23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 EYLÜL 2011 ÇARŞAMBA CUMHUR YET SAYFA HABERLER CHP, TÜBA hakkındaki KHK’yi Anayasa Mahkemesi’ne götürmeyi değerlendiriyor 7 ‘Darbeye tepki gösterin’ Somalili çocuklar stanbul’da Kuraklık, açlık ve iç savaşın pençesindeki Somali’den 14 çocuk, yetersiz beslenmeye bağlı hastalıklarının tedavi edilmesi için stanbul’a getirildi. Aynı uçakla 49 Somalili çocuk da eğitim için stanbul’a getirildi. Vicdanlar Sağır Değilse... Benim parlamenterlik yaptığım yıllarda adı başkentin zarif genç kızları arasında söylenen Güngör Yurdakul, Tanrı gecinden versin ama son günlerini yatağında geçirecek kadar ağırlaşmış bir kanser hastasıymış. Bayan Yurdakul’un dünkü bazı gazetelerde haber olmasına yol açan nedeni, tam anlamı ile bu insanlık dramından Adalet Bakanı’nı da haberli kılmayı sağlamaya yönelik, adeta bir açık mektup gibi de değerlendirebilirsiniz. Çünkü gazeteci Doğan Yurdakul, 7 aydır Silivri’de tutuklu. Hücresinde, kendisine “artık özgürsün” denilmesinden daha çok, eşi ile son kez kucaklaşmak için savcıların izin vermesini bekliyormuş. Varsayılsın ki Yurdakul gerçekten suç işlemiş birisidir. Bu nedenle de şüpheli sıfatı ile tutuklanma aşamasından geçmiş, yargının hükümlü olduğuna karar verdiği birisidir. Öyle olsa bile bir mahkumun, eşi, anababası ya da çocukları gibi birinci derecede yakınlarını son nefeslerini vermeden önce görebilmesi, sadece o hükümlü için değil; yaşamla vedalaşma aşamasındaki kişi için de yerine getirilmesi gerekli bir insanlık borcu değil midir? Ne var ki Yurdakul’un avukatları, öyle bir olasılıktan umutlarını kesmişler. Sadece bir ölüm durumunda Doğan’ın son görevini yapmasını sağlamak amacı ile cenazeye katılabilmesini sağlamaya yönelik başvuruları hazırlamışlar. Adalet Bakanı’nın, böyle bir başvuru dilekçesinin ilgili savcılara verilme aşamasından önce; yani Bayan Yurdakul henüz hayatta iken, harekete geçerek suçu kesinleşmemiş, hatta duruşmasına bile başlanılmamış bir tutuklunun üstündeki demir kapının aralanmasını sağlaması gerekmez mi? “İnsanları severiz, yaradandan ötürü” özdeyişini sık sık kullanan Sayın Başbakan Gazze’deki insanlık dramının dışında kendi ülkesinde de nice dramların sahnelenmek de olduğunu fark etmeli ve Adalet Bakanı’nı göreve çağırmalıdır. Bir insan son nefesini verme aşamasında bilinci kapalı olarak seruma bağlı olarak yatağında eşinin ellerini tutmasını bekliyor. Bir başka insan, hücre kapısına yaklaşan gardiyan adımlarından, kendisine verilecek haberin gerilimi ile yaşamanın dayanılmaz acısı ile Ankara’daki vicdanlardan gelecek izni! Eğitim ödeneği kesintili ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Milli Eğitim Bakanlığı, yeni eğitim öğretim yılının başlamasıyla birlikte öğretmenlere “öğretim yılına hazırlık ödeneği” olarak 570 TL tutarı ödeme yapmaya başlayacak. 20112012 eğitim öğretim yılının ilk döneminde göreve başlayacak öğretmenlere bu tutarın yüzde 75’i, ikinci döneminde göreve başlayanlara ise bu tutarın yüzde 50’si ödenecek. Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer yayımladığı genelgede, öğretmenlere ödenek olarak verilecek tutarın 570 TL olduğu belirtilirken Bütçe Yasası’nda kabul edilen geçici bir maddeye göre göreve yeni başlayan öğretmenlerde bazı kesintiler yapılacağı belirtildi. Buna göre söz konusu ödeme öğretim yılının başladığı aydan sonra ve birinci dönem ders yılının sonundan önce başlayanlara yüzde 75 oranında yapılacak. Birinci dönem ders yılından sonra ve ikinci dönem ders yılının sona ermesinden önce göreve başlayanlar ise ödemeyi yüzde 50 oranında alacak. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP İzmir Milletvekili Rıza Türmen, Türkiye Bilimler Akademisi’nin (TÜBA) özerk yapısını tasfiye ederek hükümete bağlı bir kurum haline getiren düzenlemenin Nazi Almanyası’nda bile yaşanmadığını belirterek, “Ümit ediyoruz ki Cumhurbaşkanı bu konuya müdahale eder ve bu yanlış düzeltilir” dedi. Dünyada bu konu hakkında kıyamet koparken, Türkiye’deki bilim çevrelerinin sessiz kaldığına dikkat çeken Türmen, konuyu Anayasa Mahkemesi’ne götürebileceklerini ifade etti. ‘CUMHURBAŞKANI MÜDAHALE ETMEL ’ TÜBA’yı hükümete bağlı bir kuruma dönüştüren düzenlemeye dünya çapında uluslararası bilim kuruluşlarında tepki yağdığını kaydeden Türmen, şunları dile getirdi: “Bu düzenleme dünyada kıyamet koparmıştır. Saygın bir bilim dergisi Nature’de bu konu hakkında ‘TÜBA’ya yapılan ülkede yaşanan genel antidemokratik dönüşümün genel simgesidir. Bu ele geçirmeye meydan okunmalı’ deniliyor. Bakıyorsunuz, bütün akademilerden Başbakan’a bu konuda tepki yağıyor. Akademiler bu kararın geri alınmasını istiyor. Ümit ediyoruz ki Cumhurbaşkanı bu işe müdahale eder. Bu yanlışın önüne geçilir.” azi Almanyası’nda bile akademi özerkti’ TBMM’de dün düzenlediği basın toplantısında, Kanun hükmünde kararnameyle akademinin yapısında yaşanan değişikliklere değinen Türmen, “Bilim akademileri özerktir. ‘N Dünyada özerk olmayan bilim akademisi yoktur” dedi. Nazi Almanyası’nda bile bilim akademisinin özerk olduğunu belirten Türmen, geçmişte Rusya ve Bulgaristan’ın akademiyi hükümete bağlı bir yapıda değiştirmek istediğini, fakat bunu yapamadıklarını anlattı. Türmen, “Akademi kendi üyelerini bilimsel olarak değerlendirip liyakat esasına göre seçer” dedi. Hükümetin yeni düzenlemeyle birlikte be lirli ideolojik görüşü taşıyanları akademiye seçeceğini ifade eden Türmen, böylece akademinin bilimsel yapısından uzaklaşacağına işaret etti. ünyada kıyamet koptu Türkiye sessiz Türkiye’de özgürlük ve demokrasi üzerinde dolaşan kara bulutların bilim alanını da içine alacak şekilde genişlediğini belirten Türmen, dünyada kıyamet koparken, Türkiye’de bu konuda D yeteri kadar tepki gösterilmediğini ifade etti. Türmen, TÜBA’nın yapısını değiştiren kanun hükmünde kararnameyi Anayasa Mahkemesi’ne götürmeyi değerlendiklerini de kaydetti. Türmen, “Türkiye’deki bilim adamları ve üniversitelerin bilim özgürlüğüne karşı indirilen bu darbeye tepki göstermesi lazım. Hiç kimse bu baskı rejimi dışında kalamaz. Herkes sonunda yandaş olmaya doğru gidiyor” diye konuştu. İlköğretim öğrencisinin masrafı bir asgari ücretlinin maaşına denk Ders zili cep yaktı Okul kıyafetinden ayakkabıya, servisten kırtasiyeye dek çok çeşitli kalemler toplandığında bir öğrenci için yapılan masraflar 658 TL’lik asgari ücrete ulaşıyor. Veliler “Borçlar boyumuzu aştı” dedi. İstanbul Haber Servisi Yeni eğitimöğretim yılında okul masrafları el yakacak. İlköğretim öğrencilerinin masrafları bir asgari ücretlinin maaşına yaklaşırken, liseli öğrencilerin ve üniversitelilerin durumları ise daha da ağır. Tüm Öğrenci Velileri Dayanışma Derneği (ÖVDER) Başkanı Orhan Yüce her yıl artan okul masraflarının bu yıl daha da yükseldiğini söyledi. Okul alışverişlerindeki uzun ihtiyaç listeleri ve pahalı fiyatlar yurttaşların belini büküyor. Sıradan bir okul çanta fiyatı 30 ile 80 lira arasında değişirken, ayakkabı fiyatları da ortalama 50 TL’den başlıyor. Bütün bu giderlere, evi okula yakın olmayan öğrencilerin servis giderleri de eklenince, velileri 700 TL’ye yaklaşan okul masrafları bunaltıyor. El yaKolektifleri üyeleri, Harç isyanı Öğrenciiçin yatırdıkları harçalt sınıftan kalan dersler paralarının yüzde 300’e varan oranda zamlandığını belirterek Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan’ı şarkılar ve tiyatro oyunu ile protesto etti. Taksim Tramvay Durağı’nda basın açıklamasını okuyan Gökçe Çiçek Kösedağ “Herkesin eğitim hakkından faydalanabilmesi için eğitimde kâr mantığına son verilmeli” dedi. Öğretmenler açıkta kaldı EMRE DÖKER BARIŞ SELÇUK GAZETECİLİK YARIŞMASI Öğrenciler yargılanıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ODTÜ’de 5 Ocak 2011 tarihinde “başkaldırıyoruz” diyerek yürümek isteyen öğrencilere polisin müdahalesiyle çıkan olaylara ilişkin hakkında dava açılan 117 üniversitelinin yargılanmasına başlandı. Ankara 24. Asliye Ceza Mahkemesi’nde açılan davada, 7’si tutuklu toplam 117 sanık “mala zarar vermek” ile “izinsiz toplantı ve gösteri yürüyüşünün dağıtılması sırasında kamu görevlisine direnmekle” suçlanıyor. Sanıklardan ODTÜ öğrencisi Mustafa Bozkurt ise olay günü orada olmadığını ancak bundan yaklaşık 3 hafta önce gerçekleşen eylemde polisin kendisini görüntüleyip bu olaya dahil ettiğini iddia etti. Diğer öğrenciler de suçlamaları reddetti. Geçen yıl okul giderlerini karşılayamayanlar öğrencilerin devlet tarafından karşılıksız okutulması yönünde bir kampanya başlatan ÖVDER başkanı Orhan Yüce ihtiyaç Birinci görevden alındı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye Bilimler Akademisi’nin (TÜBA) özerk yapısına darbe vuran düzenleme ile TÜB TAK yönetiminde yapılan değişikliğe ilişkin tartışmalar sürerken, Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Ali Birinci üçlü kararnameyle görevden alındı. Dün Resmi Gazete’de yayımlanan üçlü kararnameyle Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanlığı Türk Tarih Kurumu Başkanı Birinci asli görevi olan Polis Akademisi’ndeki görevine döndü. Tengiz WHL YK üyesi stanbul Haber Servisi Türk Kardiyoloji Derneği (TKD) Koroner Kalp Hastalığı Çalışma Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. stemihan Tengiz, 3 yıllığına Dünya Hipertansiyon Birliği Yönetim Kurulu Üyeliği’ne (World Hypertension League) seçildi. TKD’den yapılan açıklamada, “Birliğin ‘2. Dünya Hipertansiyon Kongresi’ 2013 yılının Haziran ayında stanbul’da yapılacak. Tengiz’in Türkiye’yi en iyi biçimde temsil edeceği inancıyla üstün başarılar diliyoruz” denildi. VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI Dağıtım şirketimiz YAYSAT’ın Alanya Bayii Sayın 470 Kardelen daha üniversiteli Turkcell’in Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’yle birlikte yürüttüğü “Kardelenler” projesi dahilinde eğitim bursu alan 470 kız öğrenci, üniversite sınavında başarılı oldu. Kardelenlerin 43’ü mühendislik, 18’i tıp, 27’si hukuk, 26’sı hemşirelik, olmak üzere birçok farklı alanda eğitim görmeye hak kazanırken toplam 100 Kardelen ise meslek olarak öğretmenliği seçti. Turkcell Genel Müdür Yardımcısı Koray Öztürkler, “Bu projeyi 11 yıldır büyük bir inanç ve emekle, büyüterek devam ettiriyoruz. nanıyorum ki, üniversiteden mezun olan öğrencilerimiz geleceğin başarılı iş kadınları olarak hem ailelerinin hem de ülkemizin gurur kaynağı olacak” dedi. NAMIK GÖKGÜR’ün 13.09.2011 Salı günü vefat ettiğini derin bir üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Merhuma Allah’tan rahmet, kederli ailesine, çalışma arkadaşlarına ve yakınlarına başsağlığı dileriz. Merhumun cenazesi 14.09.2011 Çarşamba günü (bugün) öğle namazını müteakiben Kanlıca İskenderpaşa Camii’nde kılınacak cenaze namazının ardından Kanlıca Mezarlığı’nda toprağa verilecektir. Şeker Şirketi’nden Tacettin Durutan’ın “mine çiçeği”, Fikret Selma Durutan, Nedret Cüneyt Okan’ın sevgili anneleri, Anıl Durutan’ın ve Alican Okan’ın büyükanneleri, Turhal ve Erzincan Şeker lkokulu ve Ankara Anıttepe lkokulu öğretmeni, dostlarının “Saymanım”ı, “Hocanım”ı ve Saime Teyzesi Emre Döker Aykut Küçükkaya İZMİR Milli Eğitim Bakanlığı çıkardığı yönetmelikle genel liselerin hepsini Anadolu lisesine dönüştürdü. Anadolu liselerine de öğretmen olabilmek için açılan sınavdan 70 ve üzeri puan almak gerekiyordu. Bu yönetmeliğin ardından öğretmenler sınavsız olarak Anadolu lisesi kadrosuna geçirildi. Ancak açılan dava üzerine Danıştay 2. Dairesi, öğretmenlerin kadro değişikliği kararını iptal edince öğretmenler açıkta kaldı. Sınavsız kadroya giren öğretmenlerin “kadroları dolu göstermesi” nedeniyle sınavı kazanan öğretmenler de istedikleri okullara atanamamış oldu. Eğitim İş Sendikası Genel Başkanı Veli Demir, sınavı kazanıp da atanamayan öğretmenlerin idarelere dilekçe vererek okullarına yapılan sınavsız atamaların iptalini istemesi gerektiğini söyledi. Cumhuriyet’e çifte ödül kan fiyatlarla karşılaşan veliler, listelerdeki defter, kalem, silgi gibi ufak, çanta, ayakkabı, önlük gibi büyük, tüm ihtiyaçları karşılayabilmek ve çocuklarını okula eksik göndermemek adına esnafla sıkı pazarlıklara girişiyor. Eminönü’nde alışveriş yapan veliler fiyatların yüksekliğinden dert yanarak şunları söylediler: “Okul masrafları bizim bir aylık maaşımızı aşıyor. Bir defter almak için iki kere düşünüyorum.” ların yalnızca defter ve kitapla bitmediğini, sistemin velilere her ders için bir yardımcı kitap almayı dayattığını ve dershaneye göndermeye zorladığını ifade etti. Yüce, “Fiyatlarda artış yok diyerek yanlış değerlendirme yapıyor, işin aslı sistemin kötüye gittiği ve velilerin bu yıl geçen yıla oranla daha çok zorlandığı ve zorlanacağıdır” dedi. İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından, 1994 yılında göreve giderken geçirdiği trafik kazası sonucu yaşamını yitiren Barış Selçuk’un anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen “Barış Selçuk Gazetecilik Yarışması” sonuçlandı. Seçici kurul, önceki gün İzmir Büyükşehir Belediyesi Encümen Toplantı Salonu’nda Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı, gazetemiz İmtiyaz Sahibi Orhan Erinç, TGF Başkanı Atilla Sertel, TGS Başkanı Ercan Sadık İpekçi, Osman Gençer, Melih Aşık, Muharrem Acar, Merih Ak, Şevket Özçelik, Öcal Uluç ve Muzaffer Tunçağ’ın katılımıyla toplandı. Gazetemiz muhabirlerinden Aykut Küçükkaya, “İkinci Kayseri Olayı” başlıklı haberiyle “Yaygın Gazete Haberi” dalında Barış Selçuk Gazetecilik Ödülü’ne; Emre Döker de “İzmir Kent Haberi” dalında “AKP’liye KÖYDES yolu” başlıklı haberiyle, Hande Mumcu Özendirme Ödülü’ne değer görüldü. Ödüller, Barış Selçuk’un da doğum günü olan 21 Eylül tarihinde Kent Arşivi ve Müzesi’nde saat 18.30’da düzenlenen törenle sahiplerini bulacak. asraflar arttı, veliler zorda’ ‘M SA ME DURUTAN’ı kaybettik. 15 Eylül 2011 Perşembe günü Maltepe Camii’nde kılınacak öğle namazının ardından Karşıyaka Mezarlığı’nda toprağa verilecektir. Sevgi içinde uyusun. Türkiye şçi Partisi Kayseri ve Ankara l Örgütleri’nin ve GençÖncü’nün üyesi, her zaman kavganın tam ortasında yer almış, sevgili arkadaşımız, HAYR BOZKURT’u C MY B yitirmiş olmanın büyük acısı ve üzüntüsü içindeyiz. Arkadaşımızın anısı önünde saygı ve sevgiyle eğiliyoruz. Onu anılarımızda özlemle yaşatacağız. C Çalışanları A LES TÜRK YE ŞÇ PART L ve GENÇ ÖNCÜ’lü ARKADAŞLARI C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle