18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17 MART 2011 PERŞEMBE CUMHUR YET SAYFA HABERLER Kan donduran olay Adana’da yaşandı, ‘namus’ bahanesiyle eniştesini, iki kardeşini ve annesini öldürdü 3 Ailesini katletti ADANA (Cumhuriyet Bürosu) Sürekli şiddet olaylarıyla gündeme gelen Adana’da yine aile katliamı yaşandı. “Namus” gerekçesiyle eniştesinin evini basan bir kişi, eniştesi, iki kız kardeşi ve annesini silahla öldürdü. Beşikte yatan 5 aylık bebek şans eseri kurtulurken olay yerinde gazeteciler tekme tokat dövüldü. 22 yaşındaki Fatma Taşkıran ile evli olan 30 yaşındaki Ferdi Taşkıran, 5 aylık bebeklerine bakması için baldızı 15 yaşındaki H. K.’yi ikamet ettiği İstanbul’a getirtti. Gazeteciler tartaklandı Cesetlerin Adana Adli Tıp Kurumu’na kaldırılması sırasında, olay yerinde bilgi edinmek ve görüntü almak için bulunan gazetecilere çevrede bulunan kişiler saldırdı. Birçok basın mensubu tekme ve yumruklarla tartaklanırken NTV Adana Temsilcisi Hamza Gül yaralanarak hastaneye kaldırıldı. Hamza Gül’ün sağlık durumu iyi. Arka arkaya silah sesleri Baldızı ile arasında ilişki bulunduğu iddiasıyla eşinin ailesiyle tartışan Ferdi Taşkıran, önceki akşam eşi, baldızı ve çocuğunu alarak kayınvalidesi Behiye Kesik’in evine geldi. Burada eşinin erkek kardeşi Halil Kesik ile tartışan Ferdi Taşkıran, komşuların ihbarıyla eve gelen polislere şikâyetçi olmadığını söyledi. Polis ekipleri şikâyetçi olunmaması üzerine evden ayrılırken dün sabah 05.30 civarında evden arka arkaya silah sesleri duyuldu. Komşuların ihbarıyla olay yerine gelen polisler Ferdi Taşkıran, eşi Fatma Taşkıran, eşinin kardeşi H. K. ve anneleri Behiye Kesik’in cansız bedenlerini buldu. Her Şeyin Farkındayız, Gülhane Parkı’ndayız! Ortadoğu’da ve Kuzey Afrika’da baskıcı yönetimlere karşı halk hareketleri var… Ülkemizin yöneticileri ve kamuoyu, bu hareketlere sempati ile bakıyor. Türkiye’de doktorların, sağlık personelinin protestoları, gazetecilerin yürüyüşleri, eşleri tutuklu yargılanan kadınların gösterileri, işçilerin miting ve yürüyüşleri var… Ülkemizin yöneticileri bu hareketlere “kendilerine karşı yöneltilmiş sistematik saldırı” olarak bakıyor, kamuoyumuz ise ilgisiz! Deprem Yeni Zelanda’yı, Japonya’yı vuruyor… Ülkemizin yöneticileri ve kamuoyu büyük bir üzüntü içinde. İstanbul büyük bir deprem tehlikesiyle karşı karşıya… Yöneticilerimiz ve kamuoyu, ilgisiz, duyarsız! Japonya’da deprem sonrası bir nükleer santralın reaktörlerinde radyoaktif sızıntı var… Batı, mevcut nükleer santralların bir bölümünü durdurma kararı alıyor, yeni projeleri gözden geçiriyor, erteliyor… Bizim yöneticilerimiz, kamuoyumuz, bütün dünya ile birlikte sızıntıyı büyük bir kaygıyla izliyor. Deprem kuşağında yer alan topraklarımızda bir nükleer santral kurulma kararı alındı; karşı çıkanlar, sorunları işaret edenler var… Yöneticilerimiz “bildiğini okuyor”, “her yatırım risklidir” diyor, halkımızın büyük bir bölümü duyarsız, ilgisiz! Ünlü ses sanatçımız İbrahim Tatlıses’e iğrenç bir suikast düzenleniyor… Yöneticilerimiz ve kamuoyumuz haklı olarak ayağa kalkıyor… Haberal ve Hilmioğlu gibi, tıp profesörleri olan rektörlerimiz ölümcül hastalıklarla parmaklıklar arkasına konuyor… Kamuoyumuz ilgisiz, seyrediyor! Türkiye dünyanın en pahalı benzinini kullanıyor… Üstelik zam üstüne zam geliyor… Kamuoyu, boynu eğik, sessizce bu yükün altında eziliyor! Dış borç birikimi artıyor, cari açık büyüyor, işsizlik berdevam… Yöneticilerimiz ekonomimizin başarısıyla övünüyor, kamuoyu bu başarı öyküleriyle avunuyor! Evler basılıyor, gazeteciler tutuklanıyor… Bütün dünya ayağa kalkıyor… Medyamız birbirini yemekle meşgul… Kamuoyumuz dizi film seyreder gibi seyrediyor! Yöneticilerimiz Türkiye’yi “ileri demokrasi” ülkesi ilan ediyor… The Economist, bırakın “Tam Demokrasi” veya “Kusurlu Demokrasi” demeyi, “demokrasi” bile diyemeden ülkemizi “Melez Rejim” diye sınıflıyor… Freedom House, Batı ve Güney Avrupa ülkeleri arasında tek ve biricik “Kısmen Özgür Ülke” (“Tam Özgür” olmayan ülke) olduğumuzu belirtiyor… Halkımız TÜİK araştırmasına göre mutluluktan uçuyor! Türkiye’de üç ay sonra seçimler var: Kamuoyu her şeyin farkında… Gülhane Parkı’nda! Bebek şans eseri kurtuldu Ağlama sesini duyan polisler, beşikte 5 aylık bebeği buldu. Bebeğin sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi. Cumhuriyet savcısının incelemesinin ardından olay yeri inceleme ekipleri de evde çalışma yaptı. (Fotoğraf: AA) EKRAN 106 D FULL H LCD TV ! HEDiYE BAKAN DEM R’ N SÖZLER ŞAŞIRTTI 106 ekran Full HD LCD TV hediye! A A %50 ‘Abartmayın, stanbul’un yüzde 15’i riskli’ Haber Merkezi Daha önce “Japonya’dan daha iyisini yaparız” diyen Bayındırlık Bakanı Mustafa Demir, İstanbul depreminde yıkılacak bina sayısının abartıldığını savundu. Demir, “Yüzde 1015’i ağır hasar görür” dedi. Bayındırlık ve İskân Bakanı Mustafa Demir, İller Bankası Anonim Şirketi’nin genel kurul toplantısından ayrılırken gazetecilerin sorularını yanıtladı. Başta İstanbul olmak üzere yapı denetimine ilişkin eleştirilerin anımsatılması üzerine Demir, “Bizim yaptığımız tespitlerde yapı denetimi kapsamında denetlenen yapıların yüzde 100’e yakın depreme dayanıklılığını tespit etmiş durumdayız” dedi. 1999 büyük Marmara depreminin Türkiye için milat olduğunu ifade eden Demir, Japonya’daki depremin çok şiddetli olduğunu, deprem uzmanlarının Türkiye’de bu ölçekte yıkıma sebebiyet verebilecek büyük bir depremin olamayacağını söylediğini vurguladı. Demir, “Deprem uzmanı değilim ama ifade edilenler daha çok İstanbul bölgesinde 7.5 şiddetinde bir depremde yüzde 10 civarında bir yapı stoğunun yıkılabileceğini, yüzde 1015 civarına yapının ağırı hasar görebileceği şeklinde ifade ediliyor. Yüzde 5060 falan değil yani. Hafifletmek için de söylemiyorum bunu ama uzmanların ifade ettiği bu” diye konuştu. A YIKAMA KURUTMA A A C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle