22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 8 KASIM 2013 CUMA 4 HABERLER Erdoğan bu kez de İsveçli gazetecinin AKP hükümeti El Nusra ilişkileri üzerine sorusuna tepki gösterdi Neden Yapıyor? Gezi olayları patlak verdiği sırada, Erdoğan’ın gelişmeleri kavrayamadığı, değerlendirme hatası yaptığını söyleyenler çoktu. O çoğunluk içinde yer almadım. Tam tersine, Tayyip Bey’in Gezi olaylarına da yine gerilim yaratacak şekilde yaklaşırken kendi açısından doğru bir hesap yaptığını ileri sürdüm. Sanırım kamuoyu yoklamaları bu görüşün haklılığını kanıtlamıştır. Zaman zaman, öylesine yanlış anlamalarla karşılaşıyorum ki (kabahati bendedir herhalde) burada bir açıklamayı zorunlu görüyorum: Bu yazdıklarım Tayyip Bey’in davranışlarının ülke çıkarları ve demokrasi açısından doğru olduğu anlamını taşımamakta ama onun yaptıklarının kendi hesaplarıyla tutarlılığını irdelemeye, “neden böyle yaptığını” anlamaya çalışmaktadır. Tayyip Erdoğan’ı değerlendirirken zaman zaman temposu değişen hedefine yürüme hızını, amaca yönelik yolun hangi evresinde bulunduğunu düşündüğünü iyi hesaplamak gerek sanırım. Bir de bunun yanında, Tayyip Bey’in ana politik yöntemini iyi belirlemek gerek. Tayyip Bey’in ana politik yöntemi, şu çok ünlü kuraldır: Böl ve yönet! O, Türkiye’yi Uğur Mumcu’nun deyimiyle karnıyarık gibi ortadan bölerek yönetmeyi yöntem bellemiştir. Bölünmenin asıl ölçütü, bizden olanlar ve ötekilerdir. Bu ötekiler zaman zaman Cumhuriyetçi, zaman zaman laik, zaman zaman Alevi olabilirler. HHH Esas olan bölünmedir, bölünen parçaların içeriğinden çok, bizden olanlar olmayanlar ayırımıdır. Bütün faşizmler, bir düşmana ihtiyaç duyarlar, Tayyibizmde öteki ile düşman aynı şeydir. Ve tabii ki bütün kötülüklerin anası, ötekilerdir. Bu ötekiler laikler olabildiği gibi Geziciler de olabilirler. Unutmayalım! Trafiği tıkayanların bile Geziciler olduğu söylenebilmektedir bu ülkede. Bunun söylenebiliyor olması, inanacak bir potansiyelin de olduğu varsayımına dayanır. Böyle bir şeyin olabilmesi ancak ötekinin bütün kötülüklerin kaynağı olduğuna inanılabilmesine bağlıdır. Bu yöntemle hareket eden Tayyip Bey için demokrasinin bir araç olduğu da kimsenin meçhulu değildir. Demokrasi tramvayına, amaçladığı durağa kadar ihtiyaç duyan Tayyip Bey’in asıl amacı İslamcı Osmanlıcı bir toplum görüşünü egemen kılmaktır. Bu yürüyüşte, bir aşamadan sonra, başlarda gizlenen emeller artık açığa vurulur. HHH İşte şimdi o aşamaya varılmıştır. Demokrasi önemli değildir. Önemli olan, kendi savunduğu “muhafazakâr” İslami değerlere uygunluktur. Toplum hayatında kutsal demokratik kavramlar yok. Kutsal dini kavramlar vardır. Bunu da artık açıkça söylemenin zamanı gelmiştir. Nitekim öyle yapılmış, türban serbestliği konusunda da aynen böyle davranılmış ve olay, başörtüsünün dinin emri olduğu doğrultusuna oturtulmuştur. Öğrenci evleri ve TBMM’de türban konuları birbirlerinden ayrı değillerdir ve her ikisi de “Bizler dinin ve muhafazakâr ahlakın emrettiklerini yaparız, bütün kötülüklerin anası olan ötekilerse buna karşıdırlar” mesajını yaymak için kullanılmışlardır. Bunların bu topal anayasaya, demokrasinin temel ilkelerine uygun olup olmamaları, dış dünyanın tepkisini uyandırması önemli değildir. Çünkü o aşama artık geride kalmıştır. Bizimkiler ve onlar ayırımının dışlayıcılığı da önemli değildir. Kimi yalaka liberal bizdenciler de artık gemiyi terk edebilirler; kalacak “öz bizdenciler” yeterlidir. “Öz bizdenciler”in desteği başkancı sistem için yeterli çoğunluğu sağlamasa bile ötekiler üzerindeki sultayı sürdürmeye yeterli olacaktır. İslamın geleneksel muhafazakâr ahlaki değerlerin Tayyip Bey’in yanında olduğu, ötekilerin bunlara karşı kötüler oldukları algısını yaratmak amaç olunca, Tayyip Bey’in son oyununda da kendi hesapları açısından tutarlı olduğu söylenebilir. Sıkıştıkça azarlıyor Istırap çekenler varmış(!) AİLELERE ‘İHBARI’ POLİS YAPACAK İğneli Fırça ZAFER TEMOÇİN u Önceki gün Finli gazetecinin öğrenci evleri sorusuna sert tepki gösteren Erdoğan dün de İsveçli muhabirin Türkiye’nin Suriye’deki cihatçı gruplara destek verip vermediğini sormasına kızdı. Erdoğan gazeteciye, “Neye dayanarak bunu söylüyorsun, elindeki belgeler neler?” dedi. Haber Merkezi Finlandiya’da “kızlı erkekli öğrenci evleri” sorusuna kızdığı Finli muhabire “Arkadaş özel görevlendirilmiş” diyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dün de İsveçli gazeteciyi azarladı. Finlandiya’daki temaslarını tamamlayan Başbakan Erdoğan dün İsveç’e geçti. Bu arada İsveç sokaklarında Erdoğan’ı protesto eden pankartlar asıldı. Erdoğan’ın üzerine çarpı işareti konan ve El Kaide militanı gibi gösteren fotoğraflarının yer aldığı pankartlar asan aktivistler Erdoğan’ı teröristleri desteklemekle suçladı. Resmi törenle karşılanan Erdoğan daha sonra İsveç Başbakanı Frendrik Reinfeldt ile görüştü. Görüşmenin ardından iki lider basın toplantısı düzenledi. “2011 sonuna kadar Türkiye ve Suriye ilişkileri iyiydi ancak bir süreden sonra Esad’a karşı muhalifleri desteklemekteki kararınız nedir” hatırlatması üzerine Erdoğan, “Arap Baharı oluştuğunda kendisi ile saatlerce konuştuk. Kendisine ‘Bakın rüzgâr iyi esmiyor bu sizi de vurabilir’ dedik. Bu olmadı ve tanklarla, toplarla insanları öldürmeye başladılar. Temsilciler yolladım. Ne dediysek biz, onlar terörist dediler. Bunlardan dolayı ilişkilerimiz bozuldu” dedi. İsveçli bir gazetecinin Türkiye’nin Suriye’deki cihatçı gruplara destek verip vermediğini sorması üzerine Erdoğan gazeteciyi fırçalayarak, “Neye dayanarak bunu söylüyorsun, elindeki belgeler neler?” dedi. Gazeteci, Erdoğan’ın tepkisi üzerine açıklama yapmak zorunda kaldı ve El Nusra ile Suriye’deki İslam devleti kurmaya çalışan yapılanmaları kastettiğini söyledi. Erdoğan, “El Nusra, Kaide gibi örgütlerin ülkemizde barınmaları söz konusu olamaz. Bunlara yönelik herhangi bir yapılanma olması halinde onlarla mücadelemiz olur. Suriye ile ilişkili Kaide gibi örgütleri Türkiye dışlamıştır. Biz Özgür Suriye Ordusu ile irtibat halindeyiz. 2 milyar doları aşkın ülkemizdeki sığınmacılara yatırımımız vardır” dedi. Erdoğan, çözüm sürecine ilişkin soru üzerine ise “İşin iki boyutu var. Biri yürütme tarafından yapılacaklar diğeri yasama ile alakalı. Yürütme tarafından yapılacaklar ki bunların adımlarını attık. Diğerini de parlamentoya sevk ediyoruz ve hedefimiz kısa bir zamanda bunu bitirmek. Bütçe akabinde hemen onu neticelendirip uygulamaya koyacağız” diye konuştu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kızlı erkekli öğrenci evlerine düzenleme tartışması AKP’nin kurmaylarının kafasını karıştırtı. AKP Grup Başkanvekili Nurettin Canikli önce “Aynı evde yaşayan karşı cinsler komşuların da uyarısı sonucu tespit edilirse polis bu gençlerin ailelerine telefon açıp bildirimde bulunacak” dedi. Canikli bir gün sonra ise binlerce velinin “kızlı erkekli öğrenci evleri” konusundaki “derin ıstıraplarını” Başbakan Tayyip Erdoğan ile paylaştığını belirtip kızlı erkekli öğrenci evlerinden kastedilenin “yurt ve özel yurt gibi kullanılan alanlar olduğunu” söyledi. Ancak, AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik ise, “Başbakan’ın düzenleme yapacağız dediği konu apartlarla ilgilidir. Türkiye’deki bütün evlerle ilgili devlet evin içi ile ilgili bir düzenleme yapmaz” açıklamasını yaptı. HaberTürk yazarı Muharrem Sarıkaya’nın aktardığına göre, AKP Grup Başkanvekili Nurettin Canikli, “Üzerinde epey konuştuk. Polis bir yaptırımda bulunmayacak. Aynı evde yaşayan karşı cinsler komşuların da uyarısı sonucu tespit edilirse polis bu gençlerin ailelerine telefon açıp ‘İşte oğlunuz veya kızınız şu evde şu kişilerle birlikte yaşıyor’ diye bildirimde bulunacak” açıklamasını yaptı. Ancak Canikli dün TBMM’de gazetecilerin sorularını yanıtlarken öğrenci evi veya polis kelimelerini kullanmadı. Açıklamaların çeliştiğinin anımsatılması üzerine Canikli “hiçbir çelişki olmadığını” belirterek, “Burada yurt gibi, özel yurt gibi kullanılan alanlar kastedilmektedir” dedi. Canikli, birçok aile ve velinin bu konuyla ilgili “derin ıstıraplarını” Başbakan ile paylaştıklarını ve tedbir alınmasıni istediklerini bildiklerini savundu. Canikli, “Çok dertli bir şekilde ve vicdanları dağlayacak tarzda taleplerini iletiyorlar” dedi. Gazetecilerin “Talepte bulunan ailelerin çocukları takibe mi alınacak, nasıl bir çözüm bulunacak” sorusuna Canikli, “Hayır, burada olay münferit değil. Burada tek tek kişi bazında olmaz. Kişi bazında güvenlik güçlerine bir talep geldiği zaman, onlar görevlerini yaparlar, o ayrı bir konu” yanıtını verdi. İZMİR BAROSU BAŞKAN YARDIMCISI DEMİR: Hükümet toplumu terörize ediyor HAKAN DİRİK İZMİR Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın öğrenci evlerine ilişkin açıklamalarından vazife çıkaranlar arasında yer alan İçişleri Bakanı Muammer Güler’in, buraları “terör ve fuhuş yuvası” olarak nitelendirmesi ve konuyla ilgili valiliklere talimat vereceğini duyurması, “toplumu terörize etmek” olarak nitelendirildi. İzmir Barosu Başkan Yardımcısı Ercan Demir, tıpkı 11 Eylül olaylarının ardından ABD’nin yaptığı gibi AKP hükümetinin de her konuyu terör kapsamına alarak kendisine muhalif kesimleri devre dışı bırakmayı amaçladığını söyledi. Demir, “Kendi karanlık emellerini yaşama geçirebilmek için, işin içine terör kavramını da sokuyorlar. Kadınlı erkekli aynı ev de kalınmasını terör le bağdaştırmak zaten zihniyetin karanlık kısmını gösteriyor. Aynı zamanda toplumdaki muhalif kesimleri de bu yöntemle ayıklamaya devam etme niyetindeler. Ancak Başbakan’ın pervasızlığına karşı Gezi sürecindeki direniş sürecek, Başbakan da bundan dersini alacaktır” diye konuştu. Erdoğan’ın, devamında bakan ve valilerin açıklamalarını “AKP zihniyetinin toplumu nereye götürmeye niyetli olduğunun deşifresi” olarak nitelendiren Demir, “Anlaşılan o ki, bunun arkasından okullarda kızlar, erkekler ayrı okutulacaktır. Başbakan’ın karanlık dünyasında kadın özgürlüğünü yok etmeye yönelik ne varsa hayata geçmeye başlayacaktır” diye konuştu. namikzafer@yahoo.com sveç’in iki şartı... Erdoğan, İsveç Meclis Başkanı Per Westerberg ile de Meclis binasında görüştü. Erdoğan’ı beklerken açıklamalarda bulunan Westerberg, “Türkiye’nin AB’ye üyeliğine tam destek vermememiz için iki vazgeçilmez şartımız var. Birincisi insan hakları diğeri de demokrasi. Bunlarda eksik olursa desteğimiz olmaz” dedi. İ ERDOĞAN’IN SÖZLERİNE 81 İLDE TEPKİ EYLEMİ CHP ‘kızlıerkekli’ sokağa çıkacak l İnce’den Erdoğan’a öneri: Gençlere çip tak İstanbul Haber Servisi CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, Ergenekon davasından tutuklu gazeteci Tuncay Özkan’ın son kitabı ‘Ötekiler’in imza gününde öğrenci evi tartışmaları için “Başbakan, Gezi olaylarından gençlerden intikam almak istiyor” dedi. “Başbakan Erdoğan’a bir önerim var” diyen İnce, “Sen gençleri kontrol etmek istiyorsun. Eylem yapacaklar diye önceden gözaltına alıyorsun, evlerine baskın yapmayı düşünüyorsun. Benim önerim, kimliklere, pasaportlara taktıkları çip gibi bütün gençlere çip taksınlar. Herkes ne olduğunu görsün” ifadelerini kullandı. Türkiye’de kızlı erkekli karışık yurtların hiç olmadığını söyleyen İnce, “En son ‘twitter’da gördüğüm müthiş bir espriyi paylaşmak istiyorum; ‘Yasama organını ele geçirdiler, yürütme organını ele geçirdiler, yargı organını ele geçirdiler, şimdi üreme organını ele geçirmek istiyorlar’ diyor. İşte gençlere, bu espri gücünüzle bunları perişan edeceksiniz diyorum. Siz bizden daha iyisiniz. Direnin, dayanın, boyun eğmeyin” diye konuştu. di ama bu tartışılamıyor çünkü Başbakan, öğrenci evlerini günANKARA CHP Gençlik Kolla deme getirdi. Biz buna izin verrı, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, meyeceğiz, hem kıdem tazminatıöğrenci evlerine yönelik açıklama nı tartıştıracağız hem de insanlalarını protesto için “kızlıerkekli” rın özel yaşamına müdahalesine sokağa inme kararı aldı. izin vermeyeceğiz” diye konuştu. Erdoğan’ın öğrenci evleriyle ilgili Yıldız, şunları söyledi: “Başbayaptığı “Kızlıerkekli kalıyorlar, kan bizzat muhafazakâr toplum gerekirse yasal düzenleme yapı için toplumsal mühendislik yapılır” yönündeki açıkyor. Buna bir de analamaları, önceki günyasal kılıf bulmaya çakü MYK toplantısın u CHP Gençlik Kolları lışıyorlar. Yarından da da masaya yatırıl(bugün) itibaren, soGenel Başkanı İrfan dı. CHP’nin gençleçıkacağız. CHP İnanç Yıldız, Başbakan kağa rin yanında olması ve Gençlik Kolları olaTayyip Erdoğan’ın bu girişim karşısında rak 81 ilde sorumlu“sessiz kalmaması” luğumuzu yerine geti“ahlak polisliği”ne benimsenen toplantı soyunduğunu belirterek receğiz. Sükunetimizi da CHP lideri Kemal bozacağız. Meydanlarbugünden itibaren 81 da olacağız çünkü 18 Kılıçdaroğlu, gençilde “sükunetlerini lik kollarına bu konuyaşını geçmiş reşit bida görev verdi. Bu kapreylerin yan yana yabozup” kentin en samda gençlik kollarışayabilmesi özgürlükişlek meydanlarında nın bugünden itibaren tür. Aynı evde kızlıer“kızlı erkekli eylem” kekli yaşamak öğreneylemlere başlaması kararlaştırıldı. Gençyapacaklarını söyledi. cinin kişisel tercihidir. lik kolları bu çerçeveBaşbakan ahlak bekde, cumartesi ve pazar çiliği yapmasın.” günü 81 ilde kentlerin en işlek meyYıldız, öğrenci evlerine bir dedanları yollarında, protesto eylem netim yapılacaksa, gençleri, huraleri düzenleyecek. fe ve bağnaz düşüncelerle dolduran CHP Gençlik Kolları Başkanı İr “abiabla” sohbetlerine yönelinmefan İnanç Yıldız, Erdoğan’ın ülke si gerektiğini belirterek, “Abiabla nin gerçek sorunlarını unutturmak sohbetlerinde gençleri tarikatlaiçin kendisinin gündem yarattığı rın, cemaatlerin, finansal kapitana dikkat çekerek, “12 milyon ça lizminde hizmetkârı yapan düzen lışanın kıdem tazminatı yok edil denetlensin” diye konuştu. AYŞE SAYIN
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle