15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
22 EYLÜL 2012 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA [email protected] EKONOMİ 13 Toplu İş İlişkileri Yasası ekimde çıksa bile toplusözleşmelerin tamamlanması nisanı bulacak Zamlar başka bahara ? Yasa yürürlüğe girdiğinde 8 sendika baraj altında kalacak. Yüz binin üzerinde işçi toplusözleşme imzalayamayacak. DİSK Genel Sekreteri Serdaroğlu, Türkİş ve Hakİş’e sert tepki göstererek “Yaptıkları tarihe kara bir leke olarak geçecek” dedi. MUSTAFA ÇAKIR Hukuka Balyoz Davaya “Balyoz” adının konulmasının medya çağında medyatik işlevi vardı. Silahlı gücün sivil irade, sivil iktidara kaba güç kullanması, darbeyi simgeliyordu. Yargılamanın bütününde, bugüne kadar gelinen noktada, önyargılı gözükara rövanş isteyenleri bir kefeye koyarsak vicdanları ile değerlendirebilecekler için balyoz hedef şaşırarak darbeciler yerine hukuka, hakhukuk işyleyiş düzenine indirilmiş oluyor. İlan edilen saatlerde açıklanamayan karardan önceki tabloda önyargısız varmaya çalıştığım sonucun tek açıklaması, hukuk ve yargılamanın olmazsa olmazları, suçlusuçkanıt ilişkisinin açık olması zorunluğunun bu davada hangi karar çıkarsa çıksın gereğinin yerine getirilememiş olması ile ilişikili. Bu anlamda yargısız infaz içerikli, bağımsız sivil yargı, hukukun işleyişine aykırı uzun süreli öntutukluklar sadece bir boyut. Aynı ölçeklerde önemli, anlamlı, yargılama süreçlerinin işletilmemesi, savunma hakkının gasp edilmesi, kişiyle kanıtlı ilişkilendirilmiş net suç ilişkisinin kurulmamış olması, sunulmuş kanıtların gerçekliğinin bilimseltartışılmazlığının mahkeme tarafından yargılama sürecinde olduğu üzere kararlara da konulamıyor olması. Evrensel hukukta yeri olmayan, sivil darbe hukuku düzeninin geçerli olduğunun aynası. Türkçesi Türkiye’ye en demokratik anayasanın getirilmesinde rol oynamış 27 Mayıs askeri darbesi yargılamaları, Yassıada yargılamaları, nasıl ki tartışılmaz hakhukuk düzenine, vicdana aykırı sonuçlar getirdiyse yargı terazisini bozup bugün de hakhukuksuzluğun örnekleri olarak adalet duygumuzu kanatıyorsa 27 Mayıs’ın rövanşı 12 Mart askeri darbesinin darbe hukuku yargılamalarında bu kez intikam duyguları ile “üçe üç idam“ siyasal yaklaşımı ile de hakhukuku gasp eden, bu kez solu, gençliği ezen sonuçlar getirdiyse... 12 Eylül askeri darbesi, 12 Mart’ın istenen çapta solsosyal örgütlülük dinamikleri kırılamadı diye küresel emperyalizmin Türkiye’ye biçtiği dona uygun daha büyük bir sol ve örgütlülük operasyonunu 12 Eylül askeri darbe hukuku ile uygulamaya soktuysa... İdam infazları sadece bir boyut ağır işkenceler, on binlerin cezevlerinden geçirilmesi süreci bu ülkenin insanlarına yaşatıldıysa... ??? Türkiye’ye günümüz emperyal düzeni çarkları içinde biçilen rollerle bağlantılı, evrensel insan hakları, hukuk devleti düzeni, bağımsız yargı ilkeleri ile çok çeşitli alanlarda, ağır boyutlarda çatışılan bir sivil ama özel yargı, güdümlü yargı uygulamaları ile karşı karşıyayız. “Türkiye’nin demokratikleşme, sivilleşme, askeri darbelerle vedalaşma amaçlı operasyonları, hesaplaşması...” propagandaları, kampanyaları keşke gerçek olsaydı. Keşke yola çıkılmış askeri darbe girişmleri, en azından nakıs teşebbüs ölçeğinde kalmış eylemlerinin suçlularının, bire bir hukuk devleti düzeni içindeki suçları ortaya konmuş olarak sivil yargılamalar gündeme gelebilseydi. Keşke Türkiye’nin rejimi ile dertleri olanların, iktidarlarının Cumhuriyet rejimi, gerçek laik düzen, özgür, Aydınlanmacı bireyi, örgütlenmelerini kırmayı hedef alan bir hesaplaşma, rövanşının gündemde olduğu bir tablo ortaya çıkmasaydı. Keşke oy, Meclis çoğunluğu, güçlü iktidar avantajlarının, gerçek insan hakları, hukuk devleti düzeni, güçler ayrılığı, bağımsız kurumlar, özgür basın, birey, örgütlenmeleri susturma, sindirme hakkı olarak algılanan sivil ama mutlak iktidar, haksızhukuksuz güç denemesi uygulamaları yaşanmasaydı... Evet keşke askeri darbeler düzeninin “takşak” ilişkilerinin, bu kez çoğunluğun istediğini yamak olarak algılandığı bir sivil iktidar yönetiminde giderek katlanan boyutları, uygulamaları ile yüz yüze kalmasaydık. Sivil iktidarlarının 12 Eylül düzeninde, yüzde 92 üzeri oy alınan 12 Eylül askeri darbe anayasası referandumunun izdüşümü bir tabloda alınan çoğunluk oyları ile bağımsız yargı oluşturma adına çok daha bağımlı, sivil ama güdümlü bir yargı düzeninin oluşmasının önü açılmasaydı. Keşke sivil ama özel yargı hukuku düzeni böylesine evrensel hukuk ilkelerine aykırı boyutlarda keyfi işletilebiliyor olmasaydı. Keşke hâlâ “hukukun işleyişine aykırı durumlar olabilir ama askeri darbeler yargılanıyor” diyebilen yandaşlar, siyasettehukukta, medyada bu kadar çok aydın geçinen taraftar bulamıyor olsalardı. Sivil iktidarlar döneminde, rejimi demokrasi olan ülkelerde hukukun ayaklar altına alınmasının çok daha derin yaralar açacağı görülebilseydi... Keşke... Keşke... Bu kadar çok demokrasilerde geçerli hukuk devleti düzenine aykırı bir yargılamayı, askeri darbelerin diktatoryal hukukları ile kıyaslayarak haklımasum göstermek, demokrasiye, hukuk devleti düzenine olan bağlılığı red etme, oy çoğunluğunu, seçimleri, sivil diktatörlüğü hak olarak görebilme ile eş anlamlıdır..Komşularımızda en çarpıcı İran, Irak olmak üzere çok fazla örneği var.. Üstüne üstlük rövanş, intikam duyguları ile yola çıkıldığında askeri darbelerin önünü kesme işlevinin bile olabileceği tartışmalıdır..”Yargı süreci tamamlanmamıştır, eksiklikler düzeltilebilir..”tezleri ile, yargılama süreçlerindeki hukuk ihlalerini hafife alma lüksümüz olmamalıdır.. ‘8 sendika baraj altında kalacak’ ANKARA Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, TOBB, Türkİş, Hakİş ve TİSK başkanları ile üzerinde uzlaşıya vardığı “Toplu İş İlişkileri Yasa Tasarısı” ekim başında çıksa bile işçiler ancak 2013 ortasına doğru zam alabilecek. Ayrıca yasa yürürlüğe girdiğinde Türkİş’in 4, DİSK’in 3, Hakİş’in 1 sendikasının yüzde 1 işkolu barajının altında kalacağı, yüz binin üzerinde işçinin toplusözleşme imzalayamayacağına da dikkat çekildi. Uzlaşmaya göre, Toplu İş İlişkileri Yasa Tasarısı 1 Ekim’de açılacak Meclis’te öncelikli olarak ele alınacak. Genel kurul gündeminde bulunan yasa, ekim başında çıkar ve Cumhurbaşkanı’nın onayının ardından yürürlüğe girerse, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yüzde 1 işkolu barajına göre sendikalara yetki verecek. Yetkilerin gönderilmesinin 1 ayı aşacağına dikkat çekiliyor. İşveren ya da diğer sendikalar tarafından yetkiye itiraz hakkı bulunuyor. Bu durumda ise davaların 34 yıl bile sürebileceği belirtiliyor. İşkolu itirazları yetki sürecinin geldiği günden bu yana esnek, güvencesiz çalışma modellerini yaratan İş Yasası, emekçilerin sosyal güvenlik ve sağlık haklarını ortadan kaldıran “Sosyal Güvenlik ve Genel Sağlık Sigortası Yasası” gibi antidemokratik yasal düzenlemelere imza atması emekçinin tepkisini çekiyor. İktidarın “kıdem tazminatının kaldırılması, bölgesel asgari ücret” gibi düzenlemeleri de sendikalarca protesto edilmişti. AKP’nin iktidara devam etmesinde engelleyici değil, ancak onun dışındaki diğer itirazlar süreci engelliyor. DİSK Genel Sekreteri Adnan Serdaroğlu, ekimde yasanın çıkması ve itiraz olmaması halinde, ocak ayında toplusözleşme görüşmelerinin başlayabileceğine dikkat çekti. Görüşmelerin de 34 ay süreceğine işaret eden Serdaroğlu, sonuçlanmasının ise nisan ayını bulacağını belirtti. Ser daroğlu, “İşçiler 1 yıl zam alamamış olacak” dedi. ‘Kara bir leke’ Türkİş ve Hakİş’e de sert eleştirilerde bulunan Serdaroğlu, “İki tane işveren örgütünün (TOBB, TİSK), kendilerine işçi konfederasyonu diyen iki tane (Türkİş, Hakİş) ör güt ile bir araya gelerek emekçilerin geleceğini karartan bir yasanın altyapısını oluşturmak için anlaşma sağlamaları, tarihe kara bir leke olarak yazılacak” dedi. Serdaroğlu, Türkİş ile Hakİş’in tutumunun, 32 yıldır yasaların ILO normlarına uygun hale gelmesi için yürüttükleri mücadeleye de zarar verdiğini, hükümeti rahatlattığını söyledi. Yasanın yürürlüğe girmesinin ardından Türkİş’in 4, DİSK’in 3, Hakİş’in 1 sendikası olmak üzere toplam 8 sendikanın yüzde 1 işkolu barajının altında kalacağına dikkat çeken Serdaroğlu, “Nakliye, büro, turizmotelcilik, kâğıt işkolunda bulunan yüz binin “Yasaksız, barajsız üzerinde işçi, sendikaları yetki alamadığı için sendikalar yasası” toplusözleşme imzalayamayacak. Yüz binin üzerindeki insanın vebali onların (Türkİş, Hakİş) sırtına yüklenecek” talebiyle bir dizi eylem dedi. Serdaroğlu, işkolu barajının 4 yıl yüzde 1, daha sonra 2 planlayan DİSK 28 yıl için yüzde 2 ve sonrasında da yüzde 3 olarak Eylül’de İstanbul’dan uygulanmasına da sert tepki gösterdi. Türkİş ile Hakİş’in de buna alet olduklarını belirten Serdaroğlu, “Dünyada böyle Ankara’ya yürüyecek. örgütlenmenin önünü kesecek bir baraj düzenlemesi yok. DİSK Genel Başkanı Bunun anlamı da şu: Kılıcı sürekli kafanızın üzerinde Ekici, işçi sınıfının sallıyorlar” açıklamasını yaptı. Serdaroğlu, sendikalara üyelik tarihin en kapsamlı ve istifada noter şartının bir süre daha devam ettirildikten sonra kaldırılacağını, sonrasında da edevlete geçileceğine saldırısıyla karşı dikkat çekerken, “İşçinin her hareketini kontrol edecekler” diye karşıya olduğunu konuştu. “Biz sadece ve sadece ILO normlarına uygun yasa belirterek herkesi istiyoruz” diyen Serdaroğlu, barajın olmadığı, özgür bir sendikalaşma düzeni talep ettiklerini belirtti. destek vermeye çağırdı. DİSK emek karşıtı politikalara karşı Ankara’ya yürüyecek İstanbul Haber Servisi DİSK Genel Başkanı Erol Ekici, AKP’nin emek karşıtı politikalarına karşı 28 Eylül’de İstanbul’dan Ankara’ya yürüyüş düzenleyeceklerini, Çalışma Bakanlığı önünde de “Yasaksız, barajsız sendikalar yasası” sloganı eşliğinde oturma eylemi yapacaklarını belirtti. Ekici, herkesi AKP’nin emek karşıtı politikalarına karşı mücadele etmeye çağırdı. Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) İstanbul Bölge Temsilciler Kurulu, “Toplu İş İlişkileri Yasası ve işyerleri yetki sorunu” konuları ve “Zalimlerin zulmüne direneceğiz” kampanyası başlıklarıyla gerçekleştirildi. İstanbul’da DİSK Genel Başkanı Erol Ekici, AKP’nin iktidara geldiği günden bu yana esnek, güvencesiz çalışma modellerini yaratan İş Yasası, emekçilerin sosyal güvenlik ve sağlık haklarını ortadan kaldıran “Sosyal Güvenlik ve Genel Sağlık Sigortası Yasası” gibi yasal düzenlemelere imza attığını anımsattı. Ekici, “kıdem tazminatının kaldırılması, bölgesel asgari ücret” gibi Erol Ekici düzenlemelerin de tepki çektiğini söyledi. T.C. HAYRABOLU İCRA DAİRESİ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI Dosya No: 2012/21 TALİMAT Bir borçtan dolayı satılmasına karar verilen; Taşınmazların Tapu Kaydı ve Yeri: Borçlular adına; Tekirdağ ili Hayrabolu ilçesi Küçükkarakarlı köyü, Köyiçi mevkii 32 Parsel, 3370 m2 bahçeli kerpiç ev Tekirdağ ili Hayrabolu ilçesi Küçükkarakarlı köyü, Arpalık mevkii 1375 Parsel, 1280 m2 tarla Tekirdağ ili Hayrabolu ilçesi Küçükkarakarlı köyü, Arpalık mevkii 1376 Parsel, 1750 m2 tarla Tekirdağ ili Hayrabolu ilçesi Küçükkarakarlı köyü, Arpalık mevkii 1377 Parsel, 4687 m2 tarla Taşınmazların İmar Durumu: İmar durumları ile ilgili detaylı bilgi dosyasında bulunmaktadır. Taşınmazların Halihazır Durumu:Tekirdağ ili Hayrabolu ilçesi Küçükkarakarlı köyü, Köyiçi mevkii 32 Parsel tapu kaydında bahçeli kerpiç ev olarak görünmekte olup 3370 m2 miktarlı arsa üzerinde bulunan tek katlı briket ahır kuruluk yapısı WC yapısı, çoban evi eklentileriyle birlikte ve ev olarak 2 katlı mesken yapılarından oluşmaktadır. Briket ahır yapısı; tek katlı olup 268,40 m2 büyüklüğündedir. Ahır olarak betonarme kolonlu olup duvarları briket malzemeden inşa edilmiştir. Zemini beton zemin, duvarları içten sıvasız ve badanasız olup yapının tavanı yoktur. Dış duvarları sıvalı olup demir kapısı bulunmaktadır. Yapı üzerinde bulunan ahşap çatı marsilya tipi kiremitle örtülüdür.. Kuruluk yapısı: Tek katlı olup bir ucundaki WC ile birlikte 62,68 m2 büyüklüktedir. Bahçe tarafına dönük önleri açık tek gözden ibarettir olarak betonarme kolonlu olup duvarları briket malzemeden inşa edilmiştir. Yapının tavanı ve kapıları yoktur. Kuruluk amaçlı olarak inşa edilmiştir. Yapı üzerinde bulunan sarkıtma şeklindeki tek yöne eğimli ahşap çatı marsilya tipi kiremitle örtülüdür. Çoban evi: Tek katlı olup 25,60 m2 büyüklüğündedir. Bahçe tarafına dönük önleri açık tek göz odadan ibarettir. Basit sistemde duvarları tuğla malzemeden inşa edilmiştir. Zemini beton duvarları sıvalı, iç duvarları kireç badanalıdır yapının tavanı yoktur. Pencere ve kapıları ahşap malzemedendir. Çoban evi amaçlı olarak inşa edilmiştir. Yapı üzerinde bulunan ahşap çatı marsilya tipi kiremitle örtülüdür, 2 katlı betonarme ev yapı zemin katta 93 m2 1. Katta 100 m2 olmak üzere 193 m2 büyüklüktedir. Üst katı mesken olarak düzenlenmiş alt katının duvar bölümleri yapılmamıştır, yapı betonarme tipinde inşa edilmiş olup duvarları tuğladan inşa edilmiştir. Yapının arka cephesi seramik kaplıdır. Diğer cepheler beton sıvalı olup boyasızdır. Yapı üzerinde bulunan ahşap çatı marsilya tipi kiremitle örtülüdür. Evin çevresi üç sıra beton pano ile çevrilidir. Zemin kat zeminler beton zemin duvarlar ve tavanlar sıvasız durumdadır. İçeriden kaba yapı halindedir. Elektrik boruları döşelidir. Dero görünümü vardır. Arka tarafa birakılan kapı demir malzemeden yapılmıştır. Üst kat mesken amaçlı olarak inşa edilmiştir. Antre, 3 oda, mutfak, balkon ve banyo WC’den ibarettir. Zeminler şap beton, antre, mutfak, ıslak hacim zeminleri seramik kaplıdır. Duvarlar plastik badana tavanlar tavan boyası ile boyalı oluptavan köşeleri kartonpiyerlidir. İç kapılar takılı değildir. Balkonda barbekü bulunmaktadır, mutfakta mutfak dolapları yoktur. Isınma soba ile sağlanmaktadır. Bu kata dışardan mermer kaplı betonarme merdiven ile çıkılmaktadır. Taşınmazların Kıymeti: Tekirdağ ili Hayrabolu ilçesi Küçükkarakarlı köyü, Köyiçi Mevkii 32 Parsel 109.829.00.TL’dir. Tekirdağ ili Hayrabolu ilçesi Küçükkarakarlı Köyü Arpalık Mevkii 1375 Parsel 1280 m2 tarla 6.400.00.TL dir. Tekirdağ ili Hayrabolu ilçesi Küçük“Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” karakarlı köyü Arpalık mevkii 1376 Parsel 1750 m2 tarla 8.750.00.TL dir. Tekirdağ ili Hayrabolu ilçesi Küçükkarakarlı köyü Arpalık mevkii 1377 Parsel 4687 m2 tarla 23.435,00.TL dir. Satış Şartları: 1 Tekirdağ ili Hayrabolu ilçesi Küçükkarakarlı köyü, Köyiçi mevkii 32 Parsel satışı 30/10/2012 günü saat:10.30’dan 10.40’a Kadar Hayrabolu İcra Müdürlüğü’nde, 2 Tekirdağ ili Hayrabolu ilçesi Küçükkarakarlı köyü Arpalık mevkii 1375 Parsel satışı 30/10/2012 günü saat 10.50’den 11.00’e Kadar Hayrabolu İcra Müdürlüğünde, 3 Tekirdağ ili Hayrabolu ilçesi Küçükkarakarlı köyü Arpalık mevkii 1376 Parsel satışı 30/10/2012 günü saat 11.10’dan 11.20’ye Kadar Hayrabolu İcra Müdürlüğü’nde, 4 Tekirdağ ili Hayrabolu ilçesi Küçükkarakarlı köyü Arpalık mevkii 1377 Parsel satışı 30/10/2012 günü saat 11.30’dan 11.40’a Kadar Hayrabolu İcra Müdürlüğü’nde açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen değerin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak şartıyla taşınmazların ikinci satışı 09/11/2012 tarihinde aynı yer ve saatte ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da rüçhanlı alacaklıların alacağını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 5 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir, ihale Damga resmi ve KDV’nin tamamı ile Tapu Harç ve Masraflarının 1/2’si Alıcıya aittir. Birikmiş vergiler ile Tellaliye bedeli satış bedelinden ödenir. 6 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeier ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicii iie sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır, ihale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın Dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2012/ 21 TAL. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur... 12/09/2012 İşbu satış ilanı tapu kaydında ad ve adresleri geçip de tebliğ edilemeyen ilgililere tebliğ yerine kaim olmak üzere ilan olunur. (İİK. m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. (Basın: 58056) TEŞEKKÜR Yüreği sevgi dolu olan güzel insan HÜSEYİN KIVANÇ’ın vefatı dolayısıyla bizi destekleyen başta 68’liler Birliği Başkanı Sn. Sönmez TARGAN ve eşsiz dost Sn. Kamer DOĞAN’a, Cumhuriyet Gazetesi yönetici, çalışan ve okurlarına, Tarsus Kültür ve Dayanışma Derneği’ne, cenaze törenine katılan, çelenk gönderen, bağışta bulunan, yurtiçi ve yurtdışından arayarak acımızı paylaşan tüm hemşeri, dost, akraba ve arkadaşlarımıza teşekkür eder, saygılarımızı sunarız. KIVANÇ AİLESİ Kapanan şirket sayısı ağustosta azaldı VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI Baromuzun 5532 sicil sayısında kayıtlı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) 2012 yılı Ağustos ayına ait verilerine göre kurulan şirket sayısı bir önceki aya göre yüzde 6.10 oranında artarak 2 bin 339’a ulaştı. Kapanan şirket sayısı ise bir önceki aya göre yüzde 30.49 oranında azalışla 905 düzeyinde gerçekleşti. Ağustosta geçen yılın aynı ayına göre kurulan şirket sayısı yüzde 37.91 oranında azalırken, kapanan şirket sayısı yüzde 0.67 arttı. Ağustosta kurulan toplam 2 bin 393 şirket ve kooperatifin 42.71’i İstanbul kurulurken, Artvin, Erzincan, Gümüşhane, Tunceli, Bayburt, Bartın, Ardahan ve Kilis illerindeyse şirket kuruluşu gerçekleşmedi. AVUKAT HASAN CAN KALABAY 19.09.2012 tarihinde vefat etmiştir. Cenazesi 21.09.2012 Cuma günü defnedilen aziz meslektaşımıza Allah’tan rahmet, kederli ailesine, yakınlarına ve Baromuz mensuplarına başsağlığı dileriz. Merinos’tan Adıyaman’a kız öğrenci yurdu Merinos Mobilya ve Halıcılık’ın, Adıyaman’a yaptırdığı kız öğrenci yurdu ve taziye evi hizmete açıldı. Adıyaman’ın Besni ilçesine çevre köylerden ve illerden gelen kız çocuklarının barınmaları için yaptırılan Gülsüm Erman kız öğrenci yurdu ile Ali Erdemoğlu taziye evinin açılışında konuşan Erdemoğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Erdemoğlu “Yurtta 480 öğrencimiz barınabilecek” dedi. Erdemoğlu Ailesi daha önce de Gaziantep ve Adıyaman Besni’de ilköğretim okulları, lise, sağlık ocağı, taziye evi, cami ve yurt yaptırmıştı. İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle