23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 28 TEMMUZ 2010 ÇARŞAMBA 6 HABERLER AVRUPA GÜRAY ÖZ Dönülmez Akşamın Ufkundayız Doğa ananın yasaları katı ve değişmez değildir. O yasaların gereği olan hükümler, neredeyse yüzyıllardır kendisiyle gittikçe sertleşen bir ilişki kurmuş olan insanoğlunun tutumuna göre değişiyor. Zamanla aşk ilişkisi nefrete dönüştü. Fırtınalar, iklim değişiklikleri, açıklanması gittikçe zorlaşan doğa olayları, doğayla insan arasındaki bu aşkın ve nefretin çaresiz çığlığına benziyor. Durum pek iyi değildir. Doğayla olan aşkımızı anlatan bu diyalektik ilişki sarmalının içinde taşıdığı müthiş, yaşadığımız dünyayı yok edebilecek potansiyeli aslında kolayca görebilir, hissedebiliriz. Ama işte insanın basireti bağlanıyor, çıkarlar ağır basıyor, sonunda gittikçe sıkışan bir dünyanın içinde çıkarların da anlamsızlaşacağı bir zamana doğru yolculuk tüm hızıyla sürüp gidiyor. İnsanın tariflerinden birisi de yaşadığı hayat boyunca sık sık basiretinin bağlanması olabilir mi? Bana olabilir gibi geliyor. Doğa insan ilişkisindeki bu sıkışma, yükselen sarmalın giderek vahşi, can yakan bir senteze doğru ilerlemesi, insanın söz konusu olduğu tüm alanlarda da kendini gösteriyor. İnsan insan ilişkileri de böyledir. İnsanlar arasındaki ilişkiler doğa insan ilişkileri ile karşılaştırıldığında çok daha vahşi, acımasızdır. İnsan insan ilişkilerinin boyutları ve katmanları bizim sıkışan siyaset dünyamızı anlamakta da belki bir parça yararlı olabilir. İnsanlık tarihinin bilinen başlangıcından bu yana mülk edinme, zenginleşme, mülkü ötekinden, üretenden sakınma güdüsü serpilip büyüdükçe yaşadığımız kanlı kırımların, savaşların, akla hayale gelmedik, irili ufaklı, ama insan eliyle gerçekleştirilmiş felaketlerin sonu gelmedi bir türlü. En yakın tarihimizde Irak’ta 1 milyon insanın canına mal olan, görünür gerekçesi de açıkça yalan olan o savaş var. Birleşmiş bir ülkeyi etnisite esasına göre bölüp parçalayan Yugoslavya örneği var. Bu örneklerde en fazla öne çıkan ise, etnisitenin yanında, dinin parçalanmanın aracı olarak kullanılması oldu. Irk ve çok farklı yaklaşımlarla bin bir parçaya bölünmüş, Şiisi, Sünnisi, Protestanı, Katoliği, Musevisi ile din aidiyeti, insanın doğaya acımasız saldırısının yarattığı sonuçlara benzer sonuçlar doğuruyor. Çünkü bu ayrımların insanın mutluluğu gibi bir hedefi yoktur. Irk, coğrafyada mülkü; din, öbür dünyaya ertelenmiş mutluluğu gösterir bize. Bu ayrımların elle tutulur bir ütopyası, vizyonu yok. İnsanlar arasında vizyonu, ütopyası olan, verimli sonuçlar doğurabilecek biricik ilişki biçimi sınıflar dünyasına aittir. Sınıflar arasındaki ilişki ve çatışma, nihayet daha iyi bir dünya kurma, sömürüyü ortadan kaldırma hedefiyle, yalnızca insanlar arasındaki din ve ırk esasına dayalı, sonuçları vahim çatışmaya son vermekle kalmaz, doğa ile insan arasındaki ilişkiyi de düzene sokar. Görünen odur ki, doğa insan ilişkileri iyi gitmiyor. Felaketin kapıyı çalması an meselesidir. Türkiye’de ve pek çok ülkede, siyasetin etnisite ve din esasına dayalı kör çıkmazı, sıkışmanın gittikçe yoğunlaştığını, felakete yol açacak bir patlamaya doğru ilerlediğimizi gösteriyor. Sanki her geçen saniyede “heyhat, iş işten geçti” diyeceğimiz kötü ve karanlık sona yaklaşıyor gibiyiz. O şarkı hüzünlüdür, acıdır, ama sanki çok gerçekçidir. “Dönülmez akşamın ufkundayız... Vakit çok geç” der o şarkı Gerçekten çok mu geç? Bilmiyorum. Siz biliyor musunuz? e-posta: guray@cumhuriyet.com.tr İlçede çõkan olaylar sonrasõnda halka ‘Gerekli olmadõkça dõşarõya çõkõlmamasõ’ uyarõsõ yapõldõ Dörtyol’da gerginlik sürüyor AKIN BODUR İSKENDERUN - Hatay’õn Dörtyol ilçesinde düzenlenen ve 4 polisin şe- hit olduğu saldõrõnõn ardõndan ülkü- cüler ve Kürtler arasõnda gerginlik sü- rüyor. İki grup arasõnda çõkan kavga- ya polis biber gazõ ile müdahale etti. Hatay Valisi Mehmet Celalettin Le- kesiz de olaylar sakinleşinceye kadar “geceleri evden çıkılmaması” uya- rõsõnda bulunurken Dörtyol BDP İl- çe Başkanõ Halil Babaris de Kürtle- re “zorunlu olmadıkça çarşıda gez- memeleri” çağrõsõ yaptõklarõnõ söyledi. Dörtyol BDP ilçe binasõnõn yakõl- masõ, 30’a yakõn Kürt yurttaşõn iş- yerlerinin camlarõnõn kõrõlõp tahrip edilmesi üzerine dün BDP Genel Merkez yöneticileri ve Hatay İl Baş- kanlõğõ yetkilileri ilçede incelemeler- de bulundu. Ancak inceleme sõrasõn- da da Kürtlerle ülkücüler arasõnda minibüs garajõnda gerginlik çõkõnca, polis gruplarõ biber gazõ kullanarak da- ğõttõ. Kaymakam Hayri Sandıkçı, taraflarõ sakinleştirmeye çalõştõ. Mahalleye girmeye çalıştılar Kaymakam Sandõkçõ, BDP Hatay İl Başkanõ Mehmet Nisan ile görüşerek gruptakilerin uzaklaştõrõlmasõnõ istedi. Grup çevik kuvvet polisi eşliğinde uzaklaşõrken Kürtçe slogan atõnca, ülkücüler polis barikatõnõ aştõ, slogan atanlara saldõrmak istedi. Grubu Ha- tay Emniyet Müdürü Ragıp Kılıç ile MHP’li Dörtyol Belediye Başkanõ Fadıl Keskin sakinleştirmeye çalõştõ. Adana, Osmaniye, Antakya ve Er- zin’den çevik kuvvet, Antakya’dan sevk edilen özel harekât birlikleri ile çok sayõda asker ilçede güvenliği sağ- lamak için çabaladõ. Dörtyol’da akşam saatlerinde ger- ginlik yeniden tõrmandõ. Yaklaşõk 500 kişilik bir grup ‘tekbir’ getirerek Kürtlerin yaşadõğõ Mezbaha Mahal- lesi’ne girmeye çalõştõ. Mahalle giri- şinde barikat kuran güvenlik güçleri, gruba müdahale ederek dağõttõ. Daha sonra Alparslan Türkeş Parkõ’nda toplanan grup gecenin geç saatlerine kadar burada bekledi. Parkõn çevre- sinde yoğun önlem alan güvenlik güçleri grubu uzaktan takip etti. Vali: Gece evden çıkmayın Hatay Valisi Lekesiz, dün akşam saatlerinde yaptõğõ açõklamada, her şeyin kontrol altõnda olduğunu, yurttaşlarõn provokatörlere karşõ dikkatli olmalarõnõ istedi. Lekesiz, “Olaylar sakinleşinceye kadar va- tandaşlarımızın özellikle geceleri evlerinde huzur içinde oturmala- rını tavsiye ediyoruz” dedi. Yaklaşõk 80 bin nüfuslu ilçede 15 bin Kürt yurttaş yaşõyor. Dörtyol BDP İlçe Başkanõ Babaris, Kürt yurttaşlara “zorunlu olmadıkça çarşıda gezmemeleri” çağrõsõnda bu- lunduklarõnõ söyledi. Babaris, şöyle ko- nuştu: “İki gündür yaşananlar Kah- ramanmaraş olaylarını anımsatıyor. Saldırıları yapanlar bozkurt işare- ti yapıyor.” Babaris, olaylarda poli- sin de ihmali olduğunu savundu. ‘Savunmada olacağız’ BDP Hatay İl Başkanõ Mehmet İnsan ise “Ülkücü olduğunu ima eden bir grup, parti binamızı yakı- yor. Dün de olayları inceleyen he- yetimize taşlı saldırı yapıyor. Sal- dırılara karşı saldırı yapmayacağız sadece savunmada olacağız” dedi. BDP Parti Meclisi Üyesi Mahmut Aydıncı, yarõn BDP milletvekilleri Şerafettin Halis, Osman Özçe- lik ve İbrahim Binici ile PM üyelerinin inceleme- lerde bulunmak üzere Hatay’a gideceğini ifade etti. Aydõncõ, “Polislerin öldürülmesi üzücü. Biz ölüm- leri istemiyoruz. Ama her polis veya asker öldü- rüldüğünde partimize saldırılmasını da hoş bul- muyoruz. Hâlâ gerginlik sürüyor. Bu, iki halk arasındaki dostluk ve kardeşliği zedeliyor. Yapı- lan saldırıları incelerken yapılan provokasyon üzerine kitlemizi mahallelere çektik. Çok büyük endişe var. Polisin tedbir almasını istiyoruz” dedi. B D P H E Y E T İ H A T A Y ’ A G İ D İ Y O R İstanbul Haber Servisi - İnegöl ve Ha- tay’da meydana gelen olaylarõn Türkiye’nin provokasyona açõk duruma geldiğinin gös- tergesi olduğu uyarõsõnda bulunan uzman- lar, siyasilerin; kutuplaşmayõ arttõran ve toplumsal barõşõ bozan üslup ve söylemler- den vazgeçmeleri gerektiğine dikkat çekti- ler. Yetkililerin olaylarõ “alkollü birkaç ki- şinin kavgası” şeklinde kamuoyuna yansõt- masõnõn da yanlõş olduğunu ifade eden uz- manlar, “Olayları küçümsemek, abart- mak kadar tehlikeli” dediler. Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nilüfer Narlı, İnegöl ve Hatay’da yaşanan olaylarõn analiz edilebilmesi için son 2 ayda tõrmanan terör olaylarõnõn yurt- taş üzerinde yarattõğõ olumsuz etkinin göz önünde bulundurulmasõ gerektiğine dikkat çekti. Narlõ, “Terör olaylarıyla sarsılan insanlar, durumu artık yalnızca güvenlik güçlerinin inisiyatifine bırakmak istemi- yor gibi bir izlenim var. Çünkü her iki olayda da halkın galeyana gelerek kara- kolu kuşatması ve ‘suçlu ve terörist’ ilan ettikleri insanlara cezalarını kendilerinin vermek istemesi durumu söz konusu. Bu son derece düşündürücü bir durum” de- di. Prof. Narlõ, yaşanan olaylarõ minimalize etmeninse abartmak kadar tehlikeli olduğu- nu belirterek şöyle devam etti: “İnegöl’deki olayı, yalnızca alkollü bir- kaç kişinin adli bir kavgası şeklinde de- ğerlendirerek önemsizmiş gibi bir algı yaratmak, çözüm için zararlı bir etkidir. Böyle durumlarda küçümsemek de abartmak kadar çözüme zarar verir. Di- ğer yandan provokatif söylemlerden de kaçınılmalıdır. Olayların büyümeden çö- züme kavuşturulabilmesi için siyasiler, akademisyenler, işverenler ve kanaat ön- derlerinden oluşan bir heyet bir tür uz- laşma masası etrafında oturmalı, yeni bir dil ve yeni bir bakış açısı getirmek için çalışmalıdır.” Siyasilere ‘üslup’ uyarısı Politik Psikoloji Derneği Başkanõ Prof. Dr. Abdülkadir Çevik, Türkiye’de ciddi bir bölünmüşlük durumunun söz konusu olduğunu, Türkiye’nin şu anki halinin her an enfeksiyon kapmaya hazõr açõk bir yara- ya benzediğini söyledi. Tüm kesimlerin ateşe körükle gider şekilde hareket ettiğini belirten Prof. Çevik, “Son günlerde yaşa- nanlar, ileride yaşanabilecek büyük fa- ciaların ön belirtileri olabilir. Siyasilerin derhal üsluplarını değiştirmesi gereki- yor. En büyük sorumluluksa iktidara düşüyor. İktidar derhal yumuşak bir üs- lup benimsemezse, bu olaylar büyüye- rek artacaktır” dedi. Medya reytinge kurban vermesin Dicle Üniversitesi Öğretim Üyesi Sosyo- log Doç. Mazhar Bağlı, Türkiye’de med- yanõn olaylarõ abartarak gösterdiğine dikkat çekerek bu nedenle birçok olayõn reytinge kurban gittiğini söyledi. Bağlõ, siyasiler içinse şunlarõ söyledi: “Bu yaşananlar açılımın aslında ne denli gerekli olduğunu ortaya koydu. Si- yasilerin sorunları çözecek tedbirleri dü- şünmesi ve tartışması gerekiyor. Ne ya- zık ki bunu yapmak yerine bu yaşanan- lardan kendine siyasi rant elde etmeye çalışan siyasiler var. Yaşananları refe- randum sürecinde hükümetin hanesine eksi olarak yazdırmak isteyen bir mantık var. Bu olaylar hükümete değil, Türki- ye’ye zarar verir.” UZMANLARDAN UYARI: Olaylarõ küçümsemek de tehlikeli Cenaze töreninde şehit aileleri AKP’ye ve Başbakan Erdoğan’a tepki gösterdi Şehit polisler uğurlandı YUSUF BAŞTUĞ ADANA - Hatay’õn Dörtyol il- çesinde terörist saldõrõ sonucu şe- hit olan 4 polis memuru için dün Adana Valiliği’nde tören dü- zenlendi. AKP’ye ve teröre tep- ki gösteren şehit yakõnlarõnõn gözyaşõ döktüğü törende konuşan İçişleri Bakanõ Beşir Atalay, “Çevre illerin valileri, bölge ko- mutanlarımız burada. Bu Amanosları temizleyin, ne ya- pıyorsanız yapın” çağrõsõ ya- põnca, “Komutanları içeri ata- rak mı temizleyeceksiniz” diye bağõran CHP Adana İl Yönetim Kurulu Üyesi Abeydullah Kol- cu bir saat süreyle gözaltõna alõndõ. Balyoz operasyonu kap- samõnda hakkõnda yakalama ka- rarõ verilen ve törene katõlan 6. Kolordu Komutanõ Korgeneral Nejat Bek, “Bu iş üst komu- tanlıklar arasında koordinas- yon sonucu kararlaştırılır” açõklamasõnõ yaptõ. Adana Valiliği’nin bahçesin- de düzenlenen törene İçişleri Bakanõ Atalay, Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal, 6. Kolordu Komutanõ Korgene- ral Bek, Adana, Osmaniye, Ga- ziantep ve Mersin valileri, em- niyet müdürleri, şehit polislerin yakõnlarõyla bürokratlar katõldõ. Polisin çok yoğun güvenlik ön- lemi aldõğõ törende AKP’ye tep- ki gösterildi. Saldõrõda şehit olan Osmaniye-Kadirli doğum- lu 2 çocuk babasõ 28 yaşõndaki Emre Yalçın, 41 yaşõndaki 3 çocuk babasõ Kilis doğumlu Ali Hacı Arap, 34 yaşõndaki 2 ço- cuk babasõ Düziçi-Osmaniye doğumlu Hasan Aslan ve 33 yaşõndaki 2 çocuk babasõ Gazi- antepli Fatih Yıldız’õn cenaze- leri alana getirildiğinde şehit yakõnlarõ feryat etti. ‘Başbakan bizimle ağlasın’ Sağlõk ekipleri fenalõk geçiren şehit yakõnlarõna müdahale etti. Törene katõlan şehit çocuklarõ- nõn babalarõnõn keplerini takmasõ dikkat çekti. Şehit cenazelerine selam veren yakõnlarõ taşõdõkla- rõ fotoğraflara sarõlõp öptü. Şe- hit polis memuru Hasan As- lan’õn 6 yaşõndaki kõzõ Ela As- lan da, babasõnõn kepine sarõla- rak ağladõ. Şehit polis Emre Yalçõn’õn annesi Zübeyde Yal- çın ise Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a tepki gösterdi. “İş- te meydan burada. Gelin be- nim oğluma ağlayın. Yürekleri yok. Bir avuç PKK’liye teslim ettiler ülkeyi. 30 sene önceye ağlamasınlar, gelsinler bizimle ağlasınlar. Polislere sahip çı- kamayanlar gelsin benimle ağlasın” diye feryat eden Yal- çõn’õ görevli polisler susturma- ya çalõştõ. Törende konuşan İçişleri Ba- kanõ Atalay, şehit ailelerine sa- bõr diledi. Polislik mesleğinde gazilik ve şehitliğin de bulun- duğunu söyleyen Atalay, teröre asla geçit vermeyeceklerini an- lattõ. Provokasyonlara dikkat ettiklerini, provokatörlerin fõrsat aradõğõnõ aktaran Atalay, “Bi- rilerinin vermek istediği şey acı ve yılgınlıktır. Asla bu ol- mayacak. Çevre illerimizin valileri burada. Bölge komu- tanlarımızın hepsi burada. Emniyet mensupları da bu- rada. ‘Bu Amanoslarõ temizle- yin’ diyorum. Ne yaparsanız yapın. Amanosları temizle- yin” dedi. Bu sõrada törende bu- lunan CHP Adana İl Yönetim Kurulu Üyesi Kolcu, “Komu- tanları içeri atarak mı temiz- leyeceksiniz?” diye bağõrdõ. Kolcu, bir kez daha aynõ sözle- ri tekrarlayõnca polisler Kol- cu’nun etrafõnõ sardõ. Törenin ar- dõndan gözaltõna alõnan Kolcu bir saat sonra serbest bõrakõldõ. Şehit polisler için düzenlenen törende İçişleri Bakanı Beşir Atalay şehit yakınlarına başsağlığı diledi. Törende AKP’ye tepki vardı. BEK’TEN ATALAY’A YANIT Şehit polislerin cenazelerinin mem- leketlerine gönderildiği törenin ar- dõndan bir süre Atalay ve çevre ille- rinin valileriyle Adana Valiliği’nde yapõlan toplantõya katõlan Korgeneral Bek, gazetecilerin sorularõ üzerine, “Amanosları temizleyin” çağrõsõ yapan Atalay’a yanõt verdi. Bölgenin iç güvenlik sorumluluğunun jandar- mada olduğunu bildiren Bek, “Ben kolordu komutanıyım. Hasbelka- der acı bir olay nedeniyle burada- yız. Biz elimizden geleni yapacağı- mızı kendilerine ifade ettik. Bu iş üst komutanlıklar arasında koor- dinasyon sonucu kararlaştırılır. Fazla söyleyecek bir şey yok” açõk- lamasõnda bulundu. Hakkõndaki ya- kalama kararõna ilişkin soruyu ce- vaplayan Bek, “Memleket bizim için kıymetli” demekle yetindi. İnegöl’de müfettişler işbaşında İçişleri Bakanlõğõ’nca pazar akşamõ ilçede yaşanan olaylarõ araştõrmakla görevlendirilen müfettişler olaylarõn büyümesinde polisin ihmali olup olmadõğõnõ da soruşturuyor LEVENT GENCELLİ BURSA - Bursa’nõn İne- göl ilçesinde pazar akşamõ çõkan olaylarda kahve bas- kõnõnõ gerçekleştiren ve 5 ki- şiyi bõçakladõklarõ iddia edi- len 6 kişi adliyeye çõkarõldõ, bunlardan 1’i tutuklandõ. İçişleri ve Adalet Bakanlõ- ğõ’nõn gönderdiği heyetler de incelemelerine başladõ. İnegöl’de çõkan olaylarõn fitilini ateşleyen, bir kah- vehanede meydana gelen bõçaklõ kavgada 5 kişiyi bõ- çakladõklarõ iddiasõyla gü- venlik güçlerince yakala- nan 6 kişinin sorgulamala- rõ tamamlandõ. Zanlõlardan Mehmet S. tutuklanõrken, 5 kişi tutuksuz yargõlanmak üzere serbest bõrakõldõ. Olaylarla ilgili gözaltõna alõnanlarõn sayõsõnõn 51’e yükseldiği bildirildi. Göz- altõna alõnanlar arasõnda İne- gölspor’un amigolarõnõn da bulunduğu ifade edildi. İçki tartışması İçişleri Bakanõ Beşir Atalay’õn talimatõyla İne- göl’e giden müfettişler dün de incelemelerini sürdürdü. Müfettişlerin yerel gaze- tecilerin bilgisine başvu- racağõ öğrenildi. Başmü- fettişlerin polisin ihmalinin olup olmadõğõnõ da sorgu- ladõğõ ve bu kapsamda pol- islerin ifadelerine başvura- cağõ bildirildi. Adalet Ba- kanlõğõ da özel yetkili bir savcõyõ İnegöl’e gönderdi. Vali Şahabettin Har- put, AKP Milletvekili Se- dat Kızılcıklı ile AKP’li İnegöl Belediye Başkanõ Alinur Aktaş’õn olaylarõn çõkõşõnõ içkiye bağlamasõ ise tartõşma yarattõ. Yakla- şõk 15 yõldõr Milli Görüş ve AKP çizgisindeki belediye başkanlarõnca yönetilen il- çede, içki satõşõna kõsõtlama getirildiği biliniyor. Öte yandan İl Emniyet Müdürlüğü ve Jandarma Alay Komutanlõğõ da ilçeye takviye ekip gönderdi. ‘Maraş’ı andırıyor’ KESK Genel Sekreteri Emirali Şimşek, olaylarõ son derece kaygõ verici ola- rak nitelendirdi. Şimşek, Basit bir anlaşmazlõkla baş- layan olaylarõn “hızla Kürt yurttaşlara yönelik top- yekûn bir saldırıya dö- nüştüğünü, ırkçı-şoven çetelerin olayları körük- lemesiyle ikinci bir Maraş vakasına evriltilmeye ça- lışıldığını” savundu. Osmaniye’demayõnlõ saldõrõ:4askeryaralõ OSMANİYE (Cumhuriyet) - Osmaniye’de te- röristlerce yola döşenen mayõnõn uzaktan kuman- dayla patlatõlmasõ sonucu 4 asker yaralandõ. Osmaniye Valisi Celalettin Cerrah’õn verdiği bilgiye göre, Osmaniye karayolunda, Hasanbeyli ilçe merkezine yaklaşõk 3 kilometre uzaklõktaki, devriye görevi yapan bir askeri aracõn geçişi sõra- sõnda teröristlerce önceden karayoluna yerleştiri- len mayõn uzaktan kumandayla patlatõldõ. Patlama sõrasõnda araçta bulunan 4 asker yaralandõ, araçta da hasar meydana geldi. Hasanbeyli İlçesi Jandar- ma Bölge Karakol Komutanõ Astsubay Başçavuş Ömer Beyik’in başõndan yaralandõğõ ve durumu- nun ciddi olduğu belirtildi. Erler Özkan Şen, Öz- kan Erbil ve İlyas Kapıaçmazoğlu’nun durum- larõnõn ise ağõr olmadõğõ öğrenildi. Hakkâri’de taciz ateşi Hakkâri’de terör örgütü PKK üyeleri, dün ak- şam saatlerinde, Bayraklõ Yaylasõ mevkisine ko- nuşlu askeri üs birliğine, uzun namlulu silahlarla taciz ateşinde bulundu. Güvenlik güçlerinin karşõ- lõk vermesiyle teröristler kaçarak uzaklaştõ. DEVRİYE ARACINI VURDULAR İnegöl’de 51 kişi gözaltına alındı. (AA)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle