Katalog

10 TEMMUZ 2011 PAZAR CUMHUR YET SAYFA HABERLER Kredi kartı borcu yüzünden karısını öldürdü Sevgilisiyle buluşmak için babasını yaktı ki travesti linçten son anda kurtuldu Karısını 4. kat balkonundan attı Başından vurulan genç hastaneye zor yetişti, arkadaşı ise öldü 3 Nefret ve cinnet toplumu CEM L C ĞER M Tutuklu Yargılanmalar Yaygınlaşınca… Hangi sorunlara “toplumsal sorun” denir? Bir toplumun kendi yapısının ürettiği sorunlara mı?.. Yoksa, bir toplumun pek çok kesimini etkileyen sorunlara mı? Bazı sorunlar hem toplumun kendi yapısından, yani kurumlaşmış ilişkilerinden kaynaklanır… Hem de toplumun geniş kesimlerini etkiler. İşte böyle sorunlara “toplumsal sorun” denir. Yargı bir toplumdaki anlaşmazlıkları çözer… Ama esas olarak o toplumun egemen yapısını korur: Dintarım toplumlarında, dini ve tarım üretimini… Endüstri toplumlarında, milli ideolojiyi ve fabrika üretimini… Bilişim toplumlarında, demokrasiyi, insan haklarını ve her türlü üretimi! Pek doğal olarak: Diktatörlükle yönetilen toplumlarda diktatörlüğü… Komünist toplumlarda komünizmi… Faşist toplumlarda faşizmi… Demokratik toplumlarda demokrasiyi korur yargı! Bu nedenle bir toplumdaki yargı erkinin nitelikleri anayasalarla belirlenir. Zaten devrimlerde de her siyasal iktidar kendi hukukunu yaratır ve toplumu bu hukuk aracılığıyla biçimlendirir: Kimi zaman, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunda olduğu gibi çağdaşlığa, laikliğe ve demokrasiye doğru bir açılımı içerir… Kimi zaman, Hitler Almanyası’nda olduğu gibi faşizme geçişi belirler… Kimi zaman da Humeyni İranı’nda olduğu gibi dini hukukun ve dine dayalı bir otoriter rejimin pekişmesini sağlar. AKP iktidarı da kendi hukukunu üretmek yolunda ciddi adımlar atmış ve atmaktadır… Bu adımlar kimi zaman doğrudan yasa değişiklikleriyle kimi zaman da referandumla atılmıştır. Elbette, hukuk, toplum, ekonomi ve siyaset ilişkileri son derece karmaşık ilişkilerdir. AKP iktidarında hukuk, siyasetin bir aracı olarak ön plana çıkmış ve bütün öteki öğeleri biçimlendiren bir nitelik kazanmıştır. Bu değişimin etkileri artık her alanda görülmeye başlamıştır. Geniş toplum kesimleri tarafından algılanan ilk somut sonuç, tutuklu yargılanmaların gittikçe yaygınlaşmasıdır. Çağdaş demokrasi ve evrensel hukukla pek bağdaşmayan bu durum, toplumun her alanını kapsayan bir “toplumsal sorun” olarak ortaya çıkmıştır. BDP ve CHP milletvekillerinin seçimden sonra sergiledikleri protestolar, bu “toplumsal sorunun” Meclis’i de etkilemeye başlamasının bir sonucudur. Aslında bu son derece doğaldır: Demokrasilerde bütün “toplumsal sorunların” Meclis’e yansıması hem beklenen hem de arzulanan bir durumdur: Sorunlar Meclis’e yansımalıdır ki, üzerlerinde tartışılsın, konuşulsun ve demokratik rejim çerçevesinde çözümler üretilsin! “Toplumsal sorunlardan”, hele hele hukuktan kaynaklanan “toplumsal sorunlardan” kimse kaçamaz, korunamaz… Her an, herkes, her yerde bu sorunlarla yaşamak, yüzleşmek ve hesaplaşmak zorundadır. (Fenerbahçeşike soruşturmasını da salı günü irdelemek niyetindeyim.) Meclis’teki son “yemin krizi” de “tutuklu yargılanma” olarak toplumsallaşan bir hukuk sorununun dışavurumlarından sadece birisidir. Dilerim Meclis’e yansımış (taşınmış) olması bu sorunun çözümüne katkıda bulunur! SAMSUN Samsun’un İlkadım ilçesinde, özel bir şirkette güvenlik görevlisi olan Cem Şen (35) kredi kartı borcu yüzünden tartıştığı 9 yıllık karısı Feride Şen’i (34) 12 yerinden bıçaklayarak öldürdü. Durumun güvenlik güçlerine bildirilmesi üzerine Cem Şen gözaltına alındı. Samsun Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Bürosu ekiplerince ifadesi alınan Cem Şen, adliyeye sevk edildi. Soruşturma sürüyor. Linçten zor kurtuldular FARUK GEÇGEL Araç içinde silahlı saldırı KÜTAHYA (Cumhuriyet) Kütahya’da bar sahibi 41 yaşındaki Alpaslan Kiper ile üniversite öğrencisi 20 yaşındaki Volkan Ruhi İçen, içinde bulundukları araçta silahlı saldırıya uğradı. Saldırıda üniversite öğrencisi İçen öldü, başına isabet eden kurşunla yaralanan Alpaslan Kiper ise yaralı halde otomobiliyle hastaneye gitti. Şüpheliler Kiper’in aracını adres sorma bahaneysiyle durdurdu, “Sen beni tanıyor musun?” diyerek belinden çıkardığı tabancayla ateş etti. Emniyet Müdürlüğü yetkilileri olaydan sonra kaçan saldırganın yakalanması için çalışmaların sürdüğünü, MOBESE ve çevredeki işyerlerinin güvenlik kameralarının incelendiğini belirtti. İnadına Görmek belgeseli yola çıktı Kendisi de görme engelli olan Altı Nokta Körler Derneği stanbul Şube Başkanı Murat Demirok’un çekeceği “ nadına Görmek” belgeseli için düzenlenen 13 günlük bisiklet turu başladı. Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün de katıldığı Atatürk Müzesi önündeki törende konuşan Demirok, Antalya’da sona erecek tura çift kişilik bisikletle katılacağını söyledi. (AA) 4. kattan attı ADANA (Cumhuriyet Bürosu) Adana’da 32 yaşındaki Muhammed Ş. karısı 21 yaşındaki Dudu Ş’yi evlerinin balkonundan aşağı itip öldürdüğü iddiası ile gözaltına alındı. Tartışmanın eve geç kalma nedeniyle çıktığı anlaşıldı. 4 yaşında bir kızı bulunan genç kadının ölümü polis tarafından şüpheli bulununca Muhammed Ş.’nin ifadesi alındı. Ş’nin polislere çelişkili bilgiler verdiği belirtildi. Ş. adliyeye sevk edildi. ANTALYA Antalya’da laf atma yüzünden çıkan kavgada Eda ve Sudenaz adlarını kullanan iki travesti, esnaf tarafından linç edilmek istendi. Polisin müdahalesi sonrasında linç girişimi önlenirken, yaralı travestiler hastanede tedaviye alındı. İddiaya göre Eda ve Sudenaz’a telefon bayilerinden “Burada gezemezsiniz lan i..ler” diye laf atıldı. Bunun üzerine esnaf ile travestiler arasında sözlü tartışma çıktı. Kalabalık bir grubun arasında kalan travestiler, esnaf tarafından dövüldü. Babasını yakmış İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir’in Konak ilçesinde 5 ay önce evinde yanmış olarak bulunan 67 yaşındaki Bayram Özyıldırım’ı, erkek arkadaşıyla buluşabilmek için, içeceğine uyku ilacı koyup evde yangın çıkartarak öldürmekle suçlanan kızı 43 yaşındaki G.Ö. hakkında ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açıldı. Altı Türk’e toplam 975 yıl hapis, 4.1 milyon Avro para cezası nsan kaçakçılığına rekor ceza GÜMÜLCİNE (AA) Yunanistan’da, insan tacirliği yapmak suçundan yargılanan 6 Türk, toplam 975 yıl hapis ve 4.1 milyon Avro para cezasına çarptırıldı. Tilos Adası yakınlarında eylül ayında 123 kaçak yolcu taşıyan yelkenli tekneyle yakalanan 5 Türk, önceki gün yargılandıkları Oniki Adalar Üç Hâkimli Ağır Ceza İstinaf Mahkemesi tarafından suçlu bulundu. Bu Türklerden yaşları 26, 39 ve 44 olan üçü toplam 625 yıl 6 ay hapis ve her biri 631 bin Avro para cezasına mahkum edildi. Aynı davada yargılanan ve insan tacirlerine yardımcı olmakla suçlanan 36 ve 43 yaşındaki diğer iki Türk, tecilli olmak üzere 12’şer ay hapis cezasına mahkum edildi. İsimleri açıklanmayan Türkler mahkeme kararına itiraz etti. Aynı mahkeme tarafından yargılanan başka bir Türk vatandaşının da 350 yıl hapis ve 3.5 milyon Avro para cezasına çarptırıldı. 61 yıllık hastaneye ilk göz doktoru ŞANLIURFA (Cumhuriyet) Şanlıurfa’nın Akçakale ilçesinde 61 yıl önce hizmete açılan Devlet Hastanesi’ne ilk kez göz doktoru atandı. Sağlık Bakanlığı’nın ataması ile geçen hafta ilçeye gelen Dr. Güzide Akçay, hasta kabulüne başladı. 30 bin nüfuslu ilçede günde ortalama 1015 hastaya poliklinik hizmeti veren Dr. Akçay, cerrahi müdahale dışında hastalara şimdilik muayene hizmeti veriyor. Bakanlığa milyonluk dava İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim Araştırma Hastanesi’nde geçen ocak ayında oldukları katarakt ameliyatının ardından birer gözlerini yitiren hastalar, sorumluluk kabul etmeyen Sağlık Bakanlığı aleyhine toplam 1 milyon 600 bin liralık tazminat davası açtı. Hastanenin başhekim yardımcısı da olan Op. Dr. G.K.’nin 8 hastaya yaptığı ameliyatların ardından klinik kapatılmış, Dr. G.K. de başka hastanede görevlendirilmişti. Bayboğan toprağa verildi ADANA (Cumhuriyet Bürosu) Mersin’in Silifke ilçesinde tatil yaparken denizde geçirdiği kalp krizi nedeniyle yaşamını yitiren Özel Çağ Üniversitesi kurucusu ve Mütevelli Heyeti Başkanı Yaşar Bayboğan’ın cenazesi toprağa verildi. C MY B C MY B