19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 KASIM 2011 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Erdoğan’ın son kez genel başkan adayı olacağı büyük kongre süreci başladı 5 belgelerin eklenmesi Türkiye’de olmuyor mu? Bal gibi oluyor... Cumhuriyet’ten Hatice Tuncer, Silivri’de görülen davaları yakından izliyor... Üç yıldır Silivri’yi mesken tuttu... Davalarda olup bitenleri tarafsız bir gözle okura aktarıyor. Tuncer’in haberlerini okuduğumda neyin ne olduğunu anlıyorum... Suçluyla suçsuz aynı torbaya konmuş. Nedim Şener ve Ahmet Şık bunun en somut örneği değil mi? Balbay, Tuncay, Ergün Poyraz, Hikmet Çiçek, Haberal, Hilmioğlu, Deniz Yıldırım, Baha Okar, Soner Yalçın, Barış Pehlivan, Barış Terkoğlu, Doğan Yurdakul, Müyesser Yıldız, Sait Çakır, Coşkun Musluk, Turan Özlü, Mehmet Perinçek kaç aydır tutuklu? ??? Almanya’da gizli casus yazılımları için yargı kararı bile alınmıyor... Almanya’da da telefonlar dinleniyor, özel yaşam izleniyor. Almanya’da içişleri bakanları, dinleme ve izlemeleri “özel firmaların” üzerine atıyor, “meslek sırrı” diyerek kurtulmaya çalışıyor. Gerçekten şaşılacak bir olay! Koskoca içişleri bakanları “Yazılım kapsamından bilgimiz yok” diyebilirler mi? Yazılım firmaları Almanya gibi bir ülkede “casus yazılımı”yla kolay kolay yurttaşı izleyemez, bilgisayarına suç öğesi olan bilgi ve belge atamaz. Demek ki Almanya’da da “büyük gözaltı” var, birey izleniyor yakından... Acaba bu yöntemi Almanya Türkiye’den mi öğrendi, yoksa Türkiye Almanya’dan mı? Neyse... ??? Pazarkaya, Almanya’da yaşayanlara bir umut veriyor, bize değil: “Almanya’da bilgisayardan elde edilen belgelerin ses kayıtlarının hukuk açısından değeri sıfır. Gerçekten demokratik devletler zaten bu tür belgeleri geçerli kanıt saymıyor. Ama bunları geçerli belge ve kanıt sayan toplumlarda yurttaşın durumu acıklı...” İşte işin püf noktası, Pazarkaya’nın yukarıdaki sözleri. Ses kayıtları, internet sitelerinde, özel yaşam sanal ortamda... Türkiye bu gerçeği, acıyı yaşıyor... AKP’ye son dizayn ERDEM GÜL ANKARA Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın, “Bu millet sandığa gidecek ve inşallah gül gibi, lale gibi, sümbül gibi cumhurbaşkanlarını seçecek” sözleriyle mesajını verdiği Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, Köşk yolundaki son dönemecinin takvimi belli oldu. Parti tüzüğü gereği 12 Haziran’da son kez milletvekili seçilen Erdoğan’ın, son kez genel başkan adayı olabileceği partisinin büyük kongre süreci resmen başladı. AKP yönetimi, 2001 yılında kurulan partinin 4. büyük kongre sürecini resmen başlattı. Kongrenin gelecek yıl eylül ayında yapılması planıyla belde, ilçe ve il kongreleri ile büyük kongre delegelerinin belirlenmesini sağlayacak bir yıllık sürecin takvimi oluşturuldu. AKP’nin 4. büyük kongresi, Erdoğan’ın başta Cumhurbaşkanlığı olmak üzere bundan sonraki kişisel yol haritası açı ? AKP’nin 4. büyük kongresi, Erdoğan’ın başta Cumhurbaşkanlığı olmak üzere bundan sonraki kişisel yol haritası açısından büyük önem taşıyor. AKP’de ve siyasette bütün belirtiler ve hazırlıklar, Erdoğan’ın cumhurbaşkanı adayı olacağı hesabı üzerinden yürütülüyor. Erdoğan’ın kongrede kendisinin Köşk’e çıkmasının ardından parti ve siyaseti yeniden dizayn edeceği vurgulanıyor. sından büyük önem taşıyor. AKP’de ve siyasette bütün belirtiler ve hazırlıklar, Erdoğan’ın cumhurbaşkanı adayı olacağı hesabı üzerinden yürütülüyor. Başbakan Yardımcısı Arınç da önceki gün, “Süresini söylemeyeyim şimdi, ‘şu tarihte olacak’ derler. Şu kadar zaman sonra bu millet sandığa gidecek ve inşallah gül gibi, lale gibi, sümbül gibi cumhurbaşkanlarını seçecek. Bak sadece gül gibi demedim ha. Sümbülleri, laleleri ekledim, ne olur ne olmaz” diyerek sürecin işaretini vermiş oldu. AKP tüzüğündeki milletvekilliği için üst üste üç dönem sınırı nedeniyle Erdoğan, 12 Haziran’da son kez milletvekili seçilmiş oldu. Tüzükte bir değişiklik yapılmaması durumunda çok sayıda bakan, parti yöneticisi ve milletvekiliyle birlikte Erdoğan, 2015’te yapılacak seçimlerde yeniden milletvekili olamayacak. Tüzükteki genel başkanlıkla ilgili sınırlama da doğrudan Erdoğan’ın bundan sonraki siyasi yaşamını belirleyecek nitelikler içeriyor. Tüzüğün değişmemesi durumunda Erdoğan, gelecek yıl eylülde yapılacak kongrede son kez genel başkan adayı olabilecek. Milletvekilliğiyle birlikte genel başkanlığının da son dönemine girecek olması nedeniyle 2012 Eylül’ündeki kongre AKP açısından en önemli kavşak olarak görülüyor. Partide, Erdoğan’ın henüz resmi bir açıklama yapmamasına karşın Gül’ün görev süresini 7 yıl olarak netleştirdiği, 2014’te Gül’ün inmesinin ardından milletvekilliğinin ve genel başkanlığının son döneminde Köşk’e çıkmayı düşündüğü belirtiliyor. Buna bağlı olarak Erdoğan’ın kongrede kendisinin Köşk’e çıkmasının ardından parti ve siyaseti yeniden dizayn edeceği vurgulanıyor. Bu çerçevede kongrede Erdoğan’ın, 12 Haziran seçimlerinde oluşan yeni Meclis grubunu da dikkate alarak parti yapılanması ve vitrininde yeni isimlere yer vermesi bekleniyor. AKP’nin 12 Haziran’da oluşan yeni TBMM grubunun ağırlıkla partinin 10 yıllık kadın, gençlik ve ana kademe teşkilatlarından oluşan “Erdoğan’a bağlı” isimler olduğuna dikkat çekiliyor. Erdoğan’ın, kendisinden sonra partinin alacağı yolu ve stratejik süreci dikkate alarak bu yeni isimleri parti yönetimine taşıyacağı vurgulanıyor. Erdoğan, kongrede oluşturacağı yeni vitrin ve yapılanmayla, kendisinin Köşk’te olacağı süreçte siyasetin ve hükümetin yeni rotasını belirleyecek işaretler verecek. Erdoğan’ın partide oluşturacağı yeni yapılanmaya paralel olarak kabinede de değişikliklere gidebileceği belirtiliyor. Erdoğan böylece, aday olup cumhurbaşkanı seçilmesi durumunda Köşk’te olacağı dönemin siyasi yapılanmasını da gerçekleştirmiş olacak. Almanya’da Büyük Gözaltı... Yasal ve yasadışı telefon dinlemeleri ve internet üzerinden kişisel verilerin talep edilmesinin hukuk açısından sorunlar doğurduğu bir gerçek. Almanya’da bir skandal ortaya çıkarıldı: “Sanal Truva Atı...” Yüksel Pazarkaya’nın Cumhuriyet’te çıkan bu yazısı (31 Ekim 2011) bu olayı anlatıyordu. Almanya gibi sanayisi ve demokrasisi gelişmiş bir ülkede, insanların özel yaşamları didik didik ediliyor, kişinin bilgisi olmadan bilgisayarına suç öğesi oluşturacak bilgiler ve belgeler ekleniyordu. Bilgisayar kurdu gençler Almanya’da bu skandalı ortaya çıkardı... Almanya’da “derin devlet” bilgisayarlarda cirit atıyordu. Yüksel Pazarkaya diyor ki: “Almanya’da devletin internete gizlice girdiğini ortaya çıkardılar. Bavyera, BadenWürttemberg eyaletlerinin içişleri bakanları, gizli bir casus yazılımıyla istedikleri kişilerin özel bilgisayarlarına girdiklerini itiraf ettiler. Kimlerle ne gibi yazışmalar var, hangi iletişim ağları içinde, bütün içerikler olduğu gibi izlenebiliyor. Yurttaşın gizliaçık tüm bilgilerine ulaşılıyor, attığı her adım, her yaptığı saptanıyor.” ??? Peki bu gizliaçık izleme niçin yapılıyormuş dersiniz? Eyalet içişleri bakanlarının yanıtı şöyle: “Biz bu izlemeleri suç işleyenlere ve terör eylemlerine karşı önlem almak için yapıyoruz...” Bakanlar bu açıklamayı yaparken, özel bilgisayarlara casus yazılımlar girdiklerini açıklarlarken, bir konuya da değindiler: “Biz yazılımları özel bir firmaya verdik, yani ihale ettik. Bu firmalar bunu meslek sırrı olarak görüyorlar.” Buyrun buradan yakın! İzleme yasal sınırları aşıyor Almanya’da... Tıpkı Türkiye’de olduğu gibi... Gizli açık telefon dinlemeleri, internete suç öğesi bilgi ve GÜL FT’YE KONUŞTU Suriye’ye PKK uyarısı ? ‘’Suriye’nin geçmişte olduğu gibi PKK’ye destek vermek gibi tehlikeli bir oyuna girişmeyeceğini umuyorum ve girişmemelerini şiddetle tavsiye ediyorum’’ diyen Cumhurbaşkanı Gül, NATO radarlarının da Tahran’a yönelik olmadığını savundu. LONDRA (AA) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Suriye’nin geçmişte olduğu gibi PKK’ye destek vermek gibi tehlikeli bir oyuna girişeceğini zannetmediğini kaydederek, “Böyle bir tehlikeli oyuna girişmeyeceklerini umuyorum ve girişmemelerini şiddetle tavsiye ediyorum” dedi. Gül, Türkiye’nin füze kalkanı projesi kapsamında NATO radarlarına ev sahipliğini değerlendirirken “Bu projenin Tahran’a yönelik olmadığını” söyledi. İngiliz Financial Times (FT) gazetesinin Türkiye muhabiri Daniel Dombey’in, Cumhurbaşkanı Gül’le yaptığı mülakata dün “Ankara, bölgesel konumunun keyfini sürüyor” başlığıyla gazetenin dünya haberleri bölümünde yer verildi. Dombey, Gül’ün demecinde “Türkiye’nin dünya sahnesinde artan rolünü vurguladığını, Suriye’yi PKK’yi Türkiye’ye karşı kullanmaması için uyardığını, ABD ile ilişkilerin hiç olmadığı kadar sağlıklı olduğunu söylediğini” yazdı. Gül ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yaklaşım farklılıkları olduğunu yazan Dombey, ancak her ikisinin de Türkiye’nin bölgesinde büyüyen rolüne dikkat çektiğini bildirdi. Röportajda Gül’ün “Türkiye’nin özellikle geçen 10 yıldaki başarısı Arap dünyasını etkiledi” dediğini kaydeden Dombey, Gül’ün Türkiye’nin laik, demokratik, serbest piyasaya sahip, Müslüman çoğunluğun yaşadığı bir ülke olduğunu söylediğini bildirdi. Dombey, Suriye’nin geçmişte olduğu gibi PKK’ye destek vermek gibi tehlikeli bir oyuna girişeceğini zannetmediğini kaydeden Gül’ün, yine de gelişmeleri yakından izlediklerinin altını çizdiğini belirtti. FT, Gül’ün konuya ilişkin, “Böyle bir tehlikeli oyuna girişmeyeceklerini umuyorum ve girişmemelerini şiddetle tavsiye ediyorum. Böyle yapacaklarını düşünmüyorum ancak konuyu yine de yakından izliyoruz” sözlerini aktardı. Gül’ün, Ankara’nın AB üyeliği için çalışmalarını, birliğin bazı üyelerinin olumsuz tavrına karşın sürdüreceğini söylediğini kaydeden FT, Gül’ün ülkenin düşük bütçe açığı ve kamu borçlarını kastederek, “Şu anda Maastricht kriterleri açısından birçok AB ülkesinden daha iyi durumdayız” dediğini bildirdi. Daniel Dombey, Gül’ün Washington ile ilgili sözlerinin Brüksel’le ilgili sözlerinden daha sıcak olduğunu yazarak, Abdullah Gül’ün “ABD ile ilişkilerin hiç olmadığı kadar sağlıklı olduğunu” ifade ettiğini kaydetti. Türkiye’nin füze kalkanı projesi kapsamında NATO radarlarına ev sahipliği yapmayı kabul etmiş olmasına dikkati çeken FT, Gül’ün bu projenin Tahran’a yönelik olmadığını söylediğini bildirdi. FT, Gül’ün, “Hiçbir ülke düşman olarak gösterilmemeli. Bu sistem füzelere karşı bir sistemdir” dediğini aktardı. Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Sivas’ta 36 sivil toplum örgütünün işbirliğinde Cem Vakfı’nın ev sahipliğinde düzenlenen bayramlaşma programına katıldı. (Fotoğraf: AA AHMET EKİCİ) GENELKURMAY HÜKÜMETE ÖNERİ SUNDU ‘Bedelli af gibidir’ Kamuoyunda büyük bir beklenti oluştuğunu belirten Bakan İsmet Yılmaz, ‘Çalışma kısa zamanda tamamlanmalı’ dedi Yurt Haberleri Servisi Bedelli askerlik uygulamasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, “Resmen açıklandıktan sonra af gibidir, bu bedelli de dile getirildikten sonra, kamuoyunun gündemine düştükten sonra en kısa zamanda tamamlanması lazım” dedi. Sivas’ta AKP İl Başkanlığı’nca düzenlenen bayramlaşma programına katılan Bakan Yılmaz, burada gazetecilerin bedelli askerlikle ilgili sorularını yanıtladı. Bedelli askerlik konusundaki çalışmaların daha önceden de açıklandığını, çalışmaların belirli bir noktaya, belirli bir aşamaya geldiğini ifade eden Bakan Yılmaz, “Ancak artık bu resmen açıklandıktan sonra af gibidir, bu bedelli de dile getirildikten sonra, kamuoyunun gündemine düştükten sonra en kısa zamanda tamamlanması lazım. Bayramdan sonra arkadaşlar belli bir noktaya gelmiş çalışmayı tamamlayacaklar. Tamamlandıktan sonra da biz Sayın Başbakanımıza arz edeceğiz. Bakanlar Kurulu’nda değerlendirecek. Nihai açıklamayı Sayın Başbakanımız yapacaktır diye düşünüyorum” dedi. Şehit aileleri ve gaziye destek planı lanmasının sağlanması. Bakıma muhtaç malullere ödenen ANKARA AKP, şehit tanımı bakım yardımının arttırılması. başta olmak üzere şehit ve gazilerin Bakıma muhtaç malul gazilerin durumuna ilişkin yasa taslağı çalış hayatını kolaylaştırıcı malzemelerin malarını sürdürürken; Genelkurmay devletçe karşılanmasının sağlanması. Başkanlığı da şehit aileleri ve gazile Vakıf üniversitelerinde şehit/marin haklarının iyileştirilmesi için 22 lul gazi çocukları ile malul gazi permaddelik bir eylem planı hazırladı. sonele burslu kontenjan sağlanması. Önerilerini hükümete sunan Genel Özel öğretim kurumlarında şehit kurmay, yanıt bekliyor. gazi çocuğu kontenjanlarının kullaGenelkurmay’ın önerinılma durumunun takip lerinden bazıları şöyle: ve kontrolünü sağlayacak Şehit erbaş ve erlerin düzenleme yapılması. ? Genelkurmay ailesine aylık bağlanma Şehit/gazi çocuklarıBaşkanlığı’nca sında malullük/muhtaçlık na ilk ve ortaöğretimde sıkoşulunun kaldırılması. navsız olarak bursluluk hazırlanan Terörle mücadelede hakkı verilmesi. öneriler şehit yaralanan/sakat kalan per Kamu kurum ve kusonelin, sağlık hizmetle aileleri ve gaziler ruluşlarında çalışan gazirinden kısıtlama olmaksızın lere uygun işler verilmesi. için yaşamsal ve ücret alınmaksızın ya Yüzde 40’ın altında önem taşıyor. rarlanmasının sağlanması. özürlü olan gazilere erken Önerilerde ilk üç emeklilik hakkı tanınma TMY ile verilen iş hakkının biri eş ve çocuksı. maddenin şehit lar, diğeri kardeşlerden bi Malulen emekli olup ve gazi ri olacak şekilde iki kişiye ikinci kez kamu görevlisi ailelerinin yoğun olarak işe başlayan malul çıkarılması. Vazife/harp malullüğü gaziler için ikinci emeklibeklenti içine aylıklarının arttırılması. lik düzenlemesi yapılmagirdiği konular Mayın, patlayıcı madsı. olduğunun altı de, el yapımı patlayıcı Kamu personeli alımmaddelere bağlı olarak gelarında şehit ve gazi yaçizildi. lişen şehadet/maluliyet kınlarının KPSS puanına olaylarında, mayının menyüzde 10 eklenmesi. şeine bakılmaması. Terörle Mücadele Yasası kapsa Harp/vazife malulü “bekâr” per mında ataması yapılan şehit/malul sonelin anne babasına ödenen aylık gazi yakınlarının emeklilik hakkı kaoranının yüzde 40’a çıkarılması. zanmadan vefatı halinde hakkın tek SGK eğitim yardımının yüksek rar kullanılması. öğrenime devam eden gaziler, şehit ve Malul gazilerin eşleri ile şehitlegazi eşleri ile üniversite sınavına ha rin eşleri, çocukları ve anne, babalazırlanan çocuklarına da yapılması. rından sağlık hizmetlerinde katılım pa Vazife/harp malullerinin ortez, yı alınmaması. protez vb. ihtiyaçlarının katılım payı Şehit/gazi ailelerine yakıt ödealınmaksızın ve kısıtlamasız karşı mesi/indirimi yapılması. BARKIN ŞIK ‘20’den başlar 40 kadar gider’ Yılmaz, “bedelli askerlikte yaş sınırıyla” ilgili soru üzerine de, “Yaş sınırıyla ilgili kamuoyunda ne beklenti var bilmiyorum. Ama 20’den başlar işte 40’a kadar gider. Bunu nasıl tespit edeceğiz? Geçmiş uygulamaları dikkate alacağız. Genelkurmay Başkanlığımızın ihtiyacını ve görüşlerini dikkate alacağız. Sosyal gerçekliğe en uygun şekilde hangisi çözüm olacaksa o yaş sınırı belirlenecektir diye düşünüyorum” karşılığını verdi. Baydemir’e 28 yıl şoku Savcılığın ‘terör örgütü adına suç işlemek ve propaganda’ suçlamasıyla hazırladığı iddianame mahkemece kabul edildi DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir hakkında, “terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek” ve “terör örgütünün propagandasını yapmak” iddiasıyla 28 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianame, Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi. İddianamede, Baydemir’in çeşitli tarihlerde katıldığı 3 ayrı etkinlikte suç unsurlarının tespit edildiği belirtildi. İddianamede, Baydemir’in katıldığı 3 ayrı etkinlikten dolayı 3 kez Terörle Mücadele Kanunu’nun 7/2. maddesinde yer alan “terör örgütünün propagandasını yapmak”, TCK’nin 314/2. maddesi olan “örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek” ve 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet suçlarından 28 yıla kadar hapsi istendi. Baydemir’in yargılanmasına önümüzdeki günlerde 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlanacak. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle