23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 11 AĞUSTOS 2010 ÇARŞAMBA 6 HABERLER AVRUPA GÜRAY ÖZ Muhbir Yurttaş 12 Eylül Anayasası Kenan Evren diktasının dayattığı koşullarda, hile hurda, zorbalık, hepsi bir arada yüzde 90’ın üstünde rekor bir “evet”le kabul edildi. Şimdi Türkiye Cumhuriyeti’nin anayasası 17 kez değiştirilmiş olsa da işte o anayasadır. 18’inci değişiklik ise sanki Evren anayasasından kurtuluyormuşuz tantanası içinde halkoyuna sunuluyor. Kurtulduğumuz falan yoktur. Ne önümüze getirilen değişiklikler, ne de Türkiye’nin genel gidişi 12 Eylül’den uzaklaştığımızı, demokratik haklarımızın genişlediğini gösteriyor. Tersidir. Anayasada değişiklik öngören maddeler üzerinde uzun boylu durmaya gerek yok. Yasamayı, yürütmeyi, yargıyı tekleştirmeye dönük adımları içeren, hepsini yürütmeye, yürütmenin başına bağlamayı amaç edinen, bu yönde kalıcı adımları barındıran bu değişikliklerle, çocukların bile kolayca anlayabildiği geriye gidişi, yalnızca beyinlerinden zekâ fışkıran, sisteme olan düşkünlükleri, yandaşlıkları paçalarından dökülen “liberaller” anlamıyorlar. Anlıyorlar da, “zamanın güdük ruhu” onları başka türlü düşünmeye ve davranmaya itiyor. Ne yapsınlar!.. Oysa Türkiye’nin genel manzarası durumun vahametini anlatmaya yeterli verilerle doludur. Telefonlar dinleniyor mu? Dinleniyor. Terörle olmayan ilişkileri ne kadar gayret gösterseniz de kanıtlanamayacak Mustafa Balbay gibi iktidara muhalif aydınları (bu arada doğum günün kutlu olsun Mustafa) tıpkı 12 Eylül dönemindeki gibi özel yetkili bir mahkemede yargılanıyor, özel bir tutukevinde tutuluyorlar mı? Tutuluyorlar. Tutuklulukları infaza dönüşmüş, yargılanmaları tamamlanmadan “cezalarını” çekmekte midirler? Çekmekteler. Bir korku imparatorluğunun başka işaretlerini de görmek ister misiniz? Korku imparatorluklarının olmazsa olmaz işaretlerinden birisi ihbarcıların, muhbir yurttaşların sayısındaki artıştır. 12 Mart’ı, 12 Eylül’ü yaşamış olanlar bu çok önemli işareti, bu çok önemli turnusol kâğıdını iyi bilirler. Muhbir yurttaşların sayısında belirgin bir artış varsa gidiş iyi gidiş değildir. Zorbalığın etki alanı genişlemeye, korku, ağlarını ilmik ilmik örmeye başlamış demektir. Cumhuriyet’in dünkü “Muhbir yurttaş yine işbaşında” manşeti bu vahim gelişmenin gündeme girdiğini gösteriyor. 12 Eylül Anayasası’ndan kurtuluşumuzu müjdelediği söylenen değişiklikler kelepçeyi sıkılaştırırken ihbar düzeninden her zaman güç almış zorbalığın, başlangıçta birkaç “gazeteci”yle sınırlı olan ahlak bakımından en düşük, ama en tehlikeli yandaşlarının sayısının artmaya, kitleselleşmeye başladığını da gösteriyor. Son günlerin en çok tartışılan, konuşulan konusuna kısaca değinelim de tablo tamamlansın. Diyorlar ki, “AKP Silahlı Kuvvetler’e iyi bir ders vermiş, iplerin elinde olduğunu iç, dış cümle âleme göstermiştir.” El hak doğrudur. Doğrudur ama eksiktir. AKP’nin gerçekleşeceğine her gün biraz daha inandığı, bunun için tüm güçlerini seferber ettiği hayaline, her gün biraz daha köşelerini yitiren küresel emperyal gücün denenmiş modeline yaklaşmaktayız adım adım. Bu model “Başkan ve onun Pentagonu” modelidir. Model gerçekleştiğinde gerçek adını bulacak, “Pentagon ve onun Başkanı” olacaktır. Bu modeli size demokrasi diye yutturacaklardır. Siz de yutmayın. Sizi dinleyenlere, sayıları her gün biraz daha artan muhbir yurttaşlara aldırmayın. Yani korkmayın. Ama bilin ki bu gidiş iyi gidiş değildir. e-posta: guray@cumhuriyet.com.tr Kanal 7’nin sahibi Karaman’õn açõklamasõnõ, Deniz Feneri e.V.’nin son başkanõ Taşkan’õn ifadesi çürütüyor Kanal 7 geleceği görmüşAYKUT KÜÇÜKKAYA Deniz Feneri e.V. bağlantõlõ soruşturmanõn Türkiye ayağõnõ yürüten Ankara Cumhuriyet Baş- savcõlõğõ, “Almanya’da bağış paralarıyla alındığı itiraf edilen gemi için alınan banka kredi- sinin gemi satın alındıktan son- ra çekildiğini” tespit etti. Bu gelişmeyi önceki gün haberleş- tirmemizin ardõndan Kanal 7 Yö- netim Kurulu Başkanõ Zekeriya Karaman “5 ay önce 4 Eylül 2006’da ilk krediyi çektik” açõk- lamasõ yaptõ. Karaman’õn bu açõk- lamasõnõ bizzat geminin alõnma- sõnõ öneren D e n i z Feneri e.V.’nin son başkanõ Mehmet Taşkan’õn ifadesi çürütüyor. Ka- raman Mart 2007’de satõn alõnan gemi için Eylül 2006’da kredi çektiklerini açõklõyor. Taşkan ise geminin satõn alõn- masõnõn ilk olarak “Aralık 2006”da kendisi tarafõndan gün- deme getirildiğini Alman savcõ- lara “itiraf” ediyor. Taşkan’õn Frankfurt’ta savcõlara verdiği bu ifade Almanya’nõn asõl failler di- ye nitelediği isimlerden Kanal 7’nin sahibinin “kredi açıkla- masını” doğrulamõyor. Cumhuriyet ne yazdı? Gazetemizde önceki gün “Ön- ce Gemi Sonra Kredi” başlõğõyla yayõmlanan haberin içeriği özet- le şöyleydi: “Soruşturmayı yü- rüten ve başında Ankara Cum- huriyet Basın Savcısı Nadi Tür- kaslan’ın bulunduğu savcılık yetkilileri Almanya’daki yüz- yılın bağış skandalı davasında bağış paraları ile alındığı iti- raf edilen Baltic Kristina adlı gemi ile ilgili önemli bir bilgiye ulaştı. Al- manya’nın ‘Türkiye’deki asõl failler’ diye niteledi- ği Kanal 7 yönetimi ge- minin tamamen Vakıf- bank Frankfurt Şube- si’nden çekilen kredi ile satın alındığını iddia ediyordu. Ulaşılan bel- geler ışığında geminin alınan banka kredisin- den önce alındığı resmi belgelerle tespit edildi.” Karaman ne dedi? Bu haberimiz birçok internet sitesi tarafõndan da kullanõldõ. Haberimizin ardõndan aynõ gün Karaman tarafõndan yapõlan açõk- lamada gemi için 4 Eylül 2006 ta- rihinde1 milyon Avro tutarõnda ilk kredinin çekildiği bildirildi. Karaman’õn bu açõklamasõnõ, en son Deniz Feneri e.V’nin yö- netim kurulu başkanõ olan ve da- va kapsamõndaki itiraflarõ ne- deniyle cezasõ 2 yõl 9 ay hapse indirilen Mehmet Taşkan’õn ifa- desi çürütüyor. Geminin alõ- mõnda başrolü oynayan Taş- kan’õn ifadesini Alman savcõlar iddianameye şöyle geçirdi: İşte o ifade... “Riga’da (1 Mart 2007), açık müzayede ile Euro 7’ye bir fe- ribot satın alınmış. Kendisinin düşündüğüne göre, açık arttır- ma için verilmesi gereken 730 bin Avro’luk teminatın 200- 300 bin Avro’luk prefinans- manı, Deniz Feneri’nin yar- dım paralarından yapılmış. Sa- tın alma işi de şöyle olmuş: Takriben kasım sonları Aralık 2006 başlarında kendisine (Taş- kan’a), yanında çalışmış oldu- ğu eski patronu olan Santour GmbH sahibi Mehmet Koç te- lefon etmiş ve Letonya’da de- mirlemiş olan bir feribotun açık müzayede ile satılacağını ve uygun bir fiyatla satın alı- nabileceğini anlatmış. Kendisi (Taşkan) de olayı Gürhan’a anlatmış. Gürhan da feribot hakkındaki bilgilerin kendisine e-mail’le bildirilmesini istemiş. Kendisi, Mustafa Çelik, İsmail Karahan, Zekeriya Karaman, Koç’un haberi olmadan, Euro 7 üzerinden gemiyi satın al- maya karar vermişler. Teklif hakkında bilgileri aldıktan son- ra, kendisi, sanıkla birlikte, ge- miyi getirmek üzere 16.12.2006 tarihinde, uçakla Riga’ya git- mişler. Nihayet sanık ve Gür- han gemiyi, 780 bin LAT kar- şılığında (1.15 Milyon Avro karşılığı) müzayede usulü ile al- mışlar. 1 milyon 200 bin Av- ro’luk finansman da, Vakıf- bank tarafından, amaca bağlı olmaksızın Euro 7’ye verilmiş. Teminat olarak gemi Vakıf- bank’a yetmemiş olduğun- dan, Weiss GmbH’nin em- laklerinden teminatın veril- mesi gerekmiş. Kredinin ge- minin satın alınmasından son- ra verilecek olması yüzün- den, teminatın bir başka şe- kilde sağlanması gerekmiş.” Taşkan’ın itirafı neden önemli? Bu ifadenin önemi Deniz Fe- neri davasõndan halen Frank- furt’ta hapis yatan Mehmet Gür- han’õn Taşkan’a verdiği yetkiden geliyor. Noter Dr. Eismann hu- zurunda 5 Şubat 2007 tarihinde Euro 7’nin genel müdürü olarak Gürhan, Deniz Feneri e.V.’nin yö- netim kurulu başkanõ Taşkan’a geminin satõn alõnmasõ hususun- da “genel bir vekâlet” veriyor. Rakamdaki büyük çelişki... Taşkan’õn ifadesi Karaman’õn açõklamasõnda yer verdiği ve gemi satõn alõndõktan sonra çe- kilen 1 milyon 200 bin Avro’luk krediyi de doğruluyor. Karaman’õn açõklamasõnda 1 milyon 150 bin Avro’luk gemi için toplam 2 milyon 200 bin Av- ro tutarõnda kredi çekildiğini açõklamasõ da Taşkan’õn ifade- siyle birlikte büyük bir çelişki olarak karşõmõza çõkõyor. KANAL 7’NİN AÇIKLAMASI Kanal 7 Yönetim Kurulu Başkanõ Zekeri- ya Karaman gazetemizde 9 Ağustos 2010 tarihinde “Önce gemi sonra kredi” başlõ- ğõyla yayõmlanan haberimizle ilgili Genel Yayõn Yönetmeniz İbrahim Yıldız’a yazõlõ açõklama gönderdi. Açõklama metni şöyle: “Önce Gemi Sonra Kredi başlõklõ haber asõlsõz iddialar içermektedir ve gerçekleri yansõtmamaktadõr. Euro 7 şirketi 4 Eylül 2006’da 1 milyon Euro ve daha sonra da 1 milyon 200 bin Euro tutarõndaki kredi- leri Frankfurt’taki bir ban- kadan almõş ve gemi alõmõn- da bu krediler kullanõlmõştõr. Geminin ihalesi sõra- sõnda 29.01.2007 tarihinde ön öde- me yapõlmõş ve 1 milyon Eu- ro’luk ilk kredi tutarõ bun- dan 5 ay önce ban- kadan alõnmõştõr. Şirketle- rimizin ve şahsõmõzõn gerçek dõşõ bilgilerle haberleşti- rildiği ger- çekle bağ- daşmayan, maksatlõ bu habe- rin kamuoyunun doğru bilgilendiril- mesi için düzeltilmesini bil- gilerinize sunarõz.” Mehmet Taşkan. Zekeriya Karaman. ‘Sivil dikta anayasası hazırlıyorlar’ ÖMER ŞAN RİZE - Eski YARSAV Başka- nõ Ömer Faruk Eminağaoğlu, hükümetin anayasa değişikliğiy- le sivil darbe yaptõğõnõ belirterek Hitler ve Mussolini dönemini örnek gösterdi. Cumhuriyet Kadõnlarõ Derneği Artvin Arhavi Şubesi tarafõndan düzenlenen panele CHP Artvin Milletvekili Yüksel Çorbacıoğlu ve eski YARSAV Başkanõ Ömer Faruk Eminağaoğlu konuşmacõ olarak katõldõ. Çorbacõoğlu, “Ya- sama, yürütme, yargı erkinde hiçbiri birbirine üstünlük kura- maz ve birbirini denetler. Ama yürütme erki elinde olan AKP iktidarı şimdi de yasama ve yargıyı da eline alma çabasın- dadır. Yapılmak istenen deği- şikliklerin anlamı budur. Bunu gizlemek için insanlara hoş ge- len bazı düzenlemeler yapmış- lardır. Bu art niyettir, ülkeye yapılan bir haksızlıktır” dedi. AKP’nin hazõrladõğõ anayasa değişikliği paketini “sivil dikta anayasası” olarak tanõmlayan Eminağaoğlu da, “Yeni anayasa paketi Türkiye’yi nereye götü- rüyor? 12 Eylül darbecilerin hazırlamış olduğu 12 Eylül Anayasası’nın devamı niteli- ğindeki anayasa değişiklik pa- keti, sivil dikta anayasasıdır. Bu anayasa değişikliği ile Tür- kiye’de sivil bir darbe yapıl- mak isteniyor. Onların dedik- leri gibi demokrasi gelmiyor, dokunulmazlık kalkmıyor” di- ye konuştu. Eminağaoğlu, faşist rejimlerden örnekler vererek şunlarõ söyledi: “İtalyan ve Almanya’da ikti- dar ele geçiren Hitler ve Musol- lini, yargıyı ele geçirdikten son- ra dünyanın başına bela olarak 2. Dünya Savaşı başlıyor ve dünyada büyük acıların oluş- masına sebep oluyor. Yeni ana- yasa paketi de bundan farklı bir durum değildir. 12 Eylül, anayasa paketinin değişik gö- rüntüsüdür ve sivil darbe ana- yasasıdır. Önceki 12 Eylül Ana- yasası, darbecilerin anayasasıy- dı. Şimdi ise sivil darbecilerin anayasası olacaktır.” Eski YARSAV Başkanõ Eminağaoğlu, AKP’nin icraatlarõna Hitler ve Mussolini dönemlerini örnek gösterdi Çanakkale’de‘referandumtemizliği’ HSYK TOPLANTISI SÜRÜYOR Yargıda gözler yaz kararnamesinde ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hâ- kimler ve Savcõlar Yüksek Kurulu (HSYK) 1325 kişiyi kapsayan adli yargõ yaz karar- namesi ile 138 mahkeme başkanõ ve cum- huriyet başsavcõsõnõ kapsayan unvanlõlara ilişkin kararname taslağõnõ dün de görüş- meyi sürdürdü. Toplantõda özellikle Hüse- yin Boyrazoğlu’ndan boşalan Ankara Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’na atanacak isim tartõşõldõ. HSYK kaynaklarõ, görüşmelerde herhangi bir kriz yaşanmadõğõnõ ancak belli basõn organlarõnca bu havanõn yaratõlmaya çalõşõlmasõndan duyduklarõ rahatsõzlõğõ dile getirdi. Dünkü toplantõya, Adalet Bakanõ Sadullah Ergin de katõldõ. Bazõ basõn ya- yõn organlarõnda cemaatlere yönelik soruş- turma nedeniyle cezaevine de giren Erzin- can Cumhuriyet Başsavcõsõ İlhan Cihaner’in Ankara ya da Bursa Cumhuri- yet Başsavcõlõğõ’na atanmasõna ilişkin giri- şimler olduğu gündeme getirildi. HSYK kaynaklarõ ise kararname görüşmelerinde bir kriz yaşanmadõğõna işaret ederlerken, “Nereden çıkatıyorlar? Kimin ağzından niçin yazıyorlar? Anlamıyorum. Haber üretmek için böyle kalkıp da atlatma haber gibi sansasyonel haberlere hiç ge- rek yok” sözleriyle tepki gösterdi. CHP Çanakkale Genç- lik Kolları Boğaz’da etkinlik düzenledi. Genç, CHP liderinin çağrılmamasını eleştirdi BDP’ye ‘davet’ tepkisi DÜSAMER’in yaptığı araştırma açıklandı Diyarbakır’da ‘boykot’ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Tunceli Mil- letvekili Kamer Genç, CHP’nin Tuncelili Genel Baş- kanõ Kemal Kılıçdaroğlu’nu kentte yapõlan Munzur Festi- vali’ne davet etmeyen BDP’li belediyeyi eleştirdi. Genç, festivali organize eden BDP’li Tunceli Beledi- yesi’ni “Kemal Kılıçdaroğlu doğru, dürüst bir insan. BDP’liler onun, halkla bu- luşursa oylarını arttırma- sından korktular” sözleriyle tepkisini dile getirdi. BDP’nin, laik sisteme inandõğõ, ülkenin birlik ve beraberliğini savun- duğu için Kõlõçdaroğlu’ndan rahatsõz olduğunu belirten Genç, “BDP’liler iddia et- tikleri gibi sadece demokra- tik haklarını istiyor olsalar- dı askerleri öldürmezlerdi” dedi. BDP Tunceli Milletvekili Şerafettin Halis ise Kõlõçda- roğlu’nun festivale çağrõlma- masõnõn özel bir nedeni olma- dõğõnõ kendi dönemlerinde ya- põlan festivallere, BDP dõşõn- daki partilerden siyasetçile- rin çağrõlmadõğõnõ açõkladõ. DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Dicle Üniversitesi Sos- yal Araştõrmalar Merkezi’nin (DÜ- SAMER), anayasa referandumuy- la yaptõğõ araştõrmaya katõlanlarõn tamamõna yakõnõ anayasanõn de- ğiştirilmesi gerektiğini belirterek, muhalefeti, yargõyõ ve orduyu eleş- tirdi. Ancak ankete göre “evet” oy- larõ yüzde 48’de kaldõ. Doç. Dr. Behçet Oral, Doç. Dr. İlhan Kaya, Yrd. Doç. Metin Gültekin, Yrd. Doç. Celal Çayır ve Yrd. Doç. Alaattin Dikmen ta- rafõndan Diyarbakõr’da 1040 ki- şiyle görüşülerek hazõrlanan araş- tõrma ilginç sonuçlar verdi. Anke- tin sonuçlarõyla ilgili bir basõn toplantõsõ düzenleyen Kaya, anke- te katõlanlarõn yüzde 48’inin refe- randumda “evet”, yüzde 16’sõ “hayır” diyeceğini, yüzde 36’sõnõn ise referandumu “boykot” edece- ğini belirtti. Katõlõmcõlarõn yüzde 49’u BDP’nin referandumu boykot kararõnõ doğru, yüzde 38’lik bir kesim ise yanlõş bul- duğunu söyledi. Katõlõmcõlarõn yüz- de 33’ü anayasa değişikliğini oylar- ken daha önce oy verdiği partinin ka- rarõna uymayacağõnõ, yüzde 57’si uyacağõnõ açõkladõ. MEHMET CELEN ÇANAKKALE - CHP Çanak- kale Gençlik Kollarõ üyeleri, “re- ferandum temizliği” kampanyasõ kapsamõnda Boğaz’dan, Deniz Fe- neri, gemicik, işsizlik diplomasõ ve Ali Dibo’lar çõkardõ. 12 Eylül’de yapõlacak anayasa de- ğişikliği referandumu öncesi renkli kampanyalar yürütülüyor. Miting meydanlarõndaki sert söylemlerin aksine siyasi partilerin taşra örgüt- leri, farklõ projeler yürütüyor. CHP Çanakkale Gençlik Kollarõ üyeleri de, Boğaz’da temizlik yaptõ. CHP Gençlik Kollarõ Genel Baş- kanõ Umut Tunç’un da katõldõğõ et- kinlikte, denize dalan dalgõçlar ta- rafõndan “Her türlü kirliliğe hayır” pankartõ açõldõ. Denizden ayrõca temsili olarak oy sandõğõ, işsizlik diplomasõ, Ali Dibo ve Deniz Feneri gibi eşyalar çõkartõldõ. Pakistan’a yardım kampanyası ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Pakis- tan’õn Türkiye Büyükelçiliği, ülke tarihinin en büyük sel felaketinden etkilenenler için yardõm kampanyasõ başlattõ. Büyükelçilikten yapõlan açõklamada, yardõmlarõn Ziraat Bankasõ Gazios- manpaşa Şubesi’nde Amerikan Dolarõ için 3457808/5010, Türk Lirasõ için de 3457808/5011 numaralõ hesaplara yapõlabileceği ve ayrõntõlõ bil- gi için Pakistan Ulusal Afet Yönetimi’nin (NDMA) www.ndma.gov.pk adresindeki web si- tesi ziyaret edilebileceği bildirildi. Ayrõca yapõla- cak yardõmlarõn Pakistan İslam Cumhuriyeti An- kara Büyükelçiliği Basõn Ataşesi Abdul Akbar’a e-mail, faks veya telefon ile bildirilmesi istendi. Topbaş’a veda ziyareti İstanbul Haber Servisi - İstanbul Jandarma Alay Komutanõ Kurmay Albay Hamza Celepoğ- lu, Büyükşehir Belediyesi Başkanõ Kadir Top- baş’õ makamõnda ziyaret etti. Başarõlõ bir komu- tan olan Celepoğlu’nun, görev değişikliği nede- niyle Bingöl’e gideceğini kaydeden Topbaş, Ce- lepoğlu’na yeni görevinde başarõlar diledi. O’Keefe’yi taşıyan uçak düştü Dış Haberler Servisi - Alaska’nõn güneyba- tõsõnda dokuz yolcu taşõyan küçük bir uçak düştü. NASA’nõn eski başkanõ Sean O’Keefe ve ABD’li eski senatör Ted Stevens’õn da bulunduğu uçakta- ki beş yolcunun öldüğü bildirildi. Ölenlerin ara- sõnda O’Keefe ve Stevens’õn olup olmadõğõ henüz bilinmiyor. Alaska Milli Muhafõz Teşkilatõ Söz- cüsü Binbaşõ Guy Hayes, kötü hava nedeniyle kurtarma çalõşmalarõnõn aksadõğõnõ ifade etti. Tekin bugün Tekirdağ’da Haber Merkezi - CHP MYK Üyesi Gürsel Tekin göreve atandõktan sonra ilk gezisini bugün Tekirdağ’a yapacak. Tekirdağ İl Başkanõ Kadir Albayrak ile il merkezinde buluşacak olan Tekin, referandum çalõşmalarõna katõlacak. Tekin çalõş- masõna 11.00’deki basõn toplantõsõyla başlayacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle