25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA 18 SPOR BEŞİKTAŞ BAŞKANI YILDIRIM DEMİRÖREN TÜRK ADALETİNE GÜVENDİKLERİNİ SÖYLEDİ CUMHURİYET 2 AĞUSTOS 2011 SALI ‘Karşımızda duramazlar’ Spor Servisi Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören, futbolda şike iddialarına yönelik yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanan Siyah Beyazlı kulübün futbol komitesi başkanı ve asbaşkanı Serdal Adalı, teknik direktörü Tayfur Havutçu ve kulüp protokol müdürü Ahmet Ateş’in aklanacaklarına inandığını belirterek, “Bizler yüce Türk adaletine güveniyoruz” dedi. Yıldırım Demirören, Beşiktaş Dergisi’nin Ağustos ayı sayısında taraftarlara seslendi. Demirören, Türk futbolunda yaşanan gelişmeleri büyük bir dikkat ve üzüntüyle izlediklerini belirterek, şunları kaydetti: “Maalesef soruşturma çerçevesinde Futbol Komitesi Başkanı ve Asbaşkanımız Serdal Adalı, Teknik Direktörümüz Tayfur Havutçu ile Protokol Müdürümüz Sayın Ahmet Ateş’in de tutuklu olarak yargılanmalarına hükmedilmesi, camiamızın TORAMAN: HAYATIM FUTBOL eşiktaşlı futbolcu İbrahim Toraman, kendisi için futboldan daha önemli bir şeyin olmadığını söyledi. Toraman, “Futbol benim hayatım, benim için daha önemli bir şey yok” dedi. Bu arada Siyah Beyazlı kulübün aylık çıkan dergisinin ağustos sayısının kapağı futbolda şike ve teşvik primi soruşturmasına göndermede bulunularak boş bırakıldı. B olduğu kadar, benim de üzüntümü Kupası’nı, dava bir kat daha artırmıştır. Ancak neticelendirilinceye kadar Türkiye üzüntümden daha Futbol çok, yakından takip Federasyonu’na ettiğim hukuki iade etme kararı süreçten aldık. Bu kararı Beşiktaş Kulübü Denetleme kendilerinin alırkenki Kurulu, şike iddialarına yönelik aklanarak amacımız, 108 soruşturmayla ilgili “108 yıllık geçmişi çıkacağına olan yıllık şanlı şan ve şerefle dolu olan BJK’nın Denetleme tarihimize inancımı dile Kurulu olarak hukuka güvenimiz tamdır. getirmek yakışır bir Hukukun gereklerinin yerine getirilmesini şekilde istiyorum. bekleyerek, sonuçlarının, ne pahasına Bizler yüce speküolursa olsun, gelecek nesillere örnek Türk adaletine lasyonların olacak ve de spor kültürünü yaşatacak önüne geçmek, güveniyoruz.” şekilde uygulanmasını talep Yazısında Ziraat hem isnat edilen ediyoruz” açıklamasını Türkiye Kupası’nın suçlamaların yaptı. Federasyon’a dava gerçeği yansıtneticeleninceye kadar iade madığına hem de etme kararlarına değinen Demirören, tutuklama kararlarının şu ifadelere yer verdi: “Bildiğiniz haksızlığına dikkat çekmekti. üzere yargılama ve tutuklama Kupayı iade etme kararımız ve kararının ardından Ziraat Türkiye kulübümüzün bu süreçte ÖRNEK AÇIKLAMA sergilediği tutum üzerine UEFA’nın da teşekkürlerini sunması, Beşiktaşlı duruşunu sadece Türkiye’ye değil, tüm dünyaya göstermiştir. Her zaman olduğu gibi, bu süreçte de büyük camiamızın, kulübümüze ve arkadaşlarımıza desteğini esirgememesini bekliyorum. Biz Beşiktaş’ız... İyi günde de, kötü günde de, hep birlikte, el ele, omuz omuza dururuz. Biliriz ki birlik ve beraberlik içinde olduğumuz sürece karşımızda hiç kimse duramaz.” Sezon öncesindeki gelişmelere ve belirsizlik ortamına karşın seyir zevki yüksek bir takım kurmak adına önemli adımlar attıklarını kaydeden Demirören, yazısını şu ifadelerle tamamladı: “Hiçbir zaman günü kurtarma amacında olmadık. Sadece bugünün değil, geleceğin Beşiktaş’ını oluşturmak için yola çıktık. Daha önce takımımıza kazandırdığımız dünya yıldızlarının yanına, yine Beşiktaş ruhunu benimseyecek, başarı isteyen, formamızın hakkını verebilecek ve özellikle genç oyuncular takviye ettik. Beşiktaş büyük bir kulüptür ve her zaman hedefleri de büyük olmuştur. Bu büyük hedefleri sizlerin de desteğiyle gerçekleştirmek ümidiyle, bu sezonda tüm takımlara başarılar dilerim. 20112012 sezonunun başta Beşiktaşımız olmak üzere tüm rakiplerimize ve futbol ailesine hayırlı ve uğurlu olmasını dilerim.” HAVUTÇU İÇİN KARAR GÜNÜ Beşiktaş’ta bugün yapılacak kritik yönetim kurulu toplantısı merakla bekleniyor. Siyah Beyazlıların teknik direktör konusunu masaya yatıracağı toplantıda üyelerin büyük bir çoğunluğunun yabancı çalıştırıcıdan yana görüş belirteceği öğrenildi. Başta Başkan Yıldırım Demirören olmak üzere, yöneticilerin büyük çoğunluğunun “Önce Tayfur Havutçu’nun durumunu bekleyelim, eğer olumsuz bir şey olursa yabancı bir teknik adamla çalışmalıyız” düşüncesinde olduğu bildirildi. Bu arada Beşiktaş, yeni sezon hazırlıklarına 4 günlük izinin ardından yeniden başladı. Antrenör Roland Koch yönetiminde BJK Nevzat Demir Tesisleri’nde gerçekleştirilen antrenmana tedavileri süren Ersan Gülüm ve Mustafa Pektemek ile özel işleri nedeniyle izin aldığı bildirilen İbrahim Toraman katılmadı. Ağlama Sendromu Tam anlamı ile ağlama sendromuna yakalandık. Kime baksanız ağlıyor. Başbakan, Meclis başkanı, vekiller. Halk zaten hep ağlıyor. Geçen günlerde Fenerbahçe’nin Divan Kurulu toplandı. Konu; sporda yaşadığımız olaylar ve Aziz Yıldırım’ın durumu. Aşağı yukarı iki yıldır mikrofona çıkıp konuşma yapmıyordum. “Yeter artık” demiştim. Bunca yıldır konuştum, anlattım, eleştirdim. Artık ben de konuşmaları, fikirleri sadece izleyeceğim diye karar vermiştim. Bu kararımı da bugüne kadar istisnasız uyguladım. Ancak bu defa durum başkaydı. Yıllarca büyük bir gururla üzerimde taşıdığım formayla ilgili konuşmak için söz istedim. Ama malum ya, önce büyük adamlara söz verilir. Kulüp Başkanvekili Nihat Özdemir mikrofonda duygusal sözler söyledi. Konuşmasının sonunda ise ağlamaya başladı. Ama onların ağlamaları bizlere benzemez. Stil değişik. Özdemir’in ağlamasına, yönetim de ağlayarak cevap verdi. Beni de bir düşüncedir aldı. İkinci sırada konuşacaktım. Sıra bana geliyordu. Zaman dardı. Ben ne yapacağım şimdi diye düşündüm. Nasıl ağlayacağım? Bir telaş içine girdim! Sonuçta konuşma sırası bana geldi. Kısık sesle konuşayım dedim. Olmadı. Ağlayamıyorum, hiç olmazsa ağlar gibi yapayım dedim.. Olmadı... Yok, gözümden bir damla yaş gelmiyor. Emniyet güçlerinin biber gazına bile razıydım. Ağlayamadan kürsüden indim! Değerlendirmeler şöyleydi. Ağlayanlar Aziz Yıldırım’ı seviyor ve şu anki durumunu onaylamıyor, ağlamayanlar ise Aziz Yıldırım’ın bugünkü durumunu ‘okey’liyor. Yani suçlanıyorsunuz bir anlamda. Kürsüden inip, yerime oturmaya gittiğimde yakınımda bulunan bazı arkadaşlar, “Sen ağlamadın ama yine de biz seni anladık. Sen içinden ağladın” dediler. Nasıl olursa bu bilmiyorum. Toplantı sonrası yazılı ve görsel yayınları hem okudum hem de izledim. Nihat Özdemir, konuşmasını yaparken izleyiciler büyük bir heyecana girmiş ve olanca kuvvetleri ile alkışlarken ben kollarımı kavuşturmuş, soğukkanlılıkla onları izliyordum. Beni tanıyanlar için bu görüntüm sürpriz bir görüntü değil. Yadırgamazlar. Eğer, tersini yaparsam yadırgarlar. Ama diğerleri, yüzüme karşı olmasa bile kendi aralarında “Bak görüyor musun, Halit Deringör, Aziz Yıldırım’a karşı” diyorlar. Bence otokontrol, gerektiğinde kullanılmak üzere, herkese lazımdır. Yanlış anlaşıldım belki ama hiç zararını görmedim... Fenerbahçe çok fırtınalar geçirdi fakat yıkılmadı hep dik durdu. Bu günler de geçecek ama onu çok korkunç ve tehlikeli bir fırtına daha bekliyor. Fenerbahçe’de tarikatın ayak izleri hissediliyor. İçerden ve dışardan kendi çıkarları için onu destekleyen, gelmesini çabuklaştıranlar hainleri görüyorum. Aman dikkat! Yeni bir kaosun içine girmek istenmiyorsa duygulara kapılmadan sağ duyulu hareket etmeye ihtiyaç var. Olay çıkarana kameralı tespit CUMHUR ÖNDER ARSLAN İSTANBUL VALİLİĞİ, YASADAKİ MADDEYLE STATLARIN İZLEME SİSTEMLERİ İÇİN HAREKETE GEÇTİ ABİDİN AYDOĞDU GÖRÜŞ İstanbul İl Spor Güvenlik Kurulu’nun, 9 Eylül’de başlayacak Spor Toto Süper Lig ile 10 Eylül’de start alacak Bank Asya 1. Lig öncesi statların kamera sistemiyle izlenmesi hakkında önemli bir karara imza atacağı öğrenildi. Kurulun dün Vali Yardımcısı Ali Bakoğlu başkanlığında yaptığı toplantıda, yeni sezondaki tüm maçlarda stat içi kemara kayıtlarına dikkat edilmesinin kararlaştırıldığı bildirildi. TFF ile kulüplere resmi birer yazı göndermeye hazırlanan valiliğin, statlardaki tüm güvenlik kameralarının çalışır hale getirilmesini isteyeceği kaydedildi. Şükrü Saracoğlu Stadı’ndaki F.BahçeS.Donetsk maçında sahaya binin üzerinde taraftarın girmesine karşın bunlardan sadece 4’ü hakkında yasal işlem başlatılması nedeniyle İstanbul Valiliği’nin harekete geçtiği belirlendi. Bu çalışmayla birlikte valiliğin, tüm kamera kayıtlarına ihtiyaç duyulduğu anda ulaşmak istediği vurgulandı. 14 Nisan’da yürürlüğe giren 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun’un, ‘Spor alanlarının güvenlik ve düzenine ilişkin tedbirler’ bölümünün 5. maddesinde, “Spor alanlarında; güvenliğin sağlanması ve bu kanuna aykırı davrananların tespiti amacıyla, gerekli teknik donanımlar kurulur. Kameralar ve benzeri teknik donanımların yerleştirilecekleri yerler ve sayıları il veya ilçe spor güvenlik kurulları tarafından belirlenir” ifadesi yer alıyor. ‘EMENİKE’NİN KORKAK BİR YAPISI VAR’ ardemir Karabükspor Sportif Direktörü Seyit İçgül, Radyospor’a yaptığı açıklamada, Emenike’nin gidişinin F.Bahçe ile ilgili olmadığını belirterek, “Emenike’yle F.Bahçe’ye transferinden sonra konuştuğumuzda; F.Bahçe’de mutlu olduğunu, Türkiye’nin en büyük kulübüne geldiğini söylemişti. Şike soruşturmasından sonra F.Bahçe’ye katkı sağlayamayacağını düşündüğü için kolay yolu seçip, Rusya’ya gitti. Emenike’nin biraz korkak bir yapısı var. Olaylardan çabuk etkilenebiliyor” dedi. K EMRE: FUTBOLDAN KONUŞAMIYORUZ .Bahçeli Emre Belözoğlu, 2012 Avrupa Şampiyonası eleme maçlarının gündemde olması gerekirken şike iddiaları nedeniyle futbolun konuşulamadığını söyledi. Belözoğlu, “Kazakistan ve Avusturya maçlarına konsantre olmamız gerekiyor. Şu anda önümüzde bu kadar kritik maçlar varken ve bunları konuşmamız gerekirken, ne yazık ki yaşadığımız olaylar bunu engelliyor. Günümüzde yaşadığımız ortam futbolu konuşmamıza engel oluyor. Yaşım müsait olduğu takdirde 2014 Dünya Kupası’nda milli forma ile mücadele etmek bana gurur verir” diye konuştu. Öte yandan UEFA’nın görevlendirdiği bir ekip Şükrü Saracoğlu Stadı’nda Şampiyonlar Ligi tanıtımında kullanılmak üzere video çekimleri yaptı. Ben de Şike Yaptım! Toplumumuzun şike konusunda takındığı tavrı hayretle izliyorum. Sanki ilk defa karşılaşıyorlarmış gibi garip bir merak içinde. Geriye dönüp baktığımızda, çok şeyimiz zaten şikeli. Şikenin kısa tarifi aslında ‘ahbapçavuş ilişkisi’. Gencecik çocuklarımız üniversite sınavına giriyor, ortada bariz şike var. İşe girme, işte yükselme, bürokrasi en az 40 yıldır ahbapçavuş ilişkileriyle gidiyor. 1969 senesinde Ankara Güneşspor’da futbol oynuyordum. Güneşspor ikinci lig takımı. Ligin şimdiki karşılığı Bank Asya. Geliri, futbolcu satışı ve şike. Yanlış duymadınız: Şike. Devrin federasyon başkanı da Güneşspor’u bilir. Kimse de ne hikmetse bu duruma ses çıkartmaz. Afyonspor deplasmanına gittik. Afyon çok zor durumdaydı. Bizi mutlaka yenmesi lazımdı. Maçtan bir gece önce kulüp başkanı Avni Bulduk hepimizi topladı. “Arkadaşlar emniyet müdürü yok, jandarma komutanı izinli. Maçı verelim mi, yoksa ne yapalım?” dedi. O zaman kadro 16 kişi. 14 kişi hemen el kaldırdı. İki genç futbolcu ise el kaldırmadı. Avni Bulduk çok kızdı. “Kaldırın, ellerinizi kaldırın. Bu karar oybirliği ile alınacak” dedi. Maç oynandı, zar zor 10 yenildik. Futbolcuların kazançları birer kilo Afyon kaymağı oldu. Ama burada en büyük kazanç demokratik şikeyi gerçekleştiren ilk kulüp olmamız. Ankara’ya yolunuz düşerse Güneşspor Kulübü’nü sorun. Herkes size gerçek onlarca şike maçı anlatır. Hiç unutmuyorum, aynı yıl şike yaptığımız Afyonspor’u 2 maç sonra düşürdük. Çünkü Afyonspor’un rakiplerine de maçları satmıştık. Biz demokratik şike yaptık ama dünyanın futbol devi, o zamanki adıyla Federal Almanya şikenin büyük babasını yaptı. Yarı finalde Hollanda ile karşılaşmak istemeyen Federal Almanya, Doğu Almanya’ya 10 yeniliverdi. Aynı Almanya, aynı özveriyi Avusturya karşısında da gösterdi. İsveçDanimarka (22) maçında İskandinav şikesi yapıldı. Futbolda, her iki tarafın da kazançlı çıktığı şikeler vardır. Milli maçlarda demir perde ülkesi hakemlerinin nasıl peşinde koştuğumuz da ortada. İşin özü şu: Samsunspor’un eski başkanı İsmail Uyanık zamanında açtı ağzını, yumdu gözünü. Kimse ciddiye almadı. Adam her şeyi açık açık anlattı. Hatta “Milli maçlarda bile bu oluyor” dedi. Gazeteciler İsmail Uyanık’a sordular: “Hangi maç?”. İsmail Uyanık yanıt vermedi, susma hakkını kullandı. Şike konusunda ahkâm kesenler, ahlak ve fazilet edebiyatı yapanlar dikkatli olsunlar. Sonra bir gün birileri konuşur, 40 yılın hesabını öderler. Faturanın kime çıkacağını isterseniz size söyleyebilirim. Anlı şanlı teknik direktörlerimize, anlı şanlı futbolcularımıza, anlı şanlı federasyon başkanlarımıza... Onun için yapılacak en iyi şey; herkesin ağzını kapatması. F HAYRETTİN’DEN 80 İTİRAFI ‘TAYFUR F.BAHÇE FORMASIYLA ÇIKARSA ŞAŞIRMAM’ utuklu bulunan F.Bahçe Başkanı hem TFF sananların çiftliği değil. Aziz Yıldırım’ın avukatı Faik Bence F.Bahçe küme düşürülecekse, Işık, sosyal paylaşım sitesi Süper Lig’de kimse kalmamalı. Mevcut Twitter’dan yine çarpıcı açıklamalar dokümanlar, buna yetmez. O yüzden yaptı: “Cemil Ağabey’e (Turan) süreç bitirilemiyor. Arkadaşlar, bana Tayfur’u sordum. ‘F.Bahçe forması Aziz Başkan ‘10 gün kadar bekle!’ dedi. ile Metris’ten çıkarsa şaşmam’ dedi ve ‘5 maçta şikeyi biliyorduk’ diyenler, güldü. Yıldırım’lar çakarsa, totocu ve lotocu arkadaşlarına da Faik Işık yalancılar altına yapar. Bu ülke, söylemişlerse; cürüm işlemişler. O kendini hem polis, hem savcı, hem hâkim, dönem telefon kayıtları incelenmeli.” T Spor Servisi F.Bahçe taraftarı, günlük bir spor gazetesine tam sayfa ilan vererek, futbolda şike iddialarına yönelik soruşturma kapsamında tutuklanan kulüp başkanı Aziz Yıldırım’a destek oldu. Gazeteye verilen ilan kulübün internet sitesinde de yayınlanırken, ilanın tamamen taraftarlarca organize edildiği ve ücretinin de taraftarlar tarafından ödendiği vurgulandı. Eski Trabzonspor Kulübü Başkanı Nuri A Z İ Z Y I L D I R I M ’A İ L A N L I D E S T E K Albayrak, “Türkiye’de spor ahlâkının çok bozulduğunu herkes biliyor. Daha önceki yasa bu işlere pek müsaade etmiyordu. Tabii ki yıllardır Türk futbolunda, sporunda bu tip hadiseler olmuştur ve gün yüzüne bir çoğu çıkmamıştır. Umarım yeni yasadan sonra Türk futbolu ve sporu gerçek kimlikle kişiliğine kavuşur. Bu olayda Trabzonspor Kulübü’nün hiç adının geçmemesini isterdim” dedi. Spor Servisi Futbol gündemini sarsan şike soruşturmasının yankıları sürerken, eski G.Saray kalecisi Hayrettin Demirbaş, 19921993 sezonunda Sarı Kırmızılı takımın Ankaragücü’nü 80 yendiği maçla ilgili çok çarpıcı bir itirafta bulundu. Bugün Gazetesi’ne konuşan Demirbaş, “80’lık A.Gücü karşılaşmasında şaibe vardı. Ama kesinlikle G.Saray o maçta şike yapmadı. Tam aksine o karşılaşmada rakibimize müthiş bir teşvik primi gitmişti. Ceza sahası içinde bir pozisyon olmuştu Sabotic’le... Masörleri saha içine girip ‘Penaltı penaltı’ diye bağırmaya başladı. ‘Nedir sizdeki bu heyacan’ diye sordum. O da bana ‘Ne diyorsun abi. Eğer bu maçı kazanırsak, 1 senedeki primi cebimize koyacağız’ dedi. Şoke olmuştum” ifadelerini kullandı. Belge görme isteğine ret Tutuklanan F.Bahçe Kulübü Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu’nun TFF’ye gönderilen belgelerin kendisine de verilmesi yönündeki itiraz talebine olumsuz yanıt geldi. Soruşturma savcılığının ‘dosya üzerinde hâlâ gizlilik kararı olduğunu’ hatırlatarak belgelerin bu aşamada şüpheli müdafilerine verilemeyeceğini belirttiği öğrenildi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle