Katalog

20 EKİM 2013 PAZAR CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ [email protected] 11 Oran’a göre Türkiye’de işsiz sayısı ve işsizlik oranı, kamuoyuna açıklananın oldukça üzerinde İşsizliğin kara tablosu Ekonomi Servisi AKP’nin uyguladığı sıcak paraya dayalı; istihdam yaratmayan, cari açık ve borç üreten sözde “hızlı” büyüme modeli, yıllardır işsizlik sorununu çözmek bir yana yarayı adeta kangrene çevirdi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran’ın açıklamasına göre; resmi olarak açıklanan işsiz sayısı ve işsizlik oranı buzdağının sadece görünen kısmı. İş aramayan umutsuzların da dahil edildiği gerçek işsiz sayısı ve oranı, resmi veriyi neredeyse ikiye katlıyor. Oran’ın açıklamasın Türkiye Nasıl Kurtulur?.. Başlık iddialı, tahrik edici, bazı çevreleri de kızdırıcı olabilir. Yazının içeriği başlığın altını doldurucu, inandırıcı nitelikte olabilecek mi? Yetersiz görülse bile, en azından bazı kişilerin kafalarında çöreklenen bu sorunun yanıtını bulmaya çalışayım. Türkiye’de öyle çevreler var ki davranışları Orhan Veli’nin ünlü cımbızlı, aynalı şiirini anımsatıyor. Umurlarında mı dünya, umurlarında mı Türkiye? Magazin, dizi, türban, ihale, bazıları için de futbol yeterli, Türkiye’nin geleceği onları pek ilgilendirmiyor. Bazıları için ise Türkiye’nin geleceği karabasan. Umudunu yitiren, Türkiye için her şey bitti, uzatmalar oynanıyor diye düşünenlerin sayısı az değil. Berber dostlarım var. Selâhattin, Ali, Ünal... Selâhattin ile otuz yılı aşkın bir süredir tanışıyoruz. Siyaset, ekonomi, borsa, futbol, her konu berber dükkânında konuşulur, tartışılır. Onların daha geniş kitlelerle iletişimi ve gözlemleri var; yararlanalım. Geçen gün Selâhattin, birden şu soruyu yöneltti: “Hoca, Türkiye için her şey bitti değil mi?” Aşırı karamsarlığı üstündeydi. Dilimin döndüğü kadar Türkiye’de her şeyin bitmediğini, bitmeyeceğini anlatmaya çalıştım. Türkiye’de Temmuz 1955’ten bu yana, altmış yıla yakın bir süredir, çeşitli kurumlarda çalıştım, gözlemlerim oldu. Türkiye’de iki grup insan var. Görevine bağlı, düzgün, işini yapan, işi sürükleyen, kendini pazarlamaktan kaçınan onurlu kişiler. Bunun karşıtı, iş yapar gibi görünen, zaman zaman şarlatanlığa kaçan, dernek, cemaat, parti, politikacılar gibi belli çevrelere yanaşarak, daha çok kişisel kaygılarla ve beklentilerle hareket eden ve bunun karşılığını bekleyen diğer bir grup. Yalakalar, partizan, baskıcı bürokratlar, zaman zaman dönekler, belli çevrelerin sesyayarları, sözde bilim adamları bu gruptan çıkar. Kamuoyunu etkilemeleri için, bu tür kişilerin belli çevrelerce tanıtımı da yapılır, hatta bazıları ulusal veya uluslararası düzeyde ödüllendirilerek ileti aracı haline getirilir. Selâhattin’e, sayısı az olsa da ilk grupta tanımladığım kişilerin Türkiye’ye sahip çıktıklarını, çıkacaklarını anlatmaya çalışarak karamsarlığını dağıtmaya uğraştım. Ne kadar inandırıcı oldu bilmiyorum ama Selâhattin sonunda, “Yüreğime su serptin” diyerek şu soruyu yöneltti: “Şu saydığın yüzde 20, yüzde 25 her neyse ülkeye sahip çıkanlar, çıkacaklar, ordu içinde de var mı?” Bence bu soru son dönemlerde TSK’ye yöneltilen ağır eleştirilerden çok daha da kırıcı idi. “Bilmiyorum, her kurumda olduğu gibi herhalde ordu içinde de vardır” dedim. Birkaç yıldır gözlemlerimi aktarmaya çalışıyorum. TSK ve yargı, anketler ne derse desin, toplumda hızlı bir şekilde güven yitiriyor. Bu kuşku, güven yitirme, Türkiye’nin geleceği, bütünlüğü, hatta varlığı için büyük tehlike oluşturuyor. Bu kurumların mensuplarının bazı kişisel kaygıları bir yana itilerek topluma güven verme sorumluluğunu duymalarını diliyorum. Açık söyleyeyim. Andımız’ın kaldırılması, Balyoz, Ergenekon davalarında yargı kararları beni şaşırtmadı. Yaşananlar, gelişmeler Türkiye’deki gözlemlerime uygundu. Aksi bir davranış, bir karar, beklenmeyen bir olay olurdu. Andın hatta milletvekili yemininin kaldırılması önemli değil. Ant içmenin, yemin etmenin gereklerini yerine getirmek önemli. Ülkede kaç kişi andına, yeminine uygun hareket ediyor? Asıl sorun andına uygun davranan gençler yetiştirmek, yemini ile tutarlı hareket eden milletvekilleri seçebilmek. Türkiye’nin düzgün, kişilikli, insan sevgisi olan, bilgili, özverili, cesur insanlara gereksinimi var. Şarlatan, gösterişçi, çıkarcı, yalaka, yarı bilgili, karabilecen zaten çok sayıda var. Nitelikli insan yetiştireceğimize, geniş kitleleri niteliksizleşmeye özendiriyoruz. Hem de bunu kişisel çıkarlarımız, kişisel politik beklentilerimiz için yapıyoruz. Türkiye için asıl tehlike burada. u TÜİK, anket döneminde iş aramayanları işsiz saymıyor. Resmi rakamlara göre temmuz döneminde 2 milyon 686 bin kişiye ulaşan işsiz sayısına, iş bulma umudu kalmayanlar dahil edildiğinde sayı 5 milyona ulaşıyor. İşsizlik oranı yüzde 15.7’ye çıkarken, 1524 yaş grubundaki genç işsizlerin oranı yüzde 18’i buluyor olanları işsiz saymıyor. l İşbaşı yapmaya hazır olduğu halde umudunu yitirdiği için anket döneminde iş aramayan işsizlerin sayısı temmuz itibarıyla 2 milyon 169 bin kişi ile resmi işsiz sayısına yaklaştı. Bu yılgın umutsuzları da eklediğimizde işsizler ordusu 4 milyon 855 bin kişiye, işsizlik oranı da yüzde 15.7’ye ulaşıyor. da şunlar yer alıyor: l Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, temmuzda Türkiye’deki işsiz sayısı geçen yıla göre 363 bin kişi artarak 2 milyon 686 bin kişiye, işsizlik oranı yüzde 9.3’e çıktı. Ancak işsiz sayısını anketle belirleyen TÜİK, anketin referans haftasında resmi iş bulma kanallarını kullanmamış l Buna; iş bulma umudu olmadığı için çiftçi ya da esnaf olan ailesine yardım eden, sosyal güvenlik şemsiyesinde yer almayan 3 milyon 556 bin “ ücretsiz ev işçisi ”, iş arayanlar kategorisinde yer almasına rağmen “ zamana bağlı eksik istihdamda ” sayılan 640 bin ve “ yetersiz istihdam ”da sayılan 494 bin kişi dahil değil. l Gerçekte 5 milyona yaklaşan işsizler ordusu, Avrupa’da Danimarka, Finlandiya, Slovakya ve Norveç’in nüfus sayılarına yaklaşıyor, Letonya ve Slovenya nüfuslarını ikiye katlıyor. l 1524 yaş grubundaki genç işsizlerin oranı yüzde 18’i buluyor. l Resmi sayı bile baz alınsa yaklaşık her 5 işsizden 1’i üniversite diplomalı. l Türkiye nüfusunun 27 milyona yakını işgücüne dahil değil. Bunun 11.4 milyon kişiyle en büyük bölümünü ev kadınları oluşturuyor. Şu an çalışanın tazminat hakkı aynen sürecek u Çalışma Bakanı Çelik, “Sen tazminat sisteminin içindesin şu an, devam et. Emekli olana kadar o vatandaşla işimiz yok. Sistemi yeniden kurgulamamız gerekiyor” dedi. Ekonomi Servisi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, “Kıdem tazminatını şu anda hak edenlerin, ne geçmiş ne de geleceğe dönük bir hak mahrumiyetinden yana bir karar alma peşinde değiliz” dedi. Çelik, Bursa’da yaptığı açıklamada, işçi ve işveren arasında bir uzlaşı olursa bunu kasım ayında Başbakan’a iletip oradan Meclis’e sevk edeceklerini, “Eğer uzlaşı olmazsa başka bahara kalacağını” söyledi. Çelik, özetle şunları söyledi: “Burada açıkça ilan ediyorum; kıdem tazminatını şu anda hak edenlerin, ne geçmiş ne de geleceğe dönük bir hak mahrumiyetinden yana bir karar alma peşinde değiliz. Diyoruz ki bu kıdem tazminatı sistemi yürümüyor. Sen tazminat sisteminin içindesin şu an, devam et. Emekli oluncaya kadar o vatandaşla işimiz yok. Ama sistemi yeniden kurgulamamız gerekiyor” dedi. Çelik, sistemin yeniden kurgulanması zorunluluğunu, işverenin iflası halinde uzun yıllar çalışan işçilerin tazminattan mahrum kaldıkları ve yüzde 8090’ı KOBİ niteliğinde olan işyerlerinde işverenlerin “sermayem yetmiyor” diye tazminat ödemedikleri gibi iki gerekçeye bağlayarak, “Çalışma Bakanlığı olarak bunu görmezlikten gelmemiz olabilir mi” diye sordu. Bakan Çelik, çalışma hayatında şu an en büyük sorunun da taşeron denilen alt işveren işçileri birlikte alt işverenlerin sorunları olarak tanımladı. Çelik, hem alt işverenler hem alt işveren işçileri hem onların tazminatla karşılaştıkları kıdem tazminatıyla ilgili yaşadıkları sorunların tüm konu başlıkları ile birlikte sürdürülebilir olmaktan çıktığını belirterek, “Onun için şu anda çok yoğun bir çalışma alanlarımızdan en önemli sorunlardan bir tanesi alt işveren ve ona bağlı diğer konuların çözümü noktasıdır” dedi. İtalya’da bütçe ayaklanması Ekonomi Servisi İtalya’da binlerce kamu çalışanı cuma günü greve gitti; grev kısa sürede perşembe geç saatlerde açıklanan bütçeyi protesto gösterilerine dönüştü. Genel grev hareketine ek olarak İtalya’nın bir çok kentinde gösteri yürüyüşleri düzenlendi. Bütçe kısıtlamasına karşı dün de Roma’da geniş katılımlı bir protesto yürüyüşü yapıldı. Bu yürüyüşe 50 bin kişinin katıldığı ifade edildi. İtalya Başbakanı Enrico Letta, 2014 bütçe planını açıkladıktan sonra cuma günü her yönden gelen eleştiri oklarının hedefi oldu. Eleştiriler, planın boğucu derecede yüksek olan vergi oranları ve büyüme gibi temel sorunlara cevap vermediği konusunda yoğunlaştı. İşçi sendikaları, bütçede işsizlik maaşlarının yüzbinlerce çalışan için uzatılmamasından şikâyet etti. Bütçe şirketler için vergileri toplam 2.7 milyar Avro keserken bunun 1.5 milyar Avro’su işçilere gidecek. Ancak bunun sağlayacağı artış, bir işçiye sadece bir pizza fiyatına denk geliyor. n Mısır’ın içinde bulunduğu siyasi istikrarsızlık, ekonominin gün geçtikçe kötüleşmesine sebep oluyor. GSYİH’ye yaklaşık yüzde 52 katkı sağlayan hizmet sektörü, toplu taşıma araçlarının seferlerinin durdurulması, kafeterya ve restoranların kepenk indirmesi, turizm sektöründeki durgunluk sebebiyle durma noktasına geldi. Söz konusu sektörlerde durgunluk yaşanmasına neden olan en önemli faktörün, sokağa çıkma yasağı olduğu ifade ediliyor. Mısır’ın geçici Başbakanı Hazım Biblavi hükümetinin, yaklaşık 32.3 milyar dolarlık bütçe açığını kapatmak için 20 milyar dolar ek yardıma ihtiyacı var. Yönetimin, vergilerde zamma gitmekten başka çaresi olmadığı savunuluyor. Mısır yara aldı Türk şarapları Uzakdoğu seferinde Taşeronluk büyük sorun Latif Ünal Ekonomi Servisi Türk şaraplarını dünyaya tanıtmak isteyen İstanbul Yaş Meyve ve Sebze İhracatçıları Birliği (İYMSİB), yurtdışı rotasını bu kez Hong Kong’a çevirdi. 79 Kasım tarihlerinde gerçekleşecek ‘HKTDC Hong Kong Uluslararası Şarap ve Alkollü İçecekler Fuarı’nda ilk kez Milli katılımla yer alacak Türkiye’yi burada 10 firma temsil edecek. İYMSİB, fuarda Uzakdoğu’nun ünlü şarap tadımcısı Debra Meiburg’a Türk şaraplarını tattırıp tanıtım yapacak. Türk şarapları fuarda İstanbul İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliği ve Şarap Üreticileri Derneği’nin “Wines of Turkey” jenerik markasıyla yer alacak. Hong Kong’da 6. Kez düzenlenecek fuara bu yıl 35 ülkeden bin şarap üreticisinin katılması, 40 bini aşkın profesyonelin fuarı ziyaret etmesi bekleniyor. İYMSİB Başkanı Latif Ünal, Türk şaraplarının dünyada hak ettiği konuma ulaşabilmesi için çalıştıklarını aktararak, “Türk Şarap Sektörüne yönelik bir URGE Projesi başlattık. Bu çerçevede bilinirliliğimizi artıracağız” dedi. Türkiye, üretilen üzüm miktarı açısından dünyada altıncı sırada yer alıyor. n Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu Genel Başkanı Bendevi Palandöken, 60 yaş üzerindekilerin metrolardan ücretsiz yararlanması gerektiğini belirtti. Palandöken; Ankara, Antalya, İstanbul, İzmir, Bursa, Samsun ve Konya gibi büyükşehirlerde metro ile ulaşımın yaygınlaştığını, metronun olduğu hatlardaki otobüs seferlerinin kaldırılması nedeniyle 60 yaşın üzerindekilerin mağdur olduğunu söyledi. Palandöken, otobüslere ücretsiz binilmesi için verilen yaşlılık kartlarının metrolarda geçerli olmadığına dikkat çekti. ‘60 yaş üstü metro ücreti ödemesin’ T.C. SAMSUN 3. İCRA DAİRESİ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: 1 NO’LU TAŞINMAZIN Özellikleri: Samsun il, İlkadım ilçe, 21 bağımsız bölüm daire 3 oda, 1 salon hol, mutfak, banyo, balkon ve WC’den oluşmaktadır, döşemeler ahşap, ıslak alanlar seramik kaplı, tavan ve duvarlar plastik boyalıdır, dış kapı çelik, iç kapılar ahşap eski kapı, merkezi kaloriferlidir. Asansörlü, dairenin bulunduğu bina eski olup, merdivenler mozaik kaplı, belediyenin bütün hizmetlerinden yararlanmaktadır, kamu kurum ve kuruluşları ile iş merkezlerine çok yakındır. Adresi: Karadeniz Mah. Lise Cad., Arı Apt., No: 24 kat: 3 D: 12 İlkadım/SAMSUN Yüzölçümü: 155 m2 Arsa Payı: 18/1000 İmar Durumu: Samsun İlkadım Belediyesi imar planı içerisinde olup üzerinde bina bulunmaktadır. Blok nizam 9 katlı konut alanına isabet etmektedir. Kıymeti: 190.000,00 TL KDV Oranı: %18 Kaydındaki Şerhler: A M: Krokisinde A harfi ile gösterilen 1.40 m2’lik kısım yola tecavüzlüdür. (23/01/1981 tarihli beyan) B Krokisinde B harfi ile gösterilen kısım zemindeki dükkânlardan birinin devamı olup 2.5 katlı ve tamamen bitmemiş durumdadır (23/01/1981 tarihli beyan) 1. Satış Günü: 12/12/2013 günü 10.30 10.35 arası 2. Satış Günü: 06/01/2014 günü 10.30 10.35 arası Satış Yeri: SAMSUN 3. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ Satış şartları:1 İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50’sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu 2013/463 ESAS artırmada da malın tahmin edilen değerin %50’sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Teminat Vakıfbank Çiftlik Şubesi’nde bulunan TR33 0001 5001 5800 7290 5020 82 nolu hesaba dosya numarası ve ihale katılımcı ismi belirtilerek yatırılabilir. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellaliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2013/463 Esas sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur.04/10/2013 (İİK m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. *: Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64’e karşılık gelmektedir. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Üyesi, Basın Şeref Kartı ve Burhan Felek Basın Hizmet Ödülü sahibi, Değerli Meslektaşımız BAŞSAĞLIĞI Değerli dostum HASAN YILMAER’i 19 Ekim Cumartesi günü kaybettik. Kaybı meslek topluluğumuzda büyük üzüntü yaratan Hasan Yılmaer, 21 Ekim Pazartesi günü (bugün) öğleyin Levent Camisi’nde kılınacak cenaze namazının ardından Marmaris’e götürülerek 22 Ekim Salı günü toprağa verilecek. Hasan Yılmaer’i sevgi ve saygıyla anarken ailesine ve basın topluluğumuza başsağlığı diliyoruz. Oktay Ekinci ’yi yitirmenin derin üzüntüsü yaşıyorum. Ailesi ve sevenlerine başsağlığı diliyorum. OĞUZ SOYDAN Türkkent ve Konutbirlik Önceki Genel Başkanı “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 62532) Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu