25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 AĞUSTOS 2013 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Milliyetçi” kanadında ağırlıktaydı ve şöyle deniliyordu: “Gülen Hareketi kendi ekonomik gücünü, çıkarlarını korumak amacıyla her yola başvurur. 1982 Anayasası oylaması öncesi Kenan Evren’le işbirliği yaptı, 28 Şubat döneminde Çevik Bir Paşa’ya okullarının anahtarlarını teslim etmek için Genelkurmay Karargâhı’na gitti... 1999 seçimlerinde ise Bülent Ecevit’in DSP’sini destekledi... Türkiye’de cemaatin 2 bin 500 dolayında dershanesi var... Büyük para kaynağı bu... Ellerinden gidecek diye Başbakan Erdoğan’a ve hükümete tavır aldılar...” HHH Bunların hepsi doğru! Bugün “F tipi hareketin” hem ekonomik, hem de siyasal etkinliği olduğu kesin. Eğitimli, bir iki dil bilen kadroları ABD, İngiltere ve Almanya’da... İhtiyarların çoğunluğu bir kenara çekildi. Bugün 3040 yaş arasında olan yoksul Anadolu çocukları Türkiye’de üniversite bitirip ABD’de eğitildi. Cemaatin ABD’de ilişkileri çok iyi götürdüğü bilinen bir gerçek. Cemaatin bir korkusu daha var: “Hükümet, çözüm sürecini barışla sonlandırıp Güneydoğu’da beni etkisiz hale getirir mi?” Yazı masamın başında nereden başlasam derken Zaman’ın kardeş gazetesi Taraf’ın cemaatiktidar hesaplaşmasını apaçık ortaya koyan manşetine takıldı gözüm. TV’de ise Mısır’daki darbe katliamı haberleri geçiyordu. 200 kişi öldü, 2 bin kişi yaralandı Kahire’de. Demek ki çözümün yolu askeri darbeler değil, laiklik temelinde demokrasinin ve özgürlüklerin geliştirilmesi. HHH Bir iç savaşın eşiğinde mi Mısır? Onu bir başka gün yazarım... Sahi Taraf’ın manşeti neydi? “Cemaat hükümete ‘One Minute’ dedi...” Aynı gün, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, “cemaate” el uzattı: “Dershaneler bir yıl sonra kapatılmayacak, okula dönüştürülecek!” Merak etmeyin, o da olmaz! Dedim ya bu siyasal ve ideolojik bir hesaplaşma falan değil, çıkar çatışması... Aynen böyle! Bir kenara yazın ve unutmayın! Bakanlık, Kılıçdaroğlu’nun Irak ziyareti öncesi güvenlik endişeleri olduğunu CHP’ye bildirdi Dışişleri ‘gitme’ dedi AYŞE SAYIN F Tipi Muhtıra (!) Nereden başlasam, diye düşünüyorum yazı masamın başında... Cemaatin deyişiyle “Hizmet Hareketi”nin, yani Fethullahçıların, AKP iktidarıyla olan kapışmalarının, “F muhtıra(!)”yla iyice açığa çıkmasını mı yazsam? Aslında, uzun süredir bilinen bu hesaplaşma köşelere çoktan yansımıştı. Kılıçlar çekilmiş, “hodri meydan” denilmişti... Kapalı kapılar ardında konuşulanların ne denli doğru olduğunun elimizde kanıtı yoktu ama polisin istihbarat birimlerinde kamuoyunun “Fethullahçı” olarak tanımladığı etkin adlar görevlerinden el çektirilince kıyamet kopmuştu. Dedikodular giderek artarken AKP yanlısı kalemlerle “Hocaefendi”nin yanında yer alanlar köşelerden atışmaya başlamışlardı. Tartışma “F tipi(!)” muhtırayla bardağı taşıran son damla oldu. HHH İki taraf birbirlerini kırmamak için çaba gösteriyorlardı... Bir yandan Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın bildirisi (muhtıra gibi) ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın açıklaması... Arınç, bir gazetecinin sorusu üzerine lafı gediğine koyarken, “Hizmet Hareketi”nin AKP seçmen tabanında etkisinin ağır olacağını bildiğinden şöyle diyordu: “Bu camianın katkısını yüzyıllar boyu unutmayız...” Zaman gazetesi, dün “Bu iftira ve suçlamaları hiçbir vicdan asla kabul etmez” diyerek “F tipi muhtıra(!)”yı manşetten verirken, haberin üzerine Arınç’ın konuşmasından en önemli bölümü koymuş, dokundurmaları hiçe saymıştı. HHH Bu tartışmalar zaten vardı. Cemaat iktidar erkinde çoktan etkiliydi... Önemli bürokratik kadroları doldurmuştu! Ancak, özellikle AKP kulislerinde “cemaatin” AKP’nin kuyusunu kazdığı, Başbakan’ın çalışma odasına böcek koyup dinlediği, hareketin kendi çıkarları için herkesle işbirliği yapabileceği öne sürülüyordu... İddialar özellikle AKP’nin “Milli Görüş” ve “Muhafazakâr ANKARA CHP MYK toplantısında Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun Irak’a yapacağı 4 günlük ziyaret programı da ele alındı. Bu kapsamda Dışişleri Bakanlığı’nın diplomat kökenli CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu’nu arayarak bölgede güvenlik sorunu olması nedeniyle “gitmeyin” uyarısında bulunduğu ortaya çıktı. Dışişleri Bakanlığı’nın, bölgedeki karmaşa ve son olarak Mısır’da yaşanan olaylar ile Lübnan’da iki Türk pilotunun kaçırılmasını ve Irak’ta bayram süresince yaşanan patlamalara dikkat çektiği öğrenildi. Bakanlık yetki lilerinin, bölgede çok sayıda terör örgütünün faal durumda olduğunu, bu nedenle de CHP heyetinin güvenliğiyle ilgili endişeleri bulunduğunu dile getirdikleri belirtildi. Loğoğlu’nun Dışişleri Bakanlığı yetkililerinin endişeleriyle ilgili anlattığı bilgiler MYK’de geziyle ilgili tereddüde neden oldu. Ancak, ziyaretle ilgili “şimdilik” geri adım atılmaması ve çalışmaların devam etmesi kararlaştırıldı. Kılıçdaroğlu’nun Irak ziyaretinin Necef bölümünün ise basına kapalı olacağı öğrenildi. SONBAHARDA ABD HAZIRLIĞI CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, sonbaharda ABD ziyaretine hazırlanıyor. CHP’nin Washington Temsilcisi Yurter Özcan, ABD’de Türklere yönelik çıkan Posta 212 gazetesine yaptığı açıklamada, Kılıçdaroğlu’nun sonbaharda ABD ziyareti planladığını ve başkent Washington’a çıkarma yapacağını söyledi. Kılıçdaroğlu tarafından geçen haziran ayında CHP’nin ABD Temsilciliği’ne getirilen Özcan, açıklamasında “Tarih belli değil ama sayın genel başkanımızın sonbaharda Washington’a ziyareti gerçekleşecek. Zaten burada ofis açmamızın nedenlerinden biri de burada ziyaretin altyapı çalışmalarını hazırlamak. Bu ziyaret için çalışmalarımız şimdiden başladı” dedi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu da Kılıçdaroğlu’nun ABD gezisine ilişkin çalışma ve temasların sürdüğünü belirterek çalışmalar planlandığı şekilde yürürse ekim sonu veya kasım ayı içinde ziyaretin gerçekleşebileceğini bildirdi. Loğoğlu, Kılıçdaroğlu’nun Irak gezisinin ardından da öncelikli olarak İran ve Tunus ziyaretini gerçekleştirmek istediğini ancak henüz takvimin netleşmediğini söyledi. AKP’DE ‘BİLDİRİ’ YORUMLARI ‘Cemaatin hedefi de Hüseyin Aygün, “hapiste ölümle savaşan” Kemal Avcı’nın anne ve babasıyla TBMM’de basın toplantısı yaptı. Anne Yeter Avcı, siyasilerden yardım istedi. (Fotoğraf:AA) Erdoğan’ u AKP kulislerinde, cemaatin kendi işaretine bakan seçmeni başka bir partiye yönlendirmeye cesaret edemeyeceği görüşünden hareketle Erdoğan’ın bildiride şikâyet edilen özellikle yargı ve güvenlik bürokrasisindeki tasfiyeden geri adım atmayacağı vurgulanıyor. ERDEM GÜL Bir annenin yardım çığlığı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Edirne Tıp Fakültesi’nde mahkum koğuşunda yatan mide kanseri Kemal Avcı’yı önceki gün hastanede ziyaret eden Hüseyin Aygün, dün de annesi Yeter ve babası Mehmet Avcı’yla birlikte parlamentoda basın toplantısı düzenledi. Elinde oğlunun hastane yatağındaki fotoğrafıyla kameralar önüne çıkan Kemal Avcı’nın babası Mehmet Yeter, “Kelepçe takmak istemişlerdi, tepki gösterdik. Oğlum çok rahatsız. Hastanede doktorlar çok ilgileniyor” dedi. Kemal Avcı’nın gözüyaşlı annesi Yeter Avcı ise yaşadıklarını “Oğlumun hastalığı yılbaşında başlamış. 3 aydır kan kusuyor, ‘Bile bile götürmediler, baktılar öleceğim onun üzerine doktora götürdüler’ diyor. 4 ay önceden kanser olduğunu biliyorlarmış. Bile bile hastaneye götürmemişler. Götürselerdi böyle olmazdı” diye anlattı. Yeter Avcı, şu çağrıyı yaptı: “Benim oğlum ölümle pençeleşiyor. Doktorlar yüzüme karşı, ‘Buradan çıkmazsa ölür’ dediler. Oğlumun yüzüne bakamıyorum. ‘Tahliller nasıl’ diye soruyor, söyleyemiyorum. Cumhurbaşkanı’na, herkese sesleniyorum. Benim çocuğumu oradan kurtarsınlar. Herkesin vicdanına bırakıyorum. 23 ay daha içeride kalırsa kaybedebilirim. Anneler gözyaşı dökmesin, oğlum tahliye edilsin.” ANKARA AKP, cemaatin 11 maddelik bildirisini, “28 Ağustos 2014’te yapılacak cumhurbaşkanı seçimlerine kadar sürecek tam bir yıllık yeni bir aşamaya geçildi” şeklinde değerlendirdi. AKP’de, bildiriyle cemaatin hedefinin de Başbakan Tayyip Erdoğan olduğunun açığa çıktığı, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün adaylık kararının AKPcemaat savaşının şiddetini belirleyeceği belirtiliyor. AKP’de, “Özel bir adresi yokken üzerine aldı” görüntüsüne neden olmamak için açık ve resmi bir tepki vermekten kaçınılan cemaatin bildirisine ilişkin değerlendirmeler ve bundan sonraki siyasi gelişmeler etkisine ilişkin değerlendirmeler şöyle: Yeni aşama: Açıklama, belli noktaları açıklığa kavuşturmaktan çok, bir cemaatin işlevinin ötesinde siyasal nitelikler taşıyor. Bu açıklama, cemaatin süreci yeni bir aşamaya taşıdığını gösteriyor. Güçsüz Erdoğan isteniyor: Açıklama, doğrudan Başbakan Erdoğan’ın 2014’e ilişkin yol haritasını hedef alıyor. Kategorik olarak Erdoğan’ın başkan ya da partili cumhurbaşkanı formülüyle yarı başkan olmasına değil, sistemde en güçlü hale gelmesine karşı çıkılıyor. Güçlerin bölüştürülmesi isteniyor. Bu nedenle en yakın tarihte Gezi Parkı eylemlerinde olduğu gibi cemaatin hedefinde de Erdoğan var. Gül farkı: Erdoğan’ın en güçlü olmasını engellemenin tek adresi de Abdullah Gül. Dolayısıyla cemaat, Gül’ün mutlaka sistemde güçlerden birinin başında olmasını istiyor. Cemaat açıklamasında Erdoğan ve Gül için kullanılan dildeki farklılık bile bunu gösteriyor. Tasfiye sürer: Cemaat açıklamasındaki özellikle yargı ve güvenlik bürokrasisinde tasfiyelerle ilgili olarak da süreç aynen devam eder. Başbakan, bu konuda geri adım atmaz. Cemaat iktidar tercih eder: Başbakan yüzde 6’lar civarındaki cemaat oylarının hiçbir şekilde gözden çıkarmayacaktır ama asıl olarak cemaat başka parti tercihi yapma şansına çok sahip değil. Cemaat, iktidarı tercih eder, muhalefet partisini değil. Türkiye’nin iyi diplomatik ilişkiler kuramadığını söyledi Gülen’den AKP’ye eleştiri Haber Merkezi Cemaat lideri Fethullah Gülen, Türkiye’nin dış politikasıyla ilgili “Türkiye’nin bölgede iyi ilişkiler kurması dünyanın çıkarına ancak şu anda bunun gerçekleştiğini düşünmüyorum” dedi. Aylık yayın yapan The Atlantic dergisi muhabiri Jamie Tarabay, Gülen’le bir söyleşi yaptı. Gülen, Türkiye hakkında söylenen olumlu ve olumsuz sözlere ilişkin olarak da “Duruma bakınca kendimizi açıklamakta yeterince başarılı olamadığımızı düşünüyorum. Bunu fark ettiğimizde bizi düşman görenlere rahatsız olacak bir şey yok demek için çalışmalar yaptık ancak bazı insanların tutumlarını değiştirmeyeceği gerçeğini kabul ediyoruz” dedi. “Türkiye’nin politikalarını ve dünyadaki yerini nasıl buluyorsunuz” sorusu üzerine ise Gülen şu ifadeleri kullandı: “Tarihsel bağları ve görünümü nedeniyle Türkiye’nin olumlu bir algısı var. Türkiye bu algıları korumak için dikkatli olmalı. İyi ilişkiler, etki ve sevgi hedeflere ulaşmada birleştirici olabilir. Türkiye şu anda bunu yapıyor mu? Türkiye’nin bölgede iyi diplomatik ilişkiler geliştirmesi Avrupa’nın, ABD’nin ve dünyanın çıkarınadır ama ben şu anda Türkiye’nin buna yönelik yapacaklarını gerçekleştirdiğini düşünmüyorum.” ÖZERKLİĞİ BASIN TOPLANTISIYLA TANITTILAR Suriye’de Kürtler ikinci aşamada MAHMUT ORAL İstanbul’da sürpriz temas Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ömer Önhon, PYD lideri Salih Müslim’in ardından Suriye’deki Kürt partilerin temsilcileriyle bir araya geldi DUYGU GÜVENÇ ANKARA İstanbul’da dün, Suriyeli Kürtlerin lideri Demokratik Birlik Partisi (PYD) Salih Müslim’le başlayan Türk Kürt buluşması Suriyeli diğer Kürt gruplara da uzandı. Dışişleri Müsteşar Yardımcısı Ömer Önhon, Müslim ile görüşmesinin ardından Suriye’deki 4 Kürt grupla daha buluştu. Kürt gruplar Önhon’a “Belli gruplara değil, tüm Suriye’ye yardım edin” mesajı verdi. Müslim’in, İstanbul’da Ömer Önhon ve bazı MİT yetkilileriyle yaptığı görüşmede Asya Abdullah’ın, Kamışlı’da düzenlediği basın toplantısındaki sözleri masaya yatırıldı. Abdullah’ın çalışmaların tüm taraflar tarafından onaylandıktan sonra 6 ay içerisinde özerk yönetim için seçim yapılacağı belirtilen sözleri üzerine, “PYD’nin Türkiye’nin sınır güvenliğini tehdit etmesi halinde kendi güvenliğimizi korumak için gerekli önlemleri alırız” uyarısı yapıldı. Görüşmelerde ayrıca, PYD’den ev sahipliği yaptığı PKK militanlarıyla arasına mesafe konması istenirken en önemli mesaj Esad yönetimi konusunda oldu: “Kürtlerin de Baas rejiminde çok acılar çektiğini biliyoruz. Suriye halkı tepkisini ortaya koyarken sizin Esad’a destek vermeniz Kürtlerle Araplar arasında çatışmaya neden olabilir. Sizden beklentimiz Suriye muhalefeti ile birlikte hareket etmeniz” Görüşmelerde, bölgenin bir değişim sürecinden geçtiğine de işaret edildiğini belirten diplomatik kaynaklar, Erbil’de yapılması planlanan Kürt Konferansı’na yönelik Müslim’in görüşünü de aldı. Görüşmede “PYD’nin eğitim, sağlık gibi konularda organize olmayı istemesini anlıyoruz. Ancak bu tip ihtiyaçların karşılanması öncelikle güvenliğin sağlanmasına bağlı. Oldubittiyle yönetim ilan etme yin” mesajı verdi. Ömer Önhon, PYD lideri Müslim’in ardından Suriye’deki Kürt partilerin temsilcileriyle bir araya geldi. Önhon, KDP’den Abdülhekim Başar, Azadi Partisi’nden Mustafa Cuma ve Mustafa Usu, Suriye Kürtleri Birliği Partisi’nden Neşet Zaza ve İbrahim Bro’nun da aralarında bulunduğu Kürt temsilcileriyle görüştü. Önhon’un bu görüşmeler sırasında Türkiye’nin şu mesajını da verdiği belirtildi: “Suriye’de de, Irak’ta da Kürt halkının haklarını kazanması için çabalıyoruz. Bunu Suriye için de tüm Suriye vatandaşları için istiyoruz.” Kürt gruplarının temsilcilerinin ise bu mesaja karşılık Türkiye’nin, Suriye’ye geçirmekte olduğu değişim sürecinde rolünün hayati önemde olduğunu vurgulayarak “Yardımlarınızı sadece belli kesimlere değil tüm Suriye halkına yapmanızı bekliyoruz” mesajını verdiği belirtildi. DİYARBAKIR PYD, Suriye’nin kuzeyinde özerk bir yönetim oluşturulması için çalışmalarını hızlandırdı. Geçici bir yönetim ve daha sonra da bütün birleşenlerini kapsayacak bir meclisin kurulması hedefleniyor. PYD Eşbaşkanı Asya Abdullah, “Özerk yönetim hazırlıklarında ikinci aşamaya geçtik. Her kesimi çalışmalara katıyoruz” dedi Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eşbaşkanı Asya Abdullah, Suriye’nin kuzeyindeki Kamışlı kentindeki PYD binasında özerklik projesiyle ilgili basın toplantısı düzenledi. Özerklikle ilgili çalışmalarda ikinci aşamaya geçtiklerini belirten Abdullah, “Bu konuda Kürt, Arap, Süryani, Asuri ve Ermeni parti, örgüt ve kurum temsilcileriyle görüşmeler yaptık. Görüşmelerin ardından özerk yönetim hazırlıklarında ikinci aşamaya geçtik. Bundan sonra projeye olumlu bakan kesimlerle toplantılar yapacağız. Tartışmaların sonucunda taslak son şeklini alacak” dedi. PYD meclis üyesi Beşira Derviş de özerklik projesinde anayasanın oluşturulması için bir meclisin hedeflendiğini ve meclisin de geçici bir yönetimi kuracağını anlattı. Derviş, özerklik projesinin Suriye’yi bölmeyeceğini aksine demokratikleştireceğini ifade etti. Mersin’de operasyonu PKK ABİDİN YAĞMUR MERSİN Mersin’de, terör örgütü PKK adına eylem hazırlığında olduğu iddia edilen bir gruba yönelik operasyonda suikast silahı olarak kullanılan Glock marka tabanca, el bombası ve patlayıcılar ele geçirildi. Olayla ilgili 5 kişi gözaltına alındı. Terör örgütü PKK’nin 15 Ağustos 1984’te Şemdinli ve Eruh’ta ilk silahlı eylemini gerçekleştirmesinin 29. yıldönümü dolayısıyla olası eylemlere karşı önlemlerini artıran Mersin polisi, bir ihbar üzerine Akdeniz ilçesinde bir eve operasyon düzenledi. Operasyonda terör örgütü PKK üyesi olduğu belirtilen 1 kişi ve ona yardım ve yataklık ettikleri iddia edilen 4 kişi gözaltına alındı. Evde yapılan aramada ise suikast silahı olarak bilinen bir adet Glock marka tabanca, bir adet el bombası ve el yapımı patlayıcı madde ve malzemeler ele geçirildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle