Katalog

7 TEMMUZ 2012 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA [email protected] KÜLTÜR 17 Farklı kültürlerin müziklerini yorumlayan Portland’lı topluluk dört konser için Türkiye’de Pink Martini’yle her dilden ? Lauderdale “İspanya, Yunanistan, Türkiye gibi ülkelerde büyük ilgi görüyoruz. Amerika’da ise ana akıma girebilmek için başka bir yol seçmek gerekiyor. Biz farklı kültürler aracılığıyla dünyanın her yerindeki insanlara ulaşabilmeyi tercih ediyoruz. Zeki Müren, Ajda Pekkan gibi isimleri bu sayede tanıdık” diyor. SİBEL ÇORBACIOĞLU Selda Bağcan’a Londra’dan davet var ? Kültür Servisi Halk müziği sanatçısı ve besteci Selda Bağcan 2012 Londra Olimpiyatları kapsamında Southbank’te düzenlenecek “Meltdown Festival”de konser verecek. Bağcan, 8 Temmuz’da İstanbul Caz Festivali’nde konser verecek Antony and the Johnsons’tan Antony Hegarty’nin sanat danışmanlığını yaptığı Meltdown Festival’de 2 Ağustos’ta LondraQueen Elizabeth Hall’de konser verecek. Hegarty’nin kendisini festivale davet ettiğini belirten Bağcan, konser için altı ay önce çağrıldığını söyledi. Hegarty, röportajlarında Bağcan’ın sesine hayran olduğunu söylemişti. Onlar yıllardır “dünyanın müziği”yle dünyayı dolaşıyorlar, Türkiye dinleyicisine de hiç yabancı değiller. Buna rağmen Pink Martini’yi tanımıyorum, hiç dinlemedim diyorsanız hemen söyleyelim; onları bir yerlerde mutlaka dinlediniz, sadece farkında değilsiniz! Portland çıkışlı bir grup olduğu halde Amerika’dan çok, dünyanın diğer ülkelerinde sevilen grup, 17 yıllık kariyerleri boyunca pek çok dilden ve kültürden beslenerek seslendirdikleri en güzel şarkılarını bir araya getirdikleri “A Retrospective” albümleri raflardaki yerini almışken Avrupa turnesi kapsamında dört konser için yeniden Türkiye’ye geliyor. Ses tellerinden operasyon geçiren China Forbes yerine Storm Large’ın vokalistliği üstleneceği konserde her zamanki gibi Pink Martini’nin sürprizlerine de açık olmak gerekiyor. Zeki Müren ve Ajda Pekkan şarkılarına aşina olan topluluğun bu konser dizisindeki sürprizlerinden biri ise Belkıs Özener’in seslendirdiği ‘Aşkın Bahardır’ şarkısı. Yarın Çeşme Açıkhava TiThomas yatrosu’nda, 9 Temmuz’da Ankara ODTÜ Mezunlar Derneği Vişnelik Tesisleri, 18 Temmuz’da Bodrum ve 19 Temmuz’da da İstanbul Kuruçeşme Arena’da konser verecek grubun beyni; şarkı yazarı ve piyanist Thomas Lauderdale ile İstanbul konseri ve müzikleri üzerine konuştuk. Pink Martini’nin renkliliği ve geniş yelpazesi, müziğini tanımlamayı zorlaştırıyor. Siz bir tanım kalıbına sokuyor musunuz müziğinizi? Aslında bizim yapmaya çalıştığımız “global pop”. Portland çıkışlı bir grup olarak farklı dillerde şarkılar söylediğimiz için herhangi bir Amerikalıya gö re pop yaptığımız söylenemez; oysa farklı dönemlerin çok ünlü çok popüler şarkılarını bulup çıkarıyoruz. Bu açıdan da nostaljik bir pop müzik yaptığımız söylenebilir. Müziğinizin çokkültürlü olması otomatik olarak dinleyici kitlenizi de genişletiyor olmalı. Bu durumun dezavantajları da var mı? Özellikle Avrupa’da İspanya’da, Fransa’da, Yunanistan’da çok büyük ilgi görüyoruz, bunu Türkiye’deki izleyici ile de yaşadığımızı söyleyebilirim. Avrupa’da nostalji duygusu seviliyor, ancak Amerika’da ana akıma girebilmek için çok daha farklı bir yol seçmeniz gerekiyor. Oysa biz farklı kültürlerle dünyanın her yerindeki insanlara ulaşabilmeyi seçtik. Son olarak Saori Yuki ile kaydettiğimiz albümümüz Japonya’da 1 numara oldu. Şarkılarınız pek çok kültürden ve dilden besleniyor. Bu şarkıları hangi kriterlere göre belirliyorsunuz? Gittiğimiz ülkelerde beraber çalıştığımız ekiplerden o ülkenin eski şarkıcılarını, ünlü isimlerini mutlaka sorup öğreniyoruz; ya da duyduğumuz bir şarkıya hemen kulak kabartıyoruz. Türkiye’ye her gelişimizde de menajerliğimizi yapan Pasion Turca ekibi bize albümler veriyor. Zeki Müren ve Ajda Pekkan gibi ünlü isimlerinizi de bu sayede tanıdık. Türkiye konserlerinizde Türkçe şarkı söylemeyi planlıyor musunuz? Çoktan planladık bile; ekip olarak deliler gibi Belkıs Özener şarkıları dinliyoruz. Eski Türk filmlerinin efsanevi şarkıları olduğunu öğrendik ve bu bizi çok heyecanlandırdı. Son konserlerimizde “Kâtibim” şarkısını söylüyorduk, şimdi de “Aşkın Bahardır” şarkısını seslendireceğiz. Bu turnenizde grubun vokalisti China Forbes ile değil, farklı bir vokalle çalışıyorsunuz. Bunun nedeni nedir? China’nın ses tellerinde çok ciddi bir rahatsızlık vardı ve sonunda bir operasyon geçirmek zorunda kaldı. Bize yeni katılan Storm Large da Portland’ta yaşıyor ve uzun zamandır tanışıyoruz. Çok güçlü bir vokali var. Ekibe müthiş bir rock enerjisi katıyor. Ayrıca Türkçe şarkıları çok iyi çalıştı... Elif Şafak’a Fransa’dan edebiyat nişanı ? Kültür Servisi Yazar Elif Şafak’a Fransa tarafından Sanat ve Edebiyat Şövalyesi nişanı (Chevalier dans l’Ordre des Arts et des Lettres) takdim edilecek. Elif Şafak için 9 Temmuz saat 18.30’da İstanbul’daki Fransız Sarayı’nda bir tören düzenlenecek. Törende, Şafak’a nişan Fransa’nın Türkiye Büyükelçisi Laurent Bili tarafından sunulacak. Caravaggio’nun eskizleri bulundu ? Kültür Servisi İtalyan ressam Caravaggio’nun 700 milyon Avro (yaklaşık 1.6 trilyon TL) değerinde eskizleri Milano’da gün yüzüne çıktı. Çizimler, Caravaggio’nun 11 yaşından beri birlikte çalıştığı ressam Simone Peterzano’nun arşivinde bulundu. 1584 ile 1588 yılları arasında yapıldığı sanılan tabloların, ünlü ressamın öğrencilik yıllarına ait olduğu tahmin ediliyor. Eserlerde, anatomi eskizlerinden dini tablolara kadar farklı tarzlarda resimler yer alıyor. Milano Belediyesi sözcüsü; bulunan eserler hakkında, dikkatli olunması gerektiğini belirtirken basın sözcüsü Elena Conenna da çizimlerin Caravaggio’ya ait olduğunu düşünmediklerini söyledi. Lauderdale Mehmet İkiz bu akşam İstanbul Caz Festivali kapsamında Nardis’te Yollarda bir davulcu K onserlerle dünyayı gezen İkiz, şarkılarını da genellikle yollarda yaratıyor. ‘Yılın 150 200 günü başka ülkelerde, hep yollardayım’ diyen İkiz, yeni yayımlanan ilk albümü ‘Checking in’in ardından bugün Caz Festivali kapsamında sahnede olacak. AYŞEGÜL ÖZBEK Marcus Miller’la cazın her hali C Müzik hayatını sadece Stockholm’de değil, tüm Avrupa ve dünyada sürüdürüyor. Çok gezen ve çalan bir davulcu Mehmet İkiz. Geçen ay Equinox Müzik’ten çıkan ilk albümünün isminin de “Checking in” olmasını çok seyahat etmesi ve farklı ülkelerde çalmasına bağlıyor. Bugün de İstanbul Caz Festivali’ndeki Tünel Şenliği kapsamında Nardis’te saat 20.30’da sahnede olacak. Konser öncesi ise saat 17.00’de Mephisto’da dinleyenleriyle buluşacak. “Senenin 150 200 günü başka ülkelerde, farklı grup ve projelerle çalıyorum. Almanya, İrlanda, Amerika, Çin... Hep yollardayım.” Albümdeki parçaların fikirleri de genellikle yolda çıkmış. Lüksemburg’ta otel odasında kaydedilen bir şarkısı da var. “Konser olmadıkça pek sık görüşemediğimiz Nils Landgren’in grubunda çalıyorum. Albümdeki şarkılardan birine eşlik etmeyi kabul etti, ama kayıt için tek uygun zaman konser arasıydı. Otel odasında bütün ekipmanı kurdum ve kayıt yaptık. Sonra odadan çıkıp konsere gittik.” Albümde İkiz’e ait olmayan Udi Hrant ’ın “Hastayım Yaşıyorum” adlı şarkısı da var. Türk sanat müziğini severek Festival içinde festival: Tünel Şenliği ve rock’n roll vokallerini bir Kültür Servisi Tünel Şenliaraya getiren Jo Stance saat ği “Festival içinde festival” 23.30’da, 22.00’de ise Jülide mottosuyla bu yıl da hareketli. Özçelik konserleri var. Bugün 17 farklı mekânda 30’a Galata Ana Sahne’de, saat yakın sanatçı ve topluluğun ve22.00’de Türkiye alreceği konserler yaklaşık altı ternatif müzik sahsaate yayılacak. Saat nesinin önemli 18.00’de başlayacak gruplarından Gekonser dizisi Tünel, vende sevenleriyle Galata ve Şişhane’deki buluşacak. Ozan meydan ve barlarda süMusluoğlu Trio recek. Alt’ta saat Tünel Ana Sahne’de 20.30’da, Ferit saat 18.30’da Hollan Eric Odman Quartet dalı trompetçi Eric Vloeimans konseri ise Nardis’de Vloeimans, dört kişilik 23.30’da başlıyor. ekibi Gatecrash ile sahPera Palace Hotel Balo Sanede olacak. Saat 21.30’da ise lonu’nda trompetçi Gerhard soul ve Latin etkileri taşıyan Aflenzer ve topluluğu BroNew Cool Collective 22.30’a adway Jammers saat kadar festivalcileri coşturacak. 22.00’de izlenebilir. Salon İKSV’de ise modern caz dinlediğini belirtiyor İkiz “O parçayı koroyla Türk sanat müziği orkestrasından dinledim ilk. Özellikle bu şarkıyı caz türünde denemek istedim. Aranjmanı yaptım ve geçen yıl Antalya Caz Festivali’nde çaldık. Çok beğenildiği için ‘Tamam’ dedim. Kaç kişi o şarkı olduğunu anlar bilmiyorum ama caz tarzı bayağı değişik oldu.” 1982’de üç yaşındayken Stockholm’e ailesiyle birlikte yerleşen İkiz, 19951998 arası Stockholm Konservatuarı’nda AfroAmerikan dalında eğitim görüyor, ardından Los Angeles Müzik Akademisi’nden burs kazanıyor. İstanbul’a sadece konser ve tatil için geliyor. “İsveç’te olmasaydım şimdiye kadar 40 ülkede çalamazdım herhalde. Oradaki gruplarla çaldığım için dünyayı gezdim.” Davuldaki ilk idolü ise aslında bir caz davulcusu olan, Jimi Hendrix’in ekibinden Mitch Mitchell. “Bir şeyden başka bir şeye geçmeyi seviyorum. Hem müzikte hem de çevremde. Büyük bir caz festivalinin ertesinde küçük bir kulüpte çalmak hoşuma gidiyor. O farklılığı seviyorum. Gelen bütün teklifleri de ona göre planlıyorum.” Birlikte de çaldığı piyanist Joe Sample’ın albüm kartonetinde de yazdığı gibi farklı türler arasında gezinebilen bir müzisyen İkiz. “Kuzey cazı, Amerikan cazı diye kategorize edilmek isteniyor ama, herkesin müziği o kadar karıştı ki. Artık sadece sanatçıların isimlerini söylemek gerek.” Albüm için “bir davulcu CD’si değil” diyor İkiz. Daha çok, iyi besteler, melodiler ve doğaçlama olsun istemiş. “Albüm yapmak zaman ister. Hep turnede olunca odaklanmak da zor. Magnus Lindgren’le birlikte çok çalmışlığımız var. İspanya’nın güneyinde, bir haftada, kafamız rahatken şarkıların aranjmanlarını bitirdik ve albüm için bütün fikirlerimi orada sona erdirdik.” az Festivali kapsamında gerçekleşen Marcus Miller&Friends’in “Istanbul Project” konseri önceki akşam Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi’nde; İmer Demirer, Okay Temiz, Bilal Karaman, Hüsnü Şenlendirici ve Burhan Öçal’ın da katılımıyla gerçekleşti. Doğaçlamanın bol olduğu konserde, sanatçıların albümlerinden ve Miles Davis’ten parçalar seslendirildi. Konserin “romantik” anlarından biri de Şenlendirici’nin klarneti ve Miller’ın da bas klarinetiyle “İstanbul İstanbul Olalı” şarkısına düet yaptıkları andı. Konserin finali ise sahnedeki tüm müzisyenlerin katılımıyla Miller’ın “Blast” şarkısıyla yapıldı. Sözcükler’de popüler kültüre bakış ? Kültür Servisi Aylık edebiyat dergisi Sözcükler’in temmuzağustos sayısı çıktı. Dergi, yeni sayısında yazar Mario Vargas Llosa söyleşisiyle popüler kültür tartışmalarına odaklanıyor. Dergide, Leyla Erbil’in İlhan Berk’in “Acının Adı” adlı şiiri üstüne yazısı, Emin Özdemir’in ise Sivas katliamında yitirdiğimiz üç ozan üzerine incelemesi de bulunuyor. C MY B C MY B