Katalog

23 KASIM 2013 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 8 İslam, çimento olmadı SERTAÇ EŞ/MERT TAŞÇILAR Başbakan Erdoğan ve Kılıçdaroğlu’na sunumu yapılan araştırmaya göre açılım ayrılıkçı Kürtlerin oranını artırdı, ‘İslam kardeşliği’ tezi tutmadı ANKARA Hükümetin TEPAV’a yaptırdığı araştırma, “çözüm süreci”nin Kürt kökenli yurttaşlar arasında ayrılıkçılığı artırdığını ortaya koydu. Başbakan Tayyip Erdoğan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve TBMM Başkanı Cemil Çiçek’e özel sunumla anlatılan araştırmaya göre 2011 yılında Kürt kökenli yurttaşlar arasında Türkiye’den “ayrılmak isteyenlerin” oranı yüzde 23.3 iken bu rakam çözüm süreci ile birlikte 2013 yılında yüzde 32.1’e yükseldi. AKP sözcülerinin yoğun olarak dillendirdiği “İslam, Türk ve Kürt arasında çimentodur” tezini çürüten sonuçların yer aldığı araştırmada, “Dindarlık düzeyi arttıkça ayrılıkçı fikirleri destekleme oranı düşmemektedir” tespiti yapıldı. Araştırma ayrılık fikrinin doğudaki Kürtler arasında azaldığı, batıdaki Kürtler arasında ise arttığı sonucunu verdi. Hükümetin 2011 ve 2013 yıllarında yaptırdığı araştırmalar çözüm sürecine ilişkin çarpıcı sonuçlar içerdi. Araştırmalar Başbakan Erdoğan’a, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na ve TBMM Başkanı Çiçek’e de özel oturumlar düzenlenerek aktarıldı. Başbakan Erdoğan’ın kamuoyuna açıklanmaması için talimat verdiği araştırmanın sonuçları geçen hafta da Ankara’da az sayıda katılımcının yer al TEZ ÇÖKTÜ l Çalışmaya göre “normalleşme sürecine rağmen” 2013 yılı itibarıyla hâlâ Türkiye’deki Kürt kökenli yurttaşların yüzde 54’ü kendilerine devlet tarafından ayrımcılık yapıldığı görüşündedir. Aynı zamanda Türkiye’deki Kürtlerin yüzde 60’ı Türkiye’de Türk kökenli yurttaşlarla Kürt kökenli yurttaşların eşit olarak görülmediklerini düşünmektedir. Çalışma, bu “ayrımcılığa tabi tutulma ve mağduriyet” algısının Kürt milliyetçiliğinin etnik temeli olarak gelişmesinin en önemli nedeni olduğunu ortaya koymaktadır. l Çalışmanın en çarpıcı sonuçlarından birisi bugüne kadar basında ve siyaset içinde sıkça dile getirilen, “İslam, Türk ve Kürt arasında çimentodur” tezinin çürütülmesidir. Yani dindarlık düzeyi arttıkça ayrılıkçı fikirleri destekleme oranı düşmemektedir. l Çalışmaya göre zaman içinde resmi devlet söylemi olarak sıkça dile getirilen, Kürt sorununun sosyoekonomik geri kalmışlık sorunu olduğu, bu sorun çözüldüğünde Kürt sorununun da kendiliğinden sona ereceği argümanı gerçeği yansıtmamaktadır. BATI AYRILIKÇI l İlginç şekilde, 2011 ile 2013’teki anketler kıyaslandığında Doğu ve Güneydoğu’da yaşayan Kürtler arasında ayrılıkçı fikir oranında nispeten düşüş, Türkiye’nin batısında yaşayan Kürtler arasındaki ayrılıkçı fikirlerde ise gözle görülür oranda bir yükseliş vardır. l Abdullah Öcalan tutum ve açıklamaları ile Doğu ve Güneydoğu’daki Kürt kökenli yurttaşların ayrılıkçılık konusundaki algı ve tutumlarını yönlendirebilirken, Öcalan faktörü batıdaki ayrılıkçılık fikirler konusunda çok da etkili olamamaktadır. n İstanbul Haber Servisi Gaziosmanpaşa’da TopkapıHabibler tramvay hattındaki Rami istasyonunda bekleyen Nazan Can (33), tramvay yaklaştığı sırada ayağının kayması sonucu rayların üzerine düştü. Tramvayın altında kalan Can, yapılan ilk müdahalenin ardından kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Tramvayın altında kalan kadın feci şekilde can verdi Kaçakçılık operasyonu: 80 silah, 24 gözaltı dığı toplantıda değerlendirildi. Araştırmaya göre, Türkiye genelindeki Kürt kökenli yurttaşların tamamı baz alındığında ülkeden ayrılma düşüncesi çözüm sürecinin gündeme geldiği son 2 yılda daha da arttı. Bu sonuçlar, 2011 ve 2013 yılları arasında tüm Türkiye’den 6 bin 516 Kürt kökenli yurttaşla yapılan iki farklı ankette ortaya çıktı. Araştırmanın başında bulunan Bilkent Üniversitesi’nden Doç. Dr. Zeki Sarıgil’in 31 Ekim’de hazırladığı sunumda iki ankete de yer verildi. “Ayrılıkçılığı kim istiyor? Türkiye’deki Kürtlerin ayrılıkçılık fikrini belirleyen faktörler” adlı konferansta yapılan sunumda yer verilen anketlerde, çarpıcı rakamlar ve tespitler gözler önüne serildi. Sarıgil’in konferanstaki sunumunda yer alan anketlere göre 2011 yılında “otonomi isteyen” Kürt kökenli yurttaşların oranı yüzde 54.6 iken çözüm süreci ile birlikte bu oran yüzde 66.1’e yükseldi. Yine iki ankete göre 2011 yılında Kürt kökenli yurttaşlar arasında “Bağımsız Kürdistan isteyenlerin” oranı yüzde 23.3 olurken bu rakam 2013 yılında yüzde 32.1’e yükseldi. Sonuçlara ilişkin konferansta, “Bu rakamların çözüm sürecinin hem otonomi konusundaki beklentileri ve desteği hem de ayrılıkçı fikirleri artırdığını söylemek mümkündür. Bu çalışma ışığında 2013 yılı itibari ile Türkiye’deki Kürt kökenli vatandaşlarımızın üçte birinin ayrılıkçı fikirleri benimseyerek bağımsız bir Kürdistan’ı desteklediği sonucuna ulaşmak mümkündür” değerlendirmesi yapıldı. n İstanbul Haber Servisi Polis ekipleri, 1 yıl süren teknik takip sonucu, silah kaçakçılığı yaptığı belirlenen şebekeye yönelik 2 gün önce birçok ilçede eş zamanlı operasyon düzenledi. Belirlenen adreslere gerçekleştirilen operasyonda, 24 kişi gözaltına alındı. Adreslerde yapılan aramalarda ise 80 silah ile 6 namlu, 150 şarjörü, 500 mermi ve 600 gram uyuşturucu madde ele geçirildi. YURT DIŞI YASAĞI KONULDU TSK TEMSİLCİSİ KCK’de 8 kişiye tahliye HATİCE TUNCER BDP il ve ilçe yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 91’i tutuklu 205 sanıklı İstanbul 1. KCK davasında BDP İstanbul il ve ilçe yöneticileri Abdülmecit Yılmaz, Ahmet Sağınç, Hikmet Kaymaz, Talip Mikailoğlulları, İhsan Yıles, Übeyit Kutum, Galip Atiş ve Erdal Özmaskan olmak üzere 8 sanık, yurdışına çıkış yasağı konularak tahliye edildi. İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi, avukatlar Sinan Zincir ve Meral Hanbayat hakkında suç duyurusunda bulunulmasını kararlaştırdı. Mahkeme 83 sanığın tutukluluk halinin devamına hükmetti. İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Cezaevi’nin karşısında bu davalar için özel olarak inşa edilen adliye binasında görülen davanın 60. duruşması yapıldı. KCK İstanbul davasında tutuklu sanık Celalettin Delibaş, 19791980 yıllarında yargılandığı davalara ilişkin bilgileri içeren MİT raporunun okunması üzerine “Devlet kan davası mı güdüyor” diyerek tepki gösterdi. Mahkeme Başkan Ali Alçık’ın “Suç işleme eğiliminizi göstermesi için” sözleri üzerine avukat Ercan Kanar, “Arşiv kayıtlarının sanığın önüne getirilmesi ortaçağ anlayışıdır” diye konuştu. Duruşmayı izleyen HDP eşbaşkanları Sebahat Tuncel, Ertuğrul Kürkçü ve Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi Eşbaşkanı Sevil Turan, duruşmaya ara verildiğinde basın açıklaması yaptılar. Sebahat Tuncel, iktidarın demokratikleşmeden, çözümden söz ettiğine dikkat çekerek şöyle konuştu: “Siyasi iktidara çağrımızdır. Bu mesele bir af meselesi falan değildir. Başbakan Diyarbakır’da ‘Dağlar boşalacak, zindanlar boşalacak’ diye ifade etti. Devlet aslında bu davadan dolayı özür dilemelidir Kürt halkından. KCK adı altında yürütülen bu siyasi soykırım davalarının siyasi bir mesele olduğunun altını çizerek, ‘Derhal arkadaşlarımız serbest bırakılmalıdır. Ve bu utanç yargılamalarına derhal son verilmelidir’ diyoruz.” Şehit er için taburda mevlit Kahramanmaraşlı Piyade Er Turgay Karaçay, Hakkâri’nin Şemdinli ilçesindeki 34. Hudut Tugay Komutanlığı’na bağlı 4. Hudut Taburu’nda vatani görevini yaparken PKK’lilerin 23 Ağustos 2012’de düzenlediği saldırıda ağır yaralandı. Gülhane Askeri Tıp Akademisi’ne kaldırılan ve 13 aydır tedavi gören Karaçay tüm müdahalelere rağmen geçen ay şehit düştü. Şehit Piyade Er Karaçay için birliği 4. Hudut Taburu’nda mevlit okutuldu. Mevlit programına, 34. Hudut Tugay Komutanı Tuğgeneral Metin Tokel, 4. Hudut Tabur Komutanı Yarbay Tolga Özbek ve Derecikli vatandaşlar katıldı. Mevlitte 5 din adamı Kuran okudu. Duaların ardından mevlide katılanlara pilav, helva ve ayran ikram edildi. ‘Mavi Hat OPERASYONU’ davasında karar çıktı Eski BOTAŞ Genel Müdür Vekili Çiftçi’ye 52 yıl Haşim Kılıç’tan dikkat çeken çıkış ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) BOTAŞ’taki yolsuzluk iddiaları üzerine, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı bünyesinde başlatılan “Mavi Hat Operasyonu” kapsamında açılan davanın sanıklarından eski BOTAŞ Genel Müdür Vekili Rıza Çiftçi, 52 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme iddianamede adı geçen sanıklarada çeşitli suçlardan ceza verirken eski Fenerbahçe Spor Kulübü yöneticisi ve LİMAK Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir ile 10 kişinin ise beraatlarına karar verildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kamuoyunda “Tamgün Tasarısı” olarak bilinen tasarının “TSK ve özel harekât polislerinden, operasyonlarda görev yapmak üzere eğitimini başarıyla tamamlayanlara acil tıbbi müdahale yapma yetkisi” verilmesine ilişkin maddesi TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu’nda görüşüldü. Komisyona bilgi veren TSK Özel Kuvvetler Komutanlığı temsilcisi Dr. Şükrü Ural, “Artık profesyonel orduya geçilecek ve kara harekâtları bitmiştir. Operasyonlar özel harekâtlar şeklinde olacak. Bunun için de böyle bir (sağlıkçı) personelin olması gerekir” dedi. Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu da “Bazı hocalarımızı tamgünün içinde üniversitede tutabilme şansımız yok. Onların astronomik bir pozisyonu var. Arzumuz üniversitede kalmaları” dedi. Düzenleme, CHP’nin itirazına karşın kabul edildi. ‘Kara harekâtı bitti’ n HATAY (DHA) Elazığ Fırat Üniversitesi İlahiyat Fakültesi 2. sınıf öğrencisi Rüstem Ayılmazdır’ın (23) okulunu bırakıp savaşmak için Suriye’ye gittiği belirtildi. Gözü yaşlı baba Halis Ayılmazdır (69), “Bana oğlumu getirin. Sınırda önlemler alınsın. Pasaportu olmayan biri nasıl olur da sınırdan geçerek Suriye’ye gider? Bu nasıl bir vicdandır” dedi. Üniversiteyi bırakıp Suriye’ye savaşmaya gitti CHP’den Sandıklı’ya türbanlı aday adayı n AFYONKARAHİSAR (Cumhuriyet) CHP, Afyonkarahisar’ın Sandıklı ilçesine bağlı Akharım beldesinde, mevcut Belediye Başkanı Nurettin Özdemir’in eşi Sevinç Özdemir’i belediye başkan adayı olarak gösterdi. Özdemir, CHP’nin ilk türbanlı adayı oldu. Sandıklı tarihinde ilk defa bir kadının belde belediye başkanı adayı olduğunu vurgulayan Özdemir seçilmesi halinde başörtüsünü çıkarmayacağını söyledi. Koç’a ERC’den büyük destek İstanbul Haber Servisi Dünya ça çı ve rı acıla tırm araş iyi en pındaki ğır açıcı projelerini destekleyen Av an rupa Araştırma Konseyi (Europe Research Council ERC), bu yıl tüm ara Avrupa’dan yapılan 3680 başvuru . Prof n ’nde tesi ersi Üniv Koç an, sınd alaÖzgür Barış Akan’ın mühendislik nındaki projesini desteklemeye layık k süre gördü. Desteğin değerinin 5 yılllı i. için 1.8 milyon Avro olacağı belirtild vesayet de devam eder’ bugün yapılmak istenen anayasanın arasında bir fark var mı? Doğrusu ben fazla bir fark görmüyorum. Yani Evren’in yazdıklarıyla, bunların söyledikleri arasında ne fark var allahaşkına? O zaman şu çıkıyor. Demek ki bir Meclis’in sağlıklı oluşabilmesi için ciddi bir siyasi partiler kanunu ve bir de seçim kanunun hazırlanması lazım. Bunlar hazırlanacak ve bunlar sonunda oluşturulacak Meclis’te siz gerçek bir demokratik anayasayı üretebilirsiniz. Aksi halde mümkün değil” dedi. ‘Anayasa değişmezse dile getiren Kılıç, “Bu olsa olsa hani yarı başkanlık sistemine çok yakın bir sistem olarak değerlendirebilirsiniz ” ifadelerini kullandı. n İstanbul Haber Servisi Pendik Güzelyalı Mahallesi’nde bulunan Marmaray hattı şantiyesine gelen işçiler, şantiye alanı içinde yerde hareketsiz yatan bir kişiyi gördü. İşçilerin ihbarı üzerine olay yerine gelen sağlık ve polis ekipleri yaşlı adamın öldüğünü belirledi. Bu kişinin Emin Kızılkan (76) olduğu belirlendi. Marmaray şantiyesinde ceset bulundu Ankara metrosunda mucize kurtuluş KONYA (AA) Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, mevcut güçler ayrılığı ilkesinin görülmediğini belirterek “Hükümetin Meclis üzerindeki vesayeti bütün ağırlığıyla devam ediyor. Hükümet ne derse Meclis öyle yasa çıkarıyor. Anayasayı değiştiremiyorsanız, cumhurbaşkanının yetkilerini sembolik hale getirin. Bunu getirmediğiniz süreci bu kavga kaçınılmazdır” dedi. Kılıç, Konya’da katıldığı etkinlikte gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Demokratik bir düzenden bahsedilebilmesi için demokratik bir anayasanın olması gerektiğini belirten Kılıç, “Böyle bir anayasa yok ise zaten işin başında çok ciddi yara almışsınızdır. Kenan Evren’in yaptığı anayasa ile ututklu milletvekilleri tahliye edilmeli’ Tutuklu milletvekilleri sorununa ilişkin olarak ise Kılıç, “Eğer siz bu insanları parlamentoya getirip çalıştıramayacaksanız bunları seçime niye soktunuz? Bu vekillerin arkasında belki 1 milyona yakın insan var. Bu insanlar temsil edilmelidir. Parlamentodaki partiler acil bir şekilde bu konuyu ele almalı. Onlarca denetim usulü ve tedbirler var. Bu tedbirleri uygulamak ve dışarıdan yargılanmaları devam ettirmek suretiyle bunların tahliyesi sağlanmaladır” değerlendirmesini yaptı. Kılıç, hükümetin seçim sistemiyle ilgili bazı alternatifler sunduğunu, yüzde 10 barajına karşı 3 alternatfi oluşturduğunu da getirerek, “Dut yemiş bülbül gibi susuyorlar. Bence bu konuda da herhalde samimiyet yok. Yüzde 10 gerçekten yüksek. Çok ciddi bir rakam değerlendirme dışı kalıyor. Bu insanların oyları Meclis’e yansımıyor” diye konuştu. ‘T n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) BatıkentKızılay Metrosu’nun Hastane İstasyonu’nda öğle saatlerinde bir kadın, tren hareket halindeyken rayların üzerine atladı. Trenin altında kalan kadın yolcular ile görevliler tarafından çıkarıldı. Rayların arasındaki boşluğa düştüğü için hayatta kalan kadın, hafif yaralandı. kandırılmış gibiyiz’ ‘Evlenme vaadiyle Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun oluşturulduğunu anımsatan Kılıç, “İlk 60 maddede anlaştılar. Ondan sonraki maddelerde yok. Anlaştık dedikleri maddeler zaten anlaşılmayacak maddeler değil ki. Kenan Evren’i de getirseniz aynı maddeleri yazacaktı ve yazdı da zaten. Bitti bu iş. Seçim yaklaşıyor. Bu milletin huzuruna nasıl çıkacaklar? 2011 yılında söyledikleri, verdikleri sözlerin izahını nasıl yapacaklar bunlar. Ben doğrusu kendimizi evlenme vaadiyle kandırılmış insanlara benzetiyorum” dedi. Sisteme bakıldığı zaman güçler ayrılığı ilkesini göremediklerini ‘Seçim barajı çok yüksek’ n İstanbul Haber Servisi Yassıada ve Sivriada’da yaşanan son gelişmeleri değerlendirmek için bir araya gelen Meslek Odaları, STK’ler, Üniversiteler ve Forum temsilcileri, adalardaki yapılaşma istemini ve gelişmeleri değerlendirmek üzere çalışma grupları oluşturmak için karar aldı. Yapılan açıklamada, “İstanbul’da kara bitti, şimdi Marmara denizini imara açıyorlar. Yassıada ve Sivriada’yı yapılaşmaya açmanın anlamı da budur. İstanbul’da karayı bitirdiler, gözlerini denize, adalara diktiler” denildi. Adalarda yapılaşmaya karşı ‘güçbirliği’ çağrısı