Katalog

SAYFA CUMHURİYET 6 HAZİRAN 2013 PERŞEMBE 8 HABERLER TWITTER GÜNDEMİ İzmir’deki eylemlerde eli sopalıların yurttaşları acımasızca dövmelerine tepki: Hesap sorulmalı HAKAN DİRİK Yeni fiil türedi: Çapullamak İZMİR İzmir’de eli sopalı sivil polisleri eylemci yurttaşların üzerine süren yetkililerin istifası isteniyor. Konuyla ilgili hukuki ve idari süreç başlatacaklarını kaydeden İzmir Barosu Başkanı Sema Pekdaş, “İzmir valisi ve emniyet müdürü görevden alınmalı” dedi. Eli sopalı kişilerin üniformalı polislerin himayesinde protestoculara yönelik saldırısına, İzmir’deki eylemlere katılan pek çok kişi tanık oldu. Çekilen görüntülerin sosyal ortamda paylaşılmasının ardından “Kim bunlar” sorusu, ilk olarak İzmir’e yeni atanan Vali Mustafa Toprak’a soruldu. Toprak, İzmir Emniyet Müdürü Ali Bilkay’ın da yanında olduğu toplantıda, bu kişilerin “sivil polis” olamayacağını, polisin “enstrümanının” belli olduğunu dile getirdi. Ancak ertesi gün açıklama yapan Bilkay, eli sopalıların polis olduğunu itiraf etti. İzmir Barosu Başkanı Sema Pekdaş, eli sopalıların eylemcilere uyguladıkları şiddetin bizzat tanığı olduklarını, ayrıca yurttaşlardan gelen görüntü ve belgelerle delilleri topladıklarını kaydetti. Savcılığın konuyla ilgili harekete geçmesi gerektiğini, kendilerinin de ellerindeki delillerle sorumlular hakkında dava açacaklarını söyledi. İzmir valisi ve emniyet müdürünün görevden alınması gerektiğini belirterek idari soruşturma açılması için İçişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü’ne başvuracaklarını bildirdi. Polisin nasıl görev yapacağının yasayla düzenlendiğini dile getiren Pekdaş, “Onlar polisse kendisini gizle yerek vatandaşa saldıramaz. Değilse polisin korumasında insanları dövmeleri için imkân yaratılmış ve suç işlenmiştir. Bu iş, yurttaşlara şiddet uygulayan polislere soruşturma açılarak kapatılmamalı. Emri verenler görevden ayrılmalıdır. İzmir valisi ve emniyet müdürü görevinden alınmalıdır” dedi. Başak Özçelik, kendisini döven yaklaşık 20 kişiden sadece 4’ünün üniformalı polis olduğunu söyledi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın göstericilerle ilgili kullandığı “çapulcu” ifadesi birçok duvar yazısı ve espriye malzeme olurken “gösteri yapmak, protesto eylemi düzenlemek, hakkını aramak, baskıya direnmek” şeklinde tanımlanan “çapulmak” ya da “çapullamak” gibi fiiller türetildi. Hatta bu fiiller yabancı dillere bile çevrildi. Çapullamanın İngilizcesi “chapulling” Almancası ise “tschapulieren” ya da “schapulieren” olarak yazılıyor. Fiil İspanyolcaya da “el chapulo” olarak çevriliyor. Bu fiiller için bir Wikipedia, bir de UrbanDictionary sayfası da açıldı. Zargan’da ve Tureng’de de “chapulling” kelimeleri başlıklar bulunuyor. bellidir’ ‘Sorumlular Eli sopalıların şiddetine yönetim kurulu üyeleriyle birlikte tanık olduklarını belirten CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin de “Aynı adamlar belki bizi de sopalayacaklardı. Bu işin sorumlularının kim olduğu bellidir. Onların da İzmir’e ve Türkiye’ye özür borçları vardır. Bütün medeni ülkelerde nasıl oluyorsa bu iş öyle olmalı” dedi. ‘Ya ölü taklidi yap ya da koş’ İzmir’deki eylemler sırasında polisin darp ettiği 21 yaşındaki üniversite öğrencisi Başak Özçelik, yaşadıklarını sosyal medyada paylaştı. Sol el bileği ve sağ bacağında kırık, vücudunda 25 adet cop ve sopa izi bulunan Özçelik, “Ben ne provokatörüm ne de terörist” dedi. Gündoğdu Meydanı’nda polisin müdahalesiyle kafasına aldığı bir darbe ile yere yığıldığını anlatan Özçelik, “Her yerime sopalarla vurulmaya başlandı. En az 7 kişi vardı tepemde. Bir polise yalvardım, ‘Yapmayın’ dedim. Verdiği cevap şuydu: ‘Ya ölü taklidi yap ya da koşarak, dayak yiye yiye uzaklaş’. Koşmayı seçtim.” Gittiği hastanede darp raporu aldığını ve suç duyurusunda bulunacağını açıklayan Özçelik, görgü tanıklarına göre kendisini döven yaklaşık 20 kişiden sadece 4’ünün üniformalı polis olduğunu söyledi. 1. GÜN Gezi Parkı’ndaki eylemlerde halka hukuka aykırı müdahale yapıldığı belirtildi BDP’den suç duyurusu u İstanbul Valisi Mutlu ve Emniyet Müdürü Çapkın’ın da aralarında bulunduğu sorumlu kişi ve kurumlar hakkında soruşturma açılması isteniyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) BDP, Gezi Parkı eylemine katılanlara “hukuka aykırı” müdahalelerde bulundukları gerekçesiyle İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ile İl Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın’ın da aralarında bulunduğu sorumlu kişi ve kurumlar hakkında suç duyurusunda bulundu. BDP’den yapılan açıklamaya göre, partinin Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu’nca yapılan suç duyurusunda, Taksim Gezi Parkı’ndan başlayan ve ülke geneline yayılan “protesto eylemlerine”, herhangi bir suç delili veya makul suç şüphesi bulunmamasına karşın müdahale edilerek halka karşı “orantısız fiziki müdahalede” bulunulduğuna dikkat çekildi. Gezi Parkı’nda başlayan gösterilerin tamamen “barışçıl protesto eylemi” olduğuna vurgu yapılan suç duyurusunun gerekçesinde, “herhangi bir suç delili veya makul bir suç şüphesi bulunmamasına” rağmen, halka karşı orantısız fiziki müdahalede bulunulduğuna dikkat çekildi. Gerekçede, bu nedenle, sorumlu kamu görevlilerinin “kasten yaralama, işkence, eziyet, tehdit, kişi hürriyetinden yoksun bırakma, kişilerin huzur ve sükununu bozma, haberleşmenin engellenmesi, mala zarar verme” suçlarını işledikleri gerekçesiyle Türk Ceza Yasası’nın ilgili hükümlerince cezalandırılması talebine yer verildi. ECE TEMELKURAN: Bazı gazeteci ve yazarlar ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Birgün gazetesi yazarı Ece Temelkuran, Gezi Parkı protestolarıyla ilgili olarak “Beyaz Kuvvetler devrede” yorumları ve bazı gazetecileri hedef gösteren “provokatör” suçlamalarına “Kendilerini ‘gazeteci’ zanneden hükümet yazıcılarının haber alma özgürlüğümüzü kullanmamızı provokasyon zannetmeleri doğaldır. Kimsenin kimseyi sokağa çağırmasına gerek yoktu. Herkes zaten sokaktaydı. İktidarın gözlerine tuttuğu ikbal ışığından kör olmuş olabilirler, meydanlardakiler beyaz değil rengârenktir” diye tepki gösterdi. Yeni Şafak gazetesinde dün “Seferberlik Tetkik Kurulu’nun sivil unsurları olarak bilinen Beyaz Kuvvetler’in Gezi Parkı protestolarında devrede olduğu” haberine yer verilirken gazetenin yazarlarından Abdülkadir Selvi de “bazı kadın gazetecilerin provokatör tweetlerinden” söz etti. Birgün yazarı Ece Temelkuran, “provokatör” suçlamalarıyla ilgili sorularımıza şu yanıtı verdi: “Kendilerini gazeteci zanneden hükümet yazıcılarının haber alma özgürlüğümüzü kullanmamızı provokasyon zannetmeleri doğaldır. Kendileri sadece Başbakan’ın sözlerini haberleştirebildiği için bizim canı yanmış insanların çığlığını duyurmaya çalışmamızı komplo zannetmeleri anlaşılabilir. Bu hareket hiçbirimizin yönlendirmediği, yönlendiremeyeceği kadar büyük ve çeşitlidir. Katlanamadıkları şey kibre karşı birleşen, bir hafta öncesine kadar birbirinden nefret etmesine karşın bugün kardeş olan insanların sesleridir. 22 yaşında bir çocuğun, Abdullah Cömert’in ölmesinden sonra bile olaylarda polis şiddetini sorgulamayan ve gazetecileri suçlu bulanların sadece vicdanından değil, aklından da şüphe ederim. İnsanlar canı için mücadele ederken haberleştiler. Twitter sadece buna yaradı. Kimsenin kimseyi sokağa çağırmasına gerek yoktu. Herkes zaten sokaktaydı. Kendilerini korkuyla aynalı binalarına kapatanlar bunu göremeyebilir.” Temelkuran “Beyaz Kuvvetler devrede” haberleriyle ilgili olarak “Gözlerini açıp baksınlar, onlar beyaz değil, rengârenk. İktidarın gözlerine tuttuğu ikbal ışığından kör olmuş olabilirler, meydanlardaki insanlar beyaz değil rengârenktir” dedi. Temelkuran, Twitter’da da bu haber ve yorumlara “Gazetecileri ve Twitter kullanıcılarını zalimce hedef gösteren Yeni Şafak’ı kınıyor ve vicdanlı çalışanlarını istifaya davet ediyorum!” “Yeni Şafak’tan Abdulkadir Selvi! Ne yaptığını görüyoruz! Üç kadın gazeteci kim? Şimdi açıkla! Yoksa hepimizi mi hapsettirmek istiyorsun” diye tepki gösterdi. Ege’de protestolar şenliğe dönüştü İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir’de Gündoğdu Alanı’nda gerçekleştirilen Gezi Parkı protestoları, önceki akşam şenliğe dönüştü. Alanı ve çevresindeki sokakları dolduran binlerce kişi, türküler, şarkılar ve ritim grubu dinletileriyle eğlendi. Hükümetin istifaya çağrıldığı ve özellikle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın hedef alındığı eylemde, sık sık “Mustafa Kemal’in askerleriyiz”, “İzmir direniyor”, “Zıpla zıpla zıplamayan Tayyip” sloganları da atıldı. Ege’nin birçok noktasında da yurttaşlar, benzer şekilde alanlarda buluştu. Chomsky, Coelho ve 68 liderlerinden Tarık Ali’den ‘Gezi’ mesajları: Bizler de çapulcuyuz Dış Haberler Servisi ABD’li ünlü düşünür ve dilbilimci Noam Chomsky, Brezilyalı dünyaca ünlü yazar Paulo Coelho ve 68 öğrenci ayaklanması liderlerinden Tarık Ali, Taksim Gezi Parkı protestolarına destek verdi. Chomsky yayımladığı video mesajında “Her yer direniş, her yer Taksim” derken, Coelho ise atılan gaz bombalarının Brezilya malı olması nedeniyle Twitter hesabından “Kendimizden utanalım” mesajı çekti. Tarık Ali de “Taksim Meydanı’nda patlak verenler Türkiye politikası için son derece önemli gelişmeler. Bu hareket diktatörlüğe meydan okuyor” dedi. Chomsky daha önce bir destek mesajı yayınlayarak, “Devlet otoritelerinin İstanbul’un merkezi Taksim’de barışçıl gösterilere karşı acımasız tedbirlere başvurmasını kınayan, temel insan haklarını koruyan Af Örgütü ve diğer protestolara katılıyorum. Son günlerde gelen haberler Türk tarihinin, son yıllardaki Türkiye ve insanlarına karşı en iyiyi dileyen bizlerce de selamlanan ilerlemelerle geçmişte kaldığı zannedilen utanılmaz anlarından geriye kalanlardır” demişti. Desteğini bu kez video mesajla ileten ABD’li düşünürün görüntülerinde “I am also a çapulcu in silidarity RESİSTANBUL” (Ben de dayanışma içinde bir çapulcuyum DİRENİSTANBUL) yazılı pankart dikkat çekti. Coelho da polisin protestoculara biber gazlı müdahalesine sert tepki gösterdiği mesajında “Kendimizden utanalım: Türkiye’de protestoculara karşı kullanılan biber gazı Brezilya malı” dedi. Gezi Parkı protestolarını “Bu hareket diktatörlüğe meydan okuyor” sözleriyle değerlendiren Pakistan asıllı İngiliz aktivist ve düşünür Tarık Ali yayımladığı mesajda Erdoğan’ı “Demokratik olarak seçilen ancak dar kafalı bir diktatör gibi davranan, ülkenin her yanındaki müteahhitlerin sultanı” olarak tanımladı. Fotoğraf: OZAN YAYMAN hedef gösterildi l TOMA: Çapulcuysan çapulculuğunu bil. Neyim ben kaplıca mı? l İzmir polisi Twitter’da yazanların peşine düşeceğine, polisle yan yana eli sopalı kişilerin peşine düşsün yoksa o siz misiniz? l İsyana teşvik suçundan Twitter üzerinden gözaltı yapılıyor. Asıl “İstesek sizi bir kaşık suda boğarız” diyen Melih Gökçek gözaltına alınsın. l Gezi parkından istek duyuru “Burada hiçbir şey parayla değil bedava. Lütfen para uzatmayın der misiniz?” l İnsan yaşamını bir torba kömüre satın alındığına inanan zihniyetteki adamlar, caddelerin, sokakların çığlığını duyamaz. l Türkiye 12.30’da ISLIK çalıyor! Her nerede olursak olalım, yaşam hakkı, demokrasi ve mücadele için! l Taksim dayanışma metninin kapsamı ve odağı, artan ve araya itelenen taleplerden dolayı verimli bir metin olmaktan uzaklaşmış. l Başbakan %50 jokerini kullanacağına, seyirciye sorma hakkını kullansaydı. l Gaz yemeyen erkekle olmaz. l Gezi Kütüphanesi’ne yayınevlerinden yoğun destek var. Dergilerden... Neler var neler. Gelin bir bakın, kitabı kapın. l Gazları Sabri’ye attırmayın. l Melih Gökçek Twitter’da vatandaşa “Döşediğim raylar sana girsin” derken kışkırtıcılık yok, vatandaş “Eyleme gel” deyince kışkırtıcılık var! l Olayların bilançosu: “Merak etme, arkadaşlardayım” diye yalan söylenen anne sayısı: 2 milyon. l Haber yazanı, kitap yazanı terörist diye tutukladınız sıra şimdi tweet atana mı geldi? l MHP ve BDP’nin Gezi Parkı direnişine tutumunun aynı olması kaderin ilginç bir cilvesi... Bu cilveleşmeyi neye borçluyuz dersiniz? l Gezi Parkı Kütüphanesi İçin Kitap Gönderecekler, Adres: Gezi Parkı l Twitter özgür bir medyadır. Fikir ve düşünce paylaşımlarını sebep gösterip insanları gözaltına almak demokrasiye ihanettir. l Acun Ilıcalı ilk kez yorum yapmış Gezi Parkı için. Altına yorum gelmiş... “Ticari sağa çek” l Şu ara gazetecilerin değil, toplumbilimcilerin görüşlerine, analizlerine ihtiyacımız var. l Hâlâ anlamadınız di mi türbanlı türbansız diye bir ayrım yok. Ayırmaya çalışanlar ve ayrılmayanlar var. l Gezi Parkı çevresindeki parti bayrakları kalkmalı. Bunun bir sivil hareket olduğu unutulmamalı. l Atatürk’e küfür eden, direnişçilere karşı olup polisin sert müdahalesine destek verenlerin hep fake hesap olması, resimlerinin olmaması komik. l Şamil Tayyar oturduğu yerden sallamaya o kadar alışmış ki dünyadan haberi yok. Bu kafalar hep eski işte 90’larda kaldı. l Twitter gözaltıları=düşünce özgürlüğü + kime neye göre isyana teşvik? Çok tartışmalı pozisyonlar bunlar! Amaç Twitter’a gözdağı mı? l Anlayana TOMA, biber, gaz; anlamayana Tunus, Cezayir, Fas. l Şamil Tayyar, o da bir insan. l ÇAPULCU’NUN AÇILIMI; ‘Ç’ ağdaş, ‘A’ tatürkçü, ‘P’ olitika üstü, ‘U’ zlaşmacı, ‘L’ aik, ‘C’ umhuriyetçi, ‘U’ lusunu, vatanını seven. l Karşımızda hâlâ Atatürk gibi tüm dünya tarafından saygı duyulan bir lidere diktatör diyen bir zihniyet var. Biz de bu ahmaklara ne anlatıyoruz? l SON DAKİKA! Direnişçiler ortalığı “BARIŞ” alanına çevirdi! Tam bir rezalet (!) Buna acilen DUR denmeli! 2. GÜN 3. GÜN 4. GÜN l Satılık Toma: 99 TL