25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B GÜNDEM MUSTAFA BALBAY Baştarafı 1. Sayfada kalmadı! Çünkü üstteğmen Taylan Özgür Kırmızı dışındakilerin tümü serbest bırakıldı. Geçen yıl kasım ayından bu yana birer birer bırakılan teğmenler, astsubaylar, bir-iki gün aileleriyle özlem giderdikten sonra birliklerine teslim oldular. Yani görevlerinin başına döndüler. Tutuksuz yargılandıkları için seyrek de olsa duruşma salonuna geliyorlar. Her biri, Siirt’ten Ankara’ya, Çukurca’dan Sakarya’ya görev yeri neresiyse orada. Doğu’dakiler terörle mücadele ediyor. Ya polisler? Onların da bir bölümü serbest bırakıldı. Çıkınca ne yaptılar? Onu da halen tutuklu bulunan müdürleri Servet Kaynak, mahkeme heyetine şöyle açıkladı: “Bizi terörist olmakla suçluyorsunuz. Bir bölümümüzü serbest bıraktınız. Onlar iki gün içinde görevlerine başladılar. Terörle mücadele amacıyla özel olarak yetiştirildikleri için şu anda referandum nedeniyle düzenlenen mitinglerde Başbakan’ı, siyasi parti liderlerini koruyorlar...” Düşünün... Başbakan’ı, kendisinin “devleti çetelerden temizliyoruz” dediği örgütün üyesi olmakla suçlanan, yani baştan terörist, çete ilan ettiği kişiler koruyor! Servet Kaynak devam etti: “İki yıldır tutuklu yargılanıyoruz. Kurum bize bu nedenle, memuriyete yakışmayacak tutum ve davranışlarda bulunmak suçundan 6 ay kıdem durdurma cezası verdi. Bu suç, kırmızı çorap giymek, telefonla yüksek sesle konuşmak gibi çok hafif bir suçtur. Bu davaya Emniyet teşkilatı da inanmıyor olmalı ki, bize böyle bir ceza vermekle yetindiler...” Servet Kaynak’ın konuşmasından sonra, söylediklerini kendimce tekrar ederek doğru anlayıp anlamadığımı sordum. Aynen böyleydi... Kaldı ki, Emniyet Genel Müdürlüğü de mahkemeye gönderdiği resmi yazıda, “böyle bir örgüt vardır” demiyor, diyemiyor. Kararı mahkemeye bırakıyor. Mahkeme polislerin ve askerlerin suçlandığı suikast hazırlığı iddiasıyla ilgili Emniyet, MİT ve Jandarma’ya yazı yazmış: “Siz de bu yönde bir istihbarat var mıydı” diye sormuştu. MİT ve Jandarma “yok” yanıtını gönderdi. Emniyet’in yanıtı ise şu oldu: “Bir süre sonra cevap verelim...” Hanefi Avcı’nın kitabı da gösteriyor ki, bu kurum çok ciddi iç sancılar içinde... Ergenekon davasıyla ilgili, pek çok çelişkiden, dayanaksızlıktan biri bu... Bu dava asrın davası olarak tarihe geçecek ama hukukuyla değil, hukuksuzluğuyla! Türkiye gerçekten bir hukuk devleti olduğunda, hukuk fakültelerinde, öğrenciler mesleğe atılınca ne yapmamaları gerektiği öğretilirken, bu dava örnek gösterilecek. Hükümet kendisini denetlemek, yetki sınırları içinde tutmak isteyen hiçbir kurumu affetmiyor. Yüksek yargı bile olsa... Ya ele geçiriyor, ya yok ediyor, ya içini boşaltıyor, ya sulandırıyor. Hangisini isterse! Demokratik seçenek... 12 Eylül bu anlayışın oyladığı gün... Buna hayır demek yeni bir başlangıcın habercisi olabilir. Aksi halde? Türkiye’nin nasıl bir hukukla yönetileceğine hükümet karar verecek! GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada bir sel felaketi olacakmış gibi- adeta başkentteki törenlerden kaçarcasına Rize’ye gidiyor. Ne geçit resmine ne de o gece Orgeneral Koşaner’in resepsiyonuna katılıyor. Merkez Orduevi’ndeki resepsiyon saat 20.30’da başlayacak. Genelkurmay Başkanı, yanında 2. Başkan Orgeneral Aslan Güner.. sivil asker eşleri.. Çankaya’daki AKP’linin gelmesini bekliyor. Giriş kapısını gözlüyorum. Beş dakika, on dakika.. hayır, ancak 21.00’e doğru Çankaya’daki AKP’li teşrif buyuruyorlar resepsiyona... Etrafında bakanlar.. dudaklarında her zamanki zoraki, yapmacık gülücükler…. 1967’den beri izlerim. Erbakan kafasını ve yetiştirdiklerinin kan kırmızı laik devlete, Atatürk düşünce sistemine ve devrimlerine karşı kimi zaman sinsi, ama fırsat bulduklarında açığa vurdukları karşı duruşları… Necmettin Erbakan Cumhuriyetin iftihar belgeleri olan örneğin Cumhuriyet Bayramı, örneğin 30 Ağustos törenlerine mutlaka saptanan saatinden çok sonra gelirdi... 1970’ten beri Nizam Partisi; Milli Selamet Partisi, Refah Partisi, Saadet Partisi dönemlerinde de Erbakan ve kadrosu Cumhuriyeti var eden görkemli her zafere, devrimlere burun kıvıran, önemsemez, benimsemez görünmeye çalışan davranışlar sergiledi... Kırk-elli yıldır kapatılan partilerin son durağı; Anayasa Mahkemesi’nin laiklik karşıtı hareketlerin odak noktası olduğuna karar verdiği AKP! Çankaya’daki teşrif edebildi de nihayet resepsiyona hareket geldi. Resepsiyonun öncelikli konusu; Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Aslan Güner’in korgeneral rütbesi ile istihbarat başkanı iken İsrail’den satın alınan haberleşme uydusu ile tanınmış 2 bin kişiyi dinlettiği iddiası… Genelkurmay sabah soruşturma açıldığını açıklamış; ne ki medya, Orgeneral Güner’in peşinde. Açıklamaya değil, orgeneralin ne diyeceğine meraklı ve medyanın aldığı yanıt beklemediği bir yanıt. Orgeneral: “Ben istedim soruşturmayı” diyor. Ama YAŞ krizi süresince adından söz edilen Orgeneral Güner’le ilgili böyle bir iddianın birden gündeme neden getirildiği soruşturulmuyor, araştırılmıyor. Devlet dikkat çeken bir süreçten geçiyor; “bir merkez” var; bu merkez, TSK’den tasfiye edilmesini gerekli gördüğü subaylarla ilgili varlığı yokluğu tartışmalı belgeler yayımlıyor. Bir örnek: YAŞ krizinde Orgeneral Hasan Iğsız’ın Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na atanmasını engellemek için internette AKP aleyhine kimi yayınlar öne sürülerek savcılığa çağrılması… Son örnek: Org. Güner’in Çankaya’dakinin eşinin elini sıkmamak için protokoldeki yerini terk etmesi gerekçe gösterilerek Jandarma Komutanlığı’na atanmasının engellenmesi... Açın son aylardaki gazeteleri. Haberlerde okuyacaksınız. Laik, Atatürk Cumhuriyeti’nin sadık iki hizmetkârı her iki komutanı -açıklayamıyorlar gerçek gerekçeleri, lakin- hükümet, AKP’ye karşı diye layık oldukları görevlere getirilmesini engelliyor. Hasan Iğsız emekli oldu. Din temelindeki ideoloji şimdi Org. Güner’in peşinde. Daha kim bilir, kimler? Güncelliğini 12 Eylül’e kadar yitirmeyecek konu; evet mi hayır mı üzerine. Referandum sonucunun hayır’la sonuçlanması, kuşkusuz, genel anlamda rahatlık sağlayacak. Ya evet! İşte bu olasılık kötümserliği kamçılayan olasılıkları gündeme getiriyor. Bugünlerde: AKP; evet’ten sonra her türlü devlet olanağını bu defa daha yoğun biçimde kullanarak 2011 seçiminde de tek başına iktidar olursa… …bitaraf olanlar bertaraf olacak tehdidinin… … yargıdan, iş dünyasına, öncelikle Başbakan’ın tanımı ile “bir kısım” medyaya, sendikalara, sivil toplum örgütlerine kadar hemen her alanda acımasız biçimde uygulamaya gireceği olasılığı konuşuluyor. ankcum@cumhuriyet.com.tr SAYFA 1 EYLÜL 2010 ÇARŞAMBACUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 1 Eylül Oslo Y 15 Helsinki Y 15 Stockholm Y 15 Londra PB 19 AmsterdamPB 17 Brüksel PB 18 Paris B 21 Bonn PB 19 Münih PB 19 Berlin Y 18 Budapeşte Y 18 Madrid Y 27 Viyana Y 18 Belgrad Y 16 Sofya Y 12 Roma B 25 Atina B 26 Zürih B 18 Moskova Y 12 Aşkabat A 31 Taşkent A 36 Bakû A 32 Bişkek A 31 Tiflis A 32 Kahire B 33 Şam B 34 İstanbul Y 22 Edirne Y 24 Kocaeli Y 24 Çanakkale Y 24 İzmir Y 27 Manisa Y 28 Denizli Y 32 Zonguldak Y 22 Sinop Y 29 Samsun Y 31 Trabzon PB 34 Giresun PB 32 Ankara Y 33 Eskişehir Y 30 Konya PB 30 Sivas PB 33 Antalya Y 30 Adana PB 35 Mersin PB 34 Diyarbakır B 38 Şanlıurfa B 36 Mardin B 35 Siirt B 37 Hakkâri B 32 Van B 28 Kars PB 28 Ülkemizin kuzey, iç ve batı kesimleri par- çalı bulutlu, Marmara, Ege, Batı Akdeniz, İç Anadolu’nun kuzeybatı- sı, Batı ve Orta Karade- niz ile akşam ve gece saatlerinde Doğu Kara- deniz kıyıları sağanak ve gökgürültülü sağanak yağışlı, diğer yerler az bulutlu ve açık geçe- cek. Yağışlar Marma- ra’nın doğusu ile Batı Karadeniz’de kuvvetli olacak. Rüzgâr Marma- ra’da karayel, İç Ege ve İç Anadolu’da lodos kuvvetli olarak esecek. Merkez Orduevi’nde düzenle- nen 30 Ağustos resepsiyonuna, Genelkurmay İkinci Başkanı Or- general Aslan Güner’in istihba- rat başkanlığı dönemde alım ka- rarı verilen dinleme cihazıyla aralarında çok sayıda tanınmış ismin de bulunduğu iki bin kişi- nin yasadışı dinlendiğine ilişkin iddialar damgasını vurdu. Konu- nun basına yansımasından he- men sonra soruşturma açılması- na; bu soruşturmaya bizzat ön ayak olan Güner’in “TSK yurti- çinde dinleme yapmaz” şeklin- deki keskin sözlerine ve cihaz envantere girdiğinde Genelkur- may Karargâhı dışında farklı bir görevde olduğunun ortaya çık- masına rağmen kamuoyunun merakı dinmiş değil. Hedef Güner değil gündem 30 Ağustos resepsiyonunda askeri yetkililerden dinlediğimiz, Genelkurmay Karargâhında yapı- lan değerlendirmeler ise önü- müzde farklı bir pencere açıyor. Hemen yanı başımızda duran ancak Güner’e yönelik iddialar nedeniyle gündemimizden düşü- veren bir olayı anımsatıyor. Biz “Orgeneral Güner’le ilgili iddialar” diye söze girince karşımızdaki askeri ağızlardan “Hanefi Avcı ve kitabı ‘Haliç’te Yaşayan Simon- lar” yanıtı geliyor. Karargâhta genel kabul gör- düğünü anladığımız teze göre iddiaların hedefi Orgeneral Gü- ner değil. Asıl niyet, “Askerlerin de yasadışı dinleme yaptığı” yönünde yeni bir algı yaratmak. Kim ve neden böyle bir ihtiyaç duyuyor? Bu noktada, askeri yetkililer merkeze alınan eski Es- kişehir Emniyet Müdürü Avcı’nın kitabının polis içindeki cemaat yapılanması ve bu yapının ger- çekleştirdiği yasadışı dinlemeleri gündemin göbeğine işaret edi- yor. Günlerdir yaşanan tartışma- lar da bunun delili zaten. Artık Simonları tartışmıyoruz Güner ile ilgili iddialar da işte bu gündemle birlikte değerlen- diriliyor. Karargâhta, Güner’in görevi gereği talepte bulundu- ğu sistemin Başbakan, Genel- kurmay Başkanı ve Milli Sa- vunma Bakanı’nın bilgi ve ona- yıyla ve sadece terörle müca- delede kullanmak amacıyla te- darik edildiği bilinmesine rağ- men, yurtiçinde sivillerin din- lenmesi için de kullanıldığı id- dialarının maksatlı olarak gün- deme getirildiği görüşü ağırlıklı paylaşılan değerlendirme. Yani birleri kamuoyuna, “Bakın as- kerler de nasıl yasadışı dinle- meler yapıyor” mesajı vermek isteniyor. Karargâh değerlen- dirmelerine göre maksat, güçlü spot ışıklarını, kısa bir süreliği- ne dahi olsa, emniyet ve ce- maat üzerinden, darbe iddiala- rı nedeniyle zaten “olağan şüp- heli” konumundaki askerlerin üzerine yeniden çekebilmek. Genelkurmay’daki değerlen- dirmelerde, dinleme iddialarının özellikle 30 Ağustos’ta kamuo- yunun gündemine getirilmiş ol- masının da planlı ve tüm dik- katlerin askerler üzerinde bu- lunduğu bu tarihin bilinçli seçil- diği kanaatinin de oldukça hâ- kim olduğunu da ekleyelim. İd- dia basında yer alır almaz so- ruşturma açarak ön alan Karar- gâh, bu değerlendirmeleri ışı- ğında bakalım bundan sonra nasıl bir adım atacak? ANALİZ UTKU ÇAKIRÖZER Dinleme İddiasını Karargâh Nasıl Değerlendiriyor? utku.cakirozer@cumhuriyet.com.tr Güner dinlemedi BARKIN ŞIK ANKARA - Genelkurmay İkinci Başkanõ Aslan Güner’in 2007’de “PKK’yi dinleme” amacõyla alõnan cihazla iki bin kişiyi dinletti- ği yönündeki iddialarla ilgili yeni bilgiler gün yüzüne çõktõ. 30 Mart 2007’de Başbakan Re- cep Tayyip Erdoğan’õn da katõldõğõ Savun- ma Sanayi İcra Komitesi toplantõsõnda alõmõ- na karar verilen cihaz, Türk Silahlõ Kuvvetleri envanterine Mayõs 2008’de girdi. 30 Ağustos 2007’de Genelkurmay İstihbarat Başkanlõğõ görevinden ayrõlan Aslan Güner, bu tarihte 4. Kolordu Komutanõ olarak görev yapõyordu. Dinleme cihazõnõn alõmõ 23 Şubat 2007’de dönemin İstihbarat Başkanõ Aslan Güner’in imzasõyla Savunma Sanayi İcra Komite- si’nden talep edildi. Alõmla ilgili kararõn veri- leceği 30 Mart 2007 tarihli İcra Komitesi top- lantõsõ cihaza neden ihtiyaç duyulduğu askeri yetkililer tarafõndan Başbakan Erdoğan ve Milli Savunma Bakanõ Vecdi Gönül’e akta- rõldõ. Komite, 356 sayõlõ kararõyla bu toplantõ- da alõma karar verdi. Alõm iddia edildiği gibi Genelkurmay Başkanlõğõ tarafõndan değil, Sa- vunma Sanayi Müsteşarlõğõ’nca yapõldõ. Alõm kararõnõn altõnda Başbakan ve dönemin Ge- nelkurmay Başkanõ Orgeneral Yaşar Büyü- kanıt’õn imzasõ var. Görüşmeler sonucunda alõmõn İsrail’den yapõlmasõna karar verildi. 2008’de envantere girdi Cihaz Mayõs 2008’de, Türk Silahlõ Kuvvet- leri envanterine girdi. 30 Ağustos 2007 tari- hinde Genelkurmay İstihbarat Başkanlõğõ gö- revinden ayrõlan Güner, bu tarihte Ankara’da 4. Kolordu Komutanlõğõ’nda görev yapõyordu. Cihazõn, Güneydoğu’da terörle mücadelede kullanõlmak için alõndõğõ belirtildi. Terör ör- gütü PKK, hazõrladõğõ uzaktan komutalõ patla- yõcõlarda ateşleme sistemi olarak telsiz ve cep telefonu gibi haberleşme araçlarõnõ kullandõ- ğõnõ anõmsatan askeri kaynaklar, cihazõn bun- larõ önlemeye dönük alõndõğõnõ belirtti. ‘Yurtiçinde dinleme yapmaz’ Gündeme gelen iddialar üzerine, Güner’in isteği ile başlatõlan idari soruşturmada, cihaz- dan sorumlu personel sorguya çekiliyor. As- lan Güner ile ilgili olmayan soruşturmanõn kõ- sa sürede bitirilmesi ve sonuçlarõnõn kamuoyu ile paylaşõlmasõ bekleniyor. Güner, önceki gün verilen 30 Ağustos resepsiyonunda ko- nuyla ilgili olarak şunlarõ söylemişti: “TSK yurtiçinde asla dinleme yapmaz. Ama birileri o cihazla dinleme yaptıysa, o cihazın başında ben yokum. Soruşturmay- la ortaya çıkar. Kimin hatası varsa, hesa- bını verir.” Dinleme cihazõ Genelkurmay İkinci Başkanõ Org. Aslan Güner İstihbaratBaşkanlõğõ’ndanayrõldõktansonraTürkiye’yeteslimedilmiş İstanbul Haber Servisi - 1 Eylül Dünya Barõş Günü, bir dizi etkinlikle kutlanacak. Savaş karşõtõ istemler yi- nelenerek barõş çağrõsõ yapõlacak. İstanbul’da da siyasi parti, sivil top- lum örgütü, sendikalar ve meslek oda- larõ da düzenleyecekleri etkinliklerle “barış zinciri” oluşturacaklar. CHP İs- tanbul İl Başkanlõğõ da 1 Eylül Dünya Barõş Günü’ün “Türkülerle kültürleri buluşturuyoruz” etkinliğiyle kutla- yacak. Etkinlik, Bakõrköy Özgürlük Meydanõ’nda saat 21.00’de başlayacak. CHP Bahçelievler İlçe Başkanlõğõ da Dünya Barõş Günü’nü “Barış zinciri” oluşturarak kutlayacak. Şirinevler Mey- danõ’nda saat 22.00’de başlayacak olan meşaleli yürüyüş Ulu Cami de sona ere- cek. Yürüyüşe, CHP İstanbul İl Başkanõ Berhan Şimşek ve DİSK Genel Baş- kanõ Süleyman Çelebi de katõlacak. Şişli Belediyesi ise 1 Eylül Dünya Barõş Günü’nü Volkan Konak kon- seriyle kutlayacak. Konser, Cevahir Alõşveriş Merkezi önünde saat 21.00’de başlayacak. Koşaner’den Şahin’e ziyaret ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genelkurmay Başkanlõğõ görevini devralan Orgeneral Işõk Koşaner, TBMM Başkanõ Mehmet Ali Şahin’i ziyaret etti. Şahin’in, Orgeneral Koşaner’i kabulü 40 dakika sürdü. Görüşmede, basõnõn görüntü almasõna izin verildi. TBMM Başkanõ Şahin, görüşmenin ardõndan TBMM Genel Sekreteri Sadettin Kalkan ile Orgeneral Koşaner’i arabasõna kadar uğurladõ. (Fotoğraf: AA) Barış zinciri oluşturulacak DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Dünya Barõş Günü nedeniyle yurt genelinde etkinlikler dü- zenlenecek. BDP Batman’da, geçen günlerde PKK’nin döşediği mayõna otomobillerinin çarpmasõ sonucu ölen insan haklarõ savunucularõ ve BDP’li- lerin anõsõna miting düzenleyecek. Miting Dörtyol Kavşağõ’nda 20.00’de başlayacak. Diyarbakõr’da ise Barõş Meclisi, Koşuyolu Par- kõ’nda “barõş nöbeti” tutacak. Bir gün sürecek olan barõş nöbetine BDP’li milletvekilleri, aydõnlar, ya- zar ve gazetecilerin katõlacağõ belirtildi. Miting ve nöbet var DURSUN ÇİÇEK DAVASI SÜRÜYOR ‘Dalan uçağa son anda yetişti’ HATİCE TUNCER Deniz Piyade Kurmay Albay Dursun Çiçek’in imzaladõğõ iddia edilen “İrtica İle Mücadele Eylem Planı”na ilişkin davaya 2.5 aylõk aradan sonra devam edildi. Firari sanõk Bedrettin Dalan’õn matbaacõsõ İl- hami Ümit Handan, yaptõğõ savunmada Da- lan’õn yurtdõşõna çõkaca- ğõnõ bilmediğini belirte- rek, “Dalan ve eşi ha- valimanına kılı kılına yetişti. Bir anda geldi- ler ve hemen çıktılar” dedi. Gazeteci Tuncay Özkan’õn da ara sõra ye- meğe geldiğini anlatan Handan, soru üzerine “Dalan’ın yanına Drej Ali de gelirdi” diye ko- nuştu. Duruşmada söz alan Çiçek ise İrtica ile Mücadele Eylem Pla- nõ’na ilişkin mukayese raporlarõnõn hepsinde “Çiçek’in imzasının de- ğişkendir” denildiğine dikkat çekti. Çiçek, “Ad- li Tıp Kurumu, ‘Çi- çek’in eli ürünüdür’ di- yor. Savcı rapordan bir gün önce kurumu ziya- ret ediyor” diye konuş- tu. İnternet andõcõ soruş- turmasõnda amacõn YAŞ kararlarõnõ etkilemek ol- duğunu savunan Çiçek “Ordu, bu şekilde bas- kı altına alınmak isten- miştir. Ne suçu vardı 1. Ordu Komutanı’nın” diye sordu. Akkaya serbest Davada 9 Kasõm 2009’dan bu yana tutuk- lu bulunan Ulusal Kanal İstihbarat şefi Ufuk Ak- kaya dün tahliye edildi. Yargõtay 11. Ceza Dai- resi’nin Erzurum’daki davayõ Erzincan Baş- savcõsõ İlhan Cihaner’in diğer dosyasõyla birleş- tirmesinden doğan uyuş- mazlõk nedeniyle Yargõ- tay Ceza Genel Kuru- lu’nun kararõnõ bekle- meye karar veren mah- keme davayõ 18 Ekime erteledi. Af Söylemi İçin Asker Ne Düşünüyor? AKP’nin İstemediği Elçi de Davetliydi Askeri çevrelerde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun gündeme getirdiği “genel af” söyleminin de terörle mücadeleyi olum- suz etkileyebileceği düşüncesi hakim. Bu konuda kararın tamamen siyasetçilerin alanında olduğunu kabul etmekle birlikte, bir adım atı- labilmesi için terörün bitmesi, PKK’nin silah bırakarak teslim olması gerektiği düşüncesindeler. Ortada PKK’nin teslim olacağı yönünde en ufak bir işaret yokken yapılan bu tür açıklamaların sınırda nöbet bekleyen askerler üzerinde olumsuz psikolojik etkisi olabileceği kay- gısı bazı askeri yetkililerin kafasında yer etmiş gözüküyor. AKP tarafından Başbakan Tayyip Erdoğan’ın iftar yemeğine çağrıl- mayan İsrail Büyükelçisi Gabi Levy, önceki gece yeni Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner’in Merkez Orduevi’ndeki 30 Ağustos Resepsiyo- nu’na davet ettiği isimler arasındaydı. İsrail basınında çıkan “Türkiye ve İsrail özür mektubu üzerinde anlaştı” iddialarını hatırlattığımızda kendisine ulaşan böyle bir bilgi bulunmadığını aktarmakla yetindi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle