Katalog

5 MAYIS 2011 PERŞEMBE CUMHUR YET SAYFA 15 Yunus Nadi Ödülleri sahiplerini buldu SOSYAL B L MLER ARAŞTIRMASI Kültür Servisi 2011 Yunus Nadi Ödülleri’ni kazananlar belirlendi. Bu yıl 65’incisi düzenlenen ve 6 dalda 10 ödülün verildiği yarışmaya 310 kişi katıldı. “Sosyal Bilimler Araştırması” dalında Dr. Erdal Atabek, Prof. Dr. Rona Aybay, Dr. Alev Coşkun, Prof. Dr. Emre Kongar, Prof. Dr. İonna Kuçuradi ve Prof. Dr. Ahmet Mumcu’dan oluşan seçici kurul, ödülün Osman Selim Kocahanoğlu’nun “Atatürk’ün Üç Muhalifi (1) Kazım Karabekir” adlı yapıtı ile Eray Karınca’nın “Kız Doğursun Anneler” adlı yapıtları arasında paylaştırılmasını kararlaştırdı. “Roman” dalında Adnan Binyazar, Ahmet Cemal, Konur Ertop, Ülkü Tamer ve Tahsin Yücel’den oluşan seçici kurul, ödülün “İncir Tarihi” adlı yapıtıyla Faruk Duman’a verilmesini benimsedi. “Öykü” dalında Hikmet Altınkaynak, Metin Celal, Cemil Kavukçu, Osman Şahin ve Celal Üster’den oluşan seçici kurul, ödülü Erendiz Atasü’nün “Hayatın En Biri Hollanda’da 2 kadın cinayeti UDEN/AYDIN (AA) Türkiye’deki kadın cinayetlerine dün bir yenisi eklenirken bir “erkek terörü” haberi de Hollanda’dan geldi. Hollanda Uden’de Bahar Bucaklı, boşanmak üzere olduğu kocası tarafından gece geç saatte evinde öldürüldü. Koca yakalandı, olay sırasında evde olan 3 ve 7 yaşındaki iki çocuk korumaya alındı. Aydın da ise F.K, daha önce birlikte yaşamayı teklif ettiği arkadaşının eski eşi Vesile Tekin’i (39) bıçaklayarak öldürdü. Zanlı teslim oldu. ROMAN Karınca Kocahanoğlu Duman Ş R FOTOĞRAF Ersözlü Gürpınar Güvel Mutlu Anı” adlı yapıtı ile Fadime Uslu’nun “Gölgede Yaşamak” adlı yapıtı arasında paylaştırdı. “Şiir” dalında Ataol Behramoğlu, Prof. Dr. Cevat Çapan, Refik Durbaş, Muzaffer İlhan Erdost ve Doğan Hızlan’dan oluşan seçici kurul, ödülün Melisa Gürpınar’ın “Gezintiler” adlı yapıtıyla Ünal Ersözlü’nün “Kapıyı Çalıyorum” adlı yapıtı arasında paylaştırılmasını kararlaştırdı. “Karikatür” dalında Behiç Ak, Musa Kart, Kâmil Masaracı ve Tonguç Yaşar’dan oluşan seçici kurul, ödülü Ozan Soydan ve Hicabi Demirci’nin yapıtları arasında paylaştırdı. “Fotoğraf” dalında Hikmet Çetinkaya, İsa Çelik, Ara Güler, Paul McMillen ve İbrahim Yıldız’dan oluşan seçici kurul, ödülün Sezgin Güvel’in yapıtına verilmesini kararlaştırdı. Ödüller, gazetemizin kuruluş yıldönümü olan 7 Mayıs Cumartesi günü saat 19.30’da Beşiktaş’taki Bahçeşehir Üniversitesi’nin Fazıl Say Konferans Salonu’nda düzenlenecek törenle sahiplerine verilecek. ÖYKÜ Kadıköy’de kuşkulu ölüm İstanbul Haber Servisi Kadıköy’de kısa bir süre önce evlenen bir diş doktoru evinde ölü bulundu. Kalamış Ahmet Mithat Efendi Caddesi Doğu Apartmanının 2 numaralı dairesinde oturan gazeteci Yavuz Asdemir, uyandığında eşi Ulvin Asdemir’i (36) hareketsiz yatarken buldu. Öldüğü tespit edilen Ulvin Asdemir’in eşinin depresyon ilacı kullandığı ileri sürüldü. Uslu Atasü Kapıyı çaldı, tecavüz etti ANTALYA (Cumhuriyet Bürosu) Antalya’da yaşayan H.K’nin (25) gündüz eşinin işte olduğu sırada kapı zili çaldı. Kapıyı açan kadın, bıçaklı bir kişinin saldırısına uğradı. Kadına tecavüz eden saldırgan, kadının boynundaki altın kolyeyi aldıktan sonra kaçtı. KAR KATÜR M T’çi Akter’in öldürülmesi olayı İstanbul Haber Servisi Bodru’da Tahsin Haluk Akter’in (60) başından silahla vurularak öldürülmesine iştirak ettiğini öne süren bir kadın, İstanbul’da polise teslim oldu. Fatih Başsavcılığı’na başvuran Tuğba Y. (23), MİT’çi olduğu öne sürülen Akter’in öldürüldüğü olaya karıştığını bildirdi. Hakkında yakalama kararı bulunduğu anlaşılan Tuğba Y, adliyeye sevk edildi. Katil baba Facebook’ta anlattı Soydan Demirci 34 Yıl Aradan Sonra... PER HAN ERGUN K M K ME DUM DUMA BEH Ç AK [email protected] Seçim çalışmalarına gelince; genel seçime 38 gün C MY B C MY B 1977’nin kanlı 1 Mayıs olaylarından sonra emekçilerin alışılagelmiş kutlama yeri Taksim Meydan’ı 1978 yılındaki son kutlamadan itibaren yasaklıydı. Bu engelleme geçen yıl kaldırılsa da psikolojik nedenlerle olsa gerek eski coşkuyu verememişti. Bu yasağın kaldırılmasına çok çaba gösteren başta DİSK olmak üzere tüm işçi ve kamu sendikalarıyla halkımız bu yıl o eski günleri yakaladı. 1977 de dahil tüm kutlamalara katılmış, mutlulukları, acıları yaşamıştım. O yıl durağımız Kazancı yokuşunun hemen sol yanıydı. Önümüzde Ankara’dan Milli Eğitim’in gencecik matbaa işçileri yer almıştı. Rahmetli Kemal Türkler’in konuşmasını aralıksız sloganlarla alkışlıyorlardı. Tam bu sırada sol yanımızda polis olduğunu sandığımız bir adama, o zamanki Pamuk Eczanesi’nin üstündeki katın balkonundan sarışın bir kadının el ve parmak işaretleriyle bulunduğumuz grupla ilgili bir şeyler anlatmak istediğini fark ettik. Bir de o bilinen beyaz özel araba meydanı durmaksızın dolaşıyordu. Oğlum, “Anne burası içimi bulandırdı, hadi gidelim” deyince oradan ayrıldık. Tarlabaşı bulvarından aşağıya inerken, Taksim’e doğru daha birçok emek grubunun akmakta olduğunu gördüğümüzde meydandan ayrılışımıza pişman olmuştuk ki Tepebaşı’ndaki evimize yaklaştığımızda çıkarılan kıyametin yansımalarını duyduk. Eve girdikten kısa süre sonra bayrama arkadaşlarıyla katılan lise son sınıftaki küçük oğlum kan ter içinde bir gözünün etrafı aldığı darbeden morarmış, “Meydan basıldı, ben durağın üstündeki tenteye çıkarak canımı kurtardım, arkadaşlarımı kaybettim” derken şoktaydı. Bir de olaylardan sonra Kazancı yokuşunda cehennemden kaçarken öldürülen 34 kişinin büyük kısmının ön sıramızdaki matbaa işçileri olduğunu öğrendiğimizde sanki dünya başıma yıkılır gibi oldu. Bu yıl çok istememe karşın sağlık nedenleriyle o coşkuya eşlik edemedim. Evimin balkonundan flamalar, bayraklar ve marşlarla kutlamaya ulaşmaya çalışanları, ekranlardan da olaysız, coşkulu şenlikleri izlerken uzun süredir karamsarlığa düşüren ülkemin olaylarından kısmen de olsa sıyrılarak, halkıma duyduğum güvenin mutluluğunu yaşadım. kalmasına karşın, siyasi partilerin seçim maratonunda, mitinglerinde parti başkanlarının vatandaşlardan iktidar oylarını isterlerken, onların gereksinmelerini içeren konulardaki plan ve projelerini anlatmak yerine, kendilerini mahalle dalaşından soyutlayamıyorlar. Alkışın nereye gittiğinin bilincinde olmayanların dışında sağduyulu insanlarımıza içe sindirici bir gelecek sunamıyorlar. Bu yakışıksız hitaplara bir de Başbakan’ın öncülüğü bırakmaksızın ileri demokrasi iddialarını sürdürmesine karşın belden aşağı karalamaları, laik, demokratik, sosyal nitelikteki cumhuriyetimiz için iktidara gelerek, sahip çıkmayı isteyenlere yakışmıyor. Memleket severlerin, Atatürkçü aydınların beynini ve ruhunu karartıyor. Bunların büyük kısmı uzun süredir beklenen Cumhuriyet için güç birliği oluşumuna yönelerek TBMM’nin güçlü, tebaa olmayan adayların seçilmesini istiyor. Ayrıca, partilerin seçim programlarını izlediğimizde; AKP iktidarının Karadeniz’i Marmara’ya bağlamak isteyen akla zarar, çevreye bir yığın yıkım getirecek rüya projesine karşın, başta ana muhalefet olmak üzere partilerin çevre ve doğa sorunlarıyla ilgili önerilerini göremiyoruz. Üstüne üstlük, Atatürk’ün Batı uygarlığına ulaşabilmemizde en önemli koşullarından birinin sanata ve sanatçıya önem verilmesi ilkesine karşı yapılan ölümcül suikastlar karşısında tepkisizliğe de şaşıp kalıyoruz. Örneğin; Kars’ta M. Aksoy’un barışı simgelemeyi amaçladığı, henüz tamamlanamamış İnsanlık Anıtı’nın Başbakan’ın ucube(!) nitelemesiyle, Kars Belediyesi’nce, halkımızın milyonlarını harcayarak dışardan getirtilen vinçlerle önce ikizlerinin başları giyotinle koparılırcasına katledildi. Daha sonra da gövdeleri un ufak edilmeye, hem de Madımak’ta olduğu gibi tekbirlerle din uğruna savaşa girercesine yok edilmeye çalışılıyor. Bu yetmiyor, adeta ‘Katli vaciptir’ denircesine 18 Nisan günü Akatlar Sanat Merkezi’nden yıkımla ilgili basın toplantısı çıkışında Bedri Baykam’la asistanı ölümcül bir bıçaklı saldırıya uğratılıyor. Ölümden kılpayı kurtulabilen Baykam aynen benim de düşündüğüm gibi Cumhuriyet gazetesinin 3 Mayıs günlü köşe yazısında, “Cinayetin Siparişini Kim Verdi, Merak Eden Var mı?” diye soruyor. Hepimiz yetkililerin cevabını merakla bekliyoruz!.. Haber Merkezi Avustralya’da, 2 yaşındaki öz kızını bıçakla öldürdüğünü itiraf eden Türk Ramazan Acar, cinayeti Facebook’ta ayrıntılarıyla anlattı. Kızı Yazmina’yı geçen kasımda ayrıldığı sevgilisinin evinden alan Acar, daha sonra kızıyla beraber kayıplara karışmıştı. Bıçaklanarak öldürülen Yazmina’nın cesedi, cinayetten sekiz gün sonra 18 Kasım’da Greenvale bölgesindeki yeşillik bir alanda bulunmuştu. zmir’de 4 fabrika kül oldu... İZMİR (AA) İzmir’in Kemalpaşa ilçesinde, bir plastik eşya fabrikasının malzemelerinin tutulduğu depoda çıkan yangında 4 fabrika kullanılmaz hale geldi. Özentaş Makine firması sahibi Mustafa Ünlü da yanıcı, parlayıcı ve patlayıcı maddeleri dışarı çıkardıklarını belirterek, “çıkaramasaydık bu yangın Kemalpaşa’ya kadar ulaşırdı. Sanayi bölgesi olan bir ilçede 2 adet itfaiye aracı var. Onun da hemen suyu bitti” dedi. mamlı, rahipli anma töreni İstanbul Haber Servisi Gazeteci Metin Oral’ın eşi Natalya Oral ölümünün 1. yılında Şişli’deki Metamorfosis Rum Ortodoks Mezarlığı’ndaki kabri başında törenle “İncil” ve “Kuranı Kerim”den dualarla anıldı. örenine Metin Oral, kızı Nilüfer, torunu Yasemin, eski eşi, dostları, yakınları ve sevenleri katıldı. 3 kişiye 175 biner lira ANKARA (AA) Şans Topu’nda 5 + 1 bilen 3 kişi, 175 bin 925 lira 55’er kuruş ikramiye kazandı. Kazandıran numaraların; 8, 24, 30, 31, 33 + 4 olarak belirlendiği çekilişte 5 bilenler 2 bin 111’er lira 4 + 1 bilenler 235’er lira, 4 bilenler 24’er lira, 3 + 1 bilenler 12’şer lira, 3 bilenler 2’şer lira, 2 + 1 bilenler 3’er lira, 1 + 1 bilenler 1 lira 90’ar kuruş ikramiye alacak. Ç ZG L K KÂM L MASARACI [email protected] BULMACA SOLDAN SAĞA: SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8 9 HARB SEM H POROY HAYAT EP K T YATROSU MUSTAFA B LG N [email protected] 1/ Halk dilinde 1 ayrana verilen ad. 2/ Hititler 2 de akıl ve bil 3 gelik tanrısı... 4 Beli çökük at. 5 3/ Doğacak çocuğu ana 6 rahminden 7 çekmeye yara 8 yan aygıt... Kars’ın doğu 9 sundaki ünlü eski 1 2 3 4 5 6 7 8 9 çağ kenti. 4/ Şiilerin 1 B O R İ N A T A Kerbela olayıyla il 2 A V İ Y E T L İ gili olarak genellik 3 K AME İ K ON le muharrem ayında 4A L E L U Y A Ç düzenledikleri yas 5N L İ V E R A niteliğindeki seyirK A A L P lik oyun. 5/ Kadın 6 A Y 7 L U T L A B E L savaşçı... Bir bağlaç. 6/ Eylemleri 8 K A R A V A N A E Ş İ K olumsuz yapmakta 9 S A K A kullanılan ek... Nâzım Hikmet’in bir oyunu. 7/ Herhangi bir törende ya da gösteride yer alan kalabalık... İletişim işlevlerinin yitirildiği hastalık durumu. 8/ Yanağın alt kısmı... Arap abecesinde bir harf. 9/ İsyankâr... Tespihlerin baş tarafına geçirilen uzunca parça. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Ege yöresine özgü, çeşitli ot ve sebzelerle hazırlanan, pizzaya benzer bir yiyecek. 2/ Avuç içi... Köpeklerde yaş. 3/ Mızrapla çalnan telli bir çalgı... Apansız. 4/ Başsağlığı dileme. 5/ Amerika’da yaşayan bir cins papağan... İlgi eki. 6/ Kuzu sesi... Argoda çok çalışan öğrenciye verilen ad. 7/ Biriyle ya da bir şeyle eğlenme ve onu küçümseme... Müzikte, bir tam seslik aralığın bir kesirini oluşturan çok küçük aralık. 8/ Çocukların bilye, ceviz gibi oyunlarda sahip oldukları sermaye... Temeli taklide dayanan sözsüz oyun. 9/ Hatay ilinde bir ırmak... Din adamlarının simgesi sayılan başlık.