Katalog

18 HAZİRAN 2012 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Sosyal Bilgiler Sınavı da tamamlandı. Son iki sınav haftaya AÇEV’DEN KAMPANYA 3 LYS’de felsefe ve tarih zorladı Eğitim Servisi Yükseköğretime geçişin ikinci aşaması olan Lisans Yerleştirme Sınavları’nın ikinci gününde, Sosyal Bilimler Sınavı (LYS4) yapıldı. 385 bin 659 adayın katıldığı LYS4, tek oturumda uygulandı ve toplam 135 dakika sürdü. LYS4’te, Tarih Testi, Coğrafya2 Testi ve Felsefe Grubu Testi yer aldı. Fen Bilimleri Dershanesi bölüm başkanlarının sınav yorumları şöyle: Tarih: Sorular oldukça zor. Doğrudan bilgi kullanmayı gerektiren sorular. Bu yıl LYS’de ilk kez inkilap tarihi konularından sorular soruldu. Sınava iyi hazırlanan öğrencilerin başarılı olacağını düşünüyorum. Coğrafya2: Sınavdaki coğrafya sorularının dağılımına bakıldığında 5 soru 9. ve 10. sınıf konularından, diğerleri ise 11. ‘Sen benim babamsın’ FİGEN ATALAY SORUNUN DÜZENLENMESİNDE HATA Psikolojinin 8. sorusunda bir testin geçerliliği sorulmaktadır. Testin geçerliliği; ölçülmek istenen yeteneğin ölçülmesi ile sağlanabilir. Soruda doğru yanıt olarak verilen yargılar bir testin herhangi bir özelliği arttırması veya azaltması mümkünmüş gibi göstermektedir. Oysa testlerin böyle bir işlevi olamaz. Geçerlilik tanımını bulan öğrenciler “A” seçeneğini doğru yanıt olarak algılayacaklardır. Bu sorunun düzenlenmesinde hata olduğu kanısındayım. ve 12. sınıf sözel gruplarını ilgilendiren konulardan gelmiştir. Sorular bilgi ve bilgiyi kullanmaya yönelik net sorulardır. Öğrencilerin bu soruları çözmesi için temel coğrafi bilgilerinin olması ve bu bilgileri kullanması gerekiyor. Felsefe Grubu: Sorular tüm müfredata dağılmış durumda. Ama soruların zorluk derecesi oldukça yüksek. Kolay soru sayısı çok sınırlı. Soruların uzun metinlerden oluşması, soru kökü ile seçeneklerin uyumsuz olması bu zorluğu arttırmaktadır. Haftaya iki sınav var Lisans Yerleştirme Sınavları’nın son ikisi olan EdebiyatCoğrafya Sınavı (LYS3) 23 Haziran Cumartesi günü, Fen Bilimleri Sınavı (LYS2) ise 24 Haziran Pazar günü yapılacak. Anne Çocuk Eğitim Vakfı, Babalar Günü’nde, “Sen Benim Babamsın” adlı yeni bir kampanya başlattı. Baba Destek Programı çerçevesinde düzenlenen bu kampanya ile “babalığın önemi, babaların çocuğun hayatındaki ve aile içindeki rolü” konusunda bilinçlendirme yapılması amaçlanıyor. Baba Destek Programı, babaya destek vererek çocuğun çok yönlü gelişimine katkıda bulunmayı hedefleyen bir yetişkin eğitim programı olarak uygulanıyor. Programın amacı babalara destek vererek demokratik bir aile ortamının yaratılması ve bu sayede çocukların var olan kapasitelerini en üst düzeyde gerçekleştirmelerini sağlamak. “Sen Benim Babamsın”, uluslararası platformlarda çeşitli kurumlar tarafından yürütülen “Men Care” adlı babalık kampanyasının Türkiye’deki bölümünü oluşturuyor. Kampanya Aydın, Adana, Trabzon, İstanbul, İzmir, Sivas, Diyarbakır, Bursa, Mersin, Ankara, Urfa, Kayseri, Samsun, Muğla, Kocaeli, Eskişehir, Edirne, Gaziantep illerinde gerçekleştirilecek. Kürtaj Haktır Karar Kadınların Platformu üyesi kadınlar, Pangaltı’dan Taksim’e yürüdü. (FATİH ERDOĞDU) Kadınlar, AKP’nin kürtajı yasaklama girişimini protesto etti Devlet elini bedenimden çek İSTANBUL/ ANKARA (Cumhuriyet) İstanbul’da, Kürtaj Haktır Karar Kadınların Platformu üyesi kadınlar, AKP hükümetinin kürtajı yasaklama girişimini Pangaltı metro istasyonundan Taksim tramvay durağına yaptıkları yürüyüşle protesto etti. Ankara’da ise Kürtaj Yasağına Karşı Kadın İnisiyatifi protesto gösterisi gerçekleştirdi. İstanbul’da platform üyesi çok sayıda kadın, dün Osmanbey Pangaltı metro durağı önünde bir araya geldi. “AKP elini bedenimden çek”, “Kürtaj haktır, yasaklamak cinayettir”, “Benim bedenim, sen kimsin” yazılı döviz ve pankartları açan kadınlar, sloganlar atarak Taksim’e doğru yürüdü. Düdükler ve trampetler çalarak, alkışlar eşliğinde yürüyen kadınların eylemine CHP Milletvekilleri Prof. Dr. Binnaz Toprak, Melda Onur, BDP milletvekili Sebahat Tuncel de katılarak destek verdi. Taksim tramvay durağında da Platform adına Türkçe ve Kürtçe basın açıklaması yapıldı. Açıklamada, özetle şu ifadelere yer verildi: “Kürtaj yasağı kadınları merdivenaltı ölümlere terk etmek demek. Başbakan milliyetçi histeriyle ‘her kürtaj bir Uludere’dir’ dedi. Oysa kürtaj ya da sezaryen değil, Uludere cinayettir. Günde 5 kadının savcılıklara, karakollara başvurduğu halde korunamaması ve devletin bilgisi dahilinde erkekler tarafından öldürülmesi cinayettir. Evli kadınların eşlerinin onayıyla kürtaj yaptırmasını sağlayan düzenlemenin değiştirilmesini, kürtaj kararını yalnızca kadınların vermesini istiyoruz. En az 12 haftaya dek yapılabilen sağlıklı, güvenli, ücretsiz kürtaj hakkı için direniyoruz.” Ankara’da, Kürtaj Yasağına Karşı Kadın İnisiyatifi öncülüğünde bir araya gelen yüzlerce kadın “Bir sussana Tayyip bir sussana”, “Gökçek sussun kadınlar konuşsun” sloganları attı. Grup adına yapılan açıklamada AKP’nin yürüttüğü nefret politikası eleştirilerek “Bu süreç, AKP’nin otoriter biçimde siyaset yapma tarzından rahatsızlık duyan, kadınerkek her kesimin yaşam hakkına ve yaşam biçimine bir tecavüzdür. Yasal kürtaj değil, yasak kürtaj öldürür” denildi. Ankara’da da eylem ‘Soru tarzı değişti’ Uğur Dershaneleri Rehberlik Koordinatörü Nazik Kösegil de bu sınavla ilgili olarak “Tarih bölümündeki sorular beklenildiği gibi bilgi ve bilgiyi sorgulayan, geçen sene sorulan tarih sorularına benzer olarak hazırlanmıştır. Coğrafya bölümünde yine beklenen soru tarzları ve zorluk düzeyi yer almıştır. Felsefe bölümünde ise müfredat dışı soru bulunmamakla birlikte alışılan soru tarzı değiştirilmiş ve soruların zorlayıcılığı artmıştır. Bu da felsefe bölümü sorularının puan oluşumunda ayırt edici olacağını göstermektedir. Lise eğitimi boyunca edinilen tüm bilgilerin sorgulandığı görülmüştür. Bu nedenle adayların önümüzdeki hafta girecekleri edebiyatcoğrafya 1 sınavına kalan süreyi iyi değerlendirmelerini ve bilgilerini tekrar etmelerini tavsiye ederiz” dedi. İstanbul Haber Servisi Heybeliada’da dün çıkan ve 3 saatte kontrol altına alınabilen yangında 25 dönümlük ormanlık alan zarar gördü. At Ahırları mevkisinin üst bölümündeki alanda çıkan yangına ilk olarak Adalar Belediyesi itfaiye ekipleri müdahale etti. Ancak yangının hızla yayılması üzerine Kadıköy, Kartal ve Maltepe itfaiye ekipleri de çalışmalara katıldı. Orman Bölge Müdürlüğü’nün 4 yangın söndürme uçağı ve 1 helikopter, yangını kontrol altına almaya çalıştı. Yangın 3 saatlik çalışma sonucu söndürülebildi. Heybeliada’nın farklı bölgesinde olması nedeniyle Ruhban Okulu’nun yangından etkilenmediği belirtildi. Adalar Belediye Başkanı Mustafa Farsakoğlu, yangının insan hatasından kaynaklandığını tahmin ettiğini belirterek “Bu bölge piknik alanı. Yangın, Terki Dünya Manastırı’na doğru yayıldı. Şiddetli poyraz müdahaleyi zorlaştırdı” dedi. Heybeliada’da korkutan yangın Babalar Günü’nde Maltepe ve Sarıyer’de iki acı olay İki otomobil çarpıştı: 6 ölü MARDİN (Cumhuriyet) Mardin’de iki otomobilin çarpışması sonucu 6 kişi öldü, 7 kişi yaralandı. Arkadaşlarıyla birlikte Dara antik kentini gezmek içi Şanlıurfa’dan geldiği belirtilen öğretmen Yılmaz Demir’in kullandığı otomobil, Dara köyü yakınlarında karşıdan gelen Muhittin Yalçın yönetimindeki otomobil ile çarpıştı. Kazada, otomobil sürücüleri Demir ve Yalçın ile otomobillerde bulunan ve kimlikleri henüz belirlenemeyen 1’i bebek 4 kişi hayatını kaybetti. Yaralanan 7 kişi Mardin ile Nusaybin ve Kızıltepe ilçelerindeki çeşitli hastanelerde tedavi altına alındı. CHP, Balya’daki büyük çevre sorununu raporlaştırdı: Yürekler burkuldu OĞLU İÇİN BOĞULDU İstanbul Haber Servisi Maltepe’de Saim Bilen (50) yönetimindeki 34 R 0524 plakalı araç komşunun oğlunu LYS’ye götürürken kaza yaptı. Kazada araç sürücü Saim Bilen ile arkadaşı Kenan Çimen (42) yaşamını yitirdi, Recep Çimen (19) ise ağır yaralandı. Kenan Çimen, LYS sınavına girecek olan oğlu Recep Çimen’i sınava götürmek için arkadaşı Saim Bilen’in otomobiline binerek yola çıktı. D100 karayolundan Kadıköy istikametine giden araçta Bilen, Maltepe Köprüsü’ne geldiğinde otomobilin kontrolünü kaybetti. Kontrolden çıkan otomobil önce kaldırıma çıktı ardından da büyük bir gürültüyle köprünün ayağına çarptı. Yaralılardan Saim Bilen ve Kenan Çimen yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Recep Çimen ise yoğun bakıma alındı. Sarıyer’de serinlemek amacıyla denize giren oğlunu kurtarmaya çalışan baba, boğularak hayatını kaybetti. Suda kaybolan genci arama çalışmaları sürüyor. Garipçe köyüne piknik yapmaya gelen Kenan Aydoğan (48) ve oğlu Cemal Aydoğan (16) serinlemek için denize girdi. Bir süre sonra oğlunun dalgalar arasında çırpınmaya başladığını gören Kenan Aydoğan, oğlunu kurtarmak için o yöne doğru gitti. Olay yerine gelen jandarma ekiplerinin yaptığı aramada, baba Kenan Aydoğan’ın cesedi bulunarak kıyıya çıkarıldı. Hafta sonunda tüm yurtta 10 kişinin daha boğulduğu bildirildi. Kirlilik göç ettiriyor MAHMUT LICALI Yoğun balık ölümleri ? Flotasyon artığı ve izabe cürufların bir bölümünün kırılarak yollara stabilize gereci olarak döküldüğü, flotasyon artıklarının da kentteki yapılarda beton ve sıvada kullanıldığı görülmektedir. ? Ocaklardan çıkarılmış olan cevher ve yantaşlar yamaçlara ve dere kenarlarına dökülmüştür. Bunlar yağışlarla doğrudan Kocaçay ve Manyas Gölü’ne kadar sürüklenmektedir. ? Maden atıklarının yer aldığı vadide zaman zaman yoğunlaşan koku, soluma güçlüğü yaratacak düzeye ulaşmaktadır. Dere suyundan içen hayvanların öldüğü, hastalandığı ya da sakat doğum yaptığı bildirilmektedir. ? Yağışlardan sonra Maden Deresi ve birleşme yerinden sonra Kocaçay’da yoğun ve kitlesel balık ölümleri yaşanmaktadır. Bu derelerden sulanan tarlalarda verim azalmaktadır. ? Dere suyu aşırı asitli ve yüksek ağır metal ve siyanur içermekte. ANKARA TBMM Çevre Komisyonu’nun CHP’li üyelerinin hazırladığı Balya raporunda bölgede maden ve atıklardan kaynaklanan büyük bir çevre sorunu yaşandığına dikkat çekilerek, yağışların ardından bölgedeki akarsularda yoğun olarak balık ölümlerinin yaşandığı belirtildi. Raporda, bölgedeki çevre sorununun Balya’dan göçe neden olduğunun altı çizildi. TBMM Çevre Komisyonu’nun CHP’li komisyon üyesi Melda Onur, Balıkesir milletvekilleri Ayşe Nedret Akova ve Namık Havutça’dan oluşan heyetin hazırladığı rapor CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na da sunuldu. Raporda Balya’nın bugünkü nüfusunun 1950’lerdeki nüfusa indiğine dikkat çekilerek bölgenin ormanlık alanının kuruduğu, “havası ve toprağının zehirlendiği” belirtildi. 1980’de yaklaşık 25 bin olan nüfusun 2011’de 14 bin 750’ye düştüğü vurgulanan raporda, maden yatakları nedeniyle yaşanan çevre kirliliğinin tarım ve hayvancılığı olumsuz etkilediği ifade edildi. C MY B C MY B