19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 KASIM 2012 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Hâlâ soruşturuyorlar... Barikatı kim yıktı?.. ? Polisin kamerasındaki görüntülere bakıyorlar, medyadaki resimleri büyütüyorlar, sesleri inceliyorlar, ifadeler alınıyor, görgü tanıkları dinleniyor, gözaltına alınanlar sorgulanıyor... Olay yerinde tatbikat bile yaptılar... Bakıyorlar, barikat nasıl yıkılıyor: “Hüseyin, şimdi sen gel benim barikatımı hani kine ittiriver...” ? Bulamadılar... ? Başbakan’a sordulardı: “Barikatı siz mi yıktırdınız?..” Düşündü... “Emri ben vermedim” dedi... Cumhurbaşkanı’ndan şüphelendi... ? “Neyi?..” “Barikatı...” O helikopter kaldırmıştı... İçine girip oturduğu için, haliyle helikopter kalkınca kendisi de kalkmıştı havaya... Barikatın üzerinde dönüp dururken, havadan son gördüğünde barikat oradaydı... Helikopter bir tur attı, baktı: Barikat yok... ? Vali ile Emniyet Müdürü keza... Vali “Barikatı kim kaldırdı?” diye Emniyet Müdürü’ne koştuğu için... Emniyet Müdürü de “Barikatı kim kaldırdı?” diye Vali’ye koştuğu için... Birbirlerini bulamadılar... ? Peki barikatı kim kaldırdı?.. ? İşte şimdi yürüttükleri soruşturma ile bunu arıyorlar... İfadeler... Görüntüler, resimler, filmler... ? Başbakan istemeden ve emir vermeden bir barikatın kalkacağına akılları bir türlü ermiyor... Hadi o olmadı... Cumhurbaşkanı istemeden barikatın yıkılabileceğini düşünemiyorlar... Çünkü: O meydandaki insanları, çoğu gibi emir kulu sandılar... Ve çoğu gibi; pısırık, sinmiş, ürkmüş, tüymüş, satılmış, yalaka, ikiyüzlü, ödlek... ? Akılları ermiyor bir türlü: Cumhuriyet çocuklarının barikatları yıkmaya başladığına... 3 Barikat... Oradan Cumhurbaşkanı’na gittiler: “Barikatı siz mi kaldırttınız?..” Düşündü... “Biz bir bakıma memleketin huzuru için, sadece tansiyonu yükseltmeyin bakımından talimatımız olmuştur” dedi... ? İçişleri Bakanı’na gittiler... “Siz mi kaldırttınız?..” Sorular… Sorular… Silivri konusunda gündeme gelmek için illa gazeteci mi olmak gereklidir?.. Silivri konusundaki haberlerde de askersivil ayrımı var mıdır?.. Cumhuriyet’ten başka içeriden yazılan mektuplara yer veren kaç yayın organı var?.. “Ahmet ve Nedim’in arkadaşları” ne oldu?.. CHP, BDP ve MHP için, Silivri olayı, sadece tutuklu milletvekilleri ile mi sınırlıdır?.. Silivri konusunda, hem muhbir, hem savcı, hem de yargıç görevini yüklenen medyamız ve onun seçkin mensupları yargısız infazlara her fırsatta devam ederken, geri kalan medya ve onun seçkin mensupları ne yapıyor; üç maymunları mı oynuyor?.. Mahkeme Başkanı, TÜBİTAK raporu için kesin yanıt isteyen bir soru sormuştu, TÜBİTAK’ın yanıtı ne oldu?.. Balyoz davası kararının temyiz aşamasında neler yaşanıyor, temyiz dilekçeleri verildi mi?.. Odatv davası da, kamuoyunda Ergenekon adıyla anılan davayla birleştirilmek isteniyor, neden; Soner Yalçın’ın Le Monde’da yayımlanan mektubu ne anlam taşıyor; Özal’ın zehirlenmiş olması dedikodularını da aynı davaya bağlamak isteyen bir politikacının söylemi ne anlam taşıyor?.. Kaldırılmış olan özel yetkili mahkemelerin davalara devam etmesi hangi hukuk sistemine göre açıklanabilir?.. Kaldırılmış olan bu mahkemelerin savcı ve yargıçları için, bu savcı ve yargıçların atanmalarından sorumlu olan HSYK Birinci Daire Başkanı İbrahim Okur’un “ÖYM savcı ve hâkimlerinin ruh halini, basketbol ya da voleybol maçında başlamadan önce saha ortasında kafa kafaya vererek galibiyet kararlılığı sergileyen sporcuların ruh haline benzetiyorum ben. Bu psikolojinin de etkisiyle kendilerine eleştiri getiren herkesi, mesela beni, gerçekleri görmemekle suçluyorlar” biçimindeki sözleri hiçbir hukukçuyu etkilememiş midir?.. Yaşanan olaylarla ilgili neden sadece İstanbul ve Ankara barolarının ve daha birkaç baronun sesi çıkmaktadır; onlar mı hatalıdır, suskun kalanlar mı?.. Akademisyenler nerededir, “büyük hocalar” bu konularda ne düşünüyorlar?.. Kamuoyu, Kürt kökenli tutukluların açlık grevlerine (haklı olarak) kilitlenmiş durumda; peki Silivri’de yaşamsal tehlike arz eden hastalıklarla boğuşanların, örneğin, Mehmet Haberal’ın, Fatih Hilmioğlu’nun ve diğerlerinin durumu ne; onlar Kürt kökenli olmadıkları için mi gündemde değiller?.. Hayatı boyunca sol örgütlerle mücadele eden, cemaate yakın olduğunu yazdığı kitapta da vurgulayan emekli Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, mücadele ettiği sol örgüt davasında sanık olarak ne durumda; arayanı soranı var mı?.. Eski YÖK Başkanı Kemal Gürüz, 28 Şubat soruşturmasının tek sivil sanığı olarak nasıl ve hangi araçları kullanarak darbe yapacaktı acaba; yurtdışından seyahatini kesip gelerek teslim olduğu için mi, kaçma tehlikesi var diye tutuklu yargılanıyor?.. Ya yurtdışındaki görevlerinden gelip tutuklanan ve şimdi de mahkum olan subaylar?.. Bir insanın adı imzasız bir belgede geçti diye, yıllarca hapse mahkum edilebilir mi?.. Bir belgenin sahte olduğunun belirlenmesi için, gerçeğe uygun olmayan kaç nesnel bilgi içermesi gerekir?.. Bir sivil sekreter ile bir kuvvet komutanı aynı darbe suçuyla aynı cezayı nasıl alır; Güllü Hanım ile örneğin Orgeneral Balanlı veya bir kuvvet komutanı ya da bir başka orgeneral aynı askeri statüde midir?.. AKP iktidarı tarafından göreve getirilmiş olan, yıllarca uyum içinde birlikte çalıştıktan sonra emekli olunca tutuklanan eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, Cumhurbaşkanı’nın ve Başbakan’ın gözleri önünde nasıl bir suç işlemiş olabilir?.. İP Genel Başkanı Doğu Perinçek’in yargılanma yeri Silivri mahkemeleri midir; bir parti genel başkanı hangi mahkemede yargılanır?.. Balbay ve Özkan daha kaç kitap yazana kadar içeride tutulacaktır?.. Kıdemli sanık ve tutuklu Yalçın Küçük, “Ben böyle şey görmedim” diyor; ne demek istiyor?.. En küçüğü 5, en büyüğü 18 yaşındaki 5 çocuğunu ve kardeşini öldürdü Bağcılar’da aile katliamı İstanbul Haber Servisi Bağcılar’da cinnet getiren 36 yaşındaki Engin Sargık, eşini, 7 çocuğunu ve kardeşini vurdu. 6 kişinin hayatını kaybettiği katliamda Engin Sargık ailesini taradığı silahla kendisini vurdu. Barbaros Mahallesi 6/2 Sokak’taki 4 katlı binanın en üst katında meydana gelen olayda, cinnet getiren tekstil işçisi Engin Sargık’ın gece vardiyasında çalıştığı ve sabah işten eve dönmediği öğrenildi. Önceki gece geç saatlerde evine gelen Engin Sargık’ın henüz belirlenemeyen bir nedenle cinnet getirerek uyuyan çocuklarını başlarından birkaç kez kurşunla vurduğu belirtildi. Engin Sargık, daha sonra aynı silahla kendisini vurdu. Sargık’ın çocukları Suzan Sargık (18), Sevda Sargık (15) ve Salih Sargık (17) ile kardeşi Bayram Sargık olay yerinde hayatını kaybederken eşi Sacide Sargık ile diğer 5 çocuğu yaralandı. İhbar üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri, Engin Sargık ile diğer yaralıları çevredeki hastanelere sevk etti. Ağır yaralı olarak Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan Gülcan Sargık (14), yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Ağır yaralı ola AKRABALARI: Engin Sargık (solda) eşi Sacide ve kardeşi Bayram Sargık, kızı Suzan ve oğlu Erhan Kendisini de aynı tabanca ile vuran babanın, eşinin ve 2 oğlunun tedavileri sürüyor, sağlık durumları ciddi ayatını kaybedenlerin cesetleri adli tıp kurumuna götürüldü. Cumhuriyet savcısı ve olay yeri inceleme ekipleri çalışma yaptı. Çevresine emniyet şeridi çekilen binada detaylı inceleme yapan ekipler, boş kovanları da topladı. Polis, baba Engin Sargık’ın yakınlarını, ifadelerini almak üzere emniyete götürdü. H rak Özel İstanbul Medicine Hospital’e kaldırılan 5 yaşındaki Abidin Sargık da yapılan ilk müdahalenin ardından Dr. Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edildi. Başına 2 kurşun isabet eden 5 yaşındaki çocuk kurtarılamadı. 38 yaşındaki anne Sacide Sargık, çocuklar Ercan (9) ve Erhan (8), baba Engin Sargık’ın yoğun bakım ünitesinde tedavi gördüğü ve hayati tehli kelerinin devam ettiği belirtildi. Gazetecilere yaşananları anlatan Barbaros Mahallesi Muhtarı Tuncay Fırat, gece saat 12.00’ye gelirken silah seslerini duyanların kendisini aradığını, bir üst sokakta oturduğu için kendisinin de o sesleri duyduğunu söyledi. Fırat, “Polislerle beraber içeriye girdiğimizde manzara korkunçtu. Galiba cinnet getirmiş. Çocuklarına, eşine ve kardeşine ateş etmiş. Çocuklar uyurken yataklarında başlarından vurmuş. En son kendisini de vurmuş. Allah böyle bir acıyı kimseye göstermesin. İnsanın yüreği dayanmaz o manzaraya” dedi. Fırat, “4 oğlu ve 3 kızı bulunan baba, tekstil işçisiydi. Güzel, efendi, kendileriyle barışık insanlardı. Dışarıya yansıyan herhangi bir tartışma, kavgaları olmadı. Demek ki kendi aralarında bir sıkıntı vardı” dedi. Engin Sargık’ın eşi ile kardeşi Bayram Sargık arasında ilişki olduğu şüphesiyle cinayetleri gerçekleştirdiği bildirildi. Batman’da hayvancılık yaparken işlerinin kötü gitmesi üzerine iflas eden Engin Sargık’ın yaklaşık 1.5 yıl önce İstanbul’a gelerek tekstil işçisi kardeşi Bayram Sargık (29) ile yaşamaya başladığı öğrenildi. Akrabalarını önceki gün akşam yemeğe davet eden Engin Sargık’ın, yemekten sonra bazı yakınlarına, kardeşi Bayram ile eşi Sacide arasında ilişki olduğundan şüphelendiğini söylediği öğrenildi. Engin Sargık’ın, telefon faturası dökümlerinde eşi ile kardeşinin defalarca görüştüğünü belirlediği, bu durumu sorduğu eşi ve kardeşinin kendisine cevap veremediği öne sürüldü. Amcası tarafından kötü bir şey yapmaması için telkin edilen Sargık’ın akrabalarının evden ayrılmasından yaklaşık bir saat sonra evdekilere silahla ateş ettiği iddia edildi. Eşinle kardeşinin ilişkisi var SMS ile öğrendi K.MARAŞ ‘23 milyon dolar kazandın!’ Haber Merkezi ABD’nin Kaliforniya eyaletine bağlı San Bernardino kentinde, mayıs çekilişinde aldığı loto kuponuna bakmayı unutan Julie Carvera (69) 600 dolarlık elektrik faturasını nasıl ödeyeceğini kara kara düşündüğü sırada cep telefonuna gelen kısa mesajla 5 aydan beri milyoner olduğunu öğrendi. Carvera’nın, kızı Chaliena Marquez’e 5 ay önce aldırttığı 23 milyon dolar isabet eden loto bileti Carvera’nın aracının torpido gözünde, sararmış bir halde bulundu. Kardeş kavgası: 4 yaralı KAHRAMANMARAŞ (Cumhuriyet) Kahramanmaraş’ta merkeze bağlı Bulutoğlu köyünde kardeş aileler arasında arazi anlaşmazlığı nedeniyle çıkan silahlı kavgada, 4 kişi yaralandı. Yaralanan, H.P., F.P., M.P. ve D.A. ambulanslarla Kahramanmaraş Tıp Fakültesi ve Necip Fazıl Şehir Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı. ADIYAMAN Annesini öldürdü ADIYAMAN (AA) Adıyaman’da Altınşehir Mahallesi’nde yaşayan A.A. (34) evde annesi Gülay A. (55) ile tartışmaya başladı. A.A, tartışma sırasında sert bir cisimle annesinin başına vurdu. Zanlının balkona çıkarak bağırdığını gören komşularının haber vermesi üzerine olay yerine giden polis ekipleri, Gülay A’nın öldüğünü tespit etti. Gözaltına alınan A.A’nın, psikolojik sorunları olduğu öğrenildi. Sayısal Loto devretti ANKARA (AA) Sayısal Loto’da numaralar “1, 18, 20, 21, 24 ve 42” olarak belirlenirken, 6 bilen çıkmayınca 1 milyon 528 bin 144 TL haftaya devretti. Çekilişte 5 bilenler 3 bin 721’er TL, 4 bilenler 40’ar TL ve 3 bilenler 5 TL 65’er kuruş ikramiye kazandı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle