15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 N SAN 2011 ÇARŞAMBA CUMHUR YET SAYFA HABERLER 7 Tatmin olanlar da çark etti stanbul Haber Servisi Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün “tavır” değişikliğinin ar’ dından iktidara yakın medya, Yükseköğretime Geçiş Sınavı’ndaki (YGS) şifre skandalı ile ilgili “tatmin olduk” y önündeki açıklamalardan çark etti. YGS skandalının gündeme geldiği ilk günlerde, başta Cumhurbaşkanı Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu ve ÖSYM Başkanı Ali Demir’i savunan iktidara yakın medya kurumları, YGS’deki şifre skandalının kesinleşmesiyle birlikte ÖSYM aleyhine haber yapmaya başladı. Yeni Şafak gazetesinin ÖSYM çalışanlarını hedef alması dikkat çekti. Özellikle ALES sınavındaki kitapçık skandalı ve Cumhurbaşkanı Gül’ün önceki gün gelişmelerden “rahatsızlık” duyduğunu açıklaması, yandaş medyanın tavır değişikliğinde etkili oldu. kopya yok” başlığını gazeteye taşıdı ve şifre iddialarını inceleyen uzmanların raporuna yer verildi. Raporda “Şifreleme teknik nedenlerden kaynaklanmış. Ancak kopyaya dair bir ize rastlamadık” ifadesi haberde yer aldı. Kılıç’tan Doğrular ve Yanlışlar... Anayasa Mahkemesi’nin kuruluşunun üzerinden 49 yıl geçmiş. Yüksek Mahkemenin Başkanı Haşim Kılıç, yıldönümü nedeniyle düzenlenen törende yaptığı konuşmada, yeni bir anayasa isterken haksız değildir. Sayın Kılıç, 1961 ve 1982 anayasalarını, halkın iradesini emanet etmediği odakların hazırladığını söylerken, 27 Mayıs 1960 ve 12 Eylül 1980 darbelerini gerçekleştiren güçlerden söz ediyor. Ancak 1961 Anayasası’nı oluşturan Kurucu Meclis’in 12 Eylül sonrasında beş generalin seçimi ile göreve çağrılan Danışma Meclisi’ne göre, çok daha demokrat bir korperasyon olduğunu ya bilmiyor ya da görmezden gelmeyi yeğliyor. Bu görüşlerini açıklarken, bugünkü Türkiye’nin, farklılıkların bilincinde, insan merkezli, kültürlere, inanç ve dillere, inançlara, dillere ve dünya görüşlerine saygı ekseninde kendi ortak paydasını üretmeye başlayan bir toplumu üreten ülke olduğunu gerekçe olarak gösterdiğini de söylüyor. Yüksek Mahkeme Başkanı’nın bu görüşlerine çok geniş bir kesimin hak vereceğini kabul edenler arasındayım. Yine Haşim Bey’in, yüzde 10 olan seçim barajını, siyasi partiler için yüksek görerek, hiç değilse yüzde 7’lik bir barajı işaret etmesini de, özellikle 12 Haziran seçimlerinde sadece üç partimizin o barajı geçebilecekleri gerçeği karşısında,demokrasimiz açısından acı bir teşhistir. Başkan bu olgular karşısında, parlamento dışındaki partilerle sıcak bir diyalog istediğini de söylüyor; ama ev sahipliğini yaptığı bir törene bırakınız parlamentoda temsil edilen siyasal partilerin tümünün temsilcilerini davet etmeyi, CHP Genel Başkanı’nı bile liste dışı bırakmış olmayı bile “uyduruk bir gerekçe” ile mazur göstermeye çalışıyor! Niçin ‘CHP Genel Başkanı’ diyorum? Çünkü bugün AKP iktidar partisi ise, CHP’de ana muhalefet partisidir. Ve bizim Siyasal Partiler Kanunumuza göre, “... siyasi partiler, ister iktidarda ister muhalefette olsunlar demokrasimizin vazgeçilmez”leri arasındadır. Haşim Bey ise kanunda, mahkemenin kuruluş yıldönümüne, partilerin temsilcilerinin çağrılacağını gösteren bir ayrıntı olmadığı gerekçesine can simidine sarılır gibi sarılarak, kasıtlı ve bilinçli amacını gizleyebileceğini sanıyor. Gerçek bir Yüksek Mahkeme yargıcı, her durum ve konumda tarafsız olduğunun hesabını kamuoyuna vermenin kaçınılmazlığını sergilemekle görevlidir. Bunu yerine getirmeyen bir yargıcın, dahası bir Mahkeme Başkanı’nın, başkalarına öğüt vermeye kalkması ise, lafügüzaftır. Anayasa Mahkemesi Başkanı, öncelikle kendi makamının önünü süpürüp temizlemelidir. * Devlet Bakanı Sayın Zafer Çağlayan’dan 22 Nisan günü yayımlanan, “Libya’daki İç Savaş Bizi Nasıl Etkiliyor” başlıklı yazım için bir yanıt aldım. Sayın Bakan’ın mektubunu Salı günü yayımlayacağım. Sabah dünkü sayısında ise “Şifre var, Taraf: 3 Nisan günü manşetten “Dalga mı geçiyorsun hocam” başlıklı haberinde “1.7 milyon öğrencinin geleceğini ilgilendiren YGS sınavına da gölge düştü. Basit bir şifreyle 40 matematik sorusunun çözülmesi kafa karıştırdı. ÖSYM’nin cevabı tatmin etmedi” dedi. Gazete 5 Nisan’da yaptığı haberinde ise “Şifre palavra, ÖSYM haklı” manşetini attı. Haberde “Üniversite sınavında her adayın kitapçığındaki cevap şıklarının yerlerinin farklı olduğunu internet üzerinden belgeleyen ÖSYM, şifreleme iddialarını boşa çıkardı” ifadeleri yer aldı. 6 Nisan’da ise gazete “Bu şifre olmadı, yenisini bulalım” manşetiyle şifre iddialarını yalanladı. Gazete dünkü haberine ise “Git Ali git” başlığını koydu ve Ali Demir’in istifa etmesi gerektiği belirtildi. Haberde, Cumhurbaşkanı Gül’ün birbiri ardına yaşanan olayların üzücü olduğunu söylediğine ve Başbakan Yardımcısı Arınç’ın da “Ortada büyük bir eksiklik var” ifadelerine yer verildi. Zaman: 3 Nisan’da gazetenin birinci sayfasından “ÖSYM: Şifreli kitapçık basın için hazırlandı, hiçbir adaya verilmedi” denilerek, şifre skandalını kabul etmedi. “Meteksan’da köstebek araştırması” başlığıyla dün haber yapan gazete, matbaa çalışanlarının mercek altına alındığı ifadesine yer verdi. Bugün: Gazete 3 Nisan’da “YGS’de şifre incelemesi” başlıklı haber yaptı. 4 Nisan’da ise “ÖSYM: Şifre yok, rahat olun” haberinde Prof. Dr. Ali Demir’in şifre skandalını kai bul etmeyen açıklamaları yer aldı. Gazete 6 Nisan’da Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu’nun “Şifre olsa bütün sorular çözülür dü” sözlerini başlık yaptı. Gazete dünkü sayısında yer alan “Şifrede yüklü para sürprizi” başlıklı haberinde ise “ÖSYM eski üst düzey yöneticilerinden birinin banka hesaplarında yüklü miktarda para tespit edildi” ifadelerine yer vererek suçu ÖSYM kitapçığını basan firma yöneticileri ile ÖSYM’de çalışan eski üst düzey yöneticisine attı. Yeni Şafak: 3 Nisan’da birinci sayfasından verdiği “Gizli şifre yok” başlığıyla yaptığı haberde şifre iddialarının gerçeği yansıtmadığı ifadelerine yer verildi. 4 Nisan’da gazetenin birinci sayfasından verilen “Şifre iddiasına şeffaf cevap” başlıklı haberde, YGS’deki şifre iddialarının asılsız olduğu, ÖSYM Başkanı Ali Demir’in “Gönlünüz rahat olsun” ifadeleri yer aldı. Gazete dün ise ilginç bir başlıkla ÖSYM çalışanlarını hedef aldı. Yeni Şafak ÖSYM’de tüm kadroların değişitirilmesini görmezden gelerek “ÖSYM içeriden vurdu” manşetini attı. Öğrencinin kafası karman çorman. Savcılık: YGS sonuçları soruşturma bitince değil savcılığın işi bitince açıklanır. Yarın da olabilir, daha sonra da sürpriz bir şey çıkabilir, farklı bir şey olabilir ‘ Bilinmeyen çok şey var ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yükseköğretime Geçiş Sınavı’ndaki (YGS) “şifreli kopya’ iddialarını soruşturan Cumhuriyet Başsavcı Vekili Şadan Sakınan, ÖSYM’nin “YGS sonuçları savcılığın soruşturması tamamlandığında açıklanacak” şeklindeki açıklamasını düzeltti. Sakınan, sonuçların “Soruşturma bitince değil, sınav sonuçları üzerinde savcılığın incelemesi tamamlanınca” açıklanabileceğini kaydetti. Sınav sonuçları üzerindeki incelemenin ne zaman biteceği konusunda ise Sakınan, “Bu yarın da olabilir, yarından sonra da olabilir” dedi. Başsavcı İbrahim Ethem Kuriş, soruşturmayı yürüten Sakınan ile basın toplantısı düzenledi. Açıklamada, soru kitapçıklarından sondaj usulü ile seçilen yeterli sayıda soru kitapçıklarının bilirkişi heyeti tarafından incelenmesinin tamamlandığı belirtilirken, ÖSYM’nin Test Araştırma Bölümü’nde ve soru kitapçıklarının basıldığı matbaada inceleme yapıldığı anımsatıldı. Açıklamada, ÖSYM’de YGS’ye giren 1 milyon 700 bin adaya ait tüm cevap anahtarlarının bulunduğu veri tabanının aday bazlı olarak tek tek incelenmeye başlandığı belirtilerek, “Ayrıca, sınav sonuçlarına göre tam puan yapanların listesi tespit edilerek bu adaylara ait veri tabanları ile birlikte bu adayların soru kitapçıkları da tek tek incelemeye başlanmış olup, incelemenin son aşamasına gelinmiştir” bilgisi verildi. ’ Suç duyurusu EğitimSen, ÖSYM Başkanı Ali Demir hakkında “görevini kötüye kullandığı” gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. 1 milyon 700 bin ‘ stifa et’ mektubu MUSTAFA ÇAKIR ALES’in iptali ÖSYM gündeminde KIVANÇ EL ‘Sürpriz çıkabilir’ ANKARA Halkevleri, ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir’in öğrencilere yolladığı 1 milyon 700 bin mektuba aynı sayıda “istifa çağrısı” mektubuyla yanıt verecek. Öğrenci ve velilerden toplanacak olan 1 milyon 700 bin “istifa mektubu”, ÖSYM Başkanı Demir’e postalanacak. Halkevlerinin mektubunda, “ilmenizi isteriz ki almış olduğumuz mektup ne biz velileri ne de çocuğumuzu tatmin etmedi. Bu sınav sonucunda ‘sadece hak edenin hak ettiği üniversiteye yerleşebilmesi için gerekli ortamı hazırladık’ sözünüz ise tüm olan bitenleri açıklar nitelikte. Soruyoruz kim ‘hak ettiği’ üniversiteye yerleşebilecek?” denildi. Gül’e mektup Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Tahsin Yeşildere de Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e mektup göndererek, ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir’in görevden alınmasını istedi. Youth Research’ün “YGS iptal edilsin mi?” konulu araştırmanın sonuçlarına göre de katılımcıların yüzde 82’si “Evet sınav iptal edilsin” yanıtını verdi. Katılımcıların yüzde 75’inin “ÖSYM’ye güveni olmadığı” anlaşıldı. Kuriş, “Sürpriz bir şey çıkabilir, farklı bir şey olabilir. Onun için karar verildiği zaman soruşturma bitmiş olacak” dedi. “Kamuoyunun bilmediği bayağı bir şey olduğunu” belirten Kuriş, çalışmaların sürdüğünü, bilirkişi raporunun henüz tamamlandığını belirtti. Kuriş, “1 milyon 700 bin çocuğu ilgilendirdiği için, çocukların strese girmesi, ders çalışamaması ve diğer konulardan dolayı bu açıklamayı da öğrencilere yönelik değerlendirin” dedi. “Kamuoyu bu soruşturmadan tatmin olacak mı” sorusunu yanıtlayan Sakınan ise, “Bunu beraber göreceğiz” diye konuştu. Başsavcı Kuriş, “şifre olup olmadığının soruşturmanın sonucunda belli olacağını” belirterek, “Şu aşamada biz buna bir cevap versek, ileriki aşamalarda artıeksi farklı şeylerle karşılaşırsak zor durumda kalırız. Önemli olan gerçeğin ortaya çıkması. Mümkün olduğu kadar gerçeğe hizmet edecek, insanları tatmin edecek sonuçlar almak istiyoruz. Yoksa kamuoyu ikiye bölündüğü için bizim söylediklerimiz iki tarafta da farklı algılanabilir” dedi. Sakınan, “Bu açıklamayla çocuklar nasıl rahatlayacak” sorusu üzerine ise “Ancak bu kadarını söyleyebiliyoruz. Bundan daha ilerisi o zaman soruşturmanın sıhhatine zarar verir” yanıtını verdi. “Sizlerin çocuklarından bu sınava giren var mıydı” sorusunu ise Sakınan, “Sizin anladığınız manada biz her yönüyle kuşatılmış haldeyiz” diye yanıtladı. (Fotoğraf: AA) Erdoğan’a da sitem etti Baykam: Siparişle yaptı Kuru bir telgraf gönderebilirdi Artık sağlığına kavuştuğunu söyleyen Bedri Baykam, aynı saldırgan tarafından bıçakla yaralanan asistanı Tuba Kurtulmuş’un da taburcu edildiğini belirtti. Baykam bu saldırının kendisi için süpriz olmadığını vurgulayarak şu değerlendirmeyi yaptı: “Başbakan benim fikirlerimden en uçta siyaset yapıyor olsa bile bir ‘Geçmiş olsun Sayın Baykam’ diye bir kuru telgraf gönderebilirdi. Çünkü bir yandan ortaçağdan gelen katilden bahsediyoruz. 21. yüzyılda Türkiye gemisinin kaptanı bu konuda ne yapıyor diye bakmamız lazım.” “Beni öldürmeye çalışan, beyni yıkanmış Ortaçağ yobazına da sesleniyorum” diyen Baykam, “Bu kişi bir meczup değil, o bu işi siparişle almış” dedi. İstanbul Haber Servisi Uğradığı bıçaklı saldırıda ağır yaralanan ressam Bedri Baykam, 8 günlük tedavi sürecinin ardından gezetecilerin karşısına çıkarak yaşadıklarını anlattı. Doğum günü olduğunu söyleyen Baykam, sözlerine başlarken gözleri doldu ve bir süre konuşamadı. Bıçaklanmasının “sipariş” olduğunu vurgulayan Baykam, Başbakan’ın kendisine geçmiş olsun dileğinde bulunmadığını söyledi. Baykam “Seçimlerden sonra ‘Ben hepimizin Başbakanıyım’ diyen Başbakan’dan bir geçmiş olsun beklerdim. Aydın, sanatçı, Atatürkçü, herkesin sağlığından, herkese yapılabilecek her türlü saldırıdan, bu hükümeti sorumlu tutuyorum” dedi. Baykam zanlının “Bedri Bey ben de Taksim’e gidiyorum, sizinle gelebilir miyim?” dediğini söyledi ve yaşadıklarını şöyle anlattı: “Toplantıdan çıkan bazı arkadaşların Taksim’e gittiğini ve onlarla gidebileceğini belirttim, bozuldu. Asistanlarımla arabama yöneldim. Asistanım Tuba ile bagaja dosya koyuyorduk, birden arkamdan sağ yandan, şiddetli bir yumruk vuruldu. Bir arkadaşım eşek şakası yapıyor diye düşündüm. Baktım ki karşımda bıçaklı bir adam. Bir bıçak darbesi daha vurmak için hamle yaptı, ben çığlık atınca kaçmaya karar verdi. Tahmin ediyorum kaçarken Tuba’ya ikinci bıçak darbesini aynı yerden atmış. Sonra kaçmaya başladı.” ANKARA YGS’deki şifre ve ALES’teki kitapçık skandallarının ardından sarsılan ÖSYM, Meteksan personelini dinlemeye hazırlanıyor. İnceleme kapsamında Meteksan personelinden bilgi alınacağı ifade edildi. ALES’te yaklaşık 500 adayın bazı soruları kitapçıkta olmadığı için çözememeleri ve bu adaylara farklı sınav yapılmasının da tartışıldığı bildirildi. Ancak bu adaylara farklı soru sorulmasının gündemde olması ve buna karşı bir dava açılma ihtimali nedeniyle sınavın iptalinin de ÖSYM’nin gündeminde olduğu ve bu konuda kısa bir sürede karar verileceği kaydedildi. YÖK görevden alabilir İstifa etmemekte direnen ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir’i ise yeni çıkan yasaya göre sadece YÖK Genel Kurulu görevden alabiliyor. YÖK yetkilileri konuyla ilgili bir bilgi vermekten kaçındı. ÖSYM Başkanı Ali Demir’in önceki günkü YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan ile görüşmesinde de Özcan’ın Demir’den YGS süreci ile ilgili bilgi aldığı, Demir’in Özcan’a, mahkemeye en kısa sürede savunmalarını yollayacaklarını söylediği belirtildi. Görüşmede Demir’in Özcan’a, ALES’te yaşanan kitapçık skandalı ile ilgili soruşturma açıldığını ilettiği bildirildi. İktidar tarafından üst düzey yetkililerin YGS ve ardından ALES’te yaşanan skandallar nedeniyle YÖK Başkanı Özcan ile görüşerek bilgi aldıkları ve rahatsızlıklarını ilettikleri öğrenildi. Öte yandan ALES’in basına dağıtılan kitapçığında soruların yanıtlarının önceki yıllarda olduğu gibi küçükten büyüğe sıralandığı görüldü. ‘O gün tatmin olmuştum’ Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından, YGS skandalı sonrası yaptığı “Cumhurbaşkanı tatmin olduysa hükümet de tatmin olmuştur” açıklamasının hatırlatılması üzerine şöyle konuştu: “Sayın Cumhurbaşkanı bu konuda açıklama yaptı. Kendiliğinden yapmadı. Bize verilen bilgiler, o açıklamanın yapılmasını zaruri kılıyordu. Sonra konu yargıya intikal etti. Savcı, sınavdan önce bu işin sonuçlandırılacağını ifade etti. şin boyutları nedir, kopya var mı, iş organize midir, münferit bir hata mıdır? Tüm soruların cevabını yargı, ümit ederim ki çok kısa sürede verir. O gün itibarıyla ben tatmin oldum. Bugün itibarıyla diyorsanız onu birkaç gün sonra ümit ederiz ki savcılık soruşturması sonucunda tekrar sorarsanız cevaplarız.” “Ali Demir sizce istifa etmeli mi?” sorusuna ise Çiçek, “Başkasının hesabına bir şey söylemem. lgili makamların kendisinin değerlendirmesi gerekir” yanıtını verdi. YGS fen bilimleri testi 8 cezaevinde yeniden Haber Merkezi YGS sınavında, 8 ildeki cezaevlerinde sınava giren 150 tutuklu ve hükümlüye dağıtılan soru kitapçıklarındaki “Fen Bilimleri” sorularının tamamının cevap şıklarının olmadığı ortaya çıkmıştı. ÖSYM Yönetim Kurulu dün yaptığı değerlendirmenin ardından söz konusu adayların sınavı iptal etti. ÖSYM, cezaevlerideki adayların “Fen Bilimleri” testi sınavının tekrarlanmasına karar verdi. Sınavın hangi tarihte yapılacağı konusunda açıklama yapılmadı. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle