15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 8 İstanbul Y Edirne Y Kocaeli Y Çanakkale Y İzmir Y Manisa Y Denizli Y Zonguldak PB Sinop PB Samsun PB Trabzon PB Giresun PB Ankara PB 14 16 14 16 18 18 19 17 14 17 16 17 20 Eskişehir Konya Sıvas Antalya Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars Y Y PB Y PB PB B B B B PB Y Y 18 17 18 19 23 22 20 25 18 20 12 10 11 HABERLERİN DEVAMI Oslo A Helsinki PB Stockholm PB Londra PB AmsterdamB Brüksel PB Paris B Bonn Y Münih Y Berlin Y Budapeşte B Madrid A Viyana Y 15 18 16 16 18 19 19 16 16 20 19 23 17 Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Moskova Aşkabat Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam PB Y Y Y Y PB Y PB Y PB Y PB PB 18 16 20 17 16 18 19 30 11 26 19 31 27 Ülkemizin kuzeydoğusu ile batısı parçalı ve çok bulutlu, Marmara, Ege, Akdeniz ile Ankara, Konya, Kars, Ardahan, Iğdır ve Van çevreleri yağmur ve sağanak yağışlı, diğer yerler az bulutlu geçecek. Yağışların; Çanakkale, Ayvalık, Edremit, Dikili ve Foça çevrelerinde kuvvetli olması bekleniyor. Hava sıcaklığı iç ve doğu kesimlerde 3 ila 5 derece artacak, Marmara ile Ege’de 2 ila 5 derece azalacak. 27 N SAN 2011 ÇARŞAMBA TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 27 Nisan GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada mehter yürüyüşüne benzeterek mehter demokrasisi derse, diyorsa kulak asmayın. Demokrasiden ileri demokrasiye geçtiğimizi kanıtlayan olaylar yaşanıyor. ÖSYM diye her yıl milyonlarca genci heyecanlandıran bir kurum var. Bu yıl sözünü ettiren kurumlar arasında birinciliği başkalarına kaptırmadı. Önce YGS sınavlarında şifre rezaleti ile günlerdir kendinden söz ettirdi. Baktı ki yeterli değil. Bir başka sınava, yüksek lisans sınavındaki (ALES) bir başka rezalete imza attı. İleri demokrasimizin erdemli günlerini bundan sonra izlemeye başladık. Önce devletimin yüce başları, elbette bir numara Çankaya’daki; ÖSYM Başkanı’nın açıklamalarından tatmin olduğunu söyledi. Meclis Başkanı da… Milli Eğitim Bakanı hanımefendi de tatmin olduklarını ilan etti. Yani? Öğrencilerin sokaklara dökülüp hak aramalarını kuru gürültü diye yorumladılar. Şifre rezaletine her gün yeni katkıda bulunan konuya egemen kişilerin açıklamalarına bir güzel kulaklarını kapadılar. Tatmin olanları yarı yolda bırakan bir gelişme oldu. ÖSYM Başkanı, üstelik de profesör Ali Demir; yaklaşık iki milyon öğrenciye gönderdiği özür mektubunda şifre hatalarını kabulleniverdi. Yüce kişiler dut yemiş bülbül! Derken efendim, bir başka rezalet, ALES’te hatalı kitapçık sorunu çıkmaz mı? Ali Demir, bir kez daha aldı kalemi eline. Bu sınava girenlere de bir özür mektubu postaladı. Tam bu noktada ileri demokrasimizin mehter yürüyüş kolu gündeme girdi. Çankaya’daki, tatmin olduktan sonraki gelişmelere, sağına soluna baktı. Bu kez “Gelişmeler hepimizi üzüyor” deyiverdi. Anladık ki; yollar yürümekle aşınmayacağı gibi; ileri demokrasimiz hatalarla, yanlışlarla ve rezaletlerle örselenmiyor. İleri demokrasimize göre bir sorun çözümlenmiyor mu? Kolayyy! Savcıya havale et! Başkan Ali Demir çaresiz. Şifre rezaletini soruşturan savcıya gitti. Çıkış yolu aradı: “Acaba sınavları iptal etsem mi” diye sordu. Savcı da “Benim işim değil sınavı iptal etmek” diye ÖSYM Başkanı’na, azarlar gibi görevini, sorumluluğu anımsattı. Fakattt, asıl önemli olan şu: Tünelin ucundaki ışığı birden gördü devletin başı: Tatmin olacakların sınırını genişletiverdi: “Herkes” dedi, “herkes konuyu uzmanlarla inceleyen savcının söyleyeceği sözle tatmin olacak!”... Bu son ileri demokrasi masalımızı özetlersek: Toplumu sarsan olaylar bir torbaya konuldu. Savcının önüne atıldı. Oh dedi Çankaya’daki. Doğru Pakistan’a! Öylesine gelişti, gelişiyor ileri demokrasimiz. Bir başka örnek: Sayıştay üyeliğinden uzmanlık isteyen Anayasa Mahkemesi üyeliğine yasal bir oyunla geçiveren ve… Yüksek Mahkeme Başkanlığı’na getirilen ileri demokrasimizin son modeli: Haşim Kılıç! Kendini adeta yürütmenin de, yasamanın da, diğer yargı organlarının da üzerinde bir konumda görüyor. İktidara uzlaşın diye, muhalefete de çözüm kolaycılığından vazgeçerek “Bize gelmeyin” diye direktif veriyor artık. Anayasa Mahkemesi’nin 49. kuruluş yıldönümünde konuşurken dinleyicileri, sözleriyle, vücut diliyle uzlaştığı AKP kodamanları. Yargıtay, Danıştay gibi saygıdeğer yüksek yargı organlarının başkanları yok! Gelmiyorlar Haşim Kılıç’ın konuşacağı, bulunacağı toplantılara. Bu durumu “Devlette küslük olmaz” diye açıklarken Haşim Kılıç; iktidarın “yeterince hızlı çalışmıyorlar” diye yüksek yargı organlarına saldırılarını desteklerken neler söylediğini, Yargıtay ve Danıştay’ı nasıl küçümsediğini anımsamıyor galiba. Anımsatalım: AKP’nin yüksek yargı organlarına yüklendiği günler; “Yüksek yargı bugüne dek uyumaktan başka bir şey yapmadı. Belli günlerde konuşma yapıp mesaj vererek sorun çözülmüyor” diyordu. Bu sözlerinin bu iktidarın her zaman yaptığı gibi yanlış anlaşıldığını öne sürerek özür anlamına gelen bir açıklama yapmayacaksın ve yüksek yargı organlarını yine suçlar gibi devlette küslük olmaz diyeceksin! Anayasa Mahkemesi başkanısın anladık da; yürütmenin, yasamanın, muhalefetin ve diğer yüksek yargı organlarının üstünde misin? Bu iktidar: Haddini bilmeyi 8 yılda sözlükten çıkardı! CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Zonguldak mitingindeki konuşması sırasında Başbakan Tayyip Erdoğan’a yönelik olarak “Benim adımı yolsuzlukla anarsan” diye başlayıp gerisini getirmeden yarım bıraktığı sözleri siyasetin gündemine oturdu. Kılıçdaroğlu, devamını getirmediği sözler, televizyon ve internet sitelerinde küfür gibi algılanınca hemen Anadolu Ajansı’na bir açıklama yaparak “Biz farklı bir şey amaçlamıştık. Doğrusu o değil. Konuşma sırasında ‘Ayağını denk alsın’ diye bir şey söyleyecektim. Sonra onun biraz doğru olmadığını düşündüm ve söylemedim. İşin özeti bu, doğrusu da bu” ifadelerini kullanmıştı. Zonguldak’tan Ankara’ya dönüş yolunda da kendisine eşlik eden gazetecilere Anadolu Ajansı’na neden açıklama yapma ihtiyacı duyduğunu, “Düzeltmesem bu sefer yandaş medya küfür gibi algılayacaktı. Ben niye küfredeyim ki başbakan’a?” sözleriyle izah etti. üstüne alındıysa ne güzel. Sözlerimiz hedefini bulmuş demektir” dedi. Erdoğan’ın CHP’yi eleştirirken 1940’ları 50’leri örnek veren yaklaşımını da eleştirerek “Malzemesi olmadığı, eleştirecek konu bulamadığı için eskiyi karıştırıyor. Masal anlatan bir siyasetçi işte!” diyor. HSYK KARARLARI ‘Yenilenmek zorundaydık’ Kılıçdaroğlu’na CHP’deki yenilenmeyi de sorduk. Partinin geçmişte önemli görevler üstlenmiş isimlerinin listede yer bulamama nedeniyle yaşadıkları kırgınlığı anımsattığımızda, “Sitem, kızgınlık, mektup çok. Ama yapacak bir şey de yok. Ya böyle gidecektik ya da yenilenecektik. Biz bir söz verdik. Yapmasaydık bu sefer yapmadı diye eleştirilirdik. Herkes parti yenilensin ama bana dokunulmasın diyor” yanıtını verdi. Kılıçdaroğlu: Düzeltmeme rağmen çarpıtıyorlar mişti. Acaba Kılıçdaroğlu’nun da kendisi dışında yaratılan bu algı nedeniyle özür dilemesi gerekir mi? “Neden dileyeyim ki? Özür dilenecek bir şey yok” dedikten sonra yanıtını şöyle sürdürdü: “Onların algısına göre hazırladıkları tuzağa düşürmek istiyorlar. ‘Bundan siyasi rant nasıl elde ederiz, yeniden bir mağduriyet edebiyatı nasıl yakalayabiliriz’ diye uğraşıyorlar. Bu tuzağa düşmeyeceğiz”. ‘Tehdit olur diye vazgeçtim’ ‘Cumhurbaşkanı’nı yanıltmak hem ayıp hem de suç’ Sarıkaya mesleğine dönüyor LHAN TAŞCI CHP lideri yaptığı açıklamalara rağmen olayın dün baCumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün ÖSYM’ye yözı basın organlarınca ‘küfür’ şeklinde algılanmasından nelik eleştirilerini de değerlendiren Kılıçdaroğlu, asal anlatan lider rahatsızdı. Dün Konya’daki seçim gezisi sırasında “Cumhurbaşkanı da nihayet gerçeği gördü. Fakat yaptığımız görüşmede tepkisini şöyle dile getirdi: Miting konuşmaları hakkında, Başbakan Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı’nı yanıltmak çok büyük bir ayıptır, “Çarpıtılır endişesiyle açıklama yapmış olmama rağkendisi aleyhine açtığı 40 bin liralık tazminat davası suçtur. Bunu yapan ÖSYM Başkanı hâlâ soruşturmen çarpıtıyorlar. Ben ‘ayağını denk alsın’ diye bir söykonusunda da CHP lideri, “Açabilir. Başbakan sözü mayı bekliyormuş. Şifre ortada, apaçık” dedi. lemi bile tehdit algısı olur diye kestim. Ne küfürü? Alakası bile yok. O kadar dikkatli davranıyorum. Biz ne söylediğimizi izah ettik, açıklama yaptık. İşlerine gelir şekilde Kılıçdaroğlu, lider olduktan sonra çük not kâğıdı ile çıkıp uzun uzun Kılıçdaroğlu’na gelen bilgilere göre kulanmaya devam ediyorlar.” ikinci kez Anadolu’yu dolaşıyor. Re doğaçlama konuşabiliyorum” CHP’nin TV reklam fimleri çok tutmuş. ferandum kampanyası sırasında yapCHP’nin kampanya sloganları “HerÖzellikle de son yayımlanan çocuk konulu tığı konuşmalar 15 ile 20 dakikayı geç kes için Türkiye” ve “Herkes rahat nefilm. “Sırada emekliler, taşeron işçiler, çiftçizür dilenecek miyordu. Şimdi ise en az 40 daki fes alacak!” Ancak CHP lideri miting lerle ilgili filmler var” dedikten sonra bir sıka konuşuyor. Kendi yorumu şöy konuşmalarını Nâzım Hikmet’ten “Yabir şey yok’ kıntısını anlatıyor: “Ama onlar daha kısa olale: “Referandumda anayasa mad şamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir Eski CHP lideri Deniz Baykal, kıcak. Çünkü paramız o kadarına yetti. Çok sıdelerini, yargıyla ilgili planları an orman gibi kardeşçesine” dizeleriyle sa süre önce başbakan hakkında kı pazarlık yapmamıza rağmen yine de heplatmak zordu. Şimdi halkın kendi bitirdi. Sebebini şöyle anlatıyor: “Dakullandığı ‘ulan’ kelimesi sonrasorunlarını anlattığım için çok da yanışmayı hatırlattığı için Nâzım’ın disini ulusal kanallarda yayımlayamayacağız. sında, kamuoyundan özür dileha kolay oluyor. O nedenle bir kü zeleriyle bitirmeyi tercih ediyorum...” Bir kısmı yerel kanallarda yayımlanacak.” M Nâzım’ın dizelerini slogan yaptı Film var ama para kalmadı ‘Ö Balyoz davasında emekli Orgeneral İbrahim Fırtına savunmasını yaptı ‘Yalman anlatsın’ HAT CE TUNCER Balyoz Harekât Planı davasında eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral İbrahim Fırtına, önceki gün savunmasını yapan emekli Oramiral Özden Örnek gibi darbe planlarının yapıldığı iddia edilen 2003’te Genelkurmay Başkanı ve Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman’ın mahkemede bildiklerini anlatmasını istedi. İddianamede “Darbeyi Yalman’ın önlediğinin” savunulduğunu belirten Fırtına, “Sayın Kara Kuvvetleri Komutanı’nın da bu iddianamede belirtilen rolü konusunda bir şeyler söylemesi gerekir diye düşünüyorum” diye konuştu. Davanın 23. duruşmasında savunmasını tamamlayan Örnek’in çapraz sorgusu yapıldı. Emekli Orgeneral Fırtına, savunmasına 50 yıl beraber yaşadığı THK’nin 2011’de 100. yılına gireceğini belirterek başladı. THK’nin 100. yılını kutlayan Fırtına, “Ne var ki kutlama yaklaşırken benim uçaktan ikaz gelmeye başladı. Arıza var mıdır, yok mudur, analiz etmek gerekiyor” dedi. “Niçin burada bulunduğumu iddianameye göre anlamış değilim” diye konuşan Fırtına, savcılıkta kendisine “Uçaklar şehir içerisinde nasıl uçar” diye sorulduğunu anlatarak şöyle devam etti: “Ağustos 2003’te Başbakan’ın evinin üzerinden geçen uçak, yanındaki camiye çarpıp âlemini düşürmüş, bunu soruyorlar. MGK vardı. Toplantıya 1520 dakika önce gider, sohbet ederiz. Başbakan geldi, elinde bir dosya. ‘Fırtına Hoca bu ne? Benim evimin yanındaki camiye uçak vurmuş.’ Arkadaşlarımı arayıp bilgi aldım. Onu Başbakan’a anlattım, ikna ettim.” Savcının “Meclis üzerinden helikopter geçirilmesinin” de sorduğunu belirten Fırtına, “Bu olay 2005’te olmuş. Ben o tarihte emekliydim” dedi. Fırtına, iddianamede “Darbenin dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Yalman tarafından önlendiği, Çetin Doğan’ın da ANKARA Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK), Şemdinli iddianamesi nedeniyle meslekten çıkartılan Ferhat Sarıkaya’yı yeniden mesleğe kabul etti. Sarıkaya’nın önümüzdeki günlerde ataması yapılacak. Kurul ayrıca geçmiş yıllarda meslekten ihraç edilen savcılar Sacit Kayasu, Hayati Yılmaz ve Musa Ufuktepe’nin ihraç kararlarını da kaldırdı. Emeklilik yaşları geçtiği için bu kişiler mesleğe geri dönemeyecek ancak avukatlık yapabilecekler. HSYK Genel Kurulu, önceki hafta yaptığı toplantıda, meslekten ihraç edilen hâkim ve savcıların yasa değişikliğinin ardından yaptıkları başvuruları değerlendirmişti. Genel kurul, yargıç Hüseyin Altun ile savcı Ferhat Sarıkaya’nın meslekten ihracına ilişkin kararları oyçokluğuyla kaldırmıştı. Böylece mesleğe yeniden dönüş için gerekli ilk vize çıkmış oldu. HSYK Genel Kurulu dün yaptığı toplantıda, geçmiş yıllarda meslekten ihraç edilen savcılar Sacit Kayasu, Hayati Yılmaz ve Musa Ufuktepe’nin ihraç kararlarını da kaldırdı. Mesleğe dönüş yolları açılmış oldu. Kayasu, Yılmaz ve Ufuktepe 65 yaşın üstünde olmaları nedeniyle mesleğe dönemeyecekler ama avukatlık yapabilme hakkını kazanmış oldular. 20 Nisan 2000’de savcılık görevinden uzaklaştırılan Kayasu, HSYK kararıyla da 27 Şubat 2003’te meslekten ihraç edilmişti. Kayasu, 12 Eylül darbesinin mimarı Kenan Evren hakkında anayasal düzene karşı suç işlediği gerekçesiyle iddianame düzenledikten sonra meslekten çıkarılmıştı. Önceki hafta ihraç kararı kaldırılan Ferhat Sarıkaya da yeniden mesleğe dönüş için HSYK’ye başvurdu. Kurul, dün yaptığı toplantıda, Sarıkaya’nın geçmişteki tüm sicil ve haklarını da gözden geçirerek, yeniden mesleğe ilişkin intibaklarını yaptı. Kurulun, Sarıkaya’yı 1. sınıf hâkim statüsüne ayırdığı ve atamasının yapılması için evraklarını 1. Daire’ye gönderdiği öğrenildi. Ferhat Sarıkaya’nın atamasının önümüzdeki günlerde yapılması bekleniyor. ‘O kitabı herkes okumalı’ İstanbul Haber Servisi Avukat Turgut Kazan’ın eski Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner’in Ergenekon davasıyla ilgili açıklamaları nedeniyle yargılanmasına başlandı. Kazan, davayla ilgili İstanbul Barosu’nda basın açıklaması yaptı. Kazan, Cihaner davasını kitaplaştıran gazeteciler gazetemiz muhabiri İlhan Taşcı, Ali Dağlar ve İsmail Saymaz’ın da yargılandığını anımsatarak, “Darbe dönemleri ile darbe etkisinin sürdüğü dönemler çok kötüydü. Ama şimdi ulaştığımız ileri demokraside, özel yetkili savcılık ve mahkeme uygulamaları, kesinlikle daha kötüdür, daha tehlikelidir” dedi. Kazan, “Ayrıca gazeteci arkadaşların kitabında, Erzincan/Erzurum olayları çok güzel anlatılıyor. Herkese bu kitabı okumalarını tavsiye ediyorum” diye konuştu. (Fotoğraf: AA) Bu kez eylemi avukatlar yaptı MAHMUT ORAL ‘Uçaklar nasıl uçar’ DİYARBAKIR KCK Türkiye Meclisi davasının 22. oturumunda savunma hakkının engellendiğini öne süren avukatlar, duruşmaya katılmayarak “oturma eylemi” gerçekleştirdi. Aralarında belediye başkanları, il genel meclisi başkan ve üyeleri, belediye encümeni, avukat, gazeteci ve insan hakları savunucularının da bulunduğu 104’ü tutuklu, 19’u firar, toplam 152 sanıklı KCKTM davasının 22. oturumu dün göemekli olması nedeniyle darbe hareketinin tamamlanmadığı” değerlendirmesinin yapıldığının altını çizerek şunları söyledi: “Sayın Yalman gelsin. İddianamenin benimle ilgili tüm iddiaları gibi bunun da aslı ve kanıtı yoktur, olamaz.” rüldü. Oturuma, bir önceki duruşmada mahkemenin tavrını eleştirerek salonu terk eden avukatların katılmaması dikkat çekti. 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dava, Mahkeme Başkanı Menderes Yılmaz’ın, savunma avukatlarının geçen hafta özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasına ilişkin verdikleri kararı açıklamasıyla başladı. Yılmaz, talebin reddedildiğini belirtti. Duruşmaya verilen arada sanık avukatları savunma haklarının kısıtlandığı gerekçesiyle topluca oturma eylemi gerçekleştirdi. Fırtına, davaya Gölcük Donanma Komutanlığı’nda bulunan belgelerle protez bacak takıldığını savundu. Fırtına şöyle devam etti: “Bu ağustos başında, ölmezse, başına bir Balyoz düşmezse, teamüllere göre boşalacak Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na gelecek olan Orgeneral Bilgin Balanlı bu listede yer almaktadır. İki sene sonra Orgeneral Balanlı’dan görevi devralacak iki Korgeneral Korcan Pulatsü ve Ziya Güler de bu listededirler. Bu bir kıyımdır.” Dava dosyasına polisin Eskişehir’de yaptığı yeni bir operasyonun belgeleri girdi. Belgelerin yeni delil kapsamında olduğu belirtildi. Dava 28 Nisan Perşembe gününe ertelendi. ‘Darbe’ belgeleri Ankara’da ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 12 Eylül askeri darbesiyle ilgili soruşturmada İstanbul’dan istenen ve içinde Bayrak Harekât Planı’nın da bulunduğu dosya Ankara’ya ulaştı. Soruşturmayı yürüten savcı Murat Demir belgeleri incelemeye başladı. ‘Cesar trajedisi’ Darbe için oluşturulmuş bir örgüt içerisinde yer almadığını belirterek “Asker sözü olarak ifade ediyorum” diyen Fırtına şöyle devam etti: “Bu oyun bana, William Shakespeare’in ‘Julius Cesar’ trajedisini anımsatıyor. “Bu trajedi 400 yılı aşkın bir süredir, kimi zaman farklı yorumlarla sahne koyulup oynanmaktadır. Nerden bakılırsa bakılsın, değişmeyen ya da affedilmeyen tek şey ihanettir. Biz ihanete uğradık.” Fırtına savunmasının son bölümünde “Emergency deklare ediyorum. Yani bildiriyorum, alarm gibi, S.O.S gibi düşünebilirsiniz. Emergency deklaremin; tüm yurtseverler, aydınlar, üniversiteler, barolar, gazeteci ve yazarlar, çözüme süratle katkı sağlayabilecek kurum ve kuruluşlarca duyulmasını diliyorum” dedi. Fırtına “darbelere” ilişkin şu yorumları yaptı: “Darbenin provası olmaz, kalabalıkta tartışılmaz. Darbenin planlamasında ekip dar, güvenlik geniş ve sıkı tutulur. Aksi ölümcüldür. İcrada ekibi büyütecek güç; resmi hiyerarşidir. Olmazsa ne emir verilir ne de yerine getirecek adam bulunur. Ortada sipsivri kalınır.” ‘Bu bir kıyım’ CHP’den Silivri ziyareti İstanbul Haber Servisi CHP Malatya Milletvekili ve İstanbul 3. Bölge Milletvekili adayı Ferit Mevlüt Aslanoğlu, Silivri Cezaevi’nde Ergenekon davasından tutuklu gazetemiz yazarı Mustafa Balbay, CHP Zonguldak Milletvekili adayı Prof. Mehmet Haberal, Prof. Fatih Hilmioğlu, Nedim Şener ve Ahmet Şık’ı ziyaret etti. Hilmioğlu’nun biraz rahatsız olduğunu anlatan Aslanoğlu,“Doktorların tüm açıklamalarına rağmen Hilmioğlu halen tutuklu” dedi. Baykal: Batsın o ileri demokrasi ANTALYA (Cumhuriyet Bürosu) Eski CHP eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal, memleketi Antalya’da partisinin aday tanıtım toplantısına katıldı. Baykal, AKP’nin “boş ve sahte” bir demokrasi söyleminin ötesinde ortaya koyabildiği hiçbirşey olmadığını savunarak, “Basının özgürce yazamadığı, yolsuzlukları dile getiremediği, iktidarı eleştiremediği bir ülkede allahaşkına demokrasiden söz etme imkânı olabilir mi? Batsın o ileri demokrasi. Adam gibi demokrasi istiyoruz” dedi. ‘Darbe provası olmaz’ F 4 düştü; pilotlar kurtuldu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Hava Kuvvetleri Komutanlığı, Eskişehir’de bir F 4 savaş uçağının kalkışta düştüğünü, iki pilotun ise paraşütle atlayarak kurtulduğunu açıkladı. Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan yapılan bilgilendirmede, uçağın dün 14.13’te eğitim uçuşu için kalkışı sırasında düştüğü belirtildi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle