Katalog

17 ARALIK 2011 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Erdoğan’dan sözde soykırım iddialarının reddedilmesini suç sayan yasa teklifiyle ilgili Fransa’ya sert mektup 9 ‘Sarkozy sözünü tut’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’ye, Fransa meclisindeki, 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarının reddedilmesini suç sayan yasa teklifi girişimiyle ilgili bir mektup gönderdi. Erdoğan, Sarkozy’ye gönderdiği mektupta, “TürkiyeFransa ilişkileri üçüncü tarafların taleplerine tutsak edilmemelidir” uyarısında bulundu. Erdoğan, Fransa’da 1915 olaylarıyla ilgili yasa teklifiyle ilgili sürecin Türkiye tarafından dikkatle izlendiğini anımsattığı mektubunda, “Bu tür adımların ileri noktalara varmasının, Türkiye ile Fransa arasındaki siyasi, ekonomik, kültürel tüm alanlardaki çok yönlü ilişkileri bakımından sonuçları vahim olacağı gibi sorumluluğu da girişim sahiplerine ait olacaktır” uyarısına yer verdi. Erdoğan, Sarkozy’nin daha önce yaptığı görüşmede, 2006 yılında Fransız Ulusal Meclisi’nde kabul edilen Ermeni iddialarının inkârının cezalandırılmasına ilişkin yasa teklifini, “senatoya götürmek gibi bir niyeti olmadığını, olayları daha vahim hale getirmek istemediğini” söylediğini dile getirdi. Erdoğan, bu hususun Sarkozy ile birlikte kurduğu Özel Temsilciler mekanizması tarafından da teyit edildiğini kaydetti. Yeni girişimin kendilerini hayrete düşürdüğünü anlatan Erdoğan, mektupta şu ifadeleri kullandı: “Bu yasa teklifi Türkiye Cumhuriyeti devletini, Türk ulusunu ve Fransa’da yaşayan Türk toplumunu doğrudan hedef almakta ve hasmane bulunmaktadır. Dönemsel ve sürekli olarak karşımıza çıkarılan ve her defasında ilişkilerimizi yaralayan inkârcılık konulu yasa tekliflerinin, düşünce ve ifade özgürlüğünü de ihlal ettiği gibi Fransa’nın savunduğu ilkelerle çeliştiğini düşünüyorum. Böyle bir yasanın kabulü, Ermeni meselesine farklı perspektiften bakan kişilerin ifade özgürlüğünün ciddi şekilde kısıtlanmasına yol açacaktır.” 1970’li ve 1980’li yıllarda Türk diplomat ve devlet görevlilerinin Fransa’da Ermeni terörünün hedefi olduğunu hatırlatan Erdoğan mektupta, bu hafızanın Türk halkı için halen taze olduğunu, bu nedenle de mevcut girişimlerin Fransa’da yapılmasının, Türk halkındaki algılamasının farklı olduğunu gündeme getirdi. Erdoğan mektupta, “Artık TürkiyeFransa ilişkileri üçüncü tarafların taleplerine tutsak edilmemelidir. Bu konu hassastır, ciddidir. Sağduyunun siyasi hesaplara üstün gelmesi önemlidir. Tüm bu nedenler ışığında, bu tür mevzuat çalışmalarının sonuçlandırılmayacağı yönünde verdiğiniz sözü tutacağınızı ve telafisi mümkün olmayacak adımların atılmasını engelleyeceğinizi samimiyetle umuyorum” dedi. DAVUTOĞLU FRANSIZ ŞİRKETLERLE GÖRÜŞTÜ Kim Daha Çok İzleniyor? Reyting konusu başladığından beri aynı zamanda tartışma devam edip gidiyor. Ben bu ölçümlerin hiçbir zaman sağlıklı olduğunu düşünmedim. Ama doğrusunu söylemek gerekirse çok izlenen programlara baktığım zaman pek fazla da şaşırmadım. Her ne kadar insanlar “bu berbat programı kim izliyor?”, “bu ne biçim dizi”, “bu ne biçim tartışma” deseler de o programları izliyorlar. İzlediklerini anlamak için de etrafa bakmak yeterli. Diziler konusunda da çok şaşırtıcı bir şey yok. Belki bazı dizilerin hakkının yendiği, bazılarının fazla abartıldığı söylenebilir ama onda da dikkatli bakılınca kimin neden izlendiğini anlamak çok zor değil. Televizyon izleyici için bedava eğlence. İyi yapımlar, iyi işler çıkartmak iyi programlar yapmak yalnızca parayla da olmuyor. Bu sektörde Türkiye kaç yıldır insan yetiştirdi? Ama bu alanda da eski alışkanlıklar devam edip gidiyor. Halkın açığını bul, merakını gıcıklayacak işler yap, parayı kap mantığı her yerde olduğu gibi bunu yapanları zengin ediyor. ??? Büyük prodüksiyonlarla, ünlü isimlerle yapılan birçok yapım tutmayabiliyor. Eğer bazı kanallar bu işi sadece reyting ölçümlerinde hileyle becerebilse o zaman bütün dizilerini tutturmaları gerekirdi ama öyle olmuyor. Kuşkusuz arkasında fazlasıyla basın desteği olan dizi ve programlar, fazla reklamı yapılanlar bu konuda daha şanslı. ??? Peki bu konuda, yani izlenme oranlarının ölçümü konusunda manipülasyon yapılamaz mı? Bence yapılabilir. Türkiye’de bu türden hiçbir şeye yüzde yüz güvenmediğimi hemen söylemeliyim. Bizde bir yerde rant varsa mutlaka bir üçkâğıt olmasına şaşırmayalı çok oldu. Ama bu manipülasyon, hiç izlenmeyen bir dizi veya programı çok izlenir hale getiremez. Olsa olsa, bir iki puanlık oynamalar yaptırabilir. Bu da bazı kanallar ve yapımcılar için çok önemli olabilir. Onlara çok paralar kazandırabilir. ??? Ama televizyon yayıncılığı, bu kafayla yapıldığı sürece değişen fazla bir şey olmaz. Reyting ölçümlerini insanlara gösterip “bakın bunlar izleniyor, biz ne yapalım, halk ne istiyorsa onu yapıyoruz” teranesi de devam eder gider. Yayıncılar reytingi reklam verenler açısından önemsemek zorunda ve bunun da bir yöntemi var. Her kanal kendi ölçümlerini farklı yöntemle yapıp “en çok ben izleniyorum” derse de bunun anlamı kalmaz. ‘Beni de mi tutuklayacaklar’ BAHADIR SELİM DİLEK İSTANBUL Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, önceki gün Ankara’da Türkiye’de yatırımı olan büyük Fransız şirketlerinin üst yöneticilerini bakanlığa davet ederek, “Bu yasa geçerse, sadece siyasi ilişkilerimiz değil, ekonomik ilişkilerimiz de bozulur” uyarısında bulundu. Söz konusu yasa tasarısının geçmesi durumunda bunun Türkiye ve Fransa arasında çok ciddi bir krize neden olacağını anlatan Davutoğlu, böyle siyasi bir krizin her alanda kendisini göstereceği vurgusunu yaptı ve “Sadece siyasi, kültürel ilişkileri değil, ekonomik ilişkilerimiz de bundan büyük zarar görür” uyarısında bulundu. Fransız şirketlerinin üst yöneticilerine “Söz konusu yasa meclisten geçerse, bunun farklı sonuçları ortaya çıkar” diyen Davutoğlu, bu krizden Türkiye’de yatırımı olan Fransız şirketlerinin de zarar göreceği mesajını verdi. Davutoğlu, “Biz bunun iç siyasi saikle yapıldığını biliyoruz” diyerek Sarkozy’nin cumhurbaşkanlığı seçimleri nedeniyle iç politika hesapları yaptığı mesajını iletti. Edinilen bilgilere göre Davutoğlu, AB Dönem Başkanı Polonya’nın Ankara Büyükelçiliği’nde katıldığı toplantıda da bu konuyu gündeme taşıdı ve “Eğer bu yasa kabul edilirse ben Fransa’ya gittiğimde, ‘Soykırım olmamıştır’ dediğim zaman beni de mi tutuklayacaklar?” diyerek tepki gösterdi. Fransa protesto edildi Talat Paşa Komitesi üyeleri, Fransa meclisinde görüşülmesi beklenen “Ermeni soykırımı yoktur” denilmesini suç sayan yasa teklifini Taksim Cumhuriyet Anıtı’ndan, İstiklal Caddesi’ndeki Fransa’nın İstanbul Başkonsolosluğu binasına dek sloganlar eşliğinde yürüyerek protesto etti. Taksim Cumhuriyet Anıtı önünde dün öğlen saatlerinde toplanan yaklaşık 100 kişilik bir grup, “Ermeni soykırımı emperyalist bir yalandır” yazılı pankartı açtı, “Soykırım yapmadık vatanı savunduk”, “Doğu Perinçek serbest bırakılsın” yazılı dövizleri taşıyarak konsolosluğa dek yürüdü. Öte yandan İzmir’de de Talat Paşa Komitesi üyeleri konsolosluk önüne siyah çelenk bırakarak Fransa’yı protesto etti. (Fotoğraf: KAYHAN AYHAN) ‘İnsan haklarına temelden aykırı’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Fransa’da oylanacak yasa teklifiyle ilgili “Hem hükümetler hem parlamentolar arası ilişkilerimizi bu tasarıyı engellemek için kullanacağız. Çünkü insan haklarına temelden aykırı bir tasarıyı getiriyorlar” dedi. Bakanlar Kurulu, Başbakan Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı. Arınç, toplantıda, Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi hakkında yasa tasarısı ile 2B alanlarını düzenleyen tasarının imzaya açıldığını söyledi. Arınç, Van depreminin ardından çalışmaları başlatılan tasarı yasalaşırsa söz konusu alan ve yapılara elektrik, su ve gaz verilmeyeceğini, maliklerle anlaşılarak riskli yapıların yıktırılacağını ya da belirlenen alanlara taşınacağını söyledi. Arınç, Erdoğan’ın Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy’ye yazdığı mektupla ilgili bir soru üzerine, konunun kurulda gündeme gelmediğini söyledi. Arınç, “Bu konuyla ilgili olarak sadece Başbakanımızın değil TBMM’nin de bir çalışması var. İlgili arkadaşlarımız Fransa’ya giderek bütün partileri temsilen senatörlerle görüşmeler yapacaktır” dedi. Tesadüf mü? Söz konusu yasanın Fransız parlamentosunda görüşüleceği 22 Aralık tarihinin de Ermeni terör örgütü ASALA’nın Paris’te görev yapan Turizm Ataşesi Yılmaz Çolpan’ı 1979’da şehit ettiği tarih ile aynı olması da soru işaretlerini beraberinde getirdi. Söz konusu yasa, soykırımı tartışmaya açanlara, 45 bin Avro ve 2 yıla kadar hapis cezası öngörüyor. Adnan’ımızı kaybettik. Birce ve Mehmet Akgünel’in biricik babası, Mine Akgünel’in sevgili eşi, gazeteci ve televizyoncu T.C. BÜYÜKCEKMECE 3.İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZ MAL AÇIK ARTTIRMA İLANI DOSYA NO: 2011/5259 TAL. Satılmasına Karar verilen taşınmazın cinsi ve özellikleri: TAPU KAYDI: İstanbul ili, Büyükçekmece ilçesi, Merkez Mahallesi, Kemal Bey mevkii 4688 parsel 2.820.00 m2 yüzölçümlü arsa vasıflı ana taşınmazda 2/16 arsa paylı D blok bodrum+1+çatı kat, tripleks villa nitelikli 2 nolu Bağımsız Bölüm. NİTELİKLERİ: Satışa konu taşınmaz; tapunun Büyükçekmece ilçesi, Merkez Mah, Kemalbey mevkii, 4688 parsel numarasında kayıtlı 2.820.00 m2 yüzölçümlü arsa nitelikli ana taşınmaz üzerindeki D blokta yer alan 2/16 arsa paylı 2 bağımsız bölüm nolu tripleks villa olup, tripleks villa nitelikli taşınmaz adres olarak, Büyükçekmece, Fatih Mahallesi’nde, E5 Karayolu yanında, Veysel Karani Caddesi ile irtibatlı Ayçan Sokak üzerinde yer almaktadır. Taşınmazın yer aldığı site zeminde “Hasbahçe Konakları” olarak adlandırılmaktadır. Site toplam 4 adet bloktan oluşmakta olup her bir blok ikiz tarzda inşa edilmiştir. Diğer bir deyişle her bir blokta 2’şer adet tripleks tarzda inşa edilmiş villa bulunmaktadır. Yerinde yapılan incelemede, site çevresinin ihata duvarla çevrili olduğu, giriş ve çıkışın güvenlik kontrollü olduğu, bahçe alanının bakımlı olduğu içerisinde çeşitli süs bitkilerinin mevcut olduğu, açık otopark imkânının bulunduğu, sitede yüzme havuzunun bulunduğu belirlenmiştir. Site; E5 karayoluna, çarşı, pazara, işyerlerine ve toplu taşım araç durağına, Büyükçekmece Halime Bulduk Okulu’na yakın konumda ve yürüme mesafesindedir. Sitenin bulunduğu bölgede altyapı imalatları tamamlanmış olup bölgeye belediye ve kamu hizmetleri verilmektedir. Çevresinde konut tipi yapılaşmalar bulunmaktadır. Keşif günü villanın kapalı ve boş olduğu ve üzerinde satılık ilanının bulunduğu tespit edilmiştir. Villanın özellikleri çevreden sorulmak suretiyle öğrenilmiş olup buna göre; D bloğun doğu kısmında kalan villa bodrum, zemin, 1 adet normal ve çatı katından oluşmaktadır. Katlar arası irtibat içten merdivenle sağlanmaktadır. Villada toplam 6 adet oda, 2 adet salon, mutfak, 4 adet banyo+WC, giriş holü ve 5 adet balkon bulunmaktadır. Villa 360.00 m2 miktarındadır. Islak zeminler seramik/fayans, kuru zeminler laminant parke kaplıdır. Villada barbekü bulunmaktadır. Dış cephede boyaların döküldüğü, bu anlamda tamir ve bakım gerektirdiği tespit edilmiştir. Kot farkından dolayı villanın önü açık olup, geniş deniz manzara imkânına sahiptir. İMAR DURUMU: Büyükçekmece Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nün 07/10/2011 tarihli yazısında; Büyükçekmece ilçesi, Fatih Mahallesi, 4688 parsel numaralı taşınmazın konut ve T4 alanında kaldığı, T4 rumuzuyla gösterilen alanların tamamının ticaret veya tamamının konut yapılabileceği, konut alanında ve T4 alanında TAKS; 0,20, H; 6,50 m (2 kat) imar şartlarının mevcut olduğu belirtilmektedir. KIYMETİ: 400.000,00 TL Birinci Satış günü: 30/01/2012 10.3010.40 Saatleri arasında İkinci Satış günü: 09/02/2012 10.3010.40 Saatleri arasında Büyükçekmece 3. İcra Müdürlüğü odası (E5 Karayolu üzeri Aymerkez AVM karşısı, UğurluKoza Plaza l. Kat BÜYÜKÇEKMECE/İST.) Adresinde, 1)Açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen kıymetin % 60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla yukarıda yazılı yer ve saatler arasında ikinci arttırmaya çıkarılacaktır. İkinci satış gününün resmi tatile rastlaması halinde ikinci satışın tatili izleyen ilk iş günü aynı yer ve saatte yapılacaktır. Bu arttırmada da bu miktar elde edilememişse gayrimenkul en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak üzere arttırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok arttırana ihale edilecektir. Şu kadar ki, arttırma bedelinin malm tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka, paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2)Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin %20’si oranında nakit veya bu miktar kadar bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazundır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere süre verilebilir. Satıştan doğan 0,18 KDV ile 1/2 tapu harç ve masrafları Alıcıya, 100,00 TL için Yüzde 2 aşan kısım için Yüzde 1 Tellaliye resmi borçluya ait olacaktır. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. 3)İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaştırmadan hariç bırakılacaklardır. 4)İhaleye katılıp daha soma ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasmdaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızm Dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5)Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6)Satışa iştirak edenlerin Şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla Müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur.09.12.2011 (İc. İfl. K. 126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Adlarına tebligat yapılamayan ilgililere gazete ilanı tebligat yerine geçerlidir. (Basın: 77688) HSYK ve ADALET BAKANIMIZIN DİKKATİNE İzmirKarabağlar Polis Merkezi’nde Fevziye Cengiz’e yapılan işkence ve dayağın, kameralarda ortaya çıkması üzerine ve basın tarafından duyurulmasıyla, polislerin açığa alınması yetmez. İşkence, görevi kötüye kullanma, darp ve hakaret suçlamasıyla dava açılmalı ve bu polisler, meslekten atılmalıdır. Keza; yapılanları görmezden gelen ve erkekçe iddianame yazan Cumhuriyet Savcısı, derhal görevden alınmalıdır. Polislerin, kaba kuvvet uygulaması ve Mahkemelerin, adalete aykırı ve erkekçe kararları, ülkemizi germektedir. Kaba kuvvet, şiddet ve vahşet % 1400 artmıştır. Silah satışının kolaylaştırılması da buna en büyük etkendir. Devlet buna çözüm bulmak zorundadır. Sorumlular en ağır cezalarla cezalandırılmalı, caniler adaletten korkmalıdır. Zira: ADALET DEVLETİN TEMELİDİR. Adnan Akgünel’i kaybettik. Acımız sonsuzdur. Cenazesi 17.12.2011 Cumartesi günü (bugün) öğle namazını müteakip, Ataköy 5. Kısım Camii’nden kaldırılarak Büyükçekmece Eski Mezarlık’taki aile kabristanına defnedilecektir. AİLESİ Kadın Haklarını Koruma Derneği Genel Başkan Av. GÖNÜL İŞLER C MY B C MY B