Katalog

3 MART 2012 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 12 Eylül faşizminin kurbanlarından Orhan Keskin’in ailesi, yaşadıkları acının hesabının sorulmasını istiyor 9 İşkencecileri yargılanmadı ALİCAN ULUDAĞ Ölüm orucunda yaşamını yitiren Orhan Keskin mezarı başında anılacak. ANKARA Orhan Keskin, 12 Eyül faşizminin hayatını aldığı binlerce gençten yalnızca birisi. Daha 28’indeyken işkence gördüğü Diyarbakır Cezaevi’nde ölüm orucunda yaşamını yitirdi. “Yiğit bir kardeş” yitiren abla İpek Gür’ün acısı hâlâ çok ve dün gibi: “Orhanım bir sevgili eli tutmadı, mendil alıp halayın başına geçmedi, keyifle bir sigara içmedi. Çünkü o bir devrimciydi...” Keskin, bugün saat 12.30’da Karşıyaka Mezarlığı’nda gömütü başında anılacak. 12 Eylül darbesinin üzerinden 30 yıl geçti ancak hâlâ o dönemde işkence yapanlar hâkim karşısına çıkarılamadı. ? 12 Eylül darbesinin üzerinden 30 yıl geçti ancak hâlâ o dönemde işkence yapanlar hâkim karşısına çıkarılamadı. Faşizmin yaşamını aldığı Orhan Keskin’in ailesi işkencecilerden hesap sorulmasını istiyor. Hâkim karşısına çıkarılmak bir yana, işkenceciler ellerini kollarını sallayarak aramızda dolaşıyor. Darbe soruşturmasını yürüten özel yetkili Ankara Savcılığı, onlarca işkence dosyasını suçun işlendiği illere gönderdi. Şimdi savcılıklar bu dosyaları tek tek açacak. Sadece darbecilerin liderleri Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya 4 Nisan’da Ankara’da yargılanacak. Darbecilerin yargılanıyor olması, elbette yitirilenleri geri getirmiyor. Bu yitirilenlerden biri de daha 28’indeyken Diyarbakır Cezaevi’nde yaşamını yitiren Orhan Keskin... Keskin’in ablası İpek Gür’in anlattığına göre, 1956 yılında Ardahan’da doğan kardeşi “devrimci düşüncelerle” Silvan’da liseyi okurken tanıştı. Diyarbakır Eğitim Enstitüsü Matematik Bölümü’nün 2. sınıfında ise “profesyonel devrimciliğe” başladı. Ancak 12 Eylül, Orhan Keskin’in de kapısını çaldı ve kendini Diyarbakır Cezaevi’nde buldu, işkence gördü. 3 Mart BAKIRLI’YI UĞURLUYORUZ İlkokul diplomalı üniversiteli HAKAN DİRİK 1984 günü Diyarbakır Cezaevi’nde ölüm orucunun 54. gününde hayatını kaybetti. “12 Eylül faşizmi halka terör sunmuşsa Diyarbakır’a vahşet sunmuştur” diyen İpek Gür, bu dönem yapılan işkenceler için şunları söyledi: “Halklara işkence sunmuşsa Diyarbakır’a kırım ve katliam sunmuştur. 12 Eylül faşizmi ile Diyarbakır zindanı Saygon zindanlarından daha beter bir hale getirildi. Nazi toplama kamplarından daha acımasız bir soykırım merkezi haline getirildi. Bu soykırım merkezinin ortasında birçok devrimci, beden bedene, yürek yüreğe, omuz omuza insanlık onurunu kurtarmak, zulme boyun eğmemek ve teslim olmamak için kimi zaman bedenlerini yaktılar, kimi zaman ölüme yattılar. Tarihe ateşten bir gömlek bıraktılar. 12 Eylül faşizmine karşı cezaevleri ve işkencehanelerde devrimciler umudu direniş türküsüne dönüştürdüler. Haykırdılar ‘insanlık onuru işkenceyi yenecek.” Abla Gür, “Bu yiğitlerden biri de kardeşim Orhan Keskin’dir” diyor. Kardeşi ve arkadaşlarının zulüm karşısında ölümü özgürlük saydığını belirten Gür, şöyle devam etti: “Kardeşimin tek isteği halklara özgürlük, işsizliğin, yoksulluğun, sömürünün olmadığı bir dünyada mutlu ve huzurlu yaşamaktı. Orhanım bir sevgili eli tutmadı, mendil alıp halayın başına geçmedi, keyifle bir sigara içmedi, tatile gidip denize girmedi, yeşil sahalarda top koşturmadı. Çünkü o bir devrimciydi. Devrimciler devrim için yaşamalı derdi. Seçimini devrimden yana yaptı. Annemin gözyaşlarında, babamın ruhunun derinliklerinde, kardeşlerinin yüreklerinde 28 yıldır özlem ve sevgi ile yaşadı. O yanımızda olsaydı hayatımız farklı olurdu diye düşündük. Keşkelerimiz olmazdı. Babamın ‘seni nasıl kurtaramadım’ düşünce saplantısı olmazdı. Yanımızda olsaydı gözlerimizin ışığı, yüreğimizin umudu daha çok olurdu. 28 yaşındaydı. Ölümünün 28. yılında onsuz yaşamaya çalışıyoruz. Bize bu acıları yaşatanlardan mutlaka hesap sorulmalıdır. Ve inanıyorum ki yakınlarını kaybeden aileler 4 Nisan’da başlayacak mahkemeye çok sayıda müdahil olarak katılacaklardır. Biz ona yandık, o da devrimi gerçekleştiremediğine yandı. Unutmadık unutturmayacağız.” Keskin, bugün saat 12.30’da Karşıyaka Mezarlığı’nda arkadaşları ve ailesi tarafından anılacak. Kapıdaki İşaret Adıyaman’da Alevi yurttaşların evlerine işaretler konulduğu haberini duyunca bir an dehşete kapıldım. Bu, herhalde gerçek olamaz, diye düşündüm. Ama köylüler, evlerine çizilen garip işaretlerden son derece kuşkuluydu ve uyku uyumadıklarını söylüyorlardı. Valilik inceleme başlatmıştı. Bir anda kendimi zaman tünelinde buldum. Nazi Almanyası’nda değil, 70’lerin Türkiyesi’nde... Bu kâbus yeniden sahneye çıkmış olabilir miydi? Yeniden mezhep çatışması provokasyonu mu tartışılacaktı şimdi? Yeniden Çorum, Kahramanmaraş olayları mı gündeme gelecekti? ??? Sonra evlerin üzerine çizilen işaretlere bakınca ilk aklıma gelen bunları çocukların çizdiği oldu. Ama ne gariptir ki, toplumsal bilinçaltı, ilk olarak çocukları değil de provokatörleri akla getirmişti. 2012 yılında hem de... İnsan hakları dernekleri, Alevi dernekleri açıklamalar yaptı. Savcılık inceleme başlattı. Milletvekilleri basın toplantısı yaparak, Alevi yurttaşların gece huzur içinde uyuyamadıklarını söyledi. ??? Olay gerçekdışı da olsa, bu işi çocuklar oyun olsun diye yapmış da olsa ciddi olarak böyle bir şeyin akla gelmesi bile yeterince dehşet verici değil mi? Bu, bazı yurttaşların hâlâ böyle bir korkusu olduğunun, kendilerini farklı bir konumda gördüklerinin ve güvende hissetmediklerinin göstergesi değil mi? Sürekli tekrarlanıp duran komplo teorileri, karmaşık provokasyon senaryoları insanlara daha da büyük korkular mı yükledi? Geçmişin ayıplarını ortaya çıkartalım, geçmişle yüzleşelim, ezberleri bozalım ve böylece herkesin hakkını teslim edelim derken tam tersine yeni ayrışmalar, yeni korkular, yeni kutuplar mı yaratıyoruz yoksa? Kim çizmiş olursa olsun, kapılardaki işaretler aslında belleklerdeki işaretlerin silinmediği anlamına geliyor. ‘O bir yiğitti’ İZMİR CHP’den iki dönem Manisa milletvekili olarak görev yapan Veli Bakırlı, İzmir’de yaşamını yitirdi. Bakırlı’nın cenazesi, bugün İzmir Alsancak Hocazade Camisi’nde kılınacak öğle namazının ardından Kırkağaç Bakır’da toprağa verilecek. Manisa’nın Kırkağaç ilçesine bağlı Bakır köyünde 1934 yılında doğan Bakırlı, TBMM’nin 14 ve 15. döneminde milletvekilliği yapmıştı. Kendisini “ilkokul diplomalı üniversiteli” olarak tanımlardı. Malatya milletvekili olarak Meclis’te yer alan İsmet İnönü’nün sıra arkadaşı olan Bakırlı, buna karşın parti içi mücadelede Bülent Ecevit’in yanında saf tutmuştu. Ayrıca 12 Mart muhtırasına karşı çıkan CHP’li milletvekilleri arasında da yer almıştı. Milletvekili seçildiğini Kırkağaç’ta öğrendiğinde, geceleyin yürüyerek köyüne gittiği, haberi eşine tütün tarlasında verdiği, sabah kalktığında da tütün kırmaya devam ettiği anlatılır. Milletvekilliği döneminde özellikle köylülerin sorunlarını gündeme getiren ve onlar tarafından çok sevildiği vurgulanan Bakırlı’nın bir diğer özelliği de güftekârlığıydı. Yaklaşık 50 şarkı sözü bulunan Bakırlı’nın, “Böyle Aşk Neye Yarar” şarkısının sözleri şöyle: “Bende yaprak dökümü, sende mevsim ilkbahar, / Seviyorum desen de böyle aşk neye yarar?” Demirtaş: Kürtler devletle bağını kopardı MAHMUT ORAL DİYARBAKIR Kürt sorununun demokratik yollardan çözümü için 15 Şubat’ta açlık grevi başlatan 4 BDP milletvekiline 98 BDP’li belediye başkanı da destek veriyor. Açlık grevindeki belediye başkanlarını ziyaret eden BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, “Arkadaşlarımız fiziksel olarak zayıfladı, ölümcül riskler görülmeye başlayabilir. Hükümet bu soruna bir an önce son verecek adımlar atmalıdır” dedi. KCK davasından tutuklu olan BDP milletvekilleri Selma Irmak, Faysal Sarıyıldız, İbrahim Ayhan ve Gülser Yıldırım, 15 Şubat’ta açlık grevi başlattı. 98 BDP’li belediye başkanı da BDP Kayapınar İlçe Başkanlığı’nda 2 günlük sembolik açlık grevi başlatarak milletvekillerine destek verdi. BDP Eşbaşkanları Selahattin Demirtaş ve Gültan Kışanak dün açlık grevindeki belediye başkanlarını ziyaret etti Yerde oturan belediye başkanları arasına katılan Demirtaş ve Kışanak, bir süre partililerle sohbet etti. Açlık grevi başlatan milletvekillerinin durumuna dikkat çeken Demirtaş, “Arkadaşlarımız fiziksel olarak zayıfladı, birçoğunda artık ölümcül riskler görülmeye başlayabilir. Hükümet bu soruna bir an önce son verecek adımlar atmalıdır” dedi. Kürtlerin devletle olan bağlarını kopardığını savunan Demirtaş, “Kürtler anavatanları olan Kürdistan’ı yıllar önce Türkiye’ye kattılar. Ama bu gönüllü mü oldu yoksa başka türlü mü o tartışılır” diye konuştu. Demirtaş, BDP’nin barışçıl politikalarının, hükümetin medyaya uyguladığı baskı nedeniyle bilinmediğini vurguladı. Telefonla salavat siparişi CİVAN DEĞER BATMAN Batman Peygamber Sevdalıları Platformu Sözcüsü Mehmet Ali Ortaç, kutlu doğum etkinlikleri kapsamında salavat kampanyası başlattıklarını belirterek, “Halkımız kendilerine en yakın Peygamber Sevdalıları Platformu üyesi derneklere salavatlarını teslim edebilecekleri gibi telefonla salavat alabilir ve okuduklarını teslim edebilirler. Okunan salavatı şerifeler 2012 Kutlu Doğum mevlidinde gözümüzün nuruna teslim edilecektir” dedi. Ortaç, Kutlu Doğum Siyer Sınavı’nda (KDSS) dereceye girenlere ise cumhuriyet altını vereceklerini ifade etti. T.C. ÜMRANİYE 3. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI DOSYA NO: 2010/6288 Talimat İ.İ.K. 127. md göre satış ilanının tebliği; adresleri tapuda kayıtlı olmayan (mübrez tapu kaydında belirtilen) alakadarlara takip borçlularına gönderilen tebligatların tebliğ imkânsızlığı halinde işbu satış ilanı tebliğ yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Satılmasına Karar Verilen Gayrimenkullerin Cinsi, Niteliği, Kıymeti, Adedi, Önemli Özellikleri: Tapu Kaydı: İstanbul İli, Ümraniye İlçesi, Y.Dudullu Mah., Ş.Ali Çiftliği mevkii, 14240 parsel sayılı, 3372,98 m2 alanlı, arsa vasıflı taşınmazda 55/7152 arsa paylı, 17. kat, 79 nolu bağımsız bölüm ve 58/7152 arsa paylı, 3. kat, 13 nolu bağımsız bölüm Taşınmazın Evsafı: Taşınmaz Ümraniye ilçesi, Y.Dudullu Mah., 24 Pafta, 14240 Parseldeki, mahallen Tatlısu Mah., Şimşek Sok., Akif İnan Sok. ve Ersoy sokaklara cephesi olan tek blok halindeki binanın 3. kat (13) ve 17. kat (79) nolu bağımsız bölümleridir. Taşınmaz Tavukçuyolu’na ve Tem otoyoluna yakın konumda olup ulaşımı çok rahattır. Taşınmazın bulunduğu yere belediye ve altyapı hizmetlerinin tamamı getirilmiştir. Taşınmaz Ümraniye Adliyesi’ne, Modoko Mobilyacılar Sitesi’ne, Keyap Çarşısı’na, İmes San. Sitesi’ne ve Ataşehir’e yakın konumdadır. Bina kaba inşaat halindedir. Binanın dış cephesi mozaik olarak uygulanmış, binanın yangın merdiveni ile bina merdiveni ve 3 adet asansörü bulunmakta, genelde her katta 5 adet daire bulunmakta, bazı katlarda daireler daha büyük olarak yapılmış ve daire sayısı azaltılmış, 3 adet bodrum kat mevcut, kapalı otopark ve dairelere ait depolar olarak projelendirilmiş, zemin kat asma katlıdır. Kaba inşaatı tamamlanmış yapının dış cephe pencereleri takılmış durumdadır. 3. kat (13) nolu bağımsız bölüm; mesken güney yöne cepheli olup, hol, bir oda, salon, mutfak, banyo, tuvalet mahallerinden ibaret yaklaşık 86 m2 alanlıdır. Meskenin iç ve dış kapıları, mutfak ve banyo vitrifiye malzemeleri takılmamış ve oda zemin döşemeleri yapılmamış olup, iç dekorasyonu tamamlanmamış durumdadır. 17. kat (79) nolu bağımsız bölüm; mesken salon ve mutfak iç içe Amerikan tipi+1 oda+banyo, wc bir arada+koridordan ibaret olup, dış duvarları dahil brüt alanı yaklaşık 65 m2’dir. Dairenin iç duvarları saten alçı, banyonun duvarları seramik kaplı, dairenin tamamında yer döşemesi beton, dairenin tesisatları yapılmış, pencereleri PVC’dir. İmar Durumu: Ümraniye Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nün 29.11.2010 tarih ve 25663 sayılı yazısında: Ümraniye İlçesi, Y.Dudullu Mah., 24 Pafta, 14240 Parsel sayılı taşınmazın 16.01.2008 tt’li Ümraniye Çakmak, Ihlamurkuyu, Y.Dudullu ve Yeni Çamlıca mahallelerinin havza dışında kalan kısmına ait 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planına göre H:Avan Proje, Ön Bahçe: 5.00 m, arka bahçe: 3,00 m, Yan bahçe: 3.00 m, Net Emsal Değeri 1,85 olmak üzere Ayrık Nizam Konut alanında kalmaktadır. GAYRİMENKULLERİN KIYMETİ: 3. kat (13) nolu bağımsız bölüm; 200.000.TL 17. kat (79) nolu bağımsız bölüm; 210.000.TL SATIŞ ŞARTLARI: 1) Yukarıda ayrıntıları ile belirtilen 3. kat (13) nolu bağımsız bölümün birinci satışı 20.04.2012 Cuma günü, saat 14.10’tan 14.20’ye kadar, 17. kat (79) nolu bağımsız bölümün birinci satışı 20.04.2012 Cuma günü, saat 14.25’ten 14.35’e kadar, Ümraniye 2. İcra Müdürlüğü’nde açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen kıymetin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa bunların alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile en çok arttırana ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak kaydı ile, taşınmazların ikinci satışı 30.04.2012 Pazartesi günü aynı yerde ve aynı saatlerde açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada da bu miktar elde edilememişse gayrimenkuller en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak kaydı ile arttırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok arttırana ihale edilecektir. Şu kadar ki, arttırma bedelinin tahmin edilen kıymetin %40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi gerekir. Aksi halde satış talebi düşecektir. 2) Satışa iştirak edeceklerin muhammen bedelin %20’si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. Alıcı, istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. İhale damga resmi, tapu harç ve masrafları ve KDV alıcıya aittir. Birikmiş vergiler ve tellaliye resmi satış bedelinden ödenir. 3) İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkuller üzerindeki haklarını hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgelerle birlikte onbeş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4) Satış bedeli hemen veya verilen müddet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133. maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelinin yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca bir hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark varsa öncelikle teminat bedelinden tahsil edilecektir. 5) Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup, masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6) Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2010/6288 Talimat sayılı dosya numarasıyla Müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur.20.02.2012 (İİK. m. 126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. * Bu örnek bu yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64’e karşılık gelmektedir: Basın: 12823 VEFAT 19721974 Dönemi Baromuz Yönetim Kurulu Üyeliğinde bulunan BAŞSAĞLIĞI 14. ve 15. Yasama Dönemi Manisa Milletvekili AVUKAT RAHMİ ERDEM vefat etmiştir. Aziz meslektaşımızın cenazesi 03.03.2012 Cumartesi günü, Şişli Camii’nde kılınacak öğle namazını müteakip, Zincirlikuyu Mezarlığı’na defnedilecektir. Merhuma Tanrı’dan rahmet, kederli ailesine ve meslektaşlarımıza başsağlığı dileriz. Veli Mete BAKIRLI’nın vefatını üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Merhuma Allah’tan rahmet, ailesine ve tüm sevenlerine başsağlığı dileriz. İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI TEŞEKKÜR 28 Ocak 2012’de kaybettiğimiz, Ankara Devlet Tiyatrosu sanatçısı, yüreği insan sevgisiyle dolu, güzel “İNSAN” İLHAN KANTARCI’nın içimizdeki tarifsiz acısını bizlerle paylaşan ve o acılı uğurlayışta birkaç kelimeyle onu en iyi anlatan; Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Sayın K. Lemi BİLGİN’e, tüm tiyatro emekçilerimize, öğrencilerine Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Ankara Şubesi’ne, Türk Eğitim Vakfı’na, Tema Vakfı’na, bağışta bulunan, çelenk gönderen kişi ve kuruluşlara, tüm sevenlerine çok çok teşekkür ediyoruz. Adam gibi “ADAM”dın sen. Onurlu yaşamın “GURUR” kaynağımız bizim. Işıklar içinde uyu. ZEYNEP KANTARCI (KIZI) ŞENAY KANTARCI (EŞİ) ORHAN KANTARCI (KARDEŞİ) C MY B C MY B