Katalog

4 KASIM 2012 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, hükümetin tarım politikalarını Tire’den eleştirdi: 5 bombalı tuzak kurulması... Yüz binlerin Ankara’yı doldurduğu o cenaze töreni ve yağmur... Tetikçiler belki bulundu ama büyük patron nerede?.. 1993 Özal’ın ölümü... Cem Ersever cinayeti... Sivas katliamı... Mehmet Sincar’ın Batman’da sokak ortasında, ensesine sıkılan kurşunla katledilmesi. Cem Ersever’in Ankara’da, Savaş Buldan, Behçet Cantürk’ün Adapazarı, Sapanca, İzmit üçgeninde öldürülmeleri... ??? 1993, hem Sivas katliamı hem Türk ve Kürt aydınlarına, siyasetçilerine, bilim insanlarına yönelik, ölümle sonuçlanan eylemler yılı değil midir? İsterseniz 90’lı yılların başında, alırsınız o fotoğrafları ve birer birer bakarsınız. Hiram Abas’tan Medet Serhat’a kadar... Musa Anter’den Uğur Mumcu’ya... Ahmet Taner Kışlalı’dan 2002 yılında öldürülen Necip Hablemitoğlu’na... Yıl 2006’dır... Cinayet üssü Trabzon... Rahip Santoro, Hrant Dink cinayetleri ve Malatya’da Zirve Yayınevi katliamı. Elbet arada yazmadıklarım var... Hangi amansız ve bilinmez bir içgüdü bu kanlı tuzakları hazırladı? Devletimiz bunu hiç açıklamadı, üstünü örttü. 1994 yılında hazırlanan, ancak TBMM Genel Kurulu’na nedense getirilmeyen Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu Raporu niçin topluma unutturuldu? Bunları sormak toplumun hakkı! Elbet bu eylemlerin içinde olanları devlet biliyor bilmesine... Bildiği için VIP cezaevleri hazırlıyor bizim ileri demokrasiyi dillerinden düşürmeyen siyasal erkimiz. ??? Bir kuşak katliamlarla büyüdü, acıları, hüzünleri yaşadı... 1990 yılında doğanlar bugün 22 yaşında... Üst üste yığılmış bunca ölüler... Geride gözü yaşlı analar, babalar, çocuklar ve eşler! Onlar nice acılar, nice isyanlar içinde... Hayatın daracık boşluğu önünde, tepeden tırnağa yanıyorlar... Ülke samana muhtaç ? “Eğer bu ülke samana muhtaç hale gelmişse, bu iktidarı değiştirmemiz lazım’’ diyen Kılıçdaroğlu, halkın kendi bayramını kutlamasını yasaklayan bir iktidarın ülkenin çıkarlarına hizmet edemeyeceğini dile getirdi. OZAN YAYMAN Hayatın O Daracık Boşluğu... Yüzümü güneşe çevirdim, sabahın çiçeklenmiş aydınlığında yıllar önceye dönüp tarihin sayfalarını çevirmeye başladım. Çepeçevre ışıklar takınmış, bataklıkların unutkanlığı kuşanmış o yıllarda fotoğraflar gördüm, yokoluşların çerçevesinde. De Andrade’nin dizeleri çınlıyordu sabahın ilk saatlerinde. “Direnmek boşuna Ya da canına kıymak. Öldürme kendini, öldürme Düğün şenliklerine sakla kendini Ne zaman yapılacağını Ya da yapılıp yapılmayacağını Kimsenin bilmediği düğün şenliklerine.” Düğün şenliklerini yaşamadan öldürdüler benim ülkemin insanlarını. Yazarlarını, bilim insanlarını, aydınları, gençleri... Kimilerini pusu kurarak silahla, kimilerini bombayla... Nice acılar, kıyımlar... O ölümlerin, suikastların, bombaların, katliamların, faili belli olan “faili meçhul” cinayetlerin arkasına gizlenen patronların, güçlerin sisler içinde kaybolup gidişini. Susurluk’un neden aydınlatılmadığına tanık oldum. Kim vermişti Uğur Mumcu için “vur” emrini? Eşref Bitlis Paşa’nın uçağı niçin düşürülmüştü? ??? Tarihin sayfalarını karıştırırken, üstelik Turgut Özal’ın ortada bir kanıt yokken, zehirlenerek öldürüldüğünü söyleyenleri, Sivas katliamını yapanları düşünüyorum. Kaybolan onca zamana bakınca o fotoğraflarda kimler var görüyorum. Çetin Emeç, Turan Dursun, Muammer Aksoy... 1991’e geldiğimizde Diyarbakır’da Vedat Aydın... Kimler alıyor Vedat Aydın’ı evinden? O yıl Diyarbakır Emniyet Müdürü, İstihbarattan Sorumlu Emniyet Müdürü kim?.. Yıl 1992 sonbaharı... Musa Anter... Katiller belli, kaçıranlar belli. Ne oldu? Uğur Mumcu’nun aracına KOÇ: İZMİR CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Eğer bu ülke samana muhtaç hale gelmişse, ülkeyi bu duruma getiren siyasi iktidarı değiştirmemiz lazım. Siz halkın kendi bayramını kutlamaması için yasak getiren bir iktidarın Türkiye Cumhuriyeti’nin çıkarlarına hizmet edebileceğini düşünüyor musunuz?” diye sordu. Kılıçdaroğlu, İzmir programının son gününe, partisinin il başkanlığını ziyaret ederek ve burada gazetecilerin sorularını yanıtlayarak başladı. CHP lideri, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yeni anayasa konusunda söylediği “Azmim var ama umudum azalıyor” sözlerine açıklık getirmesini isteyerek, “Acaba TBMM Başkanı Cemil Çiçek’le yaptığı görüşmeden sonra mı böyle bir düşünceye kapıldı, bilmiyoruz. Anayasa değişikliğinin apar topar parlamentodan geçirilmemesi gerekir. Uzlaşma Komisyonu görevini yapıyor” dedi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun yeniden adaylığıyla ilgili de “Aziz Kocaoğlu’na güveniyoruz. Çok iyi çalışıyor. İzmir’e yönelik bir anket yaptırmadık ama yaptıracağız” yorumunu yaptı. Türkiye test ediliyor BURSA (Cumhuriyet) CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç, AKP’nin 10 Kasım’da Atatürk’ü anma etkinliklerini yasaklama girişiminde bulunursa CHP’nin bu engelleri aşacağını açıkladı. Koç, Bursa’da düzenlediği basın toplantısında, yerel seçimlerin erkene alınmasıyla ilgili CHP’nin desteğini açıklamasına karşın AKP’nin MHP ile hareket etmeyi tercih ettiğini belirterek, “Seçimden kaçan göçen yok. 27 Ekim, 17 Kasım, 3 Kasım hiç fark etmez. Gelin referandum yapalım” dedi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Koç, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarına getirilen yasağın 10 Kasım’da da getirilmesi durumunda tavırlarının ne olacağını yönündeki bir soru üzerine de şunları söyledi: “Bunlar için 29 Ekim bir kırılma noktası oldu. Eğer halen yasaklanırsa CHP Anıtkabir başta olmak üzere 10 Kasım’da Atatürk’ü Anma Günü’nde mutlaka o görevleri yerine getirecektir.” Kimsenin etnik ve inanç yönünden ayrışmış bir toplumda çatışan taraflar haline gelmesini istemediklerini anlatan Koç, “Türkiye test ediliyor. Ama Türkiye’deki tüm yurttaşlarımız bütün bu provokasyonları, bu karıştırma gayretlerini şimdiye kadar boşa çıkarttılar. Burada da boşa çıkacaktır” diye konuştu. Kılıçdaroğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesi’yle Tire Süt Kooperatifi arasındaki “Süt Kuzusu” projesinin protokol imza törenine katıldı. Daha sonra Tire’ye geçen Kılıçdaroğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 05 yaş arasındaki çocuklara yönelik “Süt Kuzusu” projesinin gelecek yıl da sürdürülmesini öngören protokolün imza törenine katıldı. Neden dışarıdan alıyoruz? Tire’nin Gökcen beldesinde düzenlenen törende konuşan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “Bu projeden İzmir Büyükşehir Belediyesi kârlı, çünkü halkına hizmet veriyor. Üretici kârlı, çünkü emeğinin karşılığı alıyor. Türkiye kârlı, üretilen katma değer Türkiye’de kalıyor. Peki bu projeden kim rahatsız olur? Onu siz biliyorsunuz. Onların belediye başkanları fidanıçiçeği gider yurtdışından alır, bizimkiler yerli üreticiden. Oysa bu ülkenin her şeyi var. Neden dışarıdan alıyoruz? Eğer bu ülke samana muhtaç hale gelmişse, bu ülkeyi bu duruma getiren siyasi iktidarı değiştirmemiz lazım. Siz halkın kendi bayramını kutlamaması için yasak getiren bir iktidarın Türkiye Cumhuriyeti’nin çıkarlarına hizmet edebileceğini düşünüyor musunuz?” Kılıçdaroğlu, büyükşehir yasasıyla ilgili de “Bir belediyeyi kapatmak için önce oradaki vatandaşlara sormak gerekiyor” dedi. CHP lideri daha sonra temel atma ve açılış törenlerine katıldı. Bağımsızlık gündemden düşmemeli ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) Başkanı Murat Arslan, “Başta yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı, yargıç güvencesi, yargıda iş yükü ve yargı mensuplarının özlük hakları olmak üzere birçok kronik sorunun normale dönüşmesine izin vermeden çözümü adına sürekli gündem oluşturmalıyız” dedi. Arslan, YARSAV 3. Olağan Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, YARSAV’ın, kurulduğu günden bu yana olmadık saldırılara ve yok edilme girişimlerine muhatap olduğu nu belirterek, bu genel kurul ile kurumsallaştığını ilan ettiğini söyledi. Arslan, 2010’daki anayasa değişikliği sonrasında yeniden yapılanan HSYK’nin çalışmalarına yönelik eleştirilerde bulundu. Adli ve idari yargıdaki iş yüküne de değinen Arslan, “dosyaların eritilmesi” perspektifli yaklaşımın adaletli hüküm verebilme kaygısının önüne geçtiğini vurguladı. Yargı mensuplarına yönelik terör saldırılarına da değinen Arslan, “Bu bir devlet sorunudur ve çözümüne ilişkin sağlam, kararlı ve tutarlı hiçbir irade göremiyoruz” dedi.