki Mustafa Akbaş ve Gökhan Alsan’la 4.5’ar yıllığına anlaştı. l AKHİSAR Belediye, Manchester City’nin altyapısından Kamerun asıllı Portekizli Wato Kuate’yle 3.5 yıllık sözleşme imzaladı. l PTT 1. Lig: Mersin İd.Y.Ordu: 10. l ITF Pro Circuit Sharm El Sheikh Bayanlar Tenis Turnuvası’nda İpek Soylu, finalde Yunan Despina Papamichail’i 63 ve 76’lık setlerle 20 yenerek şampiyon oldu. l 6’LI GANYAN: Ş.Urfa (1216/7/8589: 7 bin 447.56 TL). KISA... KISA... KISA... ‘FArK nASıl AÇılDıYSA ÖYlE KApAnır’ ANTALYA (Cumhuriyet) G.Saray kaptanı Selçuk İnan, Süper Lig’de F.Bahçe’nin 8 puan gerisinde kalmalarıyla ilgili olarak, “8 puanlık fark, nasıl açıldıysa öyle kapatılır. Maç kazanmamız ve seri yakalamamız gerekiyor. Bu farkı kapatabilmek için her şeyimizi ortaya koyacağız. Fikstür avantajı diye bir şey olduğunu düşünmüyorum, derbilerin içeride oynanması bir avantaj. 8 puanlık farkı kapatıp sezon sezonunda şampiyon olacağımızı düşünüyorum” dedi. NTV Spor’a konuşan İnan, Fatih Terim’in ayrılmasının takımı etkilediğini belirterek, “Fatih Hoca’yla 2.5 sene çalıştık, başarılar elde ettik. Hocamız ilk gittiğinde çok üzüldük” ifadelerini kullandı. F.Bahçeli futbolcularla aralarındaki gol sevinci polemiğine de değinen İnan, “F.Bahçeli futbolcularla girdiğimiz poz atışması komik ve eğlenceli. İnsanlar futboldan zevk alsınlar, gelip eğlensinler” diye konuştu. Futbolu G.Saray’da bırakmak istediğini açıklayan tecrübeli oyuncu, “Avrupa’da büyük bir takımda oynama hayalim vardı. Avrupa hayalimden vazgeçip G.Saray’da futbolu bırakmayı düşünüyorum. Futboldan sonra da G.Saray’da bir şey yapacağımı düşünüyorum” yorumunda bulundu. lBrezilya’da bu yaz düzenlenecek 2014 Dünya Kupası’nda ülkemizi temsil edecek hakem Cüneyt Çakır, “Dünya Kupası’na gitmenin büyük gururunu yaşıyoruz. Artık Türk hakemlerinin ayağa kalkma zamanıdır. Bir pencere açtık, o pencereden bakıyoruz ve ileriye baktığımız zaman çok güzel şeyler görüyoruz” dedi. lGÜNÜN PROGRAMI VOLEYBOL Erkekler CEV Challenge (Budocenter/20.00) Hot VolleysİBB., DenizBank CEV Şampiyonlar Ligi (Burhan Felek/17.30) Eczacıbaşı VitrAAtom Trefl Sopot. lTV’DE SPOR NTV Spor/17.30 Eczacıbaşı VitrAAtom Trefl Sopot. ÇAKIR GURURLU Şöyle girelim; İstanbul, Vefa Stadı’ndaki Adana Demirspor maçında öğrendi Fatih Terim’i! O maçtaydım ve sonra Galatasaray, ulusal takım, teknik direktörlük, hepsini bilirim. Geldiğin yeri kimse tartışamaz. Hataların yok mu? Hep mi sevaptır hanene yazılanlar? Ama “Devrim” deyince iş değişir! Devrim, öncelikle ve özellikle devrimcilerin işidir. 6. Henry gibi Papa’yı protesto ile kilisedeki kültürü dışarıya çıkaran Luther takımının işi değildir. Onlar, burjuvazi eliyle dogmaları yıktılar. Bizim sıkıntımız hâlâ bir burjuvazi sınıfının oluşmamasından kaynaklanıyor. Devrim, bir grubun yönetime el koymasıyla siyasal, ekonomik ve sosyal yapılarında oluşan, ani, şiddetli dönüşüm diye tanımlanır. Arapçası ihtilaldir, ‘halel’den gelir. Halelin karşılığı ise ‘bozma’dır. Yani arı kovanına çomağı sokacaksın! Onun için “Halel gelmesin” derler. Ve gelip geçen ömürlere 3 baba ihtilal sığmıştır. İlki 1789’da Görüş KAŞİF TÖRE devrim İşi Zordur! Osmanlı’nın İhtilali Kebir dediği Fransız Devrimi, ikincisi 1917’de Rusya’daki Ekim Devrimi ve 1923’te Mustafa Kemal’in Anadolu Devrimi’dir. Yani devrim, devrimcilerin işidir. Sevgili Fatih, 1949’dan bu yana futbol topunun peşindeyim. Topunu seyrettim, oynadım, dostluk ettim. Belki yetmişi devirmeme rağmen peşinde yine aynı zevkle, aynı hevesle tribündeyim. Türkiye’de devrime karşı çıkanlar iktidardadır. Alayı karşıdevrimcidir. Karşıdevrimciler, insanın karşısındadırlar ve hukukları düşmanlık üzerine kurulmuştur. İnsanı sevemezler! Devrim, devrimciyle yapılır. Devrim, insanların genel eşitlik ve özgürlükleri için yapılır. Devrimin sonu, daha çok ve daha kaliteli insan yetiştirme kavgasıdır. Türkiye’de bunu yapmak olanaksızdır. Tanzimat başka, reform başka, rönesans bambaşkadır. İlki düzenlemecedir, eskinin üzerine bina edilir, ikincisi kapalı kültürü kiliseden halka sunmak, üçüncüsü ise kilisenin nimetlerini ekonomiye, sosyal ve kültürel yapıya sunmaktır. Sevgili Fatih, yukarıda tarihsel süreci özetledim. Devrimi yaptırmazlar, anımsattım. Bunları yapıp yapamayacağını görüp görmem kuşkulu gibi! Çok yanıldığım olmadı. Dileğim yanılmaktır ve senin bu başkaldırışında başarılı olmandır. İnadını bildiğim ve seni sevdiğim için yazdım, sevdiklerinle sağlıklı yaşa... altılı GanYan kOcaeli 5 1 4 2 4 7 9 8 1 2 3 2 1 3 2 12 7 10 89 11 3 altılı GanYan adana 7 5 2 12 6 3 12 6 51 4112 5 6 4 3 1 3 3 2
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle