15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 ARALIK 2012 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Eski sevgilisinin annesini öldüren ve duruşmalar boyunca ‘deli numarası’ yapan sanık ilk kez ‘savunma’ yaptı. Mahkeme, cezayı üst sınırdan verdi 9 Adli Tıp için suç duyurusu Kadın hakkı savunucuları, İstanbul, Adana, Ankara ve Eskişehir’de eşzamanlı olarak Adli Tıp Kurumu Başkanlığı, Ankara Adli Tıp Şubesi ve Ankara Kimya İhtisas Dairesi görevlileri hakkında, taciz, tecavüz davalarında “görevlerini ihmal ettikleri” gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. İstanbul Feminist Kolektif, Cinsel Şiddete Karşı Kadın Platformu ve Mor Çatı’nın da aralarında bulunduğu kadın örgütlerinin temsilcileri de dün Çağlayan’daki adliye önünde bir araya geldi. “Adli Tıp tecavüzü aklama” sloganı atan grup adına yapılan açıklamanın ardından kadınlar Adli Tıp Kurumu yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulundu. (DİLAN KARAMANOĞLU) ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Eski kız arkadaşının annesi, Ankara 16. İcra Hukuk Mahkemesi Yazı İşleri Müdürü Nejla Yıldız’ı 17 yerinden bıçaklayarak öldüren sanık Gazi Baltacı, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme sanığa hiçbir ceza indirimi uygulamadı. Baltacı, Yıldız’ın oğlunu silahla kasten yaralamak suçundan 9 ay, ruhsatsız tabanca bulundurmak suçundan da ayrıca 1 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Bütün duruşmalar boyunca “deli numarası” yaparak susan Baltacı, dünkü duruşmada ilk kez savunma yaptı. Davanın İbretlik ceza SON DAKİKA KONUŞTU Duruşmalar boyunca ilk kez konuşan ve mahkemeye yazılı savunma da veren sanık Gazi Baltacı, müdahil avukatları eliyle göstererek “Olayı hatırlamadığım için bir şey diyemiyorum. Şu kalabalık, bana ‘canavarca öldürdü’ diyor. Beni kadın canavarı olarak gösteriyorlar, ben bir kadın için kafayı yedim. Bir insan öldürdüğüm için vicdanım rahat değil. Bana kafayı yedirdiler. Olaydan sonra kendimi dilim dilim doğradım, bileklerimi, boynumu kestim. Bu pişmanlık değil mi? Hep siz mi konuşacaksınız? Yargısız infaz yapıyorlar” yanıtını verdi. Baltacı, mahkeme başkanından da müdahil avukatların susturulmasını istedi. Güven Sorunu Bir dönem yapılan kamuoyu yoklamalarında, en güvenilmez kurumlar siyaset ve medya çıkarken en güvenilir kurum da ordu çıkardı. Şimdilerde artık ona da güven kaldığını sanmıyorum. Her akşam televizyonlarda, gazetecilerin, emekli savcıların, askerlerin, akademisyenlerin sürüp giden davalar da dahil yargıyla ilgili bu kadar çok kuşku dile getirdiği başka bir ülke var mıdır acaba? Herkes birbirini yıpratmaya, itibar zedelemeye kalkıştığından beri artık kimse kimseye inanmaz oldu. Komplo teorileri o hale geldi ki insanlar en yakınlarından bile kuşkulanır durumda... ??? Sorduğunuz sorulara doğru, açık, net cevaplar gelmiyor. Fazla sorarsanız başınız derde giriyor. Herkesin kimliği belli olduğu ya da bir şekilde yaftalandığı için kimse artık tarafsız görülmüyor. Tarafsız kalanı da dinleyen yok doğrusu... Eskiden en azından dış ilişkilerde devletin politikası bir bütün olur, Türkiye’nin çıkarı önde gelirdi. Şimdi o da bitti. Başka ülkelerle ilgili tutumlar bile buradaki kavganın uzantısı haline geldi. Ne terörle mücadele, ne anayasa değişikliği, ne reformlar, hiçbiri artık gerçek biçimiyle ele alınamıyor. ??? Kaç yıldır bir araya gelemeyen, sürekli birbirine hakaretler yağdıran bir iktidar ve muhalefet varken ülkenin en önemli sorunları nasıl çözülür? Kendi ordusunu, kendi yargısını, kendi kurumlarını geçmişte komplolar kurmakla suçlayan bir devletin sonra yine onlara itibar beklemesi herhalde biraz zor. Yapılan her şeyin arkasında başka niyetler arandıkça, herkes iyi veya kötü kendi tarafını savunmaya devam ettikçe gerçeklik duygusu giderek zedeleniyor. Özellikle genç kuşakların da bütün bunlara ilgisi gün geçtikçe azalıyor. dün karar duruşmasında Yıldız’ın ailesinin avukatlarından İlke Işık Sağdıç, sanığın öldürmeye tabanca ve bıçakla gittiğini, cinayeti tasarlayarak canavarca hisle işlediğini, bu yönde ceza alması gerektiğini söyledi. Sanık avukatı Barış Ayhan ise soruşturmanın genişletilmesi talebinde bulunarak “Telefon kayıtlarını, fotoğrafları, banka kartlarını mahkemeye sunduk. Maktulün kızının müvekkilimden çocuk aldırdığı açık. Maktulün kızının hazır edilmesini, çapraz sorguya alınmasını istiyoruz” dedi. Ayhan, sanığın olay yerine maktulün kızını kaçırma amacıyla gittiğini ileri sürerek, şahsın yanına aldığı bıçak ve silahın ise “tedbir için” bulunduğunu savundu. Ayhan, “Haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasını istiyoruz” dedi. Sanık avukatının bu sözleri tepkiyle karşıladı. Azmettiriciye beraat DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Kuzenlerinin tecavüzüne uğrayan ve intihar görüntüsü verilerek öldürülen Havva Erdoğan (14) cinayetinin azmettiricisi olduğu iddiasıyla yargılanan, ölen kızın akrabası Abdurrahman Erdoğan, 36 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Yargıtay sanığın beraat etmesi gerektiğini belirterek kararı bozdu. Dün tekrar görülen duruşmada Erdoğan beraat ettirilirken, sanığın iki çocuğu ise 10 ile 6 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldı. Balık yüzünden öldürmüş! LEVENT GENCELLİ BURSA İznik ilçesinde, karısını uyurken baltayla öldüren koca tutuklandı. Zanlının, pazardan aldığı balığı yaktığı için gündüz eşiyle tartıştığı ortaya çıktı. Kaynarca köyünde çiftçilik yapan 2 çocuk babası Mehmet M. (55), yatak odasında uyuyan eşi Kadriye M’yi (50) baltayla kafasına vurarak öldürmüştü. Sulh Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada zanlı cinayet suçundan tutuklandı. 20 yıldır psikolojik rahatsızlığı sebebiyle ilaç kullanan Mehmet M., mahkeme çıkışında eşini öldürdüğü için pişman olduğunu ifade etti. Talihsiz kadının cenazesi, köy mezarlığında toprağa verildi. Kadına Şiddet Karşıtı Kadın Platformu üyesi bir grup kadın da cenazeye katıldı. İŞKENCE EDİP ÖLDÜRDÜ Milletvekiline verilen yakın koruma, her kadına verilmiyor Katili peşini bırakmadı BARIŞ YAMAN Vekil mi olmak gerek? ÖZLEM GÜVEMLİ Domuz bağıyla vahşet ADANA (Cumhuriyet) Hırsızlık suçlamasıyla tutuklanan Ragıp Ucun ile 2 arkadaşı, yakalanmalarına Ucun’un eski sevgilisi Özlem Arık’ın neden olduğunu öğrenince intikam almaya karar verdi. Bir süre sonra tahliye olan 3 arkadaş Arık’ı, Ragıp Ucun’un amcası Zafer Ucun’a ait evde işkence yaptıktan sonra domuz bağıyla boğarak öldürdü ve Kılıçlı köyünde toprağa gömdü. Daha sonra cesedin bulunacağı şüphesiyle Üçduk köyünde bir ahırın arkasına gömüldü. Hırsızlık suçundan gözaltına alınan ve ismi açıklanmayan bir şüpheli Ucun’un Arık’ı öldürmeyi planladığını açıkladı. Kurulan özel ekip Ucun ve suç ortaklarını savcının izniyle tekrar sorguladı. Kısa süre sonra da Özlem Arık’ın işkenceyle öldürüldüğü saptandı. Arık’ın cesedi ahırın yanında bulundu. KONYA Konya’da bir kadın öğretmen, ayrıldığı sevgilisi tarafından sokak ortasında kafasından tabanca ile vurularak öldürüldü. Van’da sınıf öğretmeni olarak görev yapan Gülşah Aktürk (27), izin alarak Selçuk ilçesindeki anne ve babasının yanına geldi. Aktürk’ün eski sevgilisi olan ve Van İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nde memur olarak görev yapan Hakan Başar (36) barışmak için peşinden geldi. Aktürk’ü arabasına çağıran Başar, genç kadını ikna edemeyince evine doğru yürürken tabancayla 2 el ateş etti. Genç öğretmen yaşamını yitirirken kaçan Başar kısa sürede yakalanarak gözaltına alındı. Başar, ilk ifadesinde “Barışmak için geldim. Konuşacaktık. Böyle olacağını bilmiyordum” dedi. Başar, gazetecilerin “Niçin öldürdünüz?” sorusu üzerine “Ne, öldü mü?” diye cevap verdi. Baba Haşim Aktürk, “Olaydan hemen sonra aradığım kızım bana sadece ‘baba’ diyebildi. Şüpheli, sürekli rahatsız ettiği için kızım yanımıza gelmişti. Bu durumu savcılığa da bildirmiştik” diye konuştu. AKP Ağrı Milletvekili Fatma Salman’a eşinden şiddet görmesi nedeniyle Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Başbakan devreye girerek koruma tahsis edildi ancak Türkiye’de her kadın aynı ilgiyi görmüyor. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun verilerine göre her 4 kadından üçü koruma altındayken öldürüldü. Koruma Yasası, bir yıl Meclis’te bekledikten sonra 8 Mart 2012’de çıktı fakat yönetmelik 9 aydır yazılamadığı için uygulamada ciddi sıkıntılar yaşanıyor. İzmir Bornova’da bir yıl önce 100 kez şikâyette bulunmasına karşın hiçbir önlem alınmayınca eşi tarafından boşanmak istediği için öldürülen Ferdane Çöl (29) cinayete kurban gittiğinde koruma altındaydı. Çöl’ün kardeşi Birdane Çağan da benzer bir durumla karşı karşıya. Çağan, eşinden şiddet gördüğü için Eskişehir’den İzmir’e ailesinin yanına döndü. 3 çocuk annesi 23 yaşındaki Birdane Çağan, çocuklarının velayetini almak, eşine ve ailesine karşı kendisine koruma tahsis edilmesi için mahkemeye başvurdu. Çağan’a çocuklarının velayeti verildi ancak çocuklarını alması kolay olmadı. Boşanmak üzere olduğu eşi “öldürürüm de sana vermem” dediği için çocuklarının hayatından endişe etmeye başlayan Çağan’a bir dizi büroktatik engel çıkarıldı. Yasal prosedür gereği icra yoluyla çocuklarını almak için işlem başlatmak zorunda kalan Çağan İzmir’den Eskişehir’e çocuklarını almaya giderken koruma tahsis edilmesini istedi ancak “yasada böyle bir Tüm kesimler korunmalı şey yok” yanıtını aldı. Milletvekili Salman’a yakın koruma verildiğini duyunca hissettiklerini de şöyle anlattı: “O anda milletvekili olmayı çok istedim. Milletvekili olunca yakın koruman oluyor. Bakan Fatma Şahin milletvekilinin yanında olduğunu söyledi ama kendisi bizim yanımızda değil. Onların canı daha değerli oluyor tabii.” Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Türkiye temsilcisi İlke Acar da “Hükümet yasayı çıkarttı, yönetmeliği yazmadı. AKP’li vekilin başına gelenleri açıklamasından memnunuz. Topluma da örnek oluyor. Ama bizim istediğimiz, toplumun tüm kesimlerinin korunması” dedi. ÖĞRETMENE CEZA Tacize 48 yıl CEMİL CİĞERİM Karısının boğazını kesip intihar etti AKSARAY (Cumhuriyet) İncesu beldesinde Durmuş Ali Çevik, 6 ay önce 1 aylık kızı Nazmiye’yi de alarak babasının evine dönen eşi Hatice Çevik ile önceki gün barıştıktan sonra evlerine döndü. Çevik, dün öğle saatlerinde yakınları tarafından evinin yanındaki ahırda tavana bağlanan ipte asılı halde ölü bulundu. Jandarma Hatice Çevik’in cesedini de Büyük Kılavuz yaylasında boş bir evde boğazından kesilerek öldürülmüş olarak buldu. Çevik’in, eşi Hatice Çevik’i öldürdükten sonra intihar ettiği bildirildi. SAMSUN 3 öğrencisini taciz eden öğretmen 48 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Canik ilçesinde bir ilköğretim okulunda 8. sınıf öğrencisi olan 14 yaşındaki S.Y’nin, günlüğüne yazdığı “Okul kapanıyor. Tacizci öğretmenden artık kurtuluyorum” notunu annesi S.Y. okudu. Ardından kızının beden eğitimi öğretmeni Coşkun C’nin kendisini ve 2 arkadaşını sürekli taciz ettiğini söylemesi üzerine S.Y, şikâyetçi oldu. S.Y’nin sınıf arkadaşları olan ve tacize uğradıklarını söyleyen G.O. ile G.M.B. de Coşkun C’den şikâyetçi oldu. Coşkun C.1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından “nitelikli cinsel istismar ve hürriyetten yoksun kılma” suçlarından 48 yıl 4 ay hapse mahkum oldu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle