12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 6 MART 2013 ÇARŞAMBA [email protected] 16 KÜLTÜR Itzhak Perlman baharda ‘Yüz yıl, yüz desen’ İstanbul’da ABİDİN DİNO DOĞUMUNUN 100. YILINDA ANILIYOR DÜNYANIN ÖNDE GELEN KEMAN VİRTÜÖZLERİNDEN Kültür Servisi Dünyanın önde gelen keman virtüözlerinden Itzhak Perlman, 28 Mayıs’ta İstanbul Kongre Merkezi’nde konser vermeye hazırlanıyor. “Schindler’in Listesi”, “Kadın Kokusu” filmlerine yaptığı müziklerle de tanınan Itzhak Perlman’ın konsere, geçmişte Yehudi Menuhin’e ait Stradivari’nin altın çağında yapılmış en iyi kemanı olduğu düşünülen 1714 yapımı antik Soil Stradivarius ile katılacak. “En İyi Oda Müziği” ve “En İyi Enstrümantal Solocu Performansı” gibi toplamda 5 ayrı dalda Grammy Ödülü’ne sahip Perlman’ın, Harvard, Yale, Brandeis, Roosevelt, Yeshiva ve Hebrew üniversitelerinde fahri ve onursal doktoraları bulunuyor. 1945 yılında Tel Aviv’de dünyaya gelen Perlman, 7 Mayıs 2007’de Beyaz Saray’daki Kraliçe Elizabeth’in katıldığı devlet yemeğinde performans sergiledi. 2009 yılındaki Barack Obama’nın göreve başlama merasiminde, John Williams’ın “Air and Simple Gifts” adlı eserinde YoYo Ma, Gabriela Montero ve Anthony McGill ile birlikte sahnedeydi. Son yıllarda, orkestra yönetmeye başlayan Perlman, Detroit Senfoni Orkestrası’nın başmisafir orkestra şefliği görevini aldı. Kültür Servisi Galeri Nev, çağdaş Türk resminin öncülerinden Abidin Dino’yu, “Yüz Yıl, Yüz Desen: Bekir Akbaş Koleksiyonu’ndan Bir Seçki” başlıklı sergiyle anıyor. Koleksiyoner Bekir Akbaş’ın 10 yılı aşkın bir zaman içinde topladığı, ancak hiç sergilemediği desenler, Dino’nun doğumunun 100. yılında, 15 Mart’ta ilk kez gün yüzüne çıkacak. Eserler aynı zamanda, Akbaş Koleksiyonu’nun oluşma serüvenine tanıklık eden tarihçi İlhan Alemdar’ın kaleme aldığı metin eşliğinde, Galeri Nev yayınlarından çıkacak bir katalogda da bir araya geldi. Katalogda, Yaşar Kemal’in “Deniz Küstü” romanı ile Nâzım Hikmet’in “Kuvayi Milliye Destanı”nın da aralarında bulunduğu, Abidin’in yakın dostlarının elinden çıkma edebi başyapıtlar için gerçekleştirdiği illüstrasyonlar da yer alıyor. Sergiyle eşzamanlı olarak “Sanat Dünyamız” dergisi de Dino’nun hayatının ve çalışmalarının belli dönemlerine odaklanan özel bir dosya yayımlayacak. ‘Ölümün ve umudun bileşkesi’ Şair Behçet Aysan’ın kızı Eren Aysan, babasının anısına “Bir Eflatun Ölüm” adlı bir kitap hazırladı u Eren Aysan, “Bir Eflatun Ölüm umut ve ölüm sözcüklerini yan yana getiren bir şiir... Hazırladığım kitap da tam olarak böyle oldu. Babamın dostlarının kitapta buluşmasının anlamı da büyük. Muzaffer İlhan Erdost, Ahmet Say, Özdemir İnce ve diğerleri, onun şiirlerine ve yaşamına daha içerden bakıyor” diyor. SELDA GÜNEYSU n Kültür Servisi Sinema oyuncusu Tamer Yiğit, İstanbul Tıp Fakültesi’nde zatürree teşhisiyle tedavi görüyor. Sanatçının sağlık durumu hakkında bilgi veren doktorlar Yiğit’in durumunun iyi olduğunu söyledi. Tamer Yiğit hastanede tedavi görüyor n Kültür Servisi İstanbul Müzik Festivali’nin 40. yılında başlattığı “İstanbul Müzik Festivali Genç Solistini Arıyor” başlıklı proje kapsamındaki seçmeleri bu yıl 17 yaşındaki çellist Cansın Kara kazandı. Ülke çapında genç yetenekleri keşfetmek ve teşvik etmek üzere yola çıkan proje kapsamında Kara, 10 Haziran akşamı Süreyya Operası’nda Ramiz Malik Aslanov yönetimindeki İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Senfoni Orkestrası eşliğinde konser verecek. Müzik festivali solistini buldu Akbank Sanat’ta dans günleri Kültür Servisi New York’lu sanat yönetmeni ve koreograf Sindra Bell, Akbank Sanat’ta iki ayrı dans etkinliği ile izleyicilerle buluşuyor. Sindra Bell, 11 15 Mart tarihlerinde saat 11.00’de gerçekleşecek dans atölyesi ve 15 Mart akşamı saat 20.00’deki “Açık Prova” etkinliğinde olacak. n Kültür Servisi Aylık edebiyat ve kültür dergisi Varlık, mart sayısında, şair Mehmet Taner üzerine incelemelere, Mustafa Köz ve Şükran Belen ile söyleşilere yer veriyor. Dergide ayrıca; Mehmet Rifat, Hilmi Yavuz, Haydar Ergülen, Erendiz Atasü’nün deneme ve eleştirileri; Süreyya Evren, Hasan Öztoprak, Sadık Yaşar, Kaan Koç’un şiirleri yer alıyor. Varlık’ta bu ay ANKARA Sivas’ta, 2 Temmuz 1993’te, Madımak Oteli’nin ateşe verilmesi sonucu yaşamını yitiren aydınlardan biriydi şair Behçet Aysan... Katliamın üzerinden tam 20 yıl geçti. Behçet Aysan’ın kızı Eren Aysan, yaşadığı acıları unutmamak ve unutturmamak için bir kitap hazırladı babasının anısına. Adını Aysan’ın bir şiirinden alan “Bir Eflatun Ölüm” adlı kitapta, şair Aysan’ı yakından tanıyan arkadaşları anlatıyor. Kitapta yakın tarihimizin acı olaylarına da göndermelerde bulunuluyor. Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı Yayınları’ndan çıkan kitap, Eren Aysan’ın deyimiyle, “ölümün ve umudun bir bileşkesi…” “Bir Eflatun Ölüm”ü hazırlama fikri nasıl gelişti? Sivas katliamı, sürekli unutturulmak istenen, bunun karşısında da direnmeyi ve umudu taşımakla yükümlü olduğum uzun bir süreç. Aydın annelerin, babaların çocukları olarak böyle öldürümlerin yaşanmasına engel olmak zorundayız. Babam özelinde, umutsuzca bir beklenti içinde de olsa, bu katliamı yapanların ve seyirci kalanların, nasıl bir insana kıydıklarını görmelerini istedim. Bununla birlikte tarihsel bir kesit sunuyor kitap... 80’lerin o soğuk ikliminden kopup gelen acılarla hüzünlerin bir bileşkesi çıkıyor ortaya. Adını, babanızın aynı adlı şiirinden alan kitapta, Behçet Aysan’ın yakın dostlarının, sizin yazılarınızın yanı sıra yakın tarihimizde yaşanan en acı olaylar da yer alıyor... Babam “Sesler ve Küller” kitabını “yüz yıldır ülkemizde güzel bir gelecek için seslere ve küllere, zincirlere ve ölümlere” adamıştı. Kendisinin de aynı acılar ve kıyımlar yolunda gittiğini görmek, bu ülkenin kaderinin hiç değişmeyeceğini düşündürüyor bana. “Bir Eflatun Ölüm” ise umut ve ölüm sözcüklerini yan yana getiren bir şiir... Ha MIXER’DE ODAK SOYUT SANAT ‘Salt Soyut’ bir sergi Behçet Aysan kızı Eren Aysan ile birlikte. zırladığım kitap da tam olarak böyle oldu. Ayrıca onun pek çok dost ve arkadaşının kitapta buluşmasının anlamı büyük. Muzaffer İlhan Erdost’tan Ahmet Say’a, Özdemir İnce’den Emin Özdemir’e kadar pek çok isim, onun şiirlerine ve yaşamına daha içerden bakıyor. Kitapta Sivas davası ile ilgili verilen son zamanaşımı kararı da yer alıyor... Kalbimizde, dünü aydınlatmayanlar, yarınları karartanlar arasında olmayı ilelebet sürdürecekler. Sivas katliamı davasının zamanaşımına uğramasına bir çözüm üretmemeleri gibi... Dink davasında göz göre göre işlenen cinayetin bir sis perdesinde bırakılması gibi... Cevat Yurdakul’un, Zeki Tekiner’in katillerinin salıverilmeleri gibi... Adalete hesap vermesi gerekenler, yalnız tetikçiler değil, yaşadığımız sürecin sorumluları... Biz, yaşamını siyasi cinayetlerde yitirenlerin yakınları, yaşadığımız kirli hukuk sürecini de belgelemek zorundayız. Kitabın Sivas katliamı davasının zamanaşımı bölümüyle bitmesinin gerekçesi tam da budur. Kitapta arkadaşlarının Behçet Aysan’ın şairliğinden çok, insani yönlerini anlattıklarını görüyoruz. Nasıl bir insandı Behçet Aysan ve nasıl bir baba? Babamın sorumluluk duygusu güçlüydü, ama kurallara boyun eğmeyen bir kişiliği vardı. Dürüsttü, sonda söylemesi gerekeni başta söylediği için tartışmalara balıklama dalardı. Yumuşacıktı, haksızlıklar karşısında tahammül gösteremez, bir anda sertleşirdi. İlkeliydi, buna karşın son derece de naifti. Ve benim çocukluğumda en iyi oyun arkadaşımdı... Kültür Servisi Tophane’nin yeni sanat galerilerinden Mixer, şu günlerde dokuz sanatçının eserlerinin yer aldığı “Salt Soyut” başlıklı sergiye ev sahipliği yapıyor. Funda Alkan, Yeni Anıt, Ahmet Duru, Eceşan Erdem, İsmail Anıl Güzeliş, Ahmet Sait Kaplan, Hakan Kırdar, Gülay Yaşayanlar ve Orhan Yıldız’ın işlerinin yer aldığı sergi, soyut sanatın güncel örneklerini bir araya getirerek günümüz sanatında yeterli ilgi görmeyen soyut sanata odaklanıyor. Sergi, buradan hareketle Türkiye’nin modernleşmesi meselesine de yeniden bakmayı hedefliyor. Sergi başlığındaki “salt” nitelemesi ise sanatta nonfigüratife eğilimi, soyutu vurgulamak, “soyutlama”dan ayırmak için kullanılıyor. Küratörlüğünü Işık Gençoğlu’nun, sa nat danışmanlığını Hakan Kırdar’ın üstlendiği sergi, resim ve heykelin yanı sıra “soyut”un video, video mapping, rölyef ve malzeme ağırlıklı resim yorumlarını da kapsıyor. “Salt Soyut” sergisi ile “Türkiye’de batılı, modern değerlerin sanat aracılığıyla aktarılması misyonu nasıl gelişti ve bu misyonda soyut sanatın rolü ne oldu? Türk sanatında yerel konu ve ‘motif’lerin Batılı üsluplarla yorumlanması problematiği içinde soyut/soyutlama ikilemi kendini nasıl gösterdi? Türkiye’de günümüz sanatında soyut eserlerin yeterince üretilmemesinin nedenleri neler olabilir?” gibi sorulara yanıt aranıyor. Sergi 24 Mart’a kadar sürecek. (0 212 243 54 43) nKültür Servisi Beşiktaş Belediyesi’nin Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve Belgesel Sinemacılar Birliği ile birlikte düzenlediği “Bir Belgesel, Bir Gazeteci, Çay ve Simit” etkinliğinde, yönetmenliğini Özgür Fındık’ın yaptığı “Kara Vagon 1938 Dersim Sürgünleri” isimli belgesel gösteriliyor. Etkinlik, bugün saat 19.00’da Levent Kültür Merkezi’nde takip edilebilir. Haftanın belgeseli ‘Dersim Sürgünleri’ n Kültür Servisi Koç Üniversitesi Sevgi Gönül Kültür Merkezi’nde mart ayı etkinlikleri kapsamında bugün saat 20.00’de, Le Spoutnik Tiyatrosu’nun “Human Profit” adlı oyunu sahnelenecek. Ücretsiz gerçekleşecek oyun Fransızca ve Türkçe altyazılı olarak sahnelenecek. SGKM’de Fransız topluluğu oyunu Dada sinemasından video art’a ASFALT ART GALLERY’DEKİ SERGİ Kültür Servisi Asfalt Art Gallery, günümüz video sanatına öncülük eden ilk deneysel çalışmalar olan dada sinemasından örneklerin izleneceği bir sergiye ev sahipliği yapıyor. Etkinlik, 20. yüzyılın başlarında hareketli görüntünün sanat alanında kullanılmasıyla başlayan video sanatının deneysel dada sineması ile ilişkisi ve tarihsel gelişimini ele alıyor. 5 Mart 5 Nisan tarihleri arasında gerçekleşecek sergide ayrıca, sanatçıların hareketli görüntüyü kullandıkları 20. yüzyılın başlarından günümüz dijital teknolojilerin olanaklarına, dada sinemasından video sanatına kadar geçen sürecin tartışılacağı bir söyleşi de gerçekleşecek. Sergide yer alan filmler şunlar: Hans Richter’in “Rhytm 21” (1921) ve “Rhytm 23” (1923), Walter Ruttmann’ın “Lichtspiel: Opus II” (1923) , “Lichtspiel: Opus II” (1924), Viking Eggeling’in “Symphonie Diagonale” (1924), Fernand Leger’in “Ballet Mechanique” (1924), Marcel Duchamp’ın “Anemic Cinema” (1926), Man Ray’in “Le Retour à la raison” (1924) ve “L’etoile de mer”(1928). Akif Ergüleç’in konuşmacı olarak katılacağı “Dada Sinema” ve 16 Mart saat 14.30’da “Avandgard Sinema” başlıklı söyleşi 9 Mart saat 14.30’da gerçekleşecek. 23 Mart saat 14.30’daki “Yeni Medya Sanatı ve Video Art” başlıklı söyleşinin konuşmacısı ise Derya Yücel.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle