15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 TEMMUZ 2013 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Savcılık, Ali İsmail’in katillerine ulaşmak için özel ekip kurdu Bitmeyen tarama Eskişehir Emniyet Müdürlüğü’nün olay gecesi resmi ve çevik kuvvet polisleri dışında 150’ye yakın sivil polisin AKP il merkezinin bulunduğu Odunpazarı ilçesi Yunus Emre Caddesi ve civarında görev yaptığı, bu polislere ait mesleki bilgiler ile vesikalık fotoğraflarının cumhuriyet başsavcılığına bildirildiği öğrenildi. Can HaCIOĞLU Köprüye Yavuz Dedik... Taksim Gezi Parkı’nda ağaçların kesilmesine karşı başlayan eylemliliklerde, üst üste gelen alkole yasak başta olmak üzere özel yaşama müdahale düzenlemeleri ve 3. köprüye Yavuz Sultan Selim’in adının verilmesinin çok etkili olduğu genel kabul görüyor. AKP’nin tek Alevi milletvekili İbrahim Yiğit de köprüye Yavuz ismine itiraz etti ve başlayan Alevi açılımı için önce isim değişikliği gerektiğini açıkladı. Yiğit, köprünün adı konusundaki tavrını Meclis kulisinde karşılaştığı TBMM Başkanı Cemil Çiçek’e anlattığı bir fıkra ile de ifade etti. Yiğit’in Çiçek’e anlattığı fıkra şöyle: “Erzurum’da bir öğretmen öğrencisini sınava almış. ‘Sınav çok kolay. Söyleyeceğim üç kelimeyi tekrar edeceksin, sınavı geçeceksin’ demiş. Sonra da kelimeleri tek tek söyleyip öğrenciden tekrar etmesini istemiş. Öğretmen ‘yaprak’ demiş, öğrenci ‘yarpak’ diye tekrar etmiş. Öğretmen ‘toprak’ demiş, öğrenci ‘torpak’ demiş. Öğretmen son olarak ‘köprü’ demiş, öğrenci bunu da ‘körpü’ diye tekrarlamış. Öğretmen, öğrenciye sınavı başaramadığını söylemiş. Öğrenci dışarı çıkınca arkadaşları ‘Ne oldu, sınav nasıl geçti dadaş’ diye sormuşlar. Öğrenci de anlatmış. ‘Öğretmen yarpak dedi yarpak dedim, torpak dedi torpak dedim, körpü dedi körpü dedim. Galiba o körpüde b... yedim.” ESKİŞEHİR Eskişehir’de Ali İsmail Korkmaz’ın ölümüyle ilgili soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcılığı bir ekip kurarak olayın faillerine ulaşmaya çalışıyor. Soruşturma kapsamında olay gecesi Yunus Emre Caddesi ve civarında görev yapan sivil polislerin isim ve soy isimleri ile yeni çekilmiş vesikalık fotoğraflarının cumhuriyet başsavcılığına gönderilmesi istendi. Eskişehir Emniyet Müdürlüğü’nün olay gecesi resmi ve çevik kuvvet polisleri dışında 150’ye yakın sivil polisin AKP il merkezinin bulunduğu Odunpazarı ilçesi Yunus Emre Caddesi ve civarında görev yaptığı, bu polislere ait mesleki bilgiler ile vesikalık fotoğraflarının cumhuriyet başsavcılığına bildirildiği öğrenildi. Eskişehir Cumhuriyet Savcılığı’nın gerekli görürse, polisleri savcılığa davet edeceği de kaydedildi. Bu arada Korkmaz’ın ölümüyle ilgili “Kendi arkadaşlarına zarar verip suçu polise atanlar var” diyen Eskişehir Valisi Güngör Azim Tuna’ya tepkiler devam ediyor. Eskişehir’de Eti Park’ta Gezi eylemleri nedeniyle düzenlenen forumlarda bir araya gelen gençler, “Biz Ali’nin arkadaşlarıyız. Onu dövmedik ” şeklinde dövizler açarken sivil toplum örgütü temsilcileri yaptıkları açıklamalarla tepkilerini dile getirdiler. Türkİş İkinci Bölge Temsilcisi Nejat Kılıç yaptığı açıklamada valinin taraf seçme şansının bulunmadığını belirterek “Vali, varsayımlarla hareket edemez. Elinin altındaki Emniyete yargıya gerekli talimatı verip suçluyu bulup onların hak ettiği cezayı verdirebilecek Eskişehir’deki en yetkili kişi. Varsayımlarla hareket etme şansı yok valinin, biz yorum yaparız ancak onun böyle bir şansı yok” diye konuştu. Aydınlatmak namus borcumuz Eskişehir Tabip Odası Başkanı Dr. Bülent Nazım Yılmaz, Ali İsmail Korkmaz’ın katili veya katillerinin bulunmamasından kaygılı olduklarını söyledi. Ali’nin vahşice öldürülmesinin toplum vicdanında derin iz bıraktığını belirten Yılmaz, “Bu olayı aydınlatmak bizim için bir sorumluluktur, namustur” dedi. Yılmaz, “Kim öldürdü Ali İsmail Korkmaz’ı? Niçin 40 gün geçmesine rağmen katilleri bulunamıyor ve kaygı verici açıklamalar yapılıyor. Ali İsmail Korkmaz’ın katilinin bulunmasında birebir görevi olan kişilerin açıklama yaparken dikkatli olmaları lazım” dedi. ADD Eskişehir Şubesi Başkanı Dr. Azmi Kerman da yaptığı açıklamada “Adli soruşturmanın hiçbir baskı altında kalmadan en kısa zamanda sonuçlandırılmasını, eli kanlı vicdansız katillerin bir an önce yakalanmasını bekliyoruz” dedi. CHP’yi ‘Yedirmediler’ CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, geçen hafta gazetecilerle iftarda bir araya geldi. Başkentin “Demirel’li yıllar” ile özdeşleşen mekânlarından Hacı Arif Bey’deki iftar sofrasına, yemeğin sonuna doğru kocaman bir “lavaş” geldi. Üzerinde “CHP” yazan lavaşı gören gazeteciler, o sırada soruları yanıtlayan Tekin’e “CHP’yi yiyecek misiniz” diye sordu. Çok yeni geldiği için “CHP” yazan lavaşı geç fark eden Tekin, önce şaşırdı. Sonra yanındaki Genel Başkan Yardımcısı Yakup Akkaya, gazetecilerin “cin” sorusunu fark edip, Tekin’e “CHP’yi yemeyeceğiz, lavaşı yiyeceğiz” diye fısıldadı. Durumu fark eden Tekin, “Evet arkadaşlar CHP’yi yedirmeyeceğiz” diye espri yaptı. Tabii bu esprinin ardından yemek uzarken, gazetecilerin gözü de lavaştaydı, hani olur da bir dalgınlığa gelir de Tekin ve Akkaya bir lokma koparır mı diye bekleniyordu. Ancak Tekin ve Akkaya oldukça temkinliydi. İftar ve sohbet bittikten sonra, “CHP lavaşı” özenle masadan kaldırıldı. NOT: TBMM yoğun bir yasama yılının ardından cumartesi günü tatile girdi. Biz de Meclis’in yeniden açılacağı 1 Ekim’e kadar “mola” diyoruz. Ayşe Sayın, Erdem Gül, Mahmut Lıcalı [email protected] Polisin attığı gaz bombası kapsülünün başına isabet etmesi sonucu ağır yaralanan B.E’nin ailesi: O artık halkın çocuğu İstanbul Haber Servisi Gezi Parkı Direnişi sırasında polisin direkt attığı gaz bombası kapsülünün başına isabet etmesi sonucu ağır yaralanan 14 yaşındaki B. E. bir aydır yoğun bakımda uyutuluyor. Babası Sami E., “Oğlum çok hareketli bir çocuktu, şimdi görüyorum ‘benim oğlum mu’ diyorum. Evet, benim oğlum ve yoğun bakımda yatıyor. Oğlumun vurulduğu gün Babalar Günü’ydü ve bana güzel bir hediye verdiler” diye konuştu. Anne Gülsüm E. ise “Söyleyecek bir şey bulamıyorum. Ramazan demeden iftar saati şiddete devam ediyorlar. Çocuğum daha 14 yaşında. Bu devlete artık güvenmiyoruz” dedi. ğumun bir an önce aramıza dönmesi. Ailecek perişan olduk. Bundan sonra kimsenin burnu dahi kanamasın. 30 gündür burada özel hayatımız kalmadı. Hastanenin bahçesi evimiz oldu. Hükümetten birinin çocuğunun başına da aynı şey gelebilirdi. Bizim yerimizde olsalardı, o acıyı hissetselerdi nasıl düşünürlerdi?” ‘Adalete, devlete güvenemiyorsak neden yaşıyoruz?’ Anne Gülsüm E. de oğlunun oyun oynayacak çağda olduğunu belirterek “Söyleyecek bir kelime bulamıyorum. Benim çocuğum 14 yaşında. Şu an oyun oynaması gerekiyordu. Burada yatması değil. Ne yaptı onlara, ateş mi etti? Savunmasız bir çocuğu hedef alıp kapsül sıkıyorsun” diye konuştu. “Çocuklarımızı sokağa çıkarmayalım mı” diye soran anne E. “Adalete, bu devlete güvenmiyorsak neden yaşıyoruz? Zaten yaşatmıyorlar da bizi? Biz kime güveneceğiz? Başımıza bir şey geldiğinde kime sığınacağız? Eve hırsız girse kimi çağıracağız? Bunlar böyle yaparsa, biz bunlara sığınamayız” ifadelerini kullandı. ğlum halkın gücüyle yaşayacak’ Konuyla ilgili suç duyurusunda bulunduklarını ifade eden E.: “O artık halkın çocuğu, ben sadece babasıyım. Her yerden insanlar geldi yardım etti. Onların gücüyle yaşayacak oğlum. Oğlum çok hareketli bir çocuktu, şimdi görüyorum benim oğlum mu diyorum. Evet benim oğlum ve yoğun bakımda yatıyor. Oğlumun vurulduğu gün Babalar Günü’ydü. Bana güzel bir Babalar Günü hediyesi verdiler” diye konuştu. E., hükümet yetkililerinden kimsenin aramadığını ve hastaneye gelmediklerini belirtti. Baba E. ayrıca hastanede görevli sağlık ekibine ve doktorlara özellikle teşekkür ettiğini kaydetti. ‘O astanenin bahçesi evimiz oldu’ Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi bahçesinde gazetemize konuşan Sami E. ve Gülsüm E. oğullarının hâlâ uyutulduğunu, beslenebilmesi için midesini deldiklerini söylediler. Baba E. “Ne zaman uyanır, bilmiyoruz. Umutlarımız o yönde. Beyninde ödem var” dedi. “14 yaşındaki bir çocuğun burada yatması vahim bir durum” diyen Baba E. sözlerine şöyle devam etti: “Tek düşündüğüm, çocu ‘H l‘Gezi’ Pennsylvania’ya uzadı Gülen protesto edildi Dış Haberler Servisi Cemaat lideri Fethullah Gülen, Pennsylvania’da ikamet ettiği evinin yakınında bir grup tarafından protesto edildi. Ellerinde Türk bayrağı bulunan grup Gezi Parkı Direnişi’nde yaşamını yitirenlerin posterlerini taşıdı. ABD’nin çeşitli kentlerinden gelen grup Gülen’in evinin önünde toplandı. Grubu eve yaklaştırmayan polis, geniş güvenlik önlemleri aldı. Göstericilerle polis arasındaki uzun süren pazarlıklar sonucu eylemin Gülen’in evinin önünde yapılmasına izin verilmedi. Bunun üzerine grup, eylemi eve yaklaşık 500 metre uzakta sürdürdü. İstiklal Marşı okuyan yakla şık 200 kişilik grup, hazırladığı bildiride “Fethullah Gülen’in laikliğin en büyük düşmanı olduğu ve şeriat kuralları ile yönetilen bir sistemi arzuladığı” görüşü dile getirildi. “Bu daha başlangıç, mücadeleye devam” sloganlarını atan grup, Türk bayraklarıyla birlikte Gezi eylemleri sırasında yaşamlarını yitiren Ali İsmail Korkmaz, Ethem Sarısülük, Abdullah Cömert ve Mehmet Ayvalıtaş’ın posterlerini taşıdı. Eylem sırasında polisin yoğun güvenlik önlemleri aldığı gözlendi. Göstericiler yaptıkları açıklamada, Türkiye’de polisin gözaltılar ve karakollarda yaptığı kötü muameleyi de anlattı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle