Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 11 AĞUSTOS 2010 ÇARŞAMBA
6 HABERLER
AVRUPA
GÜRAY ÖZ
Muhbir Yurttaş
12 Eylül Anayasası Kenan Evren diktasının
dayattığı koşullarda, hile hurda, zorbalık, hepsi bir
arada yüzde 90’ın üstünde rekor bir “evet”le
kabul edildi. Şimdi Türkiye Cumhuriyeti’nin
anayasası 17 kez değiştirilmiş olsa da işte o
anayasadır.
18’inci değişiklik ise sanki Evren anayasasından
kurtuluyormuşuz tantanası içinde halkoyuna
sunuluyor. Kurtulduğumuz falan yoktur.
Ne önümüze getirilen değişiklikler, ne de
Türkiye’nin genel gidişi 12 Eylül’den
uzaklaştığımızı, demokratik haklarımızın
genişlediğini gösteriyor.
Tersidir.
Anayasada değişiklik öngören maddeler
üzerinde uzun boylu durmaya gerek yok.
Yasamayı, yürütmeyi, yargıyı tekleştirmeye dönük
adımları içeren, hepsini yürütmeye, yürütmenin
başına bağlamayı amaç edinen, bu yönde kalıcı
adımları barındıran bu değişikliklerle, çocukların
bile kolayca anlayabildiği geriye gidişi, yalnızca
beyinlerinden zekâ fışkıran, sisteme olan
düşkünlükleri, yandaşlıkları paçalarından dökülen
“liberaller” anlamıyorlar.
Anlıyorlar da, “zamanın güdük ruhu” onları
başka türlü düşünmeye ve davranmaya itiyor.
Ne yapsınlar!..
Oysa Türkiye’nin genel manzarası durumun
vahametini anlatmaya yeterli verilerle doludur.
Telefonlar dinleniyor mu?
Dinleniyor.
Terörle olmayan ilişkileri ne kadar gayret
gösterseniz de kanıtlanamayacak Mustafa
Balbay gibi iktidara muhalif aydınları (bu arada
doğum günün kutlu olsun Mustafa) tıpkı 12
Eylül dönemindeki gibi özel yetkili bir mahkemede
yargılanıyor, özel bir tutukevinde tutuluyorlar mı?
Tutuluyorlar.
Tutuklulukları infaza dönüşmüş, yargılanmaları
tamamlanmadan “cezalarını” çekmekte midirler?
Çekmekteler.
Bir korku imparatorluğunun başka işaretlerini de
görmek ister misiniz?
Korku imparatorluklarının olmazsa olmaz
işaretlerinden birisi ihbarcıların, muhbir
yurttaşların sayısındaki artıştır.
12 Mart’ı, 12 Eylül’ü yaşamış olanlar bu çok
önemli işareti, bu çok önemli turnusol kâğıdını iyi
bilirler. Muhbir yurttaşların sayısında belirgin bir
artış varsa gidiş iyi gidiş değildir. Zorbalığın etki
alanı genişlemeye, korku, ağlarını ilmik ilmik
örmeye başlamış demektir.
Cumhuriyet’in dünkü “Muhbir yurttaş yine
işbaşında” manşeti bu vahim gelişmenin
gündeme girdiğini gösteriyor. 12 Eylül
Anayasası’ndan kurtuluşumuzu müjdelediği
söylenen değişiklikler kelepçeyi sıkılaştırırken
ihbar düzeninden her zaman güç almış zorbalığın,
başlangıçta birkaç “gazeteci”yle sınırlı olan ahlak
bakımından en düşük, ama en tehlikeli
yandaşlarının sayısının artmaya, kitleselleşmeye
başladığını da gösteriyor.
Son günlerin en çok tartışılan, konuşulan
konusuna kısaca değinelim de tablo tamamlansın.
Diyorlar ki, “AKP Silahlı Kuvvetler’e iyi bir
ders vermiş, iplerin elinde olduğunu iç, dış
cümle âleme göstermiştir.” El hak doğrudur.
Doğrudur ama eksiktir. AKP’nin gerçekleşeceğine
her gün biraz daha inandığı, bunun için tüm
güçlerini seferber ettiği hayaline, her gün biraz
daha köşelerini yitiren küresel emperyal gücün
denenmiş modeline yaklaşmaktayız adım adım.
Bu model “Başkan ve onun Pentagonu”
modelidir. Model gerçekleştiğinde gerçek adını
bulacak, “Pentagon ve onun Başkanı” olacaktır.
Bu modeli size demokrasi diye yutturacaklardır.
Siz de yutmayın.
Sizi dinleyenlere, sayıları her gün biraz daha
artan muhbir yurttaşlara aldırmayın.
Yani korkmayın.
Ama bilin ki bu gidiş iyi gidiş değildir.
e-posta: guray@cumhuriyet.com.tr
Kanal 7’nin sahibi Karaman’õn açõklamasõnõ, Deniz Feneri e.V.’nin son başkanõ Taşkan’õn ifadesi çürütüyor
Kanal 7 geleceği görmüşAYKUT KÜÇÜKKAYA
Deniz Feneri e.V. bağlantõlõ
soruşturmanõn Türkiye ayağõnõ
yürüten Ankara Cumhuriyet Baş-
savcõlõğõ, “Almanya’da bağış
paralarıyla alındığı itiraf edilen
gemi için alınan banka kredi-
sinin gemi satın alındıktan son-
ra çekildiğini” tespit etti. Bu
gelişmeyi önceki gün haberleş-
tirmemizin ardõndan Kanal 7 Yö-
netim Kurulu Başkanõ Zekeriya
Karaman “5 ay önce 4 Eylül
2006’da ilk krediyi çektik” açõk-
lamasõ yaptõ. Karaman’õn bu açõk-
lamasõnõ bizzat geminin alõnma-
sõnõ öneren
D e n i z
Feneri
e.V.’nin son başkanõ Mehmet
Taşkan’õn ifadesi çürütüyor. Ka-
raman Mart 2007’de satõn alõnan
gemi için Eylül 2006’da kredi
çektiklerini açõklõyor.
Taşkan ise geminin satõn alõn-
masõnõn ilk olarak “Aralık
2006”da kendisi tarafõndan gün-
deme getirildiğini Alman savcõ-
lara “itiraf” ediyor. Taşkan’õn
Frankfurt’ta savcõlara verdiği bu
ifade Almanya’nõn asõl failler di-
ye nitelediği isimlerden Kanal
7’nin sahibinin “kredi açıkla-
masını” doğrulamõyor.
Cumhuriyet ne yazdı?
Gazetemizde önceki gün “Ön-
ce Gemi Sonra Kredi” başlõğõyla
yayõmlanan haberin içeriği özet-
le şöyleydi: “Soruşturmayı yü-
rüten ve başında Ankara Cum-
huriyet Basın Savcısı Nadi Tür-
kaslan’ın bulunduğu savcılık
yetkilileri Almanya’daki yüz-
yılın bağış skandalı davasında
bağış paraları ile alındığı iti-
raf edilen Baltic Kristina
adlı gemi ile ilgili önemli
bir bilgiye ulaştı. Al-
manya’nın ‘Türkiye’deki
asõl failler’ diye niteledi-
ği Kanal 7 yönetimi ge-
minin tamamen Vakıf-
bank Frankfurt Şube-
si’nden çekilen kredi ile
satın alındığını iddia
ediyordu. Ulaşılan bel-
geler ışığında geminin
alınan banka kredisin-
den önce alındığı resmi
belgelerle tespit edildi.”
Karaman ne dedi?
Bu haberimiz birçok internet
sitesi tarafõndan da kullanõldõ.
Haberimizin ardõndan aynõ gün
Karaman tarafõndan yapõlan açõk-
lamada gemi için 4 Eylül 2006 ta-
rihinde1 milyon Avro tutarõnda ilk
kredinin çekildiği bildirildi.
Karaman’õn bu açõklamasõnõ,
en son Deniz Feneri e.V’nin yö-
netim kurulu başkanõ olan ve da-
va kapsamõndaki itiraflarõ ne-
deniyle cezasõ 2 yõl 9 ay hapse
indirilen Mehmet Taşkan’õn ifa-
desi çürütüyor. Geminin alõ-
mõnda başrolü oynayan Taş-
kan’õn ifadesini Alman savcõlar
iddianameye şöyle geçirdi:
İşte o ifade...
“Riga’da (1 Mart 2007), açık
müzayede ile Euro 7’ye bir fe-
ribot satın alınmış. Kendisinin
düşündüğüne göre, açık arttır-
ma için verilmesi gereken 730
bin Avro’luk teminatın 200-
300 bin Avro’luk prefinans-
manı, Deniz Feneri’nin yar-
dım paralarından yapılmış. Sa-
tın alma işi de şöyle olmuş:
Takriben kasım sonları Aralık
2006 başlarında kendisine (Taş-
kan’a), yanında çalışmış oldu-
ğu eski patronu olan Santour
GmbH sahibi Mehmet Koç te-
lefon etmiş ve Letonya’da de-
mirlemiş olan bir feribotun
açık müzayede ile satılacağını
ve uygun bir fiyatla satın alı-
nabileceğini anlatmış. Kendisi
(Taşkan) de olayı Gürhan’a
anlatmış. Gürhan da feribot
hakkındaki bilgilerin kendisine
e-mail’le bildirilmesini istemiş.
Kendisi, Mustafa Çelik, İsmail
Karahan, Zekeriya Karaman,
Koç’un haberi olmadan, Euro
7 üzerinden gemiyi satın al-
maya karar vermişler. Teklif
hakkında bilgileri aldıktan son-
ra, kendisi, sanıkla birlikte, ge-
miyi getirmek üzere 16.12.2006
tarihinde, uçakla Riga’ya git-
mişler. Nihayet sanık ve Gür-
han gemiyi, 780 bin LAT kar-
şılığında (1.15 Milyon Avro
karşılığı) müzayede usulü ile al-
mışlar. 1 milyon 200 bin Av-
ro’luk finansman da, Vakıf-
bank tarafından, amaca bağlı
olmaksızın Euro 7’ye verilmiş.
Teminat olarak gemi Vakıf-
bank’a yetmemiş olduğun-
dan, Weiss GmbH’nin em-
laklerinden teminatın veril-
mesi gerekmiş. Kredinin ge-
minin satın alınmasından son-
ra verilecek olması yüzün-
den, teminatın bir başka şe-
kilde sağlanması gerekmiş.”
Taşkan’ın itirafı
neden önemli?
Bu ifadenin önemi Deniz Fe-
neri davasõndan halen Frank-
furt’ta hapis yatan Mehmet Gür-
han’õn Taşkan’a verdiği yetkiden
geliyor. Noter Dr. Eismann hu-
zurunda 5 Şubat 2007 tarihinde
Euro 7’nin genel müdürü olarak
Gürhan, Deniz Feneri e.V.’nin yö-
netim kurulu başkanõ Taşkan’a
geminin satõn alõnmasõ hususun-
da “genel bir vekâlet” veriyor.
Rakamdaki büyük çelişki...
Taşkan’õn ifadesi Karaman’õn
açõklamasõnda yer verdiği ve
gemi satõn alõndõktan sonra çe-
kilen 1 milyon 200 bin Avro’luk
krediyi de doğruluyor.
Karaman’õn açõklamasõnda 1
milyon 150 bin Avro’luk gemi
için toplam 2 milyon 200 bin Av-
ro tutarõnda kredi çekildiğini
açõklamasõ da Taşkan’õn ifade-
siyle birlikte büyük bir çelişki
olarak karşõmõza çõkõyor.
KANAL 7’NİN AÇIKLAMASI
Kanal 7 Yönetim Kurulu Başkanõ Zekeri-
ya Karaman gazetemizde 9 Ağustos 2010
tarihinde “Önce gemi sonra kredi” başlõ-
ğõyla yayõmlanan haberimizle ilgili Genel
Yayõn Yönetmeniz İbrahim Yıldız’a yazõlõ
açõklama gönderdi. Açõklama metni şöyle:
“Önce Gemi Sonra Kredi başlõklõ haber
asõlsõz iddialar içermektedir ve gerçekleri
yansõtmamaktadõr.
Euro 7 şirketi 4 Eylül
2006’da 1 milyon Euro ve
daha sonra da 1 milyon 200
bin Euro tutarõndaki kredi-
leri Frankfurt’taki bir ban-
kadan almõş ve gemi alõmõn-
da bu krediler kullanõlmõştõr.
Geminin ihalesi sõra-
sõnda 29.01.2007
tarihinde ön öde-
me yapõlmõş ve 1
milyon Eu-
ro’luk ilk kredi
tutarõ bun-
dan 5 ay
önce ban-
kadan
alõnmõştõr.
Şirketle-
rimizin ve
şahsõmõzõn
gerçek dõşõ
bilgilerle
haberleşti-
rildiği ger-
çekle bağ-
daşmayan,
maksatlõ bu habe-
rin kamuoyunun
doğru bilgilendiril-
mesi için düzeltilmesini bil-
gilerinize sunarõz.”
Mehmet Taşkan.
Zekeriya
Karaman.
‘Sivil dikta anayasası hazırlıyorlar’
ÖMER ŞAN
RİZE - Eski YARSAV Başka-
nõ Ömer Faruk Eminağaoğlu,
hükümetin anayasa değişikliğiy-
le sivil darbe yaptõğõnõ belirterek
Hitler ve Mussolini dönemini
örnek gösterdi.
Cumhuriyet Kadõnlarõ Derneği
Artvin Arhavi Şubesi tarafõndan
düzenlenen panele CHP Artvin
Milletvekili Yüksel Çorbacıoğlu
ve eski YARSAV Başkanõ Ömer
Faruk Eminağaoğlu konuşmacõ
olarak katõldõ. Çorbacõoğlu, “Ya-
sama, yürütme, yargı erkinde
hiçbiri birbirine üstünlük kura-
maz ve birbirini denetler. Ama
yürütme erki elinde olan AKP
iktidarı şimdi de yasama ve
yargıyı da eline alma çabasın-
dadır. Yapılmak istenen deği-
şikliklerin anlamı budur. Bunu
gizlemek için insanlara hoş ge-
len bazı düzenlemeler yapmış-
lardır. Bu art niyettir, ülkeye
yapılan bir haksızlıktır” dedi.
AKP’nin hazõrladõğõ anayasa
değişikliği paketini “sivil dikta
anayasası” olarak tanõmlayan
Eminağaoğlu da, “Yeni anayasa
paketi Türkiye’yi nereye götü-
rüyor? 12 Eylül darbecilerin
hazırlamış olduğu 12 Eylül
Anayasası’nın devamı niteli-
ğindeki anayasa değişiklik pa-
keti, sivil dikta anayasasıdır.
Bu anayasa değişikliği ile Tür-
kiye’de sivil bir darbe yapıl-
mak isteniyor. Onların dedik-
leri gibi demokrasi gelmiyor,
dokunulmazlık kalkmıyor” di-
ye konuştu. Eminağaoğlu, faşist
rejimlerden örnekler vererek
şunlarõ söyledi:
“İtalyan ve Almanya’da ikti-
dar ele geçiren Hitler ve Musol-
lini, yargıyı ele geçirdikten son-
ra dünyanın başına bela olarak
2. Dünya Savaşı başlıyor ve
dünyada büyük acıların oluş-
masına sebep oluyor. Yeni ana-
yasa paketi de bundan farklı
bir durum değildir. 12 Eylül,
anayasa paketinin değişik gö-
rüntüsüdür ve sivil darbe ana-
yasasıdır. Önceki 12 Eylül Ana-
yasası, darbecilerin anayasasıy-
dı. Şimdi ise sivil darbecilerin
anayasası olacaktır.”
Eski YARSAV Başkanõ Eminağaoğlu, AKP’nin icraatlarõna Hitler ve Mussolini dönemlerini örnek gösterdi
Çanakkale’de‘referandumtemizliği’
HSYK TOPLANTISI SÜRÜYOR
Yargıda gözler yaz
kararnamesinde
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hâ-
kimler ve Savcõlar Yüksek Kurulu (HSYK)
1325 kişiyi kapsayan adli yargõ yaz karar-
namesi ile 138 mahkeme başkanõ ve cum-
huriyet başsavcõsõnõ kapsayan unvanlõlara
ilişkin kararname taslağõnõ dün de görüş-
meyi sürdürdü. Toplantõda özellikle Hüse-
yin Boyrazoğlu’ndan boşalan Ankara
Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’na atanacak isim
tartõşõldõ. HSYK kaynaklarõ, görüşmelerde
herhangi bir kriz yaşanmadõğõnõ ancak belli
basõn organlarõnca bu havanõn yaratõlmaya
çalõşõlmasõndan duyduklarõ rahatsõzlõğõ dile
getirdi. Dünkü toplantõya, Adalet Bakanõ
Sadullah Ergin de katõldõ. Bazõ basõn ya-
yõn organlarõnda cemaatlere yönelik soruş-
turma nedeniyle cezaevine de giren Erzin-
can Cumhuriyet Başsavcõsõ İlhan
Cihaner’in Ankara ya da Bursa Cumhuri-
yet Başsavcõlõğõ’na atanmasõna ilişkin giri-
şimler olduğu gündeme getirildi. HSYK
kaynaklarõ ise kararname görüşmelerinde
bir kriz yaşanmadõğõna işaret ederlerken,
“Nereden çıkatıyorlar? Kimin ağzından
niçin yazıyorlar? Anlamıyorum. Haber
üretmek için böyle kalkıp da atlatma
haber gibi sansasyonel haberlere hiç ge-
rek yok” sözleriyle tepki gösterdi.
CHP Çanakkale Genç-
lik Kolları Boğaz’da
etkinlik düzenledi.
Genç, CHP liderinin çağrılmamasını eleştirdi
BDP’ye ‘davet’ tepkisi
DÜSAMER’in yaptığı araştırma açıklandı
Diyarbakır’da ‘boykot’ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - CHP Tunceli Mil-
letvekili Kamer Genç,
CHP’nin Tuncelili Genel Baş-
kanõ Kemal Kılıçdaroğlu’nu
kentte yapõlan Munzur Festi-
vali’ne davet etmeyen BDP’li
belediyeyi eleştirdi.
Genç, festivali organize
eden BDP’li Tunceli Beledi-
yesi’ni “Kemal Kılıçdaroğlu
doğru, dürüst bir insan.
BDP’liler onun, halkla bu-
luşursa oylarını arttırma-
sından korktular” sözleriyle
tepkisini dile getirdi. BDP’nin,
laik sisteme inandõğõ, ülkenin
birlik ve beraberliğini savun-
duğu için Kõlõçdaroğlu’ndan
rahatsõz olduğunu belirten
Genç, “BDP’liler iddia et-
tikleri gibi sadece demokra-
tik haklarını istiyor olsalar-
dı askerleri öldürmezlerdi”
dedi. BDP Tunceli Milletvekili
Şerafettin Halis ise Kõlõçda-
roğlu’nun festivale çağrõlma-
masõnõn özel bir nedeni olma-
dõğõnõ kendi dönemlerinde ya-
põlan festivallere, BDP dõşõn-
daki partilerden siyasetçile-
rin çağrõlmadõğõnõ açõkladõ.
DİYARBAKIR (Cumhuriyet
Bürosu) - Dicle Üniversitesi Sos-
yal Araştõrmalar Merkezi’nin (DÜ-
SAMER), anayasa referandumuy-
la yaptõğõ araştõrmaya katõlanlarõn
tamamõna yakõnõ anayasanõn de-
ğiştirilmesi gerektiğini belirterek,
muhalefeti, yargõyõ ve orduyu eleş-
tirdi. Ancak ankete göre “evet” oy-
larõ yüzde 48’de kaldõ.
Doç. Dr. Behçet Oral, Doç. Dr.
İlhan Kaya, Yrd. Doç. Metin
Gültekin, Yrd. Doç. Celal Çayır
ve Yrd. Doç. Alaattin Dikmen ta-
rafõndan Diyarbakõr’da 1040 ki-
şiyle görüşülerek hazõrlanan araş-
tõrma ilginç sonuçlar verdi. Anke-
tin sonuçlarõyla ilgili bir basõn
toplantõsõ düzenleyen Kaya, anke-
te katõlanlarõn yüzde 48’inin refe-
randumda “evet”, yüzde 16’sõ
“hayır” diyeceğini, yüzde 36’sõnõn
ise referandumu “boykot” edece-
ğini belirtti.
Katõlõmcõlarõn yüzde 49’u BDP’nin
referandumu boykot kararõnõ doğru,
yüzde 38’lik bir kesim ise yanlõş bul-
duğunu söyledi. Katõlõmcõlarõn yüz-
de 33’ü anayasa değişikliğini oylar-
ken daha önce oy verdiği partinin ka-
rarõna uymayacağõnõ, yüzde 57’si
uyacağõnõ açõkladõ.
MEHMET CELEN
ÇANAKKALE - CHP Çanak-
kale Gençlik Kollarõ üyeleri, “re-
ferandum temizliği” kampanyasõ
kapsamõnda Boğaz’dan, Deniz Fe-
neri, gemicik, işsizlik diplomasõ ve
Ali Dibo’lar çõkardõ.
12 Eylül’de yapõlacak anayasa de-
ğişikliği referandumu öncesi renkli
kampanyalar yürütülüyor. Miting
meydanlarõndaki sert söylemlerin
aksine siyasi partilerin taşra örgüt-
leri, farklõ projeler yürütüyor. CHP
Çanakkale Gençlik Kollarõ üyeleri
de, Boğaz’da temizlik yaptõ.
CHP Gençlik Kollarõ Genel Baş-
kanõ Umut Tunç’un da katõldõğõ et-
kinlikte, denize dalan dalgõçlar ta-
rafõndan “Her türlü kirliliğe hayır”
pankartõ açõldõ. Denizden ayrõca
temsili olarak oy sandõğõ, işsizlik
diplomasõ, Ali Dibo ve Deniz Feneri
gibi eşyalar çõkartõldõ.
Pakistan’a yardım kampanyası
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Pakis-
tan’õn Türkiye Büyükelçiliği, ülke tarihinin en
büyük sel felaketinden etkilenenler için yardõm
kampanyasõ başlattõ. Büyükelçilikten yapõlan
açõklamada, yardõmlarõn Ziraat Bankasõ Gazios-
manpaşa Şubesi’nde Amerikan Dolarõ için
3457808/5010, Türk Lirasõ için de 3457808/5011
numaralõ hesaplara yapõlabileceği ve ayrõntõlõ bil-
gi için Pakistan Ulusal Afet Yönetimi’nin
(NDMA) www.ndma.gov.pk adresindeki web si-
tesi ziyaret edilebileceği bildirildi. Ayrõca yapõla-
cak yardõmlarõn Pakistan İslam Cumhuriyeti An-
kara Büyükelçiliği Basõn Ataşesi Abdul Akbar’a
e-mail, faks veya telefon ile bildirilmesi istendi.
Topbaş’a veda ziyareti
İstanbul Haber Servisi - İstanbul Jandarma
Alay Komutanõ Kurmay Albay Hamza Celepoğ-
lu, Büyükşehir Belediyesi Başkanõ Kadir Top-
baş’õ makamõnda ziyaret etti. Başarõlõ bir komu-
tan olan Celepoğlu’nun, görev değişikliği nede-
niyle Bingöl’e gideceğini kaydeden Topbaş, Ce-
lepoğlu’na yeni görevinde başarõlar diledi.
O’Keefe’yi taşıyan uçak düştü
Dış Haberler Servisi - Alaska’nõn güneyba-
tõsõnda dokuz yolcu taşõyan küçük bir uçak düştü.
NASA’nõn eski başkanõ Sean O’Keefe ve ABD’li
eski senatör Ted Stevens’õn da bulunduğu uçakta-
ki beş yolcunun öldüğü bildirildi. Ölenlerin ara-
sõnda O’Keefe ve Stevens’õn olup olmadõğõ henüz
bilinmiyor. Alaska Milli Muhafõz Teşkilatõ Söz-
cüsü Binbaşõ Guy Hayes, kötü hava nedeniyle
kurtarma çalõşmalarõnõn aksadõğõnõ ifade etti.
Tekin bugün Tekirdağ’da
Haber Merkezi - CHP MYK Üyesi Gürsel
Tekin göreve atandõktan sonra ilk gezisini bugün
Tekirdağ’a yapacak. Tekirdağ İl Başkanõ Kadir
Albayrak ile il merkezinde buluşacak olan Tekin,
referandum çalõşmalarõna katõlacak. Tekin çalõş-
masõna 11.00’deki basõn toplantõsõyla başlayacak.