17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 KASIM 2013 CUMA CUMHURİYET SAYFA [email protected] KÜLTÜR 17 Haydar Aliyev Kültür Merkezi, mimari yapısıyla, Azerbaycan mitolojisindeki Hazar Denizi’nin yükselişini yansıtıyor. Cinsellikle yatıp kalkmak... Hep şu duygu: Ülkenin gerçek sorunlarını yok saymak, gözden kaçırmak, dikkatimizi ve farkındalığımızı yok etmek için Başbakan ortaya bir laf atıyor... Ve sonra... Müjde! Nur topu gibi yeni bir sorun! Bir anda ülke gündemi değişiyor. Padişahtan çok padişahçılar derhal Başbakan’ın o lafı üzerine uygulamaya girişiyor. Sonrası: Biraz daha baskı, biraz daha yasak... Bakın, apartman kapılarına ilanlar asılmaya, komşular komşuları dikizlemeye başladı bile! Padişahtan çok padişahçıların getirdiği yasaklar, baskılar, farkındaysanız hep kadınlar üzerinden, cinsellik üzerinden, kadın bedeni üzerinden! Şöyle bir geriye doğru düşünün: Türban... Zina... Kürtaj... Sezaryen yasağı... 4+4+4 sisteminde kız çocukları okuldan uzaklaştırmak... Kabir Başbakan var. Daha ilk günden söyledi... “Yoo, öyle demek istemedi” diye yandaşlar üzerime saldırdı... Günaydııın demem ondandır. AKP milletvekilleri arasında hiç mi sorgulayan yok? Ben de gündemi değiştiriyorum: (Başbakan’dan değil, Orhan Bursalı’dan kopya çektim!) Eğer hâlâ görmedinizse, sakın kaçırmayın: Pera Müzesi’nde “Düşler, Gerçekler, İmgeler” sergisinden söz ediyorum. Cumhuriyet’in 90. yıldönümü anısına muhteşem bir seçki sunuyor. Avni Arbaş, Nuri İyem, Abidin Dino’dan Bedri Rahmi Eyüboğlu’na, Cihat Burak’tan Turan Erol, Nedim Günsür, Yüksel Arslan’a... Ekrem Işın küratörlüğünde hazırlanmış. Kuvayi Milliye yıllarından günümüze uzanan bir bakış... Hem nostaljik, hem de geleceğe dair karamsarlığımızı bozan bir sergi... Şu günlerde herkes birbirine kızlı erkekli aynı evlerde yaşadıkları öğrencilik günlerini, anılarını anlatıyor ya... Burada da o duygu var. Sergiyi izleyince, bu ülkenin yaratıcıları, bu ressamlar, onları izleyen genç ressamlar, sanatçılardır dedim kendime... Politikacılar değil... Öyleyse direnmeye devam... Padişahtan çok padişahçılar bunu hep yapıyor: Azerbaycan’ın başkentinde cami yerine görkemli bir Haydar Aliyev Kültür Merkezi açıldı Düşler, gerçekler, imgeler Yasaklar, baskılar Baku’ya Zaha Hadid imzası CEREN ÇIPLAK Güneş Hızlılar’ın başarısı Gündemi değiştiriyorum: “Düşler, Gerçekler, İmgeler” sergisinden Güneş Hızlılar, İstanYüksel Arslan’ın “İnsan” adlı eseri... bul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nda arp öğrencisi. Onu Arp Sanatı Derneği’nde verdiği dın doğum iznini uzatıyorum diye, istihdamdan küçük bir dinletide tanımıştım. uzaklaştırmak... Kaldırılan heykeller... YasaklaAnımsayacaksınız elim bir uçak kazasında yinan kitaplar... tirdiğimiz usta arpçı, hoca Ceren Necipoğlu’nun Baktıkları heykelden, okuldaki merdivenadını taşıyan bir burs sınavı açmıştı Arp Sanatı den korkmaları, kafadaki cinsellik takıntısınDerneği... Sınavı kazanarak İsviçre’deki “Harp dan. Kitaplarda, yazıda günah aramaları da... Apollinaire’in kitabını “edebi” bulmayıp “müs Masters Academy‘ye gitti Güneş Hızlılar... Buradan döndükten sonra çalışmalarına datehcen” diye nitelenmesi ve cezalandırılmak isha da hız verdi. Geçen hafta Slovenya’da gertenmesi, bundandır. Kafalarındaki cinsellik taçekleştirilen uluslararası arp yarışmasına katıldı kıntısıyla yatıp kalkmalarındandır! genç sanatçı. Ve yarışmadan ikincilik ödülü alaSonrası gerilen sinirler, biraz daha kutuplaşma... Kimi yandaş gazeteci ve yazarların yeni ye rak döndü. Elbet böyle başarı haberlerinin medyamızda ni uyanmaya başlaması çok sevindirici de bugüne dek bu kadar yanılmaya benim aklım ermiyor. yer bulması çok zor. Başbakan’ın “incileri”, padişahtan çok padişahçıların takıntılarından yer Ama şaşmıyorum. Günaydııııın! yok, fırsat yok... Kadın ve erkek ayrımcılığını iktidara geldiği Tebrikler Güneş Hızlılar, teşekkürler Arp Sailk günden beri açık seçik ilan etmiş; bunu yaşanatı Derneği... mın her alanında uygulayacağını hiç gizlememiş BAKÛ Azerbaycan’ın başkenti Baku, dünyanın en ünlü mimarlarından Zaha Hadid’in tasarladığı bir şahesere kavuştu. Ancak bu görkemli yapı, Azerbeycan halkının yoksulluğunu gizlemeye yetmiyor... Önceki gün, Azerbaycan’ın kültür tarihine geçmeye aday bir kültür merkezinin açılışına tanık olmak üzere Baku’ya çevirdik rotamızı... Gördük ki, Türkiye’de Atatürk Kültür Merkezi (AKM) yıkılsın mı, camii yapılsın mı ekseninde yaşanan kısır tartışmalar sürerken, Baku’da 20 bin kişilik caminin yerine ve sırf modernleşme adına, 101 bin metrekarelik bir kültür merkezi yapıldı! Projenin uygulayıcı firması ise Türk. Azerbaycan’daki Alev Kuleleri’ni inşaa eden DİA Holding, ülkenin simgesi haline gelecek olan Haydar Aliyev Kültür Merkezi’ni de hayata geçirdi. Azerbaycan’ın eski Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev adına gerçekleştirilen merkezin açılışına, Aliyev ailesinin yanı sıra yapının mimarı Zaha Hadid de katıldı. Öyle ki konser salonuna girdiğinde konuklardan coşkulu bir alkış alarak “star mimar” olduğunu kanıtladı. Hadid, genel olarak projelerinin inşaasının neredeyse 10 yıl sürdüğünü, Haydar Aliyev Kültür Merkezi projesi u Ünlü mimar Zaha Hadid’in tasarladığı 101 bin metrekarelik kültür merkezinin yapımını Türk firması DİA Holding gerçekleştirdi. Kültür Merkezi konser salonu, konferans salonu, kütüphane, medya merkezi, müze ve sanat galerilerinden oluşuyor. nin ise yaklaşık üç yılda bittiğini belirtti ve bunun için DİA Holding’e teşekkür etti. Öte yandan, Hadid’in İstanbul’da da bir tasarıma imza atacağı belirtiliyor. Hadid, Demet Sabancı Çetindoğan ve eşi Cengiz Çetindoğan’ın Haliç’te açacağı müzenin de mimarlığını üstlenecek. Hadid, Haydar Aliyev Kültür Merkezi’nde bilinen çizgisi dışında bir tasarıma imza atmamış olsa da, bu proje onun bugüne kadar gerçekleştirdikleri arasında hacim ve metrekare olarak en büyüğü. Merkez, mimari üslubuyla, Azerbaycan mitolojisinde yer alan Hazar Denizi’nin yükselişini yansıtıyor. Merkezin içinde bulunan konser salonunun ise akustik olarak çok nitelikli olduğu belirtiliyor. Çünkü akustiğin niteliğini artırmak için, konser salonunun ana malzemesi olarak beyaz meşe kullanılmış. Yalnızca bununla da sınırlı değil, merkezin içerisinde ayrıca konferans salonu, kütüphane, medya merkezi, müze, ortak kullanım alanı, kapalı otopark, sanat galerileri, yapay göl ve göl kafeteryası da yer alıyor. Merkezin açılışından sonra Baku’da yaptığımız şehir turu bize, bu kentte bir “modern mimari açılım” yaşandığını gösterdi desek yanlış olmaz... Baku hayli şaaşalı yapılarla çevriliyor, bu yapıların büyük bir çoğunluğunun dış cephesi ise sabaha kadar yanan ışıklarla süslü... Elbet bu ışıltının bir nedeni var: Azerbaycan ‘ateş ülkesi’ anlamına geliyor, bu nedenle kentte pek çok alev figürüne, ışıltılı cephelere rastlamak mümkün... ‘Gözellik’ halka yansımıyor... Peki, kentin ışıltısı halka yansıyor mu? Ülkede yoksulluk bir yandan devam ediyor. Toplam 205 milyon Avro’ya mal olan Haydar Aliyev Kültür Merkezi’nin bulunduğu Baku’da dev bütçeli yapılar inşa ediliyor. Şehirde “Her yer bina, her yer inşaat...” Burada bir Azeri edebiyat öğretmeniyle tanışıyorum. “Bizim protesto hakkımız bile yok, bir gecede yok ederler adamı” demekten alamıyor kendini. Öyle ki, nerede konuştuğumuzu bile yazmamı istemiyor. Sohbetimiz sırasında maaşının 650 lira kadar olduğunu söylediğinde, yeni yapılan kültür merkezi giriş ücretinin 30 lira olduğunu anımsıyorum. Bu kıyaslama, ülkede ışıltılı yapılar inşa etmenin yeterli olmadığını, binalardaki ışıltının halka çok da yansıyamadığını anlamama yetiyor... Öğretmen, kültür merkezini ziyaret etmeyeceğini, çünkü başka “gözellikler” olması gerektiğini söylüyor: “Binaları gözelleştirmeyle gözellik olmaz, insanların yaşam koşullarını gözelleştirsinler” dedikten sonra sözlerini bir Rus yazardan alıntı yaparak sonlandırıyor: “‘Kimseye görünmeyen güzellik, kimseye ışık vermeyen güneş, kime ve neye yarar ki!’ Bu sözü tüm siyasi güçlere armağan ediyorum. Yeryüzünün eşrefi insandır... Biz yoksulluk yaşarken şehre yapılan yatırımlar sadece bizim yoksulluğumuzun üzerini örter.” Behçet Aysan Şiir Ödülü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Sivas katliamında yaşamını yitiren şair ve tıp doktoru Behçet Aysan’ın anısını yaşatmak amacıyla ailesi ve Türk Tabipleri Birliği’nce (TTB) verilen ödül, önceki gün yapılan törenle şair Ferruh Tunç’a sunuldu. Törende, Aysan’ın kızı Eren Aysan, “Bu yılki TTB Behçet Aysan Şiir Ödülü’nü babamın yanı sıra Gezi Parkı Direnişi sırasında yaşamını yitirenlere ve babamın yakın arkadaşı şair Ahmet Erhan’a adıyorum” dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle