28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 8 İstanbul S Edirne S Kocaeli S Çanakkale PB İzmir B Manisa S Denizli S Zonguldak PB Sinop Y Samsun Y Trabzon Y Giresun Y Ankara S 12 11 12 13 16 15 15 11 11 13 11 11 8 Eskişehir Konya Sıvas Antalya Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars S S S B PB B B B B B PB PB S 7 8 4 20 19 18 14 16 15 12 7 8 1 HABERLERİN DEVAMI Oslo Y Helsinki Y Stockholm PB Londra B AmsterdamPB Brüksel B Paris B Bonn PB Münih A Berlin B Budapeşte B Madrid Y Viyana B 5 7 7 10 10 7 10 8 2 6 6 17 3 Belgrad B 6 Sofya Y 7 Roma Y 17 Atina B 17 Zürih B 7 Moskova A 3 Aşkabat Y 8 Taşkent Y 8 Baku Y 10 Bişkek Y 7 Tiflis PB 9 Kahire B 22 Şam A 18 Ülkemizin kuzey kesimleri parçalı ve çok bulutlu; Orta ve Doğu Karadeniz kıyıları ile Sinop ve Artvin çevrelerinin aralıklı yağmur ve sağanak yağışlı, diğer yerlerin parçalı ve az bulutlu geçeceği tahmin ediliyor. İç ve doğu bölgelerde buzlanma ve don olayı bekleniyor. Marmara, İç Ege, İç Anadolu, Batı Karadeniz’in iç kesimleri ile Doğu Anadolu’nun kuzeyinde sis bekleniyor. 23 KASIM 2011 ÇARŞAMBA TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 23 Kasım GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada aralıksız, ağır eleştirilerle gündemde tutarken Atlantik ötesinin, Avrupa başkentlerinin aşırılıktan kaçınan açıklamaları dikkat çekici değil mi? Bu durum RTE’yi Beşşar Esad’a bu denli saldırgan bir tutum izlemeye kışkırtan kimi “dostlar” var mı acaba sorusunun akla takılmasına neden oluyor. Soruya yanıt ararken ABD kaynaklı iki resmi açıklama dikkat çekiyor. Birinci açıklama: Esad rejimine “müdahalenin” tartışıldığı günlerde ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton; “Suriye’ye baskının artması gerektiğini” söyledi ve “Biz uzaktayız, Suriye’ye baskı Türkiye ve Arap Birliği’nin öncülüğünde yapılmalıdır” dedi. (20.11.2011) İkinci açıklama: Başkan Obama’nın İstihbarat Danışma Kurulu Eşbaşkanı Chuck Hagen; ABD’nin Irak işgalinden dersler çıkardığını, doğrudan silah zoruyla Ortadoğu’da Amerikan yararlarını korumaktan vazgeçtiklerini açıkladı. (21.11.2011) Sözü Türkiye’ye, (bir vesile baş başa görüştüğü) RTE’ye getirdi. Başbakan’ın Suriye sorununda “güçlü bir tutum sergilediğini” söyledi. ??? Bayan Clinton’ın sözleriyle, istihbarat danışmanı Chuck Hagen’in, artık Ortadoğu’da Amerikan yararlarını işgalle korumaktan vazgeçtiklerini açıklayan demeci... ...Bir süre önce Şam’da ziyaretine gelen CHP heyetine Esad’ın; “Buraya gelen Türk Dışişleri Bakanı bana Obama şöyle dedi, böyle dedi diyor. Oysa ABD Büyükelçisi bana Obama’nın söylediklerini zaten aktarıyor” içeriğindeki yakınması bir araya gelince... ...ABD’nin, Esad’ı yola getirme, üzerine baskı yapma görevini RTE’ye ihale ettiği, Türkiye’nin Suriye sorununda ABD’nin taşeronluğunu yaptığı gibi bir sonuç ortaya çıkıyor... ??? Medyamız bugünlerde böyle konularla ilgili değil. Çankaya’daki AKP’linin İngiltere gezisini parlatmakla meşgul. Refakatteki gazetecilerden Sedat Ergin, dün köşesinde Londra günlerini gecelerini ballandıra ballandıra anlatıyor. Çankaya’dakiyle eşine tarihi Royal Albert Hall’deki “Classical Spectacular” isimli klasik konseri izlemeleri için Kraliçe’nin locasını açmış İngilizler. Schubert desen şeker diyecek kadar Batı musikisine aşinadır Çankaya’nın sakinleri. İngiliz protokolü veya nezaketi, böyle resmi ziyaretlerde konukları dansa kaldıracak bir program uygulamıyor. Böyle bir davete katılmak zorunda kalsa Çankayalı ne yapar acaba diye düşünürken Org. Yaşar Büyükanıt’ın Genelkurmay Başkanı olarak son 30 Ağustos resmi kabulünde eşiyle dans etmesini dileyen gazeteciye; Çankayalı’nın, “Biz öyle şeyler bilmeyiz” yanıtı aklıma geldi. Sedat Ergin Çankayalı çiftin oteli bırakıp iki gece Buckingham Sarayı’nda yatmalarını, tarihte görülmemiş bir olay gibi anlatıyor. Oysa bu; konuk devlet başkanlarına uygulanan bir İngiliz protokol gereği. Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay; ziyaretinde sarayda yattı. Beraberinden Dışişleri Bakanı İhsan Sabri Çağlayangil, bana anılarını anlatırken; ilk gün saray koridorunda karşılaştığı “ev sahibi” Kraliçe Elizabeth’in kendine ziyafet masasını denetlemeye gidiyorum dediğini nakletmişti. ??? Ama Çankayalı’nın hakkı Çankayalı’ya. Devlet için smokin giydi. Şimdi de frak! Saray’daki yemekte giyeceği frakı, İstanbul’da frak konusunda uzmanlığı ile tanınan Ermeni Nevon Kordosciyan’a diktirdi. Ne var ki Sedat’ın yazısında; Bayan Hayrünnisa’nın ‘düttürü Leyla’ izlenimi veren gece gündüz giydiği elbiseleri kime diktirdiğine değinen tek satır yok. Kocayı öv, eşten hiç söz etme. Yooo! Bu kadarı düpedüz haksızlık! Başbakan Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı “bedelli askerlik” uygulamasına göre 30 yaşın üzerinde olup 30 bin lira ödeyebilen her Türk vatandaşı, hiç silah altına alınmadan askerlik vazifesini yapmış sayılacak. Hükümetin bu önerisi, zorunlu askerlik uygulamasına getirdiği yaş ve bedel ayrıcalıklarıyla, toplumda eşitlik ve adalet duygularını zedeleyecektir. Erdoğan tarafından bir dönem hükümetin “Terörle Mücadele Koordinatörü” olarak görevlendirilen emekli Orgeneral Edip Başer de bu kanaatte olan isimlerden biri. yoksa ya ölürsün ya da sakat kalırsın denecek. Vatan borcunu ödeme konusunda böylesine bir ayrım yapılmasına benim vatandaş olarak itirazım var.” GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY lus devletin sonunu getirir’ ‘U Hükümetin Terörle Mücadele Koordinatörü Başer’in ‘Bedelli’ Yorumu: ‘ZenginFakir Bölücülüğü’ tepkisi ise para ödeyenlerin tek gün dahi silah altına alınmayacak olması. Duyduğu rahatsızlığı şöyle dile getiriyor: “21 gün bile olsa bu uygulamadan faydalanacak vatandaşların diğer askerlerle birlikte aynı karavanaya kaşık sallaması fevkalade önemliydi. Adaletsizliği bir ölçüde azaltırdı. Şimdi insanımız, askerliğin parayla satın alınabilir bir değer olduğunu düşünmeye başlayacak. Paran varsa yırtarsın, rdunun moralini bozar’ Başer, öncelikle uygulamanın zamanlamasını eleştirerek, “Türkiye’nin içeride bölücü terör, dışarıda ise bölgesindeki istikrarsızlık tehlikesiyle karşı karşıya olduğu dönemde, böyle bir uygulama ordunun savaşma gücünü olmasa bile moralini tartışmasız biçimde olumsuz etkileyecektir” diyor. Emekli orgeneralin ikinci eleştirisi getirilen yaş sınırına yönelik: “Sınır olarak 40 yaş konsaydı yine bir parça anlaşılabilir olurdu. O yaştaki insanların fiziksel olarak buna uygun olmayacağı savunulabilirdi. Ancak 30 yaşındaki insanlardan TSK birçok alanda faydalanabilirdi.” ‘O Başer’e göre uygulamanın en büyük sakıncası, yaratacağı “sosyal bölünme”de yatıyor: “Bu ülkede muhtelif bölünme sebepleri vardır. Etnik bölücülük terörle karşımızda. Yıllardır mücadele ediliyor. Öbür tarafta dindar olanlarolmayanlar şeklinde bir ayrıma gidildi. Şimdi de böylesine bir bedelli askerlik uygulaması getirmek yeni bir bölücülük yaratmaktır. O da zenginfakir bölücülüğü. Böyle bir mantıkla ulus devleti devam ettirmek mümkün değildir.” CHP ÖNERİSİNİN İKİ FARKI Sekiz ay önce, 16 Mart’ta CHP de “kolay askerlik” önerisi vermişti. O dönem öneriyi getiren CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, kendi önerilerinin hükümetin dün açıkladığından çok daha adil ve eşitlikçi olduğunu belirterek en temel iki farkı şöyle sıraladı: 1. CHP önerisine göre sadece parası olanlar değil parası olmayanlar da faydalanabilecekti. 28 yaşın üzerinde olup maddi durumu uygun olanlar gelirleri oranında bir bedel ödeyerek kısa dönem askerlik yaparken aynı yaş grubunda olan ancak 12 bin liranın altında yıllık gelire sahip olanlar da hiçbir bedel ödemeden kısa dönem askerlik yapabilecekti. 2. Uygulamadan paralı ya da parasız faydalanan herkes 21 günlük kısa dönem temel eğitime alınacaktı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak da CHP’nin önerileri arasında yer alan “askerlik süresinin kısaltılması” unsurunun hükümetin tasarısında yer almamasının önemli bir eksiklik olduğunu vurguladı. ??? Dün, temel eğitim bile içermeyen bedelli uygulamasını açıklayan Erdoğan, o günlerde CHP’ye şu yanıtı vermişti: “Bu ülkede parası olan var, olmayan var. Parası olan bastıracak parayı askerlikten kurtulacak. Parası olmayana ‘o da gitsin askerlik yapsın’ diyeceksin. Bunu adalet terazisine oturtmak durumundasınız. Bu eğer o kadar rahat bir şey olsaydı, benim vatandaşımın, halkımın belli bir kesimini mağdur etmeyeceğini biz bilseydik, inansaydık, biz bunu kabul ederdik. Gerçekten böyle bir konunun üzerinde durulması gerekiyorsa böyle bir şeyi ancak referanduma taşırız ki halkımız bunun kararını versin. Çünkü ben şahsen böyle bir sorumluluğun altına Tayyip Erdoğan olarak giremem.” Nereden nereye... u ayrıma itirazım var’ Başbakan Erdoğan tarafından açıklanan bedelli askerlik uygulamasında Başer’in asıl ‘B ‘Suriye’ye müdahaleye karşıyız’ diyen Gül, gelişmeleri yakından izlediklerini söyledi ‘Kayıtsız kalamayız’ Dış Haberler Servisi İngiltere’ye dört günlük resmi bir ziyaret gerçekleştiren Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, İngiliz yayın grubu BBC’ye verdiği demeçte, Suriye konusunda “En kötü senaryoya hazırız” ifadesini kullandı. Gül, BBC muhabirinin, “Bu ne anlama geliyor” sorusuna, “Umarım bu gerçekleşmez” yanıtını verdi. Bölgede istikrarlı bir Suriye istediklerini kaydeden Gül, “Suriye bizim komşumuz ve tarihi bağlarımız var. Ancak bu çağda, otoriter rejimler ve tek parti yönetimleri artık kabul görmüyor” diyerek Suriye’de değişimin gerekli olduğunu vurguladı. Suriye’nin iç meselelerine müdahale etmek istemediklerini belirten Gül, olanlara da kayıtsız kalınamayacağına dikkat çekti. Bazı kişilerin “Osmanlı döneminde Türkiye bölgesinde büyük bir güçtü ve Türkiye yeniden dünyanın bu bölgesinin merkezinde olacak” yorumları yaptığının hatırlatılması üzerine de Gül, “Tarihimizle gurur duyuyoruz. Aynı zamanda gerçekçiyiz. Bölgede gizli bir gündemimiz yok” yanıtını verdi. Kraliçe Elizabeth’ten yakın ilgi Türkiye’den İngiltere’ye 23 yıl aradan sonra ilk kez resmi ziyarette bulunan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül için başkent Londra’daki Buckingham Sarayı’nda karşılama töreni düzenlendi. İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth ve eşi Edinburgh Dükü Philip tarafından karşılanan Cumhurbaşkanı Gül ve eşi Hayrünnisa Gül için Green Park’ta 41 pare, Tower of London’da 62 pare top atışı yapıldı. Kraliçe Elizabeth ve eşi Philip, Cumhurbaşkanı Gül ile eşi Hayrünnisa Gül’e konaklayacakları Belçika Süiti’ne kadar eşlik etti ve süit hakkında bilgi verdi. Gül’ün İngiltere ziyareti, 1988’de dönemin Cumhurbaşkanı Kenan Evren’in ziyaretinin ardından ilk olma özelliği taşıyor. İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth, Cumhurbaşkanı Gül’ün onuruna öğle yemeği verdi. Cumhurbaşkanı Gül, tarihi Westminster Katedrali’ndeki Meçhul Asker Anıtı’na çelenk bıraktı. İç savaş önlemleli kabaca 40 kilometrekareye yakın bir alan içinde iletişimi sağlıyor. Bu alan kapsamında sadece İstanbulluların değil, neredeyse tüm Türkiye’nin bildiği Bağdat Caddesi, Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı, Kadıköy Vapur İskelesi gibi yerler var. Bu baz istasyonu 2. Ergenekon davasının çok konuşulan yerlerinden biri. Konu etmemizin nedeni de bu. ??? Davanın, özgürlükte İstanbul’da oturan sanıklarının tümüne sorguları sırasında şu tür sorular yöneltildi: Cep telefonunuz Kadıköy Kasaplar Çarşısı’ndaki baz istasyonundan sinyal vermiştir. Burada niçin bulunuyordunuz? Kasaplar Çarşısı’nın bulunduğu bölgede sıklıkla uğradığınız bir yer var mı? Davamız sanıklarından Kasaplar Çarşısı bölgesinde buluştuğunuz bir kişi var mı? 20’ye yakın sanık muhatap olduğu bu sorulara şu tür yanıtlar verdi: “İşyerim orada. Cep telefonunu kullanırken elbet oradan sinyal vermiştir.” “Tuzla Piyade Okulu’ndaydım. Kadıköy’e zaman zaman gezmeye gidiyorduk, o sırada cep telefonunu kullanmış olabilirim.” “Kızımın okulu orada. Ben almaya gittiğimde, okula yaklaşırken telefon ediyordum. O baz istasyonuna denk gelmiş olabilir...” Elde dava sanıklarının orada bir eylem yaptığına dair herhangi bir somut bilgi ya da belge yok. Bu bölgede kullanılan cep telefonlarının dinleme dökümlerinde soru işareti doğuracak bir cümle yok. Eldeki tek veri, Türkiye İletişim Başkanlığı’nın (TİB) dava kapsamındaki kişilere ait cep telefonlarının hangi baz istasyonlarından sinyal verdiğine ilişkin binlerce sayfalık döküm. Döküm birer santimlik çizgiler içinde cep telefonu numarasını, kullanıcının adını, sinyal verdiği baz istasyonu adresini, buradan yapılan görüşmenin süresini içeriyor. Konuşmaların deşifre edildiği dokümanlar ayrı. Bu soruların birden fazla sanığa sorulmasının dikkat çekmesiyle birlikte mahkeme heyeti şu açıklamayı yaptı: “Sanıkların yüzde 80’inin bu baz istasyonunun bulunduğu bölgede telefon görüşmesi yaptığını saptadık, o nedenle soruyoruz.” Sonra da o sanıkların listesini hızla okudular. Benim adım yoktu. Boğaz Köprüsü başka bir baz istasyonunun kapsama alanındaymış. Eğer Kasaplar Çarşısı orayı da kapsasaydı, ayda ortalama bir kez Ankara’dan İstanbul’a gazetenin toplantısına geldiğim için benim cep telefonu da sinyal verecekti. Toplantılara son dakikada yetiştiğim için, başlama saati yaklaştığında gazeteden arayacaklardı, ben de sıklıkla olduğu gibi, “Köprüye yaklaştık, geliyorum” diyecektim. Dökümde, “20 saniyelik görüşmeler yapmıştır” kaydı olacaktı. ??? Ceza davalarının temel özelliği suçun çok açık biçimde ortaya konması, sanığın o suçla bağlantısına ait delillerin yine aynı açıklıkla dosyada yer almasıdır. Ergenekon davasında bu ilke, hüküm aşamasına bırakılmış durumda! Davada sanıklar sorgulanıyor ama, bağlantıları ortaya çıkarma çalışmaları sonuçlanmış değil. Kamuoyunda “kişilerin birbiriyle yaptığı görüşmelerde suç unsuru yoksa bu dosyalara konmamalı” tartışması yapıladursun, birbirleriyle hayatta hiç karşılaşmamış insanların aynı baz istasyonu bölgesinde ayrı kişilerle telefon görüşmesi yapmaları “bağlantı şüphesi” doğuruyor! Sabırla bekliyoruz; Türkiye’nin yüzde 99’unu kapsayan baz istasyonlarının saptayamadığı terör örgütü bakalım nasıl ortaya çıkarılacak! Almanya’dan ırkçı saldırılar için özür OSMAN ÇUTSAY FRANKFURT Federal Almanya, Neonazi bir çetenin işlediği cinayetlerin kurbanlarından en üst düzeyde özür diledi. Cinayetlerin aydınlatılmasında başarısız kalan güvenlik güçlerinin, kurbanlarla ailelerine acımasız suçlamalar yöneltmesinin de kabul edilemeyeceği vurgulandı. Tüm milletvekillerinin Federal Meclis Başkanı Norbert Lammert’in “Utanıyoruz” sözlerini ve tek tek kurbanların adlarını da içeren açıklamasını ayakta dinlediği gözlendi. Güvenlik güçlerinin başarısızlığını kabul eden Lammert “Sorumluluğumuzu biliyoruz” dedi. Mecliste düzenlenen özel toplantıda, tüm partiler sağ terörü lanetlerken Angela Merkel hükümetinin bakanları, cinayetlerle ilgili karanlığın en kısa sürede aydınlığa kavuşturulacağını bildirdiler. Ziyaret öncesi İngiliz gazetesi Guardian’la yaptığı söyleşide Suriye’de olası bir iç savaşın çok tehlikeli olduğunu ve bunun önlenmesi için her şeyin yapılması gerektiğini söyleyen Cumhurbaşkanı, “Suriye’nin çıkmaz sokağa girdiğini ve değişimin kaçınılmaz olduğunu” ifade etti. İran’la ilgili sorularını da yanıtlayan Gül’ün, “İranlıların tehditleri nasıl algıladıklarına bakmak önemli” dediği kaydedilerek Türkiye’nin İran’la ilgili askeri yöntemlere karşı olduğu hatırlatıldı. Hayri Kıvrıkoğlu Suriye sınırında ŞANLIURFA (Cumhuriyet) Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hayri Kıvrıkoğlu, Suriye’de yaşanan iç karışıklık nedeniyle Şanlıurfa’ya giderek Suriye sınırındaki birlikleri ziyaret etti. Kıvrıkoğlu, “Ziyaretimizin özel bir nedeni yok, sınır birliklerimizi denetliyoruz” dedi. Kıvrıkoğlu, 2. Ordu Komutanı Orgeneral Servet Yörük ve 7. Kolordu ve Garnizon Komutanı Korgeneral Alaeddin Örsal ile birlikte askeri bir helikopter ile Şanlıurfa’ya gitti. 20. Zırhlı Tugay Komutanlığı’nda bulunan helikopter pistine inen Orgeneral Kıvrıkoğlu ile yanındakileri, Şanlıurfa Valisi Celalettin Güvenç, 20. Zırhlı Tugay Komutanı Tuğgeneral Veli Tarakçı, Emniyet Müdürü Mehmet Likoğlu ve askeri yetkililer karşıladı. Orgeneral Kıvrıkoğlu, daha sonra ise, Şanlıurfa Valiliği’ne gitti. AKP’li belediyeden ‘İskilipli Âtıf’ anıtı SEYFETTİN METE Cameron’la görüştü Predator havalandı ADANA (Cumhuriyet) Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun, geçen günlerde 22 Kasım’dan itibaren 4 Predator’un İncirlik Üssü’nde konuşlandırılacağını ve terörle mücadele kapsamında kullanılacağını açıklamasının ardından, dün sabah saatlerinde İncirlik Üssü’nde iki Predator piste çıkarıldı. Çekiciler yardımıyla piste çekilen Predatorlar, üssün kuzeyindeki hangarlara doğru götürüldü. Savaş uçaklarının bulunduğu hangarların yanında bir süre bekletilen Predatorlar, yakıt ikmali yapıldıktan sonra uçuruldu. Cumhurbaşkanı Gül, ziyaret kapsamında İngiltere Başbakanı David Cameron’la görüştü. Başbakanlık “10 Numara”da basına kapalı gerçekleşen görüşmenin ardından düzenlenen ortak açıklamada konuşan Gül, görüşmede Türkiye’nin AB müzakere sürecine özel bir önem verdiklerini vurguladı. Cameron’ın Türkiye’nin AB üyeliğine verdiği desteği yinelediğini belirten Gül, Kıbrıs’taki müzakere sürecini de ele aldıklarını dile getirdi. ÇORUM Milli Mücadale’ye karşı bildirilere imza atan ve şapka devrimine karşı çıktığı için İstiklal Mahkemeleri’nde yargılanıp idam edilen İskilipli Âtıf Hoca’ya Çorum’un İskilip ilçesinin AKP’li belediyesi tarafından anıt mezar yaptırılıyor. AKP’li İskilip Belediye Başkanı Numan Sezer, “Tarihi sorumluluğumuzu yerine getiriyoruz. Anıt mezarı hocamızın tarihten gelen manevi hatırasına yakışır bir şekilde inşa edeceğiz” dedi. CHP’deki Dersim olayları tartışmasıyla ilgili geçen günlerde Antalya’da konuşan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, “Tarihimizle yüzleşeceğimiz şeyler sadece Dersim’den de ibaret değildir. Mesela İskilipli Atıf Hoca konusu da üzerinde durulması gereken bir konudur. Merhum İskilipli Âtıf Hoca’nın neyle suçlandığı, niçin idama mahkum edildiği ve ona karşı yöneltilen adeta zulmü Türkiye’nin de artık konuşması lazım” demişti. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle