Katalog

16 OCAK 2011 PAZAR HABERLER CUMHURİYET SAYFA 7 Hizbullah operasyonlarını yapan dönemin İçişleri Bakanı Tantan ve İstanbul Emniyet Müdürü Özdemir hükümeti sorumlu tuttu ‘AKP kaçmalarına zemin hazırladı’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ceza Muhakemesi Yasası’nın 102. maddesine dayanılarak serbest bırakılan Hizbullahçıların göz göre göre “kayıplara” karışması tartışma yarattı. Operasyonların yapıldığı dönemde içişleri bakanı olan Sadettin Tantan, Hizbullahçıların aslında izlenmesi gerektiğini, ancak çeşitli aksaklıklar gerekçe gösterilerek kaçmalarına olanak sağlandığını, hükümetin buna zemin hazırladığını söyledi. Hizbullah operasyonlarını bizzat yöneten dönemin İstanbul Emniyet Müdürü, MHP Gaziantep Milletvekili Hasan Özdemir ise gelinen noktadan AKP hükümetini sorumlu tutarak “Artık onları bulmaları çok zor. Çünkü Hizbullahçılar teknoloji kullanmaz, telefon kullanmaz” dedi. Tahliye süresini düzenleyen CMY’nin 102. maddesinin yürürlüğe girmesinin ardından aralarında Hizbullahçılar ve PKK’lilerin de bulunduğu tutukluluk sürelerini dolduranların tahliye edilmesi ve sonrasında da “kayıplara karışması”nı değerlendiren Hasan Özdemir, hükümetin daha önce tahliyelere neden olan yasanın yürürlüğünü birkaç kez ertelediğine dikkat çekti. Düzenlemenin yürürlüğe girmesiyle, bu tahliyelerin olacağının önceden bilindiğine işaret eden eden Özdemir, buna göre önlem alınması gerektiğini ifade etti. Özdemir, “Sadece Hizbullah değil, çeteler, PKK’liler de serbest bırakıldı, onlar da imza vermeye gelmiyor. Peki, bunları yakalayan insanlar var, bazıları şehit oldu. Yani bu insanların emeği bu kadar ucuz mu” diye sordu. Özdemir, şunları söyledi: “Bunlar 10 yılın sonunda serbest kalacaklarını biliyorlardı, onun için duruşmalara katılmamak için topluca rapor almışlar, internetle haberleşmişler. Peki, Adalet Bakanlığı neden soruşturma yapmamış? Bütün bunlar hükümetin kabahati. Hükümet, Yargıtay’ın kabahati filan diyemez” görüşünü dile getirdi. Özdemir, hükümetin Yargıtay’la bir araya gelip soruna çözüm aramak yerine kurumları suçlamakla yetindiğini belirtti. Eski İçişleri Bakanı ve Yurt Partisi Genel Başkanı Sadettin Tantan da Hizbullaçıların “firarı”na AKP hükümetinin zemin hazırladığını söyledi. Tantan, “Devletteki siyasi altyapı ve yargı çöktüğü için bu durumlarla karşı karşıya kaldık” dedi. Tantan, serbest bırakılan Hizbullahçıların aslında izlenmesi gerektiğini, ancak çeşitli aksaklıklar gerekçe gösterilerek bu kişilerin kaçmalarına olanak sağlandığını ifade etti. Eşzamanlı Hizbullah operasyonu Yurt Haberleri Servisi Ceza Muhakemeleri Kanunu’nda yapılan değişiklikle üst düzey yöneticilerinin tahliye olmasıyla yeniden gündeme gelen şeriatçı terör örgütü Hizbullah’a yönelik çeşitli kentlerde düzenlenen operasyonlarda 32 kişi gözaltına alındı. Operasyonların tahliyelerle ilgisi olmadığı, 14 ay öncesinden plandığı belirtildi. Adana Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin koordinesinde, Adana merkezli olmak üzere 3 ilde dün sabaha karşı çok sayıda eve ve örgüte yakınlığıyla bilinen dernek ve yayın kuruluşlarına operasyon yapıldı. Eşzamanlı operasyonda Adana’da 16, Mersin’in Tarsus ilçesinde 1 ve İzmir’de 1 kişi yakalandı. Hizbullah terör örgütüne üye oldukları iddia edilen şüphelilerin ev ve işyerlerinde yapılan aramalarda, 3 tabanca, 1 pompalı tüfek ve çok sayıda örgütsel doküman ele geçti. Adana Valisi İlhan Atış, operasyonun planlı olduğunu ve 1 yıldır çalışma yapıldığını söyledi. Gözaltına alınanların CMK’nin 102’nci maddesi gereğince serbest bırakılan Hizbullahçılarla ilgisinin olmadığını belirten Atış, “Adana, Mersin ve İzmir’de gerçekleştirilen bir operasyon. Bu çalışma 1 yıl öncesinde başlatılan takipli, delillendirilmiş, planlı bir operasyon. Yapılan çalışmayla 18 kişi gözaltına alındı. Şüphelilerin evlerinde bazı malzemeler ele geçmiştir. Ancak silahlı bir eyleme hazırlandıkları şeklinde şimdilik bir bilgimiz yoktur” diye konuştu. Gözaltına alınanlar arasında kızlarını türbanlı olarak ilkokula göndermek istemesiyle gündeme gelen MustazafDer Adana Şube Başkanı Hüseyin Yosunkaya ile Nasrettin Kınay’ın da bulunduğu öğrenildi. Gaziantep’te de eşzamanlı operasyon düzenledi. Operasyonda aralarında bazı dernek yöneticilerinin de bulunduğu 11 kişi gözaltına alındı. TBMM BAŞKANI ŞAHİN ‘İçişleri duyarlı olmalıydı’ ANTALYA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, tahliye edilen şeriatçı terör örgütü Hizbullah davası sanıklarının yurtdışına kaçmasıyla ilgili olarak Emniyet ve İçişleri Bakanlığı’nı suçladı. Şahin, “İddialar üzüntü verici. Emniyet birimlerimizin ve İçişleri Bakanlığı’nın bu konuda daha duyarlı olması beklenirdi” dedi. Şahin “Bu kişilerin tahliye edilmiş olmaları kamuoyunda haklı bir tepkiye neden olmuştur. Bundan hepimiz üzüntü duymuştuk. Keşke bu dosyalar zamanında incelenip 10 yıllık tutukluluk süresi dolmadan onansaydı ve bu durumla Türkiye karşılaşmasaydı” diye konuştu. Şahin, Hizbullah davası sanıklarının yurtdışına kaçtığı iddiasıyla ilgili bir soruyu da şöyle yanıtladı: “Bu ayrı bir üzüntü kaynağıdır. Emniyet birimlerimizin ve İçişleri Bakanlığı’nın bu konuda daha duyarlı olması beklenirdi.” Oyan: İzlenmemeleri skandal MAHMUT ORAL DİYARBAKIR Şeriatçı terör örgütü Hizbullah’ın bir dönem kan gölüne dönüştürdüğü, en az 860 kişiyi sokak ortasında infaz ettiği Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde, tahliye olan teröristlerin firar etmelerini değerlendiren CHP’li Oğuz Oyan, hükümetin sorumluluğunu hatırlatıp kamu vicdanının rahatlatılması için Hizbullahçıların bir an önce yakalanmalarını istedi. Kentin sorunlarını yerinde tespit etmek üzere bir süredir Diyarbakır’da bulunan CHP Parti Meclisi üyesi ve İzmir milletvekili Oğuz Oyan ile Adıyaman milletvekili Şevket Köse, il başkanı Muzaffer Değer ile birlikte bir dönem şeriatçı terör örgütünün sokakları kan gölüne çevirdiği Silvan ilçesinde incelemelerde bulundu. Kahvehanelerde CHP’ye yönelik eleştiri ve beklentileri bizzat yurttaşlardan dinledi. Daha sonra Hizbullahçı teröristlerin tahliye olduktan sonra firar etmelerini değerlendiren Oyan şöyle konuştu: “Bir kere bu tam anlamıyla bir hukuk skandalıdır. Bırakılmalarının arkasından imzaya gitmeyecekleri bu kadar aşikârken izlenmemeleri skandaldır. Bir izleyin, bir takip edin, bu hatayı düzeltebilecek elinizde sağlam dayanaklar olsun. Ama yapılmadı. Belki de bilerek yapmadı.” İktidar yetkililerinin Yargıtay’ı yavaş davranmakla suçlayarak sorumluluktan kurtulmaya çalıştığını belirten Oyan, “Bu ülkede insanların nasıl içeri atıldıklarını, gerek Diyarbakır’daki KCK davasında, gerek Silivri’de görüyoruz. Yok yoluna bitmez tükenmez iddianamelerle insanlar tutuklanabiliyor” diye konuştu. Hizbullahçı teröristlerin tahliye olduktan sonra firar etmeleri büyük tepkilere neden oldu. Hizbullah’tan PKK’ye ateşkes çağrısı DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Yönetim kadrosunun tahliye edildikten sonra yurtdışına kaçtığı şeriatçı terör örgütü Hizbullah, PKK ile ateşkes arayışına girdi. Örgüt sitesinden yaptığı açıklamayla, PKK’ye ateşkes, çatışmasızlık ve anlaşma çağrısı yaptı. Kamuoyuna ve özel olarak PKK’ye çağrıları olduğu kaydedilen açıklamada, örgütlenip tebliğ faaliyetlerine engel olunmadıkça, silaha başvurma veya güç kullanma gibi bir niyet, plan ve programları olmadığı belirtildi. Açıklamanın PKK’ye çağrı bölümünde ise 1990’lı yıllarda iki örgüt arasındaki çatışmalardan PKK sorumlu tutuldu. Açıklamada, “Bizim dağlarda sizi kovalayacak ve çatışacak bir durumumuz olmadığından, bir kısmı kırsal alanda olmak üzere uzun süre devam eden bu çatışmaların çoğu yerleşim alanlarında cereyan etti” ifadeleri yer alırken kaybeden ve kazanan tarafın uzmanlar ve araştırmacılar tarafından belirlenmesi istendi. Ancak çatışmanın iki taraf için de kazançtan çok zarar getirdiğine dikkat çekildi. C MY B C MY B