19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 29 HAZİRAN 2010 SALI 18 KÜLTÜR [email protected] Güle güle İlhan Selçuk… Ve Pencere hep açõk kalacak H ayatõmõzda öyle insanlar vardõr ki, yakõn çevresinde bulunmasanõz bi- le yakõndan tanõrsõnõz onlarõ, onu. Onun penceresinden bakarak başlarsõnõz gü- ne… Seçiminiz onun önünüzde açtõğõ bu penceredir. Onun doğrularõna, onun insanlõ- ğõna, onun duruşuna, onun aydõnlõk düşün- celerine, onun bilgeliğine güvenirsiniz. Yaz- dõklarõyla, söyledikleriyle önünüzde yeni tar- tõşma alanlarõ oluşturur ve sizi araştõrmaya, in- celemeye, sorgulamaya yönlendirir… Evet, ben İlhan Selçuk’un yakõn çevresinde olma- dõm ama, çok yakõndan tanõdõm onu… Salt ya- zõlarõndan, kitaplarõndan değil, Atatürkçü, laik ve demokrat bir kalem olarak maruz kal- dõğõ şiddet olaylarõndan, eğilip bükülmeden yo- luna devam edişinden… “Cumhuriyet”le yetiştim ben. “Cumhu- riyet”le yeşerdim, olgunlaştõm ve de yõllardõr “Cumhuriyet”te tiyatro yazõlarõ yazma şan- sõna sahibim… İşte bu düşünceler geçti ak- lõmdan Lütfü Kõrdar Kongre Binasõ’nda veda törenini izlerken 23 Haziran sabahõ… DÜN VE BUGÜN Hayatõ boyunca “sencilikten yanayım ben… İnsanı insan yapan eğilimin özünde senciliğin sımsıcak varoluşu etik güzelliğin de kaynağıdır” diyen İlhan Selçuk’un dik du- ruşunun, demokrasi ve laiklik için ödünsüz mü- cadelesinin tiyatroya yansõmalarõna değinmek istedim bu yazõda… Dünden bugünlere uza- nan bakõş da denebilir İlhan Selçuk’un 45 yõl önce söyledikleri. 1965 Şehir Tiyatrolarõ için çeşitli olaylara gebe bir yõldõr. AP (Adalet Partisi)’nin ço- ğunlukta olduğu İstanbul Belediyesi Şehir Meclisi, Baş Rejisör Muhsin Ertuğrul’un yet- kilerini kõsõtlayan ve Edebi Kurul sistemini ge- ri getirmeyi amaçlayan yeni bir yönetmelik ça- lõşmalarõna başlamõştõr. Bu konuda basõn iki- ye ayrõlmõştõr. İktidar yanlõsõ yazarlar yeni yö- netmeliğin Baş Rejisör diktasõna son verece- ğini savunurken, karşõt görüşte olanlar bu sis- temin sanat özgürlüğüne indirilecek ciddi bir darbe olduğu tezini savunurlar. Baskõlar kar- şõsõnda direnmek gerektiğini öne sürer o gün- lerin genç kalemi İlhan Selçuk. “Cumhuriyet” gazetesinde, ‘Tiyatroya Hücum’ (11.3.1965), başlõklõ yazõsõnda: “…Demiş ki efendi hazretleri ‘Halkõn ahlakõna zarar veren, geleneklerine, imanõna karşõ gelen eserlerin önüne geçmek bizim va- zifemizdir’. Bakındı siz bizim Belediye Meclisi sayın üyelerine! Halkın ahlakını dü- zelteceklermiş! Ve bu işi de Şehir Tiyatro- larının perdesini açacak ipleri ellerine ge- çirerek yapacaklarmış… Şu yedi tepesin- de yetmiş çeşit ahlaksızlığın kol gezdiği… İstanbul’da ahlakı düzeltmek için tiyatro sa- natına gözlerini çevirmiş bu politikacı- lar…” Hatõrlanacağõ gibi, 1966 başõnda Yönetmelik Danõştay tarafõndan onanmõş, Baş Rejisörlük kadrosu kaldõrõlmõş ve Muhsin Ertuğrul gö- revden ayrõlmak durumunda bõrakõlmõştõr. Bu yaşananlara ilişkin olarak 4 Mart 1966 tarihli “Yön” dergisinde, ‘Muhsin Ertuğrul Olayı’ başlõklõ yazõsõnda, İlhan Selçuk, Baş Re- jisörün görevine son verilmesini faşist yöne- timin gereklerinden biri olarak yorumlar: “…Ne var ki bizim hazretler bundan 30- 40 yıl önce Türkiye’de oynanmış tiyatro eserlerine bugün tahammül edemeyecek öl- çülerde yobazlık hastalığına tutulmuşlar- dır. Demokrasi, insan hakkı, fikir özgürlüğü gibi kavramlar bu çevrelerin elinde sade- ce nutuk malzemesidir… Muhsin Ertuğ- rul’a yöneltilen hücumlar tiyatroya hâkim olup kendi kafalarına göre yön vermek is- teyen yobazların tertibinden başka bir şey değildir…” Yõllar sonra, 15 Mayõs 2009’da, “Pence- re”den ‘Darbe Tiyatrosu’ yazõsõnda Ferhan Şensoy’un bir oyununa ilişkin olarak çõkan bir haber üzerine şu soruyu sorar; “Darbenin mi- zahına ciddiyetle bakan kafa toplumda egemenleşirse demokratik özgürlükler na- sıl yaşanacak?” ve devam eder; “Türkiye’de dincilik ya da İslamcılık, tiyatro sahnesin- de bile darbecilik kuşkusundan dem vu- ruyor… Ferhan Şensoy’un işi zorlaştı… Ti- yatromuzun bu kendine özgü değeri, sah- nede yutkuncuk olursa kimse şaşmasın… Zamane dinciliği kendine özgü bir toplum yaratmaya başladı bile”. Dünden bugüne hõz- lõ bir tõrmanõşõn zekice vurgulanõşõ… Güle güle İlhan Selçuk… Ve pencere hep açõk kalacak… Uzaktantanõmak,yakõnolmak Sanatçılardan BP sponsorluğuna tepki Kültür Servisi - Tate Britain’in BP’nin sponsorluğunu kabul etmesi üzerine 170’den fazla sanatçõ imza toplayarak müzenin bu girişimini bir mektupla kõnadõ. The Guardian’da yayõmlanan mektupta bu durumun “Tate’in uluslararasõ itibarõna leke süreceğini” belirten sanatçõlar, bildiriyi Tate’in yaz partisine denk getirmeyi amaçlõyor. Tate ile birlikte aralarõnda Brtish Museum, National Portrait Gallery, The Royal Opera House’un da bulunduğu kurumlar da BP’den aldõklarõ sponsor desteği için teşekkür ederken, sanatçõlar kõnama mektubunda ‘büyük petrol şirketlerinin bu tür girişimlerle verdikleri çevresel zararõ maskelediğini’ de vurguladõlar. BP’nin Meksika Körfezi’ndeki petrol sõzõntõsõ hâlâ kontrol altõna alõnmõş değil. Alphaville coşturdu Kültür Servisi - Avrupa 2010 Kültür Başkentleri olan Almanya’nõn Ruhr şehri ve İstanbul’da eşzamanlõ olarak düzenlenen Türkiyeah Türk-Alman Müzik Festivali festival kapsamõnda Alman grup Alphaville Meydan Ümraniye Alõşveriş Merkezi’nde konser verdi. “Big In Japan” gibi unutulmaz şarkõlarla efsane haline gelen grubun konserini yaklaşõk 7 bin kişi izledi. Gazeteci-Yazar Ece Vahapoğlu’nun sunduğu geceye Devlet Bakanõ ve Başmüzakereci Egemen Bağõş da katõldõ. Fatih Külliyesi 3 ciltlik esere konu oldu Kültür Servisi - İstanbul’un fethinden sonra yapõlmõş ilk sultan camii olan Fatih Camii ve ve Külliyesi hakkõnda üç ciltlik eser yayõnlandõ. “Türk Kültür ve Medeniyet Tarihinde Fatih Külliyesi I-II-III” ismiyle yayõnlanan eser İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür AŞ’nin fethin 557 yõlõna armağanõ olarak hazõrlandõ. Editörlüğünü Hüseyin Kutlu’nun yaptõğõ eserin Fatih Külliyesi’nin anlatõldõğõ birinci cildini Doç. Dr. Fevzi Günüç, hazirenin ele alõndõğõ ikinci ve üçüncü cildini Yard. Doç. Dr. Ali Rõza Özcan hazõrladõ. ’İzi bende kaldı...’ Kültür Servisi - Sema Yelkencioğlu’nun 10. kişisel resim sergisi 10 - 22 Temmuz tarihlerinde Bodrum Dibekli Han Sanat Köyü’nde izlenebilecek. Sema Yelkencioğlu’nun “izi bende kaldõ...” adlõ sergisi, son dönem çalõşmalarõnõ kapsõyor. Sanatçõ son 8 yõldõr Alp Bartu Atölyesi’nde, dõşa vurumcu ve lekeci anlayõşla çalõşmalarõnõ sürdürüyor. (0 252 358 63 11) ‘Bizim Mahallenin Giritlileri’ Kültür servisi - SUFilm tarafõndan hazõrlanan ve Bodrum’un Adalar kökenli sakinlerinin ve mübadele sõrasõnda Bodrum’dan Girit’e giderek “Nea Halikarnasos” mahallesini kuranlarõn öykülerini konu alan “Bizim Mahallenin Giritlileri” belgeseli, bugün İstanbul’da ilk kez izleyiciyle buluşuyor. SUFilm’in Yerel Tarih Araştõrmalarõ çalõşmalarõndan biri olan ve geçen yõl kaybettiğimiz Girit kökenli yönetmen Bülent Arõnlõ anõsõna Şehbal Şenyurt tarafõndan çekilen “Bizim Mahallenin Giritlileri” belgeselinin gösterimi saat 19.30’da Tütün Deposu’nda yapõlacak. ‘Mit yaratõcõsõ’ Gauguin Londra’da son 50 yõlõn açõlacak en büyük Gauguin sergisi Tate Modern’de . Kültür Servisi - İzlenimcilik sonrasõ resim sanatõnõn en önemli ustalarõndan Paul Gauguin’in (1848-1903), dünyanõn önde gelen müzeleri ve özel koleksi- yonlarõndan seçilen 100’den fazla ya- põtõ, 30 Eylül 2010’dan başlayarak Londra’da Tate Modern’da sergilene- cek. Modernizmin öncülerinden ve modern resmin yaratõcõlarõndan biri olarak kabul edilen Gauguin’in tüm dö- nemlerinden örneklerin sunulacağõ “Gauguin: Mit Yaratıcısı” adlõ sergi Tate Modern’da 16 Ocak 2011’de so- na erdikten sonra, 21 Şubat - 30 Mayõs 2011 tarihleri arasõnda Washington’daki Ulusal Sanat Galerisi’nde yer alacak. Son elli yõldõr Londra’da açõlacak en büyük Gauguin sergisi olduğu vurgulanan sergide, yağlõboyalarõnõn yanõ sõra su- luboyalarõ, seramikleri ve oymabaskõ- larõnõn da görülebileceği, ayrõca sanat- çõnõn çalõşma ve düşünce süreçlerini gözler önüne seren mektuplarõ, eskiz defterleri ve anõlarõnõn elyazmalarõna da yer verileceği belirtildi. Modern sanatõn doğuşunda büyük rol oy- nayan Gauguin, Norveçli ressam Ed- vard Munch’u derinden etkilediği gi- bi, başta Matisse olmak üzere pek çok sanatçõ onun renk kullanõmõndan büyük ölçüde yararlanmõştõ. Gauguin’in pri- mitivizmi ve üslupsal yalõnlõğõ, genç Pi- casso’yu da önemli ölçüde etkilemiş, Si- yah Afrika sanatõnõn estetik değerinin anlaşõlmasõnõ sağlamõş, dolayõsõyla kü- bizmin doğmasõnda rol oynamõştõ. ADANA (Cumhuriyet Bürosu)- Adana Büyükşehir Belediye Başkanõ Aytaç Durak’õn görevden uzaklaştõrõl- masõnõn ardõndan belediyeye bağlõ, Altõn Koza Film Festivali’ni de düzenleyen Koza A.Ş.’de yolsuzluk yapõldõğõna yö- nelik suçlamalara Koza A.Ş‘nin eski Yönetim Kurulu Başkanõ ve Genel Mü- dürü Fevzi Acevit ile Koza A.Ş. Yöne- tim Kurulu Üyesi Haluk Uygur tepki gösterdi. Yazõlõ açõklama yapan Acevit ve Uygur, asõlsõz savlarla kamuoyunda bilgi kirliliği yaratõldõğõnõ söyledi. Görev süreleri içinde yaptõklarõ çalõşmalara iliş- kin bilgi veren Acevit ve Uygur, “Koza A.Ş. 34 ortaklı bir anonim şirkettir; büyük ortağı Adana Büyükşehir Bele- diyesi’dir. Kuruluşundan bugüne; 11 kez Altın Koza Festivali, 11 defa 13 Kare Sanat Festivali, 3 defa Engelli Gençlik Festivali, 3 kez Çukurova Sa- nat Günleri düzenlemiş ve sosyal sa- natsal kültürel ve eğitsel birçok etkin- liğe imza atmış, Şehir Tiyatrosu’nu faaliyette tutmuştur. Adana Kent Konseyi’ni kurmuş, ortak aklın oluş- masına, değer üretme anlayışı ve uz- laşma kültürünün gelişmesine katkılar sağlamıştır” açõklamasõnda bulundu. Adana Kültür Merkezi, Kent Kütüpha- nesi, Fotoğraf ve Sinema Müzesi, Kõz Lisesi Müzesi ve gazete arşivi kurdukla- rõnõ belirten Acevit ve Uygur, 4 Şubat 2010 tarihinde yapõlan genel kurulda kendi istekleriyle görevden ayrõldõklarõnõ anõmsattõ. Görev devrettikleri döneme ilişkin mali bilgileri de paylaşan Acevit ve Uygur’un açõklamasõ şöyle devam ediyor: “Yeni yönetim devredilen kullanı- labilir bütçe imkânı, yaklaşık dört milyon 700 bin lira düzeyindeydi. Şirket, Sanayi Bakanlığı, İçişleri Ba- kanlığı ile Mülkiye Müfettişleri ve Gelir İdaresi Başkanlığı Denetmenle- ri tarafından incelendi. Dönemimizle ilgili tüm denetimlerden aklanarak çıktı. Görev yaptığımız dönemlerin tüm hesapları her yıl olağan kurul- larda oybirliği ile ibra edilerek aklan- dı. Koza A.Ş. kültür odağıdır. Siyasi çekişmelerin, kişisel arayışların dışın- da tutulması gereken bir kuruluştur. İşlevini değer ve hizmet üretme anla- yışıyla sürdürmeye devam etmesi Adana yararına olacaktır.” AltõnKozayönetiminden suçlamalaratepki Kültür Servisi - Bu yõl 36 ülkenin katõlõmcõ ve gözlemci olarak katõlacağõ “11. Uluslararası Bü- yükçekmece Kültür ve Sanat Festivali”, 2 Tem- muz’da başlõyor. 10 Temmuz’a kadar sürecek fes- tival kapsamõnda 6 ülkenin katõlacağõ “Heykel Sem- pozyumu” da düzenlenecek. Büyükçekmece Be- lediyesi’nin öncülüğünde Folklor Kurumu ve STK’lerin çalõşmalarõyla gerçekleştirilen festival- de Hindistan’dan İtalya’ya, Bulgaristan’dan Ceza- yir’e kadar pek çok ülke konser ve dans gösterile- ri sahneleyecek. Festivalin 3. yõlõnda başlayan Hey- kel Sempozyumu’na ise bu yõl Yeni Zelanda, Mõ- sõr, Sõrbistan, Macaristan, Meksika, Türkiye’den hey- keltraşlar katõlacak. Festival süresince yapõlan eser- ler Büyükçekmece’nin çeşitli mekanlarõna ve Hey- kelpark’a yerleştirilecek. Festival merkezi Mimar Sinan’õn yaptõğõ yaklaşõk 450 yõllõk köprü, Kervansaray, Sultan Süleyman Çeş- mesi gibi tarihi eserlerin bulunduğu Kültürpark ola- rak belirlenirken Büyükçekmece Atatürk Kültür Merkezi, Barõş Manço Kültür Sanat ve Eğitim Mer- kezi de festival duraklarõnõn arasõnda yer alacak. 5 Temmuz’da Fatih Erkoç - Kerem Görsev, 6 Temmuz’da Sıla - Yeni Türkü ve 8 Temmuz’da Volkan Konak’õn konser vereceği festivalle ilgili uluslararasõ sanatçõ ve katõlõmcõlar Türkiye’de bir tek Büyükçekmece’nin üye olduğu UNESCO’nun Festivaller Birliği CIOOFF’ye rapor hazõrlayacak. Şirketin eski Yönetim Kurulu Başkanõ ve Genel Müdürü Fevzi Acevit ile Yönetim Kurulu Üyesi Haluk Uygur’dan açõklama Kültürpark’ta şenlik var 36 ülkenin katılacağı festival 2-10 Temmuz tarihleri arasında yapılacak. ULUSLARARASI BÜYÜKÇEKMECE KÜLTÜR VE SANAT ETKİNLİKLERİ Melbourne’de ‘Tim Burton Sergisi’ Kültür Servisi - Geçen sene New York’un modern sanat müzesinde ziyaretçilerin ilgisine sunulan ‘Tim Burton Sergisi’ bu sene 24 Haziran - 10 Ekim tarihleri arasõnda Avustralya Sinema Merkezi’nde açõk olacak. Burton’la doğrudan işbirliğiyle düzenlenen sergide, yönetmenin ilk zamanlarõndan bugüne kadar yaptõğõ çalõşmalara dair 700’den fazla örnek bulunuyor. Sergilenen parçalar sayesinde ziyaretçiler gotik hayal gücü ve kara mizah unsurlarõnõn yanõ sõra Burton’õ bir yönetmen, konsept sanatçõsõ, çizer ve fotoğrafçõ olarak karakterize eden motifleri de keşfetme imkânõ bulacaklar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle