12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26 TEMMUZ 2012 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Başkentte toplanan güvenlik zirvesinde tezkere dahil tüm seçenekler masaya yatırıldı 7 SURİYE AÇIKLAMASI Ankara telaşta Ticari ilişkiler durma noktasında FIRAT KOZOK Zirveye ayrıntılı Suriye raporu Türkiye’nin en önemli 3 sınır kapısındaki işlemleri askıya almasıyla durma noktasına gelen Suriye ve Türkiye arasındaki ikili ilişkiler, devletin zirvesine gönderilen özel raporlarda ayrıntılarıyla ele alınıyor. Başbakanlık, İçişleri Bakanlığı ve güvenlik birimlerine iletilen ve içerisindeki veriler dünkü Güvenlik Zirvesi’nde ele alınan iki ayrı rapora göre iki ülke arasında 2010’da 2.8 milyar dolar olan ticaret hacmi, 23 Temmuz itibarıyla 366 milyon dolara geriledi. İşte Suriye ile ticari ilişkilerin geldiği nokta: ? 2008 yılında Suriye ile dış ticaret hacmi 2 milyar dolar iken 2011 yılında 2.3 milyar dolar oldu. 2012 OcakMayıs döneminde ise 302 milyon dolar olarak gerçekleşti. Resmi olarak açıklanmayan veriler de dahil edildiğinde Ocak23 Temmuz 2012 dönemi dış ticaret 366 milyon dolar. ? Suriye, Türkiye’nin ihracat yaptığı ülkeler sıralamasında, 2008 yılında 27’inci sırada iken, 2011 yılında 22’inci sıraya yükseldi. 2012 OcakMayıs döneminde 43. sırada. Suriye, Türkiye’nin ithalat yaptığı ülkeler sıralamasında, 2008 yılında 46’ncı sırada iken, 2011 yılında 54’üncü sıraya geriledi. 2012 OcakMayıs döneminde 91. sırada. Raporların ikincisinde de sınır kapılarında yaşanan tabloya değinildi. Saat saat yaşanan tablonun yansıtıldığı raporda şu bilgiler yer aldı: ? Yolcu taşımacılığında en çok kullanılan kapı Suriye. Suriye kapıları yolcu taşımacılığı işlemlerinin yaklaşık yüzde 40’ını gerçekleştiriyor. ? 2012 OcakTemmuz döneminde, Suriye’ye açılan kapılardan yük taşımacılığı kapsamında giriş çıkış sayısı yüzde 71 oranında azalarak 88 bin 036, Akçakale sınır kapısından yük taşımacılığı kapsamında giriş çıkış sayısı yüzde 99 oranında azalarak 6 bin 311, Cilvegözü sınır kapısından yüzde 47 oranında azalarak 64 bin 907, Karkamış sınır kapısından yüzde 62 oranında azalarak 53, Öncüpınar sınır kapısından yüzde 51 oranında azalarak 22 bin 348, Yayladağı sınır kapısından yüzde 98 oranında azalarak 16, Nusaybin sınır kapısından yüzde 100 oranında azalarak 0 oldu. Yine aynı dönemde Suriye’ye açılan kapılardan yolcu taşımacılığı kapsamında giriş çıkış sayısı yüzde 68 oranında azaldı. ? (Dün 12.00 itibarıyla) Akçakale sınır kapısında yük taşımacılığı faaliyetleri durdu. Yolcu taşımacılığı sürüyor. ? Cilvegözü sınır kapısında yük ve yolcu taşımacılığı son günlerde azalarak devam etti. ANKARA Suriye’nin kuzeyine El Kaide ve PKK’nin uzantısı olan PYD’nin yerleşmesi, bugüne kadar Suriye politikasını yalnızca Beşşar Esad’ın gitmesi üzerine kuran Ankara’nın politikalarını çökertti. Güvenlik birimleriyle yapılan art arda toplantılarla çıkış yolu arayan hükümet, dün de güvenlik zirvesinde alınacak önlemleri masaya yatırdı. Toplantıda, PKK’nin Suriye’nin durumundan Kuzey Irak’taki gibi yararlanmaması için sınır ötesi operasyon düzenlemek için hükümete yetki verecek tezkere de dahil olmak üzere tüm seçenekler masaya yatırıldı. Başbakan Erdoğan, Suriye’de Türkiye aleyhine giderek kötüleşen tablo üzerine bir dizi görüşme yapmıştı. Son 1 haftada iki kez Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel ile görüşen Erdoğan, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’dan da art arda brifing almıştı. Başbakan Erdoğan önceki gün de Başbakanlık Resmi Konutu’nda önce Hamas lideri Halid Meşal ile görüşmüş, ardından da Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve Hakan Fidan ile gece yarısına kadar süren bir toplantı yapmıştı. Toplantının ardından bir güvenlik zirvesi yapılacağı duyurulmuştu. Kritik zirve dün Başbakanlık’ta gerçekleştirildi. Erdoğan’ın başkanlığında yapılan toplantıya, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, MİT Müsteşarı Hakan Fidan katıldı. Yaklaşık 2 saat 15 dakika süren toplantının ardından yapılan açıklamada, “Ülkemizi ve bölgemizi ilgilendiren iç ve dış gelişmeler değerlendirilmiştir. Suriye’de yaşanan son gelişmeler üzerinde de durulmuş, bölücü terör örgütünün ülkemizdeki ve komşu ülkelerdeki faaliyetleri ele alınmıştır. Terörle mücadele çerçevesinde yürütülen çalışmaların gözden geçirildiği toplantıda, ulusal güvenliğimizi ilgilendiren her alanda alınacak ilave tedbirler de görüşülmüştür” denildi. MİT Müsteşarı Fidan, Suriye’nin kuzeyindeki 6 kentte PKK’nin yoğun faaliyetleri ve ülkedeki Kürt hareketiyle ilgili çeşitli ayrıntılar paylaştı. Toplantıda öncelikli olarak PKK’ye yönelik operasyonların genişletilerek sürdürülmesi konusunda fikir birliğine varıldı. Toplantıda sınırdaki askeri önlemlerin özellikle Esad hükümetinin “kimyasal silah” çıkışı ve Halep kentine yönelik hava bombardımanının ardından artırılması kararı alındı. Hükümetin, Kuzey Suriye’deki PKK varlığını “görmezlikten gelmesinin mümkün olmadığını” ifade eden kaynaklar, Esad’ın PKK’yi Türkiye’ye karşı koz olarak kullandığını, “aynı hatayı” Beşşar Esad’ın babası Hafız Esad’ın PKK lideri Abdullah Öcalan’a kucak açarak yaptığını anımsattı. Kaynaklar, bölgedeki PKK varlığının güçlenmesi ve Türkiye’ye yönelik saldırılar düzenlemeleri halinde Türkiye’nin meşru müdafaa hakkı bulunduğunu belirttiler. Hükümetin daha önce Kuzey Irak’ta yaptığı gibi Kuzey Suriye’yi de kapsayacak sınır ötesi operasyon yapmak için yetki tezkeresi almasının gündemde olduğu belirtildi. Zirvesi öncesinde Erdoğan’ın korumalarının içlerinde çok sayıda dosyanın bulunduğu çantaları taşıması dikkat çekti. Toplantının ardından Davutoğlu ile Fidan, Başbakanlık’tan aynı araçla ayrıldı. Davutoğlu ve Fidan’ın Irak Milli Güvenlik Yüksek Kurulu Dış Politika ve Uluslararası Emniyetten Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Baghari ile görüşmek üzere Dışişleri Bakanlığı’na geçtiği belirtildi. Erdoğan: Türkiye’nin müdahale hakkı var Ankara (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin terör örgütü PKK ile PYD’nin Suriye’nin kuzeyindeki işbirliğine sıcak bakmasının mümkün olmadığını belirterek “Burada kalkıp da bu oluşuma ‘eyvallah’ edecek halimiz yok” dedi. Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun önümüzdeki hafta Kuzey Irak’a gideceğini belirten Erdoğan, “Türkiye’nin şu anda kendi bünyesinde sıkıntı oluşturacak bir terör eyleminin eğer bir yeri kaşıyan yapısı bir yerde oluşuyorsa oraya da tabii ki müdahale etmek bizim en tabii en doğal hakkımızdır” diye konuştu. Kanal 24’te “Sansürsüz Özel” adlı programda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Tayyip Erdoğan, Suriye’deki duruma ilişkin, “Şu anda gelinen nokta itibarıyla Esad artık bu işin hâkimiyetini, yönetimini tamamen kaybetmiş durumda” dedi. Bölgede “Kürdistan Devleti kuruldu” yönündeki iddiaları da değerlendiren Erdoğan, bunun bazı yayın organlarının istismarı olduğunu dile getirerek “Türkiye olarak bizim PKK terör örgütüyle PYD’nin oradaki işbirliğine tabii ki sıcak bakmamız mümkün değil. Buradaki yapılanma, oradaki Kürtlerin bir yapılanması olarak değerlendirilemez. PKK terör örgütüyle PYD’nin bir yapılanmasıdır ki bu tabii hassas dengelerimiz arasında yer alacaktır ve şu anda da yer almaktadır. Bunun değerlendirmesini yapmak durumundayız. Burada kalkıp da bu oluşuma ‘eyvallah’ edecek halimiz yok” diye konuştu. Davutoğlu K. Irak’a gidiyor Askeri malzeme alıyorlar MEHMET ALİ SOLAK HATAY Suriye’deki iç karışıklıklar nedeniyle Türkiye’ye sığınan muhaliflerin son günlerde Antakya’da askeri malzeme satan dükkânlardan yüklü miktarda alışveriş yapması dikkat çekiyor. Türkiye’de çadır kentlerde bulunan Suriyeli muhaliflerin sınırdan geçip Suriye ordusuyla çatışarak Türkiye’ye geri döndükleri biliniyor. Apaydın çadır kentinde kalan Özgür Suriye Ordusu’na üye subay ve askerlerle polisler çatışmaları yakından izliyor. Sığınmacı Suriyelilerin son günlerde Antakya’da askeri malzeme satan dükkânlardan yüklü miktarda malzeme alması dikkat çekti. Kürt Konseyi’nin kentin terk edilmesi için tanıdığı süre bugün doluyor Kamışlı’da gergin bekleyiş ? Kürtler konsey oluşturdu Kürt grupların, Irak Kürdistan Yurtseverler Birliği lideri Mesud Barzani öncülüğünde imzaladıkları 6 maddelik Erbil Anlaşması’nın hükümleri de uygulanmaya başlandı. Batı Kürdistan Halk Meclisi ve Suriye Kürt Ulusal Konseyi arasında imzalanan anlaşmaya göre kurulması öngörülen ve bundan sonra Suriye’deki Kürtlerin tek temsilcisi olacak olan “Kürt Yüksek Konseyi” de oluşturuldu. 10 kişiden oluşan konseyde, Batı Kürdistan Halk Meclisi kanadından PYD Başkanı Salih Müslimin yanı sıra Sinem Mihemed ve Ebdilselam Ehmed, Ronahi Delil Aldar Helil görev alırken Suriye Kürt Ulusal Meclisi’nden de Ehmed Sileman, Saaud Mele, İsmail Heme, Nasir Alltin İbrahim, Muhiyealltin Şeh Eli atandı. Konsey ilk önemli etkinlik olarak, bu pazar günü saat 21.00’de “Kürt Yüksek Konseyi benim temsilcimdir” sloganı ile gösteriler yapacak. MAHMUT ORAL CHP: Saldırılardan hükümet sorumlu ? İSKENDERUN (Cumhuryet) CHP Hatay milletvekilleri Mevlüt Duru, Refik Eryılmaz, Hasan Akgöl, Mehmet Ali Ediboğlu, Adana milletvekilleri Ümit Özgümüş ve Ali Demirçalı ile Gaziantep Milletvekili Mehmet Şeker, Cilvegözü sınr kapasında basın toplantısı düzenledi. CHP milletvekilleri “Silahlı gruplar ülkemizi geçiş güzergâhı olarak kullanabilmekte ve istediği gibi cirit atabilmektedir. TIR’lara yönelik saldırılardan silahlı gruplara destek veren, koruyup kollayan başta Başbakan ve hükümeti sorumludur” dedi. Sınır kapıları kapandı AKIN BODUR DTK: Suriye’deki Kürt bölgesi tanınmalı ? DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Suriye’de yaşanan gelişmelere ilişkin yazılı bir açıklama yapan Demokratik Toplum Kongresi (DTK), uluslararası topluma Suriye’nin kuzeyinde Kürtlerin yönetimine geçen bölgeyi tanıma çağrısında bulundu. Açıklamada, “Demokrasiye, özgürlüklere, halklara ve haklara saygı duymanın gereği de budur” denildi. İSKENDERUN Suriye’de yaşanan iç karışıklıklar nedeniyle SuriyeTürkiye arasında ticari geçişlerin yapıldığı Cilvegözü, Öncüpınar ve Karkamış sınır kapıları geçici olarak kapatıldı. Sadece yaya giriş çıkışlarına açık olan Akçakale ve Yayladağ sınır kapılarının da kapatılabileceği belirtildi. Kararın ardından Suriye ve Türkiye plakalı araçların karşılıklı girişçıkışları tamamen durdu. Üçüncü ülke araçları da geçici olarak kapatılan bu kapılardan geçemedi. Suriye’de bulunan Türk araçlarının dönüşüne ise izin verildi. Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Türkiye ile Suriye arasındaki gümrük kapılarının kapatılmadığını, bu kapılardaki işlemlerin geçici olarak askıya alındığını bildirdi. Yazıcı, ambargo uygulanması gibi bir durumun kesinlikle söz konusu olmadığını belirtti. 16 yaralı geldi Hatay’ın Reyhanlı ilçesine bağlı Kuşaklı, Bükülmez ve Kavalcık köyleri sınırına akrabaları tarafından getirilen, aralarında kadınların da bulunduğu Suriyeli 16 yaralı, Türkiye’ye geçti. Yaralılar, Reyhanlı Devlet Hastanesi’nde. yollamadık Peşmerge Rus Bakan Lavrov’dan El Kaide göndermesi Dış Haberler Servisi Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, “Türkiye’nin Suriye ile sınır kapılarını yeni komşusu El Kaide olduğu için kapatmış olabileceği” yorumunda bulundu. Lavrov, “Türkiye’nin aldığı bu kararı araştırıyoruz. Elimize ulaşan bilgilere göre sınır geçiş noktaları Suriye tarafından muhalif güçlerin kontrolüne geçmiş. Muhalif kavramı çok geniş. Bazı bilgilere göre sınırdaki bu grupların El Kaide yandaşları olabileceği söyleniyor” dedi. Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Peşmerge Bakanlığı Genel Sekreteri Cebbar Yaver, peşmerge güçlerinin Suriye’ye geçtiği yönündeki haberleri yalanladı. Yaver, “Askerlerimizin Suriye’ye girdiği veya sınıra hareket ettiği yönünde bir bilgimiz yok. Biz Suriye’ye askeri birlik yollamadık. Yollamayı düşünmüyoruz. Çünkü Suriye meselesi, Arap ve Kürt tüm Suriyelilerin çözeceği bir iç meseledir” diye konuştu. NUSAYBİN Suriye’nin en kalabalık Kürt kenti Kamışlı’da, Kürt güçleri ile Suriye ordusu arasında savaş kapıya dayandı. Her iki taraf karşılıklı yığınak yaparken kentte gıda ve akaryakıt sıkıntısı başladı. Suriye’nin sınır kesimdeki Kobani, Afrin, Derik ve Amude kentlerinin ardından yönetimin Kürtler’in eline geçtiği belirtilen, ülkenin en kalabalık Kürt kenti olarak kabul edilen Kamışlı’da savaş kapıya dayandı. Terör örgütü PKK’ye yakınlığıyla bilinen Demokratik Birlik Partisi’nin (PYD) de içinde yer aldığı Kürt Yüksek Konseyi’nin, Suriye güçlerine, kentin yönetimini devretmeleri için tanıdığı süre bugün doluyor. Sürenin dolmasıyla çatışma yaşanacağına kesin gözüyle bakılıyor. Aralarında Süryani, Hıristiyan, Kürt ve Arapların da bulunduğu nüfusu yüz binlerle ifade edilen kentte, hem Kürt güçleri hem de Suriye ordusu farklı noktalarda tedbir alıyor. Kürt güçleri de Suriye ordusu da yer yer çevresine yığınak yapıyor. Kentte zaman zaman Suriye ordusu devriye geziyor. Kentin giriş ve çıkışlarında da Beşşar Esad’a bağlı güçlerin etkinliği dikkat çekiyor. Ancak kentin özellikle de Kürt nüfusun ağırlıklı yaşadığı yerlerinde ise “Halk Savunma Birlikleri” denilen silahlı güçler ile yer yer de sivil komiteler güvenliği sağlıyor. Silahlı güçler içinde PKK’lilerin de bulunduğu kaydediliyor. Savaşın ayak sesleri ise halkın gündelik hayatını doğrudan etkiliyor. Devlet dairelerinde tüm görevlilerin izinli sayıldığı kentte, kamu kurum ve kuruluşlarında hiçbir işlem yapılmıyor. Başta günlük sebze ve meyve olmak üzere gıda fiyatlarının olağanüstü zamlandığı belirtiliyor. Akaryakıt ve gıda ürünlerinin karaborsaya düştüğü, bulunabilenin de halk tarafından stoklandığı belirtiliyor. Halkın silahlandığı ifade ediliyor. Başbakan Erdoğan, İran, Suriye, Irak’taki Kürt varlığının hatırlatılması ve “Bu üç ülkedeki Kürt varlığı bizim için can sıkıcı bir hal alabilir mi” sorusunun yönetilmesi üzerine şu değerlendirmeyi yaptı : “Türkiye’nin şu anda kendi bünyesinde sıkıntı oluşturacak bir terör eyleminin, eğer bir yeri kaşıyan yapısı bir yerde oluşuyorsa oraya da tabii ki müdahale etmek bizim en tabii, en doğal hakkımızdır. Çünkü sonunda kendi iç bünyemizi, iç huzurumuzu tehdit eden bir adım olur ki böyle bir adıma bizim ‘eyvallah’ dememiz mümkün değil. Şu anda attığımız ve atmakta olduğumuz adımlar buna yöneliktir. Örneğin ben önümüzdeki hafta Dışişleri Bakanımı Kuzey Irak’a gönderiyorum. Gidip orada bu durumları onlarla en üst düzeyde görüşmek suretiyle bu hassasiyeti kendileriyle daha önce de görüştük ancak durum şu anda çok farklı bir noktaya gelmiştir. Bu konudaki hassasiyetler, verilen sözler veyahut da yol haritası istikametinde yürümesinin gereğini onlarla paylaşmak...” Amanos’ta Suriye tahriki Esad yönetiminin tahrik edici çıkışlarının olduğu, rejimin Türkiye’nin sıcak çatışma içine girmesini ister gibi davrandığını belirterek, değerlendirmesinin sorulmasına Erdoğan, “Türkiye olarak bu tahrikin başından itibaren farkındayız” ifadesini kullandı. Amanoslar’da yaşanan son gelişmelerde Suriye’nin tahriklerinin olduğunu bildiren Erdoğan, şunları kaydetti: “O zaman bu işi lokal yapıyordu, mevziydi ama şimdi bu yerleri onlara terk etmek suretiyle işi genellemeye ve tamamıyla kuzeyi onlara terk ederek çekilme yoluna gittiler. Bu aynı zamanda Kuzey Irak’taki yapılanmanın Akdeniz’e açılımı noktasında kendilerine göre bir plan da olabilir. Fakat bizim burada tabii bazı şeylere sıcak yaklaşımımız asla mümkün değildir. Burada PKK, PYD yapılanmasına asla sıcak bakamayız. Buradaki bu gelişmelerde bize yönelik ki bunu biz böyle kabul ediyoruz bir uygulama karşılığını bizden kesinlikle bulacaktır. Suriye’daki rejim şu anda bizim için adeta düşman noktasındadır. Türkiye bu konuda, terör örgütüyle olan bu yapılanmadaki hassasiyetimiz zaten bellidir. Bu hassasiyetimizi kimse göz ardı etmemelidir. Kamışlı bölgesi ile yani Afrin, bu bölgeyi kuşatan bir yapılanma Türkiye’yi rahatsız edecektir. Orada da Halep ciddi manada Türklerin, Arapların da olduğu, Sünnilerin olduğu bir bölge. Dolayısıyla bu yapılanma eğer terörle tehdit altına alınırsa orada tabii ki bize düşen de bir görev olacaktır. Çünkü ülkemiz bir yerde bir tehdit altına giriyor. Buna karşı da tabii seyirci kalmak mümkün değil.” C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle