Katalog

2 N SAN 2011 CUMARTES CUMHUR YET SAYFA HABERLER Toprağa gömülü kadın cesedi İZMİR (AA) İzmir’in Menderes ilçesi Gümüldür beldesi Ovacık mevkisinde koyun otlatan çoban, toprak üzerine çıkmış bir insana ait ayak parmaklarını görünce, durumu jandarmaya bildirdi. Olay yerine gelen ekipler, cesedin 20 yaşlarındaki bir kadına ait olduğu ve yaklaşık 1 ay önce gömüldüğünü belirledi. Çürümeye yüz tutmuş cesedin boynunda bazı izlerin bulunduğu belirtildi. 3 Tüyler ürperten itiraf: Öldürme diye yalvardılar ‘Vicdanen sorumlusunuz’ Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesi’ndeki asistanlar, çalışma koşulları ve özlük haklarını gözardı eden performans sistemini, hastane bahçesinde yaptıkları iş bırakma eylemiyle protesto etti. Çok sayıda asistanın katıldığı eylemde, “33 saattir nöbetteyiz, hakkımız için eylemdeyiz”, gibi dövizler taşındı. Yapılan açıklamada, “Hastalarımızın sağlığını tehlikeye atan, meslek barışını bozan performans sistemini tereddütsüz uygulayarak, asistanların emeğinden kesinti yaparak girmiş olduğunuz vicdani sorumluluğunuzun farkında mısınız?” denildi. Eylemde, asistanların istemleri de “Eşit ücret, esnek mesai saatlerine son verilmesi, nöbet sonrası izin haklarının kullandırılması” olarak sıralandı. Motosiklet için 5 cana kıymış Yurt Haberleri Servisi Van’ın Erciş ilçesi Çelebibağı beldesinde 9 Kasım 2010 tarihinde anne ve 4 çocuğunun öldürülmesinde katil zanlısı olarak tutuklanan ailenin evli kızı H.C’nin kayınbiraderi Recai Cingöz (19), cinayetleri evde bulunduğunu bildiği parayı çalmak için işlediğini itiraf etti. Anne Saide Aslan, çocukları Sinan (18), Pınar (14), Fatma (7) ve Mevlüt’ü (4) bıçaklayarak öldürdüğünü itiraf eden Cingöz, gece yatıya kaldığı evde cinayetleri işledikten sonra görgü tanığı bırakmamak için Fatma ve Mevlüt’ün yalvarmalarına karşın öldürdüğünü söyledi. Van Valisi Münir Karaloğlu, “Çaldığı para 2 bin lira civarında ve sandıkta da 12 bin liraya yakın para var. 1400 liralık bir motosiklete binmek için cinayeti işlediğini söylemiş ve bu parayla da sonradan motosiklet almış.” Huntington, Silivri ve Gülen Huntington fetvayı daha 1996’da vermişti: “Türkiye, Rusya’nın Lenin’i reddettiğinden daha kapsamlı olarak Atatürk’ü reddetmelidir!” Dayakçı babaya 23 yıl hapis Haber MerkeziErzurum’un Hınıs ilçesinde yaşayan evli, 7 çocuk babası Abdulvahap Sönmez, Şubat 2009’da evinde bulunan 5 bin 100 liranın kaybolması üzerine, eşi Medine ve çocuklarını dövdü. Bunun üzerine kızı Ayfer ilaç içerek intihara kalkıştı. Gözaltına alınan Sönmez, tutuklandı ve 23 yıl hapse mahkum oldu. Çalıntı da olsa Ferrari stanbul Haber Servisi stanbul’da uyuşturucu tacirlerine yönelik düzenlenen operasyonda 15 kişilik çete çökertildi. 250 kilogram eroinin ele geçirildiği operasyonda 2’si Ferrari marka olmak üzere 10 lüks otomobile el konuldu. stanbul Emniyet Müdürlüğü’ne götürülen 2 Ferrari çok yoğun ilgi gördü. Vatandaşlar ve polisler otomobillerin yanında hatıra fotoğrafı çektirdi Türkiye’de neler oluyor? Silivri’deki davalarda, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Çağdaş Eğitim Vakfı gibi, olanaksızlara, kızlara yönelik eğitim vermeyi hedefleyen gönüllü kuruluşların ve onların Prof. Türkan Saylan gibi, Gülseven Yaşer gibi yöneticilerinin ne işi var? Atatürkçü oldukları bilinen, çok başarılı bilim insanı rektörler, Mehmet Haberal, Mustafa Yurtkuran, Fatih Hilmioğlu, Ferit Bernay niçin Silivri’de sanık; niçin ünlü cerrah Mehmet Haberal hastaneden hücreye sevk edildi? Gazeteciler, Tuncay Özkan, Mustafa Balbay, Nedim Şener, Ahmet Şık ne arıyor Silivri’deki hücrelerde? Ünlü istihbaratçı, Emniyet Müdürü Hanefi Avcı niçin hapiste? Niçin İlahiyat Profesörleri Zekeriya Beyaz’ın, Şahin Filiz’in evleri basılıyor? Niçin Gülen Cemaati’nin örgütlenmesi hakkında yazılan kitapların müsveddelerine el konuyor, bilgisayarlarda kopyalarını bile bulundurmak terör suçu sayılıyor? “Darbecilerin yargılanması” adına! Zaman zaman AKPGülenABD üçlü ittifakı, Silivri’nin sorumluluğunu birbirlerinin üzerine atıyor: Bir pazartesi sabahı kalkıyorsunuz ki, Gülen Cemaati’ne bağlı bütün yazarlar Silivri olayının arkasında ABD’nin olduğunu iddia ediyorlar bütün televizyonlarda. Kamuoyu vicdanını rencide eden her tutuklama dalgasından sonra, AKP yandaşlarının “Gülen Cemaati’ne bağlı görevlilerin yaptıklarından iktidar da rahatsız” yorumlarını okuyor ve dinliyorsunuz! ABD’li görevliler ise hem Türkiye’nin içişlerine karışmadıklarını vurguluyor, hem de medya üzerindeki baskılardan dolayı AKP iktidarını eleştiriyorlar. Peki esas olarak Türkiye nereye gidiyor? Evleri, ofisleri basılanlara bakın anlarsınız: Eğitim kurumları, eğitimciler, üniversiteler, rektörler, öğretim üyeleri, medya, yazarlar, gazeteciler ve din bilginleri. Eğitim ve ideoloji üzerinden götürülen bir operasyon! AKP’nin verdiği siyasal destekle, Gülen Cemaati mensuplarının, artık kitaplarda açıkça anlatılan örgütlenmeleriyle, ABD’nin uluslararası sempatisiyle yürütülen “Türkiye’yi yeniden üretme!” operasyonudur bu! Demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olan Atatürk Türkiyesi’nden “Ilımlı İslam Cumhuriyeti” olan bir başka Türkiye’yi üretme operasyonu… Bakın daha 1996’da Huntington ne demiş: “Türkiye kendini laik bir devlet olarak tanımlamayı sürdürdükçe, İslam liderliği onu reddedecektir. Ama Türkiye kendini yeniden tanımlarsa ne olur?.. “…Türkiye, Balkanlar’daki, Ortadoğu’daki, Kuzey Afrika’daki ve Orta Asya’daki Müslümanlarla sahip olduğu geniş tarihsel bağlar açısından bütün Müslüman ülkeler arasında tek ve biriciktir… “…Nasıl Güney Afrika, ırk ayrımcılığını terk ederek kendi uygarlığındaki bir parya devlet konumundan, o uygarlığın lider ülkeliğine yükselmişse, Türkiye de kendisine aynı derecede yabancı olan laikliği reddederek bunu gerçekleştirebilir… “…Laiklik ve demokrasi olarak, Batı’nın kötü ve iyi yanlarını yaşayan Türkiye de aynı biçimde İslamın liderliğine hazırdır. Fakat bu liderliği yüklenebilmek için, Atatürk’ün mirasını, Rusya’nın Lenin’in mirasını reddettiğinden daha kapsamlı olarak reddetmelidir. Türkiye’yi bölünmüş bir ülke olmaktan çıkarıp bir çekirdek ülkeye dönüştürmek, aynı zamanda Atatürk’ün kalibresinde, dinsel meşruiyet ile siyasal meşruiyeti birleştirebilecek bir lideri gerektirir.” Evet, kitabının 178 ve 179’uncu sayfalarında Huntington aynen böyle diyor. (Simon and Schuster, New York, 1996) “Dinsel meşruiyet ile siyasal meşruiyeti birleştirecek Atatürk kalibresindeki bir lider” kimdir acaba? Her 110 çocuktan birini etkileyen otizm daha çok erkeklerde görülüyor 6.2’lik deprem panik yarattı Yunanistan’ın Girit Adası yakınlarında Richter ölçeğine göre 6.2 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Girit Adası ve çevresinde şiddetle hissedilen depremle ilgili can ya da mal kaybı bildirilmedi. Deprem Antalya, Muğla, Burdur ve Isparta’da da kısa süreli paniğe neden oldu. Bu depremden yaklaşık 15 dakika sonra 4.1 şiddetinde bir deprem daha kaydedildi. Tek çaresi eğitim F GEN ATALAY 5 tekvandocunun ölümüne 15 yıl TRABZON (Cumhuriyet) Trabzon’un Vakfıkebir ilçesinde 10 Ocak’ta kullandığı otomobille duvara çarparak araçtaki antrenmandan dönen 5 tekvandocunun ölümüne, 1 kişinin de yaralanmasına yol açtığı öne sürülen sürücü Uğur Kasım hakkında 2 yıldan 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. ddianamede Kasım’ın kazada “kusurlu olduğunun” belirlendiği belirtildi. TÜ K: Boşanan boşanana ANKARA (AA) Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2010 yılı dördüncü çeyrekte 137 bin 637 çift evlendi, 29 bin 326 çift boşandı. Boşanmaların dörtte biri uzun evli kalan çiftlerde görüldü. Boşanma sayısının düştüğü tek bölge ise Doğu Karadeniz (yüzde 2.6) oldu. Boşanmaların yüzde 39.7’si, evliliğin ilk 5 yıllık döneminde gerçekleşti. Bugün “Dünya Otizm Farkındalık Günü”. Birleşmiş Milletler’in bu kararı, tüm dünyada otizm konusunda farkındalık yaratmak ve otizmli bireylerin yaşam kalitelerini yükseltmek amacını taşıyor. Nisan ayının tamamı da “Dünya Otizm Farkındalık Ayı” olarak kabul ediliyor. Tohum Otizm Vakfı, yeni doğan her 110 çocuktan birinin otizmli olma riskini taşıdığı günümüzde, birinci derecede yakınlar ile birlikte yaklaşık 2.5 milyon insanın ekonomik ve sosyal hayata katılımını ve toplumla bütünleşmesini istenilen düzeye getirilmesini sağlamak için karar alıcıların, sivil toplumun da desteğini alarak şu üç konuyu öncelikli olarak ele almasını istiyor: Erken ve Uygun Müdahale: Otizm diğer yetersizlik alanlarının aksine, erken ve uygun müdahale yapılması halinde aşılabilir. Kaynaştırmanın Etkin Uygulanması: Sınıf ve branş öğretmenleri kaynaştırma için bilgi ve donanıma sahip değiller. nsan Kaynağı Eksikliği: Otizmli çocuklara özel eğitimci yetiştirilmiyor, zihin engellilerin öğretmenliği programı içerisinde yer alıyor. Gözyaşlarıyla izlediler Üniversitesi Ziraat FaÇukurovaöğrenci veyaptıkları, üyekültesi öğretim lerinin bilimsel çalışma Türkiye’nin ikinci büyük zeytinliği Zeytin Gen Merkezi, Adana l Özel daresi tarafından okul yaptırılacağı gerekçesiyle dozerlerle söküldü. 1976’da dikilen ve 7 bin 550 ağacın bulunduğu zeytinliğin yıkılmasını durdurmak isteyen öğrenci ve akademisyenler gözyaşı döktü. 386 farklı çeşit zeytin geninin bulunduğu alanda yıkım ekiplerinin karşısına dikilen grup, sökülen ağaçları yeniden toprağa dikmeye çalıştı. Alkış ve ıslıklarla yıkımı protesto eden grup adına konuşan dekan Prof. Dr. Ayzin Küden, “Eğitim alanlarının yapılmasına karşı değiliz, bir daha oluşturulması imkânsız olan eğitim alanımızın yok edilmek istenmesine karşıyız. Bu girişimi ÇÜ Rektörlüğü olarak kınıyoruz” dedi. Vali Yardımcısı Reşat Özdemir ise okul yaptırmakta kararlı olduklarını vurguladı. (YUSUF BAŞTUĞ) Sema cinayetinde 5 tutuklama BURSA (Cumhuriyet) Bursa’nın Nilüfer ilçesinde bir göletin kenarında bacakları kesilmiş halde cesedi bulunan üniversite öğrencisi Sema Karakoca’nın (23) öldürülmesiyle ilgili gözaltına alınan 7 kişiden 5’i tutuklandı. 2 kişi ise ise serbest bırakıldı. C MY B C MY B 30 ülkeyi taşıyor İ stanbul’da kruvaziyer turizm sezonu açıldı. Kente gelen sezonun ilk kruvaziyer gemisi “m/v melody”, 30 ülkeden 983 yolcu, 500 mürettebatıyla Karaköy rıhtımına demir attı. Ukrayna’nın Odessa Limanı’ndan yola çıkan 205 metre uzunluğundaki gemiden inen ilk yolcuya, anı plaketi, çiçek ve İstanbul’u tanıtan çeşitli armağanlar verildi. (VEDAT ARIK)