17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 26 HAZ RAN 2011 PAZAR 6 HABERLER Yargıda ilginç karşıtlık Hasan Erbil’in, Hrant Dink’i mahkum eden kararı onayan isimler arasında yer aldığı ortaya çıktı. Erbil’in Yargıtay’da istemediği Eminağaoğlu ise Hrant Dink’e verilen cezanın bozulmasını istedi AL CAN ULUDAĞ Islık Çalan ktidar; Anayasa Rehineleri Türkiye kaynıyor, milletvekilleri hapiste, iktidarın oluşturduğu F Tipi Hukuk, milletvekillerini hapisten bırakmıyor veya milletvekili yapmıyor; savcılarla bütünleşmiş mahkemelere bakarsanız deliller toplanmamışmış! Yalan ki ne yalan! Sadece ebedi ve ezeli olarak kullanabilecekleri bir yasa maddesine dayanıyorlar millete karşı! Kendisini yıllar önce Ergenekon’un Başsavcısı ilan eden Erdoğan’ın iktidarı, milletvekillerinin Meclis’e gitmelerini uygun görmüyor. Türkiye alev alev, Meclis boykot ediliyor, CHP yemin etmemeye hazırlanıyor... Ama Başbakan ıslık çalıyor, iktidarın bütün adamları ıslık çalıyorlar... Elleri ceplerinde, başları hafif yana kaykık, gözleri uzaklarda ıslık çalıyorlar, fiuv fiuv fiuv... Derken Başbakan durdu durdu sonunda konuştu: Anayasayı değiştirirsek bütün sorunlar çözülür! Birbirimizin yolunu kesmeyelim, gelin şu anayasayı yapalım... Ama tutuklu milletvekilleri için tek sözü yok... Bu şu demek: Anayasayı yaparsak, milletvekilleri de, yeni anayasa gereği serbest kalır. Yani: KCK’liler dahil, seçilen milletvekilleri, yeni anayasa yapılıncaya kadar iktidarın esirleri olarak hapishanede kalsınlar! Herhalde üzerlerinden anayasa pazarlığı düşünüyorlar!? “Bir milletvekili verdim, sen de şu maddeyi kabul et/ver... Mustafa’ya karşı, örneğin 1. madde! Haberal’a karşı 4. madde! BDP’lilere karşı şu ve bu maddeler!” TV’lerde utanmaz bir tartışma sürüyor. İktidara yakın ve CHP’ye düşman olanlar utanmadan, bu sorunu CHP çıkardı, diyorlar! Şuna bakın: Eğer Ergenekon’dan tutuklu olanları aday göstermeselerdi ve seçtirmeselerdi bu sorun da ortaya çıkmayacaktı! (*) Insaf mı desek, çüşünüz mü, yoksa ne! Yurttaşlar milletvekili seçilme haklarını kullanıyorlar, ama onlar diyor ki: “Kullanmasınlar efendim, sorun çıkarmasınlar...” İktidar bağımlı veya dinci bağımlı kafa böyle çalışıyor! Ama emin olun ki, kendileri bu durumda kalsalardı, yeri göğü inletirlerdi; iktidarın ne faşistliği kalırdı ne diktatörlüğü ne de Kemalistliği! Dünyanın en mağdur insanları olur çıkarlardı! ANKARA Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Hasan Erbil’in “verimli ve düzenli bir şekilde çalışmayı sağlamak” gerekçesiyle Yargıtay Savcılığı’ndan İstanbul hâkimliğine atanmasını istediği YargıSen Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu ile Yargıtay’da görülen bir davada karşı karşıya geldiği ortaya çıktı. Eminağaoğlu, “Türklüğü aşağılamaktan” 6 ay hapise mahkum olan Hrant Dink’in cezasını esastan bozmayan Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin kararına itiraz etti. Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nda görüşülen itiraz, aralarında Hasan Erbil’in bulunduğu çoğunluk tarafından reddedildi. Dink, bu karardan yaklaşık 6 ay sonra öldürüldü. Hrant Dink hakkında 2005 yılında bir makalesinde “Türk’ten boşalacak o zehirli kanın yerini dolduracak temiz kan, Ermeni’nin Ermenistan’la kuracağı asil damarında mevcuttur” sözleri üzerine dava açıldı. Yerel mahkeme, 7 Ekim 2005’te Dink’i Türklüğü aşağıladığı iddiasıyla Türk Ceza Yasası’nın 301. maddesi kapsamında 6 ay hapse mahkum etti. İtiraz üzerine dosya Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin önüne geldi. Dai re, dönemin Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Eminağaoğlu’ndan görüşünü sordu. avanın hem usulden hem de esastan bozulması istendi Eminağaoğlu da suçun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın hem usulden hem de esastan bozulmasını istedi. Ancak daire, davayı usulden bozarken esas yönünden onadı. Bunun üzerine Eminağaoğlu, aynı gerekçelerle karara itiraz D ederek dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kurulu’na taşıdı. Eminağaoğlu itiraz dilekçesinde, ifade özgürlüğüne ilişkin başta Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) maddeleri ile AİHM kararlarını örnek gösterdi. Eminağaoğlu, 9. Ceza Dairesi’nin “suçun oluştuğuna yönelik bölümün” kaldırılmasını, “Türklüğü yayın yoluyla tahkir ve tezyif etmek” suçundan kurulan Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin hükmünün, bu yönden yani esastan da bozulmasına karar ve 3 koldan itiraz edecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yargıtay Savcılığı’ndan İstanbul hâkimliğine atanan YargıSen Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, karara karşı HSYK Genel Kurulu’na itirazda bulunacak. Eminağaoğlu, AİHM’ye de gitme kararı alırken sendika başkanı olduğu için kararı Uluslararası Çalışma Örgütü’ne de (İLO) şikâyet edecek. Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Hasan Erbil’in isteği üzerine Eminağaoğlu’nun tenzili rütbe ile İstanbul’a atamıştı. YargıSen’in genel merkezi Ankara’da olmasına karşın Eminağaoğlu’nun Ankara dışına gönderilmesi eleştiri konusu olmuştu. Eminağaoğlu rilmesini talep etti. Ceza Genel Kurulu ise 11 Temmuz 2006’da toplandı ve Eminağaoğlu’nun itirazını reddetti. Hasan Erbil’in de aralarında bulunduğu çoğunluk gerekçesinde, Dink’in “Türklüğü aşağıladığı” vurgulandı. Gerekçeli kararda, Yargıtay Savcısı Eminağaoğlu’nun “zehirli kan” sözcüğü ile amaçlananın, Ermeni kimliğindeki sağlıklı yapıyı bozan “saplantı” olduğu; Türk sözcüğü ile de Ermenilerdeki “Türk olgusunun” kastedildiği görüşlerine katılınmadığı belirtildi. Genel kurulun bu kararına ise Kurul Başkanı Osman Şirin ve üyeler Muvaffak Tatar ile Hamdi Yaver Aktan muhalif kaldı. Hrant Dink, bu karardan yaklaşık 6 ay sonra, 19 Ocak 2007 tarihinde genel yayın yönetmenliğini yaptığı Agos gazetesinin önünde uğradığı silahlı saldırı sonucu yaşamını yitirmişti. Dink’in ailesinin başvurusu üzerine AİHM de Türkiye’yi, aldığı tehditlere rağmen Dink cinayetini önlememek ve cinayetten sonra etkili soruşturma yapmayarak yaşam hakkını ihlal etmekten mahkum etti. Ayrıca Türkiye’nin, Dink’in yakınlarına 133 bin Avro ödemesi kararlaştırıldı. Şimdi ise Dink’in ceza almasını istemeyen Eminağaoğlu İstanbul’a sürülürken mahkum olmasını isteyen Erbil ise Yargıtay Başsavcısı oldu. Hatip Dicle’nin milletvekilliğinin düşürülmesinin ardından gergin günler yaşanıyor Güneydoğu savaş alanına döndü AVUKATLAR YSK’YA BAŞVURDU MAHMUT ORAL BEK R ŞAH N ‘Eronat’ın mazbatası iptal edilsin’ MAHMUT ORAL DİYARBAKIR YSK tarafından milletvekilliği düşürülen BDP’nin desteklediği bağımsız milletvekili Hatip Dicle’nin avukatları, Dicle’nin yerine milletvekili yapılan AKP’li Oya Eronat’ın mazbatasının iptali için İl Seçim Kurulu’na başvurdu. Dicle’nin avukatlarından Diyarbakır Baro Başkanı Mehmet Emin Aktar, Muharrem Şahin ve Fuat Coşacak, Diyarbakır İl Seçim Kurulu’na yaptıkları başvuruda 2839 sayılı kanunun 25’inci maddesi uyarınca kesinleşen milletvekili aday listelerinde ölüm ve istifa halleri dışında değişikliğe gidilemeyeceğine dikkat çekti. Kurula dilekçe ile başvuran avukatlar Dicle’nin TBMM’deki yerinin boş kalmasını istedi. Kürkçü’den çağrı Emek, Demokrasi ve Özgürlük Blok’u Bağımsız Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, YSK’nın Hatip Dicle hakkındaki kararının hukuksuz olduğunu vurguladı, tüm milletvekillerini YSK’ya karşı tavır almaya davet etti. BDP Mersin İl Örgütü binasında düzenlenen basın toplantısında konuşan Kürkçü, “YSK’nın kararı, Meclis’in güvenilirliğine darbe vurmuştur. Bu karar vahim bir hak ihlalidir. Boykot kararını halkımızla tartışacağız. Bizim için esas Meclis halkımızın olduğu alanlardır” dedi. Öte yandan Dicle’nin seçmenleri Eronat’ın milletvekili olarak tayin edilmesi nedeniyle hak gaspına uğradıklarını belirterek, İHD Diyarbakır Şubesi’nden hukuki yardım talep etti. DİYARBAKIR/ GAZİANEP YSK’nin, BDPnin desteklediği Diyarbakır bağımsız milletvekili Hatip Dicle’nin milletvekilliğini düşürmesinin ardından Güneydoğu gergin günler yaşıyor. Diyarbakır’da AKP ilçe başkanlığına ses bombası atıldı, Şırnak’ta karakola roketatarlı saldırı düzenlendi. Nusaybin, Cizre, İdil, Yüksekova ve Şemdinli’de polisle göstericiler çatıştı. Mardin’de çıkan olaylarda 5 kişi yaralandı. Şırnak’ta olaylara müdahale eden polis, aracında Türk bayrağı sallandı. Diyarbakır’da merkez Yenişehir ilçesinde önceki akşam AKP Yenişehir ilçe binası önüne bırakılan parça tesirli ses bombası patladı. Binanın camları dökülürken, AKP’li bir yöneticiye ait olduğu ifade edilen bir araç ise kullanılamaz hale geldi. Olayın ardından AKP binalarının önlerinde polis ekiplerinin, 3 ekiple nöbet tutmaya başladıkları görüldü. Diyarbakır Valiliği’nden yapılan yazılı açıklamada, kentte çeşitli tarihlerde molotofkokteyli, havai fişekli, el yapımı bombalı ve taşlı saldırı eylemlerinde bulundukları iddiasıyla 9 kişinin gözaltına alındığı, mahkemeye çıkarılanlardan 7’sinin tutuklandığı belirtildi. HAKKÂR : Yüksekova ilçesinde polisin müdahalesi sırasında gaz bombası isabet eden 3 kişinin çeşitli yerlerinden yaralandıkları bildirildi. Seyir halindeki kamyonetin camını kırıp içeri giren gaz bombasının araçta bulunan Celal Altan’ın kafasına isabet ettiği, olayda sürücü Selahattin Altan (40) ve araçta bulunan kardeşi Celal Altan’ın da (35) yaralandığı bildirildi. Celal Altan’ın durumunun ciddiyetini koruduğu kaydedildi. Olaylarda en az 8 kişi gözaltına alındı. MARD N: Mardin’in Nusaybin ilçesi ise YSK’nin kararının ardından savaş alanına döndü. İlçenin birçok mahallesinde toplanan gruplar, AKP aleyhine sloganlar at Şırnak’ta çıkan olaylara müdahale eden polis, olayları yatıştırmak için yoğun çaba harcadı. tı. Polisin müdahalesine göstericiler de taş, havai fişek ve molotofkokteyli ile karşılık verdi. Yoğun gaz bombası etkisiyle çok sayıda kişi fenalaştı. Kafasına gaz bombası fişeği isabet eden 56 yaşındaki Nezir Gecidibi, olduğu yere yığıldı. Kafatası çatlayan Gecidibi’nin durumunun ağır olduğu bildirildi. İlçede ayrıca 6 yaşındaki Baran Yalçın adlı bir çocuğun daha kafasına gaz bombası isabet ettiği, çocuğun hastaneye kaldırıldığı belirtildi. Olaylarda 3 kişinin daha yaralandığı bildirildi. S RT: Siirt’te BDP il binası önünde toplanan yaklaşık 500 par tili YSK’nin Dicle kararını protesto etmek için Eruh yolunu trafiğe kapatarak oturma eylemi yaptı. İl başkanı Faruk Sağlam, Dicle yerine AKP’li Eronat’ın mazbata almasını “antidemokratik uygulamanın ikinci versiyonu” olarak nitelendirdi. ŞIRNAK: Şırnak’ta Gabar Dağı’nın zirvesinde bulunan Seslice Tabur Komutanlığı roketatar ve uzun namlulu silahlarla taciz ateşine tutuldu. Saldırının ardından kısa süreli çatışma yaşandı, bölgede operasyon başlatıldı. Şırnak merkeze bağlı köylere dört gün önce yapılan polis ve jandarma operas yonu sonucu gözaltına alınan 9 kişiden 6’sı tutuklandı. Silopi ilçesinde Dicle’ye destek vermek üzere Cudi Mahallesi’nde toplanan kalabalık, terör örgütü PKK ve Öcalan lehine sloganlar attı. Polis, göstericileri gaz bombası ve basınçlı su ile dağıttı. 3 kişi yaralandı.Akrep olarak anılan polis zırhlılarından biri molotofkokteyli isabet etmesi nedeniyle alev aldı. Olaylara müdahale eden polis panzerindeki görevlilerin, kalabalığa Türk bayrağı salladığı görüldü. Aynı polis, araçtan inip bayrağı yine salladıktan sonra, göstericilere gaz bombası attı. Şimdi aslında iktidarda olan kendilerine sesleniyorlar da haberleri yok: Faşist, antidemokrat, yargı devletini savunan darbeciler, insanlıktan yoksunlar, millet iradesini tanımazlar, dikta heveslileri… Çok doğru söylüyorlar! Aynaya baksalar kendilerini görecekler, ama hayır! Saçına bakıyor, tek teli türbanın dışından sızmış mı ona bakıyor, başını aynaya yaklaştırıp dişlerini kontrol ediyor, dilini çıkartıyor, eliyle jölesini düzeltiyor, bıyıklarını kırpıyor, kravatı yakışmış mı inceliyor… Boy aynasında eteğini, pantolonunu kontrol ediyor! Ama kendine bakmıyor! Baksa, hem faşisti görecek, hem dikta yanlısını, iktidar zulmünü, hukukun guguk yapılmasını, insan hak ve özgürlüklerini çiğnediğini... Hepsini görecek! Vicdanın yerinde yeller estiğini de… Uydurulmuş CD’lerle suç imal eden; ve tıpkı Arjantin, Şili, Evren ve şürekâlarının kurdukları faşist diktalarda olduğu gibi, insanların yaşamlarını ve ailelerini har vurup harman savurduklarını görecek.. Bunları görecekleri için aynada kendilerine bakmıyorlar, saçlarına, başlarına, kıçlarına bakıyorlar! (*) Bir CHP başkan yardımcısına danışmanlık yapan “sosyal demokrat” bir profesör de, davet edildiği iktidarın TV’sinde, CHP yönetimini suçluyor, Silivri’den aday gösterdiği için! Ne hak ve ne hukuk, aslında Silivri’deki yargılamalara, tamamen iktidarın kafasıyla bakıyor, “eveeeet suçlular, onlar darbeciiii”... 4 KCK’linin tahliyesine ret D YARBAKIR (AA) Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi, KCK davasında tutuklu yargılanırken bağımsız milletvekili seçilen Selma Irmak, Kemal Aktaş ve Faysal Sarıyıldız ile milletvekilliği düşürülen Hatip Dicle’nin tahliye taleplerini reddetti. Ret kararında şöyle denildi: “Sanık Mehmet Hatip Dicle’nin milletvekilliğinin YSK tarafından düşürülmesine karar verilmiş olması, sanıklar Kemal Aktaş ve Selma Irmak’ın milletvekili seçilmişler ise de sanıklar hakkındaki yargılamanın anayasanın 83. maddesinde düzenlenen ‘yasama dokunulmazlığı’ kapsamında bulunmaması, sanıklar hakkındaki delillerin henüz okunamamış ve ayrıca delillerin ikame edilememiş olması, sanıkların üzerine atılı suçlar için öngörülen cezaların alt ve üst sınırları ile söz konusu suçların Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 100/3a maddesinde sayılan suçlardan olması itibarıyla sanıkların kaçacağı, delilleri yok etme, gizleme veya değiştirme, tanık veya başkaları üzerinde baskı yapma olasılıklarının bulunması sebebiyle sanıklar Aktaş, Dicle ve Irmak’ın CMK’nin 100 ve devamı maddeleri gereğince tahliye taleplerinin reddi ile tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.” Mahkeme, Sarıyıldız ile ilgili kararında ise anayasanın 83. maddesi ile CMK’nin 100. maddesinde belirtilen katalog suçlardan olması nedeniyle tahliye talebinin reddine karar verildiğini bildirdi. HAKPAR’dan bloka destek DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Hak ve Özgürlükler Partisi (HAKPAR), seçimlerden elde edilen sonuçları Kürt halkı açısından önemli bir başarı olarak değerlendirerek Kürdistan Genel Konferansı yapılması çağrısı yaptı. Genel seçimlerde Türk solundan bazı parti ve oluşumların desteğiyle ilk kez bir arada seçime giren Kürt ittifakında yer alan partilerden, birlikteliğin sürmesi yolunda açıklamalar gelmeye devam ediyor. Katılımcı Demokrasi Partisi (KADEP), Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) ve Demokratik Toplum Kongresi’nden (DTK) sonra HAKPAR da bu çerçevede bir deklarasyon yayımladı. Diyarbakır’da Başkanlık Kurulu toplantısı düzenleyen HAKPAR, toplantı sonrasında yayımladığı sonuç bildirgesinde, ortaya çıkan seçim sonuçlarını “Türkiye ve Kürdistan halkının demokrasi ve özgürlükler yönündeki istemini daha da belirginleştirmek bakımından oldukça önemli” ifadeleriyle değerlendirdi. Seçimin Kürtler açısından da önemli sonuçlar doğurduğuna işaret edilen açıklamada, “Yurtsever güçlerin yakınlaşmasının, birlikte iş yapmasının etkili bir sese, daha güçlü bir temsile fırsat yarattığını göstermiştir” görüşlerine yer verildi. 2500 İMZA TBMM’YE İstanbul Haber Servisi Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) üyeleri, Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) bağımsız milletvekili seçilen Hatip Dicle’nin vekilliğini düşürmesini protesto etmek için başlattıkları “Adalet Nöbeti” kapsamında toplanan 2 bin 500 imzayı, Galatasaray Postanesi’nden TBMM’ye gönderdi. Kaplan: Ateşe benzinle giden karar AL CAN ULUDAĞ ANKARA Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nin, KCK davasında tutuklu yargılanırken bağımsız milletvekili seçilen 3 ismin tahliye taleplerini reddetmesi, BDP cephesinde tepkiyle karşılandı. Şırnak bağımsız milletvekili Hasip Kaplan, dün karardan önce Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Tayyip Erdoğan’ın yaptıkları açıklamaların hiçbir somut çözüm önermediğini belirterek, bunların “boş sözler” olduğunu kaydetti. Karara karşı avukatların hukuki itirazlarını yapacaklarını belirten Kaplan, kararın, toplumsal gerginlik yaratacağını ve hiçbir şeyi düzeltmeyeceğini savundu. Kararın bölgeye etkilerine değinen Kaplan, “Bu, ateşe benzinle giden bir karar olmuştur. Bunun sonuçlarından, Adalet Bakanlığı ve iktidar sorumludur. Korkarım ki ipler kopma noktasında geldiğin de hiç kimsenin söyleyecek tek sözü kalmayacak. Giderek halk ile devlet arasında kopuş süreci derinleşiyor” dedi. Kaplan, özel yetkili mahkemelerin, sıkı yönetim mahkemeleri veya DGM’lerden “daha beter bir kıyım mahkemesine” dönüştüğünü kaydetti. Diyarbakır Bağımsız Milletvekilli Şerafettin Elçi de somut adımların gelmemesi halinde TBMM’yi “boykotun” süreceğini belirterek bir an önce yasal düzenleme yapılmasını istedi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle