18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 OCAK 2011 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 Dilovası’nda suçlu bulundu AYŞE SAYIN CHP’li üyelerden ilçeye ziyaret KOCAELİ (Cumhuriyet) TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’nun CHP’li üyeleri Dilovası’ndaki çevre kirliliğini araştırmak için ilçeyi ziyaret etti. İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, “Deniliyor ki Dilovası’ndaki kanser hastalıkları AB’dekinin 200 katı. Kanser nedeniyle ölenlerin sayısı Türkiye ve dünya ortalamasının neredeyse üç katı. Hastalıklara organize sanayi bölgesindeki ağır metal içerikli atıkların neden olduğu ileri sürülüyor. Bu sorunun nedenini öğrenmek için buradayız, Meclis gündemine taşıyacağız” dedi. AYDINLANMA EMRE KONGAR Hacettepe: Tıp Eğitiminde Bir Devrim Öyküsü ve Sonrası... Hacettepe Üniversitesi’nin ve onun kurucusu İhsan Doğramacı’nın öyküsü, aslında Türkiye’nin hem çağdaşlaşmasının hem de bu çağdaşlaşmanın engellenmesinin çelişik bir öyküsüdür. Çünkü bu öykü, İhsan Doğramacı’nın kişisel tarihi bağlamında, büyük bir çağdaşlaşma atılımıyla, Hacettepe Üniversitesi’nin kuruluşuyla başlar. 12 Eylül 1980 askeri darbesinin, yine İhsan Doğramacı eliyle kurduğu ve çağdaş üniversite eğitimin önünde büyük bir engel oluşturan YÖK ile tersine çevrilir… Doğramacı’nın YÖK Başkanı olduğu dönemde kurduğu ve çağdaş üniversite kavramına katkıda bulunan Bilkent Üniversitesi ile sürer… Hacettepe ruhunun ve insan kaynaklarının, Mehmet Haberal tarafından yeni bir girişim çerçevesinde örgütlenmesi sonunda ortaya çıkan Başkent Üniversitesi ile noktalanır. Bu serüven Türkiye’ye, üç çağdaş üniversite bir de çağ gerisi YÖK armağan etmiştir. Bu nedenle yazıya başlarken bu serüvenin “Türkiye’nin hem çağdaşlaşmasının hem de bu çağdaşlaşmanın engellemesinin çelişik bir öyküsü” olduğunu belirttim. Geçen perşembe günü Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde, öğrencilerle bir söyleşi yaptık. Atatürkçü Düşünce Topluluğu’nun düzenlediği toplantıda havada yumurtalar değil, çözümlemeler, anılar ve fikirler uçuştu. İnsanlık tarihine baktık: Kurtuluş Savaşı’nın, Atatürk’ün, Atatürk Devrimlerinin bu tarih bakımından anlamını ve önemini değerlendirdik. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun, Yirminci Yüzyıl’ın en büyük siyasal, toplumsal ve kültürel devrimi olduğunu konuştuk. Tabii konuşmanın sonunda Hacettepe’yi de Türkiye’nin, Türkiye’yi dünyanın ve dünyayı da tarihin içine oturtarak görmeye, anlamaya ve irdelemeye çalıştık. 19661970 yıllarındaki atılımları, umudu… 19711980 yıllarında ülkeyi pençesine alan karabasanı… Türkiye ve dünya konjonktürü çerçevesinde, tarihsel bir perspektifle konuştuk. Hacettepe daha üniversite bile olmadan, 1966 yılında başlattığımız: Sınıf sisteminden kredi sistemine ilk kez geçen tıp eğitimini… Tıp ve diş hekimliğiyle birlikte bütün sağlık bilimlerini de sosyal bilim dersleriyle bütünleştiren bir program atılımını… Öğrencilerin üniversite yönetimine katılmasını savunan bir görüşü… Tıpta ilk tamzamanlı öğretim ve uygulamayı verimli bir biçimde gerçekleştiren bir modeli… Anımsadık! Pırıl pırıl beyinler… Sorgulayıcı, irdeleyici, yerinde duramayan, enerjik öğrenciler… Kendilerini geliştiren, hayat kurtaran, öğrenci yetiştiren genç öğretim üyeleri ve yöneticiler… Yedi yüz kişilik salonu tıklım tıklım doldurmuş, dinleyenlerin bir kısmı merdivenlere oturmuştu. Türkiye’de en çok horlanan gruplardan biri olan, mesleğini özel girişimde icra etmek için bile mecburi hizmete tabi tutulan doktorların, sözde demokrat ülkemizdeki sorunları büyük… Tıp, diş hekimliği ve sağlık bilimleri eğitimi veren hocaların ve üniversitelerin sorunları ise neredeyse insanları çıldırtacak düzeyde. Hacettepe’deki söyleşide yaşadığım nostaljik mutluluk, bu acı gerçekler karşısında büyük ölçüde gölgelendi! [email protected]; www.kongar.org ANKARA Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu’nun anne sütünün yanı sıra yenidoğan bebeklerin dışkısında kansere yol açan ağır metallere rastlandığı yönündeki araştırması, yeniden Meclis’te tartışmanın odağına oturdu. Meclis’te 4 yıl önce kurulan AKP’li Dilovası Meclis Araştırma Komisyonu Başkanı Eyüp Ayar, “araştırması bilimsel veriye dayanmıyor, ortalığı karıştırmak istiyor” diye suçladığı Hamzaoğlu’na “suç duyurusu tehditinde” bulundu. Ayar, “Yine Onur Hamzaoğlu, bir kuyuya taş attı, şimdi uğraşıyoruz onu çıkarmaya. Elinde bilimsel hiçbir veri yok, kendisi de söylüyor bunu. Bu değişik amaçlı birisi Dilovası’nda insanları tahrik etmeye, tedirgin etmeye çalışıyor. Seçim öncesinde kargaşa çıkarmak istiyor” dedi. Ayar, bugün Dilovası’na giderek incelemeyapacağını vurguladı. Eyüp Ayar, AKP döneminde ilçe yapılan ve halen partili belediyece yönetilen ilçede hava kirliliğinin büyük ölçüde önüne geçildiğini savundu. Kadın pompalı tüfekle öldürüldü IĞDIR (AA) Iğdır’da Gülüzar Bulut (57) adlı bir kadın, Karaağaç Mahallesi Eğri Sokak’ta kimliği belirlenemeyen kişinin silahlı saldırısına uğradı. Pompalı tüfekle vurulan Gülüzar Bulut, olay yerinde yaşamını yitirirken saldırgan ise kaçtı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Barosu Kadın Hakları Kurulu üyesi Tülay Çelikyürek, kadın avukatlarla yaptığı basın açıklamasında, kadın cinayetlerinde kamunun görevini yerine getiremediğini belirtti. Çelikyürek, “Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı’nın, kadın cinayetlerinin münferit olmadığını görmesi için daha kaç kadın öldürülmeli? Kadınların şiddet gördüklerine ilişkin şikâyet ve başvuruları ciddiye alınmıyor” dedi. Daha kaç kadın ölecek? Bebeğiyle birlikte cezaevinde ANTALYA (Cumhuriyet) 11 aylık bebeği M.T.A ve arkadaşı S.Y. ile alışveriş merkezine giden S.A, marketten bebek maması, turşu, zeytin, sucuk ve şampuan aldı. Malzemeleri gizlice bebek arabasına koyduğu öne sürülen kadın yakalandı. S.A, bebeğiyle Antalya L Tipi Cezaevi’ne konuldu. 1.5 milyon değerinde kaçak mal İstanbul Haber Servisi Elektronik eşya kaçakçılığının önlenmesine yönelik İstanbul gümrüklerindeki “rüşvet ve yolsuzluk” iddialarıyla başlatılan soruşturmada gözaltına alınan İsmail S’nin Fatih’teki mağazasına baskın yapıldı. Baskında, piyasa değeri 1 milyon 500 bin lira olan 433 fotoğraf makinesi ile 437 objektif merceği, 125 makine bataryası ve 22 makine flaşı ele geçirildi. PTT işçileri eylem yaptı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) PTT’de işten çıkarılan taşeron işçiler, Ankara Posta İşleme ve Dağıtım Başmüdürlüğü önünde toplanarak pankart ve dövizler açtı, sloganlar attı. HaberSen Başkanı Ali Yılbaşı, PTT’nin en az 10 bin personel gereksinimi olduğunu belirterek, “Karda kışta, bu insanları işten çıkararak sefalete itmeyin. Taşeronlaşma bir insanlık ayıbıdır” dedi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle