Katalog

SAYFA CUMHURİYET 20 KASIM 2013 ÇARŞAMBA 8 n Baştarafı 1. Sayfada HABERLER CÜNEYT ARCAYÜREK GÜNCEL Polis meslek yüksekokullarına girişte yazılı sınav kaldırılıyor Türkiye’yi bölecek Kürt hareketi hesabına yazıldı... Önce siyasette dik duruş ne demekmiş ondan başlayalım. Zira ne kadar saftirik olduğumuz önceki akşamüzeri kanıtlandı... Başkaları gibi koltuğa yapışıp kalmadığını yemin billah ekranlardan halkımıza duyuran ve demek ki AKP içinde de lidere kafa tutacak böyleleri varmış diye övgü yağmuruyla gönlü kafası yoğrulan Başbakan Yardımcısı, hükümet sözcüsü Bülent Arınç’ın; aaa bir de ne görelim... … Görevlerinden istifa edebileceğini duyumsatan, bir kenara çekilip siyasetten ayrılacağını içeren, lidere dik duran açıklamaları, hepsi palavra, boş beklenti imiş!.. Bakanlar Kurulu’ndan sonraki son basın toplantısında gazetecilere; siz şimdi başkasını sözcü olarak bekliyordunuz, “avcunuzu yalarsınız” der gibi, bakın işte yine sözcüyüm ve görevimin başındayım, ölmedim ayaktayım demez mi? HHH Ta Belgrad’dan lideri topa tutan Arınç sanki o Arınç değil... Onurunu siyasete ve lidere kurban etmeyen Arınç gitmiş; yerine, “Benim hiçbir sözüm, hiçbir davranışım, hiçbir eylemim hükümetime ve.. Başbakanıma zarar vermemeli” diyen, hükümetinden, Başbakanı’ndan neredeyse o dik duran sözlerinden af dileyen Arınç gelmiş!.. Tek eksiği ile; böyle duyarlı sahnelerde kendini tutamayıp ağlayan Arınç, bu kez gözyaşları dökmedi. Arınç’tan herkes, olanca güce, tek başına savaşan Rambo’luk bekledi. O; “Hükümet ve partisine zarar verecek sözün, eylemin sahibiysek, kendimizi feda ederiz” diyen son bir cümleyle, kendini arkadaşları adına feda eden Amerikan filmlerindeki asker rolü üstlendi. Kapalı kapılar ardında konuştular, Diyarbakır’da RTE, Arınç’ın kolunu kaldırdı havaya ve… ... Ortada ne dik duruş kaldı, ne onurumu yedirmem diyen Arınç! İşte Diyarbakır’ın verimli sahnelerinden ilki. HHH ... Ve sonra? Amerika’nın katledilen zenci liderinin “Benim bir rüyam var” tarihsel sözünü, Türkiye Cumhuriyeti’nin bölünmezliğine yemin eden Başbakan’ı; Mesud Barzani adına gerçekleştirdi... Habur Kapısı’ndan Diyarbakır’a kadar, Diyarbakır’daki meydanda RTE’nin durmadan yinelediği tek bayrak, Türk bayrağının yanındaki aynı boydaki direkte Barzani’nin Irak Kürdistan bayrağı dalgalandı ve… … Olayı önlemek için parmağının ucunu bile oynatmayan RTE sayesinde gerçekleşen bu manzara karşısında; Barzani bile hayretini, şaşkınlığını gizleyemedi… … “Rüyamda görsem inanmazdım” dedi. HHH Ve sonra? Bir daha bir daha… Bu kez sözüm ona yurtta barışı, TürkKürt kardeşliğini gerçekleştirecek türlü çeşit barış sürecindeki sloganlar, kimileri ne Türk’ü ne Kürt’ü tatmin etmeyen uygulamalar yetmiyormuş gibi… Şimdi yandaşlarla yalakaların hep bir ağızdan, ne var bunda sakıncalı görülecek yani diye savunacakları... ... İçimizdeki Kürt’ten çok Kürtçü olanların coğrafi bir tanım diye yutturmaya girişecekleri, lakin RTE; ülkeyi bölmenin tek sözcükle ifadesi olan Kürdistan’ı benimsediğini, Kürdistan bayraklarının dalgalandığı, Kürt söylemlerinde başkent diye anılan Diyarbakır’da açıkladı. Hangi akla hizmetse?.. HHH Ve sonra? Genel af mamasıyla bir gün bayram edenlere ters düşecek, tabii genel af yumurtlamasından seçimlerde oysal yararlı sonuçlar bekleyen RTE susarken; sözcü Bay Arınç; genel affın da “Başbakan’ın bir rüyası olduğunu” açıkladı. Tabii konuyu kapadığını zannetti. Oysa RTE’ye her fırtınada can simidi atanlar, kulislerde affın geneli yok ama özeli söz konusu... Kandil için ama neden Apo içinde olmasın?.. Zavallı 40 bin kişiye kıydı ama yıllardır mahpus, elbette ona da yarayacak, PKK için kısıtlı af söz konusu söylentilerini yaymaya başladılar... HHH Sözcü, genel affı, Irak devletinin anayasasında var, el âlem söylüyor da biz niye kullanmayalım dediği Kürdistan’ı, bir süreliğine devre dışına bırakacak açıklamalar yaptı… Tam bu sırada bizimkinin bir başka düşü gerçekleşme aşamasında... Yeni Anayasa Komisyonu Başkanı Cemil Çiçek; RTE’nin düşten gerçeğe dönüşmesini beklediği müjdeyi verdi. “Anayasa Uzlaşma Komisyonu yeni bir anayasa yapamıyor, çalışmalara paydos” dedi... RTE zaten yıllardır bu sonucu bekliyor. Başkanlık rejimi içeren AKP anayasası hazır. Elini kolunu yeni anayasa komisyonu bağlıyordu; bu engel de elinden geleni ardına koymadığı oyunlarla ortadan kalkmış oluyor. Komisyonun devamını sağlayacak, yeni çareler üretilmezse... RTE’nin seçimlerde başkanlık sistemini içerecek yeni anayasayı tek başına yapabilecek sayıda bir AKP Meclis grubu gelirse… … Buyrun demokratik parlamenter rejimin cenaze namazına!.. Böyle olur poliste kadrolaşma SİNAN TARTANOĞLU ANKARA Emniyet Genel Müdürlüğü, polis meslek yüksekokullarına girişte yapılan yazılı sınav şartını kaldırmaya hazırlanıyor. Hazırlanan taslak yönetmelikle YGS’den taban puan alıp “diksiyon, duruş ve heyecan” gibi durumların ölçüldüğü mülakattan geçen aday polis meslek yüksekokulu öğrencisi olacak. Böylece polisliğe girişte torpil ve kadrolaşma yapıldığı iddiaları artacak. Emniyet Genel Müdürlüğü Polis Akademisi Başkanlığı, polis meslek yüksek okulları (PMYO) giriş yönetmeliğinde değişiklik yapmaya hazırlanıyor. Taslaktan dikkat çeken başlıklar şöyle: Yazılı sınavlar iptal: PMYO’ya girişte yapılan yazılı sınav uygulaması tamamen kaldırılacak. Yazılı sınavların hazırlanması, basımı, saklanması, sınavın yapılması ve belirlenen kontenjana göre sınav sonuçlarının açıklanması işlerinin verildiği ÖSYM de, teşkilata girişte devreden çıkarılacak. Önce YGS ardından mülakat: PMYO adayları önce ÖSYM tarafından düzenlenen YGS’ye girecekler. Ardından mülakat sınavına girecekler. Mülakat sınavına giriş hakkı kazanabilmeleri için YGS’den ham taban puan yani 140 puan almaları gerekecek. Mülakat sınavında adayların anlama, dikkat ve yorumlama, hızlı ve yerinde karar verebilme, kendini ifade edebilme kabiliyetleri ölçülecek. Mülakat sınavında genel olarak genel kültür soruları sorularak adayın “diksiyonu, duruşu, heyecanlanıp heyecanlanmadığına” bakılıyor. Mülakat sınav komisyonu başarısız olan adaylar hakkında “PMYO öğrenci adayı olamaz” kararı verecek. Aday ayrıca fiziksel yeterlilik sınavı ve mesleki psikolojik değerlendirme sınavına girecek. 120 sorudan kurtulacaklar: Yazılı sınavların kaldırılması ile polis adayları, meslek yüksekokuluna girişte Türkçe, matematik, Atatürk ilkeleri ve inkılap tarihi, Türkiye ve dünya coğrafyası, temel yurttaşlık bilgisi, güncel ve kültürel konularla ilgili 120 sorudan kurtulacak. Polis çocuklarının barajı düştü: Taslakla Emniyet teşkilatı şehit veya vazife malulü olanların eş ve çocukları için yüksekokula girmek için YGS’den almaları gereken puan ham taban puandan, ham taban puanın yüzde 90’ına düşürülecek. Yaşa takılanlar için eylem İstanbul’da görülen KCK davasına devam edildi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bütçesinin Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki görüşmeleri öncesinde CHP milletvekilleri Süleyman Çelebi ile Musa Çam, üzerinde “Emeklilikte Yaşa Takılanlar” yazılı tişörtler giydi. İki milletvekili bu tişörtler üzerlerindeyken bakanla tokalaştı. ‘Kazada ölenleri terörist yaptılar’ HATİCE TUNCER Çoğu BDP il ve ilçe yöneticisi 91’i tutuklu 205 sanıklı İstanbul 1. KCK davasına devam edildi. Tutuklu sanık, eski BDP Parti Meclisi üyesi Emine Caynak, trafik kazasında ölen BDP üyesi iki arkadaşının fotoğrafının, iddianame eklerinde “dağda ölen terörist” değerlendirmesi yapıldığına dikkat çekerek “Asılsız ve temelsiz suçlamalarla 2 yıldır tutukluyuz” diye konuştu. Tutuklu sanık Derya Aslan, “İnternetten indirdiğim Stephen Hawking’in yazısı ile KCK davasında nasıl bir ilgi kurulmuş da dosyaya konulmuş anlamadım” diye konuştu. İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada tutuklu sanık Emine Caynak, tercüman aracılığıyla Kürtçe savunma yaptı. Caynak, “Partimiz BDP bizim şahsımızda yargılanıyor. Siyasi düşüncelerimden dolayı 10 yıl 3 ay zindanda kaldım. Benim sicil kaydını yeniden ortaya çıkarıp yeni bir suç gibi ortaya koymuşlar. Potansiyel suçlu olarak görülmüşüm. Ben şu anda geçmişim üzerinden yargılanıyorum” di Memura rotasyon ye konuştu. Caynak, polis tutanağında “renkli bir poşet içerisinde toz halinde şüpheli madde” olarak ifadeleriyle tarif edilen maddenin “kına” olduğunu, polise bunu söylediğini ifade etti. Avukat Ruşen Mahmutoğlu, müvekkili Emine Caynak’ta bulunan “Kürt şehitler” yazılı bir fotoğrafa ilişkin polis fezlekesinde “çatışmada ölmüş iki terörist olabileceği” ifadesinin yer aldığına dikkat çekerek “Bu iki kişi BDP üyeleridir, trafik kazasında ölmüşlerdir” diye konuştu. yine gündemde MUSTAFA ÇAKIR ANKARA Hükümet sosyal güvenlik açıklarını kapatamıyor. Gelecek yıl SGK’nin açığı 21 milyar liraya çıkacak. Hükümet, sendikaların tepki göstermesine karşın memur rotasyonunu da yeniden gündemine aldı. Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bütçesinden dikkat çeken veriler şöyle: 29 milyon TL eksik prim: 1 Ocak31 Ağustos 2013 tarihleri arasında yapılan sigortalı bildirimlerinde 29 milyon 343 bin 421 lira primin eksik bildirildiği belirlendi. Mevzuata aykırı davrandığı saptanan işyerleri hakkında toplam 472 milyon 19 bin 242 lira idari para cezası uygulandı. 1 milyon kayıt dışı işçi: 2008 Mayıs2013 Ağustos döneminde toplam 1 milyon 584 bin 489 çalışan ile 96 bin 816 işyerinin kayıt dışı olduğu belirlendi. SGK açıkları artıyor: SGK’nin bu yılın sonunda gelirlerinin 162 milyar 288 milyon lira, giderlerinin 182 milyar 557 milyon lira açık finansmanının ise 20 milyar 269 milyon lira olacağı tahmin ediliyor. 2014 yılında ise SGK gelirlerinin 180 milyar 13 milyon, gider ‘KIDEM TAZMİNATINDA ISRARCI OLMAYIZ’ Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik komisyonda kıdem tazminatıyla ilgili olarak ise, bu konuda hem işçi hem de işverenlerin yaşadığı birçok sorun olduğunu belirterek, “Ancak sosyal taraflarla, üçlü danışma çerçevesinde uzlaşma sağlanamayan konuları biz Meclis’e getirmedik. Bu konuda da son kez bir araya geleceğiz. Burada bir uzlaşma sağlanırsa bu konu Meclis’in gündemine gelecek, eğer sağlanmazsa sizlerin de talebi doğrultusunda gündemden kalkacak” dedi. Çelik, taraflar uzlaşma sağlayamazsa hükümet olarak bu konuda ısrarlarının olmayacağını da belirterek, “Hep uzlaşmadan yana olduğumuzu belirtmek istiyorum” diye konuştu. lerinin 201 milyar 597 milyon lira, finansman açığının da 21 milyar 583 milyon lira olarak gerçekleşmesi bekleniyor. Kulüpler borçlu: 185 futbol kulübüne 101 milyon lira tutarındaki SGK alacağı için, 1741 belediye başkanlığına da 2 milyar 863 milyon 768 bin 207 lira tutarındaki SGK alacağı için bilgilendirme yazısı gönderildi. Sendikalı sayısı az: 118’i işçi, 50’si işveren sendikası olmak üzere toplam 168 işçi sendikası ve 4 işçi konfederasyonu bulunuyor. Toplam işçi sayısı 11 milyon 628 bin 806, sendikalı işçi sayısı ise sadece 1 milyon 32 bin 166. Memurlarda ise 124 kamu görevlileri sendikası ve 8 konfederasyon faaliyet gösteriyor. Kamu görevlilerinin sayısı 2 milyon 134 bin 638 kişi. Kamu çalışanlarından 1 milyon 468 bin 21’i sendika üyesi. YAŞ’ta atılanlar memur oldu: YAŞ kararları ile TSK’den ilişiği kesilen 698 subay ve astsubay kamu kurumlarına yerleştirildi. Rotasyon ısrarı: 2014 yılında kamu çalışanlarının ülke genelinde dengeli dağılımını sağlamaya ilişkin önlemler alınacağı belirtildi. Sendikalar, “rotasyon” olarak değerlendirdikleri bu düzenlemeye karşı çıkıyordu. Kamu personel yönetiminde yine sendikaların karşı oldukları esnek çalışma sistemine ilişkin çalışmalara da devam edileceği belirtildi. Tutuklu sanık Derya Aslan ise BDP üyesi olduğunu, BDP Siyaset Akademisi’nde Toplumsal Cinsiyet derslerine katıldığını söyledi. Derya Aslan Türkiye ve dünyadaki siyasi gelişmeleri yakından takip ettiğini okuyup araştırmalar yaptığını anlakanam Aslan “İnternette yararlanacağımı düşündüğüm yazılar indiriyorum. Bu şekilde indirdiğim Stephen Hawking’in yazısı ile KCK davasında nasıl bir ilgi kurulmuş da dosyaya konulmuş anlamadım” diye konuştu. nasıl suç oldu?’ ‘Hawking’in yazısı Altındal toprağa verildi İstanbul Haber Servisi Gazeteci, yazar ve araştırmacı Aytunç Altındal’ın cenazesi, Üsküdar’da Şakirin Camii’nde öğle vakti kılınan cenaze namazının ardından, Karacaahmet Mezarlığı’nda toprağa verildi. Törende taziyeleri, Aytunç Altındal’ın kızları Yonca Bayrak ve Emine Altındal, damadı Arif Bayrak ile ağabeyi Mehmet Serendi Altındal kabul etti. Cenaze törenine eski başbakanlardan Mesut Yılmaz, TBMM Başkanvekili ve MHP İstanbul Milletvekili Meral Akşener, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, eski Sağlık Bakanı Halil Şıvgın ve Altındal’ın yakınları ile sevenleri katıldı. Cenaze namazı öncesi gazetecilere açıklama yapan Topbaş, Altındal’ın ne söyleyeceğinin merak edildiğini, söylediklerinin dinlendiğini, tarzının çok farklı olduğunu anlattı. Meral Akşener’den özür diledim Siber saldırılara NATO şemsiyesi BARKIN ŞIK Uluslararası Siber Savunma Konferansı, Savunma Sanayi Müsteşarlığı’nın koordinatörlüğünde düzenlendi. Konferansın konuşmacıları arasında Türkiye’nin ilk Siber Savunma Komutanı Albay Cengiz Özteke de yer aldı. “Siber şimdi, kara, deniz, hava ve uzaydan sonra beşinci savaş alanı haline gelmiştir” diyen Özteke, Türkiye’nin güçlü siber devletler arasında yer almaya çalıştığını vurguladı. Özteke, “Türkiye olarak biz, siber tehdidi milli güvenliğe yeni bir tehdit olarak gördük ve siberi, bir milli güç unsuru olarak değerlendirdik” dedi. Özteke, siber saldırıların NATO Anlaşması’nın 5. maddesi kapsamına alınması gerektiğini söyledi. Bu madde, NATO’ya üye ülkelerden birine yapılan saldırının tüm ittifak üyelerine yapılmış sayılmasını öngörüyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 28 Şubat davasında, sanıklardan dönemin Genelkurmay İstihbarat Başkanı emekli Korgeneral Çetin Saner, dönemin İçişleri Bakanı Meral Akşener’e söylediği belirtilen “Gelirsem onu bakanlığın önünde yağlı kazığa oturturum” sözüne açıklık getirdi. “Bundan hicap duyuyorum, Yakışmamıştır. Zamanında özür de diledim” diyen Saner, şunları söyledi: “O günlerde polisin donanma başta olmak üzere tel örgüleri aşarak askeri tesislere girme teşebbüsleri vardı. Bu şikâyetlerle Çevik Bir, Genelkurmay Başkanı Karadayı’ya kişiye özel gizli bir yazı hazırlattı. Çevik Bir, bir gün ‘Müsteşarı burada o yazıyı göndereceğiz’ dedi. Gittim ‘Siz bir dakika oturun son kez Genelkurmay Başkanı’na göstereyim’ dedim. Onu u 28 Şubat davasında savunma yapan emekli Korgeneral Saner, dönemin içişleri bakanı hakkındaki ifadeleri için ‘Ayıp etmişim’ dedi YSK doğrudan alım yapacak n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Genel Kurulu’nda geçen hafta görüşmeleri yarım kalan Kamu İhale Kanunu’nda değişiklik yapılmasına ilişkin yasa teklifi ele alındı. Kabul edilen tasarıyla, seçim ve referandumlarda her türlü seçim malzemelerinin alımı ile yurtdışı seçim harcamaları, il seçim kurulu başkanlıkları taarfından alınacak oy pusulası basımı hizmet alımı, doğrudan temin yoluyla yapılacak. Bu alımlar için ihaleye çıkılmayacak. n İstanbul Haber Servisi Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İstanbul Şubeler Platformu üyesi bir grup kadın, tutuklu arkadaşlarının serbest bırakılması istemiyle Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu önünde protesto eylemi yaptı. KESK üyelerinin serbest bırakılmasının istendiği açıklamanın ardından, kadınlar gökyüzüne balon bıraktı. tavsiyeye uymadı Çiller: Erbakan Öte yandan Eski Başbakan Tansu Çiller, dönemin MGK Genel Sekreteri emekli Orgeneral İlhan Kılıç’ın iddialarına yanıt verdi. Avukatı, Çiller’in sunumunu şöyle özetledi: “Dönemin Başbakan’ı Sayın Erbakan ile görüştüm ve Milli Güvenlik Kurulu kararlarının tavsiye niteliğinde olduğunu, söyledim. Rahmetli başbakan, bu teklifi, ‘Meclis’ten erken seçim kararı çıkaramayız, partilerimiz hakkında kapatma davası açarlar ve toplumdaki gerilim artar’ gerekçesi ile kabul etmedi.” beklerken polislerin yaptıklarıyla ilgili aramızda konuştuk. Bunu da o zaman söyledim” Saner, Genelkurmay’ın, fişlemelerle ilgisi olmadığını savundu. TV8’de 40 kişi işten çıkarıldı Haber Merkezi Program yapımcısı Acun Ilıcalı’nın ‘mutlu yayıncılık yapılacak’ temasıyla TV8’i geçen hafta satın almasının ardından, yapılan yeniden yapılanma kapsamında, kanalın 40 kişilik haber merkezi kapatıldı. Kanalda ana haberleri sunan spiker Bilge Yurtdagülen, işine son verilmesinin ardından Twitter’dan attığı mesajında, “Bu akşamki Ana Haber Bülteni ile kepenkleri indiriyoruz...” ifadelerini kullandı. TV8’in ilk haber spikerlerinden Kaan Yakuphan da “15 yıllık koşunun sonuna geldik. Geçen yıllarla çok şey değişse de biz sadece işimizi yaptık. Artık demir alma zamanı. Bu akşam son...” dedi. Ilıcalı, kanalı satın aldıktan sonra insanlara mutluluk veren bir yayın yapacaklarını belirterek, “TV8’de haber olmayacak” demişti. Kanalın eski sahibi Mehmet Nazif Günal, tüm personelin tazminatlarını ödeyerek kanalı Ilıcalı’ya teslim edecek. Doktorun hukuk zaferi İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Kamuda çalışan doktorların muayenehane açabilmesinin önünde engel kalmadığı bildirildi. Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde nöroloji uzmanı olarak görev yapan Genel Sağlıkİş üyesi doktor Abdurrahman Akbaş’ın muayenehanesi Samsun İl Sağlık Müdürlüğü’nce kapatılmak istendi. Akbaş’ın başvurusu üzerine Samsun İdare Mahkemesi doktorun muayenehane açmasının önünde engel olmadığına hükmetti. Bunun üzerine Samsun Kamu Hastaneleri Birliği, Akbaş’ın “devlet memurluğundan çıkarılması” talebiyle Sağlık Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulu’na başvurdu. Disiplin kurulu da ceza istemini reddetti. Samsun İl Sağlık Müdürlüğü muayenehane uygunluk belgesini yeniden Akbaş’a verdi. Genel Sağlıkİş Sendikası Genel Başkanı Ali Gül, “AKP’nin hukuksuzluğu, üyemizin kararlı duruşuyla bir kez daha kanıtlanmıştır” dedi. KESK: Üyelerimiz serbest kalsın