18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 TEMMUZ 2011 PAZAR CUMHUR YET SAYFA [email protected] DIŞ HABERLER 11 BM’nin Mavi Marmara raporundaki ifadeleri yumuşatmak için iki ülkenin görüştüğü öne sürüldü ‘Türkiye ile İsrail görüşüyor’ Dış Haberler Servisi Türkiye ve İsrail’in, Birleşmiş Milletler bünyesinde hazırlanan Mavi Marmara baskınıyla ilgili raporun açıklanmasının hemen öncesinde, rapordaki değerlendirmeleri yumuşatmak için gizli görüşmeler yaptıkları öne sürüldü. İsrailli Ynet haber sitesi, Washington’daki kaynaklara dayandırdığı haberinde, BM Komisyonu’ndaki İsrail Temsilcisi Yosef Ciechanover ile Türk meslektaşı ve diğer yetkililerin, “rapordaki sonuçların, iki ülke arasındaki ilişkilerin geliştirilmesine yönelik kullanılmasını sağlama çabaları doğrultusunda, ülkeler arasında mekik dokuduklarını” öne sürdü. Haberde, aynı kaynakların, “Amerikan yönetiminin, her iki tarafa da aralarındaki gerilimi sona erdirmek için baskı uyguladığı” ve bu nedenle “Yeni Zelanda’nın eski başbakanı Geoffrey Palmer ile eski Kolombiya Cumhurbaşkanı Alvaro Uribe başkanlığındaki komisyonun nihai raporunun yayımlanmasının ertelendiğini” söyledikleri belirtildi. BM Komisyonu’nun, geçen yıl 31 Mayıs’ta düzenlenen Gazze filosu baskınıyla ilgili raporunu 7 Temmuz’da BM Genel Sekreteri Ban Kimun’a sunması bekleniyor. Ynet’in haberine göre söz konusu kaynakların, “Türkiye ile İsrail’in karşılıklı bir anlaşmaya ulaşabilmesi halinde, BM’nin de raporun değerlendirilmesini ılımlılaştırmaya yönelebileceğini ve taraflardan birini doğrudan suçlamadan kaçınacağını” ifade ettikleri kaydedildi. ABD Başkanı Barack Obama’nın, geçen günlerde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı iki kez telefonla aradığı, ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’ın da Dışişleri Bakanı Ahmed Davutoğlu ile taraflar arasında ilerleme sağlama çabaları çerçevesinde konuştuğu belirtilen haberde, Washington’ın Ankara’yı, özellikle bölgedeki gösteriler ve Suriye’nin protestoculara yönelik şiddet kullanmasının ardından Ortadoğu’da ana stratejik ortak olarak gördüğü ifade edildi. ‘Kahn havada infilak edecek!’ “Dominique Strauss Kahn havada infilak edecek! Mayıs’daki bir tsunami veya bir atom bombasının ardından zerresi kalmayacak. DSK her halükârda Fransız sosyalistlerinin önseçimlerine katılamayacak!” Bu “kehanet” Michel Taubmann isimli bir gazetecinin kulağına; Strauss Kahn’ın New York’ taki “Sofitel” macerasından tam bir ay, on gün önce nisanda fısıldanmış. IMF’in eski patronu mayıs ortası malum; bir “Sofitel” görevlisine tecavüz ettiği gerekçesiyle yaka paça bindiği uçaktan indirilmiş, soluğu önce polis karakolunda, ardından hırsızlar ve gangsterlerle yan yana konakladığı bir hücrede almış ve “cumhurbaşkanlığı düşüne” veda etmişti. İlginç olan şu ki Strauss Kahn’ı “tuz buz edecek” büyük bir belanın ufukta çok önceden belirdiğini, nerdeyse gün ve tarih vererek görenler var… Michel Taubmann “meclis koridorlarında” kendisine yapılan bu kehaneti, Kahn’ın özgürlüğüne kavuşmasından birkaç gün önce Fransa’da piyasaya çıkan “DSK’nin Gerçek Romanı” isimli kitabında anlatıyor. Tutuklandığı günden beri her türlü karalama, küçük düşürücü itham ve aşağılamaya maruz kalan DSK’nin; özgürlüğüne kavuşacağı bu hafta başından itibaren yeniden böyle “komplo iddialarının” dolaşıma girmesiyle belli olmuştu. Strauss Kahn davasında bir dönüm noktasına gelindiğini, geçtiğimiz günlerde ilk kez “DSK’nin Gerçek Romanı”na ilişkin bu yayınları görünce fark ettim. “New York Times”da sonra “tecavüz kurbanının” ifadesindeki açıkların gündeme getirilmesiyle; havanın döndüğü ayan beyan ortaya çıktı. Otel görevlisi hedef tahtasına “seri tecavüzcü” kontenjanından canavarlaştırılan Kahn’ın çilesi bitmiş, bu defa “saldırıya uğradığını söyleyen” erleştirilmişti. Kahn’ın “tecavüzle suçlandığı” evrede Amerikan basınında okuduğum her yazıda istisnasız “32 yaşında, başörtülü, dindar Müslüman Gineli kadın” olarak tasvir edilen Mafissatou Diallo; o denli sarıp sarmalanıp korunuyordu ki gerçek adı bile çok yerde verilmiyor, yerine romantik “Ophelia” adı kullanılıyordu. Geçtiğimiz son bir hafta içinde, “Ophelia” romantizminden geriye bir şey kalmadı ve adıyla sanıyla Mafissatou Diallo’nun dört başı mamur bir sahtekâr olduğu iddia edilmeye başlandı. Mafissatau her şeyden önce anadan doğma bir yalancıydı. ABD’ye yaptığı iltica başvurusunda verdiği bilgilerden tutun da geçmişine dair söylediği her şey yalandı. O kadar ki Amerikan maliyesine daha az vergi verebilmek adına fazladan bir çocuk sahibi olduğunu dahi uydurabilmişti. Resmi mercilere yaptığı çok sayıda yalan beyan yanında, “olay gününe” ilişkin verdiği bilgiler de çelişkili açıklarla doluydu. Böyle birkaç günde işte “kurban”la “ahlaksız” yer değiştiriverdi… “Kurban” konumundaki kadın “ahlaksız”… “Müptezel” bir “sapık” olarak imgelenen DSK de jet hızıyla “kurban” olldu. Rollerin hızla yer değiştirmesi ile birlikte, New York mahkemesi, ev hapsindeki Kahn’ın serbest kalmasına karar verdi. Haber; medyada günden güne işlenen bu “rol değişikliğinin” hemen ardından geldiği için, sürpriz olmadı. Medyatik davalarda “algı” ve “imaj” biçimlendirmesi, nerdeyse artık mahkeme sürecinin olmazsa olmaz parçasına dönüşmüştü. Algıda böyle 180 derecelik bir fark yaratıldığında; davanın bambaşka bir seyre girdiğini sezebiliyorsunuz. Sonuç her halükârda Amerikan adaleti için gerçek bir skandal! IMF’nin patronu en başta onurundan ve bu arada işinden oldu. Yerine, bir başka Fransız; Sarkozy’nin sağ kolu Christine Lagarde atandı. Kahn’ın böyle adım adım, dereceli biçimde “aklanması”, tesadüfe bakın ki Lagarde’ın başkan seçilmesinden iki gün sonraya denk geldi. Değme Holywood senaryolarına taş çıkartan bu garip öyküde; ortaya atılan “komplo iddiaları” da bu nedenle çeşit çeşit… Fransızların yüzde 57’sinin inandığı “komplolar”; “Elysee yarışından” ibaret değil. ABD Hazine Bakanı Timothy Geithner’ın Strauss Kahn’ı, daha olayın içyüzü anlaşılmadan sildiğini ve istifaya davet ettiğini hatırlayanlar; başlıbaşına “IMF üst yönetimindeki değişimin” de komplonun parçası olabileceğini söylüyor. Kahn’ın “IMF’ de bir devrim gerçekleştirmekte” olduğuna işaret edenler var. Bunların içinde gereğinde IMF’yi yerden yere vurmaktan çekinmeyen Joseph Stiglitz gibi ciddi iktisatçılar bulunuyor. Ünlü iktisatçının, DSK’nin kapana kıstırılmasından 9 gün önce yazdığı bir makale bu bağlamda gündeme getiriliyor. Sözü edilen değerlendirmede Stiglitz; DSK’nin az gelişmiş ülkelere uygulanan IMF kurallarında köklü değişiklikler yapmak istediğini ve bu ülkelere dayatılan şartları “ekonomik istikrar, istihdam” parametreleriyle bağlantılı kılarak daha adil hale getirmek hedefini kolladığını söylüyor. Strauss Kahn’ı önümüzdeki dönemde daha çok konuşacağız. SUR YE (EPA) Esad, Hama Valisi’ni görevden aldı Dış Haberler Servisi Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad, yaklaşık yarım milyon kişinin katıldığı hükümet karşıtı gösterilere sahne olan Hama kentinin valisini dün görevden aldı. Devlet televizyonu, kuzeydeki Hama kentinde rejim aleyhtarı gösterilerin başlamasından bu yana en geniş katılımlı gösterinin önceki gün düzenlenmesinin ardından, Devlet Başkanı Beşşar Esad’ın bir kararnameyle Hama Valisi Ahmed Halid Abdülaziz’i görevden aldığını bildirdi. Hama’da önceki gün düzenlenen gösterilere en az 500 bin kişinin katıldığı belirtiliyor. Aktivistler, önceki gün ülke çapındaki gösterilerde en az 28 kişinin de güvenlik güçlerince öldürüldüğünü öne sürüyor. İnsan hakları örgütleri, 15 Mart’tan beri devam eden rejim karşıtı gösterilerde, 1360’ın üzerinde sivil ve 350 güvenlik personelinin öldüğünü, binlerce kişinin de tutuklandığını kaydediyor. Türkiye Gençlik Birliği’nden (TGB) gençler, Suriye Milli Öğrenci Birliği’nin daveti üzerine 6 Temmuz’da 5 günlüğüne Suriye’ye gidecek. Suriye Milli Öğrenci Birliği’nin TGB’ye gönderdiği davet mektubunda, ülkelerindeki vatansever ve ulusalcı cephenin dış kaynaklı bir tertiple karşı karşıya olduğu belirtilerek, “Farklı illerdeki öğrenci gruplarıyla bir araya gelip buranın gerçeğini görmenizi istiyoruz” ifadeleri kullanıldı. Yunanistan’ın Gazze’ye gitmeye hazırlanan “Özgürlük Filosu 2” gemilerinin Yunan limanlarından hareket etmesini yasaklamasının ardından, filoya katılacak eylemcilerden “Kararlıyız” açıklaması geldi. Filo organizatörlerinden Dror Feiler, “Burada kalmayacağız. Gazze’ye o ya da bu şekilde ulaşmaya kararlıyız” dedi. 10 gündür Yunanistan’ın Girit adasındaki StNicolas GAZZE F LOSU: KARARLIYIZ ‘Komplo iddiaları’ tekrar devrede Limanı’nda bekletilen Kanada gemisi “Tahrir”in, limandan çıkışına Yunan sahil güvenlik ekiplerinin engel olmak istediğini iddia eden aktivistler, dün protesto gösterisi yaptı. Yunan sahil güvenlik ekiplerinin önceki gün belgelerine el koymak amacıyla gemiye çıktığını söyleyen ve geminin yanında toplanan aktivistler, “Özgür Gazze ve Özgür Gazze Filosu ve Gazze’ye Özgürlük” sloganları attı. StraussKahn’a tuzak olasılığı IMF Başkanı Dominique StraussE skiönetarafından cinsel saldırıya uğraKahn dığını süren New York’lu kat görevlisinin, saldırının yaşandığını iddia ettiği andan 28 saat sonda Arizona’daki bir göçmen hapishanesinde tutuklu bulunan erkek arkadaşıyla telefonda konuştuğu ortaya çıktı. Memleketi olan Gine’de kullanılan yerel Fulani dilinde konuşan kadının “Merak etme, bu herifin çok parası var. Ben ne yaptığımı biliyorum” sözleri dikkat çekti. StraussKahn’ın siyasi geleceği ise konuşuluyor. 2012 Fransa cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin en güçlü rakibi olarak görülen StraussKahn, tutuklanmasıyla birlikte seçimlere adaylığını açıklayamamıştı. StraussKahn’ın seçim yarışına geri dönmesinin önünde, davanın henüz sonuçlanmamış olması ve ABD’den çıkmasının yasak olması gibi engeller bulunuyor. Olay öncesinde Sosyalist Parti’den aday olmayı planlayan StraussKahn’a parti de yeşil ışık yaktı. Partiden aday olmak için son başvuru tarihi 13 Temmuz ancak partinin 18 Temmuz’da yeniden hâkim karşısına çıkacak StraussKahn’ın başvuru yapabilmesi için tarihi ertelemesi gündemde. Öte yandan Dominique StraussKahn özgürlüğünün ilk gününü tadını eşi Fransız gazeteci Anne Sinclair ile Manhattan’da pahalı bir talyan restoranında akşam yemeğini yiyerek çıkardı. (REUTERS/ABACAPHT) Türkiye, Kaddafi ile ilişkileri kesti Türk gençler Suriye’ye gidiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye’nin Trablus Büyükelçisi Levent Şahinkaya merkeze alındı. Şahinkaya’nın görevden alınması “Türkiye’nin Libya lideri Muammer Kaddafi ile resmi ilişkilerini kestiği” yorumlarına neden oldu. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da bugün Libyalı muhaliflerin başkenti olarak nitelendirilen Bingazi’ye gidecek. Şahinkaya’nın yerine ise bir atama yapılmadı. Ankara daha önce de Libya’daki çatışmalar nedeniyle Trablus Büyükelçiliği’ni kapatmıştı. Şahinkaya’nın merkeze alınması, “Türkiye’nin Kaddafi yönetiminden umut kestiği ve temasları sonlandırmak istediği” şeklinde yorumlanıyor. Öte yandan Enformasyon Dairesi Başkanlığı, Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun bugün muhaliflerin başkenti olarak bilinen Bingazi’ye günübirlik bir ziyaret yapacağını duyurdu. Davutoğlu dün de Kahire’ye giderek Dışişleri Bakanı Muhammed el Urabi ve diğer yetkililerle görüştü. TC ALANYA 3. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN GAYRİMENKULÜN SATIŞ İLANI SAYI: 2009/ 4458 E. SATILMASINA KARAR VERİLEN TAŞINMAZIN CİNSİ VE KIYMETİ, EVSAFI: TAPU KAYDI (1): Alanya ilçesi, Tosmur Beldesi, Merdivenlitaş mevkii, 115 ada, (2) numaralı parselde kayıtlı 3382,93 M2 alanlı “A blok natamam B ve C Bloklar Betonarme Bina ve Arsası” vasıflı taşınmazdaki binalardan B Blok l. katında 12/828 Arsa Paylı 11 numaralı mesken olup borçlu adına tam hisse kayıtlıdır. BULUNDUĞU YER: Yukarıda tapu bilgileri belirtilen 115 ada (2) numaralı parselin; Doğusu Yol, Batısı; 1 ve 3 numaralı Parsel, Kuzeyi; Yol (Dim Çayı Caddesi), Güneyi 3 ve 4 numaralı Parseller ile çevrilidir. Parsel pafta ve çaplı krokisine aynen uymaktadır. İMAR DURUMU: Parsel %35 taban alanlı 6 Kat Konut yapımına imarlı olup, parselde yapılaşma tamamlanmıştır. HALİHAZIR DURUMU: Davaya konu parsel üzerinde 6 Katlı “Ay Işığı Sitesi” İsimli 3 Blok bulunmaktadır. Söz konusu meskenin Bulunduğu Blok parsel Orta bölümünde yer alıp B Blok isimlidir. B blok beton teras çatılı, asansörlü, dışı akrilik boyalı, kuzey cephesi dekortaş kaplama, merdiveni mermer, kirliği mineral kum sıva kaplamalı zemin katı işyeri, normal katların her birinde 4’er mesken bulunmaktadır. Söz konusu 11 numaralı mesken binanın 1. katında doğu ve güney olmak üzere 2 cephelidir. Giriş kapısı çelik kapı, 2 oda, 1 salon ve müştemilatlarından oluşup 81 M2 civarında kapalı alanlıdır. Islak hacimler tabanı seramik, 2 oda ve salon tabanı laminat kaplama, duvarlar plastik boyalı, alçı kartonpiyerli, iç kapılar ahşap tablalı kapı, dış doğrama PVCısıcamlıdır. Banyoda duş, klozet ve ayaklı lavabo vardır. Mutfak duvarı tavana kadar seramik kaplama, dolabı Mdflam, tezgâhı mermerittir. Banyo ve WC tavanı PVC Lambri kaplamadır. Bina tahminen 1012 yıllık yıpranmahdır. Binada meskenler genel olarak boş durumdadır. Parselde Elektrik, su, PTT , altyapı, Belediye hizmetleri vs. mevcuttur. Meskende hâkim manzaragürültü ve hava kirliliği yoktur. DEĞERİ: Yukarıda açıklanan hususlar, bulunduğu yer, konumu vb. değerine etki eden hususlar nazara alındığında, Söz konusu; Alanya ilçesi, Tosmur Beldesi, Merdivenlitaş mevkii, 115 ada, (2) numaralı parselde kayıtlı 3382,93 M2 alanlı “A blok natamam B ve C Bloklar Betonarme Bina ve Arsası” vasıflı taşınmazdaki binalardan B B Alanya ilçesi, Tosmur Beldesi, Merdivenlitaş mevkii, 115 ada, (2) numaralı parselde kayıtlı 3382,93 M2 alanlı “A blok Natamam B ve C Bloklar B blk l.katında 12/828 Arsa Paylı 11 numaralı Mesken arsa payı ile birlikte toplam 90.000.00 TL. (Doksanbin Türk Lirası) değer taşır. Satış Saati: 14.0014.10 SATIŞ ŞARTLARI: 1. Satış 09.09.2011 günü saat 14.00 14.l0’a kadar Alanya Adliyesi Mezat salonunda açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen kıymetin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar var ise alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla 19.09.2011 günü Alanya Adliyesi Mezat salonunda saat 14:00 14:10 arası ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da rüçhanlı alacaklıların alacağı ve satış masraflarını geçmesi kaydı ve tahmin edilen değerin %40’ından aşağı olmamak koşuluyla en çok artırana ihale olunur. 2. Artırmaya iştirak edeceklerin tahmin edilen kıymetin %20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın kesin ve süresiz teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. Alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. KDV, ihale damga resmi harcı, tapu alım harcı ve teslim masrafları alıcıya aittir. Birikmiş vergiler, tapu satım harcı ve tellaliye satış bedelinden ödenir. 3. İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililer (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını hususiyle faiz bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç ve masraflara dair olan iddialarının, dayanağı belgeler ile on beş gün içinde dairemize bırakılacaktır. 4. Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içerisinde ödenmezse İİK’nin 133. maddesi gereğince ihale feshedilir. İki ihale arasındaki farktan ve temerrüt faizinden alıcı ve kefilleri sorumlu tutulacak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 5. Şartname ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. İş bu gayrimenkul satış ilanı taşınmazın tapu kaydındaki ilgililere satış ilanının tebliğ edilmemesi halinde tebliğ hükmündedir. 6. Satışa iştirak edenlerin, şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basın: 43366 BEDRİ BAYKAM VE AİLESİNDEN TEŞEKKÜR 18 Nisan 2011 tarihinde asistanım Tuba Kurtulmuş ile birlikte uğradığımız alçakça bıçaklı saldırının ardından zor günlerimizde bizlerle olan yakınlarımıza, hastaneye getirildiğim andan, taburcu olduğum güne kadar ilgi ve dikkatlerini benden esirgemeyen hastaneye, tüm sağlık personeli ve hastane çalışanlarına, T.C. Cumhurbaşkanı Sn. Abdullah Gül ve eşi Sn. Hayrünnisa Gül hanımefendi, T.C. 9. Cumhurbaşkanı Sn. Süleyman Demirel, T.C. 10. Cumhurbaşkanı Sn. Ahmet Necdet Sezer, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Sn. Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet Halk Partisi Antalya Milletvekili Sn. Deniz Baykal, T.C. Kültür ve Turizm Bakanı Sn. Ertuğrul Günay, T.C. Devlet Bakanı Sn. Egemen Bağış, CHP Yöneticileri ve Parti mensupları, İstanbul Valisi Sn. Hüseyin Avni Mutlu, İstanbul Emniyet Genel Müdürü Sn. Hüseyin Çapkın, T.C. Eski T.B.M.M. Başkanı Sn. Hüsamettin Cindoruk, Fransa İstanbul Başkonsolosu Sn. Herve Magro, Beşiktaş Belediye Başkanı Sn. İsmail Ünal, Şişli Belediye Başkanı Sn. Mustafa Sarıgül, Yeni Parti, Halkın Kurtuluş Partisi, Cumhuriyet Gazetesi, ADD, ÇYDD, 68’liler Birliği, Türkiye Gençlik Birliği, Tekstil İşçileri Sendikası, Fransız Kültür Derneği, Tema Vakfı, Fenerbahçe Spor Kulübü Asbaşkanları Sn. Ali Koç ve Sn. Murat Özaydınlı, Fenerbahçe Spor Kulübü Teknik Direktörü Sn. Aykut Kocaman, Fenerbahçeliler 1907 Derneği, Sarı Lacivert Derneği, Sn. OyaBülent Eczacıbaşı ve İstanbul Modern, UPSD Yönetimi ve Üyeleri, Arter, IKSV, Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık, Salt, Sn. Aydın Doğan’a, Olay anında beni hastaneye taşıyan Sn. Selçuk Kaltalıoğlu’na ve taksi şoförü Sn. Fatih Balcı’ya, Sürekli olarak ameliyat saatlerinden çıkış anıma kadar yanımda olan tüm medya, sanat ve edebiyat ortamının sayılamayacak kadar çok değerli ismine ve kurumlarına, Ziyarete gelen, yurtiçinden ve yurtdışından çiçek gönderen, telefon, mesaj, telgraf ve eposta ile geçmiş olsun dileklerinde bulunan tüm dostlarımıza, akrabalarımıza ve tanıdığımıztanımadığımız tüm sevenlerimize, bizden sıcacık ilgisini esirgemeyen komşularımıza, sevgi ve şükranlarımızı sunarız. Amerikan adaleti için skandal ran’dan ABD’ye Ortadoğu tehdidi Haber Merkezi İran Meclisi Savunma Komitesi Başkanı Gulam Rıza Keremi, olası bir ABD ve İsrail saldırısının cevapsız kalmayacağını belirtti. Keremi, “ABD’nin Ortadoğu ve diğer ülkelerdeki askeri güçleri ve üsleri İran’ın karadan karaya füzelerinin menzilindedir” dedi. Keremi, ayrıca “ABD’nin ilk yanlışında İran Silahlı Kuvvetleri, füzeleri ABD askeri güçleri ve üslerine fırlatacak” ifadesini kullandı. Dış Haberler Servisi Bahreyn’de Sünni liderler, muhaliflerle ulusal diyalog sürecini dün başkent Manama’daki toplantıyla başlattı. Toplantıya, aralarında Şii muhalefet Vifak temsilcilerinin de bulunduğu 300 kadar kişi katılıyor. C MY B C MY B Bahreyn’de reform süreci başladı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle